![]() |
Aşk Bitti
Gene Akdenizdi gece Sıcak bir meltemin esintisine mahkum öylesine Gözlerim kaplı seninle Mumların esaretine ve titrekliğine tutkunken Aşk bitti aniden Aşk neydi? Sorduğumda kendime Başlayan bir şarkının Saklanmış sözcüklerinde Kaçamak duyguların uçuşan gölgeleriydi Aşk… Ve zaman Özgürcesine uçmaya kanatlanmak Bitişi tutkun bir rüzgar gibi miydi Gökteki yıldızların altında Duygularımızın suniliğindeki havai fişeklerdi patlatığımız oysa Kelebek miydi? Yüreğimin içinden çıkamayan Hapsolmuş bir kozaya örülmüş ipeklerin içinde uçamayan Aşk Senin kölen olmalı mıydım aslında Akdeniz mavisine büründüğünde gece Dolunay Eylül pırıltılarını salmıştı sulara gene Piyanonun sesinde eskimeyen şarkılardı aşk Aşk Yüreklerimizin içindeki sonsuz susuzluk Aşk Gözlerimizde Sonsuzluk kadar yakın ve ıraktı Bir o kadar ışık yılı uzaktı Şarkılarımızı sabah güneşine gönderdik sensiz gene Aşk Ellerini özledim Yüreğimin sesin de, saklısın asırların esaretinde İçimde bir aldatılmışlık duygusu Biraz karabiber Tuzlu ve acısın gene Yanık kokusu burnumda Uzaklardan dağılmakta rüzgarların koynunda Yalvaran bir giz duygusu içimde paramparçalıklar Sessizce gitmişliğin tutkusu ve sessizliğin aldatan duygusu Bir kadın kokusu Aşk Ben seni terkettim yine İçimde sonsuz yılların korkusu İncinmiş bir serçe kalbi yüreğim küskün ve biçare Avucuma kustum seni, hazmolmamış romantizm gibi ağrılarımla İçimde gene irin kokusu Aşk Yolsuzluğun en büyük iktidarısın ölümcül varlığında Adaletin en nankör günahkarı ve aldatan bir şarkısın sen, aşksın Sen yoksun, çiçeklerin tohumlarında bile suni döllenme Bilmeyenlerin yüreğinde maskara Gözlerinde yakalanmayan, ışıksızlık çemberinde raksedenlerdesin karanlık Suni gübre gibisin aşk, bazen bir tabletin içinde suskun AŞK BİTTİ 10.09.2006/LARA Nevin Kalafatoğlu |
Aşk Çayı
harika bir çay ince belli bardak içinde aşk demlenmiş dinlenmiş yanında çörek... birazda börek kuki...kek ballı dudak tatlı içilesi bir aşk ince belli bardak sıcak aşka aç sevdaya tuzak ay aman ay ne biçim şey bu çay... sevgilim bu harika bir aşk..... 12.12.2003 Nevin Kalafatoğlu |
Aşk Çocugu
Sevgi... Doğmadan ben.. yüreğime düşmüş.. Aşk çocuğu olarak doğmuşum. Bütün evren minicik kalbime dolmuş, Büyümüsüm... Sökmek için sevgimi... nefretin kol gezdigi anlarda... Çırpınmısım dalgalarda. Sevilmişim ölesiye... Arkamı dönmüsüm. Sevgi... içimde köksalmıs kanatmısım... Gitsin diye... Başaramamısım... Teslim olmuşum sonunda, Sevgiye... Bir aşk cocuğu olarak doğmuşum... Askın gücünü farketmisim icimde... Yasama nedenimi uçtebir asır ertelemisim! Çirkinliklere set çekmişim... Güzelliklere göz gezdirmişim.. Doğayı ezberlemisim... Insanları izlemişim... devirmişim kitaplari.... Bakmanın sevgisiz, Görmenin aşksız... Olamadiğina ermişim. Mor olmuş yüreğim... Al olmuş gönlüm.. Sesim... erguvan olmuş Sevgim eflatun... Kalemim gece.. Yazmışım... yazmışım... yazmışım... 01.09.2003 Nevin Kalafatoğlu |
Aşk gibi
Aşk gibi aşık gibi dert gibi ilacın olam sen gibi ilaç gibi derman gibi aşk olam aşk gibi derman meşk gibi ilaç bilmek gibi aşk gibi yoluna kurban olam 01.04.2004 Nevin Kalafatoğlu |
Aşk kuşlarına...
kalbimi alıp kaçan... sakamı... kanaryamı.... bülbülmü..... yoksa avucunda bir muhabbet kuşu mu.... sana çapkın bakan veya kırılgan bir melek... bak dikkat et....... yoksa uçuverecek... 30.11.2003 Nevin Kalafatoğlu |
Aşk Nerede
ahhhh gonlüm... şarkılarda.. ahhhh ruhum....kapılmış rüzgarlarda... ahhhh benliğim.... nerelerde... her an... seninle... sensizliğinde... ahhlarım... ağlarım.... rüzgarım.... ateşim..... suyum... küllerim....kum taneciklerinde... deryanın... dünyanın... mevlamın... emrinde... ahhh... kayboldum.... derinliklerde.... aşk nerede... ben nerelerde...... 30.11.2003 Nevin Kalafatoğlu |
Aşk üzerine yaz sıcakları
bana sen aşk yaz demişti yakışıyor aşkı yazmak yüreğine evet öyle ben aşk yazmalıyım her zaman yakışmalı yüreğime velakin aşkı yaşatmak ne kadar zor bilsen gülücüklerim yetmiyor kendime aynada gülümsiyen suretim maske bir de sor yüreğime ne anlatacak kimbilir sana bilemiyorum bak bana ve dal gözlerime içindeki dipsiz kuyu niye diye sor kendine bul artık anlatmıyorum artık yazamıyorum anlarsın diye çırpınıyorum boğuluyorum yoruldum bana hep aşk yaz demiştin ya artık yazamıyorum anılarımı anıp korkuyorum korkuyorum korkuyorum dürüst ol kendine seni sevmek için çarpıyor yüreğim sadece kendi kendime ağlıyorum 10.07.2004 Nevin Kalafatoğlu |
Aşk var
Ferhat korksaydı eğer... Aslı'yı öldürürdü keder... başka seyler.. var.. korkma...duygular.. bambaşka yetmek için aşka ...........uzaklar yeter seversen eğer.. aşk var 7.12.2003 Nevin Kalafatoğlu |
Aşk ve Armoni
içinde hayatların en derin çizgileri renkleri mavi renkleri leylak pusular kuran sabah sisleri tutuşan bir melankoli bitmeyen bir senfoni sen bir peri gözlerin iri gözlerin derin içimde tüm saflığını yakalar gün ışıklarının izleri yüreğin bir yanardağ sessiz uyuyan senin sabah mahmurluğunda doğan güneşin sıcaklığı gibi nefesin tabela tabela yazılar geçer uzaklaşırken sesin kulaklarımda hala geceyarısı ezgilerin söyle sevgili senden uzakları anlatır kilometreler hain hain ahhh uyuyan dağlar morarır gün doğumları gözlerimde seni benden alır akşam izlerinde bir yorgunluğa güllerin kızıllığına karışır kokun amber bir gitar sesine karışır delikanlılar sahilde salınır bedenler deniz sesini taşır yakamozlar ay ışığına götürür... dağlar uyur ben uyumam... şarkını dinlerim kulağımda fısıltılar... içimde bütün Akdeniz aşk ve armoni... Nevin Kalafatoğlu |
Aşk, Dağ, Deniz Ve Kekikse
Kekik kokularına takılı bir şiirde, Dağlar, bekleyin aşkı dedi gönlüm birden Akdenizi okşamaya gelecek içimdeki kış Soyun şimdi şehir, çırılçıplak dök eteklerini Kirini at sağanaklarda zil çal ve oyna Yıkan da, bahar bahar bana bak Çığ yerine akan topraklar üstüme üstüme Yollar cehennem erozyonunda mezar Üstüme düşmesin bin bir yaprak bin bir kozalak Yağmur yumuşaklığında gevşek şimdi aşk Gözlerimde nemi kışların ve gelecek baharların Şimdi Akdeniz buz mavim, bense deniz gibiyim Kok kekik kekik Yıkan dalgakıran, çöpçatan,çağla dalga dalga Dağlarına kar yağmış morlarının Akdeniz pür taze gelin, eriyor mum çiçeklerin Saçların kardelen Kekik kokan ah vah,delirten dudakların Aşk zamanlarının bereketi gök deniz Yağmur gibi yağıyor yağmur çamur Döllendi gene kır toprakların, dağların bekar Kokacak portakal çiçekleri mor kadın Kekikler açacak bahar gelişlerinde Hasret ve ölümsüzlük sunacak kekikli dudakların Başka başka dağların zirvelerinde Sen susacaksın sus konuşacak Ve aşk 31.01.2005 Nevin Kalafatoğlu |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:28 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.