![]() |
Ahh Bir Akşam Olsa
mayın tarlasına dönmüş yollar hayra alamet değil patlamaya hazır bomba gibi geziyorlar ahh bir akşam olsa iki kelam sohbet kin den uzak kalsa geçilse aynanın karşısına serpilse su yüze ayılsa düşünceler görüntüye gülümsenebilse mor bahçede beyaz güller açsa gülistan olsa bahçe ne güzel olurdu düşlemesi gibi birde sevmesi mayın tarlasına dönmüş yollar kaldırımlarda öfke korkuyor insan sıcak bir selam vermeye ahh bir akşam olsa |
Ahh Bir Çocuk Olsam
AH BİR ÇOCUK OLSAM 1-) Ne zaman sıkışsam dalarım düşlere, alır başımı giderim, akranı olurum dertlerimin… ahh bir çocuk olsam doya doya kaçabilsem bir yerlere kar yesem karnım ağrısa annem okşasa başımı ne güzel olurdu ne güzel olurdu 2-) Çocukluğumda kurtarmaz beni, dönerim devran gibi gerçeklerin içinde… bisikletim hiç olmadı hiç olmadı öyle uzun uzun voltalara zamanım bir başından bir başına kentin yılan gibi kıvrılmalara bağdaş kurup ara sokaklarda zar atmalara 3-) Yaralıdır hep hayallerim, yaşarken hep böyle öğrendim, derlerdi ki hep uyuz (yavuz) itin yarası çok olur, yaralı (yavuz) uyuz it hiç görmedim…. misketlerimi kırdım okşanmalara inat şımartılmalardan uzak yaralar açtım çıplak baldırlarımda çalılara dolanarak 4-) Kucağına almadı kimse beni, bildim bileli kendimi, daha da geriye kaçamadım hiç, adım şimdi kucak delisi…. ahh bir çocuk olsam bir ateş alsa beni gül yüzlü anam sarsa beni kollarına göğsü süt kokusu yüreği sevda bir sınıfa girsem kalem tutsam kırılmasa parmaklarım bir şiire mısra yazsam biri okusa beni biri okumasa sınıfta saysalar beni bir olsam birlik olsam karaya çalar mıydı sevdiklerim 5-) Ahhhh bir çocuk olmasam diyeceğim anlarım çoğalsa, kaçmasam bir yerlerden, kaçmasam sevdiklerimden, yok yok bir çocuk olabilsem… ahh bir çocuk olsam bir ağaca çıksam dal kırılmasa ben düşsem annem üzülmese canım yanmasa ben avutulmasam avutmalardan uzak kalsam ninnileri unutsam ahhh bir insan olsam ellerim ağlamasa ağlamasa güllerim yağmurlar yağsa güneş doğsa doğsa dünyama tütün sarar gibi ustaca şiirlerden öte yaşar olsam otursam düşünsem doya doya tutsam elini sevdiklerimin kırsam umutsuzluklarımı yarınların unutsam yalnız düşlerimi çıkarsam siyah beyaz düşlerden herkesi toy bir alay kursam doysam düşlerime |
Ahh..Benim Güzel Dünyam
sessiz kal duymasınlar seni özgürlük öylesine güzel ki alı verirler elinden ne yapacaksın o zaman tutabilecek misin sevgilinin elini yaşaya bilecek misin iki kişilik aşklarını almasınlar elinden sarılmaların sıcaklığını sus, sessiz kal sesin boğdurur seni diyorlar ki savaş kötü mücadele acı acı sancı getirir sancısız olsun doğumlar doğduğunda bebek ağlamasın analar uykusuz kalmasın Vatan ne ki, savunulmasın Ilımlı olalım, sevgi dolalım Oysa ben, pek aldırmam söylediklerime, bir onur belasına kaptırmışım kendimi… Ovalarına, dağlarına, yaylalarına, kentlerine, sürüsüne çobanına, bu ülkenin insanına, taşına vurdurmuşum kendimi,Ağıt duymuş ağlamışım, Şarkı duymuş coşmuşum,Türkülerde halaya durmuşum, Ağlayanla hep beraber ağlamış, hep beraber gülmüşüm, Açmışım yüreğimi, dağıtmışım, zulalarımı, kendim olmuşum…Onun içindir ki, susmalardan uzağım…bilirim her doğum sancı ile başlar… böyle sevgilerde kaybettiklerimle ağlarım sevgisiz barışsız yaşarım susmalar uzak bana kaderim bu topraklarda bu topraklar kurak rüzgara direnen bulutlar savrulup gitseniz de siz yağmurlara kavuşamadan bu ovalar, bu yaylalar yüreğimle ve damarımla bu topraklar daha çok sulanacaklar susmayı unuttum *******de onuru koydum ılık düşlere iki kişilik aşklar çok geliyor sessizlik boğuyor karanlığın içinde özgürlük acıdır acı sancı sancısız doğmuyor umutlar biz o sancıları sevdik nasılda güzel olacak Yaşam doğumlarda o zaman bölünmeyen uykular kucaklayacak sizi düşlerinize nasılda sevgi bulaşacak saatlik aşklardan uzak daha ne masallar yazılacak Ahh benim güzel dünyam ne kadar çok gürültülü |
Ak'a Saymayın
katar katar olmuş geçiyor bulutlar ak vurmuş tenlerine imgelere bürünmüş bulutların ardında güneş rüzgarlara kapılmış türkü gibi bir duyulup bir duyulmaz olmuş ak tende gerdan olmuşum hayallerimi ipe koymuşum ipi keskin hayali keskin bir türkünün mısraları olmuşum rüzgarlarda savrulup duran imgelere tutulmuşum güneş olmuşum ışık saçmışım bulutların ardından kıramamışım ayazı tende sıcak bir merhabamı istersin beyaz bulutlar var önümde ak’a saymayın siz onu |
Akasya
tuttu iki eli ile körpecik dalı bir demet akasyayı koparmak için belkide kötü değildi niyeti, kıpır kıpırdı yüreği, yetmiyordu cebindeki meteliği bir buket sardırmaya, yıldızlaşan günlerden çekiyordu her şeyi, özel günlerde özel şeyler yapmak gerekliydi… çıt diye bir sese karıştı ürkek kanat sesleri nemli bir koku sardı damlarken uçlarından dalın billur göz damlaları ölürken akasya geride yaşamı bıraktı ürkmüştü kuş dönüyordu yine ağacın tepesinde belikli bir şeyler bırakmıştı ağacın gövdesinde kuş ürkek öksüz kalmış iki yumurta bir salkım akasya yüzünde bir anlık tebessüm gencin elinde dal dilinde ıslığı devam ederken yürümeye geride kırık yaşamlar bıraktığı yere bakamadı gökyüzünde kanat sesleri yerini sessizliğe bıraktı bahardan kalan sararmış bir anı |
Akma Gönül
akma gönül akma sokaklar başka bugün üzerime eylülün hüznü çökmüş dokunma teline ozanım yüreğim başka bağlanmış kar olmuşum doruklarda tipi olmuş rüzgarların kırağı düşürmüş sokaklara kelepçe vurulmuş dillerinde damga vurulmuş sicilimde kan damlayan yüreğimde hüzün bulutu olmuş çökmüş sokaklar üstüne akma gönül akma sokaklar başka bugün coşkular karaya bürünmüş haraca bağlanmış sevgiler eylülün gölgesi düşmüş kara yazgılı sokaklara kız alıp kız vermişiz kin alıp kin vermek niye sokaklar tere hasret bugün |
Akmaya Görsün
bir kez akmaya görsün duygular parmakların üstüne bir perde kıpırdar dalarsın denizin üstünde oynaşır gibi cam kırıkları dolarsın şavkı demişler yada yakamoz aldırmasın kelimelerin anlamına bir nakarat tutturursun zayıfsa ezberlerin ahh dersin birde midye tava kalemin dir oynaşan ap ak düşüncelerin üstünde ne kadar az türkü biliyormuşum ne kadar az yaşam dolmuş heybeme oysa bin ömür yaşlandım kavgalar ile ne el açtım ne duaya çıktım yağmur olsun diye umutlar vurdum nasırı içlerine gözlerimin yorgun bedenim oysa hala gencecik bilincim |
Akşam almış Başını Gidiyor
akşam almış başını gidiyor kendi başına gitse neyse de içimden of off larımı da alıp gidiyor kır şu şişeyi eline hiç değmemiş has bel kader düşüncelerini okşayıp ta geçmiş bu sarhoşluk değil be adamım olsa olsa hayal kurmak yine bir taraflara kırıntılar serpiliyor koku bildiğiniz gibi değil ne lal olsun dilim ne kör olsun kalemim kaç yol vardır bilmem ama beklemesini de sevmem karanlığı ağartmasını yunarım elim eskiyene kadar biraz medeniyet fukarasıyım akı aktır düşüncelerimin karasını ağartana kadar oflarımı bana bırak akşam bileylenecek daha çok sözüm var |
Akşamları Bir Başka Yaşarım
her sabah gün ışığı dokunan saçlarına değdiririm dudaklarımı çekerim nefesimi sen olursun içimde gözlerin gözlerime dalar bir ürperti olursun terkedilmişliğinde düşlerin ilk busen dokunur yanaklarıma sessizce açılır kapı kapıdan dışarı alarak kalbime fırtınaları savururum kendimi kentin sokaklarına sokaklar sen lenir gün sen lenir günü sen de yaşarım öfkesi alınmış külhan varidir yürüyüşüm yere değmez adımlarım çok uzakta kalır akşam zamanı güneşe laf atarım lafım erişmez zaman kendi keyfinde nefesim yetmez uzun soluklu yollara tene dokunmak ister özleme başlamış ellerim çocuk olur kaprislerle dolar içim gelmeyen akşamlara küserim güneşe küserim bilmezler küskünlüğümü bir otomobil geçer korna çalarak önümden akrep gibi sokar saatin kadranları ne tik tak sesini duyarım bu zamanlar ne de şehrin sesini sessizleşir her şey duyarsam ben yüreğimle duyarım akşamları ben bir başka yaşarım |
Al Senin Olsun
al senin olsun neyi istersen köyleri al özlemlerin durulsun şehirleri al şenlensin gönlün denizi al dalgalarla boğuş bir rüzgar essin salınsın başak taneleri bir dalga geçsin üzerimden gizlesin ıslaklığını gözlerimin al senin olsun neyi istersen dağları al ormanları doruklara kadar ırmakları al denizlere kadar uzansın rüzgarları al efkarlarını dağıtsın bir kadeh içerisine sığdırma beni *******imi alma hüzünlere boğmasın seni yalnızlıklarımı alma dayanması zordur güzelim sevdalarımı alma boynu bükük kalmasın kalemim beni bana bırak bende kalsın diline dolanır türküler yutmasın seni birde beni alma aşk ateşim yakar seni |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:10 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.