www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Edebiyat (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=268)
-   -   Yahya Harbalioğlu (https://www.cakal.net/showthread.php?t=143152)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:29 AM

Sevmiyorsun beni biliyorum
Adını sayıklayıp ıslak bir kaldırıma oturup
Paslı bir demir direğe yaslandığımı bildiğim gibi biliyorum
Beni sevmiyorsun biliyorum

Bilmiyorum ama seni neden sevdiğimi
Neden senin adını sayıkladığımı illa ıslak bir kaldırımda oturup
Paslı bir demir direğe yaslanmakla ne geçer ki elime
Senden niçin vazgeçemediğimi bilmiyorum

Biliyorum yaşgününü
En sevdiğin rengi
Şanatçıyı
Seni kızdıran sözleri biliyorum
İlgi duyduğun insanları
Ve günün en sevdiğin vaktini biliyorum

Bilmiyorum kaldı ki nasıl geçer bu ömrümün eylülü
Daha ilk haftası bile acılarla geçiyor
Kapkara bir hüzne döndü fıstıkyeşili umutlarım neden bilmiyorum
Çıt kırdırdım bir bayan olsam oturup ağlayacağam da
Nasıl başarıyorum hala ağlamamayı bilmiyorum
Ve sıradan insanların mutluluğuna niye bu kadar uzağım
Mesela futbolseverlere ne bileyim
Pırıl pırıl sabahlar
Akşamın hüznü niye bilmiyorum

Seni nefes aldığım müddetçe seveceğimi bildiğim gibi
Bir bilebilsem neden illa seni sevdiğimi
Yani niye ki sen
Allah'ım ya ne olurdu beni sevsen..

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:29 AM

Sorma bana nasıl olduğumu
İsmini bildiğin gibi
Biliyorsun sen de
Sensizken ne hallerde olduğumu

Beni bıraktığın gibi bırak
Yapmacıklı gülümsemeyi
Merak etme bir daha
Nerelerde olduğumu
Ve neler yaptığımı
Hiçbir yerde değilim sensizsem
Yapabildiğim bir şey de yok
Hüznüme katlanmayı öğrenmekten başka

Kimseye sorma beni
Yıkma hatalarını üzerime
Yoruldum yalanlarının yükünü taşımaktan
Bakışların altında ezilmekten

Biliyorsun
Elini tuttuğum ilk günü bildiğin gibi
Elinde olduğumu ilacımın
Senden vazgeçmenin elimde olmadığını

Kimin imzası var parmağında bilmiyorum
Baktıkça yutuyor yüzüğün
Mavi geleceğimi
Korkunç bir girdap sanki
Uğursuz halka
Ama sen biliyorsun
Kaderimin rotasını

Neler yaşarım senden sonra
Yaşar mıyım hatta onu da sorma
Bilmiyorum
Ama sen biliyorsun evet biliyorsun
Gülüşünü sevdiğimi bildiğin gibi
Biliyorsun hem de
Sensizliğin karanlığında
Çok uzaklarda
Solgun ve titrek bir yıldız gibi
Boşlukta kaybolacağımı
Biliyorsun
Yanağından süzülen bal gibi biliyorsun

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:29 AM

Bir tokat gibi yüze çarpıyor rüzgar
Koyulaşan turuncu akşamın şakası yok
Benden başka herkes soba başında
Bacaları tütüyor evlerin
-Ateş olmayan yerden duman çıkmaz-

Bir bulut gibi
Yüceldiği gökte dağılır düşler
Dağılır sevenler de gecenin ayazında
Arasına kapkara gece girer titrek yıldızların
Yetmez şiirlerin hayatla boğuşması

Dökülür şiirlere ayrılık mısraları
Aşkların sonbaharında
Ünlemler damlar gözyaşı gibi
Soru imlerinin boynu bükük

Yolu geçmez baharın bu şehirden belli
Çalacağı yok ki kalsın üç gün üç gece
Deniz fenerleri dalgın
Sokak lambaları kırgın

Bırakır gider gözü kara sevgililer
Dumanlı ve puslu şehirlerde
Yanızlıktan korkan yürekleri
Betona ve gözyaşına emanet eder
Tebessüme tutsak hayalleri

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:29 AM

Bir Gülüşte Bin Hüner

Sen bir güldün mü
Çözüverirsin hayatımın buzlarını
Damla damla sularsın yarınlarımın nergislerini

Sen bir güldün mu
Çelikten katı yüzümde serçeler uçuşur
Duyduysam hele gülüşünü

Sen bir güldün mü
Çöl ateşiyle kavrulan kum tepeleri ya yanaklarım
Hayali imkansız seraba döner yüzüm

Sen bir güldün mü
Demirler eriten mağma şu kalbim var ya
Bülbüller şakır dikensiz güllerin dalında

Bir güldün mü sen
Aman Allah'ım bir güldün mü...

Yahya Harbalioğlu

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:29 AM

Bir kış sabahı gel geleceksen
Gün yüzü görsün uykusuz gözlerim
Yüzüne dokunayım buz gibi ellerimle
Saçlarına
Kopsun kollarım sana sarılmaktan
Bir kış sabahı olsun olacaksa gelişin
Gökteki bulutlardan önce parçalansın dağılsın hüznüm
Nehirler sevinçten ağlasın
Şaşkınlıktan donup kalsın sarkan saçaklar
Buz gibi bir kış sabahı gel geleceksen
Menekşe gözlerin bahardan önce yetişsin bana
Tutunsam eteklerine
Sümbüle muhtaç etmesin beni saçların

Bir kış sabahı gel geleceksen
Günyüzü görsün uykusuz gözlerim
Beni uykusuz ve yarınsız bırktığın
Buz gibi bir kış sabahı olsun gelişlin
Şarkı söylerken serçeler
Dağıt ayazı gülüşünle
Bir kış sabahı gel geleceksen

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:29 AM

Bekledim seni hep bekliyorum
Çağır yalnız ölsem bile gelirim
Bu halime bakma sen bir gel de
Ben belamı bulsam bile gelirim

İlla şimdi değil sonra ilerde
Nefesimin tükeneceği yerde
Sen sadece bana bir ses ver de
Ben sararsam solsam bile gelirim

Yalnızlığın acı filmi sürüyor
Şu yorgun gözlerim hala görüyor
Terk ettitiğin hayalet hala yürüyor
Dünyada tek kalsam bile gelirim

Bir bahar sabahı veyahut hazan
Gelmeye karar verdiğin zaman
Sen ol alnımda yazımı bozan
Pişmanlıkla dolsam bile gelirim

Yalnızken dilsizim sağır ve kör
İnanmazsan beni bir rüyanda gör
İpek saçlarınla şu ömrümü ör
İstanbul'da olsam bile gelirim

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:30 AM

Kirpiklerinin ormanında açmış
Menekşe gözlerin
Eteklerini lale bürümüş
İki yanağının
Gül yüzünün gülüşünü tutamaz ama
Kıpkızıl kiraz çiçeği açmış dudakların

Kuyusuna düşmüşüm bakışlarının
Saç telin sarrmaşık olsa
Kurtarsa beni

Anlatsam kendimi anlatırım en çok
Hapsolmuşum gecenin nemli karanlığına
Seni tasvir etmek ne mümkün

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:30 AM

Kayboldun sen de bu karanlıkta
Işıltılı gözlerin kaybolmuş gitmiş
Fırtınada gemin hep çırpınmakta
Pusulan fenerin kaybolmuş gitmiş

Kuş cıvıltısıydı senin kahkahan
Gül yanaklarındı çiğlerle açan
Güldün mü tamamdı gece kan revan
Sabahın seherin kaybolmuş gitmiş

Sıra dağdan yüce sıralı derdin
Çiçekler yerine hep hüznü derdin
Çiğdem nergisin izinden giderdin
Rengarenk baharın kaybolmuş gitmiş

Zaman seni herkesten biri yapmış
Kalbinde uçuşan serçeyi kapmış
Aşkının turnası yolundan sapmış
Sürüyle katarın kaybolmuş gitmiş

Yazık olmuş meşhur güzelliğine
Çirkinler su döker olmuş eline
Sultandın aşığın mazlum kalbine
Memleket diyarın kaybolmuş gitmiş

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:30 AM

Çırpındım durdum
Çırpındım durdum
Sonra gerçekten durdum
Anladım ki ne kadar çırpınırsam çırpınayım
Hatta gözyaşımı deniz edip
Dalgalardan canavar yaratsaydım
Hiçbir dalgam sinemezdi
Sevgilimin taş kalbine
Ha ak köpüklü olmuş gözyaşımın dalgaları
Ha kan kırmızısı olmuş ne fark eder...
Beyaz bayrak çekip teslim olsam
Yelken niyetine
Kefeni olur umutlarımın
Kıyamete döndürür ayrılık rüzgarı yedi deryayı
Çık işin içinden..

GooD aNd EvıL 03-28-2009 10:30 AM

Şarapsız bilinmez dünyanın tadı
Bir kadeh misali hoştur bu dünya
Yüreği doluyken içer üstadı
Hoş sanılır ama boştur bu dünya

Sabahları sanki umut doludur
Boşver rahmet yağsa ardı doludur
Yolu hep aynıdır hüsran yoludur
Sonu kabus olan düştür bu dünya

Ne nimetler gelir hepsi çiğnenir
İnsandır bu beğenmezse iğrenir
Ekmekteki taşı yerken öğrenir
Hem kırık hem çürük diştir bu dünya

Avunur tabiat bahar gelince
Alemi kandıran yeller esince
Sararan yapraklar bir bir düşünce
Bilinir yaz değil Kıştır bu dünya

Rengarenk bir kuştur uçuşur durur
Durup dinlenmeden türkü savurur
Sonda düşmanını etle doyurur
Tüyleri yolunmuş kuştur bu dünya

Dağ değildir dağlar gibi deşilmez
Yol değildir yollar gibi aşılmaz
Bir kadeh içmeden hiç anlaşımaz
Bir acayip ince iştir bu dünya

Binlerce dert için koşuşturmaktır
Yüreği acıya alıştırmaktır
Beşiği mezara ulaştırmaktır
Ali Yahya yazılı taştır bu dünya


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:36 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.