www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Abantlı Atahan Çakır (https://www.cakal.net/showthread.php?t=139717)

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:58 PM

Bir Gün Ansızın
Geldiğini görmek isterim bir gün ansızın
Dere tepe demeden uzaklardan
Saçlarında dağ rüzgarlarının kokusu
Gözlerinde sonsuz bir ışıltı yıldızlardan.

Geldiğini görmek isterim bir gün ansızın
Tüm güzellikler sende alabildiğine
Dilinde hep sevgi sözleri
Meltem esintisi tutsak nefesine.

Geldiğini görmek isterim bir gün ansızın
Yorulduğunu bir kez olsun söylemeden
Ellerinde, renk -renk kır çiçekleri
Gülüşünde iri güller açmış sevincinden.

Geldiğini görmek isterim bir gün ansızın
Heyecan ve mutlulukla bakıyorken gözlerime
Kucaklıyor, öpüyorum seni, doya-doya
Yeminler ediyorum tek seni seveceğime

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:58 PM

Bir Gün Ansızın
Geldiğini görmek isterim bir gün ansızın
Dere tepe demeden uzaklardan
Saçlarında dağ rüzgarlarının kokusu
Gözlerinde sonsuz bir ışıltı yıldızlardan.

Geldiğini görmek isterim bir gün ansızın
Tüm güzellikler sende alabildiğine
Dilinde hep sevgi sözleri
Meltem esintisi tutsak nefesine.

Geldiğini görmek isterim bir gün ansızın
Yorulduğunu bir kez olsun söylemeden
Ellerinde, renk -renk kır çiçekleri
Gülüşünde iri güller açmış sevincinden.

Geldiğini görmek isterim bir gün ansızın
Heyecan ve mutlulukla bakıyorken gözlerime
Kucaklıyor, öpüyorum seni, doya-doya
Yeminler ediyorum tek seni seveceğime.

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:59 PM

Bitir Derdimi
Bana ö güzel gözlerinle öyle bakıp durma
Sonra sever, bağlanırım huyumdur benim
Gülüp yüzüme, tatlı sözlerinle vurup durma
Sonra öğrenir, avcı olur, tetiği çekerim.

Uzatma ellerini, yakalar hapsederim içime seni
Kapından ayrılmayan bir gardiyanın olurum
Sokmam asla kimseyi içeri, öldürseler de beni
Tutuklum oldun artık benim, budur gerçek durum.

Ölürüm kaçarsan kalbi mahpushanemden
Affetmem ne seni, ne de kendi kendimi
Tek bir dileğim var, tek bir dileğim senden
Dermanım ol da, ne olur bitir şu derdimi.

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:59 PM

Boş Ver
Uzatma tutmam için ellerini artık
Boş ver aşkı, sevdayı ne çıkar;
Bir gün nasıl olsa yarım kalacak
Sonu yine gözyaşı olmayacak mı?

Boşuna yakma, ne beni nede kendini
Ben başka, sen başka alemdensin
Üzmeye gerek yok inan bana
Aşk gibi bir sözcük için kendimizi.

Şarkıları dinledikçe ağlamak
Feryadı figan etmek niye?
Niye boş bir sözcük için
Yılları bir kafeste saklamak? .

Ayrılık en basiti ve anlamlısı bence
Hiç değilse ne yaptığın belli olur
Görmemek, dokunmamak duymamak gibi
En çıkar yol da bence budur...

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:59 PM

Büyük İnsanlar
Niceleri vardır, mükemmel ve deha üstü
Büyüklenmek nedir öğrenememişler
Işık saçıp durmuşlar da insanlığa
Karşılığında hiçbir şey istememişler.

İşleri vermek olmuş,almayı hiç düşünmeden
Böylece olmuşlar Dünyanın en zenginleri
Bir lokma, bir hırka ile yaşamış
Düşkünlerden yana olmuş tüm dilekleri.

Eleştirirken kendilerini örnek vermişler
Kırmadan öğretmek için gerçekleri
Onlar da herkes gibi göçüp gittiler
Ama asla unutulmayacak isimleri.

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:59 PM

Çalar Elbet Aşk Kapımızı Bir Gün
Çalar elbet aşk kapımızı bir gün
Kim bilir nasıl da güzeldir böyle sevmek
Ellerini tutup gözlerinin sahilinde gezinmek
Tarifsiz duygularla “Seni seviyorum” demek
Saçlarını okşayıp, kalp atışlarını dinlemek...
Budur gönül için en güzel bayram ve düğün.

Çalar elbet aşk kapımızı bir gün
Mutsuzluğumuz serap misali kaybolur gider
Pembeye döner kara bulutlar birer birer
Kuşlarla uyanırsın her gün, her seher
Tek renk açar gönül bahçende güller...
İşte aşktır bu, hayal edip rüyalarında gördüğün.

Çalar elbet aşk kapımızı bir gün
Hasretsen yoluna kilitli kalır hep gözlerin
İsmi ile başlar ve biter bütün sözlerin
Sahibi görürsün onu yerin ve göklerin
Bir bilmecen var artık, hiç çözemeyeceğin...
İşte budur aşk, ağlarken arada bir güldüğün.

Çalar elbet aşk kapımızı bir gün
İhtiyacın yoktur ondan bir başkasına
Eşe-dosta, kardeşe, ana ve babana
Başkasını dinlemez, her sözü atarsın yabana
Ondan başka her şey, yok görünür insana...
İşte budur aşk, her gün artar durur körlüğün.

Çalar elbet aşk kapımızı bir gün
Sebepli sebepsiz sele döner göz yaşların
Karma karışıktır o güzelim duyguların
Kime öncelik vereceğini bilemez olur aklın
Çünkü yarısı sende ise, yarısı ondadır canının...
İşte budur aşk, uğrunda parçalara bölündüğün.

Çalar elbet aşk kapımızı bir gün
Karşılık buldun ise aşkına, buna diyecek yok
Zira mutsuzluk, karşılıksız aşkla başlar daha çok
Denir ki, “kuru kuruya sevgi ile olmaz karın tok”
Biliriz ki, sevgisiz olunca da biter her türlü stok...
İşte budur aşk, çoğu kez bu ikilemde döndüğün.

Çalar elbet aşk kapımızı bir gün
Çökmüş üstüne kara bulutlar inlemektesin
Kimseye derdinden söz edememektesin
Kendinle, baş başasın, her gün içmektesin
Her şeyden, kendinden, ondan nefret etmektesin...
İşte budur aşk “çalar elbet kapımızı “diye düşündüğün

İşte budur aşk; yaşarken, her gün,her an öldüğün.

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:59 PM

Çaresiz
Başını kaldırıp gözlerime baktı
Tam bir belirsizlikteydi düşünceleri.
Görevini yapamamış olmanın acısıyle
Küçülüp büyüyordu gözbebekleri.

Neler söylemek istediğini düşündü
Birara, gözlerini oğuşturarak.
Ama yine sustu, düşünceleri üşüdü
'Konuşamam' dedi sıkılarak.

Büyük yankılar uyandıracaktı
Yıllarca sakladığı sır dolu sözleri.
Ama korkuyordu, can bu, çok tatlıydı...
Bu güvensiz ortam yok edecek bizleri.

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:59 PM

Çaresiz Sürüklendik
Hep birlikte yaşadık yıllar boyu seninle
Ayrı gitmezdi yediğimiz ve içtiğimiz
Çok mutluyduk biz, arada bir tartışsak bile
Ayrılmamak için dua ederdik ikimiz.

Öyle birlikteydik ateşle duman gibiydik
Ne sen ayrı yanar, ne de ben tütebilirdim
Kovanlarda arı, kırlarda bin bir çiçektik
Ne sen çiçeksiz, ne ben arısız edebilirdim.

Yıllar sonra esti nedensiz bir deli rüzgar
Savrulduk; ne duman kaldı, ne çiçek ortada
Bilemedik insan böyle durumda ne yapar!
Çaresizlik içinde sürüklendik sonunda

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:59 PM

Çocukluğum
Gözü kör olsun böyle yokluğun
Hala derin ötesi bir yara içimde
Yaşayamadığım garip çocukluğum
Anlatılamaz türlü sefaletler içinde.

Küçük, küçücük bir köy idi
Dünyaya ilk kez baktığım yer
Her yer çiçek, Nisanın yirmi biri
Ama benim için ne fark eder.

Bebekliğim, çocukluğum hep aynı
Kahır ötesi büyüdük nasılsa
Ya gençliğim! onlardan var mı farkı?
Yarı aç, yarı tok büyüdük sonunda.

Hiçbir yardım almadan büyüdüm
Çöldeki kaktüs misali,
Sefaletten kaçmak için yürüdüm
Her yerim delik deşik çile izi.

GooD aNd EvıL 01-08-2009 07:59 PM

D e p r e s y o n
Geceye hazırlanan gündüzün telaşı var benliğimde
Mutsuzluk taht kurmuş sanki her bir yerimde
Ne beynimde akıl kalmış, ne gözlerimde fer
Birisinde isyan varsa, sebepsiz yaş var diğerinde.

Uzun yıllar kabul etmemek için çok direndim
Engel olamadım bir misafirim var bende benim
Hiç eksik olmuyor sorgulama, önüne geçemedim
Güçsüz hissediyorum kendimi, faydası yok beynimin.

Düşüncelerimle kamçılıyor her an bedenimi
Acıdan kıvransam da çıkmıyor hiç sesim
Şartsız teslim etmişim ona ben, kendi kendimi
Beynimde o ev sahibi, ben misafir gibiyim.

Ruhumda deli deli rüzgarlar estirmekte
Savurup alıp gidiyor beni istediği yerlere
Arada bir terk edip gitse de yine gelmekte
Öldürürsem kurtulurum ancak onu bin kere.

Nedir beynimi böylesi akılsız kılan,
Ne var da güçsüzlüğe teslim etmiş kendini?
Aslında kendinden başkası değil onu hırpalayan
Avucuna alıp düşünme zamanıdır artık beynini.!

İnsan kendi kendine karşı kazanmalı zafer
Aklım küsüp giderse sonra bedenim ne der!
Kim ne ederse başkası değil kendi kendine eder
Akıllı olmak gerekir kazanılacaksa şayet zafer.


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 12:32 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.