![]() |
Kara Poçu
nöbetteydim pencerenin karşısında soğukta üşüdüğüm halde sızdırmıyordum dışarı moralsizliğimi ayın askıntı olmasına bile izin vermiştim bana ve senin gitarına aşıkmıydım neydim? çözemedim gözlerime bağladığın kara poçuyu Baykal Kaanalp |
kaRA yazılaR
Duygusuz bir heykel Bir tokat attı Uyandırabilmek için Soğukluğuna gerçeğin Yüzünü okşayan Damıtılmış ıslak Damlalar tekrarı idi Yenilmiş mısır koçanlarının Ha bire durmadan Nefes alıp verirken Boşluk boşluktu Hiçlikle arkadaş Sarıldığın bir harf Sızıyla bezenmiş Inandıcılığı olmayan Dolandırıcı bir his Kalp kapakçıklarını Durmadan örten Sen açmak istedikçe Ve bulut kümeleri Hala seninle yanyana Uçarken sen umutlusun Silinebileceğine keçeyle Kara yazıların Baykal Kaanalp |
Karabasan
tavında dövüldük günlerce demir sıcaklığında üzerimizde karabasanlar bize ait değildi biz davet etmedik sadece dövüldük tavında üzerimize dökülen güneş ısıtmadı bile içimizi yanmadık hayıflanmadık acılarımıza katar katar ışığını verebilmek için günlerce perdesini açtı güneş üzerimize mikroplar bakmadı halimize çıtır çerez parmaklarımızda yediğimiz içtiğimiz bir bardak su arasıra gözyaşlarımızıda içtik boşa gitmesin ağıtımız diye şaibemizi başa kakmadı mikroplar Baykal Kaanalp |
Karabulut
Kaçımızın elinde Sihirli bir değnek var Kasvetli kömür karası Gözlerimizi gülen Bakışıyla okşayan Işık saçan bir muma Çevirecek altın Vuruşa sahip Kaçımızın neşesi Neşe de, Acısı acı değil Üzerimizde bir buhurdanlık Bizi tütsüleyecek Ve acılarımızı unutturacak Ve sızılarımızı Dağıtacak Başka bir aleme Eski bir aleme Kaçımızın gülüşleri Gerçekten varda Biz göremiyoruz Gözlüklerimiz Başka yere bakıyor da Ondan mı? Yaşanan neşeli Anlar bir çırpıda Bitiveriyor da Acılar hiç gitmiyor. Üzerimizden bir Karabulut misali Baykal Kaanalp |
Karanlığa Alışmak
çalışma 1.adım perdeler örter penceremi -9 gizli kalmak isteyenleri -9 sabırsız bir kuşku dolaşır -9 durdukça karanlığa alışır -10 korkutur birbirini sevenleri -11 2.adım perdeler pencerelere sırnaşır -11 sabırsız bir kuşku dolaşır -9 durdukça karanlığa alışır -10 korkutur birbirini sevenleri -11 gizli kalmak isteyenleri -9 3.adım perdeler camlara sırnaşır -9 sabırsız bir kuşku dolaşır -9 korkutur yaşamı sevenleri -10 gizli kalmak isteyenleri -9 durdukça karanlığa alışır -10 4.adım perdeler camlara sırnaşır -9 korkutur yaşamı sevenleri -10 gizli kalmak isteyenleri -9 sabırsız bir kuşku dolaşır -9 durdukça karanlığa alışır -10 son adım perdeler camlara sırnaşır -9 korkutur yaşam sevenleri -9 gizli kalmak isteyenleri -9 sabırsız bir kuşku dolaşır -9 durdukça karanlık alışır -9 Baykal Kaanalp |
Karşı konulmaz zamana
ciğerler üşütülür belirsiz bir ayazla çikolata tadında yemiş sıcaklığında kurutulur tüm ıslaklıklar çıkarsama zannetme kaptırılan her onuru yetersiz kalır birkaç damla gözyaşı anlatabilmek için çekilen binbir türlü acımasız hüzünleri bakışlar durulmaz karşı konulmaz zamana durdur ki, çarpmasın sana doğru esen fırtınamsı dalgalar maviliği şüpheli arkadaşlığı yersiz Baykal Kaanalp |
Kavanoz
hava asabi asabi dolaşıyor şehrin tepesinde kerkinip duruyor üstüne üstlük keşke tazdan bir parça saklasaydık kavanozda (kışın umurunda bile değil) geçirimsiz bir silüet bedelsiz bir ödem hatta bir çibanbaşı saklıyor koltuklarında meşruiyeti izan çerçevesinde samimiyeti bozan sinesinde hatta perperişan üfürüğü solan nefesinde yakıcı bir bakış,alaylı bir alkış Baykal Kaanalp |
Kavrulmak adına
*******i oluyordu sabırsızlığını yenemediği peşinden gelmek zorunda kalan hepden büzülmüş akşamların seciyesi tam,notları kırık taşıma güçlüğü çeken acayip fıkralar arasında yolculuk kaybı,tartışma ayıbı zaten belli belirsiz gereksiz bir yaşama yüz sürmüş birde böyle bidonlara doldurulmuş izlenimini veren *******i yaşamak zorunda kalışı temelli çileden çıkarıyordu uyumakta güçlük çeken fal taşlarına bakmaktan yorulmuş cennet gözlerini ileri görüşlülük taslamıyordu ama işte gözü gibi görünüyordu yanlıştı bir şeyler tohumları yanlış içerik eksik atılan bir tane yanmış işte yanmış kavrulmak adına hala azap çektirmek niye zaten yanık bu gönlü sonsuza dek Baykal Kaanalp |
Kayıp
istemek ayıp,almak ayıp,vermek ayıp yolculuk nereye diye sorarsan,bilet kay p okumak ayıp,yazmak ayıp,çizmek ayıp yol y k,yolcu y k,otobüs kay p üretmek ayıp,aramak ayıp,bilmek ayıp bilgi y k,söz belirsiz,araç kay p Baykal Kaanalp |
Kaybettim
dün gece yağmurlu sokaklarda dolaşırken kaybettim,neşemi senin bana sakla diye verdiğin,ömür boyu sen gidince önemi kalmadı sevinç ya da hüznün istemenin ya da istenmenin yalnız dolaşıyorum yürüdüğümüz sahili balık kokulu,badem dokulu palmiye ağaçlı,mermer taşlı hiç aldatma yoktu gözlerinde o taşların,senin de sözlerinde gittin ve de götürdün benliğimi,sevgimi,aşkımı umut umut taşımıştım onları senden bana Baykal Kaanalp |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:10 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.