![]() |
Zaman...
Döküldü son bahar yaprakları kalbine Kışa isyan etmek boşuna girince yüreğine Yazdan kalma günler olsada teselli bir nebze Kışın soğuğunda acılar serpilir...baş döndürücü yalnızlıklarda! İşte bir kapı çalar başı önüne eğilmiş Sakalı kesilmemiş Bitap nefesinde seni soluyan aşklar bezenmiş Sarılmak ister...sürüngen gezegeninde An bitmeden aklarla! Safet Kuramaz |
Zikir…
Halkaya bağlanır eller “Hu Allah, hu…” söyler diller Akıtır manevi seller Başka âlem tadar suret! Neye sahipse dökülür Dünya bağları sökülür Binlerce melek sokulur Başka âlem tadar saffet! Safet Kuramaz |
Zor Ayrılık…
Bahar gelsin diye beklerim dört gözle! Özlem di hani elveda derken nisanda, Yağmur yağıyordu aşk viranemize! Gözyaşlarımız, Hıçkırıklarımız, Ayrılıyordu birden ruhum bedenden… Ayrılıyordu duygularım, ağıtlarımız! Ağaç gibi budanıyordu bahçıvan elinde, Alışkanlıklar, anılar, paylaştıklarımız... Ne zordu arkama bakmadan yürümek, Sanki ayaklarımda ipin, bataklığa gömüyordu! Ne acıydı aşk denizinde aslan gibi kükremek… Şimşeklerde, tornadolarda başım dönüyordu! Annem hastaydı çok uzak ellerde, Analık hakkını helal etmem diyordu gelmediğimde, Bir yerde ilk göz ağrım diğer yerde kabrim toprak! Git diyordu sevgilim titrek sesinde, Doğum sancısı imdat eder nefesinde… Zor ayrılık… Zor kabire girmek aniden! Her nisanda doğanın kucağında hasret gidermek… Zor bakarken unutulmak, görülememek! Safet Kuramaz |
Zoraki Senfoni...
Nefes almakta zorlanıyorum Göğsümde sıkıntı, dolanamıyorum Öyle aciz ve melül haldeyken Mekke aklıma geliyor soluklanıyorum! Gözlerim kapalı, yerde beyaz mermer Sıcacık siyah örtüde kendine çeken esrar Hac mevsimi ya tavafta kalabalıktayken Nefes nefese, dilimde tövbe ruhumda zikir! Hacer-ü Esved ‘e geldim yine, bismillahu Allah-u ekber Öpülesi eller havada, başlıyor yine güzel sefer İbrahim makamında sıkışmış mekan, etten koridor Ya sabır Allah’ın evinde akmaktayken... Gözlerim açılıyor yine, yine sıkıntılıyım Dört duvar ve eşyalar yalnızlığıma kızgınım Başka bir havaya ihtiyacım varken Şükürsüzce, rahatlığa isyan nazlanırım... Hastanede inleyen hastalar, Çaresizlik içinde bazıları ayaktalar! Ölen yakınları yastalar, Bana bu rahatlık batarken... Hatta dondurucu soğuğa rağmen asker nöbette Silah arkadaşı, karanlık yoldaşı, oynar körebe Talihsiz bir kurşun-bomba gelirse gövdesine Ne acılar yaşayacak ben rahat-rahat yatarken! Hele fakirler, yemek-ev bulmakta perişan, Hasta olsa bakacak kimseleri yok gariban, Ne aşk var nede hatır sorulur, her yer yaban Elimde telefon, her evde soran beni arıyorken! Sağlıklıyım, oysa doya-doya yedim sofrada Evin her tarafı sıcak, içim hem neden komada Heyecan aramak niye, hele düşünmek boşuna Sıkıntıyı üretiyorum, korkuyorum hareketten! Çok yedim galiba maden suyu içeyim, Yine gözlerim kapalı güzel rüyalar göreyim, Ruhumu Medine’de eyleyeyim... İçimdeki sıkıntı çöllerini aşarken! Safet Kuramaz |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:05 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.