Grizu

grizu;
anlık sesli patlama,
ölüm sessizliğine dönüşür anında.

sabır;
demek zor kelime
diken diken bir hece, yüreğe düşen aleve.

sonuç;
bir kaç medya haberinde,
karışacak ince yazılara , tozlu raflarda kaybolmaya.

çözüm;
olmadı hiç bir göçük sonrası,
yarım kalıp, madeni bağrına basan analara, kadınlara,yavrulara.

geçmişe,

kilit vur.
mühür vur.
vur..!
nafile.

kömür karası olmuş
bir lokma ekmeği
getirecek mi..?
geriye.

ölmekten kim korkmuş, efelik varken yürekte.


02.06.2006-grizu-

Nazan İzmirli

Gül bahçem

korkup
koklayamadığım

güller.....

dökülünce
yaprakları,
avuçlarımda
patlardı
kahkahaları.

gülümseyen
şurup
olurdu
dudaklarlarımda
oynamaktan
yorgun.

gonca
bir gülün
anlamını
değiştirdiği
çocukluğum.

korkularım,
kadeh kadeh sunulan
kahkahalarım,

dikenlerinden
korkmuyorum
gül...!
gül
bahçem
ormanım
ol
içinde
kaybolduğum
Nazan'ı
san de
bulduğum.

09.06.2006-ant-gül bahçem-

Nazan İzmirli

Gülşen / den sevgili / ye*

gülşendeyim
kırık kadehde
sarhoş

gezindi gönlüm
boşşşşşş boş

kıramadım
rengarenk olmuşlar
sarmaş dolaş
birbirlerine sevdalılar
belli

tüm gülleri senin için
kokladım

çıkan poyrazlara,
karayele, melteme
keşişlemeye saldım
özlemimle karışan
renkleri

dumannnnn duman
olduğun her yerde
çek içine ben diye
sarhoş ol emi

sevgi sıkıştırılır mı
bir güne

sen kalbimdeki
en güzel gülşende

ben kırık kadehde
......gül yaprağı.....
.........oldum........
.......... yine........


14.02.2006-antalya

'bir güne sıkıştırılamaz sevgiler....için.....sevdanız daim olsun....'
'gülşen:gül bahçesi'

Nazan İzmirli

Gülümsedim

güneşin yorgun ama
kadeh kadeh
kırmızı şarap sunan
batışını izliyorum..........
ardından ay yükseliyor
gülümsüyor...................
o sendin ve bende
gülümsedim...........

Nazan İzmirli
19.06.2004-antalya

Nazan İzmirli

Gülümseyen dünyam

karanlıklar
yaşanmazsa
ayın feri
yıldızların yönü
farkedilmez ki.
karanlıklar
yaşanmazsa
gülümseyen
bir gün
özlemle
beklenmez
gülümseyen
bir dünya için
emek
verilmez ki

yaratmaya çalıştın
ve
yarattın..! !

aşk'a savaş açsanda
gülümsetmeyi başardığın
gülümsediğin dünya yeter
bana

ben gülümsemeyi sen de ögrendim
anlamında
ay / güneş / yıldız
saklı.
adı;
dünya
ya da
kendine değin
gülümseyen
dünya
dünyam olsa.

27.03.06-gülümseyen dünyam-

Nazan İzmirli

Günahkar

bu gece
günahkar olsun dizeler
yıldızlar günahlara yansın
ayazlar günah koksun amber amber
ay eksilirken şahit olsun günahlar artsın bizde.
bu gece
ben günahkarım
giydiremedim yeşilleri
günahkar özlemlerime
söz geçiremedim
isyankar yüreğime
ayyuka çıksın sesi
gök yer bir olsun
günahların gölgesinde
sevmek suç...!
özlemek suç...!
ise ;

ben günahkar olmaya razıyım
sonsuza dek...!
sende...!


20.03.2006-ant-günahkar-

Nazan İzmirli

Güneş'e

Kimler çağırdı seni
Hangi karanlığın çığlıklarına
Yolculuğun.
Ardında dinğin hüzün
Önünde yorgun bekleyişler
Nereye kadar;
Bu doğuş
Bu batışlar
Umuda yolculuk gibisin.

Nazan İzmirli-15.10.2005-antalya

Nazan İzmirli

Güneş tutulmasın...! ! !

havada
sinsi bir
sessizlik
damarlarımda
deli kan.
sabrı
zikreden
alyuvarlarım
akyuvarlarım
barışa çekişmekte
an be an.

havada
gri bir
hüzün
sıcak namlu ucu
gölgemde gezinmekte.
damarlarım patladı
patlayacak
öfkemin
şiddetinde.

havada
uyuyan bir
aslanın kükremesi
ha geldi ha gelecek
rengarenk balonlar
çocukların ellerinde
patlayan bir bomba mı
deli kanlının ayağı dibinde
ya da sütsüz kalmış
bebenin kundağı üstünde.

hava,
maviye hasret...!
beyaza hasret...!
yıldızlı geceye
karanlık gecenin
dolunayına hasret...!
ken..........................
GÜNEŞ tutulmasın.


24.03.2006-ant-güneş tutulmasın-


Nazan İzmirli

Hasretindeyim

hasretindeyim,

fırtınaya karışan
deli rüzgarda,
suskunluğu bozulan
dev dalgalarda,
doluya dönüşen
her yağmur damlasında,

hasretindeyim,

sen,
kokuyor rüzgar.
seni,
anlatıyor dalgalar.
senin,
gözyaşlarından yağmurlar.

hasretindeyim,

sensiz,
olmasın sabah
eskimesin sol yanı.
ay,
takılı kalsın geceye
yıldızlar bilmecede.

söyle.!
sensiz,
güneşsiz,
on haziran sabahını
kaç kez daha yaşayacak
akdenizde
bu yürek
söyle..!



10.06.2006-ant-hasretindeyim-

Nazan İzmirli

Hayalimdeki adam

hayalimdeki adam
karanlık gecenin içine sığınan
hayalimdeki adam
yüreğimi almak için, onu tanımak için;

şafak vakti beklerken tanyelini
ağaran gecenin içinden çıkıverdi aniden

fotoğraf makinem elimde
zumladım onu birkaç kareme
negatifler önümde, heyecan zirvede
hayalimdeki adam karanlık o yerde

banyodak i filmler, titrek yürekde

hayalimdeki adam siyah beyaz resimlerde
başında fotür şapkası,altında kalın kaşları
kendinden emin mağrur siyah bakışları
uzun boynu,geniş omuzları

hayalimdeki adam,siyah beyaz delikanlı

kravatını düzelten elini görüyorum
kabaran göğsünde, nefes alışlarını hissediyorum
siyah ceketi,beyaz gömleği, sedef kol düğmeleri
hayalimdeki adam bir kara kalem gibi;

bu kadarla bitmiyor
hayalimdeki adam,
beni kendine aşık ediyor.
karanlık gecenin içinde
siyah beyaz resimlerde
ve de o siyah teninde

nedir bu siyah beyaz kavgası
birbirini tamamlayan iki ana renk
neden,olmuş bir Irk kavgası
hayalimdeki adam bir zenci karası

umurumda bile değil
ürkütmüyor beni olmak
birkaç melez bebek anası
hayalimdeki adam
gün ortası bile
GECE KARASI

Nazan İzmirli
29.10.2003-antalya

Hayallerim

Hayallerim olsun istiyorum
Umut yolculuğumda
Yarınlarımı süsleyen
Uzay gemileriyle yıldızlar arasında

Hayallerim olsun istiyorum
Sonsuza yolculukta
Kaptan sen, tayfan ben
Issız bir adada yunuslar arasında

Hayallerim olsun istiyorum
Yasakları olmayan
Çılgınlıkları yansıtan
Arzuladığında,bir kartalın kanadında

Hayallerim olsun istiyorum
Dizginleri elimde bir tay
Koşmak,koşturmak,kükretmek istiyorum
Bozkırlara karışmış hayalleri

Hayallerim olsun istiyorum
Yüreğimde sızı olmadan
Ayrılıklar hasretler olmadan
Zirvelerde ,uzaklarda

Orada bir ben, bir sen ufuklarda
Birde hayallerimizle başbaşa......

Nazan İzmirli-23.10.2004-Antalya

Nazan İzmirli

Haziran gecesi olmak

anıları,
taşıyacak
haziran gecesi olmak.....ne güzel....

ne güzel,
yıldızların kayması
haziran gecesiyle kaybolan düşlerde....

saçlar,
savrulurken kavak yelleriyle
haziran gecesinin kıvrak ritminde....

bülbüller,
rakseder en içten türküsüyle
haziran gecesi, ağır ağır ağlar içimde.

bülbülün çektiği,
dil
belası
diye...!

özgürlük,
dönerse gözlerine, nefesinle
bir haziran gecesi olmak....ne güzel.....
ne güzel...........................yine.



01.06.2006-antalya-haziran gecesi olmak-













01.01.2006-ant-haziran gecesi-

Nazan İzmirli

Hazzın

doruğundasın
hazzın
suskun
mağrur
kararlı

ben seni
hırçın sevdim
fırtına öncesi esen
sızım sızım soğuktan
etim kesilir gibi...
içime aldım ısıttm
göğsümde büyüyen
bebek gibi...

doruğundayım
hazzın
suskun
grurlu
sevdalı

alma bebeğimi
gönlümden
hazzım
hazzında
kaldı.

13.04.2006-ant-hazzın

Nazan İzmirli

Her gecenin sabahında

pencerede
geceye hapsettiğim
ipek perde;
yıldızla kıpraşıyor,
dansediyor yüzümde,
senden gelen
bahar meltemleriyle
kokun hala tenimde.
özlemin çınlıyor
son damlasını içtiğim
boş kadehimin içinde.
kalbim kadehe teslim
sen de duy...!
duy artık sesini diye..!
bastırılan duygularla
uyku tutmayan
uzun bir gecenin
sabahında
buldum kendimi
lara kumsallarında.
An / tal / ya.........
......yine sensiz
.................yine sessiz
.............................yine yalnız
anılarla başbaşa....
nasıl..! mahmur bir sabah böyle
gözü hala uykuda kalmışcasına
......hava durgun
..................deniz suskun
................................güneş küskün
sensizliğime
yalnızlığıma
eş olmak için bile
tereddütte
gülümsemiyor
bulutlara.
olsun..! AŞKIM
kabulüm
sen yinede gülümse
sıla kuşlarına..........
şakısınlar sabahlarıma



'sensizlik her geceninin sabahında bu kalp ne kadar dayanacak,
soluduğum havada sen koktukça........................................ ' nazan


08.04.2006-ant-

Nazan İzmirli

Herşeyim

mavilerde
bedenim
ısınmaktan öte
alev alev
üşüdü bu gece.
göz kapaklarım
açılırken
geceye küskün
kılıç gibi keskindi
herşey
perdenin ötesinde.
hareketsizdi
mumyaydı yaşam.
nefessiz
kaskatı
kaldım.
o an.
sendin
çarpan
kalbimde atan
sevdiğim
soğuğum
sıcağım
herşeyim.


27.12.2006

Nazan İzmirli

Hırçınım yine..!

poyrazlar
esti
kızıl
*******ime

elalarını
düşledim
torosların
zirvelerinde

sesini duydum
kokunu aldım

dayanılmaz
sertliğini
hissettim
tenimde
sızladım

bu sabah

her zamankinden
çok

hırçınım
özlemlerine

hırçınım
yine..!

24.11.06-kaş/kalkan

Nazan İzmirli

Hic Yüzün Olmadı

Kadehimdeki beyazım,
Yudumladığımız her anda
Kaç dudak değdi sana
Kimbilir
Kaç kalbi anladın
Seyrettiğim gün batımında
Kaç sevdaya kadeh kaldırdım
Yokluğuna sensizliğimde
Kaç kere dua ettim
Gel diye
Her yudumda
Hiç yüzün olmadı
Hep sevgin, hep sevgin

Zeliha BİCER





Alev avuçlardaki buzdan kadeh
Söyle bana
Kaç dudak kanattın
Kaç kalp parçaladın yıllardır
Sen kırılgan
Bense kırıklarınla yaralanan
Kaç aşk başladı
Kaç aşk alev aldı
Kaç aşk bitişine şahit
Bulanık bakışlarında
Sarhoşluğum,*******in sensizliğine
Sarhoşluğum, *******in eşitliğine
Sarhoşluğum, *******in siyahına
Sarhoşluğum,kadehteki beyaza


Nazan İzmirli

Nazan İzmirli

Hiç / her

en derin
sırrım,
yaratma
arayışım
ruhumda.

en yüksek
sesleri
aldım,
zıt
düşler
ardına.

karanlıktı
ben olmayan,
üçgenin
bacasından
sıyrılan.

kor
yüreğimde,
hazzı
yüceldi
kutsal
sevmenin.

ölümsüzdü
bedenler,
olmayan
olamazsın.

hiçbir şeyim
olmadan
her şeyim
olansın.

25.03.2007-ant-kalkan-

Nazan İzmirli

Hiçbir şey

her şeyin
olacağım,
her şeyim ol
demedim.
ruha halat
esaret zinciri
kör düğüm gibi.
oysa;
hiçbir şey
olmamak,
hiçbir şey
olmazken;
sevebilmek
o yürekle
büyüyebilmek.
hiçbir şeyken
var olan tek şey
sevgiyle
çok şey olacak
olgunluğa
erişmek.


20.09.06-ant-hiçbir şey

Nazan İzmirli

Hissedilen yazgıdır

kırık fincanın
kulbunda
hissedilen yazgıdır
sıcak sıcak


bir yudum
sen.
bir yudum
ben.
dudak dudak

donduran
geceyi
ısıtan
acı kahveden
çıkan duman
buram buram
özlemleri
dağılan

affedermisin
beni
bir kahve içimlik
uğrasam


19.01.2006-antalya

Nazan İzmirli

Hisset

tanıdık bir rüzgara rastlarsan
avucuna al hisset...................
öp ki üşümüşlüğü geçsin
esmek kokunu bana
getirmek için..........................


Nazan İzmirli -25.09.2005-antalya

Nazan İzmirli

Huzurun sesi

saf
durgun
renksiz
saydam
doğaya bir çok anlam katan
uzanıyor toroslardan
şehre kol kol kıvrılan
sakinliğine aldanmayın
önüne gelen falezlere
kükreyerek vuruşunu görmek gerek.
kar sularındandır şiddeti
saydamlığı beyazlara dönüşür
köpük köpük bir gelin edasında gizli
süzülür coşkulu mutlu tuzlu sulara
değdiği anda devasa bir buharlaşma
bir sis, bir duman
zerrecikler uçuşuryor havada
dokunmak imkansızlaşır yaklaştıkça
huzurun sesidir kulaklarında
beyaz
yeşil
mavi
hepsi bir arada
gök kuşağı
göz kamaştırır
edalı gelinin
bekaret kemeri
olur anında.


'gürül gürül o ses, huzurun sesi.
senden başka herşeyi unutturur bana.'



19.03.2006-ant-düden-gençlik şelelesi-

Nazan İzmirli

Hücrelerim

evren..........
dünya..............
ben............................
hücrelerimden kalan.
hücrelerim sensin....
senden bana kalan.
sen............................
dünya.................
evren..........

ne kendimden
ne dünyamdan
ne evrenden
..........vazgeçemem
...........................ben
sen............................
.....hücrelerimde.......
.......gezinirken..........

21.04.2006-ant-hücrelerim

Nazan İzmirli

Hüzünlü huzur

içimde
anlatılmaz
hüzünlü
huzur,

doğduğun
büyüdüğün
delikanlı olup
aykırı olduğun
baharlara
yaşlanıyorum.

güneşin
son vedası
değil bu
hissediyorum

bu burunlarda
rüzgarı bedenime giymek,
koylarına titreyerek sığınmak
ve doğan her güneşe; ruhumu
soymak, yeniden doğmak istiyorum.

içimde
anlatılmaz
hüzünlü
huzur

seni çok seviyorum.


25.08. 2006- hüzünlü huzur-

Nazan İzmirli

Işığım

seni seviyorum
demek
serhat
çekmek
yarınlara.
oysa! sen
ışığım
zaman
tünelimsin
duygularımın
sonsuzluğunda...


11.03.2006-ant-ışığım

Nazan İzmirli

İ / ti / raf

yalan
unutmuşluğum
unutmak
istediğim
yalan

i / ti / ra / fım
var sana
istediğim tek şey
unutulmamam

ben............................
yürekli bir kadınsam
......................doğrusu

...yalan
............yalan
.....................yalan
seni sevmediğim yalan.



10.03.2006-antalya

Nazan İzmirli

İ s t i y o r u m

onlar değilmidir
karanlık *******in neşesi
onlar değilmidir simsiyah gökyüzünün
sihirli bilmecesi.......................................
yalnızlığın karanlığını aydınlatan
onlar değilmidir...................................... .
umutların bittiğinde
yeni umutlara taşıyan
onlar değilmidir...................................... .
işte bir yıldız kaydı
umutlar yine canlandı
ard arda sıralandı
ışıklarına beni de kattı..............................
gündüzle sizin,******* benim olsun
gün içinde karanlıklar yerine
karanlık *******de bir ışık olmak
umutsuz yüreklere
bir yıldız gibi kaymak................................
i s t i y o r u m....................

Nazan İzmirli-20.09.2005-antalya

İdam

sehpada
ağırlaşan,
değildi gerçek
olan.

boş,kara
çuvaldı
sallanan
ve ideolojileri bükülmüş
kırık boyundu bakan.

cezalandırılmaksa
amaç,
bırakılmalıydı
kendi kanında
boğulsun

ipini çeken
sensin
sanırsın
cüzzi irade
külli irade'de
idam.

31.12.2006-

Nazan İzmirli

İdam...!

müebbetinde
kalayım
çekme
ipimi

kalın olsun duvarlar.

bırak
yanında
kalayım.
çekme
ipimi

25.06.06-ant- idam-

Nazan İzmirli

İki tek incidir

güneşin
batışında
gözlerinin
enginlerindeyim.

kızıla sarar
sessizliğim

iki tek
incidir
düşen
göğsüme.

bulutlarda
sakladığım
deli
mavi,
çılgın
pembe.

ağlama
ağlama
dedin..!
ayrılığın
ötesine.

hasretin
hazzını
yaşarız,
görüş
günlerinde
ölesiye.


19.08.06-

Nazan İzmirli

İki Teker Üzerinde

iki teker üzerinde
dönüyor dünya.......
pedalleri tabanımda
frenleri parmaklarımda

......................kayıyorum
kumlu............................
taşlı................................
tozlu...............................
yollarda.........................

.............................gidiyor
gidiyorum.......................
tükenmiyor.......................
yeni yollar keşfediyorum

.............................izliyor
gözlüyorum...................
...............dışımda kalan
dünyayı.........................

uzaklara baktıkça
hız veriyor..............
yaklaştıkça frenler
ince bir telde
gergin....................

uzak güzel.............ken
düşlerimde..................
yakın çirkin...................
oluyor...........................
gözlerimde..................

...........................varsın
iki teker üzerinde
dönsün.........................
......................bu dünya

dışımda kalan
dünya....................

kumlu, taşlı, tozlu
yollarımı aratır
bana.....................


06.12.2005-antalya

Nazan İzmirli

İki Tel

Bilirmiydim
tutsakken karanlıklara yüreğim
şafaklara hasret gözlerim
kulağım,umudu kırık dalganın tınısında
İki tel
parmaklık arasında
İnce sızılara gebeyim.

kanat çırpışlarının,guguklu saatim
bakışlarının, müebbetimin
vazgeçilmezi olacağını
Bilirmiydim.

.................vazgeçilmezimsin
gönül penceremde...............

Sen değilmiydin
umutlarıma kar yağdığında
buzdan camımı tıklayan

sen değilmiydin
sıtmalar tuttuğunda
ter kokan,toz kokan şiltenin altında

İki tel arkasında
ak kanatlarınla
düşmüş kaşlarımı kaldıran

Nazan İzmirli-18.09.2005-antalya

Nazan İzmirli

İlk & son

ilk ve son
özgürlüğüm
çılgınlığımın

adı
sen

belki son
gelişim
bağrına

belki ümitsiz
bekleyişimin
ilki

ilk ve son
kez
öldür beni

kanımdaki
özgürlük
sen de
donsun

çılgınlıklarım
aykırılıklarım
sen de
yön
bulsun

zirvelerde
buzlarım
ağır ağır
erisin
sızsın
toprak
toprak
kokarak

kanyonlarda
kıvrım
kıvrım
coşsun
neşe
dağıtarak

ilk ve son
kez
öldür beni

sen de
kalarak


25.01.2005-antalya

Nazan İzmirli

İstanbul'da ıssızım sensiz

yaşamadık
............sabahlarını,
........................akşamlarını,
ne de,
.................................yağmurlarını.

yaşattın
bana,
anlatarak
çocukluk
yıllarını.

üşüyorum...

sicim gibi
boşalıyor yağmur
ürperiyor bedenim
İstanbul'da ıssızım sensiz.

sıcağını özlüyorum...

olurya
belki diyorum,
hızlı adımlarla
fenerbahçe kıyılarına
yürüyorum.

yapışıyor
yüzüme
sırılsıklam
saçlarım,
kipriklerimi
açamıyorum.

yağmurlarını özlüyorum...

umurumda
değil
biliyormusun,
üstüm başım
ıslak
kollarım,
paçalarım.

hani varya,
gri bulutlara
saklı umutlar,
her biri
varsın
avuçlarımda
dudaklarımda
sırılsıklam
kalsınlar,
sensin biliyorum...

gece
ıssız
ve de
karanlık.

mavilerini özlüyorum...

sabahı iple
çekiyor,
buluşturuyorum
gök ve denizi
dalgalara
salıyorum
yüreğimi.

ufuk
çizgisi
siyah
ama;
renk cümbüşü

görüyorum...

İstanbul'da ıssızım sensiz

biliyorum...

seni hep özlüyorum..........


22.05.2007-ist-

Nazan İzmirli

İstanbul ağlıyor

İstanbul'u
yaşamamıştım
bu kadar
hazin...!

gözlerimde,
kulaklarımda,
martıların
çırpınışlarında...!


İstanbul
ağlıyor...!

kuru,
yaşsız,
ve
acı
biber
tadında.

İstanbul
ağlıyor...!

için
için
şafaksız
sabahlara..

İstanbul'u
yaşamamıştım
bu kadar
hazin.
bu kadar
paramparça.


22.05.2007-ist-

Nazan İzmirli

İstanbul da olmak! ! ! !

istanbul da
olmak
geçti
içimden

yedi tepeler
sultanlar şehrinden
ne yere batan sarayı
ne dolmabahçe


seninle olmak
vardı
kuzguncukta,
boğazda
ya da; olanı biteni
izlemeliydik
köprülerin altında

akşamdan
kalmışlığımızı
vermeliydik
poyrazlara

sessizliğimizi
katmalıydık
martıların
çığlıklarına

güvercinleri
yemlemeliydik
sevdamızı bağlamalıydık
kanatlarına

bir falcının avcunda
okunmalıydı
geleceğimiz
geçmişimiz
bugünümüz

iç çekmeliydim
ela gözlerinle
buluştuğumda
dudakların titremeliydi
göğsündeki yalnızlığıma

gözlerimiz dalmalıydı
dalgalar kırıldıkça
koca gövdeli
takaların altında

ve hemen
irkilmeliydik
bağıran vapurların
sayılı anları hatırlatışıyla

istanbulun
unutulmaz aşklarına
anıt olan kız kulesine
bakıp........bakıp.......

gün geceye teslim
olmaya başladığında
bizde bir kule mi
kurmalıydık aşkımıza

neden mi!

cevabı; sende saklı

keşki anıtsız olsak
bugünü
yaşayabilsek doyasıya

belki kız kulesi bile
birgün kaybolacak
moraran dalgalarda....

yinede;
İstanbul da olmak geçti içimden......
acı tatlı ne varsa.................


01.01.2006-antalya'dan sevgiler

Nazan İzmirli

İsyankar

teslimiyetine sığındım
bedenimi giydiren renklerin
gözlerim, terkedişlerde zamanı
dudaklarımda kayıyordu kelimeler
son nefesimde kaldın,dişlerim kenetlendi
o an

içimden kopanlar mı ne
gökyüzü isyankar üzerimde
dalgalar med cezir zamansız
martılar sığınmasız çırpınışlarda
yeni ay, tek şahit o geceden kalan
bülbülün sesinde sonsuzluğun kilitlendiği
o an

gecenin siyahı sere serpe
buz kütlesi yükseliyor gümüşi
bir ışık süzmesi olup,giydiriyorsun tenimi
bağırıyorum, en kısık sesimle bekle......bekle...
ihtiyacım var, dudaklarımda kalan tek nefese
o an

yeniden doğuşun eşiğine
sıcak bir el uzanıyor,kenetleniyor bileğimde
sonsuza dek bölünemeyen oluyorsun hücrelerimde
nabız atışlarım yükseliyor, korkmuyorum kan revan kalmaktan
sessizliğin....................................... .................................................. .
isyankar.......................................... .................................................. ...
o an



26.01.2007-ant

Nazan İzmirli

İz

kelimeler
kırık dökük
deprem sonrası,
dudaklar
gri
bulut
birde rahmet
yağsa
sanmayın
iz
kalmayacak.


10.11.2006- kaş / kalkan

Nazan İzmirli

Kaçınılmaz yolcluk

iki metre kare
için se;
neden
bu savaş,
çekişme.

dirhemle
çıkmalı
söz dilden.

göz
hakkını
bilmeli
kalp
bakarken.

tohum
attığın
toprak..!

algılarsan
doğuşla
yokoluş
arasındaki
bağı

arşa sığmaz
kürek kürek
kapatsanda
yatanın
canı.

29.03.2007-leton-kalkan-

Nazan İzmirli

Kaçırma

koynumda bir sevda,
uyanır her sabah
kuş sesleri
limon çiçekleri
sarhoşluğunda.

yürek,
deli kan sıcaklığında
akmakta iken bahara
gülümsemeyi sakın...!
kaçırma.

sen,
kış'ı, kar'ı sevdiğini
söyleyen yar,
yalan..! ya da...hiç............tatmadın
bahar da akan deli kandan.
bu kan, geçen baharlardan
en deli bağlardan.
en derin
en soğuk
mahzenlerin
yıllanmış şaraplarından.
ister alını tat, ister akını
sende sarhoş olacaksın
bi....li......rim..........................
sabah kokusuyla uyandığın
sevdandan.
al onu koynuna
özlediği;
uykunun kokusuyla harmanla.


bırak...!
bırak sevdamı
sevdanla kalsın
kıyamadığım uykunda
gülümsemeyi sakın...! kaçırma.


16.05.2006- ant- 06.45-

Nazan İzmirli