![]() |
Pilot
Gözlerim şahit Pilot uçağının Burnunu yukarı kaldırmaya çalışıyordu kabinde hostesi ile. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Piramid (Kıssadan Hisseler)
Hayallerim piramid olmuş en alt çizgisi benim ................................Ya üstündekiler Zaten Birini Tanıyorum ................................Diğeride gelirse Sen o zaman duy gümbürtüyü. Piramid Tamamlanırmı. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Rakı,Raki
Artık Amerikalı Raki İçceeez Rakıda elden gitti yuh be Ne güzel oluyordu Rakı ve Balık. Hey dostlar hadi gelin rakı içelim Şey pardon Amerikalı Raki içelim Araplara Saldıralım. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Renkler Seni Mutlu Etmedimi
Bu benim seven yüreğim Hangi masala siğar ki Sadece seni düşünüp,sen, yaşarken Neler düşünmüştük oysa İçi mululuk dolu Senin gözlerin için mutlu bir ev yanlış düşünmüzsün bir tenem Ama ben asla yanlış diyemedim İskambilden yapılmış gibi yıkılı verdi düşünceler Düşünseler inan hiçbir masala sığdırılamaz Bizim aşk hikayemiz,oturup ağlarlar benim gibi Artık inandım ki ben bu gezegenin çocuğu olmadığıma Halbuki şiir mavisi şeyler,ve evren benim ifademdi senle çivit renkli sözlere mi bulandındamı gittin Yoksa kır kelebeklerinin üstünde bulunan Dokununca bozulan gerçeklerin, renklerin,hayallerin şekillerimi Canını yaktıda ondanmı bu terk edişin İnan bu yaşadıklarımız hiçbir masala sığmaz Benim güzel gözlüm. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sana Buzlu Saman Alevli Yolla Geliyorum
Bilemedinmi Sendeki bende Bir gün bir punduna Getirirsem seni Kırmızıdan,yeşile dönen Günleri hatırlatacağım sana Tek tesellim Kendimi şiir dörtlükleri arasında boğulmadan tutmam. yaşanmaz bu hayat Hüznüm ellerimde kaldıkça. Biliyorum dokunamam Camdan olan kalbine Çabuçak kırılıverir, Bıçak sırtındaki Bir şiir gibi dağılır oracıkta Peki ne yapmalıyım sana kırılmasın diye kalbin Yeter artık Tedbirini al Ben geliyorum Sana buzlu,saman alevli yoldan Nasılsa ölüm var ölecekde değilsin ince ince. Tedbirini al Geliyorum şiirlerimin o ince yolunda anılarımızla,acılarımızla Yaşaklara inat. Bana verdiğin Uçurumlar içindeki özgürlükleremi Güvendinde kendine güvenin Tedbirini al esaretim bitmek üzere sana,yağmura karşı ayaza bulaşmış kar tanecikleri ile Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sana dair söz
Yaşanan onca gerçekle Sakın beni bir gece kelebeği gibi lambaya çarpıtma kanatlarım yanar. Bir koşuyla sana geldim içimdeki lavanta kokulu Genç çocukla,sevgi,aşk ve senle yaşanacaklar ile. Gece sabaha geçerken içimdeki lavanta kokulu çocuk sarhoştu düşünceden Gelecek günlerin hesabı ile. Yaşamın sanki kimsenin Çekemiyeceği bir film gibi hep acı hep keder,hep gam. Kahverengi gözlerin ile. Ben seni evrenlerin ötesinden Bile gördüm,sen bunu bilemezsin Tomurcuklanmış ay ışığında sevgidin Seni sevmemek yanlış olurdu orda. En güzel mehtaplar yanında cılız ve en eski resim gibi kalırlardı Güzelliğinin,gözlerinin esrarı ile Bana doğru sen ile. Şimdi söylüyorum işte Ya bana sarıl yada avuçlarında sakla ölümüne Sensiz avuçlarını içinde beni. Bir zamanlar gözlerimize bakarak Sakladığımız sevgimizin anısına Dayanarak söylüyorum inanman için Seni çok seviyorum gel sarıl ban ölümüne. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sana Yazdım
Mısralara işledim Ufkumdaki güzellikleri Göz yaşlarımla yazdım Yaşadığımız acı tatlı şeyleri. Gerçeği istersen yazmak istemezdim Bana kalsa sana bu sözleri,şiirlerin Aşkın dile getirdi içimdeki hisleri Senin gözlerindeki güzellik ile Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sen Bana Git Git Diyorsun
Güneş yanıyor,ay ışığını yansıtıyor inatla Sen bana git git diye bağırıyorsun Bak aşk kapıyı bir daha çalmaz. git diyorsun Gidiyimde,nereye Sekizinci renkleremi biliyorsun Yüreğim halkımla ve senle sen gibi Git git diyorsun Aşk kapıyı çalmaz bir daha bak Git diyorsun Gidiyimde,nereye Sayılı günlerin kapısı kapalı Çep delik cepken delik Bir siğara alacak paramda kalmadı Dur desem biraz daha bekleyelim Emekli maaşımı alana kadar Yok inadın üstünde Git demekten başka Birşey düşünmüyor Beynin ve ağzın. En iyisi sağır ve dilsizler kahvesine gitmek git demene karşı Biliyormusun Annem,babam kavga ettiklerinde Hep oraya koşardım orda sadece işaretler var o kadar git diyen yoktu Sanki mevlana tekkesi gibi Gelin gelin laftan,hanım dırdırından Aşk bunalımından,cebi delik cepkeni delik olanlar, Gühahlarından kaçanlar,sevgiden yoksun olanlar. der gibi bir yer Şimdide öyle Şimdi sen bana git git diyorsun aşk kapıyı çalmaz bir daha bak git diyorsun gidiyimde,nereye Kobileremi,itolaramı oralarada gidilmez ya Bağırma bana git git diye Bir uzanırsam gitmeye Sayılı günlerin ardından Beni meyhaneci ağopun Mermerlerinde arar durursun ona göre ha Aşk kapıyı kapıyı kapatır sana sonsuza dek. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sen Bana Maviydin Yeşildin Kırmızıydın
Ben arzularım hep Gönül köprülerinde senle seni Bu gönül hikayemiz Melekler şehrinde. Sen bana maviydin,yeşildin,kırmızıydın. Olmuyor Olmuyor insan nasıl utanır Sonsuza kadar ışığın ruhu. Nerde ölü kentler Söyle Oraya gideyim Ya sefiller nerde Söylede Ser sefil olayım. Zorlu olabilir Doruktaki yuvaya ulaşmak Bir güz soluğu gibi. Geceye bağrı yanık bir serzenişte bulunmak gibi. Külleremi yazdık Melekler sehrindeki Maviyi,yeşili,kırmızıyı Halbuki sen bana Maviydin,yeşildin,kırmızıydın. Girdaptaki çiçeği Nasıl zor kopardık Ellerimize alabilmek için Şimdi nerede girdaptan kurtardığımız çiçek Yoksa o girdap senidemi aldı Haydi gülüşünle Gözlerini göster Akşam karası gözlerimize bulaşmadan. Gülümseyen bir aydınlık Bize bakmakta Uzat ellerini küllere yazdığın Maviyi,yeşili,kırmızıyı kimse karıştırmadan yetişmeliyiz O sevgimizin bulunduğu Melekler şehrine. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sen Benim canımsın Isığımsın
Beyaza sayfaya Yazılmıyor ki Heybemde de bir şey yok Seni yazamıyorum sadece sana allah'tan sonra Tapmam gerektiğini biliyorum Sen anlatılamıyorsun Ben gibi İnanmakmı oda ne Allaha nasıl inanıyorsam sanada öyle inanıyorum diyorum seni anlatmak Beyaz sayfalara yazmak gerçekten zor Heybemde de senin için yazacak birşey yok Çiçeksin,Havasın,Balsın,Baharsın Bilumum en güzel kokularsın Desem bile bunlar bile hiç kalır yanında Nasıl desem beyaz sayfalara yazılmayacak kadar bir şeysin Nasıl yazayım ki Heybemde de bir şey yok'ki Tek bir şey biliyorum oda şiirimin başlığında sana söylediğim en güzel en özel sözümdür. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sen gelmeyeceksin Galiba
Ne zaman dışarıya çıkıp etrafa baksam yeni yeşeren yapraklarda yüzünü görüyorum bilmem neden bu kadar ürktün bir balık gibi Aniden kayboluşundaki ürkekliği anlıyamıyorum. Yanağımdaki o öpüşün sıcaklığı halen var Sözlerin kulaklarımda çınlamakta,kahkahan ile Sevmemek istemiyorum seni yalanlarla Kendimize nedensiz açtığımız çukur boş Sen Bir daha gelmeyeceksin galiba? İçim yanıyor böyle düşündükçe Gözlerimden dökülüyor pıtır,pıtır gözyaşım Rakı masasının örtüsüne düşüp kuruyup gidiyorlar İnan ben suçlu değilim bu aşkta düşünüp dururum hatalarımın içindeki çiçekleri Aynada seni görüyorum sormak delilikse soruyorum Neden terk ettin? O son görüşmemizden sonra ki gülüşünle durup durup gülüşünü düşünüyorum,neden? Bu tün bedeni acılar ile sulayıp gittin Ben seni bağışlamıyorum,sonsuzlıklar ile Başka hiç birşey acıtamıyor içimi Ben seni vefası aşkların vicdanına bırakıyorum Sanırım bir daha görüşemiyecğiz. Ben bundan sonra kırılan bardaklar içinde olacağım Ararsan beni oralarda bulacaksın İncinen gururum kırılan kalbim yıkılan aşkım ile elveda Güzel gözlüm elveda. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sen Gittikten Sonra
SEN GİTTİKTEN SONRA Yüreğin benim sevgimi unutursa eğer Verdiğin sözleri hatırla ve unutma Zaman sana alev olur Seni yakarsa eğer sözlerin karşında Yılların yorgun göğsünden akarak Dönebilirsin bana. Saçların beyazlasa da sana verdiğim Sözler her zaman kutsal kalacaktır öylede olacaklar Ben senin uslu çocuğun oldum öylede kalacaktır Seni uslu bir çocuk gibi bekleyecek Takvim yaprakları savruldukça yıllar içinde Anlatacaktır seni şiirlerim sen dönene kadar Sonsuza dek en ince duyguları anlatarak Ve bir çığlık olacağım sabahları Şafakla döküleceğim neylerin acı damlaları gibi kendime Her yağmur yağışında suratına düşen damlayı Benim gözlerimden süzülen gözyaşımın olduğunu hatırla Ara sıra olsa da senin için. Bir gün yüreğimi katarsam sensiz toprağa İşte o zaman gözlerim açık gidecek Sen ellerinle kapatmadığın için Ve sözler kutsallığı ile beraber gömülecektir benle. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sen Gittikten Sonra Kış geldi
Hayat,dolu,ve kar Ve çöldeki akrep İstanbulun kirli sokaklarında Aşk kuşkuda,suskunda Karınca ise yuvasında Daha ben doğmadan Bin sene önceydi Sen gittikten sonra kış geldi Peşinden Kan ve su Peşinden çamur Peşinden altın kurallar Peşinden Zaman Hepsi oturmuş ateşin önünde Aşkın külünü karıştırmaktalar Ellerindeki aşkın gözleri ile Ama bilmedikleri birşey vardı Aşk kimsenin bilmediği bir yerde Ay ışığı gözleri ile onlara bakmakta idi Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sen Hepsini Üzeceksin
Zafer elde etmek istiyorsan Kafasını ezeceksin Kalemini kıranların Eyüp Selahattin Dalkıran |
Seni Bir Daha Aramayacağım Dediğinde
Yakışmadı sana be canım Ölü toprak bile senden iyi Elimde bir tek resmin kaldı O vefasız sen gibi Bu ayrılığı yaratmaman gerekirdi Ciğer parem Bu yüreği yakmayacaktın,yıkmayacaktın. Sanki ısırgan otları bedenimi Gel kaldıralım o ayrılık oluşturan O pis sisi Kavuşmamızı engellemezsin Sen bir daha aramayacağım dediğinde Su İstanbul denen şehirde Yüreğimi ekmek arasına doğrayıp sanki yedin Yüreğimde var olan gök kuşağının renklerine yüreğindeki kirlenmiş ruhun ile *******in içinden geçip İhanetinle birlikte çekildin Seni düşündükçe yüreğim zonklamakta Yapmayacaktın ciğer parem yapmayacaktın Ciğer parem doğrular senin olsun Ben idare ederim yalanlarınla hayatı Anlayacağın ciğer parem Seni sevmek bana göre değil Eyüp Selahattin Dalkıran |
Seni yazmamak elde değil
Sen var ya sen Aptal olan seni yaşar İnan aptalın teki olur Yüreğini sana bağlayan Çünkü sen çok zekisin inan Unutma ki akıllının da Akıllısı vardır seni yener. Biliyorum oltayı atmışsın Bekliyorsun düşecek diye Ama ben bildiğin balıklara benzemem Bir bakmışsın ki oltanı koparıp gitmişim Ben seni düşünmem Düşünen sen olursun Ne uykusuz kalırım Nede üzüntüden sarhoş olurum. Hani şair ve yazarlar Şiir ve roman yazarlar ya aşk üstüne Ha bire kalemleriyle kağıt içine Kendilerini doğrarlar kokoreç gibi Sonra kendilerini yerler acımasızca Acımadan yapılarına Oysa ben doğramam kendimi Çünkü ben senden daha akıllıyım Ben ne oltaya gelirim Nede kalem ile seni yazarım kağıt içine Tüh yine yazdırdın kendini. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Senin için inan
Bu kadar ızdırap çektikten sonra Hasret zehiri içtikten sonra Ne çıkar,bu iş geçtikten sonra Yani sevecek gücüm kalmadı. Kendimden bile düşkünüm sana Acıdan başka ne verdin bana Sonunda dünyayı yıktın başıma Hayatta gülecek gücüm kalmadı. Yağmur yağarken dolu başladı Sen senidin eller beni taşladı Sanki kuru topraklar avuçladı beni Yandım kül oldum. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Senin Oralar Karanlıkmı Gündüzmü
Aramak,bulmak Bır tutku oldu benim için Her bahar denerim Damlalar halinde Yalnızlığa dem vurarak biraz sen biraz ben diyerek Terleyen alevlerin arasında Senin oralar karanlıkmı,gündüzmü Aşk gibi? . Kendimi aradım Her mevsimin içinde Bazen gençliğimi astığım oldu Yaz günlerinin sıçağında. Benim gibi günler geçsede, biliyorum çok geç gönüllerimiz yaralı Yuh olsun Yaşıyor ve seviyoruz yine birbirimizi Kar esintileri gibi Yuh olsun yalnızlığımıza yuh. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Senin Tarifini İstediler
Senin tarifini istediler, Lügatı ezberledim Vazgeçtiler, Anlattıkça, Çünkü sen anlatılmazdın, bana göre onları bilemem. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sevdalım
Baktık ya gözlerimizle gözlerimize Öptük ya dudaklarımızla dudaklarımızı El ele tuttuk ya ellerimizi Tenlerimiz tenlerimizi tanıdı ya Sevdalı tutkular için. Çıkmazlar,açmazlar artık Vız gelir tırıs gider olaylar. Bu günden sonra odana kokum sinecek Ben taşıyacağım dağlarda yetişen Mis kokulu dağ çiçekleri gibi teninin kokusunu. Ne bir yalan ne bir yanlış olacaktır bu aşkta Sevdalı tutkular için. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sevdi
Bulutlar ağladı Rüzgarlar uludu Denizler kabardı Ve benim yüreğim Hiç mi hiç böyle olmadı Nedense Ne ağladı Ne uludu Ne kabardı Belki de benim yüreğimi Gerçekten sevdi Rastlantıları Doğanın kendisi yaratır Nasıl bulutlar doğada ki Rastlantılarla Buluşup ağlıyorsa Nasıl rüzgarlar doğada ki Rastlantılarla Buluşup uluyorsa Nasıl denizler doğada ki Rastlantılarla Buluşup kabarıyorsa Benim yüreğimde ki sevgiyi Aşkı bir kenara ittiği zaman Bulutlar gibi ağlayabilir Rüzgarlar gibi uluyabilir Denizler gibi kabarabilir. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sevdiceğim
Haydi şimdi gelde Gülelim,ağlayalım Beraber. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sevgi içinde
Bu gün bir ağlamaklıyım Basıncım sensin gülüm Damarlarımda dolaşan kan şaşırmış Ne yana akacağını bilmiyor. Sarhoş bir vaziyette. Vücudum titriyor Beynim kalk diyor yerinden Git kapısına çık ulan dışarı deyip, Ellerinden tutup o gözlerine bakarak Ağlamaklı halimi gösterip Ağlamalıyım yüzüne bakarak. Derler erkekler ağlamaz Pöh öyle bir ağlar ki Hele aşıksa delice Yüreği hep onun için çarpıyorsa Bu gün bir ağlamaklıyım,gülüm İçim patlayacak gibi. Kahr olasıca aşk Çırpındırıyor insanı O ve gözleri olmayınca Dayanamıyor kendi kendine Cehennem içinde insan,debelenip Yanar gibi oluyor. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sevgilim
Biz ikimiz Dudaklarımızla Ellerimizle Gözlerimizle Günah mı taşıdık birbirimize Böyle zor bir ayrılık yaşadık Bu yaşadığımız acı bundan mı SÖYLERMİSİN ÖZGÜRLÜĞÜMÜN ADI OLAN GÜNEŞİN KIZI. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sevgin
Bir sonbahar daha geldi İnan seni silip atamadım gönlümden Yağmurlar,şimşekler,gök gürlemeleri Seni anımsatıyor. Caddeler sokaklar sel içinde yüreğim gibi Gözyaşım aktıkça içime Sonbahar sensiz yapraklar gibi Sensiz içim kavrulmakta. Neyi anlatabilirim ki olmuş bir sefer Acı,sevgi,aşk,hüzün,gözyaşı Hepsi birbirine karışmış çözülmez sorun olmuş Acı günler gibi sevgim. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sevginin kıskançlığı
Sana türkü tadında Şiirler yazmak Kalbimde sevgiler yazmak Güzel oluyor Bir anlayabilsen. Kıskanıyorum işte yine onunlasın Kıskanıyorum işte yine onunla el elesin Ağrıma gidiyor alaca karanlığın içinde Yıldızlara isyan ediyorum Başlarınızda yıldızların parlamasından. İsyan ediyorum Öpülen dudakların için Kahrediyor alaca karanlığın aydınlığında. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sevgiyi aramak
Elinde küçük bir balta Kazdı kocaman dağı Sanki bir şey arar gibi Bulmak istediği neydi ki? Kocaman Bir hiç Kırk yıllık kazıdan Beklediği neydi? Kazdığı dağın mutluluğumu? Ya da göz yaşınımı? Yok yok Dağ ona bir şey vermedi Elinde küçük bir balta ile Dağın öbür tarafındaydı artık Aradığını bulmuştu Sevinçten fırlattı baltasını Baltası havada dönerken Bir koşu verdi ki Yetişmek imkansız hızına Ve sevgisinin içinde kayboldu Baltası yere düşmeden. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sevmek çok acı
Ne acı değil mi sevgilim Seven insanın engellenmesi Bir başıma kalmaktan korkuyorum Acı ve hüzün içinde,ne yaparım ben Seni sevmek suç değil ki her şeye karşı. Ah sevgilim ah Sen dertli ben dertli Ne olur ki karşılarına çıkıp Sevgim sizi ilgilendirmez Diye bilmek sen ve ben için. Her sıkıntı yıkar bizi Bir yıldızın gökten düşüşü gibi Kızıl bir alev olur düşüncemiz Sonsuz zamanın içinde,acımasız Ah sevgilim ah sevmek ne acı değil mi? Eyüp Selahattin Dalkıran |
Seytanın Saklandığı Mağara
Griye çalıyordu hava Şeytan mağarasında oturmuş elindeki zarla oynuyordu. Diyordu acaba atsam Düşeş gelirmi? Düşünüyordu. Belki zamansız ayrılmıştı Sevgilisinden. Bir Düşeş'ti sevgilisi. Bir melek geçiyordu Mağarasının önünden. Baktı yanı başında Şeytan Şeytan Şeytanca düşünüyor. Dur bir sorayım adını dedi. Melek Şeytana senin adın ne? Şeytan Meleğin suratına bakıp Biliyorsan sen söyle Ben kendimi unuttum bu Dünyada Biliyorum dedi Melek Senin adın geldiğin mekanda Kıyamet'ten sonra öğrenirsin ancak. Şeytan gülümseyerek öğrensem ne olacak? Zaten biletimi kesmiş Allah İsmim orda olsa ne yazar. Melek güldü Demek kıvama gelmişsin. Şeytan ben ne biliyim Melek kardeşim İnsanlar beni geçmiş Seytanlıkta Ben bu mağaraya kendimi zor attım Beklerim kıyameti onlardan önce. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sınıra dayandı acılar
Karagözlüm gel elini uzat bana Sınırsız sevgi ile büyümeli sevgimiz Uzat elini bana karagözlüm Gönlüm bugün kırgın,ateşli Sınıra dayandı acılar Gel karagözlüm gel sarıl bana Bırak omzunda ağlayayım Bırak dizlerinde uyuyayım Bırak sana sıkı sıkı sarılayım Gel karagözlüm gel Senle bir ömür boyu yaşayayım Gel su serp şu gönlüme Bir ömür boyu senle olayım Gel karagözlüm gel sarıl bana Kırgınım ben bu hayata sensizlik ile. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sokak Çocukları
Nasıl doğdular? kim bilir Hangi acılar onları bu hale getirdi? Kimbilir Ama onlar bizim çocuklarımız Onları el üstünde tutmalıyız. Ne kadar acı yaşadıklarını Ben bilirim Onlar ki Aç kaldıklarında Gururlarından dilenemezler Fırından çıkan ekmeğin Kokusuyla doyarlar. Şık giyimli insanların Lokantasında gelen kokularla Doyurlar midelerini İşyerlerinin açık unutuğu Elkonduşinlarında ısınırlar kışın Yada birbirlerine sokulurlar Işınmak için Buldukları yarım sigaraları İçlerine çekerek. Unutmamalıyız Onlar bizim çocularımız Suratları,elleri,elbiseleri kirli Olsada Onlara içimizdeki çocuklar Gibi bakmalıyız Eyüp Selahattin Dalkıran |
Sustum
Nedir bu bende ki şaşkınlık Ne yazdığım mısraları Nede yarım kalmış şarkıları Beğenir dudaklarım. Sanki düşüncelerim avluya düşmüş gibi Sanki sonuncu esnemesi Yazdığım kağıtlar mısra beğenmez Yolcular hafızam eski anıları Söyletir dudaklarıma bir şeyler Ayak izlerim kapılarına Kapıma geliverir İhtiyar bir rüzgarla Her şey pencereden ötededir Çizgisizlik ise yan,yana Sanki geceyle gündüzün birleştiği Yerde kalmış şaşkınlığım senin için. Yüreğim harpten kalan Süngülerle harcanmış,acı içinde Kovalıyor düşüncelerim Issız rüzgarları. Manasız bir gökyüzü gürültüsü duymak İstemiyor kulaklarım En yırtık çığlıklara karşı Seni senle yaşamadığım için Bu dünyada. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Süreceğim Namlunun ağzına Aşkını
Aynadan akseden Suratına bakıyorum Kalbin Sahte atıyor Ölmüş aşkları kuçaklar gibi. Üşüyor ellerim Haziran ayında çığlık atarak Acını en koyusundan Demek ki Sen kurt olmuşsun ben kuzu, Korkular korkular Bir akbaba gibi bekliyor Yüksek ağaçlarda Demek ki Sen beni hesapsızca sevmemişsin Hayallerimin peşine Uçurtma kuyruğu bağlamışsın Hiç ummadığım anda yoksa bir yerlere bir şeylere Gönlün darmı geldi,yaşananlar içinde. Aynadan akseden Suratına bakıyorum Biliyorum düşlerin adresi olmaz Merminin adresi olmadığı gibi İşte şimdi aynada akseden suratına bakıp Süreceğim namlunun ağzına aşkını Basacağım tetige Bakalım adres neresi olacak diye affet beni sevdam Hoşçakal diyerek İkinci el aşklara. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Şairlerde Sever
Bir şair arkadaşım var Şöyle der durmadan Şair gaz’a gelir diyor Sevdigi yoksa sevdiği Kuru bir bozkır gibidir. Birde delice severse İste o zaman sorma gitsin Yüreğindeki,cebindeki sevdiğinindir Bu yüzden adam olamaz Kırılgan,hüzünlü,,ama sevda doludur. Düşünür bir bilim adamı gibi Sevdiği ona bir kazık atmışsa Yandı o sevgili ne ah kalır Nede beddua,her yönle saldırır Rüzgarı,yağmuru,kara günleri öne alır. Saklambaç oynar kelimelerle Yaşadığı acıların düğümleri İle uğraşır durur çözmek için Yüreğindeki niye sevdin kelimesini Yumruklar,yumruklar durur. Sevdiğine yakın olabilmek için Ev bile satın alır sırf onu görebilsin diye Yüreği acıdan kızarsa bile ona gözükmez Çünkü gözleri,yüreği gururludur,ağlayabilir Ellerini tutmak istemez,soğumuştur elleri. Yüreğinde kuru bozkırların sıcağı vardır artık Yüreğinde geriye dönülmez kırılganlık vardır Ağzı mühürlenmiştir sanki konuşamaz Ama çiçekleri çok sever Ve çocuklar alabildiğine sevilir onda. |
Şarap Rakı Çin Kirpiklerimden Damlıyor (1)
İçiyorum işte Kalb hastası olsam ne yazar İçiyorum işte Şarap,rakı,çin kirpiklerimden damlıyor. İçim bir telaş yuvası pir telaş olmuş Çırpınıyor ellerim,çarpışıyor makinalı tüfekle Uzak ruhlar ile. Artık içiyorum kalb hastası olsam ne yazar İçiyorum işte Gözlerin agzımdan düşüyor Çırpınıyor ellerim,tutmaya çalışıyor gözlerim gözlerini içiyorum işte kalb hastası olsam ne yazar içiyorum işte siğaranın hasını dumanlar hırstan soluyor Mavi mavi delişmen atlar gibi Meyhaneci zokaya gelmiş yakalanmış balık gibi Çırpınır durur ordan oraya Ayaklarına dolaşmış bağcıkları ağ gibi İçiyorum işte İstanbulun havasını ve seni Ne yazar sosyalist olsam halk için. Diyeceğim olmuyor Çünkü karşımda duruyorlar Avını bekleyen kuduz köpekler gibi Faşistler. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Şarap Rakı Çin Kirpiklerimden Damlıyor (2)
Kapat gözlerini kapat Gözlerini gözlerim görmesin Yoksa dayananam Öperim rujlu dudaklarından Kapat gözlerini kapat Gözlerim gözlerini görmesin yoksa duramam içerim gözlerindeki aşkı Yudumluya yudumluya Kapat omuzlarını şalınla dayanaman öperim omuz başlarından Hadi dokundur parmak uçlarını parmak uçlarıma,yakarcasına hadi sevinçlerimize,sevişmelerimize öyle usul usul varalım kimse farkına varmadan. Haydi kalk gidelim içtik içtiğimiz kadar Neredeyse gözlerimden seninde omuzlarından akacak şampanya haydi kalk gidelim. Yoksa içeceğim omuzlarından akacak şampanyayı hasretler içinde sen diye. Hadi kalk gidelim Ayak parmaklarımızdan akan aşk ateşinde yanalım Haydi kalk gidelim Gidecemiz yer yakın hadi. Ama dikkatli olalım Faşistler karşıda Durmakta Pisi pisine ölmek istemem Senin kollarında. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Şarkı Söylerek Ölmek
Yüreğimin içindeki ateş ve taş Gözlerimdeki kemirilmiş yıldız Aşkımın içindeki düşman ve gül Yaşam rüzgarının getirdiği toz. Yaşadım seni Kıyıcılığınla hissettim seni Kesilmeyen uğultunu tanıdım Yılların getirdiği ile. Sevgi denen gerçeği tanıdığımda Senin sevginle,sen şöyle demiştin Benim yüreğim dünyanın bir yaprağıdır Bir titremedir almıştı beni. O sözlerinle içimde ki gök titriyordu Akşamın mavi külü dökülüyordu üstümüze Yıldızlar ile gecenin siyah kehribarları Dökülüyordu gözlerimden sana baktıkça. Dünya gözlerini hazırlıyordu o ara benim için Ve doluyordu kapkara bir renkle Damarlarımdaki kan tersine akmaya başlamıştı sanki Nedenini bilmediğim halde. Büyüyordu hırpalanmış yörüngede yüreğim O büyük sessizlik toprağı sarsarken Dona kalmıştım durup durduğum yerde Ufaldım,sersemleyip düştüm depreminle. Çatırdıyordu,yanıyordu Kemiklerimle derim ve sönerken Öğretti bana bir başına kalan insanın Şarkı söyleyerek sonrasız can çekişmeyi ŞARKI SÖYLEYEREK ÖLMESİ GİBİ. |
Şarkımı onun dilinden söyleyeceğim
Bir şarkı doğuyor içimde Evlerde, sokaklarda söylenecek Kendi biçimiyle. Her şeyin onu fısıldamasını istiyorum Bütün dillere tercüme edilsin Taş anlasın toprak duysun Yıldızlar, gezegenler kulak kesilsin. Sonra her şey ondan bahsetsin Yok, yok Bütün bunlardan vazgeçiyorum Şarkımı onun dilinden söyleyeceğim. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Şaşma Bir Tanem
Diyorsun ya kıskanıyormusun? Biliyorum büyük şaşkınlık içindesin Sanki büyük yarlardan,uçurumlardan yada bir uçurumun kenarında yetişen bir çiceğin yapraklarına tutunmuş düşmemek için direndiğin şaşkınlık Biliyorum beni gerçekten tanımak zordur Birde beni sana sorsalar ki ama soramazlar ki. Diyorsun ya kıskanıyormusun? Evet dersem ne olur ki Hem onlar benim için yoklar ve hiç bir zaman olmadılar ve olmayacaklarda. Ama ben oldum her milisaniyende yaratıldığım günden beri Biliyorum büyük bir şaşkınlık içindesin Fark etmez beni sevsende sevmesende Dedim ya her milisaniyen benim ve ben olacağım. Ama bir şey var ki Sen ve ben ''ölmeden Önceki Günlerde'' ''Bir sürü hayallerimiz vardı'' Ama yinede sürüp gidecek senin için benim için Bir sürü aşklar bir tek değişmeyen şey Bir birimize duyduğumuz, güven ve sadakat İşte budur bizi biz yapan Biliyorum beni gerçekten tanımak zordur Birde beni sana sorsalar ki ama soramazlar ki. Diyorsun ya kıskanıyormusun? Evet dersem ne olur ki Hem onlar benim için yoklar ve hiç bir zaman olmadılar ve olmayacaklarda. Ama ben oldum her milisaniyende yaratıldığım günden beri Biliyorum büyük bir şaşkınlık içindesin Fark etmez beni sevsende sevmesende Dedim ya her milisaniyen benim ve ben olacağım. Ama bir şey var ki Sen ve ben ''ölmeden Önceki Günlerde'' ''Bir sürü hayallerimiz vardı'' Ama yinede sürüp gidecek senin için benim için Bir sürü aşklar bir tek değişmeyen şey Bir birimize duyduğumuz, güven ve sadakat İşte budur bizi biz yapan Eyüp Selahattin Dalkıran |
Şeytan
Şeytanın uyumak için uzandığı çuvalıda çaldılar şeytandan beter olan Yeşiller. Eyüp Selahattin Dalkıran |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:37 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.