Özlemişim KENDİMİ

Benliğimden ayrılan ben
Hoşuna gitti biliyorum
Sen onu istedin
Kolay aldın
Beni bende mahküm ederek
Zaferi kutladın
Gülüyordun
Dişine geçirdiğin güçten
Köşe köşe döşendin
Yarattığın bende kendini izlerken
Çürüdü tek tek dallarım
Sakladım
Senden törenden taktir aldım
Bitecektim uğruna
Köküme sarıldım
Kendimle varolmak güzel

Ümit Fatma Uçar

Padişah

Rast gelir sanma
Günahların günahlara devridir
Savuşturmaca inanmam
Değdikçe uçları uçlarına velveleyle
Kopuyorlar koyun koyuna
Akacaklar acılarıyla yarınlara
Göze güzellik katar boya
Birazda porselen cila
Bakın satranç taşlarına
Hamle yapılanda
Korunmazsa şah
Memlekete fil diksen
Kurtarılmaz padişah

Ümit Fatma Uçar

Papatya

Titrerken tabiatın bedeni
Sensin baharın dileği
Nerede görülmüş
Baharın sensiz geçtiği

Yüreğisin çimenlerin
Neşeşi bayırların
Arıların şengülü
Papatya çiçeğim

Ezberlerde balda emeğin
Sultanı kır çiçeklerinin
Nasıl ulaşmasın ki
Güzelliğine yüreğim

Ümit Fatma Uçar

Parça

Dün akşam resmimi aldım
gezdim bezgin seyranla
Yorgun düştüm rüzgarlarda
Üşüdüm azgın fırtınalarda
Bir öykü dinledim kendimden
Baktım ki içinde ben parça parça

Ümit Fatma Uçar

Partiler

Daha neler neler
Bizim şu siyasi partiler
Hepsi kendini beğenip över
İktidara gelince biri diğerinden beter
Hani nerde atam gibi önder
Zanımca bu düzen böyle sürüp gider
Bu oyunda kimi ağlar kimi güler
Halka ucuzluğu vad eder başbakan
Verilen sözler yerine varmayınca kaç para eder
Yetmiş seksen bin liraya çıktı bir kilo yaş biber
Fakirlikten büzüldük artık
Artık umudumuz sonraki seçimler
19-09-1994
Mehmet Muhlis Fırat
1926-22-04-1996

Ümit Fatma Uçar

Paydos

İlmek işlev içinde
İşvesi dilek belinde
Kıpırtısı yürek dilimde
Ama da nazlandı
İpleri vermiş celat eline
Kendileri dolaşır iliklerimde
Nasıl da uğraştırdı
Sancı düşürdü mideme
Paydosa niyetim yok
Düştüm artık peşine
Çağırdım duymadı
Galiba vize kuyruğunda
Sınırı geçerse
Nasılsa düşecek elime

Ümit Fatma Uçar

Pazar Sabahı

Sevmem pazar sabahlarını
Hüzün kaplar benimle bizim sokağı
Sessizlik uzanır boğmaya
Herkes rüyalarda mı
Neco da yok çöp başında
Bir tek ben miyim yalnızlıkta
Bir çocuk sesi
Bir kuş sesi duysam da
Başlasam yeni güne

Ümit Fatma Uçar

Pembe

Pembe esen narin rüzgar
Gir şarkınla gönlüme
Gözlerimi veririm
Götür özlemlerimin yerine
Seherlerden geçelim
Çek kavağın dilinden şarkımı
Kıskansın saçlarını savursun söğüt
Kuşları çağır dere kenarına
Menekşelerle sarılırken
Eşlik et biz ağlaşıp koklaşalım
Hasreti kovalım birlikte

Ümit Fatma Uçar

Pergel

Açmış ağzını
Üç yüz altmış dereceye
Dolandırıp durur
Dilini pergelle
İşaret gönderir gözüme
Söz etsem boğacak
Hüküm var elinde
Bürümüş hırdavatı
Lafazanlığa
Dolaştırıp durur
Satamadı bir türlü

Ümit Fatma Uçar

Pervane

Kuşlar dizilmiş uçuşur avare
Savrulur bulut döner elpence
Gözlerim konaklanır yörüngesine
Kanatlarım dolanır pervane
Yönelince yere ulaşır yalan devine
Yükselince göğe varır hak evine
Dönsün pevrvanelerim
Görünmeden yalan devine

Ümit Fatma Uçar