![]() |
ETC.
Yağmurun şaşkın akışı Zamanlarda... Ve zamanın bakışı insanlara... İnsanın yokoluşu Aşklarda... Ve aşkın karışması yalnızlığa... Varoluşu... ETC, Sonra, Yalnızlığım, Bir başka yalnızlığın Avına çıkar... Yok eder kendini, Bir başka yağmur duasında... Varolmak için... İlhan İrem |
F-34
Yağmayan ve yükselmeyen bir enerji var.. Metal dünya.. Işıklara sarılıp savrulmak.. Pollyanna yüzlü kızlar, Alüminyum gitarında Mark Knoppler'ın.. Ve Ankara'nın ağır sultanları, Erkekler.. 'Sultans of swing..' Rod Stewart öksürdü bi ara.. Ortadaydım duydum.. Yeşil,kırmızı, Siyah ve mor Düşünceler Çiziliyor kıvrımlara.. Otuz dört-İstanbul.. Ne kadar uzaksın Katranına Ankara'nın.. Ve ne kadar yakınsın Hayat yürüyüşüne.. Okey!.. Yürüyelim.. Paramparça bir dünya Dönsün.. Düşmeden başımıza.. Paramparça.. Ve aynadan.. Biz herşeyi görüyoruz.. Yani bakıyoruz kendimie.. Görecek,gelecek,gidecek yok.. Ama bi duyan bulunur?.. İlhan İrem |
Gece Çiçekleri
Gece çiçekleri Daha güzeldir... Gündüzü göremezler... Uçuk kırmızı... Mor... Ya da gece mavisi... Gözleri *******den Seçemez başka rengi... Güzellikten Başka amacı yoktur Çiçeklerin... Ve yalnızken güzeldir Çiçekler, Geceleyin... Bütün güzellikleri Doldurdum yüreğime... Gündüz kimse göremez... Ben gece çiçeğiyim... İlhan İrem |
Gece Yolculuğu(Yaşlılık Penceresi)
Kimi derin derin bir uykuda Kimi de sonsuz bir yolculukta... Yağmur ölgün ölgün damlamakta Gece bile sinmiş bir kenara sokakta Ne düşünüyor dersin?.. Gece böyle kara kara... Neye ağlıyor dersin?... ******* kara kara..... Sana mı...Hıı?.. Bana mı...Hıı?.. Yoksa ona mı...Hıı?.. Yoksa eriyip, geçip giden Zamanlara mı?... Yoksa birbirlerine sırt çeviren İnsanlara mı?... Biz geçeriz...Zaman geçer... Dünya kalmaz yerinde... Ölüm çiçektir dostum... Taze kalmaz günlerce...... Ne ağlayan gece kalır... Ne de derin uykular..... Yine kendi kendine Koşuşturur insanlar...... İlhan İrem |
Güle Güle
karanlıklardan güneşe doğru senin için yaşamıştım bu sonsuz yolu her gülüş taşırken bir tomurcuğu kanatlandık sanmıştım cennete doğru bugün benim doğum günüm sevgin ölmek gibiydi yaşama döndüm bırakıp da gitsen bile iki yüzlü aşkına güle güle güle güle güle güle yalanlara güle güle güle güle güle güle oyunlara güle güle şimdi dikenler taşlar dilimin altında ne bahar ne çiçekler bir duman kapkara artık ne güneş ne de cennet bir yol var senden başka çiçekler ve güneşler de var İlhan İrem |
Güneş Tutulması
Kökleri kenetlenmiş Asırlık iki ağaç Biz bizden kaçamayız Kaçabilirsen kaç Çok uzakta bir yerde Bir kapının önünde O sihirli kelime Açabilirsen aç Gök bulutsuz Deniz kumsuz Gönül sensiz Olur mu Dağlar taşsız Yağmur yaşsız Gönül aşksız Olur mu Gün gecesiz Gece günsüz Dün yarınsız Olur mu Sen ve ben Gece gündüz Bir yaşam kumkuması Kavuşup ayrılmamız Bir güneş tutulması O kısacık sürede Anlayıp sevdim seni Daha önce tanıyıp Sevdiğim hayat gibi Bırak ta tüm kainat Gönlümden sana aksın Yalnızlık çöllerinde Telaşlı ve rahatsın Çöl güneşsiz Güneş renksiz Gönül sensiz Olur mu Kuş kanatsız Aşk umutsuz Gönül yalnız Olur mu Gün gecesiz Gece günsüz Dün yarınsız Olur mu Sen ve ben Sabah akşam Bir sevgi fırtınası Ve kavuşmamız canım Bir güneş tutulması İlhan İrem |
Günü Birlik
Kış gecesi.. Ev sıcak.. Ev karanlık değil, Aydınlık.. Bu ev o ev değil artık.. İnsan kendeine ne kadar uzakta olabilirse, (Oluyor Bazen) O kadar uzaktayım Senden.. Boşuna konuşma.. Güzellikler olacak.. Oldu.. Çirkinlikler.. olacak iş değil!.. Tam yedi sene, Yedi asfalt döşenmiş Bu tozlu cıvıltılara.. Yedikat gökyüzünden indim Günü birlik.. Birlikteyiz.. Şimdilik.. Birazdan sustururum seni.. Sustururum geçmişi, Herşeyi.. Aşarım zamanları bir dizi.. Belirsiz bir yamayla kapanır Yüreğimin deliği.. Deliliği.. İlhan İrem |
Halat
Bir halat var belimde... Ucu kimbilir nerde... Ve ben asırlardır peşinde... Salıntılı ve rahat Beni çekiyor halat... Eski resimlerin Kahve kızılı bahçelerinden geçiyorum... Denizde yürüyorum sessizce... Kayalar, camlar, buzlar aşıyorum... Ayaklarım kesiliyor... Donuyor... Ve tepeler... Taş yığınları... Ormanlar... Zirveler... Deniz... Denizin dibi hatta... Durmadan sürükleniyorum Asırlık bir halatta....... Sislerde bir kuş var gibi... Bir martı... Uzakta... Halatın ucunda... O mu bana bağlı? ... Ben mi ona? .. Bilmiyoruz... Yosunlu bir halatın iki ucunda, İki yanıtsız soru gibi İlerliyoruz... Zaman kuşu o... Bizi akrebine bağlamış, Kendi de uçamıyor... Ancak halatını koparıp, Boşluğa dağılanlar onu aşıyor... Ve tutsaklığı bitenler, ölseler de, Zamanın kanatları ulaşamıyor! ....... Zaman kuşları da Zamane insanı da Özgür olmalı...... Yıkılınca saplantılar... Kesilince elden ayaktan Tutucu halatlar, İnancımız kadar uzaktır En inanılmaz diyar........ İlhan İrem |
Hayatın Üçüncü Gözü
Hayat bir ürpertidir Kuytularımda Hayat ayak sesleri Uykularımda Hayat bir özleyiştir Umutlarınla Sırları gizleyiştir Kuşkularınla Bir kapı açılır Yüzün görünür Hayat yanılgıdır Duygularında Bir heyecean bir telaş Bir oyun binbir gece Sevgililer sahnede Bir karışık bilmece Çok uzak anılar Çocukluğumuz İlk öpüşün coşkusu Unuttuğumuz Hayat bir aksiseda Uçurumlarda Dağılır paramparça Karşı yarlarda Bir üçüncü göz gerek Hayat sevgidir Çöz artık gözlerini Oyun bitmiştir İlhan İrem |
İlhan-ı Aşk
Hangimiz senli benli Hangimiz sizli bizli Bir koridor esrarengiz, Yaşıyoruz gizli gizli... Hangimiz yapayalnız Hangimiz çoluk çocuk Hangimizin bakışları Daha sıcak...Daha soğuk... Hangimiz uyuyoruz Hangimiz duyuyoruz Deniz derin, gökler mavi Hangimiz uçuyoruz... Hangimiz arıyoruz Hangimiz sarıyoruz Hayat bir yol ve bir ışık Hangimiz kalıyoruz... Ve hangi söz daha doğru Hangi göz daha içten Hangi üzüm daha tatlı Daha buruk sevgimizden.... Bahar çiçekleri sunar gözünün bahçelerine... Yaz sıcak bir dokunuştur vucuduna... Güz gelir, dünya buruşur mu ne?... Karlar yağar başına kışın... Zaman geç olmasın... Başlamadan ötmeye gece kuşları, ses ver gündüz gözüyle... Çünkü ben sana herşeyi sunuyorum... Dört mevsimi... Ve bilmediklerini... Dışarı çık... Sana çarpılıp, sana bölünen parçalarımı bulacaksın çiçek tozlarında... Dokularına sineceğim sımsıcak... Ayağının altında kıtırdayan yaprak benim... Ve başının üstünde direniyorum düşmemek için... Sana ben herşeyi sunuyorum... Bilmediğin diyarlarda tanıdık dostların var onlardan selam getiriyorum... Kaçırdığın kuşun kanadındayım... Ve bilmeden ne olduğumu, kafese kapatmaya çalıştığın... Sana ben herşeyi sunuyorum... Tüm zamansızlıkları içinde sevginin, Sana ilân-ı aşk ediyorum... İlhan İrem |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:27 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.