![]() |
Gecemin Düş Yarısı
öyle bir yazasım var ki bu akşam... hani olurda; 'mısrası düşmüş yine' derler diye suskumu seçip, özet geçiyorum şiire; 'Gecemin Düş Yarısı'; umudumun iç kapısı, varsa içinde var olma kaygısı, düş yarımdan! ... Gülay Yıldız |
Gecenin Adı Şiir
Binbir kelime uçuşuyordu havada Akla gelinemeyeceklerden tutunda En sevdiğiniz kelimelerin en yalın hali Belleklerde unutmama çabası Paylaşılacak ertesi günkü mısraları Belirginleşmiş bilinmeyen yüzler Biçimlenmiş merak edilen gözler En sevdiklerinin ses tonlarına Karışmış bilinmedik sesler Şair, şiir, müzik, gece Bilinen ne kadar an varsa feda olabilir Bir paylaşım dağı bu akşam hece hece Sorun değil yeni gün bu şekilde hoşgelebilir Gülay Yıldız |
Giden'e...
Asılı kalan hatıralarsa arkada İndiririm hepsini, sen yeter ki unut! Bu sevda bu cana artık azap / sa Bitirdim canım, sen yeterki kendini avut! Gülay Yıldız |
Gel
Karanlık günleri aydınlatan ışık Mutlu anları seninle paylaştık Ömür boyu yüzüme gülsene hadi Nerdesin, çıksana ortaya Parlasa ya ışıkların yüzümde Mutluluk gözyaşım olup aksan ya Yapamazsın... Sen iyi gün dostu, sen insafsız Hadi çıkda esirgeme bir kaç pırıltıyı yüzümden Birkaç gözyaşını yüreğimden, gözümden Gel, gel ki gülebileyim tekrar içten (29/03/1997 Cumartesi) Gülay Yıldız |
Giden Sevgiliye
Nankördür hayat derdi babam hep Nankördür unutur seni, yarım bırakır Birgün en sevdiğinde olsa gider Yanlız duvarların, yanlız renklerine bürünürsün En karası gecenin içimdeki, en yanlız yastık başımdaki Yıllar geçsede unuturmu denilen kalp artık atmaz Unutsa nolur unutmasa ne... Issız kalan adaların layığında Işıksız mumların yanamayışında artık hüznüm Derinimde kalacak kadar acı bir acı Gözüm hep uykuda, hatırlamama çabasında İçimde yangın artık sevgi, eziyet bu kalp artık Yarabbim, gönder azraili kapım açık Gülay Yıldız |
Giderken -1-
Giderken sen; ben öylece sen gibi kaldım. Avuçladım yüzümde bıraktıklarını Ellerimden aktı yanlızlığım.... *Yü Eylül,2005 Gülay Yıldız |
Giderken -2-
Giderken sen; Ne kayıp sevdalar köreltti bu evreni Atılan Sevgi çöplüğü yığınlarıydı. Aç ve susuz bir aşkın hedefi sensiz ya da bensiz ya da hiçsiz... Sevda dediğin kalansız bir atık Kalpler; Daralmış kösnül bir ihanet evi *Yü Eylül,2005 Gülay Yıldız |
Giderken -3-
Serindi Duruşuydu günüme sunduğu Farkında değildi, Üşüdüğümdü bulduğu Yalnızdı Durduğuydu önüme sunduğu Bilinçsiz soluyordu Bittiğimdi bulduğu İyiydi Adamlığıydı dünüme sunduğu Gözyaşımla akıyordu Gittiğimdi bulduğu. *Yü Eylül, 2005 Gülay Yıldız |
Giderken -4-
Giderken sen Gökyüzündeki kanat sesleriyle uyudum İki gözü kara kuşun gürültüsü getirdi geceyi Hain ya da vefa yoksunu, bilmiyorum Bildiğim Gidişin ve kanat sesleri... Gülay Yıldız |
Giderken -5-
dar kapı geçidi. akşamı bulmaya az kalmış, gün batıyor! ellerimdeki pazar meyvalarını özlüyorum en çok da onlarla birlikte yanımdaki seni... dört yanı tuzlu su sahile varmaya kalan bir kaç tekerlek izi ve yakamoz doğuyor denizin üstüne! içimi acıtan melodiyi özlüyorum en çok da mırıldanan sesini... her yanım sevda çilesi aşkından geçmeye az kalmış kalbim diniyor! ruhumu bedenime diken ellerini özlüyorum en çok da gözlediğim gözlerini... 27 / 02 / 2007 Gülay Yıldız |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 12:38 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.