![]() |
beni tamamen yıkan şey,hep sevgisizlikti
garip yorgunluklar,tutkular hep farklılık hissettim kendimde ve kendimden iğrendim ama sevmek isterdim beni tanırlardı maske takarken ben |
tşkrlerrrrrrrrr
|
Ortaköyde oturuyoruz arkadaşımla..
“Anlamıyorum Hıncal” dedi... “Anlamıyorum, beni gerçekten sevip sevmediğini..” Yüzüne baktım.. anlattı... “Biraradayken öyle iyiyizki.. Öyle yakın, öyle candan, öyle sevgi dolu ki bana karşı, sokuluşu,dokunuşu,bakışı... Hani vücut dili diye bir şey varsa; Bu kız her hali ile beni sevdiğini haykırıyor adeta... Zaten, diliylede söylüyor, sık sık çok sevdiğini...” “sorun ne öyleyse”der gibi baktım, bir daha gözlerinin ta içine... “Sorun var mı onuda bilmiyorum ya... içimden bir ses, bu işte bir eksiklik olduğunu söylüyor bana hep.... Geçen gün birden ne farkettim bilirmisin? “Sustu bir an.... Söyleyip söylememekte teretdüd etti. Ama söyledi sonunda... “Geçen gün düşünürken, birden farkına vardım ki, buluşmak için bütün teşebbüsler benden geliyor. Ben arayıp bir yere davet etmesem, günlerce birbirimizi görmüyoruz. Beni görmek, benimle buluşmak için ondan hiç çaba yok. “Söylemekte tereddüt ettiği şey işin en can alıcı noktasıydı oysa..” “Seviyor mu, sevmiyor mu?” diye papatya falı bakmayı bir yana bırakırsanız, sorunun çözümünü en gerçekçi verecek formüldü bu.... Sevginin bir tek amacı vardır. Birlikte olmak... Birlikte gidilen yerlerin, Birlikte yapılan şeylerin hepsi araçtır.. Gerçek sevginin en sağlıklı, en doğru ölçeğidir bu... Bir arada olma isteği.... Nerede, nasıl olduğu, hiç önemli olmaksızın. Dostuma, yıllar önce aniden biten bir ilişkimi anlattım. Sinemaya gidelim demiştim, Üniversite yıllarımda büyük aşkıma... o da beni seviyordu ya... Yani ikimizde öyle sanıyorduk... Filmi sordu... Söyledim... Beğenmedi... Benimle buluşmaktan vazgeçti, Filmi beğenmediği için... O zaman anladım ki, sevdiği şey ben değilim... Benim ona sunduklarım.... Benimle buluşmasını istiyorsam, onun hoşuna gidecek bir şey bulmak zorundaydım, Her defasında... Ben amaç değil araçtım. Amaç; benim sunduklarımdı. Hayır; bunu adı sevgi değildi... Benim için zor bir karardı, ama verdim ve bitirdim. “Her şey çok iyi gidiyordu, ne yaptım da onu kırdım, suçum ne bir bilsem”, demiş ortak dostlarımıza. Anlatmadım bile... Anlatsam da anlayamazdı, biliyorum. Kaç yıl geçti aradan... İddia ederim, hala anlamış değildir niye bittiğini. Aslında, “Bitti” yanlış bir deyiş... Hiç başlamamış ki meğer.... Öyle sanmışız. Gerçek sevginin tek ölçeğidir bu; Bir arada olma İSTEĞİ.... Seven, gerçekten, yürekten seven, bir arada olabilmek için mucizeler yaratır. Bütün öncelikleri sevgilisine tanır. .... Sizi gerçekten seviyor mu? Ya da siz onu gerçekten seviyor musunuz? Kendi duygularınızda emin değilseniz ya da onu duygularından şüphedeyseniz... Dikkatle bakın... Dikkatle izleyin... Dikkatle gözleyin.... Onunla buluşmak, onunla bir arada olmak için neler yaptığınıza, yapabildiğinize Bakın.... Onun sizinle bir arada olmak için gösterdiği çabaları değerlendirin..... hıncal uluç yazısıdır |
Özgür bir kalbim olsaydı onu bir kuşa verirdim
Götürebildiği kadar uzaklara bırakıpta dönmesin diye Bir kalbim vardıda ben bilmezdim? |
Derin bir nefes al
Doyumluk olsun.. Sevdamla sardım seni Gönlün coşsun.. Unutmam asla seni Haberin olsun.. Her an aklımdasın, Aşkım doğum günün Kutlu olsun... |
Üzerime devirip dağ gibi hüzünleri
böyle çekip gitmek var mıydı? var mıydı böyle bitirmek? hani söz vermiştik birbirimize kaç zaman geçti aradan sen yoksun sana sığındığım ******* alevleri gökyüzünde bir kumsal ateşiydi günahları yaktığımız. ve kan rengi şarapla yıkanmış bir hasret şimdi göğsümüze taktığımız. bilirim dönmeyeceksin artık uzun zaman oldu belki çoktan unuttun. adın kaldı soğuk duvarlarında odamın sigara paketlerinde şiirlerin resimlerin bana gülen cüzdanımda saç telin bir veda o geceden aklımda kalan kekremsi bir tat bir med cezir yüreğimde ben vurgun yemiş bir yaralı gemiler bana taşır bütün aşk yorgunlarını sen yoksun.... hayatımın ilkbaharında tanısaydım seni yasak umutlara ve acılara inat buruk bir şarap tadında olsaydı sevdamız yıllandıkça güzelleşen ve sen şiirler okusaydın *******i saçlarımı okşarken ellerimi tutsaydın ansızın yüreğim eriseydi gözlerinde yansaydım ateşinden sen ağlasaydın mutluluktan ben ölseydim yalnızca beni sevdiğini bilseydim. seviyorum deseydin bir kere söyleseydin yanmazdım yanmazdım böyle çekip gitmeseydin.... bir veda o geceden aklımda kalan bir günah belki yasak yanımda olsan şimdi hiç konuşmasak ağlasak bin kere pişman olsak sonra yine bozsak yeminleri sarılsak sımsıkı öylece kalsak... gittin.. kim bilir kaç deli sevda sığdırdın yüreğine ışığa üşüşen pervaneler gibi sardılar seni körkütük aşkların ortasına düştün yalanların pençesine belki bir gün bir gece dar bir vakitte belki hiç beklemezken seni gelirsin diye ben hala buradayım sen yoksun lanet olsun. :nono: |
Aşk doğa eczanesinde nasıl elde edilir?
İlacın Adı: Aşk Familya: Sevdaca Bitki Adı: Aşkus Tadarus Elde Edilişi: Aşkı elde etmek için türlü yöntemler vardır. Birinci yöntem için ilkel maddeler,para,bir çift söz ve bir çift kesici gözdür. Fakat bu yöntem pahalı olduğu için, endüstride başka yollarla elde edilir. Özellikle orta insanlar arasında aşk, parasız-pulsuz, belirli bir süre "gözleme" yardımı ile elde edilir. Bu şekilde elde edilen aşk saf değildir. Çeşitli randevularla kristalleştirilir ve daha sonra saf olarak elde edilir. Fiziki Özellikleri: Pembe renkli kristallerden olusur. Kalpte yerleşir. Keskin lezzetlidir. Özellikle iç organlarda hissedilir. İlk resmi tanımı Adem ile Havva tarafından yapılmış, sonra insanlar tarafından geliştirilmiştir. Kimyasal Özellikleri: Kaba sözlerden alınır. Formülü hemen değişir. Aslında aşk dayanıklı bir madde değildir. Parasızlık, sefillik, yalancılıkla "geçimsiz" bir ilaçtır. Saflık Muayenesi: Aşkın ne ölçüde "saf" olduğunu anlamak için ihanet, aldatma, matrak geçmeyle ne ölçüde dayanıklı olduğu anlaşılır. Miktar Tayini: Aşk enjekte edilmiş ve hassas tartılmış bir insan, bir haftada kilo kaybederse bu uluslararası ölçülere göre en az Romeo-Juliet, Türk ölçülerine göre Leyla Mecnun aşkına eşittir. Kullanışı: Nisan ve nikahta az dozlarla alınmalı, fazla miktarı, magandalardan para kopartmada kullanIılır. Aşk çeşitli biçimlerde görülebilir. Bilim aşkı, sanat aşkı, doğa aşkı gibi.. Teşhisi: Kalp çarpıntısı. Uçma hissi, gözlerde kararma, sevdiğinden başkasını görememe şeklinde özel bir körlük. Mantık kaybı. Uykusuzluk, iştahsızlık, terleme.. Kullanışı: Kalbi hızlandırmak için, alçak dozda.Sinir sistemini uyarmak için yüksek dozda. Moral ve cesaret verici neşelendirici. Ancak belli dozu yoktur. Hiç alınmazsa kişide kompleks yaratır.Yüksek dozda öldürücü, alçak dozda guldurucu etkisi vardIr. İlacın Reklamı İçin Uygun Slogan: Karanfilim ez beni, çift kanatlı tülbentten süz beni, sen kalem ol ben divit, reçeteye yaz beni... |
Yenilmedim, yalnızlığa,
Bugün yine tek başıma sabahladım, Üzülmedim yoksun diye, Nasılsa bir gün gelir, ben de ağlarım. Anlatacak çok şeyim var bugün sana, Hem de çok... İçimde duygularım susmak istiyor. Nedense ayrılıklar koyar insana, Bugün canım seninle olmak istiyor. Yapraklar sonbahar, günü hep açmak ister, İNSAN SEVİNCE, GÖZÜ GÖRMÜYOR TANRIM. NEDEN HER GÜZEL ŞEYİN SONU HÜSRANLA BİTER, GÖZLERİM ONDAN BAŞKA GÖRMÜYOR TANRIM, ONU ALMA YANIMDAN, ONSUZ OLMUYOR TANRIM.... |
Bern Williams: Flört ederken kalbimiz o kadar yüksek sesle atar ki, aklımızın sesini duyamayız.
Elenor Glyn: Aşk, günlük yaşamın tozunu altın rengi bir sise çeviren göz kamaştırıcı bir cazibedir. Sofokles: Bizi yaşamın ağır yükünden ve ıstırabından kurtaran tek sözcük sevgidir Jo Coudert: Aşkın aritmetiği tektir. İki yarım bir bütünü oluşturmaz, yalnızca iki bütün bir bütünü oluşturur. Peter Ustinov: Sevgi sonsuz bir bağışlama oyunudur. Bir alışkanlık haline gelen şefkatli bir bakıştır Wolfgang Amadeus Mozart: Ne üstün zeka, ne hayal gücü ne de her ikisi beraber, bir dahi yapmaya yeter. Sevgi, sevgi, sevgi... İşte bu dehanın ta kendisidir. |
bu gece daha bi erken çöktü bu şehre akşam...
daha bi sessizleşti kalabalık sokaklar. . . sanki bu şehir bana küs, sanki bu şehir ağlıyor sensiz akçşamlarda!. . . ama sensizliğe inat gülüyor yüzüm(: çünkü varsın,ordasın,içimde,kanımdasın! biliyorum. we hep orda kal!. . . CANıma CAN katan gülüşünle hep hayatımda ol... sensizlikte boğulurken ben,YİNE SENİNLE GELDİ HAYAT. . . hücrelerime dolaşırken sen,ben sende kayboldum. . . sonsuz aşk, sonsuz mavilik. . . :stuart: |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:08 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.