|
Başlık: 25.5.2002
sınırlardan geçiyor kalbimiz sınıflardan, uluslardan, ırklardan, bir yere varıyoruz orada herkes, sadece insan Savaş Aslan |
Başlık: 25.7.2004/Kâbus
size de hiçbir şey beğendiremiyoruz bakın, eskimiş işte pantolonunuz hem, domates kabuklarıyla yenir mi hiç! lütfen biraz medeni olunuz! uyurken medeni soluyunuz! ata binerken, hatta suda taş sektirirken bile dikkat etmeli kişi kariyerine bakın, gevşettiniz hayvanın gemini yine ve gönderdiniz caanım taşı suyun dibine siz iyisi mi prospektüsü okuyunuz aristotelüsü okuyup aç kalmaktansa! bakın, saat kaç olmuş uyumamışsınız daha! hem duvara yazı yazılır mı allah aşkına! sizi de hiçbir şeyle ilgilendiremiyoruz soru soruyorsunuz bilgilendiremiyoruz siz ilk kaç yaşında birinci oldunuz bakalım? olmadınızsa izin verin sıkalım! vermeyecekseniz bırakın, işimize gücümüze bakalım! zaten bir ışık yılı kadar bile olamıyorsunuz vitrinlerde gizemli duramıyorsunuz anlaşılan sizin hiç bilimsel yanınız da yok ne makinistiniz hatalı, ne hızınız çok! görüyorum ki bir tek ruhunuz tok ve ruhunuzun cebi…yok! ruhunuzun bir cebi bile yok! ruhunuzun bir cebi bile yok! ruhunuzun bir cebi bile yok! …………………………….. …………………………….. sabah olur ve güneş doğar bulutların arkasında da olsa, iyi ki şu güneş var Savaş Aslan |
Başlık: 25.6.2004
derinlik bazen yüzeydedir denizin dibini değil dalgaları düşünebilmektedir Savaş Aslan |
Başlık: 25.9.2002
biliyoruz ışığın kalbini evrenin hacmini ve kimyasını atmosferin, biliyoruz toprağın matematiğini rüzgarın geometrisini ve sosyolojisini düşlerinizin: bütün derinliklerden daha derin Savaş Aslan |
Başlık: 26.12.1994
sensin biliyorum yüreğimin bir kenarında asılı duran, kaygısız huysuz bir çocuk gibi çığlıkları duyulan, korkumdan düşünemediğim yok, dediğim, sensin biliyorum dudaklarıma öğrettiğim yalan Savaş Aslan |
Başlık: 26.2.2001
öylesine bir sabahtı kapıları kapattı kendini odalardan birine attı perdeyi çekti ve güneşi aldattı; faturası ödenmiş sarışın bir ışıkla Savaş Aslan |
Başlık: 26.3.2001
anladım, kendimden başka herkesi birçok ses duydum, bir süre yalan herkes kendi hazinesine gömülmüştü, oysa gökyüzü hep hiç kimsenindi Savaş Aslan |
Başlık: 26.6.2003
sevmek berraklaşıyor senle, biz gönlümüzü çoktan kanattık sen bana gel, ama benimle gelme Savaş Aslan |
Başlık: 26.8.2004
yeniden özgür olacaksın ruhum bak gör yeniden, şu çamur ki, çamurları, akıp gidecek yüreğinin üstünden [kucaklayacak gözlerinin karaları dalgalarımı yeniden] yeniden özgür olacaksın ruhum bak gör yeniden, çekip çıkaracaksın yumruklarını, kanayan şehirlerden [kucaklayacak gözlerinin karaları dalgalarımı yeniden] Savaş Aslan |
Başlık: 27.2.2003
gelmiyorsam gittin diyedir gülmüyorsam yine... olmuyorsam gittin diyedir durmuyorsam yine... döşek serdim uyu diye yüreğimin kemiğine Savaş Aslan |
Başlık: 27.10.2001
unutuyorsun işte en büyük yenilgilerini de şarkını mırıldanmaya başlıyorsun yine, tekrar yukarı, zirveye doğru başladığın yerin ilerisinden gerisinden düştüğün yerin unutuyorsun işte umutlarını değil ama acılarını, sabırla, tek tek, unutuyorsun, daha güçlü gülerek unutuyorsun, unuttuklarını bilerek bitecek bir gün şarkın ve kim bilir neresinde kalacaksın zamanın bitecek bir gün şarkın son notasına dek yaşanmış ya da hiç söylenmemiş gibi yarım Savaş Aslan |
Başlık: 27.4.2001
bir çocuk öpüp geçiyor içimi denizi rüzgar geçer gibi Savaş Aslan |
Başlık: 28.1.2002
her şey deviniyor, bir saniye sonra başka bir duruş başka bir çözülüş başka bir oluş, bir saniye sonra her şey öncesinden başka, her şey deviniyor, bir yılan gibi kıvrılarak ya da yağmur kadar apaçık renk, koku, ses, çarpıyor birbirine bölüyor birbirini uzaklaşıyor birbirinden birleşiyor birbiriyle; sürekli yeni bir an oluyor her, şey, deviniyor… insan? insan kendi bilincinde yüzebilirse öğrenecektir ağaçlar yıldızlar ve hayvanlar gibi aracısız kurumsuz ‘kuralsız’ aşk ve özgürlük içinde devinmeyi de Not: Şiirde her kelimenin altındaki satır farklı sekmelerden oluşuyor. Fakat yazım formatı nedeniyle sekmeler gözükmüyor. Savaş Aslan |
Başlık: 28.1.2004
daha güzel olabilir mi bu dünya? düşünsek bulabilir miyiz cevaplarını yarının; olabilir, olmalı da inanın dolacaksa aşk ve insanla dolsun yeryüzü ve toprak hiçbirimiz sonsuz değiliz ama yaşayabiliriz sonsuzluğu birbirimizin gözlerine bakarak bu dünya güzel ve daha da olacak… Savaş Aslan |
Başlık: 28.10.2002/Aydınlektüeller'e
adımlarım ağrıyor dağılıyorum kopan bir kayışın sesi gibi bağırıyorum: diyeceklerim var hepinize bir masa kurmamız gerekiyor diyeceklerim var hepinize konuşup durmamız gerekiyor aslında biz toprak, ama çamuruz; yoruluyoruz yürüdükçe, aslında biz ırmak, ama durgunuz; boğuluyoruz düşündükçe, kardeşlerim işçi yapımıdır bu kentler asfaltlarından antenlerine kadar, ne kadar laf yapsak boş en güçlü barikatlarında safların onlar savaşacak en güzel günlerine yeryüzünün onlar ulaşacaklar yani, yanlış giden bir şeyler var; kalem çekice emrederse çekiç kalemi dinlemez, kırar! Savaş Aslan |
Başlık: 28.12.2002
bir yaprak daha çıkardım kişisel sayfam…dan! dan! dan! vuruldu insan kan! iğneli bir arının iğnesinden ince gece, akıllarımız bir hece kadar yalnız ve zavallı, sarı! sarı! sarı! ağzımızın damarı, küçük ahşap kayığın içinde süzülüyorum kendimce denizde bir bilmece: amuda kalkabilen bir hayvan? insan! neyimiz kaldı kaybedecek kaldırım taşların…dan! dan! dan! bir başkası daha… kan! oysa uyumak vardı sevişmekten gelerek şöyle yastığı bin metreden görerek gecenin altına gövdeni sererek, oysa uyumak vardı ormanın kulağında ırmağın yanağında ben ve siz biz ve ay ama düşüyor milyonlarca yüz bir çukur…dan! dan! dan! içinden bir hayvan tut… insan! Savaş Aslan |
Başlık: 28.6.2002/Bir Günün Matematiği
*******i çarpar kalbim gündüzleri bölünür yaşadıklarını toplar sonra istemediklerini çıkarır içinden kalanıyla övünür Savaş Aslan |
Başlık: 28.7.2004
kirlendiniz mi ne, evlerinizin içinde çocuklarınıza anlatacak düşünüz kalmadı mı? yoksa hep kaçtınız da hiç olmadı mı kirlendiniz mi ne, gücün peşinde sokaklara çıkaracak yüzünüz kalmadı mı? yoksa hiç yoktu da söyleyen olmadı mı Savaş Aslan |
Başlık: 28.6.2002
biliyorum yalnız değilim ve senin ellerin var ellerim bıçak tutsa ellerin benden önce kanar Savaş Aslan |
Başlık: 29.6.2004
yumuşak adımların arasından geçen sert rüzgarlar görüyorum şimdi dağılıp dağılıp toplanan ışık parçaları bir de umut yüklü bir gemi, sonra çıkıp koynuna alıyor karanlığı birisi dokunmasın diye çocukların oyunlarına, ve gözüküp gözüküp yitiyor sokaklarda bir rüya her şeye yeniden başlamalı diyor insan içinden kopacaksa kopsun artık fırtına siz bana deseniz ki, kim çoğalmış ki her gün içerek ölü bir sessizliği yaşamak, demir kapıların tokmaklarına yumruklarınla geliyorum yazmak gibi şimdi yumuşak adımların arasından geçen sert rüzgarlar, görüyorum şimdi Savaş Aslan |
Başlık: 29.8.2003
Us’umun istediği besteyi çalabilir misin yaşamak? Savaş Aslan |
Başlık: 3.12.1999
yanlız geleceği görebilenler yaşarlar bugünü, ve yanlız onlar çözebilirler düğümü diğerleri sadece ölümlüdürler; gelir ve geçerler dokunmadan dünyaya Savaş Aslan |
Başlık: 3.5.2004
yaklaşmaya çalışıyorum çoktandır yüreğime uzattım elimi, gülümsesin istiyorum bana yine sağolasın, desin; terketmedin ya beni şu zamanda da... buyur etsin, sonra şöyle maziden; bir kaç adam gibi düşman, bir kaç dost resim, paylasın hatta: Sen de mi inandın yaşadıklarına bu dünya...bu dünya...insanlar... yoruldun biliyorum, ama bak işte hoş geldin unutma umut 'umut...umut insanda' Savaş Aslan |
Başlık: 3.6.2004/Ufuk Çizgisi
aradığımı ne tanrı verebilir bana ki tanrı ki kendini var edememiş daha, ne şu ben giderken sırtıma bakan şehrin gözleri ne dudakların sözleri aradığım…: doğmak kadar muhteşem olmak kadar tuhaf ölmek kadar doğal bilmek kadar değerli İstanbul Savaş Aslan |
Başlık: 3.7.2004
dostum öyle çok düşündüm ki bu yüzden üşüyorum şimdi bir dağın zirvesi gibi, gökyüzü de mavi ama keşke deniz..daha yakın olsa burada ne zaman bir fırtına kopsa… dostum sakın ha… kendini bana bırak da beni bırakma 3.7.2004 Savaş Aslan |
Başlık: 3.7.2003
tutup da tanrısı olsam sizin gibi bir yeryüzü prensesinin, söylesem ruhumu büyülediğinizi çok çok uzun zamanlardan beri, bu yüzden indiğimi söylesem gökyüzünden; güzelliğinizle yan yana durabilmek için, tahtımı ve asamı meleklere bırakıp tanrıdan da çok bir insan olarak efsunlu yüzünüze bakabilmek için, taa oralardan, bir şimşek kadar hızla, dayanamayarak size bol bol bahçe gerek; çiçekler ve ırmaklar… bir tanrı olsam da ulaşamam ulaşılmaz görüntünüze ama yine de bir insan olarak sürdüreceğim yaşamımı doya doya bakabilmek için efsunlu yüzünüze Savaş Aslan |
Başlık: 30.10.2007
gördüğün UĞULTUdur fanidir geçer kalansa umuttur yarından hepimize kimsenin gözü deymedi daha deyse de fanidir, gelir geçer, umutlu gözlerimize Savaş Aslan |
Başlık: 30.3.2004
öyle bir zamandayız ki yumurta kapıya dayanmış da çıkmak istemiyor ordan kapının dışı, diyor içinden daha boktan Savaş Aslan |
Başlık: 30.4.2004
mesela kral hiçbir şeydi mesela ordu hiçbir şeydir mesela kul hiçbir şeydi mesela halk hiçbir şeydir özgürlükse ama hep hep Bedrettin gibidir Savaş Aslan |
Başlık: 30.5.2003
buz gibidir şiir gelir de yazmazsan erir Savaş Aslan |
Başlık: 31.10.2002
şimdi ben bu ıslak insan kalabalığında kalbimde uçup duran bir kızla geziyorum gençliği besteliyor ömrümü yeniden dudaklarında gökyüzünü hazla geziyorum sıçrayarak bir kayadan bir ovaya, soluk soluğa içimde bitmeyen bir yazla geziyorum |
Başlık: 31.7.1996
sen *******imin legal hayali gündüzlerimin illegal gerçeği ya çık gel *******ime ya teslim ol gündüzlerime; yani yasaksız ol yüreğime dair Savaş Aslan |
Başlık: 31.7.2004/İtiraf
iyi ki zengin değilim yoksa hepinize yalan söylerdim hepimiz kardeşiz, derdim gocunmayasınız diye köleliğinizden, bir de ekledim mi sonuna bir kaç hayal, bir kaç umut, bir kaç sitem... yoksa kim alırdı beni, elinizden! Savaş Aslan |
Başlık: 4.11.2007
bu ülkede koyunlar sürüyle gezer çakallar sürüyle aptallar sürüyle bir tek İNSANLAR yalnızdır bu ülkede Savaş Aslan |
Başlık: 4.12.2002
başka bir dünya isteyen herkes gibi sancılıdır benim de aklımın kemikleri: koşuyorum edebiyata kaçarken ardımdan kaçarken ardımdan ufkumdaki müzik ve aşka gördüm ki, masaldır diyenleri bir yana çokları için gerçekten masalmış kavga; başrolleri yoldaşça paylaşılmış kişisel içerikli egoist bir rüya…/ ve deyil aslında Savaş Aslan |
Başlık: 4.3.1995
duyguları küllenmiş rüzgar oldum savurdum kayaları inadımla umutları tükenmiş yağmur oldum taşırdım denizleri inadımla merhameti körelmiş gece oldum yol vermedim gündüze inadımla şimdi simsiyah karanlığımda yapayalnızım inadına, inadına, inadına... Savaş Aslan |
Başlık: 4.3.1995/Eşik
sis dağılmayacak gibi bu sene yine karanlığın kirli heyecanındayız aydınlığın eşiğinde uykularımız yedi rengin siyahı umutlarımız sızılı, düğümlerken *******i düşünceleri gündüzlere saklıyoruz sesimizi oysa suskun ışıklı saatler bir elin yalnızlığı gibi güneşin doğuşunda can buluyor yenilgi yürüyoruz puslu gövdelerimizle yalnız bir yere bir yöne, şaşkın adımlarımızla süslüyoruz yılları ve hayattayız; hiç haykırmadan geçmişe hiç sığınmadan sevgiye hiç konuşmadan delice hiç yaşamadan gerçekçe sis dağılmayacak gibi bu sene yine karanlığın kirli heyecanındayız aydınlığın eşiğinde Savaş Aslan |
Başlık: 4.7.2002
yürüyoruz terliyor gölgelerimiz, geçiyoruz zamanın çöllerinden yüreklerimiz yelken düşlerimiz rüzgâr terlerimiz deniz yürüyor-us nerdesin-iz? |
Başlık: 4.8.2003
önce bir şeyi bırakın içinizden sonra teker teker her şeyi, en akıllı ya da en deli; düşünceleriniz yeryüzünde devinmeli ki, yükselebilsin varlığınızla birlikte ağır ağır dipten gerçeğe doğru, insanlığınızın değeri Savaş Aslan |
Başlık: 5.12.2003/Platonik Sevgi: Giriş-Gelişme-Sonuç
kuşun yemini yedi kedi kuşu ye, dediler görenler ama seviyorum onu, dedi nasıl olur! sen ki bir kedi? sanırım insanlaşıyorum affedin beni…dedi kedi sonra kuş geldi kanadı kedinin bıyığına deydi herkes gördü hoşlanıyordu kuş da kediden, belli günler geçti kedi bir gün hastalandı sonunda kuşsa açlıktan zayıf düşmüştü çoktandır onunla baktılar birbirlerinin gözlerine irkildi kuş, çekildi geriye kedi pençesini kaldırdı havaya vurdu kuşun beline; kuşun kanlı kanadı kedinin bıyığına deydi gövdesi düştü yere kuşu ye! dediler seyredenler sanırım hayvanlaşıyorum affet beni! ...dedi kedi ve kuşu yedi Savaş Aslan |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 10:33 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.