![]() |
Aşk yollarının kapısında uzanan ele sunulan
Okunmuş nice gül suyuna üflenmiş dualar Gülpembe kan kırmızısı bülbül ağlar Hicretinden esintiler gelir,efendim Goncalar kadar taze,dağlar kadar serin Güller aşıkların,aşk senin anladığın hisleri Dünyalar kadar güller sana feda ey Nebi Gül koktu yine sen geldin,efendim |
Güllere sevdamı anlatırken
Bülbüller ağladı,gül kokusuna Bir nefeste ben koklasam Çöllerin ortasında gül deryasından Gül yaprakları örtsün ölümü Sevdamın renginde aşığın dili Gül kurusu dudakları gül suyu yıkasa Güller bahçesinin bahçevanı olsam Bülbül yine konsun dalıma Bahçevan aşkı anlar Gül bahçesi kabrim olsa |
ah aşk dediğin bir rüzgar gülüm
duygularımız bir döğüşür bir barışır bazen mahcup eder bazen şımartır aşk mekansız yolculuğun bitmeyen adı ah meşk dediğin ise yar gönlümde gözler ışığında çaresiz sana bağlanır çölde serabın gölgeler vadisine bırakır aşk zamansız mutlulukta da acının adı |
üzgünüm
gecelrin hüznü çökmüş baykuş seslerinde üstüme yalnız ve çığırtkan öfke dolu bulutlar üstüme başı boş dertleri tane tane özlediğim ülkeye alıp götürseler ne isterlerse versem dinsin öfkem dinsin acılar hepsi kalsın üç kağıtçıları içinde bulunur elbet çıkalım bakalım gurbete gönül ikliminden seyre dalalım aşkın varolduğu saygının olduğu beldeye hoş hoş ama boş hayallerdemiyim tadını kaçırdılar güzel ükenin çıkarlar yiğitleri delikanlıdır her biri mangalda kül bırakmaz yüreği ilmi herkesten ileri zafer mi yakın el vermeli umut ülkesine gitme vakti gün gelir |
Yosun tutmuş yüreklere gam saldım
Varsın avaresi olmasın şimdilik aşkın Yırtmasın bağrı açık üst başt yırtık yalınayak Dağ yamacından bütün üstündekileri bir deli rüzgar alır ya yapayalnız kalırsın Değdi san ma çalıştığına dünya Garip kaldın adı neşeli buruk ve yalın Hadi bir tebessüm daha hayata geç kalmadan Yaşandı yaşanmadı bir şey unutmadan dua ya Horlandın kovuldun o ellerden alkış aldın Yarına çeyrek kala guru ba veda zamanı Karanlığığı kimler saklar aydınlığa inat Karanlıkta gören seni anlar,sen uyanmasan Ne olur derin uykudan uyan Abdestini al aksın günahtan damlalar Hayat akşamla başlar melekler sabahlar Rahmana yolculuk senden müjdeli haber var O bizi duyar hisseder aşıklar |
Sanki yağmur yağacak
Bulutlar var, sandım Hava gittikçe kararmaya Dışarda, insan sesleri Teneke çalanlar var Islıklar maskara Bir an korkular olurya 11 ağutos 1999 Dedikodular Bilimsel açıklamalar Her tutulmadan sonra Bir yerlerde deprem Rahmandan uzak Çılgınlıklarımız Bir dua etmediğimiz Tüm sıradışı eğlencelerimiz Ona inat,ölümler orada yok ya Tutulmuşuz güneşin karanlığına Ay hesaplanarak saklanmış Hangi kutret böyle yaparmış Bir varmış bir yokmuş Anlatılmaz mı yaşanmış olan Kuşkular yersiz değil Kesilmemeli dualar Uyuduğunuzda ölüm başlar Uyandığınızda yeni doğumlar Kimi akşama çıkmaz Kimi sabaha Sizinde güneşinizde tutulur Karanlık başlar İki cihanda batmayan Güneşimiz rehberimiz Rahmetten manzaralar Ders içinde dersler var Gün tutulmasında |
Kaç gece hüzünlü bulutlarda yağmur gökyüzü
Aydınlığında kaçkadın, oğlan çocuğu doğurdu Korkuluk dolu,hayalet elbiseli sabıkalı insanlar ******* biter,gün doğar korkular kaybolur Aldatımışlık,bir damla su kadar dünyada Adam gibi adam sandığımız elbiseli kuklalar Değerlerine kalıbızı bastığımız,beynamaz ******* biter,borçlar ödenmez günler saydığımız Dilencisi zamanın,uyanık hırsılar,dilleri var Kalpleri yok,her türlü dalavere hünerleri var Hesapları asılsız cepleri boş,milyonları var Uyan halkım uyan gündüz gece soygun var |
Merhaba martılar,deniz mavisi
Sahil,güneşlenen insanlar Harika manzara Ada vadisi,martılar Sahile vuran dalga,balıklar Şen şakrak kızlar,gökyüzü Merhaba Işıl ışıl güneş,uzaklardaki beyaz bulut Dalgalanan sandaldaki ayyıldızlı bayrağım Fısıltılı rüzgar,lodos Selam Rıfat kaptan,yeni gün Merhaba Türkü kokan insanoğlu,yurdum Dağ yolunda,tarla bayırında Kucağında sıcak ekmeği,elinde değneği ninem Ak sakallı dedem,köylü güzeli fatma Çimenler üzerinde, zıplayan kuzular Şakıyan bülbüller,güller yasta Koşuşturan namaz kılan yurdum insanları Merhaba,merhaba |
Sigarayı,hiç arka arkaya ikilememiştim
Aklıma sen geldin,unutmuşken yine Düşünmeye başladıysam,seni... Çıkmazlara vurur başım,daracık gelir oda Sevmek mi dedin,aşığım be kuzum Sen unutsan da,ben sana Anlamazlıktan gelme,aşk ateşi Ne külü kalacak,ne isi Onun için düştük güzelim,anla Senin yüzünden kara sevdaya |
yağmur düştü gülşenime
gökkuşağı üstünde terazinin bir kefesinde hayalleri tarttık gün ötesinde tutuşturdular elimizde fikirleri yarınları unutmuşlar ülkesinde unutulmuş benliğimize doğru doğrulmuş medeniyetin teknolojik silahları kalemleri ilk kurşun askeri anlayamadığımız gezegenleri gösterirken işte yaşam gibi çalmışlar bulmadan ülkemi Kim çaldıysa,hadi verin |
Doğmayacak içimizdeki batan güneş
Gönlümüzün son baharı da kaldı Açmayacak çiçekleri,çıplak dal Tutacaksın ta derinden,ağlasa toprak yapişsın eline hayatın balçık çamuru Kopsun içindeki hayat gülleri Kuruntular,birimi var,o an Damarlarında donacak hissettiğin kan Beklemekten yorulmuş,nöbetçi dizlerin Kesilmiş ağaçlar gibi yıkılarak Lakin vakit çoktan geçmiş olacak Kapını çalan,halini soran Adını tanıyan olmacak Sevdiğim,dostlarım Unutulmuş hatıralar anlatcaklar Ey can ey can |
Ey denizin aşkı
Latifeyle gelen Kuru çirkinlik Cehennem bekçileri Kuruntularım gibi Yanıpta eriyen Çayda çıra Mum içinde Çingene Ezeli olmayan Boş yokluk Buldum... Kuyu dibinde Zemzem Çılgın aşkım Söyle Hayal değil Ne? |
İçimdeki terettüd,kırgınlık
Umutla beklenilen Yıkılmayan gurur Tebessümler başka Yüzler donuk Bu kar beyazı,soğuk Pazar günleri Eli boş postacılar Öldürecek beni Gözlerimi kapatıyorum Başka pazarlara İçimde sıkıntı Bi garip burukluk Hoş seda Gurbetle savaşım Düşmanlarım da, çokluk Seni sevmeden yoktu,güzelim |
Düşünsen ******* neden kara
Umutlar hep senden yoksun Nedense rüyalarımda hiç yoksun Ne çabuk unuttun varlığında yokluğu İçimizdeki çocuktun acıların büyüttüğü Sümüklü kara kuru büyüdün kadın oldun Gönlüme taht kurdun ama yoksun Acılar biter günler nasıl geçer Hiç kimsenin derdinde sen yoksun Bir ben mahkum Aşkında yokum bilmiyorsun Sevildiğimi bilmeden seviyorum Hayallerinle avunuyorun Kalbim olurmusun, cevabı dursun İnşaallah hayırlı olsun |
Ya hissedebildiğim kadar sevdim seni
Gecenin ayı sevdiği okşayış gibi O ilk vuruş yokmu öldürür tutamazsın kendini Ben seni öyle sevdim ki kelebeğin çiçeği sevdiği gibi Şairin şiiri ozanın içinden saza vurduğu yer sanki Dili tutulur kalbi konuşur belli bir zaman Kalbi susar gözleri konuşur sadece senin anlayabileceğin dilden Ne olur yıkma gönül sarayım seninle şenlensin Bırak üç gün bir bayram ediversin aşkın terenümüyle Gelecekse gündüz ardınsıra gece geçse günler aylar....yıllar Bitmese aşkımız canın gitiği yerde bile sadakate yer var Hurilerden güzel olursun aşkın sahibine sadakat Birlikte gitmye varmısın sevgili biter gece Aşk nöbette bekler hesap sorar kıyamette |
Gözlerine bakarak kandığımız
Alnındaki derin çizgilere aldandığımız Güler yüze tatlı söze niyazımız Güven veren hisler nerede kaldı Ticarete hile katıldı,teraziler insan tarttı Bir menfeat deryası,ihaleler yattı Duygularımızı çaldırdığımz insanlar arttı Güven veren hislere karlar yağdı İnançlar vardı masum.bilmeden yaşadığımız Dünyalar vardı,dostluklar anlatıldı,yaşandı Unuttuğumuz yardımlaşmalarımız vardı Güven veren hisleri karanlıklar çaldı |
Mecnun gibi hallerdeyim
Meçhule dalar gözlerim Hayalimde o resmin Bu aralar hor görme garibi Yollarına deli divaneyim Gönlüme söz diyemedim Sayende vurgun ziyadeyim Bu aralar hor görme garibi |
Karınlığı yırtarak aç susuz ve çıplak
ağlamayı öğrenmiş dışarı çıkmadan Seni gidi yaramaz seni gidi maviş Dünyaya san ki önceden gelmiş gitmiş Hoş geldin dünyamıza şeref verdin Ya filistinde dünyaya ya Afrikada Irak ta zumün içinde demokrasi diye gelseydin olursa Kanatlanıp uçan ruhlara karışsan senin gibi masum şehit gibi temiz Hoş geldin bebek yalanbcı dünya ya Açlıktan veya bombalar patlar Filitin ve Çeçenya Afganistan ve İrakta Toprak kanla sulansa görünmez Hoşgeldin bebek seninle umut car |
Ne olur
Aşk tadında kal Yüreğin eskitmesin İçinde yetişen nesli Hisettiğin gibi mavi Dinlediğin gibi şiir Genlerinde ayak sesleri Gururlanma ama Kaç tarih devirdin Öğüdünü dinledin mi Dedenin Aşk tadında kal Dal budak sal Sana ihtiyacı var Bu ülkemin Özünden bir şeyler alarak Yarınlara umutla bakmak İstiyorun Sana inanarak Aşk tadında kal Bal aksın ırmak |
Matem tutmuşsun,gec bile kaldın
Yandığım acılar değil ayrılığın Gitmedin ki hiç duygu yumağım Gözlerin hapsindeyim,sevdayım Çekmez bu gönlüm yükü ne baharı ne yazı,aşk iki arada kaldı Yasemin çiçeğinde gizlendi,rüyası Rüyalar ağladı,ney ağladı Aşka giden yollara karlar yağdı İzleri kaldı |
Gözümden süzülen damlalar da asılı kaldı aşk
Buharlaştı açtığım iki avuca inat,zerre kadar Hüzne hüzzam katıp ağlatan şarkılar,çifte kudümler Şiirler yalan, bitene kadar usulünce okumadan Hazmedemedik yaşamak zorunda olduklarımıza inat Hep göz yaşlarını neyin sesinde darağacında asarak Vedalaşmadan pür telaş,aşktan sürgün kaçışlar var |
yalnızlık tamburun tellerinde asılır kalır
her ritimde bezmi alem beden dilinde unutmuşken yaşanmışları kanunun demde ne ara nağmelerde çöller aştık biz nevayla buselikte Hüseyni de neşe,bol ahenkte nefes ne öyle Saba da hüzün,dügahta gece Unutan kim mirasım seni,adaleye seslenişlere koşanlar Saray müziğinden ne anlar Fuzuli nin kanun'undan Udun kemanın yakarışından kaçan neslim Vadilen ne var,tarihinden özünden kaçışından Seni yolundan alıkoyanlar yalan Ecdadını yerden yere vurdular İnceliğe sanata dayan, ecdadın duyar |
Istanbulu sevdim
Gözlerinde tebessümle İçinde sen varsın diye Özlediğim diyar gibi Hayalimdeki yar gibi Bir gönül saklar içinde Baldan tatlıdır dili Ben ıstanbulun içinde Sen varsın diye sevdim Varsın yanlış anlaşılsın sevgi Sussak gönlümüz durmaz İki kişinin anladığı dil Peki ne olacak şimdi Istanbulum uzak Geceyi haykırmak faydasız bilirim Bir tebessümü eksik görürseniz Istanbul sana gelmem Sevgiyi senden bilmem Böyle gitmez Yelkenleri açmak lazım Denizde ikimizde çaresiz Dalgalar vurmaz bizi Gönül koyun içinde Istanbulu ben hep sevdim Belki içinde hep sen vardın Istanbul hayalimden gitmesin |
Alın teri görmedim
Ekmeklerini yemedim Gördü zannettiler görmedim İçimizi karıştıran kim? Vatan benim,millet benim Çile benim.dert kimin Fitne fesada düşman,benim Sesimizi duymayan kim? Olmaz olsun vatan sevgisi,olmayanın Ölse olmasın onun hiç ağlayanının Özlemmiş,hangi felsefe yalanın Kin tohumlarını serpen kim? |
Dostluğum unutulursa
Boşluğu ne doldurmuşsa Alışmalıyız artık, yalnızlığa Hırslarımız zamanı o an sarar Bozuk para gibi harcanırlar Umut bağladığımız, İnandığımız yarınlarına Unuttukların da kaldı ya... Hayata karamsar olmadan Baktıklarım güzel olsa da Hayırla yadedennler bırakmak için Duadan başkasına olmasın emanetiniz Dostun gerçeğine yalvarmaya Karnımızı onun sofrasında doyurmaya Daha ne var Bir çift söz Allah için dostluğa yolculuğa Dilim varmıyor |
Hoş bakışlarda takılı kaldı sevdam
Göz baharlarında yaşanası aşklar Sürmelerinde nazarlar kayboldular Bebeğinde bir ben var yaşanmışlar Bakma ruhum baktığını anlar |
Sevgiler var
Zamana hapsedilmiş, zamani gelince öylesine silinmis.. dostluk,muhabbet. Sevgiler var,kucak dolusu Görünmeyen Hayal meyal bir sevgili Umut,ne var ne yok Vitrine asılmış,bir elbise Göztermez,sevgiyi Yook yok içimizde, Onun sevgisi |
Yakma dur
Bende saklı kalsın Acılarım,anılarım İyi düşün O günden kalan,sancılarım Duyguyla bütünleşen,ateş Nefretle buluşan dehşet Şımarık ve alçak Çorak topraklara batsın Anılar,geçen yıllarım Yalnız sana geçmez Bilirim,intizarım |
Gülüşün hayat
Yüzün gözün kan Avucunda küçücük taş Ve bomba toz toprağa gömülür Bitmeyecek ölümlerin öyküsü Fidanlar gördüm Selahaddinin diktiği gül El Aksada Efendim görülür Hiddetli mi hitdetli Ümmetin korkaklarına küskün zalime dost olan onunla görünür Habibukkahın acısını nasıkl görsün Şehadetleri zaferi görür o gün Onlar peyganber öldürür Çocukların ölümü ne ki gülüm Geldi ölümün öldüğü gün Nice müslümanlar ne kafirler ölür Zafer günü kudüste düğün Kulak işitir gözler görür Ölüm de bir gün öldürülür |
Seni hep uzak diyarlardan sevdim
Sevdim İstanbulum, Fatihin sevdiği kadar Hayal aleminde uçuşlarla sevdim Girmiş aşkın gönlüme,başka sevgili mi arar Hep resimlerinle gezdim,şiirlerini dinledim Denize sevdalı istanbulu sevdim Senin Fatih i sevdiğin gibi,lale devri Sanatın beşiği,beyefendisini musıkisini sevdim Hiç görmedim camilerini,sahabe kabirlerini Eyüb Sultanı sevdim,müjdesini sevdiğim gibi Sensiz zenginliklerim fakir,sensiz garip Hangi demde kavuşmamız beden terketmeden Sevdim anlatamadıklarımla,bu nasıl sevgi Son nefesi vermeden seni görsem Görmezsem efendime saygısızlık olur |
Benimde hayallerim vardı
Umutlarımın kovaladığı Kaç gece karanlıkları araladı Hüzünlendi İçten içe ağladı Aklıma gelmeyen dualar aradım Cevapsız bırakmadı Anladım O istemeden olmazmış Rahmet damlalarında Hayallerim vardı |
Dokunmayın, bana
dokunmayın istemem Dokunmayın göz yaşıma silmeyin öyle kalsın istmem Dokunmayın anılarıma, dokunmayın istemem ******* kararsada Gurbet bağlasada dokunmayın sevdiğime Dokunmayın istemem Nazar değecekse gözüme dokunmayın göze akan göze Göz bebeğime,dokunmayın istemem Tutsam elini,kucaklasam belini Dokunmayın istemem Cana can katan,cana Gönülden ağlayana dokunmayın dokunmayın istemem Değmeyin hayat dolu dünyama Dokunmayın bana,dokunmayın istemem Gönül bahçemde açan çiçeğe Görse gözler gülecek Belki bir gün gelecek Dokunmayın yıldızlarıma, dokunmayın mehtabıma,dokunmayın istemem Sadece bir teneffüs,içimde kalan Batmakta olan kızıl güneş Kıpır kıpır içim Lakin vakit çok geç Dokunmayın dizelerime,dokunmayın bana Dokunmayın istemem.dokunmayın istemem |
Seni anımsatan
İnan çok şey kaldı bende Beynimde senin dedikodun Karamsar gecede ay dede görünsede Düşünceler,ağrıyan başım Hep o günler, gidip gelmeler Uzak çok uzaklarda Esir ettiniz aşkı Umut var,belkide yok gibi Bu çölde su çıkarsa Saçlarında çağlayan akar Gönlümü içine salıvermek gelir içimden Atarım derinliklerine yüzme bilmem Tutan olmaz elimden |
Kanatlanıp uçsam,gonül pervane
Örümceğin ağından yırtarak sevre Yürüsem,yollar uzun zorlu geçsede Mevlanalar gibi,sende dönsem kabe Gönüle bu yolda nasıl ferman sorulur Yollarına gitmeye, canlar kurban olunur Bitmez içimdeki arzular,aralansın kapilar Zemzem suyunda serinlik,merveyle safalar Hacerülesvedi öpsem,yağsa nurdan damlalar Gözlerimle uzaktan olsun,sevebilsem kabe Gönül oradan, her gelenle yolcu olur Yollarında kaç divane günahlardan kurtulur |
Hayallere tutuntu hep ufuklarda
Umutları vardı hep dağlar ardında Hiç belki olmadı,çıkarmıyım yarına Beklemediği musalla,kalabalıklar Bir anlatabilse neler oluyor orada Çıplak birisi varya yatan orada Kendisi zengindi,bir parça bez burda Beklemediği musalladan aldılar kalabalıklar Ağlayanlar sevinenler,ayak sesleri Durdu kalabalıklar,bir beden toprağa Kondu tahtalar kürek sesleri, ya bir dakika Beklemedi mezarlıkta akraba ve kalabalıklar Güvenme malına,evladına yetişen olmaz Yaptıysan öbür aleme, yatırımın varsa Korkular biter rahmetmetten damlalar var Beklediğine değdi değmedi,şahit kalabalıklar |
Bazen
Seninle sensiz Yalnız kalırım Takılır gözlerim Göğe Yutkunurum Boğazım kurur Sonbahara bürünürüm Çöker hüzün Uzar mı uzar, gece Yalnız kalırım Onunla,onsuz İki karşı ev Yakın Yaşar,ım İki can içinde Mutluluk Gece geç vakit Hala yanan Yalnızlık lambasına Şaşkın Ona baka kalırım |
aşkta rüzgar ne gezer
çöl fırtınası kum doldurur gözleri derinden hissettiğim kalbinin sana söyledikleri çıkıverirsen aklımdan ya çıkagelirsen peşimden dayanmaz yüreğim üzerine titrediğimi hissedersin bilirim uyku tutmaz gözlerin benim için özelsin kalbin bilsin ve bitmesin kalbin diline söyleyiversin |
Kırık bir fincanın kanattığı dudağa
Bakakaldı,donmuştu sensizliğinde sevda Öpsem kanla ıslamış,ateşli dudağa Değer mi bilmem ki ne varsa o dudakta Kırık bir fincan var artık aşkımızda Ne güzel telaştı,farkında olmadan Nasıl yaklaştık,nasıl değişti ortam Bir damla kan düşmesin yardan Hani kaderde ayrılık vardı,o andan Yaşandı sanki geçmesini düşünmediğim anlar |
kan tutar çiçekleri
o renge bağlar her biri bülbülün şehadetidir kanı görür başlar zikri kan tutmaz gözleri seyre dalar güler her biri kardeşlerim şehit edilir bitmez bülbülün zikri derdim karışmış kana düşmanı dost sananda hak arar tarih seni belki ak diye yazar bülbülüm intizarla başlar zikrim |
Aç bir yavrunun iniltisini duydu
Onunla özleşmişti kan kokusu Nice canlarda kıyamet Ölüm korkusu doğdu Şehadeti kaç yüzbinler içti Nice canlar namuslar gitti Duynadık avrupa tıkanmıştı kulağa İnançlar var diyalok varya Pas tuttu hislerimiz Tv seyredelim Bir sürü eğlence proğramı var Kafa ağrıtma Onlar savaşmadılar Barbarlar Ama insan seninle aynı inançtalar Hani birimizin canı yanınca öteki duyardı teskereler çıkar,çıkaranlar ağlar Timsahlar severken ağlar Sen uyursan islamın kökünü kazırlar Birazcık inancın varsa,katledilen can Müminlerin kıyametleride var Sessizliğin hesabını sorar Kaç mazlumun feryadında Çekilen ahlar var Kaç gece yarısı baskın başına çuval takılan var Kumaşı bizim ipliği bizim Hop bizdede cami var,ezan var Gözümüz görmez,gönül ağlamaz Bu yangın alemi yakar Binlerce mazlumun niyazı var |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:10 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.