![]() |
Gözleri Badem
Ben annemin evinde Fındık fıstık üzüm İlerde evlenince Çuvalla düşünürdüm. Aşk idi beni iten Heyamola Ben onsuz yaşar isem Dünyalar haram ola. Aşk idi beni iten Sev seni seveni Bir yavru ceylân iken Yâd avcı vurdu beni. Evlendim kocam Bir güzel âdem Odalarda fıstık yok Gözleri badem. Mavi değilmiş deniz Hey gidi fıstık üzüm Kızlar günün birinde sevip evlenirseniz Sizleri de görürüm. Kaynak: Evler, 1952 |
Hassas Terazi
Ben nerde a dediysem orda a önümde ibresi sağa sola kımıldayan terazi. Az uzağınıza gittiysem böyle daha iyi göresiz bir hafif yankı denizler ötede ses eder siz. Hep kendim için mi bazı şeyleri gizlediysem bilmeseniz başka dünyalarda a vardı görülür hesabı ben/de a dediysem. |
Hereklit'in Suları
Ne zaman sokaklarda dolaşsam Okul, sinema, sergi Kullanıyorlar Bendeki eski benleri. Kalabalıklarda çoğalıyorum Hangisine yetişeyim şaşkın Tıpkı onun çizgileri Karşıdan gelen şu kadın. Bir küçük çocuk Yıllarca öncem Korkar mı gitsem yanına Çocuk, sen bensin desem. Üç delikanlı yürüyor Bir dört yol ağzında her biri bir yana Üçe bölünüyorum Yolların her birinde birim gidiyor. Biri eve derslerinin başına kitabı açıyorum Biri parkta bir sevgili bekliyorum Bir yerde çalışıyor üçüncü, okul dönüşü Gecenin geç saati işimden dönüyorum. Hey durun! diyorum, siz bensiniz, bensiz Nereye gidersiniz hey durun: Sessizce yürüyorlar benden habersiz Durmuyorlar o kadar sesleniyorum. |
Hüthüt
Sanki düğün olmuştur Sevmiş, sevilmiş, yenmiş, yenilmiş Çekmiş, çektirmiş Oyun hüzün olmuştur. Düştür doğaldır içlenme Bezginlik göllerinde bir gece Karanlıkta senin de Yüzdüğün olmuştur. Ay peşinde Bitkin akşamlar nikotin Düşer bir gün giyotin Aksâdeler giyindiğin olmuştur. Süleyman ve Sabâ, hüthüt ve Belkis Söylerdi sorsaydık, geç git, bunlar - - Necatigil yok şimdi Belki bir gün olmuştur. Kaynak: Kareler Aklar, 1975 |
İçerlek
Onlar evlerde yaşamazlar mı, şaşıyorum. Evlere uğramaz, evlerde iş yapmaz, Bakmazlar mı bir şeye, şaşıyorum. Bakkallar, kasaplar, çarşılar.. Onlar evlere hiç bir şey almazlar mı, şaşıyorum. Yollarla, sokaklarla, kahvelerle iş bitmiyor ki! Trenler, gemiler, düşler bırakıyor insanı bir yerde, Sonra gene dönülmez bir yol gibi ev! Onların yolları, akşam üstleri, gece Sona ermez mi evlerde, şaşıyorum. Yorgunlukları yollara yaymak, iyi ama sonu yok ki! Sevdalar sokaklarda serin ama sonu yok ki! Bölüşmek umutları, paylaşmak acıları, bunalmak, Ummak yarınlardan bir şey, evcek yok mu, Şaşıyorum. Evcek, uzaktan da olsa, yüzlerine tutulan ayna Yansıtmaz mı hiçbir şey onlara? Yaldızlı süslerle örttüğümüz oyuklarda Yalnız en yeni çorapları asıp ele güne karşı Tespih böcekleri gibi kaçınık yaşamak! Hangi utançtır alıkor bizi bu kadar Vermekten evlerdeki yitik şarkıları, şaşıyorum. Şiirlere bir insan, evlerden bir şey katmadan Nasıl girer, şaşıyorum. Örneğin daha demin kavgalar, dargınlıklar Varken - işliyen saatler gibi alışılmış - Kapı çalınsa, biri gelse, gülüşlerin, kaynaşmaların Birden başlaması yok mu afallamış odalarda? Onlar huysuzluklarda donmuş, katı Bir türlü bitmek bilmeyen ay sonlarını Hiç mi yaşamazlar, şaşıyorum. Kanlı kırmızı yollarda, beyaz sinirli soluyan O azgın yatıştırıcı ay başlarını onlar Hiç mi bilmezler, şaşıyorum. Geçer gider ömürler kışlar, baharlarla değil, Eriyen yağlar, tükenen sabunlarla geçer gider. Çocuklar büyür gider, başlayan şarkılarla değil, Eskiyen giysiler, tükenen güçlerle büyür gider. Evde hasta oldu mu hepimiz hastayız Onlar hastalık nedir bilmezler mi, şaşıyorum. Onlar hep ev dışında mı, şaşıyorum. Sırlı küplerden sızan iplik-ince bir su iken ömrümüz İçerdeki seslere nasıl tıkanır kulak, şaşıyorum. Ah, bu çılgın oyunlardan uzaklara da kaçsak Değil mi ki odaların eni boyu belli, Değil mi ki görmekten hep aynı yüzleri, bıkmış İnsanların soluğunu iletir birbirine Hattâ ayrı odalarda ayrı yataklar. Değil mi ki kezzap gibi damlar göze Kimi gece düşman Sıcak kollar gibi sarar soğuklarda bizi Kimi gece dost ev. Nasıl yaşanırdı dönüşler de olmasa unutuşlarda Bir şifalı su gibi ılık, arı dönüşler Ah, nasıl taşınırdı sürüp gitseydi hınç! Gene de hiç kimse kurtulamaz içinde büyüyen Bu korkunç boşluktan, diyorum. Kurtarırsa o kurtarır bizi, ne aşklar, ne yaşlanmak Ne avuntular dışarda. Dünyada mutluluk adına ne varsa başkaca Evcek, evlerde yaşar yaşarsa. Kaynak: Arada, 1956 |
Kahveci Kız
Allah beni çirkin yarattı, Cazibem yok yürürken. Kahveci kızına mı bakılır, Güzelle dururken. Fakir doğup büyüdüm, Annem evlerde çamaşır yıkar. Onlara git, Zenginler var. Okutmadılar orta’dan sonra, Tahsilim de kaldı yarım. Güzel olsam, zengin olsam Anlarım. |
Karasevda
Delicesine daha dün Kitaplara düşkündü, Almış yürümüş serserilikte. Akıl bu, evi barkı bırak da sen İğri büğrü sokaklara dal Geceyle birlikte. Bir kız sevmiş yakın zamanda, Bahse lüzum var mı geçmişten? İflah olmaz sanırım, Geçti iş işten! 01.09.1938 Kaynak: Gençlik, 8 |
Keyif
Meyhane sen güzelsin, Satıcıların olmasa. Ezilir siteminde ufalmış gözlerin Masalar, bir masa İhtiyar adam gelir, açlıktan kalma, yanık Börek satar, taze. Aldınız, yiyemezsiniz, Oturur midenize. Siz kızarsınız başka, irin gibi yüzlü, Çiçekçi kadın gelir. Çoğaltır bardaktaki hüznü, Uzattığı karanfil. - Karides, deniz gülü karides... Tatmadınız ömrünüzde. Duyarsınız al bir utanç gibi bikes, Pörsük antenleri gönlünüzde. -Parfümlerim var esans.. Babacan bir adam. Muhteremdir, Diretiyor madem. Dolması, midye, sıcak.. Kirli beyaz önlüğü. Gizler bir pırıltı, içli, yaltak, Uykulu gözlerdeki yorgunluğu. Sen küçük kız ver bir gazete, Hangisi olursa olsun. Öperdim ellerini kötüye çekilmese Çocukluğunu satıyorsun. Hiç düşündünüz mü, sarhoşsunuz, İğrençtir adeta. İstediğiniz kadar sarhoş olunuz Keyfediyorsunuz ya! Kaynak: Evler, 1952 |
emeğine sağlık kanka...
|
Kır Şarkısı
Tam otların sarardığı zamanlar Yere yüzükoyun uzanıyorum Toprakta bir telâş, bir telâş Karıncalar ötedenberi dostum. Ellerime hanım böcekleri konuyor Ne şeker şey onlar! Uç böcek, uç böcek diyorum Uçuyorlar Pan'ın teneffüsü bile Ilık, okşamakta yüzü. Devedikenleri, çalılık vesâire Bir âlem bu toprakların üstü. Tabiatla haşır neşir Kırlarda geçen ikindi vakti. Sakin, dinlenmiş, rahat Bir gün daha bitti. |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:21 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.