![]() |
2- ANTİDEPRESAN SINIFI İLAÇLAR
Seçici olmayan monoamin geri alım inhibitörleri: Tofranil Anafranil Laroxyl Tolvon Desyrel Ludiomil Serzone İnsidon,İnsomin Bu grup ilaçların büyük kısmi Trisiklik antidepresanlardan oluşur ve bazı yan etkileri vardır. 100 hastadan ortalama 7’sinde bu yan etki görünür. 1-2 hafta içinde bunların birçoğu ortadan kalkar. Bunlardan bazıları; Bulantı-kusma/Ağız kuruluğu/Görme bozukluğu/Kabızlık/Sık idrar yapma veya idrar yapma zorluğu/Çarpıntı v.s |
3- ANKSİYOLİTİK SINIFI İLAÇLAR
Çoğu yeşil reçete ile verilir. XANAX/DİAZEM/RİVOTRİL/TRANXİLENE/LİDANİL/BUSPON/ATİVAN/ NERVİUM/LİBRİUM/LUMİNAL Yan Etkiler: Deri döküntüleri/Sersemlik hali/Uyku artışı/Kilo alma/Sinirlilik EN ÖNEMLİ YAN ETKİSİ uygunsuz ve doktor kontrolü olmadan alındığında oluşan bağımlılık ve kötüye kullanımdır. BU NEDENLE DİĞER TÜM İLAÇLAR GİBİ DOKTOR KONTROLÜNDE ALINMALIDIR. 4- ANTİKOLİNERJİK İLAÇLAR Akineton/Benadryl/Dideral Özellikle nöroleptiklerin oluşturduğu hareket bozukluklarının azaltılmasında ve giderilmesinde kullanılan ilaçlardır. 5- DUYGUDURUM DÜZENLEYİCİLER Lithuril,Tegretol,Karbalex,Karazepin,Depakin,Konvu lex,Lamictal |
-Şizofrenide diğer tedavi yöntemleri:
1- ELEKTRO KONVULZİF TEDAVİ (EKT,ŞOK) Tartışmalı bir konu… Daha önce EKT alanların %90 ı tekrar EKT tedavisi alabileceğini söylüyor Az eğitimli, ileri yaştaki , hiç EKT yapılmayan hastalar EKT ye karşı Yeni ilaçlar EKT kullanımını azalttı Nasıl bir yöntem? Başa 2 yanlı yerleştirilen elektrotlarla (200-1000 miliamperlik, 2-3 sn süren, ancak %1 i beyne ulaşan devamlı akımla) 20-30 sn Jeneralize tonik klonik konvulsiyon oluşuyor. Hastalar önce,EKG, EEG, AC grafisi ve kan tetkiklerinin de yapıldığı dahili muayeneden geçiyor. Bu arada ilaçları kesiliyor yada azaltılıyor. 6-8 arası bir açlık döneminden sonra, kısa süreli anestezik maddeler ve kas gevşeticiler veriliyor. Tedavi ekibi, psikiyatrist, anestezi uzmanı, hemşire ve hasta bakıcıdan oluşuyor. KİMLERE EKT YAPILIR? Depresyon/Şizofreni (katotonik tip, ilaca direnç)/Manik epizod/Tıbbi hastalık, ilaç kullanamama/Gebelik Sürdürüm tedavisi olarak (haftada 1) Etki mekanizması: Beyinde oluşan elektriksel nöbet ile hemisfeler arası dengenin yeniden düzenleniyor, anormal aktivite baskılanıyor şeklinde görüşler var. Reseptör ve ikincil haberci sistemlere etkileri var. Bir başka görüşe göre de antidepresanlara benzer etki gösteriyor. Yan etkileri; Mortalite, her tedavi için; binde 2, her hasta için; yüzde 1 Geçici bellek bozukluğu, en sık görülen yan etkidir. Başağrısı, kas ağrıları da tedavi sonrası görülebilir Uygulama şeması: Haftada 3 kez, günaşırı, toplam ortalama 7 kez yapılır Kontrendikasyonlar: kafaiçi yer kaplayan lezyonlar Mİ, anevrizma, |
2- BİREYSEL PSİKOTERAPİLER, GRUP TEDAVİLERİ
Bireysel Psikoterapiler; Tek başına kullanılmaz, ilaç tedavisi ile birlikte olmalı. Güven ilişkisi ilaç kullanımına uyumu arttırır. Her hasta için kendine özgü yaklaşımlar olmalı. Güvenli, terapötik, iletişim, yedek ego, Gerçeğe yönelimli, destekleyici terapi, Terapi sıklığı ve süresi değişken Grup tedavileri: Yatan-ayaktan hastalara uygulanır, En az bireysel psikoterapiler kadar etkilidir. 7-12 Üyeli gruplar, haftada 1 kez toplanır, 1 saat sürer. Hastalara semptomlarıyla başa çıkmada yardımcı olur. Kişilerarası etkileşimin artması hedeflenir. Destekleyici yaklaşımla, grup dışı iletişim de teşvik edilir. Sosyal beceri eğitiminde; Etkili konuşmada temel ilkeler, bir sohbeti başlatmak - sürdürmek –sonlandırmak, Sorun çözme teknikleri , şizofreni nedeniyle yakın çevreyle yaşanan sorunlar(hastalığı saklama, ailenin eleştirel tutumu) , Hastalık belirtilerinin çevreyle ilişkilerde yarattığı sorunlar(paranoid düşünceler gibi) Okulu bırakma ya da kayıt dondurma veya işe başlama, bırakma gibi önemli olaylar öncesinde grubun görüşünü alma, İşyeri ya da okulda yaşanan sorunlar gibi konular ele alınır. Sohbet edebileceğimiz yeni insanlarla nerede karşılaşabiliriz? Bu kişilerin sohbet etmeye istekli olup olmadığını nasıl anlarız? Yeni tanıştığımız biriyle sohbete nasıl başlayabiliriz? Gibi soruların cevapları aranır. İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri A.B.D, Psikotik Bozukluklar Araştırma Programı (PAP) da halen 3 şizofreni hasta grubu , bu tarzda çalışmaktadır. |
Aile Tutumu Hakkında:
Ailelerin Psikotik Hastalığı Olan Yakınlarıyla İletişimde Dikkat Etmeleri Gereken Noktalar: Psikotik hastalık ; bir insanın hissetme, bağlantıya geçme, davranma yeteneklerine zarar vermesine rağmen genellikle hastanın temel doğasına zarar vermez. Önceden sevilen ya da sevilmeyen şeyler değişmez. Bir şizofreni hastasından ne beklenebilir? Hasta yakını olarak yanlış umutlardan kaçınmalıyız! Gerçekdışı beklentilerin hem bize hem hastamıza zararı olur. Hastaneden yeni çıkmış birine basit ev işleri dahi ağır gelebilir , fakat bu kendine ait işleri yapamayacağı anlamına gelmez. Yakınımız okula, işe gidebilir mi? Bu konuda üzerinde bir baskı hissetmezse gitmesi daha kolay olacaktır. İşlev düzeyinin artması zamana bağlıdır. Kendisi için ,kendi bakımı ve sahip oldukları şeyler için sorumluluk almaya cesaretlendirilebilir. Hasta olan yakınlarının üstüne duygusal olarak fazla düşen ailelerde hastalığın alevlenme olasılığı daha yüksek bulunmuştur. |
+Aşırı duygusal ilginin biçimleri:
Ses tonu; Sesin eleştirel bir ton taşıması Örneğin ; Sen hala yataktan kalkmadın mı? gibi Sesin şiddeti; Örneğin ; yukardaki cümlenin yüksek sesle söylenmesi, Eleştirel bir tarzda yapılan yorumlar; Örneğin ; Sen zaten ben söylemeden kalkmazsın ki ! gibi Kişisel eleştiriye yönelik saldırgan sözler; "Bıktım senden" "Bizi mahalleye rezil ediyorsun" "Senin yüzünden eve misafir çağıramıyorum" "Şimdi polis çağırıp seni Bakırköy'e tıktıracağım" Aşırı koruyucu tutumlar Önemsiz konularda çok fazla endişelenme; Örneğin; dışarıya çıktığında başına birşey geleceğini düşünme. Aşırı koruyucu bir tutum içine girmek. Örneğin , yalnız gidebileceği yerlere birlikte gitmeyi istemek, Aşırı müdahaleci olmak. Örneğin ; dışarı çıkarken montunu giy ya da mavi kazağını giy demek gibi. |
+Genel Tutum
Yakınınızın inatçı , ağzı sıkı olmadığını hatırlayın.Zor bir zaman geçirdiğini , kendisine neler olduğunu anlamaya çalıştığını , bu tür bir karışıklığı kelimelere dökmenin hiç de kolay olmadığını düşünmemiz , cevap vermemesine , zamanını kullanmasına izin vermemiz , söylediği şey mantık dışı da olsa , uzun zaman da alsa dinlemeye çalışmamız ve sabırlı olmamız önemlidir. +Nasıl davranalım? Ailenin daha sakin ve telaşsız davranabildiği durumlarda hasta kendini daha rahat hisseder - Hastanızın rakibi değil dostu olduğunuzu unutmayın - Eksik gördüğünüz şeyleri doğrudan eleştirmeyin - Hastalığı ile ilgili endişelerini anlayışla karşılayın - Yapmak istemediği şeyler konusunda zorlamayın Ancak ilgi gösterdiği aktivitelere teşvik edilebilir.Örneğin; markete gitmek hoşuna giderdi, şu anda da gidebileceğine inanıyorum gibi. Bazen de benim için süt alırsan ben de sigaralarını alabilirim denilebilir. Bazen de hastaya basitçe hareketlerinin sonuçlarını hatırlatmak önemli olabilir. Örneğin ; senin kararını anlayabiliyorum fakat anlaşmamız senin markete gidip alışveriş yapabileceğin şeklindeydi denilebilir. - Sorgulayıcı olmayın! "Ne düşünüyorsun" "Niye böyle yapıyorsun" gibi sorular sormayın - Günlük yaşamadaki olaylardan söz etmeyi deneyin - Neler yapmak istediğini konuşun - Öncelikle temizlik, giyim ve düzenli yemek konusunda teşvik edin İyi dengelenmiş , yüksek protein ve vitamin içeren yiyecekler hazırlayabilirsiniz ya da bunlar için teşvik edebilirsiniz. Yüksek miktarda karbonhidrattan kaçınmak ( patates kızartması,çikolata ve kahve v.b ) fakat tartışmaya da girmemek önemlidir. - Düzenli bir şekilde uyumak ; belli saatlerde yatıp belli saatlerde kalkmakla ilgili de teşvikler olabilir. - Ev işlerinde sorumluluk verin - Sosyal ortamlara katılmaya teşvik edin, ancak zorlamayın, eve bir arkadaşını yemeğe çağırmak uygun olabilirken düğüne gitmesi sıkıntı verebilir. Şehir dışında piknik, yürüyüş, araba gezintisi yapmak için öneride bulunulabilir. Sizinle sohbet etmek yakınınıza zor gelebilir Ancak birlikte bir şeyler yapmaktan hoşlanabilir Örneğin; birlikte TV izlemek, müzik dinlemek, iskambil oynamak, sizin bir şeyler okumanız gibi - Tanıdığı ya da tanımadığı kişilerin yanında sıkıntısı olursa bununla nasıl başa çıkabileceği konusunda tavsiyelerde bulunun O ortamdan uzaklaşıp , dikkatini başka şeye verebileceği, Konuyu değiştirip , istediği hoşuna gidecek bir konuyu açabileceği v.b - Kronik hastalığı olan birisiyle yaşamak sorumluluk isteyen bir durumdur. Bunu ızdırap ve onunla sonsuza kadar yaşayacakmış gibi düşünmeyin. - Onun dışarda diğer insanlarla iletişim içinde olmasına izin verin. - Kendinizi de ilginç aktivitelere dahil etmeye çalışın ki bütün hayatınız hastadan ibaret olmasın.Örneğin tatillere çıkabilir , ilgi alanlarınızla uğraşabilirsiniz. - Birçok aile üyesi ; sinirlenme , utanma , suçluluk , panik , üzüntü , gücenme yaşayabilir.Bunlar doğal tepkilerdir , bunları hissettiğiniz için kendinizi suçlamayın. Hastalığın alevlenme dönemi yatıştıktan sonra;( hastaneden çıkış sonrası) - Sakin ve yavaş sesle konuşun - Basit cümleler kurun - Günlük faaliyetleri hep aynı saatte yapın, hastanız ne zaman eve geldiğinizi, yemeğin kaçta yeneceğini vb. bilsin - Bir şey söyleyip sonradan vazgeçmeyin - Neyi niçin yaptığınızı açıklayın - Hastanızı fazla kontrol etmeyin, rahat bırakın. İlk günlerde istemezse yemeği tek başına yemesi daha uygun olabilir - Takdir ettiğinizi gösterin - İlaçlarını düzenli almasını ve randevularına gitmesini hatırlatın, ancak zor kullanmayın |
İlaç tedavisinde yaşanan sorunlar,
İlaç almayı reddetme nedenleri 1. Hasta olduğunu kabul etmemek 2. İlaca bağlı istenmeyen etkiler 3. İlaç almanın hasta olduğunu hatırlatması 4. Kendisini iyi hissettiğinden ilaç almayı unutmak ya da ihtiyacı olmadığını düşünme +Neler yapılabilir? 1. Yakınızın ilaçla ilgili yakınmalarını dinleyin, anlayışlı olmaya gayret edin 2. Tehdit etmeden ilaçlarını düzenli kullanmazsa hastaneye yatabileceğini anlatın 3. İlaçları yemeğine karıştırmayın 4 . Evde başka ilaç kullananlar varsa herkes aynı saatte ilacını alabilir 5. Yakınınız ilaç almayı kesinlikle reddediyorsa 2-3 haftada bir injeksiyon şeklinde kullanılan ilaçlara geçilebilir Kendiniz için neler yapabilirsiniz? Kendi sağlığınıza dikkat edin ! Beslenmenize dikkat edin Yeterince uyuyun Mümkün olduğunca yürüyüş yapın Her gün kendiniz için belirli bir süre ayırın Bir kursa devam edebilirsiniz Belirli aralarla dost ve yakınlarınıza gece gezmesine gidebilirsiniz İmkanlarınız uygunsa tatile çıkın Kendinizi suçlamaktan veya eleştirmekten kaçının Üzüntü ve sorunlarınızı yakınlarınızla paylaşın Aile içinde işbölümü yapın Ailenizin diğer üyelerini ihmal etmeyin Her şeye karşın hayatın devam ettiğini unutmayın. Bu hastanız için de iyi olacaktır. |
ŞİZOFRENİ ve PSİKOZ KAVRAMI
Psikoz Kavramı: Kısaca kişinin gerçeklikle alakasını koparan akıl hastalıklarının genel adıdır. Psikozlar en basitinden bir kaç gün süren kısa psikozlar ve bazen bir ömür boyu devam edebilen şizofreni yelpazesinde çok fazla sayıda hastalık ihtiva eder. Hayatımızın en büyük nimetlerinden biri şüphesiz akıldır. Aklımız sayesinde gerçekleri çarpıtmadan kavrar ve ona uygun sonuçlar çıkarırız. Şizofreninin de içinde bulunduğu psikozlar dediğimiz hastalıklarda kişilerin gerçeği değerlendirmesi bozulur. Psikiyatrik hastalıklar içinde sıklığı olarak % 3-5 arasında değişen şizofreni yıllar boyunca insanların hem korktuğu hemde ilgi duyduğu bir hastalık olagelmiştir.. Bunun nedeni gizemli bir yaşam ve normal davranışların ötesine gitmekte yatar sanırım. Şizofrenlerde görülen belirtileri şu şekilde sıralamak mümkündür. 1-Hezeyanlar (Sanrı-Delusion) : Gerçeğin ötesinde kendi kafasında kurduğu şeyleri gerçeklermiş gibi değerlendirme. İkna için makul delillerle bile onları değiştirememe. Paranoid kıskançlık yada büyüklük hezeyanları gibi. 2-Varsanılar (Halusination): Kulağına gaiblerden sesler gelmesi, gözüne kimsenin göremediği varlıkların görünmesi burnuna kötükokular gelmesi gibi. 3-Konuşma içeriğindeki acayiplikler: Kelime salatası yada anlamın birbirinde kopup konuşmanın içeriğinde bir bütünlük olmaması durumu vardır. 4- Garip davranış:Herkesin ortasında tuvaletini yapma yada herkesin ortasında masturbasyon yapmayı makul görme gibi yada hiç hareket etmeden uzun süre kalma vs. 5-Kişinin yüzünde donuk bir duygu ifadesi varlığı, konuşmamam yada kişinin herhangi bir olay karşısında duygu ifade edecek jest ve mimik göstermemesi. Sayılan belirtilerin hepsinin bir şizofrende olması gerekmez. İlk ikisi var ise kişiye psikoz grubu hastalıklardan birisi var deriz. Bunlar içerinde süre ve hastalığın şiddeti şizofreni demek için gerekir. 6 aydan daha uzun bir süre psikoz belirtileri gösteren hastalara şizofreni diyebiliriz. |
Şizofreni Tipleri
Şizofreni tanısı konulduktan sonra alt tiplere ayrılır. Tabloya hakim olan belirtinin tipine göre yapılan alt tiplemelEr hastalığın geleceği ve nasıl olabileceği (prognoz) hakkında da ön kestirme yapmamıza yardımcı olur. Bu tipleri kısaca şöyle sıralayabiliriz. 1. Paranoid tip Şizofreni: Bu tip şizofrenlerde hastalığın normal insanlardan ayırt edilmesi oldukça zordur. Çünki kişilerde hezeyanları doğrultusunda zaman zaman zaman yapabilecekleri davranış dışında etrafa garip gelebilecek çok fazla belirti yoktur. Bir veya birkaç hezeyana ek olarak sıklıkla kulağa gelen sesler vardır. Bu hastalar diğer şizofreni alt tiplerinde olduğu gibi garip davranışlar garip konuşmalarda bulunmazlar. Hatta bazen çevrelerinde hezeyanlarına inanan insanlar bile bulunabilir. Şizofreninin bu tipi ile yine bir psikoz olan Hezeyanlı Bozukluk çok sıklıkla karıştırılabilr. |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:43 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.