su gibi akmak hayata
gür ve özgürce
yarmak uçsuz bucaksız ovaları
aşmak dağları,tepeleri
kavuşmak azimle güçlü
dökülmek damar,damar
yüreğine
oynaşmak heybetiyle sevdanın
istek dolu kucaklaşmasıyla
sevdalın olmak
hayat sunmak damar,damar topraklarda
dokunuşun olmak
can vermek köklerine hayatın
hayatı sevdirmek
sevmek
doğuzdurmak tutkuları sevdalarınla
ıkını,ıkına sokmak hayata
sancıların mutlak geleceğimizdir
sevinçlerimizle
adını anne koymak çığlıkların
içimizdeki sancılarla

konuş! konuş sevdiğim
durma öyle sesizce karşimda
bakma öyle gidecek miş gibi
ne olur konuş sevdiğim

sesini unuttum aslında
yüzün cat pat hala aklımda
kalbimde öyle durma sesizce
ne olur konuş sevdiğim

terk edip gitmiş olsanda beni
unutmam demiştim unutmam seni
bakıyorum resmine günlerden beri
neolur susma konuş sevdiğim

Sustuğu kadar konuşur şair. Aslında suskunluğu söz eyler, dillendirir.
Birilerinin dudak arasında ezdiğini, suskunun arkasına ittiğini
elinden tutup teselli eder şair... Şairlerin erkekler arasından
çıkmasına çoğunlukla aldırış etmeyiz. Şiirlerin çoğunu erkeklerin
kadınlar hatırına yazdığını biliriz de ondan belki... Peki ya kadın
şairler nasıl yazar? Onların ifadelerini ayna edindikleri yüzler
nerede? Üstelik erkek suskunluğundan daha derindir, daha kırışıktır
kadın suskunluğu. İçinde hiç umulm

uyan tutak uyan
bir çığ düşmüş ağlayan
son nefesin de seni sayan
ah uyan tutak uyan.
kimi motor bilmez kimi araba
sürücü kursu açmış bizim amca
içinden geliyorsa ağla
uyan tutak uyan :
seçim meçim bahane
kimi derman kimi ahane .
derdini sen de bilmessin oda bahane
uyan tutak uyan
bu şiiri okursan çok bahane
ağlarsan sakın gülme
uyan TUTAĞIM uyan gerisi bahane.......?

Seni Cok Seviyorum Aşkım
Seni Cok Seviyorum
Seni Cok Seviyorum
Seni Tek Kelimeyle Anlatamam
Biliyorum Bitanem
Seni çok Seviyorum
Herkese Aşkımı Haykırmak Istiyorum
Seni çok Seviyorum Ramazan
Seni çok Seviyorum Canımın Içi
Sende Beni Venim Aşkımla Sev
Benim Sevgim Ikimizede Yeter Bitanem
Yüreğimdeki Cesaret Uyandı
Kalbim Sana Tutuklandı Bitanem

seni düşünüyorum yine
karanlık gecemde
parlayan yıldızım gibisin
seni özlüyorum yine
sensiz gecen
bir günümü düşünemiyorum bile
seni sevdiğimi söylüyorum yine
senden başkasını
sevemeyeceğimi hatırlatmak
istiyorum yine

Sebepsiz yere ağlamak istedin mi hiç Ağlarken boğazına bi düğüm
saplandımı Yanağından süzülüp yüreğine düşen her damlada SENİ
SEVİYORUM diye haykırmak geldimi içinden sevdiğine Şimdi de ağlıyorum
SEVDİĞİM ama sana değil bir kalemde sildiğin AŞKIMIZA ağlıyorum SENİ
SEVDİĞİM için özür dilerim

seni yazdım sahildeki kumlara ismini fısıldadım içimdeki duygulara
sordum dalgalara gelsindedim yeter dedim
ve sen bitenem yanlızca dinlediğim sarkılarda duyduğum dalgalarda
sigaramın dumanında hir hayal olup bir özlem olup kaldın seni sordum
sevdalara gökteki yılızlara içimdeki korkulara gönlümdeki arzulara
günler geçti sen gelmedin sevgilim..

Sen Vurdun da Ben Ölmedim mi?

Yoklugunda ne atesleri hasretimle yaktim da,
Bir seni yakamadim beni yaktigin gibi.
cölde su, mahpusta gün, oructa ekmek gibi bekledim seni.
Sense araya korkular koydun,
Yasaklar koydun,
Bitmez tükenmez engeller koydun.
simdi nerdesin diye sakin sorma.
Sen cagirdin da ben gelmedim mi?
Sen varken darilmazdim ciceksiz baharlara,
Yagmurlu havalara, bu kasvetli aksamlara.
Sen varken;
Bakip iclenmezdim tren istasyonlarina,
Otobüs duraklarina...

BENİMKİDE BÖYLE AŞK İŞTE

Yanında gölge olmuştum,sen hiç farkıma varmamıştın. Her sabah yolunu
gözler,dersten çıkışını beklerdim. Herkes mutluluğun tadını çıkarırken
ben ayrılıkları ezberledim. Oysa ben gözlerine bakıp yüreğine dalmak
için neler vermezdim...Hiç bu kadar çaresiz kalmamıştım. Çatlamış
dudakların suya muhtaç olduğu gibi ben de sana muhtacım.

Her gece hayaller kurardım. Kurduğum hayallerde bile benim olmazdın.
Sabaha kadar uyutmazdın beni. Gece gündüze kavuşurken ben hala sana