![]() |
Havlayan Yanlızlığım
İzmir'i seyrettim bu gece Akıl almaz yanlızlığımda Şehrin ışıkları gülümsüyordu bana Oysa ben ağlıyordum Gözyaşlarıma boğuldum adeta Hıçkırıklarım karıştı karanlıklara Şehrin sessizliğini bozarcasına Haykırmak istedim içimdeki acılara Kaderime aslında isyanım Ne insanlara, ne Allah'a Sanmaki senin için ağlıyorum Üzüntüm, içimde havlayan yanlızlığıma. Ahmet Ağır |
Hayal
Dolunayda seni gördüm Yeşil yeşil masum görünen gözlerini İnanan gözlerin vardı sevgime Herzaman seninim diyen kalbin vardı Sımsıcak yüreğin vardı Sarıldım sana doya doya Ellerini tuttum öptüm kana kana Hayal edip öptüm seni. Ahmet Ağır |
Hayal Dünyası
Bizim yaşadığımız bir maceraydı belkide İlk gününden son gününe dek Çetin bir yolda ilerledik düşe kalka Zorlu bir mücadele verdik beraber Sınandığımız bu sevgide yenik düştük Mesafeleri aşamadık, zamanı geçemedik Her zorluğa göğüs gerdik ama başaramadık Sevgi şefkat dolu yüreklerimizle yenildik Mutluluğumuz deneyimler ardında kaldı Olumsuz düşünceler sardı düşüncelerimizi Duyguların yüceliğini tadamadık Masal kahramanlarının dahi Kaldıramayacağı bir aşktı bu Kader ve kısmetin bir çatışmasıydı Her anında ders alınacak acı anılar Dostlara anlatırken neşe veren hatıralar Yaşamın bize sunduğu bir oyundu belkide Birbirimizle varolduğumuzu düşünürken yanıldığımız Birbirimize daha fazlasını vermeye çalıştığımız Daha yaratıcı daha mutlu olmak isteyişimiz Bir hayal dünyası içindeymişiz Herşeye rağmen vazgeçemediğim sevgilim Yazarken ağlatır beni bu satırlar Benim içimde büyüttüğüm tertemiz bir sevgiydi Sevdiğim sen ne yaşadın bilmiyorum. Ahmet Ağır |
Hazan Mevsimi
Hayatım; sürgünler ülkesi, Köşe bucak savrulmuşum ben. Yüreğim; yangın yeri, Cayır cayır yanan ormanlar misali. Aşklarım, ya aşklarım, Hazan mevsimi, bir kuru yaprak… Ahmet Ağır |
İçim Zehir
Hiç düşünmeden çekip gittin Ardına bile bakmadan sessizce Bir yabancı gibisin bana Bir sır gibi yok oldun adeta Bu kaçıncı çekip gidişin Bu kaçıncı vedasız ayrılışın Bana bunu yapma Bu acıları yaşatma Ne olur gitme dön bana Yüzüm gülse içim zehir. Ahmet Ağır |
İhtiyacım Var
Ve şimdi yoksun yanımda Yanlızlığımı farkettiğim zamanlarda Huzursuz oluyorum bu anlarda Bir kez daha lanet ediyorum hayata Mavi düşlerimde aşkına kuşandım Sen unutsanda ben seni yaşıyorum Sonbahara girerken sarılara boyandım Zehir zembereğim gittin gideli Çok iyi biliyorum dönmiyeceksin Yakıyor bedenimi ayrılık acısı Hergün sensizliğe ağlıyorum Çaresizliğime haykırıyorum Yokluğuna dayanmıyor yüreğim Herşey bomboş şimdi aslında Tarifi olmayan bir boşluktayım Sana, sevgine ihtiyacım var... Ahmet Ağır |
İki Yabancı
O günü hatırlıyorum gözlerimin önünde Bir sürtüşmeyle başlamıştı adeta Sanki birbirine öfke kusan, nefret duyan Benliklerimizden ödün vermeyen iki insan Sonrası kıvılcım çaktı bedenlerde Birşey alev aldı barut misali Günler sonrası ortak olduk Sevinçlere, dertlere, kederlere Sıcak duygular içinde bulduk kendimizi Sevda bahçelerinde tanıdık birbirimizi Bahar yelleri esti başımızın ucunda Yeniden doğduk gençliğimizin baharında Birbirimizi düşündükçe içimize sığmayan Coşkulu nehirler misali duygu sellerimiz Herşeyi gözlerimiz anlatıyordu belkide Sevgimizin yüceliğini bilirdi dostlar Ve sonunda iki yabancıyız şimdi Kurşun yarası gibi yaralayan sözler Birbirini parçalayan yalancı gözler Böyle olmamalıydı diyorum olmamalıydı Birlikte umudun goncasını kana boyadık Beklenmedik anda ayrılık tohumları ektik Mutluluklarımızı kavgalarla süsledik Herşeyimizi inatçı yanlarımıza çaldıkdık. Ahmet Ağır |
İkimiz
Sormayın dostlarım o nerde Yanlız kaldım çıktığımız yolda Hayat dediğimiz bu dünyada Onsuz yaşamakda varmış aslında Kaderimiz yazılmış bir kere Çekilesi dertler çizilmiş bizlere Şansımızı yitirmişiz bu sevgide Mutluluk çok görülmüş ikimize Ahmet Ağır |
İnsanlar
Neden böyle hayat acımasız *******i karanlıklara gömülmüş Gizlenmiş siyahlar ardına Mevsimleri yaşanmaz mutluluk adına Anlamsız vakit kaybı bu yaşayışlar Her gidenin ardından kahroluşlar Biten acımasızca yitik sevdalar Yara bere içinde keşmekeş aşklar Çekelim ipini artık bu hayatın Bakın geriye ne kaldı Her köşe başında ezilmiş hatıralar Allahı olmayan insanlar... Ahmet Ağır |
İsyan
Yüreğimi açsam sizlere Dertlerime çare olmazsınız İsyanlarımı sersem sokaklara İsyan diye buruşturup atarsınız Kahır dolu zalim dünyama Sadece oturur karşıdan bakarsınız Yuvarlanıp gitsem uçurumlara Bakıpta ardımdan ağlamazsınız Düştüm ateşler içinde yalnızlığa Tutup biriniz kurtarmazsınız Ömrüm bitip uzansam toğrağa Gelip mezarıma bir fatiha okumazsınız Ahmet Ağır |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 08:31 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.