![]() |
Kalmadı
Kanma şu Dünya'nın şatafatına, Gelen göçtü hiç kimseye kalmadı. Nerede Karun'lar ve Fravun'lar, Dünya dostu zalimlere kalmadı... Hani üç kıtayı fetih edenler? Nerde Kanuni'ler? Nerde Yavuz'lar? Nerde yeni çağı açan Fatih'ler? Padişaha,Sultanlara kalmadı... Anıldıkça kalbe huzur verenler, Hani Mevlana'lar? Nerde Tebriz'ler? Yunus Emre gibi Hakka aşıklar, Allah dostu olanlara kalmadı... Nerede ilk Atan,nerede deden? Nerde ilk Peygamber Hazreti Adem? Mahluka hükmeden Sultan Süleyman, Dünya'ya ilk gelenlere kalmadı... Nerde o kutsal Kabeyi yapanlar? Nerde islam güneşini yayanlar? Ebubekir,Ömer,Osman,Ali'ler, En büyük dört halifeye kalmadı... Cehalet devrinde Dünya'ya gelen, Güzel ahlakıyla,şerefler veren, Vefatından önce Cenneti gören, Ol Muhammed Mustafaya kalmadı... |
Kandırma Sakın
Gül bahçesi olsun senin kucağın. Dalına bineni, indirme sakın. Kaynasın kazanın yansın ocağın. Isınmış kalbini, söndürme sakın. Burda ne ekersen önüne gelir. İyi amellerin yanına gelir,. Sevabın,günahın durağa gelir. Şeytan'ı yoluna döndürme sakın. İbadet yolunda hiç geri kalma, Zalimin zülmüne hiç taviz verme. Sakın canlıları beyhude görme. Sırrını kimseye sezdirme sakın. Bırak boş şeylerle zamanı çalsın. Herkes bu meydanda, hissesin alsın. Günahı,sevabı sırtına kalsın. Yalan dolan ile kandırma sakın. |
Kangren Oldu Gidiyor
Repçiler,popçular türedi yutta, Benlikler kangren oldu gidiyor. Bir çok anlamsız kelime lugatta, Sözümüz kangren oldu gidiyor. Helalı bırakır harama bakar, Akrep,yılan gibi zehirin döker. Allah'tan korkmadan yuvalar yıkar, Gözümüz kangren oldu gidiyor. Saçlar kimyasal boyayla boyanmış, Kedi gibi sivri tırnak uzatmış. Dayak yemiş gibi yüzün morartmış, Yüzümüz kangren oldu gidiyor. Verem kanser derken eyidis,firengi, Gün be gün soluyor hastanın rengi. Çağdaşlık uğruna kaybettik cengi, Özümüz kangren oldu gidiyor... |
Karanlığa
Bunca yıldır boşa geçen zamanı, Çıkarıpta yolladım karanlığa. İlahiden hep bekledim amanı, O yılları bağladım karanlığa... Yaşamımı sordum o *******de, Cevabını bulmadım hecelerde, İsteklere baktım çok yücelerde, Dua edip ağladım karanlığa... Tüm zamana çileleri işledim, Yaşamıma yeni baştan başladım, Kötü geçen günü dönüp taşladım, Nefret ile yolladım karanlığa... Yaradanın isteğiğle yoğruldum, Kulluk vazifemi ifaya durdum, Bozçalı der kötü nefse uymadım, Şeytan ile yolladım karanlığa... |
Karga İle Eş İnsan
Mevlam bana altmış yıl ömür vermiş, Kargayada bu kadar layık görmüş, Akıl servetini hesaba katmaz, Kargayla ölçülür bu aptal insan... Karga çöplüklerden karnın doyurur, Dünya nimetleri hep senin olur, Vahşi aslan bile bir kedi olur, Onun terbiyesini verirse insan... Kargayı eş gören, karga zihinli, Kalbi katılaşmış çürük beyinli, Hakkı Hakikati görmezden gelir, Kör, sağır yaşarsa zavallı insan... Mevlam seni melekten üstün kıldı, Hakikatı görmen için göz verdi, Akıl verdi, beyin verdi, el verdi, Bunu nasıl inkar eder o insan... Yaşamın kargadan farklımı senin, Leşler gibi kokar meyhane yerin, Çöplük kokar ağzın, uyuşmuş beynin, Toplumun gözünde necis o insan... Ne yapıp yap Rabbin'e hiç eş koşma, Gel tövbe et, hakkın yolundan şaşma, Karga gibi çöplükleri dolaşma, Sonu çöplük olur be aptal insan... Karga misali ile haklıyım sanma, Onun kadar bilen mevlayı anma, Bunca yaratığı başı boş sanma, Her şey ona döner bil zalim insan... Karga beyinliye bu kadar yeter, Çok yüklenme sıkışır gaga atar, Seyfet der düşünen insana yeter, Akıl yoksa beyni ne yapsın insan... |
Kendimize Gelmeliyiz
Asırlardır sana düşman, Oldularmı ki hiç pişman? Dinine,ırkına düşman, Gerçekleri görmeliğiz, Kendimize gelmeliyiz. Ermeni oynar oyunu, Domuz Avrupa yayını, Kötüler ümmet soyunu, Gerçekleri görmeliyiz, Kendimize gelmeliyiz. Entrikalar çevirdiler, Bizi bize düşürdüler, Oyaladı,kandırdılar, Gerçekleri görmeliyiz, Kendimize gelmeliyiz. Tarihten ders almadılar, Şamardan anlamadılar, Yenilgiye doymadılar, Gerçekleri görmeliyiz, Kendimize gelmeliyiz. Bozçalı der dostumuz yok, İçten,dıştan düşmanlar çok, Adilce korunmalı hak, Gerçekleri görmeliyiz, Kendimize gelmeliyiz. |
Kendimize Soralım!
Huşu ile farzları tam yaptık mı? Helal mala haramları kattık mı? Resulü'nün sünnetlerin tuttuk mu? Soruları kendimize soralım.... Namazını riyasızca kıldık mı? Orucunu Layıkıyla tuttuk mu? Zekatını verip Hacca gittik mi? Hataları kendimizde görelim... Konu komşu hakkını gözettik mi? Mevla'nın yolundan doğru gittik mi? Yoksulun,yetimin halin sorduk mu? Eksikliği kendimizde bulalım... Görevini adaletli yaptık mı? Hakkı bilip onu üstün tuttuk mu? Seher vakti secdeye kapandık mı? Nankörlüğü kendimizde görelim... |
Kerem'i Aşkı Yaktı
Yalan dünya değildi, Aslı yaktı Kerem'i, Şahitte bulunmadı,tek keşişti göreni, Hak yolunda aşıktı,yoktu başka meremi, Mecnun dağlara düştü, Leyla idi seveni... Ferhat dağları deldi,Amasyaya su geldi, Şirin,sevmiş olsaydı ablayı dinlemezdi, Garip gurbetten döndü,yolda Selbi'yi buldu, Evlendi mutlu oldu,onlar geçmişte kaldı... Gelelim bu zamana,kız oğlanla tanışır, Çok kısa bir zamanda,birbirine alışır, Yeni bir yuva için,iki taraf yarışır, Düyün dernek kurulur,iki seven kavuşur... |
Keşkeler Olmasaydı! ...
Keşkeler olmasaydı insanın hayatında, Daha mutlu yaşardı,mutluluğun dadında. Aklını kullansaydı,yerinde zamanında, Pişmanlıklarla dolu keşkeler olmasaydı.... Zaman akan su gibi,geriye dönüşü yok, Pişmanlık fayda etmez,hayatta izdırap çok. Aklını kullananın pişmanlığı az olur, Kalpler huzur dolardı keşkeler olmasaydı... |
Kıskansın
Öğle bir aşk ile bana bağlan verki, Bülbül ötüşünde gülü kıskansın, Kocaman gönlünle sar benliğimi, Ağaç gövdesinde dalı kıskansın... Sonbahara veda ederken hayat, Parlasın gözlerin denize inat, Hak'kın sevgisiyle çevrene göz at, Ovalar,vadiler dağlar kıskansın... Sevdanla erisin kışım yaz olsun, Kem gözle bakanın gözü buz olsun, Birleşsin gönüller bahar tez olsun, Lale,menekşeler güller kıskansın... |
Kız Men Seni Sevirem (Azeri Derlenmiş Türkü)
Köynümce sevdim seni, Eşkınnan oldum deli, İnan Mecnuna döndüm, Seni sevdim,seveli. Kız men seni sevirem, Yar men seni sevirem, El sözüne inanma, Vallah seni sevirem... Sevgine inanarak, Gerçek aşık sanarak, Kerem gibi yanarak, Kız men seni sevirem. Kız men seni sevirem, Yar men seni sevirem, El sözüne inanma, Vallah seni sevirem... Sevgin üreyim yağar, Günbe gün derdim artar, Ferhat'ın eşkı kadar, Kız men seni sevirem. Kız men seni sevirem, Yar men seni sevirem, El sözüne inanma, Vallah seni sevirem... |
Kilidi Yara Verseler (Derlenmiş Türkü)
Kavağın dallarına gız, Uzayan kollarına, Can kurban canım kurban gız, O şirin dillerine. Kilidi kilidi bulsalar, Kilidi alıp gelseler, Açıp gönül kapımı, Kilidi yara verseler... Kavağ uzanır dalda gız, Yar göynüm kaldı sende, Sen buradan gideli gız, Gözlerim galdı yolda. Nakarat. Kavağ dalında güzel gız, Gönül sevince güzel, İki kalp arasında gız, Sevda olunca güzel. Kilidi kilidi bulsalar, Kilidi alıp gelseler, Açıp gönül kapımı, Kilidi yara verseler... |
Kim Anlar! ...
Doğumda var olmak, ölümde gerçek Her şeyi anlatır doğada çiçek Öksüzün,garibin gönlünü tek tek Alıpta göğsüme dizsem kim anlar? Gün oldu zamanı gömdüm mezara Gün oldu akıllar çıktı pazara, Hep telaşlı ömür aynı manzara, Sabrın kafasını yüzsem kim anlar? İçten içe yanar aşkın düğümü İnançsız çözülmez işin düğümü Aklımdan geçeni, düşündüğümü Söylersem kim dinler, yazsam kim anlar? Ellerimi açsam semalara dek, İbadetler etsem sabahlara dek, İstesem Mevlam'dan sınırsız dilek, Yaratan'dan gayrı derdim kim anlar? .. |
Kimdir Öğretmen?
Çorak yerlere hayat veren yağmur, Dikenli çalılar arasında açan gül, Bilgiği,sevgiyi yayacak olan yel, Aydınlığa açılacak yoldur öğretmen. Çaresizliğin yok olduğu yerde ümit, Zorbanın,yobazın yüzünde tokat, Cehaletin önüne çekilecek set, Ulaşılmazı başaran eldir öğretmen. Aşıklarımızın sazlarında tel, Yurdumuzun dört yanında konuşulan dil, Bayrağının dalgalandığı yerde nefer, Mazlumları kucaklayan koldur öğretmen. Korkunun var olduğu yerde yürek, Çaresizliğin güçlendiği yerde bilek, Çıplak ayaklı çocuklara gelecek, Vatanına aşık kuldur öğretmen. Geleceğe yön gösteren rehber, Ülkesi için çalışan hizmetkar, Geçmişiğle gurur duyan vefakar, Haksızlığa karşı kalkandır öğretmen. Yunuslar,Akifler gibi şair, Kaynağı tükenmeyen nehir, Hayatını öğrencilerine adayan, Çevresine ışık saçan mumdur ÖĞRETMEN. |
Kimsesiz Çocuk...
Gece ayazdan buz kesmiş ellerin, Kör karanlık içinde kör olmuş gözlerin. Kaldırım kenarında kıvrılmış yatan mendilci çocuk. Gözleri ağlamaklı,sırtında yırtık bir gocuk... Karlar yağıyor üstüne çalacak kapısı yok, Buz kesilmiş,şaşkın bakıyor kasvetli tasası çok. Süzüyor annesinin yanındaki çocukları,gözleri dolu dolu, Toplumun aymazlığı mı,nedir bu işin sonu... Binlerce sokak çocuğu sahipsiz,kimsesiz çaresiz, Artıyor artık tinerciler,kapkaççılar,toplum çaresiz. Kendimizi onların yerlerine koyarak bir daha düşünmeliyiz, Böyle devam ederse sokaklarda daha çok olur kimsesiz çocuk... |
Komşu Kızı(Türkü)
Komşu evler yan yana, Bir üz dönder bağ mene, Bu göynümün suçu ne, Kader bağladı sana. Sevirem men sevirem, o yeşil gözlerini. Sevirem men sevirem, o şirin sözlerini... Komşu kızı in yola, başında yeşil vala, Güller çiçekler serem, Senin geçtiğin yola. NAKARAT Komşu kızı atlıdır, bu göynümde kitlidir. Dodakların bal şeker, Dilin baldan tatlıdır. NAKARAT |
Konuşamıyorum Dilim Dolanır.
Çocukça sevdamla bağladın sana, Sana varmam için yolum dolanır. Seni sevdiğimi söyleyecekken, Ayağım tökezler,dilim dolanır. Hele birde o gün seni görmezsem, Bu gönlüme teselliği vermezsem, Hele birde bir işaret almazsam, Akmak için gözde yaşlar dolanır. Aklımdan çıkmazsın düşünmesemde, Senin adın vardır dertte,tasamda, Seyfet derki resmin gönül masamda, Kırılacak diye aklım dolanır. |
Korkuyorum Ben
İnsanların halini sormaktan korkuyorum, Güler yüzlü olmaktan,gülmekten korkuyorum, Sırları gizlemekten,bilmekten korkuyorum, Hep doğruya,yalnışla gitmekten korkuyorum, İbadet,itikatte riyadan korkuyorum, Yerli,yersiz görünen Rüyadan korkuyorum, Bilmeyerek kul hakkı yemekten korkuyorum, Mahşer günü verilen cevaptan korkuyorum, |
Korkuyorum!
Dünya için koştum durdum Hep boş yere kafa yordum Geleceğe hayal kurdum Boş yaşamdan korkuyorum... Hak yolunda kalamdım Salih bir kul olamadım Hayattan tat alamadım Ben yanmaktan korkuyorum Ömür bitti, sıhhat geçti Gençlik geçti hayat geçti Bunca zaman boşa geçti Ben ziyandan korkuyorum Çok şükür ki, imanım var Tövbe için zamanım var Affeyleyen Rahman'ım var Kul hakkından korkuyorum Seyfet der tövbe ederim Sen bağışlamasan nederim, Geldim sana Rabbim derim Ben yanmaktan korkuyorum |
Koy Bu Sevdayı
Hak yolunda çoşar akar dururum, İstersen bir nehir say bu sevdayı. Manaviyat yüklü bir sır gibiyim, İstersen kalbine koy bu sevdayı... Dağ yamaçlarından akan sel gibi, Bunları toplayan ummanlar gibi, Ülamalar gibi,Alimler gibi, İlim hazinesi say bu sevdayı... İlahi emirler başım üstüne, Yazdım nakış,nakış göysüm üstüne, Selam,selat olsun Allah dostuna, Seher yelleriyle sal bu sevdayı... Bu canıma korkak yürek yüklemem, Hakkı Hak bilerek halktan saklamam, Öldüyümde tören,çelenk istemem, Duayla kabrime koy bu sevdayı... Boynum kıldan ince Allah yolunda, Kiramen katipler sağ ve solumda, Sevdayla yüklüyüm senin yolunda, Ya Rabbim rahmetle al bu sevdayı... O günde çevirme bizi şaşkına, Merhamet et Ya Rab sana düşküne, Peygamberin Muhammed'in aşkına, Seyfet der bedenden al bu sevdayı |
Koy *******
Karanlık yüzün gösterme, Mazlumları örseleme, Gözlerinden yaş döktürme, Sar koynuna koy *******... Yıldızınla ışık saçsan, Düşmüşe bir sayfa açsan, Zalimin zülmünden kaçsan, Emniyetle koy *******... Bunca derde ortak olan, Korkudan uykusuz kalan, Vahşi mahlukattan kaçan, Güçsüzleri sar *******... Kötü yüzün perdelensin, Sessiz duruşun şenlensin, Bağrına düşen güvensin, Seyfet der şenlen *******... |
Kör Adam
Bakar lakin göremez,o kararmış gözlerle. Konuşur söyleyemez,anlaşılmaz sözlerle. İlkbaharı kış eder,nasihat vaazlarla, Gerçekleri göremez bakar gözle kör adam... O nun hep doğruları,nefsine hoş gelendir. Gerçekleri görmeyen,her şeyi çok bilendir. Bukalamun gibidir,daima renk verendir. Kalp gözü tıkanmıştır,bakar gözlü kör adam... |
Kur'an-ı Kerim'e Sorda Söylesin
Yaratılış gayen nedir be şaşkın? Kur'an-ı Kerim'e sorda söylesin. Nasıl korunulur tüm kötülükten, Kur'an-ı Kerim'e sorda söylesin... Niçin huzursuzsun,neden küskünsün? Neden gelecekten hep ümitsizsin, İçkikumar haramdır bilmez misin? Kur'an-ı Kerim'e sorda söylesin... Giyim,kuşamında olmuşsun rezil, Yaşantına bir bak haline üzül, Nasılmış giyinmek,nasıl tesettür, Kur'an-ı Kerim'e sorda söylesin... İnsanın yaşamı nasıl olmalı, Bu dünyada nasıl huzur bulmalı, Hakkın huzuruna nasıl varmalı, Kur'an-ı Kerim'e sorda söylesin... Helalı,haramı,farzı sünneti, Nmazı,orucu tüm ibadeti, Kıssalarla Peygamberler hayat, Kur'an-ı Kerim'e sorda söylesin... Seyfet der bu Kur'an Rehberdir bize, Allah sevgisini kor kalbimize, Neler anlatıyor ayetler size, Kur'an-ı Kerim'e sorda söylesin... |
Kuraklık
Gökten yağmayınca yerde ne biter, Halimizi yaman ettin kuraklık, Elliye alanlar, üçyüze satar, Cebimizi duman ettin kuraklık... Altın fiyatına otu samanı, Hayvan beslemeye yoktur gümanı, Kesilmiş takatı, kalmaz dermanı, Yollarımı diken ettin kuraklık. Geçen yıl bolluktu şükür etmedik, Otun ve samanın başın tutmadık, Tedbirsiz davrandık israf eğledik, Aklımızı ziyan ettin kuraklık. Tarlalar yanıyor tutuşmuş toprak, Açmıyor goncalar, kurumuş yaprak, Köyü sarmış baştan başa toz, toprak, Ciyerleri verem ettin kuraklık. Şükretmesek böyle olur halimiz, Doğruyu söylemez oldu dilimiz, Hakka doğru gitmez oldu yolumuz, Kalbimize layık oldun kutraklık. Yaşı yetmiş olmuş, bilmez namazı, İşlemez sünneti, ödemez farzı, Karun gibi zengin olmaktı tarzı, Onuda perişan ettin kuraklık. Acınacak hale geldi hayvanlar, Hergün düşünceli biz insanlar, Önce kara kış var, boştu ambarlar, Çocukları ağlar koydun kuraklık. Bindokuzyüzseksendokuz çok kurak, Çatlamış dudaklar, su ister toprak, Merhamet et bize, sen acı yarap, Elleri duada koydun kuraklık. Atmışbir yılına eş oldun kurak, Bütün sorunlara baş oldun kurak, Mideye oturup taş oldun kurak, Ok gibi saplanıp kaldın kuraklık. Yiyeceği için herkes telaşlı, Benizleri soluk gözleri yaşlı, Bizim koca inek kalmış tek dişli, Yüreklere korku saldın kuraklık. İnsan gördüğünü döker kaleme, Seksen üçte deprem etti virane, Boyun bükmek lazım haktan gelene, Dilimizi lal eyledin kuraklık. Bahsettiğim köy Demirkent köyüdür, Kars ilinde Akyaka'ya bağlıdır, Naci Budak usta iyi şairdir, Onu da yazmaya koştun kuraklık. Öğretmen Seyfet der bu kadar yeter, Fazla kurcalarsam ak tüyler biter, Ders almak istersek bu kadar yeter, Bu kadar mısralar, azmı kuraklık. |
Kurban Bayramı
Bayram gönüllerin birlikte anılmasıdır, Hasret kalan gönüllerin buluşup sevişmesidir Bu günde dostlukların iyi pekişmesidir Bayramlar kulların Mevla'sına yaklaştırmasıdır... Hz. İbrahim'den beri yapılan en güzel ibadettir O Rab tarafından bize gönderilen bir rahmettir “Allah ü ekber” sedalarıyla, yer gök yankılanır Onun ulviliğinden, melekler bile cezbeye gelir... Kurbanlık hayvan, burak mertebesine yükselir Kurbanlık hayvanlar her cihetten beşere nimettir Bayram nimetinden en çok insanlar istifade eder Zenginler huzur bularak, fakire et ikram eder... Dost akrabayı arıyarak hallerini soralım, Sevinci,kederimizi onlarla paylaşalım, Büyükleri arayarak bayramlarını kutlayalım, Hayır dualar alarak,Mevla'mıza yakın kul olalım... Yeni bir yılla birlikte hayırlı iş yapalım, Bir yılımız nasıl geçti,şöyle dönüp bakalım. Bu arefe gecesi Şeytan'ın yoluna sapmayalım, Allah'ın istediği ihlaslı kul olalım... Seyfet der hep birlikte bayramların kıymetini bilelim Yoksulu doyuralım,bolca ikram edelim. Tövbe ve istiğfarla günahlarımızın affını dileyelim Sevelim-sevilelim, o gün bayram edelim... |
Kuş Gribi Dedikleri
Ülkede gündem oluştu,En başta yerin aldı, En önemli haberlerse,en gerilerde kaldı, Basın onu sakız yaptı,daim çiğnedi durdu, Sağ hastadan ayrılmadan, çok hayvan telef oldu. Halk hastalığın adına tavuk vebası derdi, Hastalanan hayvanları kesip,afiyetle yerdi. Çocuklar çok sevinirdi, o gün bayram ederdi, Canlı cansız bir çok hayvan çukurlara gömüldü. Her kes bir günah keçisi bulmak için yarıştı, Ülke için planlara,yeni oyun karıştı, Yetmiş milyondan dört can öldü,tez Dünya'ya ulaştı, Basının yaygarasıyla,fakirin ümidi söndü. Günde yüzlerce kaza var,hiç çözüm üretilmez, Kapkaç,hırsızlık kol geziyor,basın çare üretmez, Soyuldu Devlet'in malı,hiç kimse sahip çıkmaz, Yaygarayla,iftirayla beyaz et elde kaldı. Çok ülkede bu grip var, ülke önlemin aldı, Devletin bekası için,basını tedbirli oldu, Kol kırıldı dedilerse yeni içinde kaldı, Bizim gibi abartıcı basınada ders oldu. Biz toplum olaraktan,pireyi deve yapmayı severiz, Kendimizi hepten yerip,başkasını överiz, Kendi ellerimizle kendimizi döveriz, Ülkemiz zarar görürse,üzülecek bizleriz. Bu şair Seyfet'te derki duyarlı olmalıyız, Reytink için ülkemize zarar vermemeliyiz, Bir çok yalan haberlere kulak tıkamalıyız, Kuş gribi uzaklarda,hasta olan bizleriz... |
Kutlayalım Cumhuriyeti Kardeşim.....
Günler önce özlemle beklediğim, O eski bayramlar nerde kardeşim? Adına,şanına söz eklediğim, Özgürlük timsali burda kardeşim. Övgü ile kutlayalım kardeşim... Geçmişin, tarihin lisanlardaydı Şimdi Türk insanı darda kardeşim. Sahip çıkmaz isek bu yönetime, Vatan,millet zorda olur kardeşim. Olmalı bayrak her yerde kardeşim... Vatanın sevgisi olmalı başta, İmanlı, vicdanlı olmalı başta Cumhur korumalı Ülkeyi başta, Dost bildiklerimiz şerde kardeşim, Birlik olmalıyız darda kardeşim... Hep kendi kendine ediyor millet Her şeyi kenara itiyor millet Peşine takılıp gidiyor millet Bu yolları aşmak zorda kardeşim, Bayramlar devadır derde kardeşim... Devir cahil devri; bilimin değil, Sevginin, namusun, onurun değil Cumhuriyetimiz cumhurun değil Bu gidişe dur diyelim kardeşim, Coşkularla kutlayalım kardeşim... Mukaddes olana değer vermezsek, Bunca olanlardan dersler almazsak, Geçmişinianıp sahip çıkmazsak, Şehitlerin kanı yerde kardeşim. O zaman bu Vatan darda kardeşim... Gaflete düşüpte güvenme ele Dört bir tarafından gelmekte bela Hem içten,hem dıştan dövülür kale Çok gedik açıldı surda kardeşim, Sahip çıkmalıyız Yurda kardeşim... Geçmişi anarak,dersler alarak Bizi bilenlere haber salarak Uyarıp milleti birlik olarak Sahip çıkmalıyız yurda kardeşim, Sevmeliyiz Cumhuriyeti kardeşim... Hiç söz hakkı vermemeli uyuza Böyle çıkmalıyız yamaçtan düze, Birlikte vererek omuz omuza Haydi, buluşalım birde kardeşim Kutlayalım Cumhuriyeti kardeşim..... |
Lazım
Aşkın öyle yer ettiki içimde onu anlatamam yaşaman lazım. Bu fani alemde el ele verip mutluluğu ortak bulmamız lazım. Hep severek, sevgi ile coşarak sevda ateşiyle ona koşarak. Yaşamından daima zevk alarak Aşk'ın şarabını içmemiz lazım... Güzel günlerin sarhoşu olmadan kötülükler sevgimizi boğmadan Açan sevda çiçekleri solmadan Mutluluk yolunu bilmemiz lazım... |
Liman Şehri
Yolcular ağırlar,yolcu uğurlar, Daima canlıdır o liman şehri. Seven kavuşturur,ayrılan ağlar, Çok olaya şahit o liman şehri... Kimini ağlattı,kimin güldürdü, Kimi bünyesine alıp öldürdü, Bir çoğunu bataklığa daldırdı, Çok yuvalar yıktı o liman şehri... Kaçakçılık,oralarda yapıldı, Taze canlar o bölgede satıldı, Tüm gençlikler oralarda yok oldu, Çok civanlar çaldı o liman şehri... |
Mana Var! ...
Güzel oku! her zerrede coşkun birer mana var. Dert ehline bu manada canlar sunan eda var. Vermek için parlaklığı,gamlı gönül evine, Bir bak hele,her ciladan üstün olan cila var... Her zerrenin Ka'besindir kalbi yine kendine, Dikkat eyle,her birinde yine ancak Hüda var. Sakın ola sen gözünü,Hak yüzünden ayırma, Hakkı gören gerçeklere,hakkı kadar ata var! .... |
Meleğim.....
Hasret koydun beni tek bir sevgiye Gündüzümü döndürdün hep geceye Aşkımı çevirdin bir bilmeceye Biliyorsun, bu günahtır meleğim... Beni yad ellere salmak mı işin, Sevenin ahını almak mı işin, Gülerek gönlümü çalmak mı işin, Öğle hor gözlerle bakma meleğim... Eritirsin o yeşil gözle beni İncitme,kırma sitem sözle beni Ayrılalım birazcık özle beni, Sevenin yolu çıkmazdır meleğim... |
Mevlam Saklamış
Mevlam ömrümüzde ecel saklamış. Koskoca gövdede bir kalp saklamış. Dünyayı donatmış türlü nimetle, Mümiin kalbinde şükür saklamış... Örnek için karıncayı yaratmış, Arının balında sırrı saklamış. Çekirdekten dev ormanlar türetmiş, Onların içinde çok can saklamış... İnsanı Melekten üstün yaratmış, Onların içinden Resül'ler çıkmış. İnsana düşünen akılı vermiş, Evliya beyninde zikri saklamış... Peygamberler gönülleri fethetmiş, Hep hakkı söylemiş,uyarmış durmuş, Namazda,duada miraç var demiş. Hafızın kalbinde Kur-an saklamış... Çürütüp tohumu vermiş mahsülü, Tüm canlılar onda bulmuş rızkını, İman etmeyenler çeker kahrını, Müminin gönlünde CENNET SAKLAMIŞ. |
Mevlanın Lutfunu Sakın Unutma
Ne idin ne oldun birazcık düşün, Mevlanın lutfunu sakın unutma. Bid bir nimet ile dolu yaşamın, Mevlanın lutfunu sakın unutma... Gören gözlerin var işiten kulak, Tad alan dilinin yapısına bak. Koku alan burnun dokusuna bak, Mevlanın lutfunu sakın unutma... Mükemmel bir vucut yerli yerinde, Korunmuş et kemik,üstte derinle, Atılır zehirler idrar,ter ile, Mevlanın lutfunu sakın unutma... Tüm engeli aklın ile aşarsın, Zengin olup kral gibi yaşarsın, Merhamet etmezse acze düşersin, Mevlanın lutfunu sakın unutma... Yapılanlar onun katına gider. Canlı,cansız tüm mahlükat zikreder. Zorda ki ümmete kim yardım eder? Mevlanın lutfunu sakın unutma... Seyfet der bu canda ölümdür anlık, Rahmet ayı bize bu Ramazanlık. Son nefeste fayda vermez pişmanlık. Mevlanın lutfunu sakın unutma... 'Her kimde bu üç şey bulunmazsa,ehl-i cennettir. |
Mezar...!
Mezarlıklara bakıp, insan ibret almıyor, Oturup düşünen yok, kabirlerde neler var! Buradaki mevtalar,sağlığında nederdi? Tefekkür etmemize iyi örnektir MEZAR... |
Mollafenari
Dört bir yanı ormanlarla çevrili, Yeşillik diyarı Mollafenari, Bağı, bahçesiyle süsler toprağı, Yolcular durağı Mollafenari... Köylüler arası birliği kuran, Gençliğe, spora çok önem veren, Bütün çevre köyün merkezi olan, Köylüler durağı Mollafenari... Tarihi çok eskilere dayanan, Ataların kanlarıyla sulanan, Fatih Sultan Mehmet'e durak olan, Sultanlar diyarı Mollafenari... İlk Şehülislamın adını alan, Ataların örfüne sadık kalan, Öğretmen Seyfet'e de mesken olan, Alimler diyarı Mollafenari... |
Muhammed Ümmeti Ol.(S.A.V.)
Bocalama işte yön, Yönünü Kabe'ye dön, Aşkıyla mum gibi sön, Muhammed ümmeti ol... Hadisleri öğren tat, Kur'anı hep rehber et, O çığırdan sende git, Muhammed ümmeti ol... Bu Dünya çıkmaz kafes, Gırtlaktaki son nefes, Mevla'yı arayan ses, Muhammed ümmeti ol... |
Muhtacız Sevilmeye...
İnsan nasıl muhtaçsa yemeye ve içmeye Öylesine muhtaçtır, sevilmeye ve sevmeye Dünya nasıl muhtaçsa her yeni gün dönmeye, İnsanlarda muhtaçtır mutlulukla gülmeye... Senelerce savrulduk, esir olduk yellere, İstemeden bulaştık, çekilmeyen dertlere Çekti huzur elini, sürüklendik meçhule, Hepimiz muhtaç kaldık, sıcacık bir sevgiye... Gülmeyide unuttuk, inandık hep kedere, O karanlık ******* kucak açtı bizlere Elimizde olmadan, kahrettik *******e Acılar mutlu etmez, muhtacız sevilmeye... |
Mutlu Azınlık
Her ülkede vardır böyle bir takım, Hem devlete yakın, hem mala yakın, Çok hin oğlu hinler,onlardan sakın, Kim diye sorarsan,mutlu azınlık... Çok mutlu yaşayıp,üstünlük taslar, Onun için geçilir iltimaslar, Lüks yaşamaktan hep onlar anlar, kim diye sorarsan mutlu azınlık... En üst makamlarda yerini bular, Halk zillet içinde onlarsa güler, Kaybetmeyi sevmez,daima alır, Kim diye sorarsan mutlu azınlık... |
Mutluluk Rüyası
Dünya için avunanlar, Servetiyle övünenler, Maddiyata güvenenler, Mutluluğu bulamazki. Şükür edip yetinmeğen, Gerçek bir dost edinmeğen, Çalışıpta didinmeyen, İnsan mutlu olamaz ki.. Fukarayı görmeyenler, Zekatını vermeyenler, Gerçek yolu bulmayanlar, Mutluluğu bulamaz ki. Seyfet der insan sevmeli, Hakkın rizasın almalı, Tüm gerçekleri görmeli, Yoksa mutlu olamaz ki... |
Mübaşır
Şikayetci olmuştuk aylar önce, Mahkemeden çağrılmıştık nazikçe. Adliyede bekledik saatlerce. Dedim sanık nerde güldü mübaşir. Hocam sen yenisin herhelde dedi, Okulu savunmak sana mı kaldı? Çaldı sattı yedi birde su içti, Uğraşma boşuna dedi mübaşir. Geçten,gece aldılar duruşmaya, Şikayetçimisin dediler bana, Tabi dedim dur demeli bunlara, Kafayı salladı güldü mübaşir... Sanık serbest yeni kurban peşinde, Mahkemeler açık her kes işinde, İnsan günlük yaşamanın düşünde, Caydırıcı suç yok dedi mübaşir... |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 10:30 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.