![]() |
Gönül Koğuşuna Kapattım Seni
Gönül koğuşuna kapattım seni Artık benden kurtulamazsın Aşkıma dayadım bahtsız sineni Artık sende bensiz yaşayamazsın. Sevda akıntısına kapıldım şimdi. Sen benimlesin ayrılamazsın Sana hediye ettiğim şey kalbimdi Sevmeden değerini anlayamazsın. Saçların gönlüme yara açtı Sen bu kanamayı durduramazsın Kalbim senin aşkına kaçtı Ne yapsan bu aşkı solduramazsın. Arif Baltacı |
Gördüm Abi
Sevgiyi gördüm abi Öksüz ve minik bir kızın gözlerinde Annesiyle giden çocuklara bakarken Gördüm abi gerçekten gördüm Karşılıksız bir sevgiydi bence Kendi için değildi bu sevgi onlar içindi abi Değerini bilsinler diye Onun sevinemsi düşlerdeydi abi Rüyasını bile göremediği düşlerde Yaşamak kadar kendisine uzakta olsa Sevginin değerinin biliyordu abi Belkide sevgi için dayanıyordu Küçücük bedeni bu zor hayata Sadakati gördüm abi Bir sokak çocuğunun yüeğinde Nasıl da sahip çıkıyordu Kader arkadaşına Görmeliydin abi görmeliydin Soğuktan morarmış elleri Belkide yeni tanıştığı Kader arkadaşı için Havadaydı İnmedi abi yere Haksızlık bitene dek Haksızlık bitmeden Yüreğindeki sadakat volkanı sönmedi abi Belki yalnız Belki sahipsiz Belki sevgisiz Ama gururluydu Ama sadakatliydi Belkide çoğumuzun yapamadığını O küçük sokak çocuğu yaptı abi Karşılık beklemedi sevgiden Hiçbirşey beklemedi kimseden Sokak kanunlarına uymalıymış abi Tek başına yaşamasını öğrendi Paylaşmayı öğrendi En önemlisi abi Herşeye rağmen yaşamasını öğrendi Arif Baltacı |
Güneş Doğuyor Ben Ölüyorum
Kapatmak istiyorum bütün saatleri Geçmesin artık zaman Ne bir tik tak sesi ne bir çığlık Ne de gecenin sessizliğini bozan bir ses istemiyorum. Sende kaybettiğim diğer yarımı arıyorum. Bütün sandıkları karıştırdım. Ve bütün fotoğraf albümlerine baktım Bulamıyorum. Kendimi bulamıyorum. Hep bir yanım eksik kalmış Şarkıları bile tam ezberleyemiyorum. Kalbimin acısını dindiren tek şey gecenin sessizliği, Ne yapayım senin yokluğunda onunla idare ediyorum. Var mısın, Yok musun? Bilemiyorum. Gözyaşım yer çekimine yenik düştü yine Geçen zamana yenik düştüğü gibi saçlarımın. Ve kalbimin sana yenik düştüğü gibi. Kırk beşlik bir plak içinde mahkumum şimdi. Son bir kez dünya gözüyle seni görmek Aşk mahkumu bir hükümlünün son isteği. Vazgeçtim her şeyden. Ne yaşamdan bir haz duyuyorum. Ne de dinlediğim şarkılardan Her şeyden vazgeçtim de Bir senden, bir senden vazgeçemedim. Hep söylemek istemiştim oysa sana, Seni ne çok sevdiğimi Eğer bir fırsat verseydin eğer Neler söyleyecektim bir bilsen neler. İşte şimdi son arzum yerine geliyor. Dünya gözüyle son kez görüyorum seni. Tutuyorum, tutuyorum ellerini Her şeyi söylüyorum da sana Bir tek seni sevdiğimi söyleyemiyorum. Elveda masum kız elveda Güneş doğuyor ama ben ölüyorum. Arif Baltacı |
Hayatımdan Teğet Geçiyorsun
Yeni dağılmıştı gönlümün Hüzün yağdıran bulutları Ve ben küçüktüm daha Katlanmak için büyük acılara. Zamanla parmaklarım sigara, Yüreğim sen kokmaya başlamıştı. Asi bir kısraktı sevgi. Ben onunla çok diyarlar gezdim. Konya’nın bozkırında kurudum, Ankara’nın soğuğunda titredim. Ama bir an olsun sevginden vazgeçmedim. Heyhat, zaman su misali akıyordu Çocukluktan gençliğe... Her şey değişiyordu da Bir seni seven çocuk yanım aynı kalıyordu. Şiirler yazıyordum, utanıyor sana okuyamıyordum. Seviyordum ölesiye ama sana söyleyemiyordum. Dedim ya çocuktum işte. Ve çocuklar bilmezdi iki yalanın arası kaç saatti. A kalbinden B kalbine gidecek bir seyahatin Kaç saat süreceğini hesaplayamamıştım Çünkü ben senin kalbinde esir kalmıştım. Neden sevilmezdi mahpusluk bu yüzden anlayamadım. Kaldırıp kafamı gökyüzüne Derin siyahı ve yıldızları seyrederdim her gece, Üşürdüm yokluğunu hissedince Ben her nefeste seni düşünürdüm... Bir tarafı yamalı yorgan ısıtmıyor ki yüreğimi, Mısır tarlalarında garip uğultular çıkaran rüzgar da anlamıyor beni, Bahçemizdeki havuza su içmeye gelen güvercinlerde. Ne bilsin yağmur sana olan sevgimi Avutmaz, avutamaz beni hiç kimse Ağır aksak yürüyorum sokaklarda Sırtımda her daim artan aşkımın yükü Eziyor beni nefes alamıyorum Oysa sen buna sebep olarak sigarayı gösterip Bırak artık şunu diyorsun Bir bağımlılıktan kurtulmak için Yenisi gerek bunu biliyorsun Biliyorsun da hayatıma girmiyorsun. Hep hayatımdan teğet geçiyorsun.... Arif Baltacı |
Hayır Anne Hayır Ölmedi Babam
Bana ölümü anlat anne Bedeni tamken nasıl ölür bir insan. Hayır anne hayır, ölmedi babam Bak işte, uzanmış boylu boyunca Uyuyor yatağında... Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Sonra her zaman ki gibi Hanım bir çay yapta şöyle İçelim kendimize gelelim diyecek. Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Yine ne toplandınız diye kızacak millete Gürültüyü sevmez babam anne Göndersek mi misafirleri Sonra kalkınca kızmasın bize Haydi anne sil gözyaşlarını Babam ağlamana dayanamaz bilirsin Ve bunu söyleyemez sana Zaten hasta adam, birde biz üzmeyelim... Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Olum hazırla formaları, maça gidiyoruz. Her zaman ki gibi sinirlenip maçta Küfredip sahayı terkedecek. Sonra geçip ırmağın kenarında Türküler söyleyecek... Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Ne olur gönder şu ambulansı Zaten teni buz gibi babamın O morg denen yerde uyuyamaz ki Korkuyorum, uyanır hastahaneyi birbirine katar yine Bilirsin, sinirlenirse durduramaz hiç kimse Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Ne olur kaldırın o musalla taşından Zaten teni buz gibi babamın Sevmez babam öyle soğuk yerleri Hatırlarsan Sivas’tan o yüzden taşınmıştık Haydi anne, babamı kaldıralım musalla taşından Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Boşuna okutma salasını Millet gerçek zannedecek Yalan söylüyor o imam Kıldırmasın söyle o adama namazı Birazdan kalkacak babam, eve gelecek ardından... Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Koymayalım onu o tahta kutuya Dar yerde nefes alamaz babam Zaten hasta adam, kızdırmayalım yine Haydi anne, babamı çıkaralım tabuttan... Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Her zaman yaptığı gibi, tarlaları gezecek Sonra vurup kendini yollara, Sensizliği dinleyecek Anne, babamı koymayalım mezara Kefeni toz-toprak olacak Bilirsin dikkat eder kıyafetlerine Haydi anne, babamı çıkaralım mezardan... Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Saklayalım kürekleri, toprak atmasınlar üzerine Sıkıntıya gelemez babam, sinirlenir yine Anne, o tahtaları koymayın mezara Babam çıkamaz, altında kalır sonra Atmayın toprakları, atmayın üzerine Babam, babam uyanacak değil mi anne? Bak gör anne, birazdan uyanacak babam. Gel bırakmayalım mezarlıkta onu. Bak hoca efendi başında bekliyor. Bak o da benim gibi, uyanacağını biliyor. Haydi gitmeyelim anne Bak babam hala bizi bekliyor... Anne üzerinden seneler geçti. Babam hala neden eve dönmedi. Hayır anne hayır ölmedi babam. Hem bana söz verdi. Sende şahittin, Bu hastalığı yeneceğim demişti. Bana verdiği tüm sözleri tutardı babam. Öldü deme şimdi adamın ardından Hayır anne hayır ölmedi babam. Arif Baltacı |
Herşeyde Biraz Sen Varsın
seni anlatıyorum tüm sevdiklerime seni dinliyorum şarkılarda seni duyuyorum tüm sözlerde herşeyde biraz sen varsın seni yaşıyorum seni anlatıyorum seni konuşuyorum herşeyde biraz sen varsın Arif Baltacı |
Hukukçunun Aşkı
Kalbimin dolaysız zilyediydin sen Şimdi sana istihkak davası açamıyorum Elimle devrettim kalp taşınmazını Hukuksal bir çıkış bulamıyorum Hukukçunun aşkında yalan olmaz sevdiğim Ben sevdim mi bir kere madde madde severim Aşkın tanımı yoksa da ceza kanunlarında Aşkın kanunu vardır gönül çıkmazlarında Sen benim kalbimde müebbet hapis yedin Kanuna karşı gelinmez çekmeliyim dedim Bir ara bu cezayı erteletmeyi denedim Tekerrüre düştüm bakışlarında Sen kötü niyetli zilyettin Bense bu aşkta mağdur Bu aşkın adaleti Artık musallada bulunur... |
Itır Şahi'ye Cevap
Mevsimlerim açmaz oldu Itır Şahi bile soldu İman kadar gerçek ama Itır Şahi gelmez oldu Kapım daim açık ona Mor ışığı al koynuna Itır Şahi gelmez bana Resimlerim elde kaldı Pencereme rüzgar vurdu Harflerimi hep götürdü Şiirleri geldi bana Itır Şahi yolda kaldı Sevdam büyüdü geceyle Gönlümdeki bilmeceyle Itır Şahi gelse bile Sevdamı sular götürdü. Zaman dediğin kördüğüm Damarımda seni gördüm Itır Şahi yaktın beni Vuslatı görmeden öldüm Şiirlerin pınarında Itır Şahi hep yanımda Ateşlerin arasında Itır Şahi seni gördüm Gülümsedim kırılmadım Yalnızlığa darılmadan Herkes Leyla’sını buldu Itır Şahi sensiz kaldım Kaf Dağını aştım bile Hep seni bulma hissiyle Kenetlendim ben menzile Itır Şahi sen yok oldun Ben seni bulmak istedim Çöllerde kalmak istedim Başlangıçlar sensiz oldu Yollarda ölmek istedim. Arif Baltacı |
İki Bin İkinin Yazıydı
İki bin ikinin yazıydı Henüz kurumuştu vişneler ağaçlarda Sevda hastalığım yeni nüksetmişti Ben böyle değildim önceleri biliyorum Ne avare adımlarım vardı kaldırımlarda Ne de serseri ıslığım vardı dudağımda Sadece bir çocuktum yalan oyunlarda Kalabalıklarda yalnızdım her zaman Bir türküm vardı sözlerini unuttuğum Takılmıştı sevdan gibi yüreğime Sonunda sözleri buldum ama Ne yazık ki sen kayboldun Dedim ya iki bin ikinin yazıydı Ve ben daha çok küçüktüm Doğum günlerime inat Ben hiç büyümüyordum Konyanın bozkırında yemyeşildi yüreğim Tıpkı gözlerin gibi, tıpkı gözlerim gibi Her baharın sonu hazandı Bunu da iyi bilirdim Bir şansım olsaydı inan Biteceğini bile bile Yinede seni severdim Şarkılar ne kadar vazgeçilmiyor desede Ben vazgeçtim bu sevdadan Şarkılar değil sevdalar yalan... İki bin ikinin yazı kısa sürdü Çabuk terkettim konya yollarını Yok ettim bu aşkın tüm kırıntılarını Arif Baltacı |
İstanbul
“Bayramın neşesine katılmıştı İstanbul Biz büyüdük ve kirlendi dünya diyenleri yalanlarcasına” Beşiktaş başkaydı, Taksim bir başka Boğazı daha güzel, mavisi daha mavi Başkaydı Kadıköy, başkaydı Maçka Gecesi bile aydınlık, yıldızları besbelli Bekar evimin karanlık odalarından Karşının ışıkları damlardı yüreğime Şairin ilhamının tek kaynağı ışıklar Yıldızlı *******de kazınırdı belleğime Asi bir rüzgara bırakmıştım kalbimi Delikanlılığa attığım ilk adımlarda Rüzgar bir bayramda geri getirdi sevgimi Bir bayramda bulmuştum kendimi kaldırımlarda Dudağımda ıslığım, kalbimde senin adın Üsküdar sahilinde dilekler tutuyorum Yıllar yılı sende bu sevdayı aradın Kendimi yalnız senin sevginle avutuyorum Bir kadından işveli, daha taze bahardan Yıldızdan daha parlak, bir parçadır anadan Sana tüm bu güzellikleri layık görmüş yaradan Tek sevdiğim İstanbul, ey sevdiğim İstanbul Bütün dertlere çare yalnız sende bulunur.... Arif Baltacı |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:22 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.