![]() |
İnternet Aşkı
Aylarca bilgisayarda yazıştı En yalan duygularını güçledi Maskeli bir resime aşık oldu İçinde aşk büyüyordu aşk Yazdığı güzelliklere bayılıyordu Sabırı zorluyordu Nihayet onu tanımak istiyordu Birbirini ikna ettiler İkisinin kalbi yerinden zıplıyordu Randevu yaptılar Süslendiler öncesinde Bizimki aşık olduğu resmi Printer yapmıştı Randevu yerine geldiğinde Gece yarısıydı, Ve O kadını beklerken, Karşısına Sap gibi bir herif çıktı... Kamil At |
İsyan Haktır
Haklının kötülere, zalime isyanı haktır Vurgunsa sevdaya kimse ayırmaz İçine bilgi koyduğu, yılmaz canı haktır İnsan olanın canda kemiğini kırmaz. Günümüzde modası başlar isyanın Uyutmak için çeşit çeşit hayvan geliyor Eğilen baş bekliyor köleci olmanın Geçtikçe toptan uyuşmasını inceliyor. Ezberi konuşmaya üstüne yok alçağın Söz cambazları dolmuş boş boşuna Beyninde bilim bulunmaz beyni kılçığın İnsanca yaşamanın çıkmışlar dışına. Köleci sistemin menfaatçi ispiyonu Canına vurulan ilaçla bir hoş şişiyor Onuda beyleri kullanıp vurur, böyle sonu Azgınların sözleri ile çok mayışıyor. Kamil At, modası kalıcı yazdıklarımın Dünyaya eşi bulunmaz isyan gelecek Bir daha beni sormaz bir kez kızdıklarım Haklı iken kızdıklarım yok düzelecek. Kamil At |
İtin Boku 2
Engellenen güneş Buraya kadar deyip Nihayet en sonunda Doğduğunda Pis kokan itin bokunu Işınları ile kurutacak İtlerin pisliğinden faydalanıp Kulaklarımıza zararlı Vızıltılarıyla kara sinekler Konup konup Çevremizde bizi Rahatsız eden Mide bulandırıcı İnsanlığı engelleyici Doğadan habersiz Fukara beyinli, güneşsiz beyinsiz Sinekler Yavaş yavaş azalıp Habersizce tükenecekler... Kamil At |
İtten Kurttan
İmkansız değil mi işte kör sizde İnsan değilmiş nasılmış özde Havlamak yetiyor kışta bir güzde Hayret etmem, hayvanız diyor. İnsan ta başta kıl oldu soyuldu Evrim döneminde yola koyuldu Nasıl geldiğini çözdü çoktan buldu Hayret değil, hiçiz canız diyor. Tarihte silinecek şeyler söyleme Seni bitirip boşa ömür yeme Tarih akışında tüm işleriniz güme Kanımız kurttandır kanız diyor. İnsanla hayvanı karıştırdı kerata Kurt ile sarılmak ister hayata İnsanız diyene kudurur eder şamata Örümcek beyinli yamanız diyor. İnsan yönünü buldu çağı geliyor Evrim düzünde zamanı eliyor Dünyada kim ne, insan olan biliyor Onlar düz olsun biz yanız diyor. Kamil At, itten kurttan gelmedim İnsanım insan, boşa ölmedim İnsandan gayrı selam salmadım 'Vahşiyiz' itten kurttanız diyor. Kamil At |
İyi Güler Son Gülenler
Kendi öz yerinde neşe ile yürürken Başına kurtlar çullanır birden bire Diş darbesi pençe darbesi kemirirken Derine inersen uymuşlar emire. Kanunlar sahtekar, kalleş artarmış Ezmek sömürmek ya öldürmek Bir gün bunlar bir yokmuş bir varmış Her gözde nur yok nasıl görmek. Hayalciler iğneden meteor geçirir Suçlu işlediği suçu kabullenmez Baskıcı düzende korkak altına kaçırır Yoksul ezilir, izler insan denmez. Deve zürafaya hava atar yük taşır Ne kadar yüklese alışık of demez Suya eğilir zürafa boynunu kaşır Zürafadan evrilmiş yaprak yemez. Baskıcı düzen kullanılan memnun Emire silahla koşar kör gözleri Uymazsa ölür, tehdit eder kanun En son zıbarırken eritecek buzları. Aç Kamil At dünyaya gözlerini aç Sonsuz yaşamamış asla baskıcılar Çaresizi ezer sistemin temeli suç Son gülen iyi güler, toz olur acılar. Kamil At |
İzzet-i Kahpe
Onun özü bir hayvanmış meğersem Çürüyen ağaçtan geldi kahpelik Ayıp değildir aslında, isim versem Keyifli kucağını buldu kahpelik. Döneğin bellisizmiş nerden geldiği Soysuz kişilikle bellidir bunaldığı Zalimin dilini evirip çaldığı En sonunda belli oldu kahpelik. Pislik canından kökü ihanet kokar İş birlikte, bak yolu zalime çıkar Temiz ırmak pisliği ayırıp akar Bakın canlar yalnız kaldı kahpelik. Kahpe, isim verdi ulu ozanlar Yılmadı darağacında direnen canlar Bekle bakalım kamil olan anlar Kucaktan mezara daldı kahpelik. Nefesi ihanet kokar kör cahiller Zalimi över cahilde ki hain diller Zalime uyarlandı pislik şekiller Mide kirli, kustu boşaldı kahpelik. Sarılıp katiline ağladı kahpeler Hainlerin sözü canları deler Kıvranırken canlar, ********* güler Ortalığa düşkün saldı kahpelik. Nedense tilki aslanı boğmuş Doğan ölmüş, o da nerden doğmuş İnsan görünür kahpeliğe sığmış Kalan saçını da yoldu kahpelik. Kendini insan sanmış kahpelikler Önünde koca koca kemikler Şimdiden hak ettiği yeri bekler Tarihin çöpüne doldu kahpelik. Gördün Kamil At sahip beline Canavarı övenin güvenme diline Kolkola dolaşır, girmiş hiç'in eline İzleyin canlar, öldü kahpelik. Kamil At |
Kafa Fırtınası
Güzel düşüncede durmayanın Beyninde zararlı fırtınalar olur Tanımadığının gönlüne girmeyenin Mesafesiz elinde kınalar olur. Görmediğine inandım diyerek İnanmayanın bedenini yiyerek Saygıdan ziyade sert karşılık gerek Ceremi çeken gene analar olur. Doğuyu batıyı ayıran gizli beyler Onlara uyan emir kulu bireyler Düşünce bilmeyen boş çalıp söyler Canına yapışan keneler olur. Bilmem kaç asırlık zarar düşünce Hangi kalleş yazıp yutturmuş sence Bu işlerin önü sonu ezelden ince Anlatanda salyalı çeneler olur. Şunların dediği beyin fırtınası Damarda donar sökülmez pası İnsanlığın kökünde kişiliğin hası Bilmezde ise daha neler olur. Kamil At der çıkmazdır bunalım Ne görünmeze ne de beye kulum Hayvan hayvandır, ben değilim Bin yıllık sır saklayan nineler olur. Kamil At |
Kafan Karanlık
Yerleştirilmiş beynine bir karanlık Bir imdadın yok artık değişecek Tek yönlü sinmişse işin kurbanlık Böyle istemiş sanmaki koşacak. Bak güzel kafana kötü vurmuşlar Üstelik karşında gurur sarmışlar Danışmadan defterini dürmüşler Senin yerinde yoktur savaşacak. Bilmek bilmemek insan tarihinde Kısa yol ararsın gözün boş inde Senin hayatın başkasının cebinde Onuda kötüler çizmiş üşüşecek. Dilerdim, diyesin olaydım insan Bilmezmisin toprakta nerde can Şu karanlık yerde ışıklara konsan İnanıyorum içindeki sen coşacak. Kamil At, sen bul onlar bulmadan Kendini kurtar kendine ölmeden Kafan seni daha ateşe salmadan Uyanmazsan ömrün çok pişecek. Kamil At |
Kafatası Kum İçinde
Sende de insan olmak ne gezer Böyle uçacak gibi durmuş serseri Eline baltasını almış sinek ezer Herhal seni ezen varmış serseri. Dünyaya açılmaz geridir kafan Senin gözlerin bakıyor acaip yan Bir bayan görüp oynatırsın her an Şu irice beynin darmış serseri. Tuzak kurmak istersin yolumda Arkan dışarda kafatasın kumda Ot yetişir kafanda kurudur çimde Sistem gövdeni sarmış serseri. Gözlerinde pislik düzenin cilası Omzunda ki kafan ezelden kölesi Seni çalıştırır kendinedir molası Kendini dünden yormuş serseri. Kamil At der, şaşkındır serseri Beylere hizmet eder ziyan alın teri İlerliyor fakat hiç ileri yüz geri Senin çaba mezara ermiş serseri. Kamil At |
Kaldır Ve İndir
Seçmedim şu sizden bizdendir Kökü haksıza haksız dedim Karıştırma seni, kaldır ve indir Kör yılana bacaksız dedim. Yabancı diye yalan içmedim Pisliklere ********* dedim Yanlışlıkla söz arası sürçmedim Yememişe yemeksiz dedim. Dinli köyün dinsiz imiş ağası Sırtlanmış köle denen kurbağası Kakanların burnu ve de gagası Teknolojide kepeksiz dedim. Yağcı sağcı değilim olamam Bir gün olsam da gülemem Kollarım çalmadı, yal yalamam Her çiftliye işi teksiz dedim. Bilirsin bütün zırhlılar geberir Toprağa kirli canını verir Pis canını parazit yer çürür Değilse hiç, yüreksiz dedim. Kamil At, burnu havalarda Sabır demem sabırsız diyarda Yalvarsam hava atar kuşa kurda Sürüngene ayaksız dedim. Kamil At |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 08:52 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.