![]() |
Buluttaki Resimler
BULUTTAKİ RESİMLER Derinlere dalarak düşlerken seni Efkarım alev gibi sardı başımı Bulutlara saklanmış resimlerini Seyrettim doya doya senden izinsiz. O canlı bakışların bir nakış gibi İşlerken yüreğime yara misali Göz kırparak güldüler gökte yıldızlar Eridim kollarında senden izinsiz. Aya ışık gönderip seni izledim Zaman oldu okşadım ipek saçını Aşktan şarkı okudum yakamozlarla Sana ninni söyledim senden izinsiz. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Bütün Ankara Duysun
Bütün Ankara duysun Şahidim olsun bu kent Gökteki yıldızlar Ve korkunç karanlık; Seviyorum seni. Bütün Ankara duysun Neon lambalar sönsün bu gece şerefimize, Kadehler kırılsın, kahkahalar çınlasın kulaklara, Şans bu kez bizimle olsun. Aşkımı fısıldayacağım bu gece kulağına, gel Seviyorum seni, Bütün Ankara duysun. Uzat ellerini ellerime Şahitleri tüm semtleri olsun istersen. Her ağaç, her taş, avuç avuç topraklar Birbirimizi sevdiğimizi duysunlar Haydi koş, sana açılan kucağıma Aşkımızı bütün Ankara duysun. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Can Kafes İçinde
CAN KAFES İÇİNDE Gönlünü hoş tut bu gün kalbim sendedir Can, kafes içinde bana bendedir Çıkmak bilmez bu can çırpınır durur Can kafes içinde sana bendedir Hatıralar ardıma dizildi bir bir Öyle uzakta durma gel içime gir Ne acılar çekerim halimi bir sor Hayata bağlar beni aşklar dündedir. Umutları yitirmem daha çok gün var Hasrete dayanırım gelmesen de yar Bağrımdaki ateşten kızgın mı ki kor Ateşimi söndüren çare sendedir. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Canımı Alır
Ne zaman bir telefon çalsa Sen sanırım Yüreğimi bir telaş alır Açtığımda telefonu Duyamazsam sesini İçimi saran o heyecan Bir hıçkırık olur Boğazıma tıkanır. Ne zaman kapı vurulsa Sen sanırım Yükselir ateşim İçim yanar. Gelen sen değilsen Yığılır kalırım oracığa Gözlerim sulanır. Bu telaş bu heyecan Kangren olur da Canımı alır. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Canımın İçi
Çölde açan gonca bir gül gibisin Penceremde uçuşan tül gibisin Yüreğimde tutsak bülbül gibisin Aşkım, sevdam, canımın içisin. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Cehennem
CEHENNEM Çok çektirdin sen bana böyle acıyı Sanma ki sormayacak Tanrı hesabım Nasıl kırdın kalbimi tattım sancıyı Niye böyle zalimsin yok mu kitabın. Adını koymuşlar ayrılık diye Aslı cehennemdir yakar kavurur Gün olur tufan gibi eser savur Deli gibi sevmişsen vurur gazabın. Bu ayrılık dediğin çaresiz derttir Yıllar boyu süremez diye düşünme Ah’ı yerde kalmıyor böyle sevdanın Parmağı yok gözünü oysun Allah’ım İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Çaresizlik
Sen çaresizliğin ne olduğunu bilir misin? Gelip de kapıya kadar Zile dokunamadığın oldu mu hiç? Ya da aramak isteyip de Arayamadığın Sesini duyamadığın, Görmek isteyip göremediğin, dokunamadığın. Sen çaresizliği yaşadın mı hiç? Birdenbire içini bir umut kaplayıp Ve aniden karardı mı hiç? Her zaman yangın yeri mi, Bir fırtına koptu mu yüreğinde? Gözlerin parlayıp söndü mü çaresizce? Gün ışığında Karanlıklara gömüldün mü? Benim düşündüğüm gibi Sen seni düşündün mü hiç? İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Çık Aklımdan Ne Olur
Seni aklımdan bir an bile atamıyorum, Düşüncemden uzakta asla tutamıyorum. Hayalin hep benimle, sende boğuluyorum, Bir an için de olsa çık aklımdan ne olur. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Çık Aklımdan Vefasız
Beynimi bir kurt gibi kemirip durdun, Acılarım üstüne bin acı koydun, Bir an için de olsa uzaklaş benden Çık aklımdan vefasız, beynimi oydun. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Çok mu Gördün
çok mu gördün yüzüme bir anlık tebessümü, Hicrana boğdun beni, doyurdun hasretine, Yaktın benim canımı, güldürmedin yüzümü, Ah’ımdan başka senin, bir şey geçmez eline. Bu kadar büyük aşka layık mıdır bu zulüm, Bir gün sen de çekersin, bu kadar olma zalim, İbret olmalı sana, yanıp kavrulan halim, Hırpalayıp durmasın, sahip ol da diline. Varsa biraz insafın, yüreğime kulak ver, Bırakıp gitmek kolay, hüner sevebilmekte. Tattın mı hiç bilmem ki, aşkın ne olduğunu, Diliyorum senin de ateş düşsün içine. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Dayanamıyorum
Yalnız değilsin yapayalnızlığın ortasında, Karanlıklarında ben varım uykusuzluğun Boğulan benim yalnızlığımın okyanuslarında. Haydi git, git artık bırakıp da beni Düşünme çaresizliğimin kollarında Çaresizce boğuluşumu. Unut, unut da beni, sakın ağlama. Veda etmene gerek bile kalmadı artık, Gözyaşlarıma aldanma sakın Aklımda bile yerin olmayacak, *******imi uykularıma mahkum edeceğim Ve seni asla düşünmeyeceğim. Gözyaşlarıma aldanma sakın, Hayallerimi boğacağım ateşimin dumanlarında, Hasretime binlerce kelepçe vuracağım, Başka çarem yok, seni unutacağım. Sakın anma adımı istemiyorum, Haydi git, git artık gözyaşlarım akmadan, Feryadım fırtına olup patlamadan, Hıçkırıklarım boğazıma durmadan, Arkandan umutsuzca bakıp kalmadan Haydi git, Çünkü sensizliğe katlanamayacağım. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Deli
Yorgunum, kırgın olduğum kadar Sevdanın peşinde koşmaktan Kırgınım, yorgun olduğum kadar Beni yalnızlığımın kollarına bırakmandan. Hırçınım, uysallığım kadar Sana kavuşamamdan. Uysalım, hırçınlığımda boğulmaktan. Özledim seni hasretim sana, tutsağım, Mahkumum, kahroluyorum Kahroluyorum kabuğumu kıramamaktan, Sesini duyamamaktan, tenini koklayamamaktan Saçını okşayamamak, gözlerine bakamamaktan. Çıldırıyorum, seninle olamamaktan. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Deli Gönül
Düştü gazel gönlüm, sevda yeline, Aktı gitti sessiz, aşkın seline, Muhtaç etti beni, eller gülüne Deli gönül şimdi mutlu oldun mu? Açarken goncama açma dediler, Sevdanın suyundan içme dediler, Ölsen de bu yoldan geçme dediler, Deli gönül şimdi mutlu oldun mu? İncindi yüreğim, sensiz coşmuyor, Çürüdü yaprağım, çiyler düşmüyor, Kor oldu benliğim artık pişmiyor, Deli gönül şimdi mutlu oldun mu? İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Deli Kısrak
Hoyrat rüzgarlara kafa tutan bir deli kısrak Sere serpe bırakmış yelelerini, Çılgın mı çılgın o hırçın bakışlarıyla Bağladı yüreğimi kıskıvrak, Şahlandı yüreğimde aşkının ateşi. Özlemin, acıların en acısı, Düşlerim sensizliğe hasret. Bırakıp gidesin diye mi sevdim seni, Sen neredesin… neredesin Deli Kısrak. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Deli Kısrak Yüreğim
Sevdanla bir buket yaptım saçlarına, İçine yüreğimi taktım, göz yaşlarımla yoğurduğum, Bir bebek gibi doğurdum beynimde güzel yüzünü, hamile bıraktım *******i hayaline, Dudaklarını dudaklarımda boğdum. Hoyratlığına ortak oldum çılgın saçlarının, Boğdum karanlıklarını, korkutan gecenin, Ürperişleri yok ettim, okşayarak gözbebeklerini. Yalnız değilsin artık, yüreğimi koydum sevdana, Hayalleri, gecenin ürkek yalnızlığında Kemikleşmiş parmaklarımla deliyorum. Bir deli kısrak oldu deli yüreğim, Seninle sil baştan baharı yaşıyorum. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Dert Ortağımdın
Hani dert ortağım, hani sırdaşımdın, Hani karanlık gecemi aydınlatanımdın, Hani paydaşım, hani arkadaşımdın, Sensizlikten bunaldım ama yoksun sen. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Dilerim
Dileklerim tutacak bak nasıl yanacaksın, Gözyaşın dinmeyecek, her an ağlayacaksın, Merhametsiz sevdanın içini yakışında, Binbir sızı duyarak adımı anacaksın. Bakmaya kıyamazken o ela gözlerine, Kanıp da nasıl gittin şeytanın sözlerine, Gözyaşında rastlarsın kalbimin izlerine, Buz gibi bir sevdada, üşüyüp donacaksın. Oynuyorsun benimle, aslında sen haklısın, Biliyorsun ki benim yüreğimde saklısın. Ne kadar sevsem bile, sevgime yasaklısın, Yapayalnız kalınca beni anlayacaksın. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Dinletemedim
Ağlamak yok dedim aşkın peşinden, Atıldım gönlünden, çıktım düşünden, İçime gir de gör, bakma dışımdan, Nefreti kalbime anlatamadım. Akmasın istedim gözlerimden yaş, Kendime ne sözler verdim üstelik. İçime doldu da acı bir telaş, Gözümdeki yaşa dinletemedim. Zor geliyor böyle ilgisiz kalmak, Ne mümkün aşkını kalbimden atmak, Adını anmasam, unutsam bile, Düşlerimde seni unutamadım. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Doğum Günün Kutlu Olsun
Unutulsam da şimdi, doğum gününü kutluyorum Sana, bana olan sevgin kadar bir ömür diliyorum. Kaç kaçabildiğin, git gidebildiğin kadar uzaklara Dönmesen de, sevmesen de, ben seni yine de bekliyorum. Öyle hasret kaldım ki sıcaklığına, seni çok özlüyorum. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Dost Dediklerim
İşlemedi kurşunu, can düşmanımın, Hançerini geçirdi, dost dediklerim. Fırtınalar atlattım, tufanlar gördüm Zehir sundular bana, dost dediklerim. Kalleş dediğim düşman mertçe savaştı Kahramanlık duygusu dağları aştı İnsana hizmet aşkı bana bulaştı Sırtımdan vurdu beni, dost dediklerim. Söylemek zor geliyor dostun suçunu Tutamadım ömrümce aşkın ucunu Sevgi ile koklarken yarin saçını Koparttı saçlarımı dost dediklerim. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Dostum
Arasından su sızmayan dost iken, Karakedi geçti düşman mı olduk. Bunca zaman çılgın gibi sevdik de, Verilen sevgiden pişman mı olduk. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Dostun Yeri
DOSTUN YERİ Gönüller boşalmış gibi görünür bana Ben aramazsam sesini duymam imkansız. Yaban gülleri sarınır dört bir yanıma, Dostun yerine başka dost koymam imkansız. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Dönüp Baksan Ardına
DÖNÜP BAKSAN ARDINA Bir gül gibi bahçemde ansızın açıverdin, Gülücükler dağıtıp sonra da kaçıverdin, Kelebekler misali bir gece uçuverdin, Boşunadır gayretim aklımdan çıkmıyorsun. Dönüp baksan ardına gözyaşımı görürsün, Yaşanmış anı değil benim için ömürsün. Silindi hafızalar bir sen kaldın içimde, Hasretini görsen de aklar düşen saçımda, Akmayacak gözyaşın bu dünyadan göçümde, Dönüp bir kez ardına sevgiyle bakmıyorsun. Dönüp baksan ardına gözyaşımı görürsün, Yaşanmış anı değil benim için ömürsün. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Duyarsız
Gecenin bir saatinde Hiç işim gücüm yok gibi Kalkarım yataktan Ve seni düşünürüm Sanki bir matah gibi. Hoş Yattığım zaman da Gün boyunca olduğu gibi Hep aklımdasın aslında. Yatağım çivilerle dolu Uyku gözlerime küsmüş Gelmek bilmiyor. Gece hayallerimde eriyip tükeniyor Hayalin dudak uçlarımda. Yıldızların çığlıklarını dinliyorum Sana ninni söylüyor. Sende ise, değil ben Dünya bile umurunda değil Kim bilir şu saatte Kaçıncı pire uçuşuyor. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Duygularım
DUYGULARIM Çektim bir kalem üstüne sevdalarımın, Ulaştığım düşler yorgun kaldı geride. Vurdum tüm pra ngaları yalnızlığıma, Gömdüm sensizliği can duvarlarıma, Kilitledim göz bebeklerimin cansız bakışlarını Gök kubbenin en karanlık noktasına. Çektim bir kalem üstüne sevdalarımın Nerede olduklarından haberim yok Nasıl kaybolduklarından haberim yok Beni hep çıldırtan duygularımın. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Dünya
Bir eski dost gördüm selam vermedi, Karıncayı gördü de beni görmedi, Buyur ettim gönlüme ama girmedi, İnsanlığın kalmamış, batasın dünya. Alnıma yazılmış böylesi kader, Yaşadım üstünde binlerce keder, Verdiğim sevgiler olmuşsa heder Hüznünü üstüme atasın dünya. Bir elin göktedir bir elin yerde, Şifa yok düşersen aşk denen derde, Şems için dönerken halimi gör de Sevgime sevgini katasın dünya. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Düşündüğüm Zaman
Boğuluyor *******, uzanmış kollarına sevdanın Dudaklar dişler arasında perme perişan Ölmüş gözler; hani o ışıl ışıl yanan Dünya harap oluyor seni düşündüğüm zaman. Gölgeler sönüyor, gözlerin parladığında Sular kuruyor dudaklarının ıslaklığında Mehtap uyuyor sevgilerin koynunda Dünya duruyor seni düşündüğüm zaman. Bitiyor beynimi sömürenlerin korkusu İçimde alev alev aşkın yanıyor Başlıyor yeni bir yaşam, hayal uykusu Benliğim eriyor varlığında, seni düşündüğüm zaman. Rıhtımlara boynu bükük saldırıyor dalgalar Uzanmış uzun, upuzun; papatyalar yerlerde Zaman, bir başka zaman içinde kayboluyor Yaşlanıyorum, oysa durgun usum, seni düşündüğüm zaman, Seviyorum; yalan değil seni sevdiğim Unutmanın bilir misin imkansızlığını? Gel de sevme çılgın duruşlu dudaklarını Unutamayacağımı anlıyorum seni düşündüğüm zaman. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Efkar
Efkarı yıkadım gözyaşlarımla, Hayatın sillesi ağırmış meğer. Yansa da yüreğin umursamazsın, Sevdada acıyı tattıysan eğer. Dilim hoş konuşur, yüreğim ağlar, Sırrımı gizleyen şu garip dağlar, Gözümde bitmeyen şelale çağlar, Güneş bana bir defa ne zaman doğar. Gülmeyi unuttum benden gideli, Yakıyor içimi aşkın bedeli, Sevdandan oldum çaresiz deli, Bir çare beklerim, gelmiyor haber. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Elveda Derken
Titremedi mi için elveda derken, O güzel gözlerinle beni vururken. Hemen gitme ne olur, henüz çok erken Hasretine şimdiden bağlatma beni. Gönlümü kırdığının farkında mısın? Gözlerimin hüznünü anlamaz mısın? Sana olan aşkıma inanmaz mısın? Uzak durup da benden, ağlatma beni. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Emanet
Seni rüzgarlara emanet ediyorum Benim yerime saçlarını okşasınlar diye. Seni soluduğun havaya emanet ediyorum Benim yerime seni koklasınlar diye. Seni giydiğin elbiseye emanet ediyorum Benim yerime sarsınlar, kucaklasınlar diye. Seni gideceğin yerlere emanet ediyorum Benim yerime doya doya baksınlar diye. Seni meleklere emanet ediyorum Benim yerime kol kanat gerip korusunlar diye. Seni sana emanet ediyorum Anılar, sana beni hatırlatsınlar diye. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
En Güzel Anne
Sen en güzel annesin sevgiyi doğuran, Aşkı yüreğinde hamur gibi yoğuran, Güzelliği ateş, yürekleri kavuran Kar tanem, sevda çiçeğim, biricik annem. Melek sandım seni, başka yere koymadım, Kaç gece koynunda uyuttun hiç saymadım, Mis kokan göğsünü emdim yine doymadım, Hasretim, açlığım, canım, biricik annem. Ağlarken ben, uzat ne olur o boynunu, Gözyaşlarım ıslatsın güzel omuzunu, Bekliyor musun eskisi gibi yolumu, Tasam, cesaretim, yüreğim, biricik annem. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Erişmez
Kaf dağının ardında bir hayal durur, Gidip almak isterim, elim erişmez. Gönlümdeki sevgiyi demek isterim, Kelimeler yetersiz, dilim erişmez. Güzün açan goncayı ayaz vurmaz mı? Bir gün olsun gönlünde sevgi durmaz mı? Yüreğindeki o kin, solup ölmez mi? Aşkımı anlatmaya gülüm erişmez. Ne acılar yaşadım, ne dertler çektim, Halimi anlatmaya ne diller döktüm, Vazgeçmedim sevdamdan, gemiler yaktım, Uzadıkça uzayan yolum erişmez. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Eriyeceksin
Hani bir kar misali Sevda olup ellerime düşecektin, Hani dönüp de birgün yine beni sevecektin. Yalan mıydı o ettiğin yeminlerin, Hani nerde bana verdiğin sözlerin. Ne oldu o masum bakışların O içimi saran mis kokulu saçların. Hani hiç ağlamayacaktım beklerken yollarını, Hani hiç habersiz bırakmayacaktın. Ne kadar yalanmış meğer. Nerede şimdi o içimi ısıtan gözler. Beni böyle yapayalnız bıraktın. Sesine olan hasretim, bir kor gibi Hiç durmadan yakarken içimi Sanma ki sen taze açmış bir çiçek gibi Dalında güleceksin. Gün gelecek o renkli yaprağını Bir hazan rüzgarının hırçın ellerinde dökeceksin. Dudaklarında bir damla suyun hasreti Yudum yudum tüketecek yüreğini Ellerimdeki bir kar tanesi gibi Eriyeceksin, eriyeceksin. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Eriyen Hayaller
Bulutlara sakladım gözyaşlarımı, Esen soğuk rüzgarla gökler boşaldı. Akıp gitti sel olup hırçın denize, Bir damlacık su gibi anlamsız kaldı. Bir gün olsun bahtıma doğmadı güneş, Nurunu beklemekten bir ömür bitti. Gizlendi yüreğime bir büyük ateş, Kapıldığım hayaller eridi gitti. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Evde Bıraktın
Benimle yaşanmışı bir gün anarsan, Silme göz yaşlarını, bırak aksınlar, Bir daha gelir sanma o hatıralar, Eski evde bıraktın geçmişimizi. Gün batımı aklımdan hep sen geçersin, Ne acılar çekerim kederim sensin, Mazi bende yaşarken sen neredesin, Eski evde bıraktın geçmişimizi. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Fark
FARK Ölümle ayrılığın tek farkı vardır Ayrılıkta beklersin dönerse diye Kalmasa da umudun sevgiden yana İçinde umut olur severse diye. Sevdiğinden bir haber gelirken sana Söyle bana ben kimden haber beklerim Kalbinde yeşerirken umut çiçeği Ben hüsranlar üstüne hüsran eklerim. O küçücük fark bile öyle büyük ki, Sığmıyor hiçbir yer kalbimden başka. Sen hayalde el ele tutup gezerken Ben dualar okurum her gün ardından. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Gelmedi Haberin
GELMEDİ HABERİN Yaprak olup döküldü *******im yıllara, Takvimdeki sayfalar uçuştu birer birer, Aylar yağan kar gibi eridi ellerimde, Ne sen döndün geriye, ne de geldi haberin. Rüzgar olup eserken ömrümüz önümüzden, Kimi zaman ağlarken gülmeyi bilemedik, Kiminde gülümsedik bulutlar gözümüzde, Birlikte geçen günü boş yere heder ettik. Kokunu getirmedi hoyrat esen o rüzgar, Hayatımız bin çeşit tufan, bora, tipi, kar, Erirken birer birer ömür denen o yıllar, Ne sen döndün geriye, ne de geldi haberin. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Gelmesen Ne Olur
Bunca zaman hasreti çektikten sonra, Hiç durmadan gözyaşı döktükten sonra, Gözlerimin o feri söndükten sonra Beni sevsen ne olur, sevmesen ne olur. Işığına aşığım, nurunda dönüyorum, Ateşinde yanarken, kahrolup duruyorum, Düşlerimde her gece kul köle oluyorum, Azat etsen ne olur, etmesen ne olur. Dönmen için yalvardım, dinleyip de dönmedin, Sevgine susamışken, bir gün olsun sevmedin, Aldatıp durdun beni, sevgiyle hiç gülmedin, Şimdi gülsen ne olur gülmesen ne olur. Boşa geçti zamanlar, giden geri dönmüyor, Umutlar akıp gitti, hayal bile kalmıyor, Ölüm gelip çatınca, virane mezarıma Koşup gelsen ne olur, gelmesen ne olur. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Gibi
Hayatın içinde koşturup duruyorum Boş bir sandal gibi bir o yana bir bu yana Sanki her şeymiş gibi, Sanki senmiş gibi, gözlerinmiş gibi, Sevdanmış gibi. Boğuluyorum karanlıklarında Hasret kaldığım parmaklarınmış gibi. Eriyip gidiyorum kar tanesi gibi, Sanki avuçlarındaymışım gibi. Çaresiz bir kuş gibi çırpınıp duruyorum Gönül kafesine hapsedilmiş gibi. Her gün yepyeni bir umutla Yüzlerce yeni günlere başlıyorum Sil baştan sevilecekmişim gibi. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Giderken
Bir fırtına gibi estin başımdan, Ne hasarlar bıraktın geçip giderken. Ömrümün yarısını aldın elimden, Kalbime binbir yara açıp giderken. Ne zaman bir göz görsen küskün ve yorgun, Beni hatırlar mısın kırılmış ve dargın? Bahtı kara, biçare biraz da solgun, Utanma, bir selam ver kaçıp giderken. Ne çare, bulunmuyor giden zamanlar, Gönlümde senden kalan kara dumanlar, Dökülürken ardımdan feryat figanlar, Sen duanı unutma, göçüp giderken. İzzet Selçuk Cumaoğlu |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:51 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.