![]() |
Seni Seviyorum
O iki kelime Yüreğimde çığ gibi büyüyen Susturamadığım Ama söylemeye korktuğum Ve dayanamayıp da itiraf ettiğim.. Biliyorum söylemek; Belki çok erken, belki de yanlış Ama elimde değil ki.. O içimde coşkuyla çoğalıp Dudaklarımdan taşan iki kelime.. “Seni Seviyorum”. Korkutuyor beni söylemesi, hissetmesi. İçinde “sen” olması düşüncesi Yüreğimi havalandırıyor. İçimde öylesine kökleniyor, öylesine büyüyorki Korkuyorum.. Korkuyorum çünkü karşılığını hiç duyamamaktan Onca istememe rağmen belki de bundan Seninleyken hiç kulağına fısıldayamamam.. Bir gün o kahrolası geç kalmışlığın “keşke”lerinde kıvranmamak için İnatla yazıyorum işte, Sen beni sevmesen de ben seni seviyorum… İçimde bir telaş Sanki vakit dar Sanki bir daha zamanım olmayacak Sana; seni ne kadar çok sevdiğimi söylemeye.. İşte bu yüzden bunca ısrar, bunca itiraf Dar vakitlere geniş zamanları sığdırmak için bütün bu uğraş. Ben seni sevmelerin telaşında Sen ketumluğun inadında.. Bekleyeceğim birtanem, bekleyeceğim Gün gelipte sevdamla görebilmeyi seni yangınlarda Hakkıyla duyabilmeyi o iki kelimeyi dudaklarında.. Evet canımıniçi, Söylemeye korktuğun Duymak için ise öldüğüm o iki kelime.. Yüreğinden kopup gelmedikçe Her hecesinde hissetmedikçe Sakın söyleme! Söylemeki o büyülü iki kelime anlamsızlaşmasın Bir balon gibi sönük kalmasın! ! Söylediğinde, gözlerinde o ışıltıyı görebilmeli, Dudaklarındaki dökülüşünden gerçekliğini hissedebilmeliyim ki O iki kelime hak ettiği yerde yaşasın. Özgül Özyılmaz |
Sensiz Ne Yapardım; Ben
'Sensiz ne yapardım ben' deriz bazen.. İnsan tatmadığı bir yemeğin Koklamadığı bir çiçeğin Duymadığı bir melodinin Görmediği bir güzelliğin özlemini duyar mı hiç? İşte asıl ikilem de burda başlar ya insanoğlunda.. Ve işte bunun için hep derim ya 'keşme bir köylü kızı olsaydım' diye. Çok bilmek, çok istemektir Çok görmek, çok özlemektir Çok sevmek, çok acı çekmektir. Çoğaldıkça parçalanır, parçalandıkça mutsuz olur insan. Bir arada tutmak ister her parçayı, ama yoktur ki olanak, imkan. Hal böyle olunca da başlar yürekte bir isyan.. Dostlar harika, ayrılması zor, Yaşam harika, ayakta kalması zor, Sevmek kolay, vazgeçmek ise çok zor. Dostlara vakit ayırmalı Ayakta kalmak için çok çalışmalı Sevdiklerini kaybetmemek için ise çok fazla özveride bulunmalı.. Zaten bütün meselede hepsini aynı anda nasıl yapmalı? En iyisi herşeyi olduğunca kabullenip yürekte yaşatmalı.. 13.09.2002 Özgül Özyılmaz |
Sevgiliye..
Canım.. Başbelam.. Püsküllüm.. Vazgeçemediğim.. Kıyamadığım.. İnatçı keçim! Bir 'canısı' sözüyle yüreğimdeki kasveti alan Gözlerimden yaş süzdüren sevdiğim.. Biraz insaf et, biraz anla.. Seni duyamadığımda çektiğim azabı Seni soluyamadığımda içinde kaybolduğum girdabı.. Canımın yanmasını, ruhumun kanamasını.. Bilinmezim.. Gizemim.. Karın ağrım.. Yürek sızım.. Güneşim.. Yağmurum.. Çamurum.. Her sözün ayrı bir rengi Sesinin her bir tonu ayrı bir mevsimi yaşatır bana.. Brüt de olsa, anlayamadın mı be koca çocuk 4 yılın sonunda.. Özgül Özyılmaz |
Sevmekten Korkma..
İnsan sevmekten hiç korkar mı..? Sevgisiz insan hiç yaşar mı..? “Aşk; bağımlılıktır, Sevmek; zayıflıktır” diye adlandırılır mı.. Cigerlerin oksijene muhtaç, nefes almaktan vaz mı geçtin? ? Vucüdun üçte biri su, susuzluğu mu seçtin? ? Bedenin dinlenmesi için uyumak şart, nefret mi ettin..? ? Yaşamak için beslenmen gerek, açlığı mı seçtin? ? Bağımlı olmayacağım dersen eğer; Ne kışın soğuğuna, ne yazın sıcağına dayanamazsın.. Evsiz-barksız, işsiz-aşsız yaşayamazsın.. Hele de sevgisizsen bu hayata hiç katlanamazsın.. Sevgi yoksa; ne yediğin yemek, ne içtiğin su, ne de *******i uyku.. Ruhun ilacı, en büyük yaşam gıdasıdır sevmek, Yeryüzünde hiçbir ilaç yoktur ki sevginin yerini tutan Sevdaların yarattığı mucizeyi sağlayan.. Sevda değil midir dağları deldiren? .. Tepeleri aştıran..? ? Sevda değil midir yaşamak için mücadele etmeye anlam kazandıran? ? Yürekte aşk yoksa, gönül sevdasızsa.. Bedendeki his nafile.. Yetmez maddesel hiçbirşey kendini “tam” hissedebilmene.. Bin çeşidi vardır sevdanın, binbir rengi.. Kimi anasına, kimi yavrusuna, kimi toprağına, Kimi de yavuklusuna sevdalıdır.. Ki sevdalardaki ruhtur, yüceliktir, umuttur, insanı insan kılan.. Dayanılması mucize, aşılması imkansız olanları olduran.. İşte bu yüzden; Daha çok kahkaha, daha çok başarı, daha çok haz istiyorsan yaşamına, Sevmekten hiç korkma bebeğim.. Çünkü sevildiğin ve sevdiğin kadar anlam katacaksın hayatına.. Özgül Özyılmaz |
Sözün Bittiği Yer..
Sen ve ben; Sesin-sözün bittiği yerdeyiz.. Sessiz-sözsüz sevişmelerdeyiz.. Ne öncesi, ne sonrası.. ne de daha ötesi! ! Bir tek “an”lar hanesindeyiz.. Sevmeler dünde kaldı, yarınlarımız ise hiç olamadı..! Aşkı gömdük yedi kat dibe! ! Sözleri vurduk prangalarla-zincirlere! ! Artık; ne sevinç, ne acı, ne de bir his kaldı elde.. Hepsini savurduk! ! Ruhumuzla beraber uzayın en derinliklerine.. Özlemler-umutlar; kilit altında eski bir çekmede.. Geçmiş; acılarla buruşmuş, saklı, arka ceplerde.. Gelecekse buğulu, bilinmez nelere gebe.. Artık sözün bittiği yerdeyiz sevgili...! ! Sessiz sedasız beklemelerde..! ! Dilimiz lâl olmuş felçte, Sevdamız kuş olmuş, boynu bükük bir kafeste, Ne bende hal kaldı, ne sende çare Sustuk sevgili.. Sözün bittiği yerde.. Özgül Özyılmaz |
Teşekkür Ederim..
Tüm Gönül Dostlarıma; Varolduğunuz, sevginizi ve desteğinizi esirgemediğiniz için, Beni unutmayıp hep yanımda olduğunuz, En umulmazı bana yaşattığınız, İnanıp, güvenip, beni ben olarak kabul edip En önemlisi de beni böylesine sevdiğiniz için Hepinize sonsuz teşekkürler. Tüm kalbim-yüreğim ve benliğimle Binlerce kez teşekkürler. İyi ki varsınız.. Özgül Özyılmaz |
Ümit
Ümit, adı üstünde yeşermemiş bir tomurcuk suyu-güneşi eksik. Minik bir kıvılcım, rüzgarı-ateşi eksik. İnançla, yıkılmadan ve asla teslim olmadan Tomurcuk çiçeğe, kıvılcım ateşe ve en son nefese ulaşıncaya dek sürecek. 10.04.1996 Özgül Özyılmaz |
Vazgeçiş..
Sen; kendi yolunda ilerleyen bir yolcu, Ben ise; dönmeni bekleyen bir garip hancı.. Anne sevgisine, baba şevkatine muhtaç bir çocuk gibi Huysuzlanan, şirinlikler yapan, İçindeki yalnız bırakılışa rağmen, inatla bacaklarına dolanan.. Seni çekiştiren, vızıldayan bir çocuk. Kah tebessümle, kah azarla, Kah biraz duraksayarak vakit ayırmanla yetinen Belki bu kez benimle gerçektn ilgilenir, Beni anlar diye umutla bekleyen, Sevgine-ilgine muhtaç yaralı bir yürek.. Ama görünen o ki, Bu çaresizliğin çaresi sen değilsin Asla da olmayacaksın.. Özgül Özyılmaz |
Yastık'ım Yaseminime..
Yaşamak ne güzel şey seninle tatlı çılgınım Anları paylaşabilmek özgürce, sakınmadan ve sıkılmadan Sesini, sıcaklığını hissetmek gizli gizli ama çoşkuyla, doyasıya En bilinmezi, yüreğimin en derinlerinde seninle aynı anda yakalamak Masal misali düşlere uzanmak, sığınarak birbirimizin yüreğine İnanmak yaşama, aşka, dostluğa, paylaşmak aynı kalpte Ne muhteşem bilsen, uzakta olduğun zaman bile seni yüreğimde hissetmek.. Özgül Özyılmaz |
Yaşamak Adına..
Bir sürü şey yapıyorum, Adına “hayatını yaşamak” dediğimiz, Eğlenceler, konserler, sinema-tiyatro, Alış-veriş, arkadaş toplantıları Geziler, iş değişiklikleri, yeni mekanlar, vb.. Hepsi; seni unutmak, senden kaçmak adına.. Tamamı, boşluğunu doldurmak, Yenik düşmemek için yokluğuna.. İnsan kendisinden ne kadar kaçabilir ki Kalmamak için çaresiz bir başına, Kalabalıklardayken yalnızlığıyla..? En kötüsü ise yatma vakti, Sensizlik, sessizlik Çaresizlikle bir başıma çıldırdığım vakit.. Kendimi öylesine aşmış Öylesine kaybetmişim ki Takılmış kalmışım seninle geçen kısacık zamana.. Sürekli bir umut peşindeyim Unutma umudu, kabullenebilme gururu.. Kendimden kendim bile utanırken Kendime kendim bile zavallı derken Ve hatta kendime acımaktan böylesine nefret ederken Senden ne bekleyebilirim ki herşeyi geride bırakmışken? Koşturmaktayım oradan oraya Çabalamaktayım tutunmaya hayata.. Her şey, hepsi Bir gün.. Bir gün şu deli, Allahın cezası yürek vazgeçsin senden diye.! Çok denedim, Aldım kendi benliğim karşıma çok küfrettim Çok da vazgeçtim.. Ama hiç ummadığım anlarda yine kendimi kapında buldum.. Suçlamadım seni, kendim kadar! Yargılamadım seni, kendimi yargıladığım kadar! Haklıydın kendince ve becerememiştik işte beraberce.. Ama.. O minicik umut hiç sönememişti ki yüreğimde..! ! Özgül Özyılmaz |
Yaşamak Dediğimiz Aldatmaca
Yaşamak dediğimiz; kocaman bir kandırmaca Hayattaki herşey aslında alaca-bulaca..! Koca bir hayat, Yaşanmadan tüketilen en büyük aldatmaca.. Anlatamamak, anlayamamak en büyük sorun Peşi sıra gelen sıkıntılar, sızılar ayrı birer oyun Kalp ağrısı, çaresizlik, yürekte mayın Hele bir de sevgisizlikse en büyük sorun Ayakta kalmaya, hayata sarılmaya kalır mı ki halin? Ey ulu Tanrım! Ey güzel insanlar! Nedir bu işkence, nedir bu kalp ağrısı Niye bu yalnızlık, neden bu çaresizlik, Nedir insanın insana bu zulmü, Ne için? Ne adına? Ki, herkesin varacağı son durak aynı iken Biletin hangi durakta ne zaman kesileceği bilinmez iken Nedir onca yalanın peşinden gitmek için bu hırs, bu çaba? Değer mi acep bu aldatmacaya.. Özgül Özyılmaz |
Yaşamak Gerek..
Yaşıtlarım çocuk büyüttü göğsünde Ben hasretler büyüttüm gönlümde.. Sevemedim kendi çocuklarımı Yeğenlerim sevdim anne sevgisiyle.. Evliler bana imrendi Görünürdeki özgüvenime, özgürlüğüme, Ben ise onlara özendim içten içe.. Bilmezler ki ayakta kalmak için tüm bunlar Hayata tutunmak için ordan oraya savrulmalar.. Yaşamak lazım anlatılamazki bazı duygular.. Yalnızlığın soğukluğunu, Kimsesizliğin korkusunu, Kaybedilmiş güvenin güvensizliğini, Yitirilmiş inançların kesiciliğini, Tek başına herşeyi göğüslemenin ağırlığını, Hızla akıp giden zamanın acımasızlığını, Ancak yaşayan bilir Yürekte birikenleri onarmanın nasıl da imkansızlaştığını.. Özgül Özyılmaz |
Yaşamak..
Yaşamak.. Ne adına? .. Kim için? .. Ne uğruna? .. Çalışmak.. yaşamak adına.. Neler feda edilerek uğruna? ... Kazanmak.. Daha çok sahip olabilmek adına.. Peki ya kaybolanlar? .. Uçup giden gençlik.. İçinde sönen umutlar.. Yaprak misali bir bir dağılan dostlar.. Avuçlarından kayıp giden yıllar? ? Kim verecek hesabını? Kim tutacak yasını? Kim telafi edecek kaybolan onca emeği? Bir bir yıkılan-yakılan hayalleri? Bencilce tüketilen yaşamları? Kim? Kimler geri verebilir masumiyeti? Hangi dost eli yeter sarmaya kanayan yürekleri? Çare yok.. dönüş yok.. Yara çok.. acı çok.. Yollar kapalı.. Kollar kapalı.. Ne yıllar, ne yollar, ne kollar kaldı gidecek.. Ne de bir can.. 'iyi ki varsın' diyecek.. Bir gün.. Belki bir gün.. bunlarda sona erecek.. Ruh bedeni terk edecek, huzura erecek.. Kimbilir.. belki o gün yüzümüz gülecek.. Özgül Özyılmaz |
Yeni yıl mesajı
Şanslıyım.. Çünkü; Hiç kimsenin benim kadar çok seveni, Benim kadar çok sevdiği yoktur.. Dost, arkadaş, sevgili, kardeş, yoldaş, sırdaş, Her biriniz yüreğime ayrı bir tat Her biriniz gönlüme ayrı bir taht kurdunuz.. Bazılarınız çok uzaklarda olsada, göz görmese, kulak duymasa, beden hissetmese de, yürek asla unutmadı hiç birinizi.. 2002 sevinçlerine rağmen zor bir yıl oldu.. Acılarımız, can'dan kayıplarımız oldu.. Kâh coştuk, kâh kahrolduk.. Ama.. Herşeye rağmen zaman durmadı, Biz kendi planımızı yaparken, hayat bize planını yaşattı.. Bu yılın; Her birinize, gönlünüze göre hoş sürprizler yaşatmasını, Ayakta kalmanızı sağlayan, Yürekteki-akıldaki temel taşlarınızın (her kim ve her ne ise) daha da bir sağlamlaşmasını dilerim.. Umut için.. Sabır için.. Sevenleriniz için.. Gülümseyebilmek – Gülümsetebilmek için.. İçinizdeki kışların bahara dönüşebilmesi için. Sağlıcakla kalın.. Özgül.. 31.12.2002 Özgül Özyılmaz |
Yıkım..
Yıkıldım.. Koca bir kolon çöktü üstüme Ölemedim ne yazık.. Can çekiştim çaresiz.. Uçup gittin avuçlarımdan, bakakaldım.. Kırılmıştı kanatlarım, uçamadım, Betona çakılmıştı ayaklarım koşamadım.. Sel oldu gözyaşlarım taştı.. Boğulamadım.. Bir el ki sıktı kalbimi soluksuz kaldım, kurtulamadım.. Işığa koşan pervaneler gibi Yanacağımı bilerek, ölmeyeceğimi hissederek, Her seferinde bir parçamı daha sana bırakacağımı bilerek Belki bu kez, bu kez son nefes diyerek Sana geldim.. Yandım.. Kanadım.. Parçalandım… Kahroldum.. Ölemedim.. Yara bere içinde, perişan, çaresiz, yapayalnız kalakaldım.. Özgül Özyılmaz |
Yüreğimden..
Göze alabilirim, Her riski, her çılgınlığı yapabilirim.. Bir gün, yaptıklarımın utancı ile Gözlerine bakmaya cesaretim kalmayacağını bilsem bile Bu kalp sancısına yenik düşüp Gururumu ayaklarımın altına alabilir Son bir umut çığlığı atabilirim.. Hem de çok pişman olabileceğimi bile bile “Gel beni al” diyebilirim.. İçimde yaşattığım o son umut kırıntısının da yok olacağını bile bile “Belki” umudu ile son bir kez sana “Emin misin? ” diye sorabilirim.. Bir yarım “yap şunu” derken Diğer yarım da “dur yapma” savaşlarında.. Sonucunda paramparça olacak olsa da herşey Ki sensiz zaten yarım kaldım, herşey boşlukta, Yürek ısrarla: “Yap şunu! Ya yok ol ya da rahatla! ” naralarında.. Yüreğimdeki sevgin kadar inandığım Tanrı inancımsa: “Sabret, vardır herşeyde bir hayır” diye beni rahatlatmakta.. Ama öylesine gel-gitlerdeyimki Bedenim bitkin, yüreğim deli deli çağlamakta! ! Ruhum bedenime sığamamakta, daralmakta.. Atmaktayım kendimi yollara, Sığınmaktayım bir teselli umuduyla Sevgi dolu dost kollarına.. Boşluğunu doldurmak, Yenik düşmemek için acılara… Bir yanım ısrarla anılara sarılmakta, Mektuplar, yazılan-çizilen herşey yeniden okunup, resimlere bakmakta.. Ve beklenen sonuç; gözyaşlarım deli gibi çağlarken İçimdeki yokluğunun hançeri Daha da derinlere saplanıp Can çekişen ruhumu dayanılmaz acıtmakta.. Bir yanım güzel düşlerde, Evrene, Tanrı’ya seni dilemekte Bir yol, bir çare, bir çıkış aramakta.. Hele birde yüreğimde binlerce iç savaş varken Beni çıldırtan, yüreğimi deli eden o “Bir gün sonsuzluğun bulutlarına oturduğunda, ne aklın kalsın ne de kırık bir yürek.. Haydi hemen başla” diyen, o zamansız ve amansız dizeler beni benden almakta.. Ve işte o an kopmaktayım, Gözüm kararmakta İçimdeki deli savaş sil baştan, Ve herseferinde daha şiddetle yeniden Ve yeniden başlamakta… “Hadi ara, hadi al riskleri! ! Hadi boşver gururu, aptal düşünceleri Ve ne olacaksa olsun! ! Bitir artık şu bekleyişi, Ya yok ol ya da tüm ol! ! ” demekte.. Özleminle dolu kanserli yüreğimse “Sabır güzel Allahım sabır! Akıl güzel Allahım akıl! Huzur güzel Allahım huzur, Sen Yardım et! Sen yol göster! Sen yardımcı ol, Doğruyu yapmama bir işaret, Yanlışı yapmama sen engel ol Allahım! ! ” diye avaz avaz yakarmakta.. “İnanırım planında hiçbir şey aksamaz, İnanırım yazılan bozulmaz, Ve sen bana dayanma gücü, sabır ve sakinlik ver Allahım.. Yine sana sığındım, Yine sana yakarıyorum.. Neyleyim yokki senden başka Sorgusuz sualsiz bağlandığım Mucizelerine, hayrına inandığım.. Yokki senden başka içimdeki yangını görebilen Ruhumun derinlerindeki isyanı ve inancı hisseden.. Sen yardım et! Sen bir umut, bir ışık ver Yaşamak için! Hayatın anlamı için! Yeniden şu deli yüreği ayaklandırmak için..! ! ” Diye diye yüreğimdeki deli isyanı biraz olsun yatıştırmakta.... Özgül Özyılmaz |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:35 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.