![]() |
Yağmur Zaman Ben
Akıyor zaman yağmurla birlikte. Yağmur ve zaman. Sen hiç dokundun mu onlara..? Hele bir dene bakalım..! Onlar bilmezler neden akıyorum neden yağıyorum. Onlar anlamazlar niye koştuğunu ardından niye ağladığını elinde gül ile. Akar onlar,yağar onlar. Biri hayatına dokunur biri yüreğine damlar, vururken sırtından biri iliklerine varmıştır diğeri. Onlar görmezler senin anlatılamıyacak kadar uzun aşkları yaşayabileceğini senin ulaşılamıyacak yollarda yürüyebileceğini. Zaman bitti sel ortalık elimde gül dalı yapraksız yürüyorum. 14/12/03/bitez Ahmet Köse |
Yağmurcum
Az önce yine sarıverdi herşey beni birden her olumsuzluğa rağmen Mutluyum hemde çok Yağmurum Canım 15 hazirandaki Tüm kuruluğuma Tüm cansızlığıma Yağmur oldun Seni seviyorum Yağmurum Canım yeğenim hoşgeldin bana....... 23/24/06/89/turgutreis/gece Ahmet Köse |
Yakalanmak ne güzel..!
Seni ben yol üzerinde tanıdım. Yollarla ulaştım sana. Ayaklarım yürür sana yürürmüş nerden bileceksin. Seni ben deniz yanında tuttum sudan yollarla ulaştım sana sözlerim yüzer sözlerine yüreğim yüzer yüreğine nerden bileceksin sana boğulmuşum. Ahmet Köse |
Yalandan Yaşayanların Sıkıntısı
Günlerim bir cellat baltası altında sıcak bir tedirginlik, canlı bir belirsizlik denizin üstündeyim yüreğim yanıyor kuraklık var hayatımın ovasında. Güneşe bakıyorum üşüyorum. Dokunmam dalmam gerek bedenimde birikti yağmurları öfke dumanlarının korkuyorum baharda akan dere olmaktan yanlızca uçamayan baharlara göçmen turnalar gibi. Nasıl da istemem Nasıl bakmam..! Nasıl da süzmem deli çingenelerin sere serpe konuşmalarını aralıksız keskin bakışlarını o canlı uykularını.. üşürken ben yalan sevgilerden. Yaşadığımdan eminim çünkü acı çekiyorum bu yalandan yaşayanlardan. '89/aydın |
Yalnızlığın Çırpınışları
Sıra sıra dizilmiş bakışlar kıvranan bir yüreğin son vuruşlarından. Diyebilirim artık bütün gözler karmaşalar koşuşturmalar yakınmalar coşkular yalım ve yalın bir yalnızlığa bıraktılar meydanı. Yüzler aynı sabah. Her sabah sesler aynı ses. Her gece nasıl kabul ediyorum bu yalnızlığı... sanmam kimse kaşımaz bu yarayı şaşarım..! Elimden tutarak sessizce basıyorum hayatın dibine kaçıncı taksimindeyim bu armoni hayatın bu kadar mı sahne alınır bu ne olduğu bilinmez oyunda..? Geliyor..gidiyor...elim gözüm...bir öteye bir sevdaya karışıyor her yanım. Duruyorum gümbür gümbür yürekle açıyorum aşk-ı yüreğimi rahat vermiyeceğim bu yalnızlığıma. '89/turgutreis Ahmet Köse |
Yanayım
...mavi ince kıza Suları yaktım donların üstünde Işığın yanar buzların üstünde erir giderim. Ben deniz feneri neredeysen oraya yanayım. 12/13/haz./03-bitez Ahmet Köse |
Yanık Çınar Yaprakları Ve Kış Kuşları
Yanık çınar yaprakları örtüyor sıcak adımlarımı savrulan aşk uğultularının donukluğunda. Avucumda sevgili üşüyen kış kuşları ellerim paltomun ceplerinde sıcacık yürüyoruz sevgili kış kuşlarımla. Bunca kayıplar yitirmedi bendeki insanı onca duvarlar yıkılırken üstüme, bence sızılı ve örselenmiş olan geçmiş ti. Senin suçun değildi yürek incitmeleri dokunmamışsın hiç ince camlı yürek pencerelerine giderken bu bilmediğin buzlu göl patikalarında. Boğulursunuz dumanından yaklaşmayın yanık yürek yangılarının yamacına serilmişim bir dağ yatağına sere serpe upuzun bırakmışım gönlümü bir tepesinden, bir eteğine yatağımın dağılmışım dağlarımın içinde, serilmiş üzerime mavi yıldızlı aylı yorganım, kalk! diyor...dirimim! çık! deniz feneri terasına dök! yanık çınar yapraklarını kalbinden denize sıfır mavi kokulu dünyandan uçsuz ufuksuz sevginin dalgalı derinliklerine... Ne duruyorsun bulmuşken böyle bir hayali fırsatı...! '04-bitez Ahmet Köse |
Yapalım Bakalım
Yazalım,yazalım yapay sevgiyi kısır umutlanmayı yoz ilişkileri dar barışı,geniş umudu yazalım. Çizelim,çizelim kötülüğün üstünü,anlamsızlığın altını iğrençliğin her yanını, katıksız sevgiyi sevgisizliğin tam üstüne özlem dolu,aşk dolu renklerle silinmezcesine çizelim. Bakalım,bakalım insanlara bakalım, insanları sevelim,okşayalım,koklayalım,saralım, alnımıza yazalım. Yazalım bir daha yazalım boşuna yazdığımızı yazalım. Çizelim bir daha çizelim bütün bunların üstünü çizelim. Bakalım bir daha bakalım halimize bakıp bakıp gülelim..! 29/11/85 Ahmet Köse |
Yapmayın bunu bana
...yoksunlara Senin yaşadığın dağ yediğin ot içtiğin su belli! Gezdiğin çayır çimen üzerine yattığın toprak belli! Haykırdığın gökler pislediğin taşlar belli! Sen benim dağıma çıktın mı! Otumdan yiyip suyumu içtin mi! Çayırlarımda gezip toprağımda yattın mı! Göğsüme haykırıp kucağıma kustun mu hiç! Elime dokunup Yüzüme bakmadın Ruhumdan ne istedin de Delip geçtin Hayvan...................! 23/24/eyl/03/bitez Ahmet Köse |
Yardıma İhtiyacım Var
Birazdan gündüzün içine karışacağım gecenin koynunda düşünürken uçurumların sonunu yolun başını. Bilmem ki yarın beni dağlara çıkartan gülü bulurmuyum. Yüreğimi saran kaygılardan yine sızlatır mıyım. Gecenin hüznüyle birlikte bağrıma akıveren ılık bir aşk istemek geliyor içimden, gözlerimin dolmasına ve ümüğümün sızlamasına katlanarak. Bir kuş bekliyorum bakışımın karşısında konuşmasın isterse benimle baksın gözlerime kanat çırpsın yüreğime. Sanki bir gelenek yaşıyorum oturmuş ağıtlar yakıyoruz kaygılarla,sızılarla kavgalarla,ihanetlerle yalanlarla,eğrilerle çürüklerle,iğretilerle itmeliyim kenarına bunları hayatın. Bir yoldaş arıyorum mavi ve yıldızlı konuşmasın baksın ve benimle birlikte ağlasın sadece sevgi uğruna. 13/10/88 Ahmet Köse |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:20 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.