www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Edebiyat (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=268)
-   -   Ertuğrul Şakar (https://www.cakal.net/showthread.php?t=144443)

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:12 PM

Beni Anlatmalı Şiir

Beni anlatmalı
İnsan olmalı şiir
Var olmayı anlatmalı
Güzeli,güzellikleri

Mutluluk vermeli şiir
Esrarı olmalı düşüncenin
Keyif vermeli demli çay gibi
Dudak kıvrımına gül ekmeli

Göz ışımalı onu okurken
Kulak büyülenmeli ayak sesinden
Beni bana buldurmalı
Hikmet olmalı şiir

Sevgi olmalı,sevda olmalı
Heyecan kalp atışı gibi çoşkun
Biraz da kuşku serpmeli
Korkunun kuş ürkekliğini yaşamalı

Beni anlatmalı şiir
Ayna yansımalarında ki beni
İster binlerce yıl önce söylenmiş olsun
Her zaman kalmalı,dipdiri,yeni

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Beni Kahkahasız Bırak Git

Mutlu bir yaz gününün pastasında
Bir yay gibi uzalı Yalaman adası
Uçuk bir yeşil boyalı ağaçlarda
Porsuğunda yok sayılır edası

Esin var mı diye sorsam renkli taşlara
Üçgen boyamalarla uğraşır kaldırım
KöPage Rankingüler uzanmış araçlara
Eskişehir sarılı umutlarım

Sıcak ve bunaltıcı yer yer hava
Serin odalarda yarı iş bırakmış insan
Akşama bir yürüyüş bedava
Ne arayan var ne kızan

Özgürlükse özgürlük hani
Soğuk ta sıcak ta bana ait
Sen kahkahalarınla mutlu ol
Beni kahkahasız bırak git

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Beni Uykumdan Uyandıran Güneş

Beni uykumdan uyandıran güneş
Elimden tut Ankara ' da
Beni en sevdiğin tepelere götür
En sevdiğin yapraklara tak gönlümü
Nerede rüzgarlar varsa serin
Nerede renkler güzel ve derin

Neresiyse bulup göstereceğin
Bana nereyi layık görüyorsan
Hani çocukların salıncaklarına takıl
Hani zürafalar gibi hayran bakıl
Hani biraz şaşırsın akıl
Belki de bir Ankara Kalesi diyorsan

Elimden tut Ankara ' da
Ankara deyince seni hatırlayayım
Hayatı sevince seni hatırlayayım
Hani bir günün içine ne sığdırabiliyorsan
Ne varsa marifetin Ankara ' da
Birazda seninle yaşayayım

Beni en sevdiğin tepelere götür
Belki de rüzgar solursun Ankara 'da
Yada dökülür müsün insanlarla
Sereserpe yürürken Kızılay ' da
Şelalelerine de konarsın Keçiören ' in
Deli gibi yaşamak istiyorum bu ayda

En sevdiğin yapraklara tak gönlümü
Sevdaların saçlarında kıvrılayım
Sende gör doya doya güldüğümü
Bugün Ankara ' da senin olayım
Ankara dedin mi, ne Meclis, ne sitem, ne dert
Altın Park' ta yörük çadırı olsun memleket
26.O8.200l / Keçiören

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Bıraktığın Sahilde

Bıraktığın sahildeyim hala
Akşamları yıldızlarla arkadaş
Gündüz kavurucu güneş
Ayaklarımı yıkayan dalgalar
Bıraktığın sahildeyim hala

Hiç habersiz neydi kayboluşun
Neydi seni uzaklaştıran bulut
Hani sıcacıktı yürek ve umut
Hiç habersiz kayboluşun neydi öyle
Hiç habersiz sevgi mi boşalmıştı

Hala umut ediyorum biliyor musun
Bir kayık oynaklığında gelişini
Bir deniz feneri sabrındayım
Gözlerim martılar kadar uçuyor
Hala umut ediyorum biliyor musun

Gelsen diye nerelere saklıyorum
İçimdeki dalgaları biteviye
Biteviye tuzlanıyor umutlarım
Dua ediyorum artık gel diye
Dua son fırtınanın sakinliğidir

Hala umut ediyorum biliyormusun?

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Bil ki Senin İçin

Değişmez katığım her gün ne midir
Bir sensin bir tanem bir de güneşim
Bağırmam kendime hep yine midir
Ruhda ve bedende iksir ateşim

Düştüğün her yerde alevin vardır
Senle hayat geniş sensizlik dardır
Bitmez arzuları gönlüme sardır
Dünya senle sanki yakutla yeşim

Gün derken inan seni anarım
Güneşin saçında sana kanarım
Yürek anız gibi senle yanarım
Senle dolu uykum keyfim ve işim

Yağmurda hüzünde nemli gözümde
Hayal perdesiyle kaplı yüzümde
Yalabık soymuklu cansı özümde
Senle kaplı dikmem hatıl kirişim

Velhasıl herşeyim gün ay ve yılım
Bahçemde gelincik dudakta balım
Tel duvaklı serçem Isparta halım
Bil ki senin için aşkı sevişim

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Bilinmeyenin Mecnunu

Bilineni mi seveyim bilinmeyeni mi
Bilinenin hayranıyım
Bilinmeyenin mecnunu

Dağlarla ölçütleyerek uçurumu
Başka boyutlara uzatıyorum gözlerimi
Sonsuzluğun damıtılmış kanıyım

Ne kadar çok sevgi yüklenmişim bilmiyorum
Nefret kıvılcımlarımın parlaklığında
Kalkanım sevgi mi, nefretim mi

Bilinen ve bilinmeyenle karışık ruhum
Verilmiş sözler akan kum
Evren bilir dengeler kuran kanunu

Sevmek dikenlerle yırtılmış bir gökyüzü
Köklerimin aşılarıdır asırlar
Çöl mecnun için mi yaradılmış

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Bir Adada

Ne yapıyoruz sahi
Baktığımız aynaların üzerinde
Sözcük bulutlarından damlalarla
Gönül toprağının mezarında

Neden kalkamıyoruz neden
Kuş kanatlarından ellerimizle
Niçin parmaklarımızın konuştuğunu
Konuşmuyoruz dillerimizle

Sevmek bir arzuysa seviyoruz
Sevilmekse yürekte açan gül
Kum saatinin boşalttığı zaman
Duyguların ağırlığınca özgül

Ne yapıyoruz sahi
İsteklerin kapı eşiğinde
Odası olmayan bu kapıda
Aydınlık bir tahta ışığında

Yaprak olmazsa neye yarar
Boşu boşuna esen bir rüzgar
Toprak olmazsa göğsüne düşecek
Yüzyıllarca yağsa neye yarar kar

Sevmek göz göze gelmektir belki
Sevilmekse sıcak bir oda
Dört yanım deniz gibi bekliyorum
Sana ulaşamıyacağım bir adada

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Bir Anlık mı Mutluluk

Bir anlık mı mutluluk,hicran ve hüzün mü süren?
Huzur denilen yaşam karanlıkta koridor
Havai fişeklerce içimi nedir geren?
Neden içimde her an bir kıvılcım duruyor?

Bir pasta gibi, bol bol güzel umutlar saçan
O ışıyan gözlerim,sönecek mi kırılıp?
Gönlümün dallarında akça çiçekler açan
Yapraklar buruşur mu can suyuna darılıp?

Bilmediğim; kendimi bilmek kadar önemli
Karanlığı ışığa çevirmek istiyorum
Sabah buğusu gibi,ruhlar her an mı nemli?
Ebedi meyveleri koynumda besliyorum

Mağaralarımdaki ey gözsüz yarasalar
Aşkınızın sahili karanlık taşlar olur
Nerde denizi ikiye ayıracak asalar
Her sevdanın sonunda kesilmiş başlar olur

Karanlıkta, mantarca bir sevgi istemem ki
Gün güneşe kavuşsun, çiçek o zaman açar
Bitmeli bu karanlık, sahiden, tastamam ki
Kelebek; bir baharda yüreğim kadar uçar

Bir anlık mı mutluluk, hicran ve hüzün mü süren?
Mutluluk ki; sonsuzluk libasımı giydiren...

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Bir Ara

Bir
Binbir soru
Koru tut
Yakar koru

Kara
Karabağ
Ankara
Anka

Ara
Ara sıra
Bir ara
Birden ara

Ar
Arsıza
Hırsıza
Bir artık

Gül nare
Düştü güle
Bu yola bir
Düş ara

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Bir Ara İstasyonda

Bu ara istasyonda bir saatlik görüşmemiz
Bir saatlik sana ayırabileceğim sevgi
Ayırabileceğim dağarcık zamanım bu kadar
Zamanımı iyi kullanmak istiyorum

Ön ve arka arasında bir yer
Bir yer varlıkla yokluk arası
Yokluk zaten başlı başına bir dev
Başına bir şey gelmeden zamanı kullanmalıyım

Bir düdük bir buhar bir kalkış hep beklenen
Hep beklenen korkuları yenmek için bak
Yenmek belki kendimin üstüne çıkmaktır
Üstüne bir istasyon zamanı katarak gel....

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:13 PM

Bir Aşkın Bitmemiş Adımları

Sonsuzluğun içinde bir nokta
Noktanın sonsuz büyümesinin içinde
Yine küçücük bir nokta

Noktanın içinde bir aşk
Sonsuzların sonsuz genişletenine
Bir serçe gibi titreyen bir aşk

Bir bitmemiş nefes tütsüsü
Bir gözün avuçlandırdığı bir bulut
Baharca bir gül örtüsü

Ne yapacağını bilmiyor ki hücre
Gözyaşı gece kandilleri gibi süzgün
Bir yürekten kapı eşiği

Bu bir aşkın bitmemiş adımlarıdır
Sevgiliye bitmeyecek bir yakarış
Yoklugun varlıkla buluşmasıdır

Bütün güzelliklerimin yaratıcısı
Beni kabul et bir çiçekçe
Sonsuzuna bir çiçek olarak al

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Ayna Var İçimde

Bir ayna var içimde beni takip ediyor
Beni göstermede de usanmadı,durmadı
Seviyorum der gibi bana hitap ediyor
Hiçbir çaresizliği,yüzüme de vurmadı

O boş anlarımın gümüşlü bir mehtabı
Beni bende öğreten hayatın bir kitabı
Her şekilde ben varım hep onun muhatabı
Sevip sevmediğimi bir gün olsun sormadı

Beni ayakta tutar; bir sestir ve nefestir
İlgilenmez görünür sarılı bir kafestir
Bir ahlak budalası,bazen tatlı,enfestir
Hiçbir çatışmamızda bana fiske vurmadı

Yerli ateşi gibi ateşim var görünmez
Bana yasaklar koyar,bundan da hiç erinmez
Bir defa bile olsun bana karşı gerinmez
Ben onu yoruyorum,o beni hiç yormadı...

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Bekleyen Var Bizi

Bir bekleyen var bizi
Hasret parkalarının içinde sıcacık

Yanı başında yayla
Gündüz güneşle, gece ayla
Bekler bizi

Bilmeyiz karanlıklarda ki derinliği
Topraklar üzerinde meltem serinliği

Bizim için koşu terleri döker
Bizim için yer, yürür, özler
Bir ufka doğru yıldız gözler

Saymaları ve sayıklamaları bizim için
Çiçeklerin en güzelidir yüzü

Bir bekleyen var bizi
Vatan diye birleşen ellerimizi
Yaşatan güzelliklerimizi

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Eşittir Sıfır

Seni tanımadan bilmezdim
Belirsizliğin kayganlığını

Beni mahveden vazgeçmelerin
Ben bile yitirdim elimdeki birimi

Beni sonunda sıfıra getirdin
Kırdın,tükettin birliğimi

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Kasımpatı Demeti

Güneşin ardından bir mutluluk
Masamdaki kasımpatı demeti

İçimi renklendiriyor birden
Sevginin çiçekteki zerafeti

Duygular bir rüzgar kadar serin
Bir anne kadar sıcak şefkati

Beni yeniden doğuruyor birden
Birden ışıtıyor saadeti

Bu kadar beni sevindiren nedir
Nedir hatırlatan asaleti

Teşekkür ediyorum hayata
Dudaklarımda bir gül sepeti

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Nisan Şakası

Çiçek beyazı kar bıraktın kapıma
Saçlarımı damla damla ıslattın

Sen aldatılmış geçmiş
Bu günde sen beni aldattın

Sevinmek,içimden geçen
Şu pardösü de sırtımda neyin nesi

Sev / meye ve sevil / meye merhaba
Hayat bu

Acısı, tatlısı
Bir nisan şakası

Bahar olmasına bahar
Kar gözlerime bakar

Cilve dersen cilve
Ah kar, ah Şaka / r

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Şey Eksikti

Salon yine uzun ve duvarı maviydi
Televizyon koltuğun karşısında
Pencereler ısı geçmez bir parlaklıkta

Sehbanın üzerinde kuşkonmaz saksısı
Kapılar yarı açık duruyordu
Orta yerde camekanlı ikili bir kapı

Bir şey eksikti
Eşyaları anlamlandıracak
Koro sesli bir yaşam olmalıydı hayat

Gölge gibi yığıldı bir beden
Eşya ölülerinin arasında
Kaybettiği bir can arıyordu

Lapa kar sıcacıktı ve dinmişti
Yaşamak nefes almak vermek değil
Her here bir hasret sinmişti

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Türkü Sıcaklığında

Gençlik günlerinin ateşinde
Hatıralar pişirmiştik yarınlara
Yarınlar bir türkü sıcaklığında duru

Yılların elbiselerini giysem de
Bir saz gençlik türküleri söylüyor
Hayat çözülmüşlüğün içinde soru

Yeniden türküleri gökyüzüne salmak için
Yaşlı gençlerinde gülüşleri vardır
Gözlerinin içi dorukların koru

Zannetme ki akan su kirlenir
Kayalar,çakıllar ve yosunlarla
Türküler; destanın özü, Köroğlu'nun zoru

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Vapur Bölerdi

Bir vapur bölerdi boğazı ikiye
Hep senin yanına getirirdi

Irmağa düşmüş bir yaprağı duyarmıydın?
Duyarmıydın kemirgen sincapların sesini?

Bilmezdim kitap gibi içini okumayı
İçini nelerle ördüğünü bilmezdim

Seni seyrederdim dalgalara bakar gibi
Bakar gibi uyurdum takip ederken seni

Sahiller meğer ne kadar uzunmuş,bitmez
Bitmez bir ayrılığın mesafesi sahiller

Eskiden hala saklı bir bitmemiş ıslaklık
Bir bitmemiş kara nokta gözlerimde eskiden

İnip ulaşmak varmış ayaklarına
Ayaklarına dokunmak varmış inip

Düşündükçe bir geçmişi ikiye ayıran suskunluğu
Suskunluğun mezarında seni yitirdiğimi düşündükçe

Kader dediğim bir bitmemiş yağlıboya tabloydu karşımda
Karşımda kullanamadığım bir tuval kader dediğim

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Yalnızlığım Var Seninle

Yayılan bir damlayı kuşattın mı
Halkaların kalkanlarında bir sevdayı
Düşlerinde
Düştün mü hayallerine gelişmelerin

Söz kürkünü sarınırsın çıplaksan
Isıtır umulmadık üşümelerini
Kaşlarında
Koştun mu göz dünyanın derinliklerine

Niçin değişiyorum seni düşünürken niçin
Issız boşlukların döllerinde
Üşüyorum
Üşümelerimi hasret ateşine attığımda

Yakın yalın bir yalnızlığım var seninle
Yalansız bir yıldız görünmeyen
Görünmeyen bir öteki sensin
Sensin gönül köşkümü boyayan

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Yana Bırakılmış Herşeye Karşı

Bilinmeyen bir giz gibidir sesin
Dua heceleri olur yalvarır gece

Açtığın kitap gönüldür,bilirim
Hüzün çiçekleri sunar sevince

Sessiz bir yankıdır gel deyişin
Özleyişin saklanır bir dönemece

Bir yana bırakılmış her şeye karşı
Aşk ta, sevgi de sanki imece

Rakamların ötesinde bir rakam var
Güzellikler sarınırken bilmece

Bayram sabırın mükafatı derim
Gözlerinde ışık rengi eğlence

Yaşta, kuruda, ürperen kuşta
Sesini duyuyorum dalıp gizlice

Gel seslerinde çoğalıp ağlıyorum
Ay ışığında yağmur olup, ince

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:14 PM

Bir Yerden Başlamalıyım

Bir yerden başlamalıyım
Bir yer benim yerim olmalı

Sen bulabilmelisin bir yerde beni
Ben seni düşünürken bir yerde olmalıyım

Kaybettiğim bütün zamanlar bir yerde
Bir yerde bir şeyleri durdurabilmeliyim

Bir yerde gül ve şiir vermeliyim
Suskunluğu bir yerde delebilmeliyim

Örtüşmüyoruz düzlemde bir yerde
Teğet olmalıyım boylamda, enlemde bir yerde

Bir yerim olmalı bir santimetre karelik
Beni hissedebilmelisin bir yerde

Bir yerde eklemeler yorulmalı
Uyuya kalmalı nefret bir yerde

Bir yerden bir duman çıkmalı
Birler çoğalmalı başlayarak bir yerden

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Bir Yeşil Umuda Satılmış Tohum

Yalnızlığımca yaşıyor
Bitmiş bir depremin toz bulutu

Yıkıntıların içinden çıkar
Utanç pembesi bir gülhatmi

Varolmak herşeyin sonu
Tükenmişliğin dibindeki tortu

Yalnızım ve daha güçlüyüm şimdi
Acıların aşısıyla şırıngalanmış

Su yalayan toprağı seyrediyorum
Bir yeşil umuda satılmış tohum

Aşkın kırılan ışık oyunudur bugün
Çöl aynaları serap yansır şimdi

Kum
Okum
Uykum

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Bir Zil Çalar Çocuklar Koşar

Bahçemizin çiçekleri çocuklar
Eteklerimizde çimen
Gözlerimizde renk
Kulaklarımızda ses
Yüreğimizde koku

Bir harf öğretene koşan
Sevgisi gönülden taşan
Geleceğe ulaşan
Okuma aşkı
Gönlümüzün köşkü

Çocuklar
Kitaplarımızın içinde
Zaman akışında kum gibi ince
Gül gül dudakları gülünce
Her öğretmenin mutluluğu
Bilgeliği, kutluluğu

Eğitirken eğitiliyorum
Çiçeklerle geliyorum
Çiçeklerle gidiyorum
Hayatı sevdiğimiz durak
Çocuksuz bir hayat kurak

Bir zil çalar çocuklar koşar
İnsanlık sevdası içime düşer
Bir leylek iklimler aşar
Gülüşüm, yüreğim, aklım çocuk
Ülkem, bayrağım, ufkum çocuk

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Birazcık

Ayda yılda bir kaçamak
Gelip gitme kal birazcık
Sincap gibi kulak açık
Kayıp gitme kal birazcık

Kapıdan boyun uzatıp
Merhabaya şeker katıp
Sanki meleksin tıpatıp
Uçup gitme kal birazcık

Korkuyorum geldiğinde
Elime el değdiğinde
Gökkuşağının renginde
Açıp gitme kal birazcık

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Bitince Kavuşacak mıyım Sana

Bitmişlik diye bir şey var mı


Özlem dediğim bitmez bir köz mü


Sen senden başka bir şey olamaz mısın


Gönül bir kızılderili dumanı gibi bulutlar gökyüzünü

Bitince kavuşacak mıyım sana

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Bitmiş Bir Saradır Şiir

Gözün ve sözün bittiği bir yerde
Kendimi açarım karanlıklarıma
Oturur bir yüz; ak ve kara
Hasretlerim ve hüzünlerim oturur

Dil değişir, duygu değişir
Arzu piyanosunda ses
Işık bildiğimiz ışık değil
Yağmur gözyaşı olur birden
Dil değişir

Ne bulduysa söz, hece, kafiye
Merdiven olur yıldızlara ulaşık
Bazen bir şimşek çakımı gerçek
Sarıverir hayallerin bulutlarını

Umutlarını
Şiir diye sararsın sıcacık
Susan bir su gibidir bırakılan
Bütün dünyanı sel götürür

Bitmiş bir saradır şiir

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Bitmiş Bir Satranç mıydı Aşk

Geçmiş yazların sıcaklığında
Uyuyan hatıralar durur
İlk günkü hazlığında
Güneş hayaller vurur

Bitmiş bir satranç mıydı aşk
Saklı bir hamle daha var mıydı
Sevda; filli, atlı bir köşk
Caymalar bir karar mıydı

Sevilmek güzeldi belki
Sevmekte ayrı bir zevkti
Beşinci mevsimde bir bahçıvan
Umut çiçekleri ekti

Ayrılmak diyemem buna
Sen hep oradasın zaten
Dokunma bitecek sona
Sonsuz tazelikte kalsın ten

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Bölünerek Uyanıyorum

Geceyi bölerek çıkıyor güneş
Gün eşleşiyor aydınlıkla

Ay vardı hayallerimi süsleyen
Duygularımın yastığında uyuyan

Uyuyan madde mi diye düşündüm
Düşlerimden sızan mutluluklarda

Mutlu uykular diyen annemin yüzü
Bütün coğrafyaları benim için çizerdi

Çizerken zorlanır kalem
Kalemin yerini süngü tutamaz

Tutulduğum hayal kız düşer
Düşer sarı bir yaprak gibi

Yaprak gibi örtündüğüm yorgan
Yorgun sabahlara açılırdı

Açılırdı acı bal renginde
Renginde açık bir hüzün vardı

Vuslat firak duraklarından geçer
Bölünerek uyanıyorum

Uyuyorum yokluğunun tesellisinde
Uykumda bir yıldız olup geçiyorsun

Sevilmek kaç basamaktır bilmiyorum
Sevmek hep tek basamağımdır benim

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Bölünme

Gece gündüz oldu bölündü zaman
Işık oyunlarının sonunda

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Bu Yorumum Bedava

Teslim aldı aynaları
Mehtapla sardı ayları
Aşk boşalttı kova kova


Gönül hep kıyıkca, yarı
O bir çiçek, herkes arı
Sardı dağı, doldu ova

Ayna kırıldı güzelim
Havada kaldı bak elim
Düştü duvardan sıva

Eşya güne ulaştı
Kepçesiz bir aşk taştı
Bu yorumum bedava

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:15 PM

Bugün Onsekiz Mart

Gün onsekiz mart
Dün sayfamda Çanakkale ve şehit gözyaşlarımız

Yarınımda uyumlandırılmış bir dünya boyunduruğu
Bugünüm bombalanmış bir bilgi çöplüğü

Din gerdirilmiş çarmıh çarmıh
Her sistem yüreğe çakılmış bir mıh

Bugün onsekiz mart
Zaferlerim ve yenilgim içiçe

Aşk akşam artığı bir meze
Emek parsel parsel ticaret

Sevmek borsaya girmeyen değer
İnsanca düşünmek bir suç

Güneş ayaza rağmen çırpınıyor
Oksijen delinmiş atmosferlerde kanıyor

Samarra da bir insan yanım ölüyor
Petro kimya tiranlığı bir yanım

Bir yanım nevruz uyanmışlığı
Bir yanım kıyamet çözülmesi kutup buzullarının

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:16 PM

Bulutça Sarılalım Sevda Güneşlerine

Gül durur bülbül durur gülşen yurdu o yerde
Hazana bana bana yorulmadın mı sevgi?
Göz cilası bir hüzün niçin sürükler derde
Bu çılgın gözyaşları bir tek sana mı vergi

Kaldır peçelerini güneş gibi gül gayrı
Can ayrı canan denen o vefasız yar ayrı
Kimseye dokunmamış, sana dokunmaz hayrı
Şu cihan senden uzak, zannetme sana yergi

Yeşil, siyah, mor,sarı; renk içine renk düşmüş
Şöyle çevrene bir bak, herşey sana denk düşmüş
O kahve gözlerine öteden ahenk düşmüş
Mahzun yüz hatlarında, güzellik sanki sergi

Gel dönelim baharın bitmez ateşlerine
Çılgın şelalelerin dökülmüş peşlerine
Bulutça sarılalım sevda güneşlerine
Alem dediğin nesne aşk dolu bir tek dergi

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:16 PM

Bulutların Yeryüzü İpi

Kendinden kaçtığım sevgilim
Kaçtığım ıslatan ruh
Su terapisi

Senin zaten dörtte üç bedenim
Dörtte üç seninleyim akşam sabah
Bulutların yeryüzü ipi

Kaçsamda dargın değilim
Dargın aşkların camında ki ah
Baharların mevsim sepeti

Gözyaşı ve yağmuru dinlemez ki kim?
Dinlemez, söz anlamaz seyyah
Farklılığın farklı sebebi

Islanır sevdalı kızlar nitekim
Kızlar kaderleri kadar siyah
Hüzün vakitlerinin tabibi

Suyun en güzel halidir bilirim
Güzel halidir canlara demenin 'eyvallah'
Yağmur içimizdeki tipi

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:16 PM

Canan camla parçalanmıştı

Camdan ayna kırıldı
Parçalı durur şimdi yüz

Alışılmadık bir alışma
Şaşkınlık korkunun kardeşidir

Saatin durduğu an
Anların bittiğini anlar

Parçalı bir bulutta sevda
Yağmur olarak yağmaz bu bikkınlığa

Camla parçalanmıştı her şey
Canan camla parçalanmıştı

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:16 PM

Cevap

Aradığın nedir
Bulduğun ne
Ne istiyordun
Aşk ne

Ayna neyi göstermeli
Arzu ne
Sen, ben ayrılırken
S ne B ne

Ayrılık ne
Umut ne
İçinde duyuyorsan
Ellerin ne

Cevap sualde gizli
Ben sende
Güneş gecede
Ay günde

Arama cevabı
Arama beni
Ben sen ne
Ne yeni

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:16 PM

Çamlıca'da

Güneş battı
Gölgeler oynaşıyor Çilem Sokak'ta
Çamlıca; ışık ışık lambalar
Sanki yıldızlarıyla birleşti gökyüzünün
İşçimin mobileti
Ahlaya puflaya gidiyor
Çocuklar uyumazlar baba,çocuklar seni bekler
Kadınlar kocalarını sıcak bir çorbada
Çamlıca'da akşam beton bir harç gibi çöker
Yarın yeniden gün doğacak
Teselli bir bebektir emekler

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:16 PM

Çayırkuşu

Çayırkuşu erkence ötüşür
Açıklanmadık ikircikli Mahmurçiçeğine
Hazırlıksız sezgi sıcacık

Ürkek vurgularla imge-ilişki
Azımsamaksızın haymana rahatlığı
Koygun seslerle karşılıyor sabahı

Tıkırtı, kıpırtı yok işte burada
Sağgörü, hoşgörü, sağlık hastalığı
Tertemiz, üretici bir doğa

Umursamazca utancı yürüyor
Yağmur yalamalarla ışığı
Arkalıksız bir geleceğe doğru

Niçin, niye diye sormuyor çiçek
Bildik ölüm öpücüğüdür hayat
Saklambaç oynamadan çıkan somut son

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:16 PM

Çekimlenmiş Bir Yeryüzünde

ayazın koynunda bir sıcak
düş uyuyor kış uykusunda

bütün bütün kapatılmış
yürek çırpıntısının titreşimleri

bayram tatlısına düşmüş
bir karınca gibi tatlı

geceden bir yıldız koparmış
gündüzün aydınlığında saklı

göremediğin ellerini uzatıyor
yüreğini uzatıyor bilemediğin

deli mi bu diyorsun ayağına takılan taşa
sararmış bir sonbahar yaprağı aşk

düşüyorum yüreğinden bir damla gibi
çekimlenmiş bir yeryüzünde daralarak

Ertuğrul Şakar

GooD aNd EvıL 04-21-2009 07:16 PM

Çığlık Çığlarında Çıldırdık

Çığlık çığlarında çıldırdık
Çılgın çokgenlerin baskısında
Çıkmalıydık bu karabasandan

Çaktırmadan çokomel uzatır gibi ölüm
Çevremiz çakırdikeni çevrili
Çığlıklar çağlar ötesinden yankı

Çaresiz çiseliyor gözyaşı
Çare çekirdekleniyor yürekte
Çekimleniyor bayrak çırpınmaları

Cılız çocuklar aç betonlarda
Gelecek çarşı pazar satılıyor
Çarkı dişli dişli sıkıyor hegemon

Cüretken sırıtkanlar tekmeliyor
Paranın üniformalarını çekiştirip
İnsanın,doğanın,varlığın çığlıklarını

Ertuğrul Şakar


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:04 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.