![]() |
Şehir sahrasında süreğen sıcak
Kanatır sabrımı keskin bir bıçak Ne bilir melâli, süfli-uygarlık Bu bir gönül işi, ince duyarlık Arşı saran çığlık, sûr’u andırır Bir damla, deryayı dalgalandırır Kurşunlanmış gibi sancılanır cân Bu bir iç kırılış, bu bir iç buhran Herşey, su üstüne yazılan yazı Hüzün ruhumuzun gizli niyazı Âteş ırmağıdır nefsin yunağı Boşalır ansızın his sağanağı Yakar düşünceni âfet bir edâ Gelir hayâline girer süveyda Ekin neden özler bunca yağmuru |
Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim
Şöyle diyebilirim: "Gece yıldızlardaydı Ve yıldızlar, maviydi, uzaklarda üşürler" Gökte gece yelinin söylediği türküler Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim Hem sevdim, hem sevildim, ya da o böyle söyler Bu gece gibi miydi kucağıma aldığım Öptüm onu öptüm de üstümde sonsuz gökler Hem sevdim, hem sevildim, ya da ben böyle derim Sevmeden durulmayan iri, durgun bakışlı gözler Bu gece en hüzünlü şiirleri yazabilirim |
-I-
Nerde olsan gelirim. Sokulurum yanına yorgun bedenimle, Diri vücudunu koklar, Kendime gelirim. -II- Umutlarım kağıttan bir tekne olur, Öyle sessizce ve yavaş, Yaklaşırım kıyılarına. Yüreğim er-geç seni bulur. -III- Yerle gök bir araya gelir, Aşkımı haykırdığımda. Gözlerimi de bağlasalar, Ayaklarım yolunu bilir. |
Sen kadehim de iki damla gözyaşı,
Soframda bir lokma sevdaydın. Sen boynuma dolanan ilmik, Kollarıma bir çelik kelepçe Sen kapıma koca bir kilit Gururuma dokunan çok ağı bir küfürdün Bense darağacında bile, Son arzusu sana kavuşmak olan bir yiğit |
«Telden
Demirden geçsen Mapusu delsen Ne fayda!» I yüreklerimizi gencecik çıkarıp verebilseydik üşümezdi göğsümüzde biber gibi bir uçurum II tam da yakalamışken doğanın gizini bir bir vururken emperyalizmi toprak ananın geniş kalçalarında neden kalktın soframızdan ENVER USTA günü akşam etmek sana yakışır mı yakışır mı sana upuzun yatmak biz yaştakileri ustasız bırakmaz adam sen de yatarsan yat biz dik durdukça sen ölsen NE FAYDA! |
Gönül gözün açtın ise
Yetersin sen kitap sana Gördüğün yüz dost yüzüdür Âlemde yok hicap sana Gözün bakar seni görür Sem'in senden haber verir Her ne gelse senden gelir Söyleyen sen hitap sana Seni bulan gayrı n'eyler Senin ile gönül eğler Yedi mushaf seni söyler Cümle merci maap sana Gel gir aşkın harmanına Düşme gel gayrın gamına Hû de gerçekler demine Çün feth oldu bu bab sana Kaygusuz sen seni bildin İstediğin' sende buldun Her yüzden görünüp geldin Yoktur adet hes |
rüzgar etekli geçin çocuklar gözlerimden
geçin kısa pantalon boy boy oyun oyun şakacıktan oyuncuktan olsun razıyım dünden ba-ba deyin çığlık çığlığa önümde durun pamuk ellerinizle boynuma tırmanın dizlerimden karıştırın ceplerimi yüzünüzü sakalıma sürün ağlamıyorum kokunuz kaçtı da gözlerime o yüzden öpeyim gıdığınızı hadi katıla katıla gülün ulaş barış evrim özlem gökçe devrim güzelim adlarınız şimdiden tutmuş umutları yapraklarca balıklarca kuşlarca geçin tuzakları |
genç mi olunurmuş içerde a benim gülüm
söyledim yedi yılda bütün türkülerini ömrün güz bir yandan uçuşur saçlarımda kış bir yandan ihtimal ki ben senden tam sekiz ilkbahar büyüğüm sen saçlarına ilkokul kurdelası taktığın gün dev adımlarla buluştu ayaklarım ah ne çabuk kanımı pompaladı yüreğimin çelik kasları kanım damarlarımda şaha kalkan atlardı beyaz atkılar gibi attım boynuma bulutları uçura uçura yürüdüm rüzgarında ölümün en güzel nakışını vururken kanatları kuşun |
Karşıdan salınma dilber
Sana kurban olayım mı İsmin okur gönül ezber Sevdi canım öleyim mi Bu aşıkın mihnet ile Geçti ömrü zahmet ile Hey insafsız hasret ile Şöyle mahrum kalayım mı Sevdiğim beni yad ettin Gayrısına gönül kattın Kulunu yabana attın Seni Hakk'a salayım mı Mecnuni düştü bu derde Sevdası yanıyor serde Tenhaca bulduğum yerde Bir şeftali alayım mı |
Yılların Fosili bulundu, namı Elmas adı Kömür,
Kömür istedi ekmeğe karşılık koca bir ömür. Yanıcı ve patlayıcı Gaz'larla dolu Ocakta, Nasıl kazanılır Ekmek parası,çeken bilir. Her gün ailene yeniden veda edersin, Bismillah deyip dar tünelden içeri girersin, Elinde Kazma,başında baret Yiğit Madenci, Arz'ın merkezine yol alır metrelerce gidersin. Kömür tozu koklarsın,Gül kokusu yerine, Kömür karası bulaşır öpülesi alın terine. Rüyadır Güneş ışığı sana,nemli ortamın, |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:08 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.