![]() |
Bir ayak sesi duymayayım
Kapıya koşuyorum Gelen sen misin diye Bir sarı saç görmeyeyim Yüreğim burkuluyor Ağlamaklı oluyorum Her şey bana seni hatırlatıyor Gökyüzüne baksam Gözlerinin binlercesini görürüm Bir rüzgar değse yüzüme Ellerini düşünmeden edemem Yaktığım bütün sigaraların dumanları sana benzer Tadı senden gelir Yediğim yemişlerin İçtiğim içkilerin Ve içimdeki bu dayanılmaz sıkıntı Bu emsalsiz hüzün Seni beklediğim içindir Resmine bakamaz oldum Uykulardan korkuyorum |
O durmadan kaçıyor;
sen ardından gitmiyorsan; o günün her saatinde saklanıyor, sen yollara düşüp deli divane aramıyorsan; o sana acıların en büyüğünü tattırıyor, sen bundan en yüce hazzı duymuyorsan; boşuna aldatma kendini, onu sevmiyorsun demektir. Elindeki içki kadehinde, dudağındaki sigarada , okuduğun kitapta, mırıldandığın şarkıda, söylediğin şiirde, gördüğün rüyada ve yaşaman için ciğerlerine doldurduğun havada o yoksa; Onun vazgeçilmezliğini anlamamışsan; onu sev |
Büyük dertler birbirinden
Sıralanır, sıralanır Gönül her gün bir yerinden Yaralanır, yaralanır. Yüzleri var türlü biçim Belli değil gerçek dost kim Vefa diye şu yüreğim Paralanır, paralanır Başta bin türlü düşünce Hep karanlık gündüz gece Doğru söyliyen ömrünce Karalanır, karalanır Ömür boyu düşündüğün Sırlar çözülecek bütün Şu demir kapılar bir gün Aralanır, aralanır |
Anladım diyemem ki! Suçluyum
Belki ben anlatamadım sana kendimi Tutuştum, yandım da yokluğunda her gece Yine gözyaşlarımla söndürdüm kalbimi Her gün her dakika seni özlerdim Bitmezdi kederim senin yanında bile Susardım, gözlerime baktığın zaman Mermer bir heykelin çaresizliğiyle Oysa neler düşünürdüm sen yokken Sana kavuşunca neler söylemek isterdim Dakikalar bir ışık hızıyla geçerdi Ayrılık başlayınca ben biterdim En kötüsü beni koyup gitmendi O öyle bir yalnızlıktı anlatılmaz Hep |
Durup durup seninle karşılaşıyorum her yerde
Karşıma çıkıyorsun her köşebaşında sen Kimi gün parklarda, kimi gün sokaklarda, caddelerde Gözgöze geliyoruz, saatlerce bir şey söylemeden. Hiç değişmemiş diyorum içimden, ne güzel İşte yine o! Yine mahzun, yine dalgın, yine ürkek Hadi gel diyor dudakları.----Özledim, hadi gel Biliyorum oysa; uzatsam ellerimi, gidecek. Bu bir aldanış mı? Yoksa var oluş mu yeniden Söyle bir son mu? Bir başlangıç mı? Bir dönüş mü? Ne oldu o güzelim zamanla |
Bizi kandıran o şarkılar, o mavi gece
O sıcaklığı beyaz ellerin, o ilk bakış Sebepsizliğin sebep olduğu şafak vakti O çok sevmek *******de o çaresiz aldanış. Uzayan saçlar, alyında avuçlarımızın İşte o, insanın bir yerde, aşka boyun eğmesi Kırılmak, bölünmek, o hep bütünlenmek O çok sevmek, tenin bir başka tene değmesi. Yanmak mı o eski çağlarda yanmak Kül olup savrulmak rüzgara karşı İlk kesilmişliği mağrur ellerimizin O çok sevmek, kanımızın o ilk akışı. İşte pınarlar, testiler, ır |
Çok vaktin kalmadı şimdi başıma
Zümrüt yeşili bir taç giyeceğim Elinde servetle geçip karşıma Af dileyeceksin, geç(!) diyeceğim Yalvarsan yakarsan yok seni duyan Yeminler ederek; bitmedi rüyan Benim bağlarımda rengi solmayan Gül var diyeceksin, güç diyeceğim Hânemi eyleyip sultan otağı Teklif edeceksin en büyük dağı Sahibin başında bulunmadığı Hayatın ederi kaç diyeceğim İnsan makinesi(!) çık, ara insan Erkeğinle artık bir oldu 'nisâ'n* Sevgiyi arıyor, aşk istiyorsan Belâlar |
Bir daha dünyaya gelsem
Yine seni severdim Beni üzesin diye Beni deli divane edesin diye Biliyorum Sen de bir daha dünyaya gelsen Yine beni sevmezdin Kahrımdan öleyim diye |
Güzel olan
Her günü seninle tekrar tekrar yaşamak Erimek yarını olmayan zamanlarda Durdurmak bir yerde bütün saatleri Bütün kuralları kırıp parçalamak Sonra varmak o yerlere Mevsimlere dur demek Kar yağarken çiçek açtırmak ağaçlara Güneşi bir akşam saatinde tutup bırakmamak Sonra doldurmak ay ışığını kadehlere Delicesine içmek Ve unutabilmek her şeyi ansızın Sevmek seni en yücesiyle sevgilerin Birlikte geçmiş, gelecek bütün çağları aşmak Güzel olan Sevmek seni Tanrılar gibi Senin |
Gidişin ölümüydü umutlarımın
Güllerin yüreğimde can verişiydi Ufkumda her akşam hüzünlü ve dalgın Seninle batan ömrümün güneşiydi Ardında bir İstanbul bıraktın öksüz İçimde yokluğun ateşini yaktın Karanlıklar ortasında güpegündüz Yıkılmış dağılmış bir adam bıraktın Gün, gün yaklaşan bir şey var; ölüm mü ne? Değilse içimde bu ürperti neden! Dolaşan kim benimle deli divane Güzel olan herşeydi seninle giden Şimdi bütün hayallerim yoksul kaldı Gittin, BANA BU REZİL İSTANBUL KALDI |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:01 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.