www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Aşk sevgi ve şiir (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=117)
-   -   ***İşte size çeşit çeşit mektup*** (https://www.cakal.net/showthread.php?t=64994)

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:50 PM

ELVEDA BITANEM

Sabah uyandiginda midesinde bir yanma hissetti yanmanin nedeni aksam yedikleri degil uyanir uyanmaz bugün yapacaklarinin aklina gelmesiydi. Bugün 2 yildir götürmeye çalistigi bir birlikteligi bitirecekti aslinda bunda geç bile kalmisti. Bitmeli dedi içinden her gün; bu tatsiz uyanis bitmeli... Içinde bir muhakeme baslamisti, kendi kendine söyleniyordu:

“Ona da haksizlik etmek istemiyorum belki hatali olan benim.... Bulunmaz Hint kumasi degilim ya, görünüs olarak himmm yakisikli çocuk denilecek biri hiç degilim.... Ama yaptim çok çalistim bitmesin diye kendimle mantigimla çok kavga ettim olmadi....” Genç adam bunlari düsünürken surati sekilden sekille giriyordu. Süratle giyinerek disari çikti, bugüne kadar hiç bekletmemisti onu simdide bekletmemeliydi. Istanbul soguk ve yagmurlu bir Nisan ayi yasiyordu.Genç adam gökyüzüne bakarak iç geçirdi bulutlar bizim yasayacaklarimizi biliyor onlar bile agliyor halimize.

Birkaç saatlik yolculuktan sonra Kadiköy iskelesine geldi her zamanki gibi yine ilk kendisi gelmisti bulusma yerine. Birkaç dakikalik beklemeden sonra karsidan kiz arkadasinin geldigini gördü, simdi midesindeki agri daha da artmisti. Karsilama faslindan sonra Besiktas a gitme karari aldilar, yolculuk sirasinda hiç konusmadilar; genç adam günesin yoklugunda grilesen denize bakiyordu. Genç kiz arkadasinin bu durgunluguna anlam verememisti, öyle ya nereden bilecekti bu gün ayrilik çanlarini çaldigini.

“Üsüdüm” dedi genç kiz, bu yolculuk boyunca edilen tek lafti. Besiktas a geldiklerinde bir cafe de oturdular, genç kiz anlamisti kendisine bir sey söylenmek istendiginin... “Bana bir sey mi söylemek istiyorsun” dedi, genç adamin gözlerine bakarak. Genç adam gözlerini kaçirarak “evet” seklinde basini salladi.

Genç kiz daha da heyecanlanmisti. Biraz da sinirlenerek “söyle öyleyse ne diye bekliyorsun.”

Genç adam içini çektikten sonra “sence biz nereye kadar gidecegiz, daha dogrusu biz iyi bir ikiliyiz”

“Bunlari sorma geregini neden duydun.” dedi genç kiz.

Genç adam söze basladi: “bak canim bundan birkaç ay önce aksam saat 11:00 civariydi sanirim, hatirladin mi?

Genç kiz “evet hatirladim” dedi, ama genç adam genç kizin sözünü bitirmesini beklemeden “o aksam seni düsünüyordum diger aksamlarda oldugu gibi senin için bir siir yazmistim onu o an sana okumak istemistim, sana telefon açtigimda siirimi bile dinlemeden simdi sirasi mi canim ya senin de isin gücün yok mu demistin bana. Biliyor musun o an bir kaç yumruk yedikten sonra kroki durumuna düsen bir boksör gibi olmustum sessiz kalip özür dileyerek telefonu kapatmistim. Daha sonra bu siiri benden hiç istememistin. Ve bunun gibi bir çok defa tartismamiz oldu. Geçenlerde hasta olup yataklara düstügümde arkadaslarimla birlikte sen de gelmis, Meral in bana sen sanslisin Nalan sana bakar sözüne karsilik sinirli bir edayla “aaaa banane isim yok da sana bakacagim, annen baksin demistin bunu da hatirladin mi?”

Genç kiz tekrar “evet” dedikten sonra saskin saskin “evet ama bunlari neden hatirlatiyorsun bilmiyorum. Biliyorsun benim kisiligim böyle, duygusalligi sevmiyorum . Ve hasta bakici gibi göründügümü de kimse söyleyemez.”

Genç adam güldü “Evet canim bak burda haklisin, sen zaten olmak istesen bile bu kalbi tasidigin müddetçe hasta bakici hemsire falan olamazsin.”

Genç adam devam etti “bana simdiye kadar kaç kere sabahin erken saatlerinde güzel sözcüklerden olusan bir mesaj çektin, hiç hatta günün hiçbir saatinde çekmedin. Duygusalligi sevmeyebilirsin ama sen seni seven insanlari mutlu etmeyi de sevmiyorsun, halbuki ben senin tam tersine kendimden çok insanlari mutlu etmeyi seviyorum. Seni tanidigimdan beri her sabah aksam, gece yani seni andigim her saat tatli sözcük mesajim vardi senin için biliyor musun? seninle ben ak ile kara gibiyiz”

Genç kiz anlamisti, “yani ne istiyorsun benden sair olmami mi?”

Genç adam tekrar gülümsedi içinden dün gece verdigin ayrilik kararinin ne kadar dogru oldugunu düsünüyordu.

“Hayir dedi sair olmani istemiyorum zaten olamazsin da; yalniz biz ayrilmaliyiz, ayrilirsak ikimiz içinde en hayirlisi bu olacak.”

Genç kiz sasirmisti, “Neden ama ben seni seviyorum, senin de beni sevdigini saniyordum.”

Genç adam iç çekerek “hayir canim sen esas beni sevdigini saniyorsun, eger beni sevseydin simdi burda baska seyler konusuyor olurduk.”

Genç kizin gözleri yasarmisti, Genç adam cebinden çikardigi mendili uzatti, genç kiz göz yaslarini silerek kesik bir sesle “Sen bilirsin, umarim beni baska biri için birakmiyorsundur.”

Genç adam “Nasil böyle bir seyi düsünürsün, senden baska olmadi ve uzun sürede olacagini sanmiyorum.” Genç adam ve genç kiz iki sevgili olarak oturduklari masada artik iki yabanci gibi duruyorlardi. Istanbul yagmurlarla yikanirken yagmura iki sevgilinin umutlari da karisiyordu.

Birkaç dakika sesiz oturduktan sonra genç kiz “kalkalim istersen” dedi.

Genç adam ben biraz daha burda kalmak istiyorum, istersen sen kalkabilirsin. Genç kiz “tamam o zaman sana mutluluklar dilerim” diyerek elini uzatti. Genç kizin sesi ve eli titriyordu genç adam “arkadas olarak beraberiz ama sen istersen tabi” dedi. Genç kiz evet” anlaminda basini salladi ayrilirken son kez sarildilar birbirlerine.

Genç kiz uzaklasirken genç adam masada dondu kaldi vakit ögleni bulurken yagan yagmur yerini günese birakmisti, ama genç adam titriyordu onu titreten açan günese ragmen esen rüzgar miydi, yoksa kalbindeki ayrilik acisi miydi. Saatlerce dolasti devamli kendini sorguluyordu hatayi bastan yaptim diyordu, ama yasadigi güzel günlerde olmustu.”allahim” dedi “allahim güç ver bana”.

Dostlarini düsündü onlarin dediklerini düsündü. Arkadaslari sizler birbirine zit insanlarsiniz yol yakinken dönün bu yoldan dememis miydiler. Tabi ya dogru olani yapmisti. Saatler geçtiginde artik günes yerini yildizlara birakmisti, eve döndügünde yürümekten bitap duruma düsmüstü. Kendisini karsilayan annesine hiçbir sey söylemeden kendi odasina gitti. Gece bir türlü bitmek bilmiyordu anilarin agirligi altinda eziliyordu genç adam, ama sabah erken kalkip ajansa gidecekti, bunun için uyumasi gerekiyordu.

Birkaç saat sonra genç adam uykuya dalmayi basarmisti ve sabah 7 de saatin zirlamasiyla uyandi genç adam. Evden çikacagi zaman cep telefonuna bakti, mesaj ve 10 tane cevapsiz arama vardi. Genç adam yorgun oldugu için duymamisti telefonunun sesini. Cevapsiz arama ve mesaj canimcim dan gelmisti canimcim onun Nalana taktigi isimdi, heyacanla mesaji açti mesajda sunlar yaziyordu.......

“Sadece onlari sevmeyi sevdim Hepsini onlarsiz yasadim da Bir seni sensiz yasayamiyorum Bu aski tek kalpte tasiyamiyorum Sana yemin güzel gözlüm bir tek seni sevdim Ve seni severek ölecegim, ELVEDA BIRTANEM.......”

evet, genç adam sasirmisti, mesajin gelis saatine bakti sabahin besini gösteriyordu güldü kahkahalar atarak güldü onu tanidigi ve arkadas oldugu günden beri ilk defa bir siir aliyordu ve ilk defa bu saatte araniyordu....

Heyecanla hizli arama yapti, çalan telefonu yabanci bir ses açti.

Genç adam “Nalan ile görüsebilirmiyim” dedi. Fakat karsidaki agliyordu, hiçkira hiçkira agliyordu; “Ben onun annesiyim yavrum, canim kizim bu sabah intihar etti. Gece odasinda birilerini arayip durdu, sabah odasinin isigini sönmemis görünce merak ederek odasina girdim, ama yavrum kendini asmisti.”

Genç adam beyninden vurulmusa döndü. Bir gün önceki mide agrisinin iki katini çekiyordu simdi. Oldugu yere yigilip kaldi.............

Birkaç ay sonra...

Iki doktor konusur. Doktorlardan biri digerine karsidaki hastanin durumunu soruyor ....

- haaa o mu, üç ay önce getirdiler elindeki cep telefonunu hiç birakmiyor, kendisi yüzünden bir genç kiz intihar etmis, o günden sonra o cep telefonu her zaman elinde devamli bir seyler yazip birine yolluyor. Geçenlerde merak ettim o uyurken gönderdigi numarayi aradim hayret ki numara 3 ay önce iptal edilmis, ve gelen mesajlarda bir siir:

“Sadece onlari sevmeyi sevdim Hepsini onlarsiz yasadim da Bir seni sensiz yasayamiyorum Bu aski tek kalpte tasiyamiyorum Sana yemin güzel gözlüm Sana yemin güzel gözlüm bir tek seni sevdim Ve seni severek ölecegim, ELVEDA BIRTANEM.......”

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:50 PM

Yillar sonra söyle durup düsününce,ne güzel günlermis deriz veya ne büyük aciymis yasadigim...Gecmisi dolasirken takildigimiz anilar,ya actir ya da özlemle andirir kendilerini.Bir nesneye takilir gözümüz;onu aldigimiz kullandigimiz günlere döneriz birden.Ne degerlenir o minik nesne gözümüzde!Esyalara sinmis anilardan koparamayiz düsüncelerimizi.

Bazen de dogdugumuz ev,okudugumuz ilkokul,genc heycanlarla gezindigimiz yerler ceker bizi...Artik yabanci anilarin sindigi o yerlerde,bizden birseyler arar gözlerimiz.

Bir de resimler var ki baktikca kimi zaman hüzün cöktürür,kimi zaman yitirdigimiz insanlara özlem dogurtur ansizin...Su ana bir abagdir hep si de.Icsel bir bagin somutlasmalari olarak cercevelerinden bakarlar bize.

"Ne günlermis"sözü gecer icimizden.Ah o söz!Güzel oluslarinin simdi farkina varmamiz üzer beni.Yasarken anlarin degerinin farkina varamadik diye...Yine de anlarimizi farkina vararak yasamak icin gec degil.Gelecege doya doya yasanip sunulacak anlar!Acisiyla tatlisiyla hemde.

Zaten insanca dediginiz nedir ki...Düne özlem anlarini gelecege tasima noktalarimizda,hizla gecen bir trene bakakalir gibi gecer yasantimiz.Geriye,sadaece bizim farkinda oldugumuz insanca bir sey kalir.Biz var oldukca,bizim ic dünyamiz icin anlamli olan bir cok esya,birden hicbirseylesir.Ama yasamin bizden öte olan kismi budur iste.Insan kabullenemez belki bunu,olamaz der.Ama ne care,akis sürmeYktedir,bizimle de bizden ötelerde de...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:50 PM

Geceydi seni bana taşıyan…sen geceye yakındın, ben de sana…ağır aksak işleyen zamanın düşürdüğü tuzaklardan kurtulup geldin hoş geldin korkularınla,
sırlarınla ve sadece gözlerine derin bakanların görebileceği acılarınla geldin iyi ki geldin
Bekleyişlerim içine hapsettiğim özlemlerim vardı nicedir kimseyle paylaşmadığım hüzünlerim soramadığım sorularım…hatırladığımda yüreğimde yaratacağı o korkunç sızıyı duymaktan korktuğum için beynimin bir köşesine fırlatıp attığım ve bir daha hiç dokunamadığım anılarım vardı…şimdi özgür bıraktım özlemi, şimdi hüzün de sevinç de doyasıya yaşanıyor bende sorular cevabını buluyor anılar canlanıyor çünkü sen geldin
Susmak ne çok akıllandırmış beni… ne çok biriktirmişim kelimelerimi bir bir dökülürken dilimden sevda sözcükleri senin o tedirgin duruşun bile durduramıyor beni “seni soluyan bir rüzgara kapılmış gidiyorum”yüreğimi bir yelken gibi açtım, seninle dolduruyorum seninle olmanın seni yaşamanın ve zamanı sadece seninle paylaşmanın eşsiz hazzını duyumsuyorum, ne iyi ettin de geldin
Bir büyüysen bozulma bir hayali yaşıyorsak kaybolma hep biz çözecek değiliz ya gerçeğin düğümlerini, bırak kendi halinde kalsın ruhuna talibim ben, asıl gerçek bu kaçışlarda bıkmış, hep yarım kalmış ruhum da bir tek seninle doyuma ulaşacak kendini bulacak dedim ya sen geldin
Bir de mavi var öyle ya…nereye saklamıştım maviyi? Kimlerden gizlemiştim
de yok sansınlar istemiştim? Bak, güneş bile mavi mavi parlıyor görüyor musun? Yavaş yavaş yok oluyor yüreğimin gir katmanları maviyle anılıyor görebildiğim her şey en çok maviye tutkunum ben, bu yüzden mavi sen oluyorsun.çocuk gibi seviniyorum sen maviyle geldin
Sahi.çocuk olmayı ne kadar özlemişim ben senin içindeki çocukla oynayacak
bendeki çocuk yalansız ve saf olacak kumdan kaleler yapacak, içine seni koyacak kaleyi yıkacak, seni kurtaracak kahraman olacak, çığlıklar atacak yorulmayacak sensiz hiçbir oyuna ebe olmayacak korkma içindeki o çocuk hep yaşacak kimsenin zarar vermesine izin vermeyeceğim çünkü sen o çocuklar geldin
Yoktum ben, senden önce yoktum sanki.sen geldin varlığımı bildim.sen geldin bir dokunuşun, bir öpüşün nasıl da büyük bir hazza dönüştüğünü gördüm sen geldin ben oldum, sen geldin ben aşık oldum ama ne güzel geldin

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:50 PM

Aşk çiçeğim gitme

Bir gün tutar bir caneriği çiçeğini sunar bahara. Bİr tutam serinlik, bir yürekte buğulanan sıcaklık .
Ve konar gözlere bir öpücük gibi kuşların sevinci bahar. Okşar bir annenin parmakları gibi usulca saçlarımızı seher yeli.
Bir tutam gün ışığı dolar içimize, bir tutam sevinç çığlığı.

Ne zaman bahar gelse sevinci yaşar kırlar, dağlı çocuklar umudu kucaklar bir yanımızda; bir yanımız da kuşlar,
çiçekler, kelebekler sevinci yaşar. Aydınlık gelir dört bir tarafa, gürül gürül akar dereler.

Bir dağ pınarı gibi hayat kaynar kanımızda, yüreğimizde tomurcuk tomurcuk fışkırır aşk:
Alıp götürür duygularımızı uzak dağların ötesine, serin serin esen rüzgarlar...

Sen bu dağların sevda türküsüsün bahar gözlüm, denizlerin mavisi, bulutların beyazı.
Çatlamış toprağın bağrına düşen bir damla su gibisin. Ne zaman bahar gelse, yağmur yağmur çiçek açar sesin gökyüzünde.

Ben sonbaharın yorgun yanık türküsüyüm oysa, sarıya çalar rengim, rüzgarlar estikçe savurur yapraklarımı uzak diyarlara.

Sen gülüşünde baharın ilk sevincini, gözlerinde göğün uçuk mavisini taşıyorsun. Baharın kokusudur yeryüzüne dağılan temiz nefesin.

Yaşamak bir su gibi berrak yüzünün aydınlığında, bir köy türküsü gibi içli ve hilesiz...
Ben seni ozanca sevdim türkübakışlım, sular gibi temiz, bir rüzgar gülü gibi hilesiz.

Mehtabın güzelliği, yıldızların ışıltısısın sen karlı dağlarda, rüzgarların soluğu, güneşin dostluğusun.
Umut, aşk ve alın terisin ak alınlarda. Toprağa ekilen tohum, bahara söylenen türküdür dilin.
Ceylan gözlerin sevinci, dudakların ıslığısın türkülü ırmaklarda.

Acılar içinde de olsam yaşamı çılgınca sevdim. Çılgınca sevdim dağları, ormanları, güneşi, çocukları.
En çok da seni sevdim aşkçiçeğim.
Yol türküleri kederlidir nazlım, yol türküleri dertli, yol türküleri acılı.

Gidersen kar yağar istasyonlara, boynu bükük bakar ardindan akasyalar.
Gitme, bir güvercin sıcaklığı gibi kal yüreğimde.

Ben ki sevdamı dağlı bir çiçek gibi göğsümüm üstünde taşıdım hep,.
Ne zaman gözlerine baksam beyaz beyaz güvercinler kanat çırpar mavilere;
Güller açar ne zaman ellerimi uzatsam saçlarına, serin serin eser yeller.
Bu sevdayı alıp gitme benden, alıp gitme buralardan, gözleri türkülü kuşum .

İçimdeki baharı öldürüp gitme. Kimsiz, kimsesiz kalır türkülerim. Körpe bir dal gibi koparma sevinçlerimi yüreğimden.

Gitme

figan düşer denizlere sular çekilir
yağmur yağmaz vahalardan kirpiklerime
bir rüzgar hıçkırır tenhada, bir dal kırılır
boynunu büker sabah kervanları kelebekler ölür

gitme
bir yıldız küser göğüne, içini çeker bir çocuk
şaşırır yönünü rüzgarlar
bütün pınarların suyu çekilir
solar nazlı çiçekleri kalbimin, üzülürüm

gitme
öksüz kalır içimdeki imge dağları
saçlarını öpen seher yeli, çoban yıldızı
bir daha turnalar geçmez, bülbüller ötmez
çiçekler açmaz bahçemde ah be gülüm

gitme
içimdeki bütün vagonlar devrilir
bir kar yağar istasyonlara, üşürüm

gitme
bütün ormanlar ateşe verilir
kuşlarda gider bu kent de, ölürüm

gitme kal
menevşeler açsın dağlarda
sevince dönüşsün gökyüzü
iki çığlık arasında bırakma beni ah gülüm
yokluğuna alışamam yokluğun ölüm

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:50 PM

~~Unut~~
Unutulmak istiyorum
Sevgi dolu kalbinden ansızın yok olmalıyım
Senin için ben, sadece bir muammayım
Nâif bir çizgi var aramızda
Bir adım daha atmamalısın bana
Bu son adımın olsa da.
Ben ise;
Sana olan sevgimi yüzüne karşı değil
Masmavi okyanusta ummanlara haykırmalıyım
Sen herşeyden bir haber
Yine eski alışkanlıklarının içinde
"Öylesine bir sevdaydı" demelisin benim için
Ve unutulmak istiyorum
Unutan sen olunca,
Kendimi yokluğunun cehenneminde
Varlığının cennetinde sanıyorum
Beni anlamalısın !
En güzel günlerimizin hatırına
Unutmalısın...

Unutmak zorundasın beni
Ben senin bildiğin ben değilim
Bir kıvılcım, bir ateş
Ya da bir volkan gibiyim
Seni de aşkımla küle çevirmek istemiyorum
Arkana bakmadan çek git buralardan
Ara sıra hep uzaklardan seslen bana
Fakat, çok uzaklardan.
Ve unutmalısın beni, kaçmalısın sevdamdan
Bir başkasıyla mutlu olmalısın
Ben sadece senin yokluğunla avunmalıyım
Merak etme,
Seni ömrüm boyunca seveceğim
Üzgünüm;
Ben, senin bildiğin ben değilim...

Ben sensiz daha mutluyum bu şehirde
Biliyorum ki, şu an yalan söylüyorum sana
Baksana, dört duvar olmuş sensiz bu şehir
Üzerime gelir kara bulutlar, fırtınalar
Bu duvarlar beni sıktıkça, sıkar
Bir anda kurtulurum tüm bunlardan
İşte o an;
Sadece seni düşündüğüm andır.
Ben seni unutamam
Ama, sen beni herşeyin inadına
Unutmalısın
Beni anlamalısın...

"Yok böyle bir sevda, hiç olmadı" demelisin
Birimizden birimiz vazgeçmeliyiz
Ve bu, sen olmalısın
Nâif bir çizgi var aramızda
Bir adım daha atmamalısın bana
Bu son adımın olsa da.
Ve unutmak ümidiyle
Son kez bakmalısın, ağlayan
Sensiz hiçbir işe yaramayan
Mavi gözlerime.
Hadi durma artık, git
Benim bilmediğim
Ve senin için istediğim tüm güzelliklere.
Ömrüm boyunca hoşça kal,
Bensiz mutlu olman dileğimle...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:50 PM

UNUT DİYORUM unutacaksın,unutmalısın birgün bu yağmurlar böyle yağmayacak sel götürmeyecek sokakları uzaklarda kalacak bu mutsuz ******* aydınlık nefes nefes dolacak içine sevincin süsleyecek şafakları umuttan yana sevgiden yana dudaklarında yepyeni şarkılar olacak ve birgün bakıp aynalara,diyeceksin yaşamak önce yaşamak unut diyorum unutacaksın,unutmalısın baksana denizlerin maviliğine martıların kanatlarına baksana bir bulut geçiyor üzerinden görüyor musun karanlık deme bu sisler dağılır er geç hele bir sabah olsun nefes almaya başlasın caddeler hele bir yüzü gülsün evlerin,odaların o zaman hep aynı umut saracak içimizi belki yarın belki yarın unut diyorum unutacaksın,unutmalısın ölmek de yalan bir yerde doğmak gibi en gerçek yaşadığımız ve belki aldanışlarımız hiç değişmeyen öyleyse kim aldatıyor bizi diyeceksin biliyorum içinde bir mabet yıkılmış anlıyorum yine de kendini aldanmışlığın hazzına bırak düşün ki yıllar geçiyor umutlar değil .... gün ağırıyor,unut artık yum gözlerini,inan yarın daha güzel olacak bırak bütün acıların dünde kalsın unut diyorum unutmalısın unutacaksın

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

Seni düşünüyorum.Bugünlerde yaptığım tek şey düşünmek.Seni düşünmek. Ulaşılmazlıklar aslında öylesine güzeldir ki;işte budur isteği tutku yapan.. Sende de öyle oldu zor olanı elde ettin we gittin... Unutmak mı?Sana neyi anlatayım? Şimdi burda değilsin...Ama beni duyuyorsun biliyorum.Kapat gözlerini benim için dinle neolur...

Bak yoksun.Bunun anlamını biliyormusun? Yokluğun; yüreğimde ki bu yıldızsız, bu dipsiz karanlık gece... Yokluğun; gönül bahçenden kopartıp verdiğin için soldurmayıp, kuruttuğum tıpkı sevdam gibi sonsuzluğa mahkum ettiğim kırmızı güllerin... Yokluğun; elinin, kokunun, soluğunun değdiği herşeyi dünyanın en değerli hazinesi gibi saklayan , bu yarı deli hayattan kopuk ruhum... Kapat gözlerini ve bak... Ben diye ne varsa gördüğün işte o senin yokluğun...

.... Kapat gözlerini benim için dinle nolur...bunu sana ancak bir kez söylemeye cesaretim var "SENİ SEVİYORUM" Benim sonsuzluk meleğim , affet ama bedeli ebedi sensizlikde olsa sana hayattan kötü davranamayacağım.Seni unutulmuş diğer hatıralar gibi bir köşeye atıp üzmeyeceğim... Benden sana hayattan daha kötü davranmamı , unutmamı istiyorsun.Ama nasıl...?

"Sana neyi anlatayım... Her sarnıç küflü bir yağmuru Her sevda bir ayrılığı yaşar..."

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

Ben senin duygusal icerigine tutuldum, gozlerınden fışkıran aleve Rüzgarla boguşan saçlarına tutuldum, buğday başağı gibi dalgalanışına Ben senin masum bakışına tutuldum, icindeki gizeme Ağlayışına tutuldum, kalbındeki ozlem ateşıne Dudaklarındaki yağmura tutuldum, onun hasretiyle yanışıma Göz pınarındaki hasret damlasına tutldum çağlayanının umutsuz bekleyişine Ben senin beni birgün anlayacagına, umutsuz bekleyişime,gozlerimdeki huzune, kalbimdeki yaraya tutuldum. Ben senin günün son saati güneşe bakmana tutuldum. Güneşin icindeki hüzünülü bakışı, orda çarpan kalbi bulma ümidine tutuldum. Ben senin kalbindeki anahtarın , birgün açabilme ihtimaline tutuldum. Gecenin mavi gizemindeki ay gibi parıldamana tutuldum. kor ateş gibi sıcak, bulutlar kadar yumusak bedenine sarılabilme umuduna tutuldum. Dudaklarından herçıkan sözün, dağ gibi yüreğımı kurşun gibi delmene tutuldum. Her deryaya bakışında güzelligini haykıran çılgın dalgalara tutuldum

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

Bir umut mektubu

Gelmeni isterdim görmeyi istediğimde seni. Görmeni isterdim yalnızlığı dinlediğimde beni. Duymanı isterdim yalnızlığa anlatırken seni. Okumanı isteridim sana yazdığım şiirleri. Her gün yeni bir umuttu seni görebilmek için. Her gün yeni bir umuttu duygularımı sana anlatmak için. Çekindim sana açılmaktan, korktum hayır demenden. Korktum çünkü, yıkılırdım hayır demenden. Bir daha konuşamazdim bakamazdim sana. Umut eddim çaresizliğe düştüğümde. Hayal ettim seni özlediğimde. Senin için hissettiklerimi anlatmak istededim. Ama olmadı bir türlü, O ilk sözcüğü bulamdım. Belkide hiç yazmamalıydım bunları, unut boş ver diyemiyorum ama. Zaten olmaz diyeceksin sakın cevap yazma diyemiyorum. Sadece bil *******i sen uyurken adının sayıklandığını. Sadece düşünüldügünü bil bir yerlerde. Ama biliyorum seni görmeden yapamam. Uzaktan sezsizce izlerim seni ama sen farketmeden. Düşünüyorum yarinlar var, üzülüyorum sensiz yarinlar olur diye. Her zaman gönül ilişkilerim ters gitti. Her zaman bir bakış aradım, bir ses aradım taki o güne dek. Daha önce duygularımı anlatmak istedim ama hissettiklerimden emindeğildim. Şimdi eminim ama umarim artik çok geç degildir. O gün senle konuştuktan sonra hiç şansimin olmadigini anladim. Ama içimdeki haykırışa dur diyemedim. Bilsem ki bir daha beni görmek istemesende. Yinede sana duygularımı ifade etmek istededim. Hayırda bir cevap değilmidir zaten kendimi her türlü cevaba hazırladım. Yazmayı bırakamıyorum sanki seni bana daha çok yakınlaştırıyor. Bilmiyorum benim sana karşi hissettiklerimi bana karşi hissedecekmisin. Ama emin olduğum bir şey varki yazdıklarımı okuduktan sonra. Hiç bir şey ayni olmayacak iyi veya kötü. Hayal ettim bir gün bir yerde seninle bir güzel günü. İsminin baş harflerinden şiirler yazdım sana okumak istedim okuyamadım. Her yıldız kaydığında bir dileğim vardı senin için. Radroda çalan her şarki sanki seni anlatiyordu seni hatirlatiyordu. Sana yazdığım son şiir yarıda kaldı bir eksik var gerisini yazamıyorum. Bir gün eğer senden uzak kalırsam karanlık bir yağmur gibi. Canımı sıkarsa yaşamak yine resmine bakarak hayal ederim seni

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

Seni düşünüyorum Dün yine hep seni düşündüm Dinlediğim sarkılarda sesin Baktığım her yerde hayalin vardı Elimden hiç düşmeyen resmin Dört yanımı sarmış varlığınla sen Şimdi yapabildiğim tek şey seni düşünmek Haftanın hangi günü bugün bilmiyorum Saatlere de bakmıyorum artık Bir günün daha geçtiğini Güneşin batısından anlıyorum Gündüzle gecenin bir olduğu Yokluğunda geçen bu karanlık zamanlar Seni sensiz yaşamayı öğretiyor bana Nefeş alışlarımda seni içime çekiyorum Seninle doluyorum Verdiğim nefesler de ise Kendimi kaybediyorum Zamanla biraz daha sen oluyorum Ve sonunda içimde Seninle kendimi buluyorum Seni sadece düşünebilmek ne büyük çaresizlik Sesini duymamak dokunuyor bana Oysa kulaklarımda çınlayan Sesini duymak istiyorum Güldüğünü deyabilmek, doyasıya sarılabilmek Ama ben sadece düşünmekle yetiniyorum Fakat sonunda sana geleceğim .....

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

SENİ BEN TERK ETMELİYDİM

Keşke, sana her şeyi açıklayabilseydim. Denedim ama,
kendim bile bir anlam veremedim kurduğum cümlelere…
Senin hüznünle, benim korkularım, alışamadılar birbirlerine…
En çok sohbetini özleyeceğim. Gözlerini kısıp hınzırca gülümsemeni,
o hiç bitmesin istediğim içten kahkahalarını…

Sanırım, seni bu yüzden sevdim; gülmeyi de ağlamayı da becerebildiğin için!
Seninle yaşamak, hayatı yeniden keşfe çıkmak gibiydi.
Senden önce, duvarlarım vardı; içinde kendimi emniyette hissettiğim.
Zamanla, birer birer yıkıldıklarını gördüm.Affet beni, senin kadar güçlü olmadığım için…
seni ben terk etmeliydim. Giden sen olursan, yaşayamam! dedim ama
gittin ve bir daha dönmeyeceksin biliyorum bunu......

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

Kurtar beni senden… Dayanılmaz oldu gelemeyişlerim…
Gücüm kalmadı gelme demeye… Tüm hücrelerime dolmuşsun farkında olmadan… Bu aşk zindanım olmuş, bu sevda vazgeçilmezim…
Bir ziyafet hazırlar gibi hazırlarken sonumu, ben vazgeçmek üzereyim… Kurtar beni senden, vazgeçmemeliyim… Bir tek sen anlarsın, bir tek sen duyarsın çığlığımı… Kelimeler yetmiyor… Boynumun sol yanı öksüz..
Gelme diyorum, bu gel demek oluyor acım büyüdükçe… Korkuyorum…
Hep sen vardın olmadığın günler de bile… Hep sendin masmavi deniz diye gözlerimin değmediği gözlerine daldığım… Aldanışlar doluyor kollarını bedenime… Yanılsamalarda arıyorum kendimi… Bulamadığım oluyorsun… Kurtar beni senden… İçinde bir tek senin olduğun kalbimi al, gözlerimi de…

Hazan mevsimine benzetme beni… Dünlerin acımasızlığında ve yarının olmayışında yitirdim her şeyi… Bu şehrin her köşe başında senden bir anı var… Dayanamıyorum buna… Bu şehirdeki her adımım daha çok acı veriyor bana… Yanlış nerde başladı Canımcım… Pişmanlığı bu aşka ne zaman e kledik… Doğru dediğimizi hangi yangında yitirdik hiç istemeden…
Kurtar beni senden… Seninle de sensiz de yapamıyorum… Düşünme yetimi yitirdim artık, hiçlikteyim… Mavinin dediği gibi, ben sadece bir hiçim… Kurtar beni senden…

Başka bir şey istemiyorum giderken… Kim koydu seni şimdi olduğun yere… Neden???? Yeterince batmıştım zaten…
Şimdi bu çelişki niye… Kurtar beni senden…
Bunu ancak senden isteyebilirim, ben başaramıyorum…

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

Sevgilim

Sen gideli kaç saat oldu ? Kaç gün geçti, kaç hafta..?
Saymadım.. Bana yüzyıllar geçmiş gibi geliyor.
Son anda sen giderken gözlerinin buğusunu bıraktın..
Şimdi sis içinde bütün dünya.
Çiçekler gözyaşlarımı içti, sen onları kırağı sanırsın,
çiy sanırsın.. oysa hepsi benim gözyaşlarımla ıslak..

Sevgilim özlüyorum seni.. Bir balta indirildi,
içimden bir ağaç köküyle devrildi.
Gözlerimden akan yaştan belli değil mi, içim kanıyor.
Özlem bir bulut gibi sarıyor beni, kuşatıyor .
Seni sevmek bir sonsuzluk gibi büyüyor içimde.
Haftanın her gününe, geçen her saate senin adını verdim.
Senin adınla başlıyor mevsimler, yıllar sen varsan içinde, geçerli...

Özlem bir yağmur gibi yağıyor üstüme.
Damlalar yüreğime vuruyor. Gecenin karanlığında bir başınayım.
Uykularım bölük pörçük. Bütün rüyalarımda sen..
gözlerim kapanır kapanmaz gözlerin yaklaşıyor.
Sonra bir rüzgar alıp seni, benden uzaklara ****ürüyor.

******* boyu sabahlayıp uğruna,
boşluğa düştüğüm sevdiğim, bir tanem, gözbebeğim..
Yüreğimden mühürlendim sana..
Şiirler havalanıyor kuşlar gibi, şarkılar ağlıyor yokluğuna..
Sevgilim hayatı sende buldum ben, tükenirsem sen tüketirsin beni.

Yoksun, gittin, tek başına koydun...
Bu nasıl bir özlemdir, kendi gövdem ateşten bir gömlek..
yanıyorum..Yetti artık, yetiş n'olur dayanamıyorum.

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

Seni ne çok sevdim ben.
Ne çok gözyaşı döktüm senin için. *******i sen yatağında meleklerin
kanatlarıyla uçarken ben penceremin önünde senin rüyana girmek için dua ederdim.
Bir bakışına, bir dudak kıvrımında titreşen gülüşüne
ulaşmak için dünyanın bütün çiçeklerini önüne sererdim.

Şiirler, şarkılar, sevgiler içimde tutuşan bir ateş, onun yangınında
senin için kül kesildim. Ağır hastalar geceyi zor geçirir.
Sabahı bekler kırgın yürekler, hasta umutlar, yalnız ruhlar.
Yalnızdı *******im. Hastaydı *******im. Kan kaybından giden bir yaralı gibi
umarsızdı *******im. Bir uçurumun kenarına beni taşıyan karabasandı *******im.
Adına yalnızlık dedim. Sensizlik dedim.. Sen beni bilmedin, beni tanımadın,
beni sevmedin.. Bu bir ölümdü, bu bir fermandı .. Bıçak kesmez artık beni, ip asmaz,
çeküller yüreğimi taşımaz. Yaşamak mümkün değil,
yalnızlık karanlık kapılarıyla üstüme kapandı. Amansız acılar içindeyim.

Ey Sevdiğim.. Ben seni ne çok sevdim.
Dünya bildi, bir sen bilmedin. Yalnızlığın diğer adı aşka karşılık almamaktır.
Kaçılamayacak kadar yakın, tutulamayacak kadar uzak bir yerdesin..
Benim aşkıma yalnızlık kucak açtı. Senin yokluğuna dokundum, içim yandı.
Odamın çıldırtan sessizliğinde sana seslendim. Yankısı döndü dolaştı,
senin kapıların bana kapalı. Kendi sesim yine bana ulaştı.
Anladım ki beni hiç duymayacaksın.

Sana sitem edemem. Sana kırılamam.
Bir tek dileğim var senden, son bir tek isteğim.
O da MUTLU OLMAN.

MUTLU OL SEVDİĞİM.. BİRİCİĞİM..
AŞKIM. NEREYE, KİME GİDERSEN GİT YETER Kİ SEN MUTLU OL...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

Şimdi nerelerdesin? Bu sefer yazdıklarımın, yüreğimin acısının adresi yok!
Satırları yazmakta bile zorlanıyorum. Sen gideli kelime haznem daraldı.
Tek başıma kaldım buralarda...
Ansızın dalıyorum, sürekli yollara bakıyorum ve işin acı tarafı gelmeyeceğini de çok iyi biliyorum.
Ah Sevgili! Çok hayallerimiz vardı. Hayata dair, aşka dair, ikimizin kaybettiklerine dair. Yazık!
Hayallerimiz yarıda bile kalmadı.. Şimdi de mi kadere atılacak suç? "Kaderde var mı?" diyerek!

Sen yoksun ama ben gene sana yazıyorum her günün ardından(!)
Gözyaşlarımı, aşkımı, özlemimi yazıyorum ve sevgili her zamanki gibi seni özlemle bekliyorum.
Bensiz üzülme olduğun yerlerde; çünkü ben seni yüreğimde taşıyorum, sensizken bile...

Kimseye söylemiyorum seni sevdiğimi sana bile (!) Çünkü içimde
yaşıyorum seni, sen de beni...
Bizim aşkımızın kuralı da bu, baştan beri belli..

Ah Sevgili(!) Özledim be seni.. Geleceksin biliyorum
ve sabırla bekliyorum.
Çünkü seni ölümsüz bir aşkla seviyorum.

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:51 PM

Artık aldanmak istemiyorum. Beni sevgilerinin ölümsüzlüğüne inandır, korkulardan, şüphelerden kurtar.
Hiç aldanmamışların o engin iç rahatlığına hasretim. Ayıkla, arıt beni... Bütün insanlar aldanıyormuş, sürekli bir aldanmaymış yaşamak...
Ne çıkar? Ben artık aldanmak istemiyorum ya! Sen ona bak... Onun için seni erişemeyeceğin bir yere çıkarmayacağım, olduğun gibi seviyorum seni.
Olmanı istediğim gibi değil... Hiç olamayacağın gibi değil... Neredeysen orada dur... Nasılsan öyle kal...

Bütün mevsimleri bir günde, bütün yılları bir mevsimde yaşamaya razıyım seninle. Yanımda olduğun zamanlar nasıl apaydınlık oluyorum,
nasıl içim huzurla doluyor, görmüyor musun? Gözlerimin derinliğine bakma; başın dönmesin... Gelecek günleri düşünme,
korkma büyük hazlar yaşamaktan. Erişemeyeceğin hiç bir mutluluk yok. "Yaşadım" diyemeyeceğin hiç bir günün olmayacak benimle...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:52 PM

Hiç aldatma beni, hiç yalan söyleme... Bir gün aldatsan bile; aldandığımı senden öğrenmeliyim önce. O zaman ölsem de mutlu ölürüm, inan...
Biraz da olsa inanmış ölürüm.

Aldanmak...
En büyük yıkıntısı iç dünyamızın...

Aldanmak...
Ses veren üç telimizden birinin kopması...

Aldanmak...
O en son fakat en kesin kabullendiğimiz gerçek...

Sen hiç aldatma ne olur!..

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:52 PM

Yıkılışım da sevgim kadar büyüktür benim. Bırak, kalbimden ses veren bütün teller ben yaşadıkça sana inanmayı söylesin.
Sana kayıtsız, şartsız inanmak olsun; bütün kazancım yaşamaktan. O zaman her şeye katlanırım. Korkulardan,
endişelerden uzakta her saniye yaşadığımı bilirim. Çaresizlikler beni korkutamaz.
Şu aşağılık dünyanın hiç bir acısı seni sevmeyi unutturamaz bana artık.

İnanmak; seni düşündükçe söylediğim bir şarkı olmalı dudaklarımda...

İnanmak; gökyüzünün en karanlık zamanında bile görebileceğim bir yıldız olmalı...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:52 PM

Dağlardan, denizlerden esen serin rüzgarlar gibi, senden gelen bir şey olmalı inanmak. Kimi gün kalem olmalı parmaklarımda,
kimi gün kulağımda musuki, gözlerimde ışık olmalı. İçtiğim suda, yediğim ekmekte sana tüm inanmanın tadını duymalıyım.
Her sabah ilk ışık, sana inanarak yaşayacağım mutlu bir gün getirmeli bana. İşte o zaman yokluğuna bile dayanabilirim,
özlemlerim daha derin bir anlam kazanır. Seni beklerken şüphelerin o kahredici zehiri ile, geciktiğin her saniye bir defa ölmem.

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:52 PM

Artık aldanmak istemiyorum. Seni aldatmak zevkinden sonuna kadar mahrum edeceğim. Beni aldatmanın acısını da,
sevincini de hiç tattırmayacağım sana. Çünkü, aldattığın zaman; yemin ediyorum yeryüzünde olmayacağım.
İnanmışlığım ölüme kadar sürsün, bırak...

Zarımı son defa senin için atıyorum!..


Ümit Yaşar Oğuzcan

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:52 PM

SENİ BİRDE BENDEN DİNLE

Ben elekten geçmis un,sen henüz basaksin. ben anadolu yayalalarindan esen rüzgar,sen burçlarda dalgalanan bayraksin. Ben küllenen bir aksam üstü,sen kizaran ve gökleri saran safaksin. sen bir heyecan mermerinden yontula yontula sekillenen bir eserimsin. benden bir parça benden bir iz. sen gül devrinin bülbülü ,onulmaz dertlerin lokmanisin. sen ulu gövdesinden kesilmek istenen dal yapraklarinin oksayici havasinda insafsizca koparilmak istenen çiçeksin sen günesten gelen isik zerresi sen atomdaki çekirdek sen karanliklar arasinda kaybolan ses sen yildizlarin altinda sabahi bekleyen issiz yollari seslendiren sularin tatli nagmesi sen bulutlar arkasindan tabiyata gülümseyen yüz,sahralarin tatli vahasi sen çiçeklerin nagmesi,agaçlarin özsuyu ,kirlarin yesilligi,yapraklarin tebessümü,ormanlar diyarindan esen estikce tatlilasan hisirtisin Kuzu,koyun sesleri arasinda binbir zorlukla yetisen papatya ,sümbül,menekse ve gülsün. ve sen aga düsmüs baligin suyu özledigi gibi özlemini,hasretini çektigi,dört gözle yolunu bekledigim öncüsü gelen ,aslida gelmekte olan gençligimsin

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:53 PM

HERSEYİMSİN

Kelimelerime ilk defa söyledigim günkü heyecanim ve içten samimiyetimle söyleyecegim iki kelimemle baslamak istiyorum birtanem; Seni Seviyorum... Merhaba birtanem nasilsin Umarim iyisindir.. Askim mektubuma baslarken sana neler yazacagimi, yazacaklarimla neler anlatmam ve nasil anlatacagim konusunda hiç bir düsüncem ve fikrim yok. Düsünüyorum da her gecen gün, güz yapraklari gibi birer birer dökülürken ayaklarimin dibine ben her gece karanliga dikip gözlerimi, senin hayalini kuruyorum. Binlerce adim attim bu kentin sokaklarinda , her köseyi, her parki, her agaci ezberledim, sevdaya bulanmis her kaldirim tasinda senin adini aradim birtanem... Yalnizligimda özlem sarkilari ezberledim, kimi zaman bagira, bagira kimi zamanda fisildayarak söyledim.Karanliga haykirdim her gece hasretimi sesimi duyacaksin diye.. Sensiz yalnizligimda saatler asir gibi geliyor geçmiyor sanki sen gibi geliyor geçmiyor sanki..!eksik yasiyordum ama sen eksiklige inat tamamladin yuregimi. Çalan her telefonu yüregimin deli bir cagliyana dönen atisiyla açtim, senden baska duydugum her seste hep ayni kirikligi yasadim. Kaç gece sabah ettim gözlerimi kapamadan seni düsünerek, senin hayalini kurarak... Seni düsünmek adeta uyumayi unutturuyordu insana. peki nasil oldu da bu kadar erken baglandim sana.....Beni burada yakip kavuran sevginin ve hasretinin atesi varken birde üstüne üstelik, yagan yagmurlarda bu atese adeta odun atarcasina yagiyor bu günlerde, yagan her yagmurla birlikte hüzünde yagiyor yüregime çünkü her yagan yagmur seni hatirlatiyor bana, hiç unutamadigim günler, dakikalar geliyor aklima..Neydi beni sana bagliyan Seninle yazisirken ya da konusurken gecen dakikalarin verdigi hazmi Ah evet. Insana Hiç bitmese dedirten o dakikalar. Yoksa sende insani kendine bagliyan bir seyler mi varhttp://www.cakal.net/images/smilies/003.gif Sigara gibi, alkol gibi. Her ne olursa olsun seni ALLAHin verdigi kalple, bütün benligimle sevdim ve ALLAH n verdigi ömürle de bitirmek istiyorum, seni hayatimin son nefesine kadar sevmek, kaderim ve alin yazim olsun diyerek seni sevdigimi bir kez daha söylemek istiyorum. canim hadi biraz gülümse bakim bir anda bu yazilar karsisinda duruldugunu zannediuyorum. Ben seni kocaman bir yürekle sevdim. Gözlerim degil, yüregimdi seni gören. Sen damarlarimdaki kana karisip , geldin oturdun yüregime canim... Bir baska yerde olamazdin zaten. Sen, benim en degerli yerimde, yüregimde olmaliydin, orada kalmaliydin. Çok aska ev sahipligi yapan bu yürek, ilk kez bu kadar kolay kabullendi seni oysa bu yurek hiç sevemedi baskasini... Herhangi bir konuk degildin artik... Bu yüzden ne agirlama fasli vardi, ne de ugurlama. O yüregin gerçek sahibiydin. Simdi ilkbahar, yaza giriyoruz ya... Ben dört mevsim bahari yasadim seninle ve tebessümlerinle... Çiçek çiçek açtin yüregimde. Gökkusagi zayif kaldi, senin renklerin karsisinda. Taze bir yaprak gibi yesildin.. Açelyaydin pembeliginle oysa ben karanfili severdim seni tanimadan önce ama açelyalarda hos oluyormus. Üzerine çig taneleri düsmüs sari güldün. Kirmiziydin bir ates gibi. Ve maviydin... En çok bu renkle anmayi sevdim seni neden mi cünkü sema mavidir gözlerin ise umut sen gönlünü hep mavi tut dedim hep kendi kendime... Denize tutkundum, denizi sensiz, seni de denizsiz düsünemedim. Seni severken dünyayi da sevdim ben, insanlari da... Kendime bile dar gelirken, içinde herkese yer olan bir hayatin sahibiydim artik. En kizgin, en tahammülsüz oldugum anlarda bile, seni düsünmek yetti bana Içimdeki sevinç yüzüme yansidi, güldüm. Beni öylesine güldüren senin sevgindi ve ben kaygisiz, içten gülüsün ne demek oldugunu, nasil güzel bir sey oldugunu anladim seninle... Her seye ragmen sevdim seni. Güçlüydüm ve asamayacagim hiçbir zorluk yoktu. Koca bir kente, koca bir ülkeye kafa tutabilirdim. Sen elimden tuttugunda, patlamaya hazir bir volkan gibi hissederdim kendimi. Menzil sendin ve ben o menzile ulasmak için önüme çikan her seyi yok edebilirdim. Sana ulasmami engelleyecek her seyi eritirdim, kül ederdim. Sana ulastigimdaysa sakin bir göle dönüsürdüm. Ve o göle bir tek sen girebilirdin. Sevdim ve hayrandim da..Koskoca sehir bile dar geldi bana....Cennete ilham cehenneme sukut ve mahsere beklentisizce gitmek neymis seninleyken neymis seninleyken ölmek birak kalsin simdilik zamanim var seni sevmek için birak geç gelsin biraz azrail.. Her halin çekti beni. Durusunu, uyumani, gülmeni, kizmani, saskinligini, safligini, kurnazligini, çocuklugunu, olgunlugunu göremeden bile sevdim cok sevdim. Sesini de sevdim suskunlugunu da. Küçük oyunlarini, kaprislerini, sitemlerini, korkularini sevdim. Seni ve o doyumsuz sevdani, uçari sevdani anlatacak kelime bulamadim çogu zaman. Sigmadin cümlelere ve hiçbir cümle seni yeterince tarif edecek kadar derin olmadi oysa kelimeler bile seni anlatirken benim gibi yetim kaldi... Seni severken yorulmadim. Çünkü sen yasam kaynagiydin. Her gün yenilendim. Seninle çogaldim seninle büyüdüm. Eksik kalan neyim varsa tamamladin. Ölmeyecektim çünkü sen ölmezligin ta kendisiydin hani demistimya sana bir yanim eksik yasiyordum ama sen eksiklige inat tamamladin yuregimi...Her defasinda diyorum sana sevenler için olmaz olmamali....Hadi o tatli kiraz dudagindan benim için bir kahkaha at yoksa ben yoruluyorum sen mutsuz olunca kosmak istiyorum biliyormusun delice kosmak ama kosarken seninde ellerinden tutmak istiyorum... Simdi sana kirmizi bir kurdaleyle süsledigim bir kutu gönderiyorum ac onun içinde,sadece sana özel bir çiçek var o çiçegi ellerinin arasiyla...Simdilik o sehirde açiyor o çiçek ama bir gün bu sehirde ikimizin evinde verecek meyvesini...Sana olan sevgimi su kisa cümleyle bitiriyorum...Sevdim iste ötesi yok...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:53 PM

Gitme Kal Biraz Daha

Kaç mavi aşk yaşadık seninle, kaç deli gece...
Düşünce, dolunay bile utanır,yıldızlar çıldırır, ağlar güller
Ben, seni işte öyle bir gecede sevdim, hesapsız.
Ve düşlerim...Düşlerim sınırsızdı alabildiğine
Duygularım sabırsız.Bir çocuk kadar günahsız.
Sahi, sen de sevebildin mi beni? Seni sevdiğim kadar,
Bir dokunsana yüreğime,Bak, orada sen varsın.
'Mutluluk nedir? ' diye sorsalar 'Sen' derim alabildiğine,
'Yalnız sen.'Sesin, gözlerin, ellerin sonra,
titreyen dudakların ve arzun çekingen
Sen, benim her şeyimsin.

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:53 PM

Sensiz neye benzer bu ay, bu güneş?
Sonra, kim aydınlatır benim gecemi,
Günümü kim paylaşır?
Kim sorar derdimi,Ben neye sevinirim,
Kimle gülerim? Kal biraz daha...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:53 PM

Beraber büyüttük sevinçlerimizi,
Beraber öğrendik yaşama direnmeyi
Sevmeyi beraber öğrendik.
Bak, güneşler doğdu üzerimize
Ağlamak bu kadar kolay mıydı,
Ve güzel miydi gülmek kadar?
Herkese seni anlatmak istiyorum
Seni şiirlerimde anlatmak;
Her dizede senin adının olduğu çığlık çığlık...
İçimi ısıtan sen, tam şuramda; ılık ılık,
sen olmalısın kıpır kıpır yüreğimde...
Sevdan olmalı deli dolu
Ve çılgınlığın, çılgınlığın olmalı.
Ben seni sevmeyi seviyorum Ve seni özlemeyi.
Bu bir itiraftır...

Aşkın yoksa ben de yokum
Yetim düşlerimin kimsesizliği kuşatır benliğimi
Hüzünler yağar *******ime.
Ben, bir garip ben olurum, Sığamam odalara,
Taş duvarlar üzerime gelir.
Ruhum durmaz bedenimde,hücrelerim yaşamaz.
Kurumuş dallara döner yüreğim, susuz çöllere...
Bu Gece bu hayat böyle bitemez, ben ölürüm,
Ölürüm gitme, kal biraz daha...
GİTME KAL BİRAZ DAHA...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:53 PM

Bu gece son defa agliyorum senin için,
uzun zamandir ilk kez ama bu defa farkli,
seni silmek için kalbimden,
son kirintilari son senleri atmak için kalbimden.

Yalniz kalmak istiyorum kalbimle,
ona tekrar bakarken seni hissetmek,
seni görüp, sana dokunmak yani
aci çekmek istemiyorum artik.

Birgün karsima yine çikacaksin biliyorum
bir gün yine üzmek isteyeceksin beni,
ama bu sefer farkli olacak,
çünkü içimde sen olmayacaksin.

Bu gece son defa agliyorum senin için
gözlerimden akan sey yas degil aslinda,
sensin.
Tek tek dökülüyorsun gözlerimden
parça parça çikiyorsun bu gece.

Kalbimi tekrar istiyorum çünkü
Ona yeni bir sahip buldum.
Belki üzüleceksin bilmiyorum
çünkü sen herseye ragmen bencilsin
ve düsünüyorsun beni gizlice.

Karsima çikmaktan nasil korkuyorsun,
benim sesimi duymaktan.
Benimle konusurken neden titriyor sesin ?
Neden uzak duruyorsun benden ?
sen bilmesen de ben biliyorum güzelim
çünkü sevinmemden korkuyorsun kendince,
ama yaniliyorsun bunu bil
artik sevinç yok senin adina
çünkü senin adinda yok kalbimde.

Senin için son defa agliyorum bu gece
ilk defa içimde açan bir günesle.
uzun bir kisti zorlandim ama,
gördügüm bir bahar biliyorum,
dokunuyorum ona isiniyorum artik.

Bunun zamani gelmisti biliyorum
bu defa yanilmiyorum, yanilmiyorum çünkü
görüyorum uzak tepelerdeki çiçekleri
inceden kokulari çaliniyor burnuma, kokluyorum
ve bunu herseyden çok seviyorum.

Senin için son defa agliyorum bu gece
içimde kalbime gözlerini açan çok güzel bir bebekle.
Artik ölmüs senin küllerini atmanin vakti gelmis,
bak iste son damla da düstü gözümden
artik seni sevmiyorum...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:53 PM

El ele verirsek dünyayı yeneriz biz,
Dünyayı kıskandırır aslında bizim sevgimiz,
Sürü sürü düşüncelerden ve korkulardan bir uzaklaşabilsek,
Önümüze gelen her sorunu bir bir biz çözeriz…
El ele verirsek dünyayı yeneriz biz,
Bakmasını bilen ve aslında çok şey anlatan gözlerimiz,
Korkmadan ve tüm geçmişimizi bırakarak anlatabilsek,
Dünyaya hiç alışılmadık bir sevgi ekleriz…

Hadi ne olursun artık bitsin bu haykırış,
Koşmayayım her telefona belki sensindir diye,
Ellerimin titreyişinin nedenini anla artık,
Gönlünü gönlüme eklersen dünyayı yeneriz biz…
Bir gün gelir kavuşursak dünyaya sığmaz inan bizim sevgimiz…

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:54 PM

Sevdim be miniğim
Şu an karanlık bir odadayım,
Aynen bırakırken gittiğin karanlık dünya gibi.
Ağlıyorum, ağlıyorum sensiz geçen *******in ardından.
Yalvarıyorum Allah'a geri dönesin, yine beni sevesin diye,
Ama kimseye duyuramıyorum sesimi, hapishane duvarındaymışım gibi.
Bir an seni unuttuğumu düşünüyor, gülümseyiveriyorum hayata
Sensiz geçirdiğim o hüzünlü akşamları unuttum diyorum,
Vazgeçtim diyorum, bitti herşey bitti,
Gitti ve tüm yalanlar silindi diyorum
Acısız bir hayata başlıyor, yeni aşklar arıyorum diyorum
Bir lise aşkıydı, gelip geçti diyorum
Hayaller, umutlar hepsi yalandı, onun gibi yalancıydı
Belki de o benim için hayattaki en büyük acıydı
Belki güzel ama sahteydi yüzü, meğersem duygusuzmuş,
Sevmekten geçmezmiş onun özü diyorum
Gülüşüyle kandırırmış herkesi, sevmedi beni de diyorum
Yok be miniğim...
Hepsi birer aldatmaydı, seni kandırmaktı amacım
Birazcık kıskandırmaktı başkalarının yanında
Öğrenmekti bir nevi sevip sevmediğini...
Belki sen beni gerçekten sevmedin
Ama bilmeni isterim
Canımı koydum bu aşkın uğruna, ölümüne
Sonuna kadar olacağım yanında
Gidişini kaldıramam, ayrılığa katlanamam
Belki ne el ele, ne göz göze olacağız
Ama ben yine razıyım senin sevgine
Gözlerinle gülümsemene,
"SENİ SEVİYORUM"demene
Hele biricik aşkım beni bırakma demene,
Hiç ama hiç dayanamam!
Ne senden ayrılırım, ne seven kalbimden
Bu uğurda canımı veririm ama yine terk etmem seni.
Sevdim seni be minigim, daha ne diyeyim ki;
SEVDİM işte sevdim be miniğim...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:54 PM

Maviyle ilk karşılaştığımda kaç yaşımı sürmekteydim, bilmiyorum. Soyut olarak öğrenmişimdir mutlaka... Gökyüzünü göstermişlerdir bana, bak bu mavi demişlerdir. Boya kalemlerinin içinden bir tanesini seçmişlerdir ve kağıda sürttükleri alanı işaretlemişlerdir, bak bu mavi diye. Benim mavi olarak öğrendiğim şeyin –renk değil- gerçekten mavi olduğunu anlamam, sarıyla tanıştıktan, pembeyle karşılaştıktan, yeşili pek sevmedikten, kırmızıyı çok kendini beğenmiş bulduktan sonra olmuştur.

Daha sonra giderek gelişen mavi aşkı, aslında her maviyi sevmediğimi de öğretti bana. Kendini mavi sanan mavilerden nefret ettim, *******den renk aldığını sananlardan da yıllar içinde gözümden düştü. Doğada bize sunulan mavi gibisi yoktu.

Sabah sevdiğinizin sesiyle uyanmak gibisi yoksa, gözünüzü açtığınızda size merhaba diyen mavi bir gökyüzü gibisi de olamaz. Aslında biraz şımarıklık yapma şansınız da olabilir böyle güzel bir gün başlangıcında... Birkaç saat daha beklerseniz, o gökyüzü yanına tenine uygun birkaç soluk bulut alacak ve tam istediğiniz –istediğim- mavilikte olacaktır.

Kimileri benim maviyi bir renk olarak sevdiğimi düşünebilirler. İşin aslı öyle değil, ben, mavi rengi sevmeyi seviyorum. Mavinin, bir gökyüzü, denizlerin kıpırtısı ya da tablonun bir bölümü olmadığını anladığım anda sevdim onu.



O çok yakındı ve çok uzaktı. Söylediklerimi duyuyordu, işitemiyordu. Ellerime çok yakındı, tutmuyordu. Ben onun kokusunu tanıyordum, o benim tanıdığım kokuya uzaktı. Mavinin renk olmadığını anladığımda sevdim onu.

Karanlık gecede mavi aramadım hiç... Vardı belki ama, mavi orada olmamalıydı. O kuşun kanadındaydı, balığın ağzındaydı. Güneş ilk ışıklarını sunarken maviyi aramanın da boşuna olduğunu bilenlerdenim. İlk ışıklar maviye göre değildir. Mavi aydınlığı sever..

Ben maviyi seviyorum..

Mavi, sırtüstü yattığınızda, kucaklamaya hazır gökyüzüdür. Mavi, tüm bedeninizi sarmaya hazır sizi bekleyen denizdir.

Mavi uzaktadır, yanınızda olduğunu bilirsiniz.

Siz, yanınızda deniz, üzerinizde gökyüzü yoksa,

bu rengi anlatmayın.

Mavi görmeden anlaşılmıyor.

Boşuna denemeyin...



bu yuzden düş mavi işte..

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:54 PM

AŞK'A VE RÜZGAR'A...

Kuytularına saklandığım karanfilce bir aşkın semahındayım. İçimde küfürbaz katiller...
Notaları orta yerinden çatlamış nihavent bir şarkının,
yetim serzenişlerine düşüyorum; esişim kan revan... Ve 'SEN...'

Evet, 'SEN...' Alnında rüzgar yemiş geceyi taşıyan, alfabenin üçüncü harfine gül kokularıyla göçen; 'AŞK'.
Düşlerime uzandığından bu yana, öyle bir cinayetsin ki kalbimde; kalbim kalbimin katili.
Ey Aşk! Arada bir al gülüşümü çehrene.
İçim serinlesin. Ama yinede, esişime teğet geçer saçların bilirim.
Bu yüzden, kuşatılmış sensizliğim son veriyor direnişe;
sana yürüyorum, sona yürümeden evvel. Sevdiğim! Bu kadar yağmur durdun içime, içim senden yana; bensiz.
Ben benden yana sen'li...

Korkuyorum... Ellerim infazıma alkış tutuyor. Gözlerin; darağacım... Şiirleri hayata denk düşmeyen,
yüreğine rehin bırakılmış bir şair eskisinde saklıyım. Korkak feryatlarla ağlarım kendime,
gözyaşlarım denizleri içer. Sus ey kendim! ''İstanbul düştü, ben hala hayatta mıyım?'' Kahrolsun...

Gücün yetmiyor mu dokuz harflik hecemin kanayışlarına? Oysa ben üç uzun hecede susuyorum dokuz harfliliğimi,
kirletmeden hayalini. Ey Aşk! Dokunma intihar panoramama. Emanetci ağlayışlarım düşer suskunluğuna, erirsin.
Ben DELİRİRİM...

Gülüşü sarı safran coğrafyalarda hırpalanmış, hayata ödünç sevinçlerle son'da başlayan, gözleri tutuklu bir Rüzgar'ım.
Yani, aşkın acımtrak gölgesizliğinde son şehidim, sana...
Sevdiğim! Gemiler yanaşmadan mefluç limanlara, ver şehadetini gözlerimin...

En çok kendimi kucakladığım vakitlerde ihanet ettim bana. İntiharlara iliştirilen Dilbaz Düşler Çağı'ndan geldim.
Şimdi vakit, kelimesiz ölmeler vakti...
Sus ey kendim! Sus ey Rüzgar diye bilinen en suskun yanım!..

Dile gelsem şimdi, en çok seni susarım, yüzünün yarısı görünen uykusuz mevsimlere.
içimde yüzü koyun yatan sevdalar, çarpar dirilmiş ölmelerimin alnına. Kusarım beni, bana en aşina cümlelere.
Sevdiğim! Bileğinden kan sızsada bakışlarımın hala;
bozgunlarım bozgunda şimdi. Ey-vah! Al bu feryat sende kalsın. Kapat gözlerini bana, inleyerek...

Ben karanlığın kıskacında ölürken, kimse seslenmesede beni; kurtar-ma beni benden.
Doyasıya seyredeyim ölümümü.
Çünkü, sen benim aşkı bildiğim yersin ey Aşk!

Sevdiğim! İçimin sureti! Olmadığım kadar bendesin, olmadığın kadar sendeyim.

SENİ ÇOK SEVİYORUM...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:54 PM

Nasıl bir yazgıydı bu, yazanı yazdıranı belli olmayan? Hangi kader çizgisiydi yollarını kesiştiren? Hangi rüzgarlardı o güzel kadını, onun sakin küçük dünyasına getiren? Onu sakin denizlerden sürükleyip fırtınalı okyanuslara atan? Sırası mıydı bu aşkın, o ununu elemiş eleğini asmış, tüm sevdaları sürgünlere göndermişken?

Hangi acımasız yazgıydı, onu yeniden aynalara baktıran. O aynalar ki, hiç yalan söylemeyi bilmezlerdi. Geçen yılların bırktığı izleri insanın yüzüne acımasızca vururlardı. Azaltamazdı ki kalan saçlarındaki akları, yüzündeki çizgileri. Küçülüp, eriyordu, o güzel kadının belleğine kazınmış resminin yanında. Utanıyordu sevdasından, aşkından. Ona giden yollardaki uçurumlar, engeller büyüyordu. O, giderek uzak ve erişilmez bir tanrıça oluyordu. Kâr etmiyordu hiçbir şey; bilge teselliler, kitaplarda okudukları.

İster itiraf etsin, ister etmesin, düştüğü durumun bir tek tanımı vardı ve o da aşktı, sevdaydı. Ve o ömrümde hiç böyle sevdalanmamıştı. Bu sevda, platonik, romantik gibi klişelere sığmayan bir sevginin ürünüydü. Sözcüklerle tanımlanamayan, gece gündüz her saat, her an onu düşündüren, ona özge bir sevdaydı. Ah, bu yürek değil miydi onu yakan, bu onulmaz sevdalara düşüren. Sevginin o mütiş gücünü bu sevda ile öğrenmişti yeniden. Sevdiğiyle sadece aynı mekanlarda olabilmenin bile ne büyük bir mutluluk olduğunu, onun sadece telefondan duyulan sesinin bile tüm gökyüzünü maviye çevirebileceğini, karanlıkları aydınlatabileceğini bu sevda ile yaşamıştı. Ve aşkın insana çılgınlıklar yaptırabileceğini yeniden ta kanında hissediyordu.

Aşık olduğu kadınla olan en kısa ayrılıklar bile ona dayanılmaz geliyordu. Şimdi o yine uzaklardaydı. Ve ona olan hasreti aralarındaki mesafeler artıkça artıyordu. Üstelik günlerdir ondan haber alamamak kendisini deli ediyordu. Ona merhaba diyebilmek, bir tek sözcük de olsa sesini duyabilmek için her yolu deniyordu. Ama tüm çabaları sonuçsuz kalıyordu. Gece gündüz, her an onu düşünüp ona ulaşamamak, korkunç bir ızdıraptı. Kahrolmaktan başka hiçbir şey gelmiyordu, elinden. Bu griler grisi, mavi yoksunu gökyüzünün altında çıldırasıya özlüyordu o kadını, onun gözlerini, gözlerinin rengini, gülüşünü.

Ayrılık acısıydı bu, kolay değildi üstesinden gelmek. Haykırsaydı sevgisini pencerelerden, bağırsaydı adını sokalara, diner miydi acıları? Yılın son günde yağan karın beyazına dökseydi karanlıklarını, aydınlanır mıydı içi? Batmakta olan güneşin kızıllığına, sütmavisi kesilen gökyüzüne çizseydi aşkını, azalır mıydı o kadına olan özlemi? Kalemini kanına batırıp ak kağıtlara yazsa bu aşkı, biter miydi hasret?

Bu son ayrılık, onu genç kadına olan sevgisini sorgulamaya zorluyordu. Aklı, bu sevdanın, hiçbir gerçekliğinin ve geleceğinin olmadığını söylüyor; kendisi için hiçbir şey ifade etmediğin, senin sevdana gereksinimi olmayan o kadını neden seviyorsun? diye soruyordu. O ve kalbi akılına karşı inatla direniyorlardı. "Evet, değer", diyordu, "yüz kere, bin kere değer!". Çünkü o kadın yaşamından çıktığında kendisini tekrar ölü hayatların, mavisi ve güneşi olmayan günlerin beklediğini biliyordu. "Değer" diyordu, "herşeye değer! Uğruna ölmeye, çılgınlıklar yapmaya, deli divane olmaya, Kerem gibi yanmaya değer!"

Niçin mi? Sadece o kadını görebilmek için, sadece sesini duyabilmek için, sadece güzel gözlerine bakabilmek için, o sıcak, o çocuksu gülüşünü yaşayabilmek için. Onu görünce heycanlanmak, onunla konuşurken toy bir delikanlı gibi ne söyleyeceğini, ne diyeceğini şaşırmak için. Onunla birlikteyken, onu düşünürken tüm dünyayı, tüm kaygıları unutabilmek için.

Tektaraflı sevdaların seveni acılara boğabileceğini ta başından biliyordu ve o acıları ak kağıtlara dökerek, şiirleştirip, öyküleştirerek yenebileceğini düşünmüştü. Ama bunun olanaksız olduğunu kısa zamanda anlamıştı: Gerçek aşk kendini yazdırmıyor, kağıda dökülemiyordu. Ve o aşka tutsak, aşık olduğu kadın ona yasak olsa da, aşka ihanet etmemek için; insanı insan yapan o yüce duygudan yana olmak için; belki de sadece "onu seviyorum, o halde yaşıyorum!", diyebilmek için, sonuna kadar direnecekti.

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:54 PM

Şimdi nerelerdesin? Bu sefer yazdıklarımın, yüreğimin acısının adresi yok! Satırları yazmakta bile zorlanıyorum. Sen gideli kelime haznem daraldı. Tek başıma kaldım buralarda...
Ansızın dalıyorum, sürekli yollara bakıyorum ve işin acı tarafı gelmeyeceğini de çok iyi biliyorum. Ah Sevgili! Çok hayallerimiz vardı. Hayata dair, aşka dair, ikimizin kaybettiklerine dair. Yazık! Hayallerimiz yarıda bile kalmadı.. Şimdi de mi kadere atılacak suç? "Kaderde var mı?" diyerek!

Sen yoksun ama ben gene sana yazıyorum her günün ardından(!)
Gözyaşlarımı, aşkımı, özlemimi yazıyorum ve sevgili her zamanki gibi seni özlemle bekliyorum. Bensiz üzülme olduğun yerlerde; çünkü ben seni yüreğimde taşıyorum, sensizken bile...

Kimseye söylemiyorum seni sevdiğimi sana bile (!) Çünkü içimde yaşıyorum seni, sen de beni... Bizim aşkımızın kuralı da bu, baştan beri belli..

Ah Sevgili(!) Özledim be seni.. Geleceksin biliyorum ve sabırla bekliyorum. Çünkü seni ölümsüz bir aşkla seviyorum.

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:54 PM

Sabah kalktığımda ilk aklıma gelensin. Ağladığım, güldüğüm ve sevgilim sen benim tek sevdiğim, aşık olduğum adamsın... Sen karanlıklar arasında kaldığımda tek ışığımsın. Ne ayrılıklar yaşadık seninle... Çok düşündüm neden diye(!)
Her ayrılıkta dönmeyeceğim desem de, döndüm dayanamadım sensizliğe! Senden sonrası yok bilirim. Sen benim ilk sevdiğim,gizlice buluştuğumsun... Her gideceğini duyduğumda yüreğim benden önce ağlıyor. "Gitmeeee" olmaz diyor, başkasını değil, tek seni istiyor. Senin sevginden başkası ona yetmiyor. Sensizlikte her gün bitiyor. Her sensizlikte ölüyor ama sevgilim gören olmuyor.
Bu kalp seni hep sevdi ve sonsuza kadar sevecek!!! Seni yanındayken bile özlüyor. Bak gene bu türkü çalıyor:
"sana sevdiğim diyemem
yalan yalan yalan
sen karasevdamsın benim
duman duman
ah leyar yar
yine başımda sevdan
ah leyar yar.."

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:54 PM

Gecenin karanlığı bana o kadar şey düşündürüyor ki; anlatamam. Hatalarım, pişmanlıklarım, düşünceler içinde savaş veriyorum. Bir de özlemlerim var tabi.. Benim özlemim geleceğim ve geleceğimin içindeki sen. Ama farklı şeyler yazıyoruz. (Sen ve Ben)

Evet bana göre çok büyük bir aşk yaşıyoruz. Fakat beraberinde korkular var. Hani çok değer verdiğim bir şey olur ve sen ona özen gösterirsin. Adeta varlığın, bütün huzurun ona bağlıdır. Bir süre sonra ona bir şey olduğunda ise artık hayatının bittiğini düşünürsün. Ben daha önce yaşadım bunları sevgili! Acısı çok büyük... Seni kaybetmeyi düşürdüğümde de aynı acıyı çekiyorum. Artık anladın mı seni ne kadar büyük bir aşkla sevdiğimi?

Baksana bu sessizlik, bu karanlık, bir de sensizlik neler yazdırıyor bana.. Öyle şeyler var ki içimde.. Bunu ben bile bilmiyorum. İçimde bir şeyler korkutuyor belki de beni.. Beynimi tırmalıyor artık yaşadıklarım. Dünya böyle bütün hızıyla dönüyor. Ne kadar bize yavaş gelse de..

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:55 PM

TUTACAK MI?

kadere inanmak mı?
yoksa kaderi oluşturmak mı?

- bir şeyleri kadere bırakmam... sunulan fırsatı değerlendiririm ve çaba gösteririm!!!

hoşuna gitti bu sözler kadının... sevinmişti bu tür cümleler söyleyen bir erkekle karşılaşmaktan...
kaderci değildi kendisi de!!! sunulan bir takım seçenekler arasından bir tanesini bilinçli olarak seçmek ve
devamında yaşamaktan yanaydı... emek vermekten hoşlanıyordu... ilk adımı atmak en büyük problemiydi...
ilk adım sonrası geliyordu zaten...
tek problemi karşısındakine göre yaşamını biçimlendirmek isteyip istemediğine karar vermesiydi.. teslimiyetçilikten hoşlanmıyordu...
bu güne kadar teslimiyet bayrağını indirecek birisini de tanımamıştı zaten...
deneme yanılma değil, gerçekten emek vererek ve emek verildiğini görerek yaşayacağı bir ilişki istiyordu...
adamı düşündü...

adrenalini yüksek bir yaşam yaşıyordu... herkes gibi geçmişe ait sorunları yaşamını etkilemişti... herkes gibi bir arayış içindeydi...
tüm bunlara rağmen aldığı pozitif elektrik keyiflendiriyordu kadını...evet, dedi kadın... bu ilişki yaşanabilir bir ilişki...
kanında dolaşan özgürlüğünü zedelemeyecek, keyifli ve paylaşılabilir bir ilişki olabilir...
sadece hızlı gelişmesi korkutuyordu... hoşlanma devamında ne getirebilirdi? aşk ve sevgi mi?
aşk korkutucu değil miydi? aşk yanlış ellerde kendine zarar verebilir miydi?
peki, adamın...
oturmuş fikirlerinin arkasında ne vardı?zor insan kavramı, zorlar mıydı ilişkiyi?
emekleme durumunda ki ilişkiye nasıl bir darbe vurabilirdi?
hatamıydı acaba, gelişmenin hızlılığı?
korktu kadın...kaçış yaşamak istemiyordu ama galiba kaçacaktı...
üzüntüden kaçıyordu...problemlerden kaçıyordu...iki cümlenin ağırlığından kaçıyordu...
-ben seni ararım, dedi adam son cümlesinde...
aramak...aranmak....en güzel işlevsellik....
aramayı başarabilen mutlu olmalıydı... tüketime bir yenisi eklenmemeliydi...
fikir ve zikir birbirini tutmalıydı, kadının görüşünde...
şimdi bekleme zamanıydı....tutacak mıydı, fikir ve zikir?

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:55 PM

Hep böyle mi yaşanır ayrılıklar; Beklerken o dönülmez yollara karışan sevgiliyi, hep tükenir mi seven. Aynalarda solarken gülüşler hep mi teslim olursun yalnızlığa... Nereye kadar tahammül edilir hasretin acımasızlığına. Giden vefasız hiç mi düşünmez ardında kalanları. Hiç mi özlemez, aramaz, sormaz... Böyle uzarken ******* nasıl da eskiyor umutlarımız bir bir... Nasıl da siliniyor gözlerimizden... Üstümüze basa basa giderken tüm sevdiklerimiz nasıl da hiç bir şey yapamadan gidenleri uğurluyoruz içimiz parçalanarak... Biz sevdaları eksik yaşarken sevdalar ayrılıkla tamamlanırmış meğer. Biz hep yalnızmışız. Hep yanlışmış güvendiğimiz doğrular. Umutlarımız hep umutsuzca yaşanan sevdalarda unutulmuş. Hep korkularımıza yenilmişiz. Hep yenmiş zaman bizi. Yüreğimiz sevda sanarak yalnızlığı kucaklamış kaygısızca. Hep böyle yaşanırmış ayrılıklar... ******* uzar, beklenen hiç dönmezmiş... Aynalarda kaybolurken gülüşler, teslim olurmuş yürekler ayrılık diye ÖLÜM’ e!...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:55 PM

Sen bir uçurumsun;

Beni çağırma sakın sonu olmayan yollarına. Sana tutunamam... Ne kadar aç olsam da aşkına, sarılamam sımsıkı. Bilirim

yetmez sadece sevmek. Acıysa bedeli öderim ama tutunamam sana... Sakın bekleme beni! Savrulurum ayazlarda. Bir

uçurumdan başka bir uçuruma düşer gölgem. Ve gözlerimden kan damlar *******ime. Sensizlikse bedeli öderim ama

dönemem senin şehrine. Bir acıdan bir acıya soyunur ruhum! Gücümün bittiği yerde yenilirim ama; sen uçurumsun...

tutunamam yeniden!...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:55 PM

Bilseydin gelirdin; Seni nasıl sevdiğimi, yüreğimin senin için nasıl çırpındığını ve aşkın yüceliğini bilseydin gelirdin mutlaka. Her günün senin bahar yüzünü bir defacık görebilmek için nasıl ümitle başladığını ve her sensiz günün ardından yüreğimin hasretine, umarsızlığına nasıl isyan ettiğini bilseydin gelirdin bilirim. Yazık ki hiç bilmedin ve hiç gelmedin... Oysa ben hep seni bekledim. Hem de gelmeyeceğini bile bile. Sen bambaşka bir dünyaya aittin ve benim senin dünyanda hiçbir zaman yerim olmayacaktı biliyordum. Yine de bekledim seni. Bir kere aşkınla büyülenmiştim ve imkansız olduğunu bile bile bekledim. Sende bilseydin sever miydin? Sevmesen bile sevgimi bilseydin keşke... Bilseydin ve bir kere gülseydin yüzüme yeterdi bana inan!...

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:55 PM

severek ayrılanlar .:.
belkide yazdıklarım sacma gelecek .ama severken ayrılmak acı veriyor bana yüregime sıgmıyor duygularım ve yüregimden glen esintileri satırlara döküyorum.gidişinle yaralandım agladi gözlerim sesiz gidişine ölümü bekleyen hasta gibiyim veelim kolumu baglamışlar gidişini görüp acı çekeyım diye. oysa ne hayelerım vardı gerçekleşmesi zamana yenik düşen ne sözlerim vardı söylemek isteyipte söyleyemedigim.gidiyorsun beni yanlızlıgın çaresizligine bırakıp neyaparım kimin hayelinle avuturum *******im varlıgını hisetmek bile güzeldi gülümserdim karanlık *******de yanlızlıgıma .sen gidiyorsun ya şehir terk ediyor beni yaşarken ölü gibiyim benligimden eser yok yanlızlık vurmuş yüreğimi zincirlere. dipsiz bir kuyuya düşmüşüm sagım solum ayrlık ve hayelini görüyorum ama gine arkana bakmadan gidiyorsun .git yüreginin degilde mantıgının gitigi yere sakın üzmesin seni mutlu olmak için gittiğin mutluluklarmutlulugu geri dönmedende yaşarsin ama pişmanlıgı geriye dönerek yaşarsın.işte ozaman tükenir umutların kapanır yüregindeki mutluk penceren tekrardan filizlenir yıllanmış sevdan zamansız geçen o yılları ararsın yaşanmadan ölen osevdaya aglarsın yanlızlık vurur yüregini zincirlere mahküm eder hayat seni sensizlige.bir umut beklrsin yaşanmadan geçen sevdandanve gine bir pencere açılır yüreginde kendini ve yaşanmadan geçen o yılları görürsün o pencereden ama sevdalıyı göremezsin . degerini bilmemiz güzelikleri kaybedince arıyoruz sanki ikinci bir hayatımız varmiş gibi erteliyoruz gerçek mutluluklarımzı oysa ikinci bir hayatımız olmayacak bügünden başka yarın yok .ama ben yaşamak isterdim ogiden o mutlullugu zamansız gözlerine bakıp içmek isterdim giden o sevdalının elveda

Nǿ ŦΞДЯ™ 04-18-2007 11:55 PM

BAZEN KENDİMLE SAVAŞIYORUM,SENİ SEVMEKTEN KURTULAYIM DİYE.ÖYLESİNE KARMAŞIK BİR DENKLEM Kİ BU...SENİ SEVMEKTEN KURTULAMAZSAM,BENLİĞİMİ YİTİRECEĞİM.BEN,SEN OLMAKTAN ÇIKACAĞIM BİLİYORUM.KURTULMAYI BAŞARIRSAM BU KEZ YÜREĞİMDEKİ BOŞLUĞU NASIL DOLDURACAĞIM PEKİ..........
SENSİZLİĞİ YAŞAMAYA ALIŞMAKTAN DA KORKUYORUM.SENSİZ OLMAYA ALIŞTIKTAN SONRA,BİRGÜN ÇIKIP GELSEN SENİNLE YEDİDEN BİRLİKTE OLMAYI BECEREMEM DİYE KORKUYORUM.
GELECEĞE DAİR UMUDUMU YİTİRMEDİM HENÜZ.HALAYÜREĞİNDEYSEM,HALA BANA DAİR ÖZLEM VARSA İÇİNDE VE HALA AŞKI YAŞATIYORSA KALBİNDE...GERİ DÖN VE O ZAMAN YAŞAYACAK DAHA ÇOK ŞEYİMİZ VAR BİRLİKTE.......


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:37 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.