![]() |
olduğu YERDE devrilmek
solgun bir yüz bakışlar anlamını yitirir saçlar dikenlere eş tavırlar umursanmaz çılgınca koşuşturmalar arasında son bulur bütün kaygılar duruş yetersiz kalır kuvvetini bitirir korkutucu olmak hepsi bu klişe yok isimler tükenmiş çizgiler belirginleşir korku gözlere yerleşir sesler duyulmaz olur sundurmalarda son bulgular tıkırtılar ve kuşlar havalanırlar belirsiz bir yavan iklime kayıt biter dosyalar kaldırılır ve o hazin son bütün çılgınlığına rağmen yumuşak bir geçiş onurdan onursuzluğa Baykal Kaanalp |
Olmalı
inmek istediğin bir sondurak olmalı hayatında köşebaşında bekleyen bir yarının yoksa bağladığın umutları kendin çözmüşsen, ilmek ilmek vurdumduymazsa avlamak istediğin uçamayan avın demirini paslandıracağın bir rıhtımın olmalı olmalı sevdaya dönüşen tutkun olmalı olmalı kalpleri mühürleyen mührün olmalı ya taşımalısın yanık bir bağır ya da taşınmalısın aşkından ağır ağır Baykal Kaanalp |
Olmuyor
anladım ki yalnız olmuyor ne yapsam da yerin dolmuyor mazide kalsa da bir hayat ne yapsam da yerin dolmuyor aradım bir başkasını bozamadım fiyakasını bulsam da sevginin hasını ne yapsam da yerin dolmuyor olmuyor,kalbim boş olmuyor yüreğim sevgi,gözüm neşe dolmuyor pınarlar kurudu içi boş olmuyor ne yapsam da yerin dolmuyor Baykal Kaanalp |
Onca Şey
beynime kazıdığım onca şeyden sonra bir değişiklik olsun diye saçlarımı uzatıyorum özgürce Baykal Kaanalp |
Ondokuz sayfa
ondokuz sayfa geçti aradan bu bahtı karayı yaradan hiç üşenmeden özenip bezenmiş gözleri mavi saçları karadan ondokuz sayfa geçti yırtarak taşınmazlarımız bir bir artarak farkında olmadık beşi biryerdenin talihsizliğimize göz kırparak ondokuz sayfa geçti okumadan bezlerimiz halis dokumadan yaşayacak yerimiz olmasa da hiç vazgeçemedik kumadan Baykal Kaanalp |
Onsuz
ve düşün düştüğün düşkünlüğü onun uğruna ve buyur et karalama defterlerini gecenin ortasına düşünde onun için ve ağla ulaşmak istemediğin geleceğine onsuz Baykal Kaanalp |
Onu
hiç vedalaşmadı sevdikleriyle anahtarıda yoktu zaten çıktığı kapıyı kilitleyecek giderken bile gülümserdi dönerken sağlıklı mutlu ve şen şakrak kırdığı gönül görülmemiş tamir ettiklerinin yanında bağ evlerinin tozlu yolları nefes aldığı en güzel mekanlar,otağlardı Baykal Kaanalp |
Onu İlk Gördüğümde
onu ilk gördüğümde bedava dağıttığı gülücüklerle etrafındaki gülmeye hasret insanları besliyordu hayatın... hazırlamaya çalışıyordu belki insanları 'kırılma noktalarına kızgın okyanuslara çamur deryalarına' onu ilk gördüğümde anlamıştım bende gülen gözlere,tatlı sözlere hasrettim kendi kendime belli etmesem de saklamaya çalışsam da onu ilk gördüğümde Baykal Kaanalp |
Onun kisi bir düştü
onun kisi bir düştü gerçekleşmesi imkansız bazı zamanlar görülmüştü ama plansız pragramsız onun kisi bir dertti çaresiz,dermansız anlaşılmaz tek fertti zamansız,mekansız onun kisi ağlamaklı bir göz rüzgarsız,fırtınasız dinlenilmeyen bir söz yaşanmamış anlamsız onun kisi işte öyle bi durgun,bi heyecansız ne olur saklama söyle çok mu? çok mu? umutsuz Baykal Kaanalp |
Onur
her şey yüzevde kalır olanlar bana olur sancılar sana dokunur bir çocuk başı uzanır usulca bana bakar yolculuk bitmiştir su akar tosuncuk gibi maşaallah onur Baykal Kaanalp |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 04:32 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.