![]() |
Uzun zaman oldu sana mektup yazmadığım,ama sen beni en iyi
bilen olarak nasıl olsa bir gün bir şeyleri seninle paylaşmak için yazacağımı biliyor ve beni iyi anlıyorsun. Bu defa içimin karasını doldurmak istemiyorum çizgisiz sayfalarının beyaz dünyasına. Nerelerde miyim? Sen sabretmesini ne zaman öğreneceksin?Bir tomar kağıdın sırt sırta dizilmiş halisin,birşeyleri hiç öğrenme ihtimali yok biliyorum da,bunca zaman sonra hiç değilse biraz sabret de başlayayım anlatmaya. Bir adadayım.Evet yanlış duymadın,bir ada dedim,ama öyle ıssız bir ada değil ve aşkım filan da yok yanımda.Yine neden deme sakın bak yırtarım bir kaç sayfanı.Gelecek oldu da ben mi getirmedim,olmadı işte nedenini defalarca anlattım sana. Şimdi susda lafımı dizme boğazıma.Bu ada senin bileceğin bir ada değil,daha önce böyle bir adadan hiç söz etmedim ki sana nerede ve nasıl olduğunu,ki ben de yeni öğrendim daha. Sevgi adası bu,çoğu sevgiyi kaybetmişlerin ya da bulamamışların toplandığı bir ada,tek tük elleri sevgiyle kenetlenmiş olanlar da vardır elbette,ama ben henüz misafirlikten çıkabilmiş olmadığım için bilmiyorum. Adanın denize kıyısı vardır mutlaka ama,kıyıyı görebilecek kaç göz vardır bilinmez,zira böyle adaların müdavimleri bir yerleri kırık dökük olanlar olur çoğu zaman,ve çoğunun da gözlerinde kızıl incilerin tuz izleri. Fırsat buldukça buradan yazmaya çalışırım sana, şimdilik bu kadar sevgili günlüğüm. |
Bu gün de merhaba günlüğüm,işte yine kapağından girdim.
Elbette alışkın olduğun gibi,pek içaçıcı kelimeler seçemeyeceğim için de üzgünüm.Alışmış olmalısın artık bana, bunca zamandır kah masamın,kah dizlerimin üstünde, nereye gitsem yanımda en çok sen vardın. Dün yine yağmur vardı bu şehirde,balıkçılar erken döndü ekmek seferinden,kiminin gövdesi yarım dolu,kiminin idare edercesine. Kış balığı olmayınca rakının da tadı olmuyor,ama bu gün uzun yaz sonunda rakıyı tatlandırmayı denedim yağmur kokulu penceremin önünde.Bahane o kadar çok ki,sen mazaret aramak iste,olmasa da bir yerden çıkıyor.Bak işte gökkuşağı meze olmaya başladı bile baktığımın farkında olmadığım gözlerime. Bir şeyler söylemek istiyor,her yudumda bir acının kabuğunu kaşıyor adeta kanatırca.Ben de kanamamak için yaslanıyorum şişenin anason kokulu gövdesine ama ne çare. Bir kere daha sarhoş olamadan kabuk soyuldu işte. Hiç anlam ifade etmeyecek olsa da dayanamayıp yine başladım gökkuşağı çarşafını kare-kare kopyalamaya.Ne kadar uzaktı ve ne kadar da ulaşılmaz.Tıpkı sevgili gibi güzelliği,hiç karşılık bulamayacak aşk gibiydi renklerinin ulaşılmazlığı, ne teninin kokusunu bilirsin,ne de dudaklarının deli tadını. O güzellik kalbin pimini çekti ya bir kere,gayrı nasıl dönüş olurdu bir önceki zamana,olmadı d****aç kez dolup boşaldı bardaklar gökyüzü gibi,ne önemi vardı. Bu mevsimi işte bunun için sevmiyorum! diye haykırmak istedim, sonra düşündüm,hangi mevsim güzeldi ki,hangi mevsim sevilesiydi? Hiç birisi elbette,hiç birisi. Çünkü sen yoksun. Barış |
Ayrilik vakti gelmis,hiç hazir degildim oysa buna.Gidecegini biliyordum sen bana gitmek için gelmistin ama ne zaman gidecegini kestiremiyordum.Belkide gitmeleri sana yakistiramiyordum. Buldugum gun kaybettim seni, ne kadar zordur bilirmisin buldugunu sanipda kaybetmek.Dagin tepesine çikipda dusmek gibi birsey. En acisi neydi biliyormusun hiç açiklama yapmadin, gidisinin sebebini bile bilmiyorum henuz.Belkide hiç bilmeyecegim belki sen tum bilinmezliginle kaybolup gideceksin hayatimdan.Hani yagan kar avuçlarina duser dusmez erir gider ya...
Sen kalip savasmayi degil gidip kaybolmayi seçtin, belki senin için en dogru karar buydu ama ya beni dusundunmu?Bu yola beraber baslamamismiydik neden sen yanliz karar vererek dondun? Beni ardinda biraktin.Umarim seçtigi o yolda mutlu olursun, o beni goturmek istemedigin yolda mutlulugu bulursun. Yolun acik olsun.. |
bilsen canım ne kadar acıyor bu gece...içten içe haykırıyorum ama duyan kimseler yok bu acıyı insan yaşamadan anlayamıyor...sen de anlayamazsın...nasıl inandırmıştın beni "seni sewiyorum "diye diye...bende de inanmıştım sewgine...sewiyor demiştim...sewiliyorum demiştim...aldanmışım...belki içindeki herşey bitebilir ama bunun bir oyun olduğunu ah keşke söylemeseydin...şimdi benim için yapılacak tek bir şey war...o da arkama bakmadan çekip gitmek we sana werdiğim bütün değeri we içimdeki bütün sewgini silmek...biliyorum çok zor...ama başarmaktan başka yol yok...ben tek yönlü bir yola girmişim, şimdi çıkamıyorum...hayatta hiç kendimi bu kadar güçlü hissetmemiştim...hiç bu kadar kararlı adımlar attığımı hatırlamıyorum...çünkü biliyorum büyük acılar insanı olgunlaştırıyor...we sewginin üstüne bir anda çökerek nefret duygusunu baskın hale getiriyor...belki içimde hala sana karşı çok şey war ama nefret daha ağır geldi...belki de hiçbirşey yok...öylesine kırdın ki şu saf, aşık kalbimi, bir parçacık aşk kalmadı...biliyor musun sana karşı bir tane bedduam war we her gece yatmadan önce bunu defalarca diliyorum tanrıdan...umarım senin kalbin, senin o taş gibi kalbin, öldürücesine sewgiyle dolar we kavuşsan da acı çekersin ya bazen, işte öyle olursun...we bu kişi ben olayım kalbini doldurayım...ama tüm bunlar olurken sen çık git hayatımdan unutayım seni...tek dileğim bu tanrıdan...senin için dilek dilemek de fazla ama bu bir beddua...biliyor musun bana attığın o mesajların hiçbirini silmeyeceğim...çünkü biliyorum sen kalbimdeyken bana yaptıklarından asla ibret alamam...ama seni kalbimden çıkarsam bile eğer o mesajları silmezsem, hayatım boyunca her birini defalarca okuyup, sende yaptığım hatayı tekrarlamam we şimdi sana teşekkür ediyorum bu benim için çok iyi bir ders oldu...senden bana bundan böyle dost bile olmaz...senden nefret ediyorum...we son sözüm de herşeye rağmen kendine iyi bak...belki siteye gelirsen birgün okursun bu mesajı...yine de takmazsın biliyorum ama en azından kulağında bulunsun olur mu???...we en son oynadığın en son acıttığın en son yaraladığın en son kırdığın da ben olayım...birdaha kimsenin canını yakma...herkes benim gibi güçlü olamayabilir...sana şu şarkıyı gönderiyorum:
herşey boş bir rüya mıydı? yoksa hepsi yalan mıydı? sen de gittin herkes gibi sewmedin benim gibi demek ki tam da aşka inanmıştım uykulardan uyanmıştım sen çeldin benim aklımı böyle kaybolmak war mıydı? war mıydı böyle kaçmak nerdesin war mıydı yoldan çıkmak nerdesin birgün uzakta olsan özlerdin böyle mi oldu şimdi nerdesin... biliyormusun kendine iyi bak sözünün gerçek anlamını???biryerde okumuştum kendine iyi bak demek:hayatında bundan sonra ben olmayacağım kendini bensiz yaşamaya alıştır demek...işte ben de sana HOŞÇAKAL değil, KENDİNE İYİ BAK diyorum... |
Ne zormuş sana sevmek... Bir sıcak gülüş, bir içten dokunuş, bir samimi itiraf ne kadar uzakmış senin için. Ne yapsam olmuyor! Ne versem yetmiyor sana. Aşk senin için hayatta gerekli en son şey. Bu yüzden sana sunduğum ne varsa aşk adına yetersiz, anlamsız ve nafile... Senin özlemlerin başka, senin isteklerin bencil, aşk senin imkansızın. Sevmek senin en büyük korkun. Sevdikçe eksilirim sanıyorsun oysa her sevda yeniler bir yüreği. Ve aşk bu hayatın en ölümsüz gerçeğidir sevdiğim. Kaçarsan hesap sorar duyguların. Kimse değil sen üzülürsün en çok... Artık vazgeç korkularından ve bir kez olsun özgürlüğü yalnızlıkta aradığın için sana kırgın yüreğini dinle... Gerekirse aşka esir ol ama özgürlük adına kimsesiz bırakma yüreğini. Kimsesizlik esaretten daha ağır gelir sevdiğim!...
|
Sanma ki sen olmadan yaşayamam; Kendimi kahrederim sanma. Gidişin canımı acıtır doğru ama asla yıkmaz beni hasretin. Ben ne ayrılıklara direndim bilsen. Ne kadar acı çektim de düşmedim yerlere. Bilirim zor olur ama gidene dur demem yar... Sen inanıyorsan bensiz mutlu olacağına önüne geçmek değil, yolunu açmak düşer bana. Senin dünyanda yerim yoksa, direnmem daha fazla. Gitmeyi son çare gördüysen durdurmam seni... Hatıraları, mektupları, bir parça kokunu bırak ve git! Yüzün gülsün, gönlün mutlu olsun, dost bir selamın gelsin gittiğin yerden, bu yeter inan bana!...
|
kullan kanka http://www.cakal.net/images/smilies/88.gif
Merhaßa demek isterdim ama sana doğru kurduğum tüm cümLeLerin en sonundayım artık.HoşçakaL demekse öLümün beLki de bendeki diğer adı... KayßetmekLe kazanmak sanaL bir eLmanın iki yarısı gibi. ßazen kayßettiğin oranda kazanır , ßazende kazandığın asLında hiç senin oLmamıştır.. Sen ßenim kazanma umudumu hiç kayßetmediğim ama hiç kazanıLmamış diğer yarımsın. Ve ßu gece son kez seni kayßetmeye geLdim sevgiLi... HayaLini ruhuma işLercesine , gözLerim gözLerine son kez ßakacak. İçimdeki sana dair son umudu da yine senin yanında , yine kendi yüreğimLe kıracağım ßu gece. DiLimden , yüreğimden , hatta kaLemimden iLk defa sevda sözLeri döküLmeyecek sevgiLi. YüreğimLe , duyguLarımLa sana doğru yürüyemediğim ßu yoLda iLk defa kendime , iLk defa akLıma yürüyeceğim ßu gece. Evet ßu gece hiç oLmadığım kadar senin , hiç oLmadığım kadar seninLeyim.Son kez tutacak eLLerim eLLerini ve iLk kez soğukLar göndereceğim sıcakLığına... Evet , evet sevgiLi sana dair ne varsa ßende ...ßu gece son... ßenden sonra sen hiç oLmayacaksın.ßenden sana hiçbir şey ßırakmayacağım. Geri aLacağım sana verdiğim sevgiyi ve maviyi. Sana sadece korkuLarın , karanLıkLar ve yapış yapış ßir yaLnızLık kaLacak sevgiLi..YıLLar geçse de kurtuLamayacaksın arTa kaLanlardan. Çünkü ßir daha kimse sevmeyecek seni ßen gibi... Senden sonra ßen...Yüreğimdeki sevginin aydınLığıyLa ya yaLnızLığa yada sonsuzLuğa yürüyeceğim.ßen asLa senin oLmayacağım ama sen daima ßenim kaLacaksın sevgiLi... Evet sevgili , ßu gece ya ßen sonuna kadar seninim , ya sen sonsuza kadar ßenimsin... DeLi-mawi |
Seninle Olmak
Sevgiliye… Aşktan yana dilin ucuna kadar gelen ama bir türlü söylenemeyen daha doğrusu artık unutulan tümceleri, suflörsüz, bir çırpıda hatırlamak ve geçmişi tamamen unutmak için senin gibi bir erkeği tanımak lazımmış. Seninle olmak; yüreğimdeki Saray menekşelerinin yeniden cana gelmesi demek. Seninle olmak; taze gelinin kına kokusunu burnunun dibinde duymak demek. Seninle olmak; yanında olmak, var olmak yada senin için olmak, aşk demek. Güzel sevgiliiiim, diyerek sarılan kollarında kavradım ‘güven’ kelimesinin sözlük anlamını.Yalansız ışıl ışıl yüreğime akan bakışlarını sevdim senin.Şimdi kendi hakanlığımda, bir Hakanın- benim Hakanımın- ömürlük hakimiyeti, geçen yirmi sekiz yılımın karanlık *******ini bile aydınlatıyor.İşte sen: İşte ayaklarımı yerden kesen ADAM, işte sen! Bir erkeği sevmek büyük bir isyan, bir başkaldırı diyen işte ben, senin için ne ayaklanmalarda başı çekebilirim bir bilsen… Düşündüm de… Bu şehir seninle güzel… Tunalı Hilmi Caddesinde el ele- yüksek topuklu terliklerimin işkencesine, soğuğun bıraktığı ürpertiye rağmen- yürümek; yağmur altında, saçlarımın fönünün bozulmasını umursamayarak sana sarılıp şımarmak; gecenin bir yarısı boşalan sigara paketime bakıp çaresizce evde delicesine sigara ararken telefonun diğer ucundaki sesine, ‘Sen de içmeeeeeeee’ diyerek mızmızlanmak; farklı arabalarda evlerimize dönecekken son anda senin arabana koşup binmek; gözlerimin içine bakıp her ‘Seni seviyorum’ deyişinde içimde harelenen ışık halkalarından, ismimdeki tüm nurları geçirmek istemek seninle güzel.Yaşamak, yaşlanmak seninle güzel. Biliyor musun yıllardır evli olmak, evlenmek, aynı evi paylaşmak, ömür boyu yan yana durmak zor gelirdi bana, şimdi önümüzdeki bir yılın geçmesini beklemek zor geliyor.Sen, yıllar sonra kanepede uzanırken, televizyon karşısında uyuyakaldığında üzerine battaniye örtüp ertesi gün ki program için temrin yapıp sesimi açmaya çalışmak yerine yanına uzanıp sıkıca sana sarılmak, sabah kahvaltını yapmadan evden çıkmana izin vermemek, sesime zeval gelecek endişesinden çok beraber daha fazla yaşamak adına sigarayı azaltmak, çocuklarımıza aşkın ne olduğunu yaşarken öğretmek; seninle olacağı için güzel. Kalbimdeki buzullaşmanın seni tanıdıktan sonra kaynayan buhar sıcaklığına dönüşmesine, avuç içlerimin terlemesine, yüzümün kızarmasına, sana gelirken heyecanlanıyor olmama ne denir ki? AŞK DENİR. Gel gör ki yetmedi kalemim seni anlatmaya sevgiliiiim SENİ ÇOK SEVİYORUM. BİNNUR EDİSAN |
Bu gün de merhaba günlüğüm,işte yine kapağından girdim.
Elbette alışkın olduğun gibi,pek içaçıcı kelimeler seçemeyeceğim için de üzgünüm.Alışmış olmalısın artık bana, bunca zamandır kah masamın,kah dizlerimin üstünde, nereye gitsem yanımda en çok sen vardın. Dün yine yağmur vardı bu şehirde,balıkçılar erken döndü ekmek seferinden,kiminin gövdesi yarım dolu,kiminin idare edercesine. Kış balığı olmayınca rakının da tadı olmuyor,ama bu gün uzun yaz sonunda rakıyı tatlandırmayı denedim yağmur kokulu penceremin önünde.Bahane o kadar çok ki,sen mazaret aramak iste,olmasa da bir yerden çıkıyor.Bak işte gökkuşağı meze olmaya başladı bile baktığımın farkında olmadığım gözlerime. Bir şeyler söylemek istiyor,her yudumda bir acının kabuğunu kaşıyor adeta kanatırca.Ben de kanamamak için yaslanıyorum şişenin anason kokulu gövdesine ama ne çare. Bir kere daha sarhoş olamadan kabuk soyuldu işte. Hiç anlam ifade etmeyecek olsa da dayanamayıp yine başladım gökkuşağı çarşafını kare-kare kopyalamaya.Ne kadar uzaktı ve ne kadar da ulaşılmaz.Tıpkı sevgili gibi güzelliği,hiç karşılık bulamayacak aşk gibiydi renklerinin ulaşılmazlığı, ne teninin kokusunu bilirsin,ne de dudaklarının deli tadını. O güzellik kalbin pimini çekti ya bir kere,gayrı nasıl dönüş olurdu bir önceki zamana,olmadı d****aç kez dolup boşaldı bardaklar gökyüzü gibi,ne önemi vardı. Bu mevsimi işte bunun için sevmiyorum! diye haykırmak istedim, sonra düşündüm,hangi mevsim güzeldi ki,hangi mevsim sevilesiydi? Hiç birisi elbette,hiç birisi. Çünkü sen yoksun. Barış |
Ayrilik vakti gelmis,hiç hazir degildim oysa buna.Gidecegini biliyordum sen bana gitmek için gelmistin ama ne zaman gidecegini kestiremiyordum.Belkide gitmeleri sana yakistiramiyordum. Buldugum gun kaybettim seni, ne kadar zordur bilirmisin buldugunu sanipda kaybetmek.Dagin tepesine çikipda dusmek gibi birsey. En acisi neydi biliyormusun hiç açiklama yapmadin, gidisinin sebebini bile bilmiyorum henuz.Belkide hiç bilmeyecegim belki sen tum bilinmezliginle kaybolup gideceksin hayatimdan.Hani yagan kar avuçlarina duser dusmez erir gider ya...
Sen kalip savasmayi degil gidip kaybolmayi seçtin, belki senin için en dogru karar buydu ama ya beni dusundunmu?Bu yola beraber baslamamismiydik neden sen yanliz karar vererek dondun? Beni ardinda biraktin.Umarim seçtigi o yolda mutlu olursun, o beni goturmek istemedigin yolda mutlulugu bulursun. Yolun acik olsun.. |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:03 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.