![]() |
Ülkendeki sır
Öylece dur! İzle bütün alemini göklerin En güzel iklimini vermiş Hak,güzel ülkene. En büyülü resmini târihteki tüm izlerin Ülkene bakmış çizerken,resmeden eller,yine. Gizliyor esrârını hâlâ,ta semâdan beri; ‘’Toprağı nurdan,halkı çok yüce bir halk.’’diye; Çok sefer anlattı,geçen asrımızın külleri; Sevinerek yandı o bir rûhâni esintiye. Ayyuka çıkmış gibidir; İstemez başka yer; Ruhumuz ülkende sever; Mâziyi,yârınları. Der ki:’’Ölüm böylesi bir sevgiden bahseder, Böylesi bir ülke içindir şehîdin kanları.’’ Kimlere küstün? Niçin ağlattı seni belleğin? Ülkeni sarmış,kara bir gölge midir kaçtığın? Yetti artık! Doğduğun günden son neffese değin, Durma! İflâh olmıyan bir lekedir uğraştığın! Anla ki,îmanla berâber kim gelirse yârın Evvelce gönderdiği ruhtan vermiştir Yaradan. Hak demiyen,kâbusa dönmüşse de uykuların Kurtaracaktır seni,birkaç gecelik korkudan! * * * Ahrazi |
Üzme sen kendini İstanbul
Haçlı-vâri seferinden temin etmişse bile, Renge muhtaç değil artık dökülen kanlar ile. Giderek artacak elbet çoğalan kini gibi, Çoğu bir şeytana benzer,melun ırkın takibi. Bosna’dan Bağdat’a,İstanbul’a dek,bayrağını, Örüyor bir,bir örümcek o bilinmez ağını. Yetinir sanma sakın belli ki hiç durmayacak, Bu savaştır; kavuşan Türk,vatanıymış sayacak! Haliç’in miğferi gökler,toprağın giysisi biz, Ne gerek var,savaşırken yüreğin kendisiyiz. Bin asırlık istikamet düşüyor sanki,fakat, Daha bir güçlenerek çıkacaktır kat be kat. Gezdiğim onca yolun,onca hayalin sebebi, Seni övmüş,seni göstermede halkıyla nebi. Anla artık güzel İstanbul’um,ufkundaki yer, Ülkemin alnı; rüyalar şehridir,fecre değer. Tek hükümdar gibisin açtığın an kollarını, Senden ayrılmayacak,tutsa da eller yarını. Güldüğün yer dirilirken niçin ağlarsın o an, Kalbimiz atmaya başlar,şehit etmişse vuran. Böyle bir günde senin şarkını söyler,anarız, Yaklaşan düşmanı boş ver,Fatih aşkıyla varız. Üzme sen kendini İstanbul,A Halkım! diyerek, Can umarsak yeniden varlığı sayende gerek. * * * Ahrazi |
Vaktin ağırlığı
Hasret dolu yılların kendisiymiş,ne bilsin, Dün yangına verdiğin kaygısız bekleyişler. Ey meçhul eden zaman,sen kıyamet değilsin! Velhasıl ağır gelen,sendeki iz ve düşler… * * * Ahrazi |
Var sandığın gerçek nedir?
İnsanlığın bağrındasın,kalbinde nûrun var, Kirlenmeden terk etmeyen,merdân onûrun var, Bir hânelik toprak değil dünyâ kadar yerde, Var sandığın gerçek midir? halen şuûrun var. (Müstefilün/Müstefilün/Müstefilün/Fa’lün) *** merdân:Mert,mert olan Ahrazi |
Var yada yok
Mizanda üç kefe olmaz, Ya varsın yada yok dostum. Bir sevapla küfe olmaz, Ya azsın yada çok dostum. Bak vakit gelip geçiyor, Dün gelen,bugün göçüyor, Can mezar yeri seçiyor, Ya kumsun yada gök dostum. Bana ne dersen,eyvallah, Kalbi de kırsan,eyvallah, Şerre de yorsan,eyvallah, Ya açsın yada tok dostum. Ahrazi,söz can borcumdur, Yön gösteren yol harcımdır, Sur mahkemem,Hak mercimdir, Ya matsın yada ak dostum, Hale dünyada bak dostum. Ahrazi Ahrazi |
Varlık akdi
İhtiyaç yok,anla artık,evlâda Anne,kardeş,sevdiğin her kim varsa Gördüm ey aşk! hepsi varmış Mevlâ’da. Gerçi,vazgeçmek değil,idraktir bu; Hak için,kendinden ayrılmak demek; Başka bir alemde bulmak bir kutbu. Şimdi her şey belli; dünya bir ukte; Varlık imandan geçen yolmuş,gördüm: ‘’Sağken âsiydim’’yazan bir günlükte. Yoksa idrak,niçin istersin laftan? Nefsi bul,binlerce anlam var onda; Kurtulursan bitmeyen ihtilaftan. Tek vaat Haktır,bu varlık akdinde….! * * * Ahrazi |
Varlık yokluğu beklemez
Benim bir adım var,bir de miadım, Hangisine varsam öbürü bekler. Derdim lisan olmuş mevzu feryadım, Ah’tan arta kalan tabiri bekler. Bu nasıl cihan ki attığım adım, Dolandığı yerde kabiri bekler. Riyadan ayrılan ahrazi yadım, Adına kavuşan haberi bekler Ahrazi |
Varoluş isteği
Son zamanlar bende bir insan büyür; Beslenir öz benliğimden sanki.Ah! Başka bir insan kadar güçsüz görür Ki,yatar kalbimde eski bir günah. Ansızın baksan,kim desen cüssendeki Tek utancımdır derim:’’Öfke bu,kin! ’’ Sen değilsin..Aşk değil..Kim bendeki? Çok hazin bir serzeniştir velakin. Endişem arttıkça her bir saniye Istıraptır,ıstırap ah! Istırap… Ben miyim,kimdir bu? Ey kalbim niye, Böyle muhtaçsın,bu denli çok harap? Ah! Benimdir şimdi her dert.Dinlesen; Defnimin tam ortasında bir seda: ‘’Kurtuluş’’ diyor: ‘’Şu toprakta esen. Mahvoluştur,istiyorsan dünyada! '' * * * Ahrazi |
Varsın cânımı alsın
Varsın cânımı alsın Neyleyim bu cihânı fâni ömrü neyleyim, Tende hayat arayan varsın cânımı alsın. Yaşam aşkın içinde hasretken ecelleyim, O turabta çürüyen varsın cânımı alsın. *** Zaman beyhûde süre hükmü benim elimde, Hayâlim yârın ise en uzak gün dilimde, Ancak bulduğu kadar madde kalır ölümde, O ecele yarayan varsın cânımı alsın. *** Her nefesim Yâr için odur rûhu ayanda, Hicret yeri misâli hepsi aynı beyanda, Bedenim gayrisinden medet umduğu anda, O mezârı karıyan varsın cânımı alsın. *** Sükût ehli Ahrâzi,kelâm seni bilir mi, Deryâda suya eren bir damlaya gelir mi, Âlimdir ölür ama ilim onla ölür mü? Cânı Aşkta arayan,kalırsa ruhum kalsın *** Ahrazi |
Vatan çağrısı
Aşkı tüm kalbinle dinle,sev yine, Hellen ol,germen veyâ bir İngiliz; Târihin göz nûru kim,rüyâsı ne? Biz ki târihten ziyâde milletiz. Hak bilen yurduyla bin defâ güzel, Bin defâ şendir bu tekbîrin sesi. Servetin kalsın da bir selâmla gel, Son nefes vaktiyle görse de seni. - - - - * * * Ahrazi |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:48 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.