![]() |
İlköğretim ikinci sınıfta, Türkçe dersinde öğretmen:
- Bana içinde P harfi bulunan bir kelime söyleyin, der. Arka sıralardan bir ses yükselir: - Şişe öğretmenim.. - Şişenin neresinde P var oğlum ? - Tıpasında öğretmenim... |
Küçük Mahmut derslerine çok iyi çalışıyordu, sonuç olarak da daima sınıfın birincisiydi. Babasının bu ise çok sevindiğini söylemeye gerek yok. O akşam da oğlanın getirdiği pek iyilerle dolu karneyi gözden geçirdikten sonra, hafifçe öksürerek genzini temizledi ve besbelli, bu çocuk zekasını benden almış, dedi. Anne bunun üzerine, ona şüphe yok, diye cevap verdi. Zira benim zekam yerinde duruyor.
|
Adamın açlıktan neredeyse nefesi kokuyormuş, önünden geçtiği bir lokantanın vitrininden içeri bakmaya başlamış. Bir süre sonra içerdeki müşterilerden birinin çok fazla yediği dikkatini çekmiş. Müşteri kalkıp kasaya gittiğinde ise adisyonu uzatan kasiyere doğru eğilip, sakalını sıvazlayıp ,fısıltıyla "ajanım ben,ajan"dediğini duymuş. Kasiyer "aman efendim gene bekleriz" deyip müşteriyi binbir hürmetle yolcu etmiş. Bizim garibanın dikkatini çeken bu olay ardarda gelen 3 müşteride de aynen tekrar etmiş. Kasaya giden müşteriler sakalını sıvazlayıp "ajanım ben,ajan" deyip gidiyormuş. Olayı kavrayan gariban lokantaya girmiş ve envai çeşit yemek ısmarlayıp çatlayana kadar yemiş. Kalkıp kasaya gittiğinde ise hesabı uzatan kasiyere doğru eğilip "ajanım ben,ajan" demiş. Kasiyer kafasını kaldırıp adama şöyle bir baktıktan sonra "İyi de beyfendi sizin sakalınız yok ki"demiş. Bizim ki pantolonunun fermuarını indirmiş ve gene fısıltıyla "Ben gizli janım"demiş.::))))
|
Delikanlı kız arkadaşını gece yarısı eve bırakırken bir teklif alır;
- Çay içmeye ne dersin? - Bana iki dakika müsade et. Nöbetçi eczaneden bir koşu çayın yanına gidecek birşeyler alayım... |
Cafer komadadır. Yanında ise karısı... Cafer'in gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve konuşmaya başlar: "İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin. İflas ettiğim gün oradaydın. Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm. Trafik kazası geçirdiğimde hastanede hep başucumdaydın... Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabi. "Şimdi komadayım yine başucumdasın. Sonunda anladım ama, çok geç oldu; yahu sen ne uğursuz karısın"
|
Salamon be! Benim hanım çok müsrif, para yetişmiyor. İnanamazsın, Pazar günü benden 200 frank istedi, Pazartesi 300, Salı 400, Çarşamba 500, Perşembe 800, dün de 1000 frank!..
- Acıdım sana be Mison. Nereye harcıyor bu kadar parayı? - Ne bileyim ben, verdiğim yok ki... |
Yavudi nin biri bir gün yolda giderken bir kurbağa görür ve kurbağa dile gelir:
- Ben aslında bir insanım, eğer beni bir kere öpersen çok güzel bir prenses haline gelirim". Yavudi kurbağayı eline alır ve cebine koyar. Kurbağa tekrar dile gelir: - Eğer beni öpersen çok güzel bir prenses olacağım, ve seninle 1 hafta kalmaya razıyım. Yavudi kurbağayı cebinden çıkarır, şöyle bir bakar ve gülümseyerek yeniden cebine koyar. Kurbağa yalvarmaya başlar: - Eğer beni öper ve güzel bir prenses haline çevirirsen seninle bir hafta kalırım ve istediğin her şeyi yaparım. Yavudi tekrar kurbağayı çıkarır, şöyle bir bakar ve gülümseyerek cebine koyar. Sonunda kurbağa dayanamaz: - Senin neyin var? Sana çok güzel bir prenses olduğumu ve beni öpersen 1 hafta seninle kalıp istediğin her şeyi yapacağımı söyledim. Neden beni öpmüyorsun? Sonunda yavudi konuşur: - Bak konuşan bir kurbağa çok ilginç birşey. Senden çok para kazanır senin gibi onlarca kadına sahip olabilirim. |
Adam karısının kedisinden o kadar nefret ediyormus ki, ne yapıp yapıp ondan kurtulmanın yollarını düşünüyormuş.. Sonunda bir sabah kediyi arabaya attığı gibi evlerinin 20 blok otesinde bi sokağa götürmüş, onu orda bırakıp doğru işe gitmiş. Aynı akşam işten eve gelmiş bir bakmış kedi evin bahcesinde karısıyla oynuyor, kadın neşe içinde "ayy bütün gün onu aradım, ama akşam üstü bir baktım gelivermiş, evin yolunu nasıl da bulurmuş benim akıllı kedim." Adam tabi çok bozulmuş ama belli etmemiş.. Ertesi sabah yine kediyi arabasına atmış, bu sefer evin 40 blok otesinde bi sokağa götürüp bırakmış yine işe gitmiş, akşam işten eve gelmiş bir de ne görsün kedi salonda yine karısıyla yerlerde yuvarlanıyor.. Ertesi gün adam kediyi 60 blok oteye bırakmış, akşam gelmiş yine kedi evde.. Sonraki gun 70 blok öteye bırakmış, aksam kedi yine evde.. Adam artık ertesi sabah kediyi arabaya koymuş, 90 blok oteye gitmiş.. Ordan köprü yoluna girmiş, ilk çıkıştan sağa dönmüş, ordan tekrar sağa dönmüş, gitmiş gitmiş, bir 20 blok daha uzağa gitmiş, sola dönmüş, biraz daha gitmiş, ve kediyi orda arabadan atmış. Saatler sonra evin telefonu calmış, adam karısını arıyor:
- "Hayatım, kedi orda mı?" - "Evet.. neden sordun?" - "Şunu telefona bir çağırsana... kayboldum..!" |
Adamın biri ölmüş, oğlu da camide hocanın yanına giderek;
- Hocaefendi babam cuma günü öldü, bunun için Cennete gider değil mi? demiş. Hocaefendi de bunun üzerine biraz düşünüp; - "Senin baban hatırladığım kadarıyla içki içiyordu değilmi ?" diye sormuş. - Oğul ; "Evet ama cuma günü öldüğü için cennete gider değil mi?" -Hoca; "Zina da yapıyordu sanırım?" -Oğul; "Evet ama cuma günü ölmüştü ya hocam!" -Hoca; "kul hakkı yiyip insanlara kötü davranıyordu değil mi?" -Oğul; "Evet ama hocam Cuma günü öldü yaa!" Hoca (artık iyice sinirlerek); -"Haklısın yavrum, cumanın hatırına ogün babana dokunmazlar ama cumartesi günü ................. |
İki Alman Karl ve Hans,Türk'lerin neden bu kadar rakıya düşkün olduklarını ve içerken ne hissettiklerini merak etmektedirler. Konuyu araştırmak için İstanbul'a gelirler.Bir meyhane seçerek içeri girerler.Acemice etrafa bakındıktan sonra bir masaya oturarak yan masadakilerin söylediklerinin aynısını sipariş edip başlarlar mezeler eşliğinde içmeye.İlk kadehler bittikten sonra Hans Karl'a sorar;
-Ne hissediyorsun?... -Daha bir şey anlamadım. Devam edelim. İkinci kadehten sonra Karl Hans'a; -Nasıl gidiyor. Değişiklik var mı? -Hiç bir şey yok. Devam edelim. Mezeler eşliğinde bir iki kadeh daha içildikten sonra Hans tekrar sorar; -Ne hissediyorsun? Karl ağırlaşan göz kapaklarını ağır ağır açarak; -Sittir et şimdi ne hissettiğimi Hans ne olacak bu Almanya'nın hali.... |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:07 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.