***...Zayıf Nokta! ..

Benim de zayıf noktalarım var! ..
Üçü sana ait,
Diğerleri imla...

Allah aşkına!

Bak özne burada,
Sıfat ortada
Ucunu açık bırakma...

Tamamla! ..

İster horla,
İster zorla,
Kır atım doğru yola! ..

***..Ayna..***

Aynanın şavkını vurma yüzüme! ..
İçine çekince, canım istiyor! ..
Hayallerle gerçekler birleşince,
Misafiriz günahın bilincine! ..

İstemeye istemeye mi sence? ! .
Aynanda ki şuh davetinle şehvetimden,
Beslenmeye girmişsin niyetine...
Gösteriye gel, göstere göstere! ..

Ayna, ruhunda basılmış afişe...
Afiş, bağımda asılmış üzüme...
Üzüm, salkımında iri taneler! ..
Sarmış seni harelerle pireler! ..

***..Darbuka..***

Darbukamla oynar iken,
Karşıma bir kızan çıktı! ..
O güzele bakar iken,
Duygularım şaha kalktı! ..

A be, sevmek nasıl bi şey?
Tatlı mıdır, tuzlu mudur?
Donakalırsın billahi,
Sabah olur akşam olur! ..

Darbukama haller oldu,
Sanki bahrıma vururum! ..
Soldun mu gülüm açtın mı?
Goncanadır kudurduğum! ..

Sevene mi haller olur?
Islak ıslak, kuru durur! ..
Darbukama vurduğumda,
Kalbim durur ritmi bulur! ..

Olur gülüm, yavrum olur! ..
Derdine deva bulunur!
Vurgunu içinde hisset,
Soyguna gelen bulunur! ..

***..Dolmuş..***

Dolmuşta,
Önümde ki sıraya oturmuştun!
Dikkatimi çekmişti kokun,
Donmuştum!

Ambalajında dondurulmuştum!
Cümle kuramıyordum!
Oysa ki bir çok afette,
Çadır kurmuştum!

Sivil dayanışma hesabı...

Şunu uzatır mısın? dediğimde,
Memnuniyetle! idi cevabın.
Elimde ki parayı alıp,
Öne doğru uzatırken!

Seninle ilk ve son muhabbetimiz idi!

İstikamet boyunca,
Neler çektim, neleri uzattım,
Neleri kısalttım, bilemezsin! ?
Anlatamam! ..

Anlasan!
Sonuna kadar devam ederdin.
Müsait bir yerde inmezdin,
Arabadan!

Niyetli misin, yeminli mi?

O gün sattım arabamı.
Dolmuşlardayım!
Şoförle akraba olduk,
Dolduruşlardayım!

Yollarda yedim,
Parasını arabanın!
Sen inmiştin ya!
Param bitti, daha binmedin!

Hala indiğin yerdesin!

***..Doruktaki Nameler..***

İster taze de,
İstersen körpe! .

Sundum işte kalbimi
Al da aç...

Razıyım
Dilediğin gibi kullan! ..

Acıkmışsındır da
Sana kıyamam...

***..Emme Basma Tulumba..***

Emme basma tulumba misali,
Gel gitlerle oyalama beni! ..
Kaynama noktasında durgunum,
Fokurdayıp ta oynaşmak arzum! ..

Dizlerimde ki yerinde, kısa
Dalga radyom ile oynuyorum...
Hani, doğum günümde aldığın! ..
Şarkını dinliyorum, yokluğunda...

Dizlerime yatırıpta, doya
Doya sevemedim ki seni, hiç! ..
Şarkında kısa zaten, çok çabuk
Geçiyor, güzel dakikalarım! ..

Geçen zamanı, hissettirmeden
Yaşatmadın ki doyayım sana! ..
Emme basma tulumba gibisin,
Yorulduğuna değmiyor sonuçta! ..

***..GaYRiaHLaKi..***

Bu akşam uğrasana,
Hukuki boşluklarımızı tamamlayalım! ..

Nasıl anlarsan anla
Dil gibi, anladığını da yorumlayalım! ..

Avukata danışma! ..
Onların tarzını da uygulayacağım! ..

Has bahçeden bahçeye
Atımı, istediğim gibi koşturacağım! ..

Tutturan tutturana! ..
Önüme geleni sevabına satacağım! ..

Bir millet ki, uyuyor! ..
Uyandıranın, ebesine uğrayacağım! ..

Ninniler söylesin ki,
Medeniyetin beşiğini sallayacağım! ..

***..Geniş Geçmiş Zaman..***

Savaşarak yarışırdık,
Yarışarak barışır...

Barışarak karışırdık,
Karışarak alışır...

Alışarak buluşurduk,
Buluşarak tutuşur...

Tutuşarak yanaşırdık,
Yanaşarak bakışır...

Bakışarak itişirdik,
İtişerek uyuşur...

Uyuşarak savuşurduk,
Savuşarak sevişir...

Sevişerek öpüşürdük,
Öpüşerek büzüşür...

Geniş geniş geçmiş zaman,
Büzüşerek örtüşmüş...

Örtüşürken gülüşmüştük,
Gülüşerek öldürmüş...

***..Hakemden Torpilli..***

Saymadım ki! ..
Hayatta kaç kez
Faül yaptım?
Kart gördüm,
Ceza aldım? ! ..

Hakemden torpilli, sevgilim! ..

Farkında mısın?
Son çektiğin şutu,
Yatarak karşıladım! ..
Alkışlandım...

***..Havamın Bülteni..***

Rüzgarının şiddetiyle irkildim! ..
Tekindim oysa ki kendimden emindim.
Hangi mevsimini gösterdin ki,
Merak ediyorsun hangi iklimim?

Havamın bülteni, hissedilenim...

Balkanlar dan gelen soğuk esintinle,
Akdenizime buyur olursun meltemim! ..
Her gece uykumdan biraz önce,
Yarını anlat ta ver gerekli telkinim! ..

Havanın bülteni, ana haberinim! ..

***..Hazır Kıta Aşk..***

Erdemine gül,
Mabedine tül,
Hazır kıta hür
Olacağım aşk! ..

Yoğurduna yaş,
Pilavına taş,
Oluruna kaş
Atacağım aşk! ..

Nişanına ser,
Nikahına şerh,
Gerdeğine bel
Koyacağım aşk! ..

Sabahında naz,
Akşamında haz,
Yatağında yaz
Emrindeyim aşk! ..

***..HoŞLaŞaLıM..***

Bu akşam, bu güneş batmaz! ..
Bu akşam, ay bile doğmaz! ..
Gel, zamanı donduralım! ..
Gel, nizanı unutalım! ..

Senin sırtın, yere değmez! ..
Senin yüzün, gece görmez! ..
Kal benimle, yaşayalım! ..
Ol benimle, yaşatalım! ..

Sakın bana küsme nârım...
Sakın beni üzme canım...
Bak seninle duracağım! ..
Yalnız senin olacağım! ..

Gel beraber yaşlanalım! ..
Gel benimle hoşlaşalım! ..
Çocuklara karışalım! ..
İkimiz bir haşlanalım! ..

***..Kardeş..***

Er menimizle çoğaltırken zürriyeti,
Nerden bilebilirdik ki, yalanla dolanla
İnkar edeceğini geleceğimizi...

Er menimizde yaşatırken akıbeti,
Silkinipte kendine gel ve gör gerçekleri! ..
Kardeşi kardeşe düşürürken gülenleri...

***..Kırıtık Kalemler..***

İvedi tekerlemeler ile kandırıldık...
Kalemli kuklagillerin, tükenmez kuklası! ..

Kurşuni kalemlerin silgisiyle büyüdük...
Ahlaki kalemtraşların tırnak törpüsü! ..

Elbette, topla tüfeğin atası kılıçtır.
Ecdada layık ol da keşfet, uyduyu tankı! ..

Altyapın sağlam iken, üst yapını çürütme! ..
Elhamdülillah, temelim hoşgörü ve saygı...

İlk emri hatırla ve uygula hiç olmazsa...
Daha da geç olmadan, der ki Yaradan, oku! ..

Okuduğunu anla, anlamadığını oku! ..
Bilgisiz fikir sahibi olma, kukumav kuşu! ..

***..Meyyalim..***

Araya virgül girelim,

Meyyalim...

Hayata nefes verelim! ..

***..Sonun Olur! ! ..***

Uyanmak istemiyorsun,
Sabah olunca
Koynumda! ..

Sevilmek gibisi var mı?
Yirmi dört saat
Boyunca! ..

Güvenmek zorunda mısın?
Yanı başında
Durana! ..

Vazgeçmeyi denesene,
Ömrün boyunca
Aşkımdan! ..

Öpüpte yollarım seni,
Zannetme sakın,
Hayattan! ..

***Bas Gitar...

Elinde ki Bas Gitar olsam.

Çalsan,
Çalsan,
Çalsan,
Hiç durmasan.

Hayatının rengi olsam.

Her bir telime,
Kattığın tınıyla,
Bamteline bastığın,
Sızın olsam.

Sen dünyanın tadı,
Bense tuzu olsam.

***Boğaziçi

İstanbul u görünce,
Sönmüş bir volkanım!

Boğazın iki yakası arasında,
Uzun kıvrak yol da! ..

Patlamaya hazır,
Gergin üzgün insanlar!

Rahatlayıp sakinleşirler,
Bakarlarsa,
Akıp giden suyuma! ..

***Çivileme...

Ben her sene,
Çivileme girerdim denize! ..

Bu sene gidemeyince,
Deniz geldi bize! ..

Korkarım ki,
İadeiziyaret e...

***Dikiş nakış...

Dikiş nakış kurslarında,
Eğitirler kızları.
Öğretirler oyayı,
Danteli telayı...

Kahvenin telvesini,
Yemeğin hilesini,
Hayatın cilvesini,
Feleğin sillesi! ..

Geldi buldu beni,
Diktilerde,
Ne oldu sanki?
Dikildimde! ..

Oyalarım çürüdü,
Dikişlerim söküldü!
Danteliyle nakışı,
Tüketti ömrümü! ..

Evimde gümüştüm,
Ellerine düştüm!
Her bir yanım yama,
Dikildikçe söküldüm! ..

Dikişi nakışı eksik
Kalsın neşesi oyası.
Söken diken sağolsun,
Sefasıymış cefası! ..

***Dişimi sıktımda ıkındım...

Dişimi sıktımda,
Ikındım! ..

Başka türlü,
Yaşanmıyor...

Dünya da! ..

Cennet te cehennem de,
Kendini bilen de bilmeyen de,
Dönen de dönmeyen de,
Veren de vermeyen de,
Sıcağıyla soğuğuyla,
Noter tasdikli suretleriyle,
Sürüsüyle,
Burada! ..

Aslolan nerede? ..

***Erkek evi...

Bulmuşsun, misler gibi çocuğu
Oynuyorsun!

Aklının başına, gelmesinden mi
Korkuyorsun? ..

Aklım, başıma gelmeden
Aklını kullan!

Toparla büyüklerini al, çiçeğini şekerini
Allahın emriyle gel görücüye...

Büyüklerimden istemeye erkeğini, yoksa
Görüşemem seninle

Erkek evi naz evi, kolay bulunur birşey
Zannetme!

***Fırat...

Fırat ın deli suyu gibi
Aktın üstüme üstüme...
Serin serin sayende
Buz kestim ömrüm de! ..

Sevgilim, 21 Aralık ta
En uzun gece de...
Sandal kiralayalım,
Küreklerini almadan...

Fırat ın akıntısıyla,
Akşamdan sabaha
Geçireceğimiz zaman da,
Tehammülünü kim gösterir?

Sence biz mi Fırat tan,
Fırat mı bizden,
Çomağını gizler?
İki deliyle bir deli,
Başedebilir mi?

Deneyelim de görelim! ..
Kısa günü, uzun geceyi...
Aklı selimi...
Aklı evveli...

Fırat ın çırpınışlarında ki,
Boğuşmalarımız da
Yoğunlaşmışız, çılgınız
Hamurumuz dan! ..

Hangimiz hangimize
Bir iyilik düşünür? !
Ateşinden üşürken
Kim, kimi kurtarır? ..

Belki mucize olur,
Fırat durulur! ..
Bize sarılır da
Akıllanır...

***Gonca

Ay ile buluşuyoruz,
Her gece.

Sen uykuya dalınca! ..

Uyutulan bu düzende,
Kurutulan goncayız nasılsa! ..

***Haydi Tatile! ..

Ayvalık' tan indik Bodrum' a...
Dalmak için koylarına, günler
Boyunca, çıkmamacasına! ..
Yatağan' dan Dalaman' a...

Kuşadası' nı unutmuşuz!
Bir de baktık ki, Kalkan' a
Gelmişiz, koy koy
Dolaştığımız turumuzda! ..

Aşık olmuşuz Kaş' a! ..
Uzatamadık, Kemer' de
Kapattık bu faslı, Antalya' dan
İstanbul' a döndük, uçakla...

***Hoşgeldiniz cehenneme! ..

Doğduğum günden beri,
Tecavüze uğruyorum! ..

Aldığım her nefes te
Hayat,
Tüm şehvetiyle içimde! ..

Verdiğim her nefes te
Hayat,
Tüm gerçeğiyle dibimde! ..

Hoşgeldiniz cehenneme! ..

***Manolya...

Ah, Manolya! ..
Ne güzel icra ederdin,
Dünyanın en eski mesleğini!

Doymazdın,
Doyurmazdın! ..

Kanmazdın,
Kandırmazdın! ..

Etrafında,
Labunyalar açardı!
Promosyonun olmak için.

Alamadım seni,
Portfolyoma! ..

***Matematikte ki Sır! ...

Böl topla çarp çıkar! ..
Yeterince rasyoneldik...
Sıra sende,
Formül ben de! ..
İrrasyonelce...

Miyyahoov! ..

Taze taze suç işlemiş te,
Acaba bir gören olmuş mudur? !
Edasında ki ürkek bakışların,
Arkasına saklanan
Gözlerin de, söylediğin
Şarkılardan başlarım,
Seni yemeğe! ..

İştah açıcı niyetine..
Pisipisine! ..

Muhasebe...

Bir kere olsun,
Hayatında!
Muhasebeni yaptın mı?

Giren borçlu,
Çıkan alacaklı...

Hangisi ağır çekiyor?
Giren mi, çıkan mı?

Yakındır, üç kere sorarlar
Hakkını helal eden var mı?

Ormanlı Bahçe...

En güzel şiirlerimi, ormanımda yazdım
Bugüne kadar sana, dünya da
Yeşilimi koru diye, vasiyet etmiş!
Yeşer yeşerebildiğin kadar ki yeşillenesin...

Ormanlı bahçemde, ceviz ağaçları,
Gürgenler, meşeler, çınarlar fidan fidan
Yanımda, yeşillenirken fındık dalları
Kavağımda, esen yeli tercih ederdin! ..

Gölgesinde idi meskenin, dut
Yemiş bülbül misali şenlenirdin.
Yanyanaydı, bahçelerimiz seninle...
Birgün sen gelirdin, bir gün ben bahçende...

Ayva çiçek açtığında, dibinde
Biterdim, şeftalin tadından yenmezdi!
Sahibi kadar tatlıydı, bal damlardı
Kayısından hele hele elmalar, bir başkaydı! ..

Yanyanayken, cancana oluyorduk...
Nar ağacı, iki orman arasında ki
Meyvaydı, sevdaydı kökleri uzanan
Ellerimizde, kenetlenmiş geleceğe! ..

Gelecek ise,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,seninle
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,Elveda geçmişe............

Ortaköy ün Delisi...

Ortaköy de! ..

Şu an durduğum yer de!
Elveda! demiştin.
Hatırlar mısın?

Arkamda minare.
Cephemde...
Çınarın gölgesinde,
Tost yediğimiz,
Çay içtiğimiz kahve.

Şu an durduğum yerde!
Delirdim, delin idim...

Her hafta, altıncı günde!
Elveda dediğin saatte,
Akşam üstü beşte.
Yarım saat içinde!

Her zaman, aynı yerde! ..

Akıp giden denize bakıyorum,
Gelip geçen gençliğe...

Şunu bil ki,
Seni özlemiyorum!
Bir türlü de,
Çözemiyorum!

Su akarsa mı, deli bakar dı? !
Deli bakarsa mı, su akar dı? !

Neden o zaman,
İkisi de bekar dı? ..

Sen varsan, Ben varım! ..

Aslımda biraz sen varsın!
Hakkında biraz ben varım!

Dünya bir haz olsa da,
Birazdır gözümde! ..

Cennetimde sen varsan,
Cehenneminde ben varım! ..

Hazır mısın? ..

Şeytan Dürttü

Şeytan dürttü! ..
Sana, benden laf edenlerin...
Getirenlerin götürenlerin...
İddia edenlerin, ima edenlerin...

Kötüleyenlerin tümünün, tek tek
Validelerini ziyaret etim! ..
Çok aferdersin güzelim...
Müfredatta ki derslerini verdim! ..

Afiyetle, ortalama iki ikibuçuk saat kadar,
İtina ederek kibarca öptüm! ..
Yetiştirdikleri çocukları için,
İmtinanın en büyüğünü gösterdim! ..

Burada ki öpmeyi, mecazi anlamda kullanıyorum.
Severek öpmedim gerçekçe ve erkekçe...
Şevkle ve zevkle sevdim desem! ..
Sevdim kelimesi, daha kolay uyum
Gösterir girdiğim münasebete!

Elbette, valideler memnun kalmış olacaklar ki,
Dünyanın en eski mesleğini icra eden
Prenseslerine,bire on katıp anlatmışlar
Çektiğim eziyeti...

Maneviyatları için, maddiyat gözetmeksizin
Dünyanın en eski mesleğini yaşatan prensesler...
Ona yüz katıp ta iç çekmişler,
Gelmişler beni sana kötülemişler.

Aşkım!
Emret, izin ver...

Bu otoban farelerini de biraz oyalayım...
Yaralarını acıtayım! ..

Şeytanın dürtmesine de ihtiyacım yok.
Kinim, hepsini sevmeye yeter! ..

Şeytan Dürttü (2) ...

Şeytan dürttü,
Unuttum farzettim! ..

Adem baba misali
Dünya da, sürgün hissettim! ..

Şefâat Ya Resulullah,
Çaresizim! ..

Unutulmak için,
Sevmemiştim! ..

Şeytan Dürttü (3) ...

Şeytan dürttü de
Farkettim,
Kaşınıyor muşsun! ..

Senaryolar yazıyor,
Oyunlar kuruyor,
Taktiklerinde kaybolup...

Devam filmlerini
Uzattıkça uzatıyor,
Ödüllerimi topluyorsun...

Düşüncenin tıkırtılarında,
Boşta gezen pireyim! ..
Zıplayayım mı üzerine? ..

Göğsünü gere gere
Söylersin elaleme,
Kaşıntıma bahane! ..

Şeytan Dürttü (4) ...

İktidarımın şeytani kabinesi...

Simit ye! ..

Simit ye! ..

Hey fani!

Dalgalı kuruyorum, selametini...

Haber verin

Sarı liraya! ..

Gelsin sünnetime...

Kesilirken,

Beraber yürüyelim

Londra asfaltında! ..

Şeytan Dürttü (5) ...

Şeytan dürttü,

Aklıma esti, ferahladım! ..

Rahatladım ayol, beyazladım...

Herkeze, ederim tavsiye...

Şifa niyetine! ..

Aman kızlar. iyi ki doğurmuşum! ..

Temmuzumu soğuttum...

Yavrum! ..

Babanı hatırlamıyorum? ! .

Büyüyünce...

Onu da sen bulursun! ..

Şeytan Dürttü (6) ...

Şeytan dürttü seni hatırladım, aradım! ..
Lakin, pabucunu ters giydirmişsin
Şeytanın, Dibi tutmuş pilavın! ..
Senin diş buğdayını kim hazırlamış?
Arayıp ta halini hatırını sorayım...
Neden bu kadar acıtıyor ısırdığın! ..

Şeytan Dürttü (7) ...

Her önüne gelen takılır bana! ..
Ben bu yoldan, gönüllü çıktım ama! ..
Şeytan dürtünce dedim ki kendime...
Boşver oğlum, her birinde ver mola! ..