![]() |
Nur- Can
NUR’MU DESEM, CAN’MI YOKSA NURCAN’MI Nur musun, nurdan bir can mı? Yoksa Nur’ la Can’mı? Ne fark eder anlatmaya, Sen yetersin Ne fark eder fark edilmeye, Sen değersin. Ateş olsan konsan tenime, Buzda olur, bende olmaz erime. Can’a can gerek, Nur gerek, Söndüremezsin nuru su serperek, Nur ile Can’ı birleştirerek, Nur’a Can, Can’a Nur gerek. Kimi koyabilirim ki yerine? Kim doldurabilir, kimin yerini? Yok sayabilirmiyim, Gözlerinden gönle yönelmiş, Candan bakış ve tebessümlerini? Avucuma koysalar en güzel düşleri, Dilime dolasalar en güzel sözleri, Bağlasalar yoluma, Alev alev yakan gözleri, Yinede sen derim yinede sen, Sen senle güzelsin, Sen senle özelsin. Ayırmasınlar Nur’la Can’ı, Ayırmasınlar Nurcanı. 14.06.2007 Mehmet DUMANLI Mehmet Dumanlı |
Sabrımızı Taşırmayın
Hiç bu kadar sinilmemişti, İtlere erler kurban verilmemişti, Milletin sabrı gerilmemişti, Sınamayın sabrımızı taşıyor ha. Bıraksalar, bıraksalar bizi bize, Söz veriyoruz söz veriyoruz size Getiririz bir avuç çapulsuzu dize, Sınamayın sabrımızı taşıyor ha. Doğulusu batılısıyla bir aradayız, Hem denizlerde hem dağlardayız, Siz nerde isterseniz biz ordayız, Sınamayın sabrımızı taşıyor ha. İçerde ve dışarıda olabilirsiniz, Siz bizi tarihten tanır iyi bilirsiniz, Çalışın dersinize tarih dersiniz, Sınamayın sabrımızı taşıyor ha. Tanıyanlar iyi tanır, sen küçüksün, Bir damla hatta ağızda tükürüksün, Hele ağzında taşıyanlar bir tükürsün, Biz kimmişiz o zaman görürsün. 06.11.2007 Mehmet Dumanlı |
Ölüler Konuşmaz
İşaret ediyor eliyle uzaklara Derinden iç çektiği bakışlarla Kırpmadan kirpiklerini ok misali Saplıyor umutsuz ufuklara Toz bulutu kalkmış geliyor gibi Yüreği dalga dalga vuruyor Kum taneleri gibi dağılmış Dünkü rüyalar bugünkü umutlar Her biri kumsala savruluyor Dizlerindeki derman kesilmiş Çöküyor koskaca bir dağ omuzlarına Bükülüyor beli bükülüyor ırmaklar gibi Bu çöküntü dokunuyor ta ruhuna Kulakları duymuyor hiç bir sesi Ağzından ise çıkmıyor hiç bir ses Ölü desem değil, canlı desem değil Yaşadığına inat, sadece aldığı nefes Mehmet Dumanlı |
Ölüm
Dönüşü olmayan bir yol varsa, Oda gençlik yoludur. Bitmeyen yol yoktur dünyada, Ölüm her yolun sonudur. Mehmet Dumanlı |
Sayende
Sesleniş düşünceye, Düşünce hayâle, Hayâl umutsuzluğa, Kapıldı sayende. Gördüklerim rüyaya, Rüyalar kâbusa, Kâbuslar *******e, Doldu sayende. Saatler günlere, Günler aylara, Aylar yıllara, Ulandı sayende. Sevgi hasrete, Hasret nefrete, Nefret kine, Dönüştü sayende. Seven kalbim taşa, Gözlerim yaşa, Umutlarım boşa, Çıktı sayende. Siyahlar beyaza, Beyazlar kışa, Gençlik yokuşa, Dayandı sayende. 31.08.2007 Mehmet Dumanlı |
Seni
Sen gülünce yüzünde güller açardı Hani nerde o gülücükler ve güller Umutlar can bulur, mutluluk saçardı, Hani nerde umutlar, mutluluklar. Nedendir kahrettin hayatına söyle, Bir ömür geçmez, geçmiyor inan böyle, Hayat mutluluk, sevgi ve özlem dolu, Gül artık umutlar can bulsun seninle. Neden hazan umutların, söyle bana, Ah kimler kahretti gülüm böyle sana, Bak geçiyor ömür, gelmez, gelmez geriye, Yine o gülen sen gerek, gerek bana. Mehmet Dumanlı |
Sen Bende
Dalga değil denizsin, Rüzgar değil meltemsin, Duygu değil özlemsin, Sen bende ben gibisin. Gül değil gülistansın, Nalan değil handansın, Bana aşktan kalansın, SEN BENDE BEN GİBİSİN. 31.08.2007 Mehmet Dumanlı |
Seninle
Sakın ağlama Gözlerin yaşarmasın, Arayıpta bulamadığın, Özleyipte soramadığın, Uzanıpta tutamadığın, Yalnız kaldığın, Akşamlarda. Sakın ağlama Ağlama ne olur, Gülen gözlerin Islanmasın. Uzakta değilim, İnan bana. Seninleyim seninle Aşkın içimde alev, Özlem ateşken, İsmin dilimde, Ve ben Seninleyim seninle Mehmet DUMANLI Mehmet Dumanlı |
Sensin Gelecek
Sensin gelecek Bir elimde geçmişim, Bir elimde sen olsan, Geleceğim diye sarılırım sana. Bir elimde tüm umutlar, Bir elimde sen olsan, Elimin tersi ile atar, sarılırım sana. Neden mi? Geleceğim sensin, umutlarım sen, Kederim sensin, geçmişim sen, Geleceği neylerim, neylerim, Benim geleceğim sensin, Sensin benim için gelecek. Mehmet Dumanlı |
Sigara İçimi Kadar
Onca yıllık ömrümde, Böylesi keyifli hiç olmadım Bir sigara içimlik keyfime, Değme, değme gitsin. Kimi zaman göz yaşım, Karıştı tuzsuz aşıma, Kimi zaman vefasız yıllar, Yıllar bindi başıma, Kimi zaman yalnızlık, Tek dostum oldu, Kimi zaman en güvendiğim, Beni yarı yolda koydu. Kimine ana, kimine bacı, Gardaş dedim bastım bağrıma, Dosta ihtiyacım olduğunda, Kulak vermedi çağrıma. Değme ağam değme, Ne olur şu bir anlık keyfime, Onca yıllık ömrümde İnan böyle bir zaman, Ayırmamıştım hiç kendime. 31.08.2007 Mehmet Dumanlı |
Sultan
Gönül bir sultan arar bulamaz kendine, Coşar coşar yine dolar bendine, Anlar kendisinin var olduğunu, kendisi için, Anlarda döner yine kendine. Mehmet Dumanlı |
Şanlı mazine
Kapatamazsın gözlerini tarihine, Dönde birkez bak, yiğidim şanlı mazine, Barbar dedirtme, şehidine ve gazine, Dönde bak artık yiğidim, şanlı mazine. Uyan artık uyumanın zamanı değil, Sende gerçeği gör, sende gerçeğe eğil, Gidiyor istila olmuş bir bir oba, il, Dönde bak artık yiğidim, şanlı mazine. Neden böyle vurdum duymazsın, neden suskun? Tarihe mühür vurmuş senin şanlı ırkın, Ben seslenmiyorum sanma, ah tarih dargın, Dönde bak artık yiğidim, şanlı mazine.. Neyimizi yitirdik biz, neyimiz noksan? İlmin yaşı yok, yeterki okusun insan, Boş kalmasın erenlerin yeri, bu divan, Dönde bak artık yiğidim, şanlı mazine. Mehmet Dumanlı |
Şarkıların Dili Olmak
Şarkılarda sevdim seni, Şarkılarla sevdim seni. Şarkılarla söyledim ismini, Şarkılara söyledim sevgimi. Şarkılarla büyüdüm şarkılarla, Hayattan hayale dalarak, Şarkılarda gördüm yüzünü şarkılarda, Hayalden hayale koşarak. Şarkılarda hüzünlendim saatlerce, Hüznü içtim şarkılarla saatlerce. Şarkılarda buldum kendimi, Şarkılarda söyledim kendimi. Şarkılar ah o şarkılar, Beni, bizi anlatır o şarkılar, Dinlemezsen olmaz, Dinlesen ……. durmaz. Ne desem ne yapsam çaresizim. Çaremde sensin, sevdiğimde, Şarkılar, şarkılar. 08.11.2007 Mehmet Dumanlı |
Sitem
Ne olur sus gönlüm, feryat etme artık Viran oldu bağım, ah gönül gemim batık Ak göz yaşlarım ak, akabildiğin kadar, Hıçkırıklarla beraber, hicrana katık. Aklar boşa değil şu genç yaşımda bende, Takat yok oldu inan ne dilde ne dizde, Halimmi kaldı, can esir, gönül kafeste Her gelen birşey aldı, al canımı sende. Gönül şikayetçi, göz yaşlı, dil yaralı, Kadermi, yazımı bilmem, baştan karalı, Genç yaşta özlemle hicrana dalıyorum, Bir tarafta sen ötesi yalnızlık sıralı. Bir kelime, ne kolay unutmak değilmi? Bence sevmek unutmak, unutmak değilmi? Şimdi anladım, sevmek değil sevilmekmiş, Candan gönülden sevilmekmiş önemli. Yeter sus gönlüm, ağlama gözlerim boş ver, Yürüsün dizlerim, konuşsun dilim yeter. Beterin beteri var diyorlar bebeğim, Sevilmesemde seven kalbim var bil yeter. Mehmet Dumanlı |
Şu anda
Derin düşünce harmanından, Engin sabır denizine, İçimden bir şeyler, Akıp akıp duruyor şu anda. Anlaşılmaz bir mutluluk, Acımasız bir hayat yolunda, Anlatmak, Anlatamamak arasında, Bocalayıp duruyorum şu anda. Beliriyor hayalimde cismin, Koşup tutmak içten bile değil, Uzanmak yada uzanamamak korkusu, İçimde yaşıyor şu anda. Sitem etmem kader derim, Ağlarım, ağlatmam, Güldürmeye gayret ederim. Deliyim biliyorum, hemde aşık, Sevgiliye gönül verdim, seviyorum, Hemde çok, şu anda. Mehmet Dumanlı |
Takvimler ve tarihler
Takvimler ve tarihler Hep doğrularımı söyler? Dünden gelen her şeyde, Ulaşmak varken ileriye, İleride olanlarda ise, Hep vardır özlem geriye. Hayaller süsler en güzel çağlarda, En güzel gönülleri ve düşleri Her şeyin şahidi gözler Gülerde ağlarda, Ağlayan gözlerde ileriye bir umut varken, Umudunu yitiren ileridekinin Yine yaş vardır gözünde. Takvimler! Yapraklarınız yırtılıyor birer birer, Ömür törpüsü gibisiniz, Siz doğru söylemiyorsunuz tarihler, Geçmişi arıyoruz birer birer. 05.07.2007 Mehmet Dumanlı |
Tarih
Bir tarih ki bu göz kamaştıracak, Bir tarih ki bu sonsuza kadar yaşayacak, Onun muhteşemliği karşısında, Dünya, El pençe divan duracak. Mehmet Dumanlı |
Tarih nasıl yazılır
Tarih kalemle değil, Kanla yazılır. Tarihimizi okudukça, Göğsüm kabarır. Lakin! Şimdi ayırmışlar beni, Tarihimden Halimize baktıkça, İçim burkulur, Gözlerim yaşarır. 01.11.1986 Mehmet Dumanlı |
Tutkular
Tutkular Tutkular bazen bir renkte saklıdır. Bazen de renkler bu tutkuları saklar. Bu renk kimisine göre kırmızı, Kimisine göre yeşildir. Tutkular bazen bir sözcükte saklıdır, Bazen de bu sözcükler tutkuları saklar. Bu sözcük kimisine göre sevgi, Kimisine göre sevgilidir. Tutkular bazen gözyaşında saklıdır, Bazen de gözyaşı bu tutkuları saklar. Bu gözyaşı kimisine göre sevinçten, Kimisine göre tasadandır. Tutkular bazen bir ömürde saklıdır, Bazen da ömür boyu tutkular saklanır. Bu tutku kimisine göre geçici, Bana göre ise ömür boyudur. Bazen karşılıksız sevgidir,bazen sevgiliye sesleniş, Bazen derin ayrılıktır, hatları bilinmeyen, Bazen kavuşmaktır, benzerle eşleniş. Bazen tarifsizdir, tarifi bilinmeyen, Bazen coşkulu bir sevdanın çile çiçeğidir bitmeyen. Tutkular tutkularda saklıdır. Tutkular yollarda saklıdır. Tutkular yıllarda saklıdır. Tutkular….. Bilmem daha nerelerde saklıdır. Mehmet Dumanlı |
Yağmur Bakışlarım
Sonbahar yapraklarını sardım, Sardım bağrıma yar diye, Karanlık soğuk *******de, Uykuya daldım uyanmayayım diye. Sıkı sıkı sarıldım sararmış düşlere, Belki de yalnız kalırım diye, Uzun ıslak yollara yazdım, Anılarımı, düşlerimi, şiirlerimi.. Sessizlik ve benim olduğum *******de. Sensiz bilmem kaç gün daha kayboldu, Avuçlarımdan, Hayallerim gibi, düşlerim gibi, Kaç gün daha konup göçecek yollarımdan, Eller gibi, yeller gibi, seller gibi. Sonbaharda soğuklara sarıldım yokluğunda, Bir umut ısınırım diye, Beklide ısıtırım diye. Ne üşüdüğümü anladım, Nede ısınan ısındığını anlattı, Belli ki senin gibi zamanda beni aldattı. O zaman yanlış nerede, yanlış ne zaman, Yine zamansız mı çıktım yola söyle ey zaman. Rüzgar sen söyle gittiğin yere, Benim şarkımı sen hece hece. Yağmur sen yaz yollara aşkımı, Sor ona, benim kadar oda aşıkmı? Yollar siz şahit olun göz yaşlarıma, Karışsa da yağmur bakışlarıma, ******* siz şahit olun yalnızlığıma, Yalnızlığımı yaşadığım yalnızlığıma. 08.11.2007 Mehmet Dumanlı |
Uyu Güzelim
Uyu, uyu güzelim, Uyu ki rüyaların devam etsin, Uyanıkken gördüğün kâbuslar, Uyandığında yerini, Pembe düşlere terketsin. Uyu, uyu güzelim, Güzelliklerin hiç olmazsa, Uykuda gerçekleşsin. 31.08.2007 Mehmet Dumanlı |
Uzak ve Yakın
Çaldım kapısını deli yüreğimin Ne ses verdi nede sesime kulak Susamışım oysa sana susamışım Bilsen ki bu benim için son durak Uzattım ellerimi uzattım ellerine Kendimi bulurum diye bakarak gözlerine Seslendim, ses verdim, ses gelsin diye Ses vermeyen deli yüreğime yüreğime Çaresiz, sevgisiz, belkide hissiz Değildim sevdim şimdi oldum dilsiz Acılar bana sevgiler sana diyecekken Dilim sustu, dilim küstü, dil sessiz Mehmet Dumanlı |
Varsın Olsun
Yollar yokuş, hava sıcak, gönül yorgun Düşüncemde hep hep sen varsın sen Hani dostlar diye sorma, hepsi dargın Varsın olsun, bende yine sen varsın sen. Çile çiçeğe durdu, ümitler solgun ******* umutları boğdu, gün yorgun Kim kime küskün bilmem kim kime dargın Varsın olsun, bende yine sen varsın sen Odam zindan gibi, karanlık ve darken Ümitsizce fani dünyada yaşarken Yollarımı sabırla sana bağlarken Varsın olsun, bende yine sen varsın sen. Yitirmedim umudumu yitirmemde Ümitsizce yaşamak nedir bilmemde Ağlasamda senin içindir, gülsemde Varsın oldun, bende sen varsın sen Mehmet DUMANLI 16.08.2007 Perşembe Mehmet Dumanlı |
Yağmurda
Yağarken yağmur, gökten sicim sicim Bir tuhaf olur o anda benim içim Sıralanır gözümün önünde dün yaşadıklarım Doğrumu yanlışmı bilmem bu seçim. Dünle yaşarken, hep orada kalmak var Dünle yaşamaktan özlem yanıma kâr Durmuyor hayat, yaşam devam ediyor İkiye bölünmüş gönle aşkmı sığar. Saplanır mızrak gibi, kalbime sızılar Yok olur bir bir o an tüm arzular Birde bunun dışında gözlerde yaşlar Yanaklarımdan dudaklarıma akar akar. Mehmet Dumanlı |
Yaş kırk
Aylardan eylül Günlerden salı Çok değil, hepsi Topu topu kırk yıl Kırk ayrı hayatta Her biri bin yıl. 16.08.2007 Mehmet Dumanlı |
Yaşamamışım
Yaşadığımı sanıyordum onca yıl, Meğerse hiç yaşamamışım, Nefes alıp vermeyi yaşamak sanıyordum, Meğerse hiç yaşamamışım. Bir kendiniz için düşünürseniz, Bir de kendinizi, İşte o zaman yaşamazmışsınız, Yaşadığınızı sanırmışsınız. Mehmet Dumanlı |
Yaşadım Demeyin
Başkasının derdi ile dertlenmemişseniz, Onlarla dertlere gülüp geçmemişseniz, Karşılıksızda olsa candan sevmemişseniz, Siz hiç yaşadım demeyin yaşamamışsınız. Akmamışsa gözlerinizden yaşlar yanaklarınıza, Dolmamışsa hüzün dolmamışsa dudaklarınıza, Sevda nameleri çalınmamışsa kulaklarınızda, Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. Her iç çekişte o hırs ile dağlar titrememişse, Sevenleri ayıranlara yüreğin kükrememişse, Gözünün gördüğünü dillerin söylememişse Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. Mutluluğu anlamlı bakışlarda bulamadıysanız, Sevdiğini gözlerine bakıp anlamadıysanız, Gözlerden bir yol olup kalbe dalmadıysanız, Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. Başkaları için de gülüp ağlayamadıysanız, Onların derdi ile kavrulup yanmadıysanız, Akan gözyaşlarında damla olup akmadıysanız, Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. Karşılıksız sevdaya düşüp sevmediyseniz, Sevdiğinizi başkasına söyleyemediyseniz, Aşkı sevdayı kalbinize hapsetmediyseniz Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. Bir dilim ekmeği diğerleri ile bölüşmediyseniz Hak bildiğiniz yolda haksız ile döğüşmediyseniz, Sıcak yaz akşamlarında hasretten üşümediyseniz Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. Karanlık *******de düşler kurmadıysanız, Düşlerinizin sultanı ile buluşmadıysanız, Düşler âlemine kanat kırıp uçmadıysanız, Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. Sütten diliniz yanıp yoğurdu üflemediyseniz, Atasözlerini yaşayarak öğrenmediyseniz, Yaratılanı yaratandan dolayı hoş görmediyseniz, Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. İçiniz sızlamamışsa bir başkası için, Göz yaşı dökmemişseniz …için için, Yanlışa eğer diyememişsen neden, niçin, Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. Ellerinizi açıp yalvarmamışsanız Allaha Yardım etmemişseniz benim gibi bedbahta, Ne söyleyeyim güzelim, yiğidim ben daha Siz hiç yaşadım demeyin, yaşamamışsınız. 02.10.2007 Mehmet DUMANLI Mehmet Dumanlı |
Yoksa Senide mi Yaktılar?
Kaskatı kesilen sen misin? Yoksa yüreğin mi? Seninde yüreğine karlar mı yağdı? Yokmu yoksa yüreğin? Taş gibi dikilen sen misin? Yoksa yüreğin mi? Seninde duyguların karlar altında mı kaldı? Yoksa bu sen değimlisin? Bu sen olamazsın, Olmamalısında. Sıcacıktı kalbin, duyguların, ellerin,… Kışı yanına koymamalısın, Isıtmalı duygularımı nefesin, ellerimi ellerin, Erirdi sıcaklığında tüm karlar, Şimdi ne değişti, neden kapalı yollar? Hiç düşündün mü? Ya yetim kalırsa bu yolda yolcular? Kızgınlığında bile ateş yok olmuş bakışlarında, Hiç tat yok, anlamsız soğuk yakışlarında, Ben bilirim ben bilirim seni çok eskiden, Yürekler ısınırdı ısıtılırdı senin kışlarında. Duyguların mı köreldi, duygusuz mu bıraktılar? Yoksa senide mi yaktılar? Onca duygusuzluk yaşanırken bize inat, Senide mi aralarına kattılar? Duygusuzlar, Ruhsuzlar,……… 22.11.2007 Mehmet Dumanlı |
Yolculuk
Yolculuk hep yolda yapılmaz Gönülde de yolculuk yapılır. Yapılacak yolculukların en güzeli, Gönülde yapılan yolculuktur. Mehmet Dumanlı |
Yusuf Sen Misin?
Yusuf’du adı Yusuf. Yolu ise yokuş mu yokuş. Dört mevsim değil onda mevsimler, Onda her mevsim kıştır kış. Sevdaydı onda olan sevda Sessiz çığlıklarda karasevda Bitmez tükenmez günlere inat Gelecek güne karasevda Yusuf adı kadar yumuşak Belli ki saf temiz bir uşak Hiç bilmez sporu, ancak, Hayatla güreşir karakucak Sevdaydı onda olan sevda Sessiz çığlıklarda karasevda Bitmez tükenmez günlere inat Gelecek güne karasevda Yusuf büyümedi, dert büyüdü, Yusuf yürümedi, yol yürüdü, Zaman eskimedi, gün bitmedi, Yusuf günde günü sürüdü. Sevdaydı onda olan sevda Sessiz çığlıklarda karasevda Bitmez tükenmez günlere inat Gelecek güne karasevda Yusuf yalnızlıkta yalnız, Yusuf karanlıkta yalnız, Gökteki yıldızlar gibi Koskoca âlemde yalnız. Sevdaydı onda olan sevda Sessiz çığlıklarda karasevda Bitmez tükenmez günlere inat Gelecek güne karasevda. Yusuf var mısın yok musun? Yusuf aç mısın tok musun? Yusuf söyle bu sen misin? Yoksa bu âlemde yok musun? Sevdaydı onda olan sevda Sessiz çığlıklarda karasevda Bitmez tükenmez günlere inat Gelecek güne karasevda Yusuf’u buldum yollarda, Yusuf’u buldum yıllarda, Her yerde, her şeyde var, Yusuf’u buldum ruhlarda. Sevdaydı onda olan sevda Sessiz çığlıklarda karasevda Bitmez tükenmez günlere inat Gelecek güne karasevda Yusuf benim, Yusuf sensin, Yusuf gönlün güle dönsün Herkesin gönlündeki Yusuf Yusuf Yusuf diye gülsün. Sevdaydı onda olan sevda Sessiz çığlıklarda karasevda Bitmez tükenmez günlere inat Gelecek güne karasevda 27.08.2007 Mehmet Dumanlı |
Zaman
Ne kadar kısa bir zaman, Şu yaşadıklarımız yada yaşanan. Göz açıp kapatıncaya kadar, Bir bakmışsınız geçiyor zaman. Zaman, Ne yaman bir zaman, Dur deseniz durmuyor, Gel deseniz gelmiyor, Kovaladıkça kaçıyor, Kovalamaya gelmiyor, Zaman. Zamansız bir zaman olabilir mi? Zamansız bir zaman durabilir mi? Durursa eğer o zamanda, Yaşadığım tüm güzellikler kalabilir mi? 22.11.2007 Mehmet Dumanlı |
Zamana sesleniş
Çok ******* geçti, çok... Elveda diyerek ayrıldığımız, O akşamın üzerinden. Çok ******* sabahladım, Neden, niçin ayrıldık diyerek. Ne zaman beni haklı çıkardı, Nede anılar. Karışık düşünceler üzerinden, Aylar geçti, aylar. Hani dört mevsimdi yıllar? Bende yaşanan tek mevsim var. Bahar gitmiş, yaz yok, gelmiyor, Dört mevsimde hep kış var. Kışlara döndü içimde yıllar. Kışlara döndü içimdeki duygular. Şimdi! Kimsesiz düş gezgini gibi, Düşlerde uyanıyorum, Uykusuz geçen uykulu günlere inat, Düşlerle uyanıyorum. Gelecek yok, hep düne uzanıyorum, Ne olaydıda söylemeseydim, Söylemeseydim o sözleri, Ne olaydıda yutkunaydım, Yutkunaydım defalarca, Ağlatmasaydım gülen gözleri. Bilemedim, bilemedim, Gururumu yenemedim. Çok ******* geçti, çok... Sıcak yaz günlerinin, Soğuk kış akşamlarına dönüştüğü, Mahmur kış aylarının üzerinden. Bir ben yapayalnızım, Birde içimdeki sensizlik ve anılarım. Resim yok, ses yok, isim yok.... Benim dünyamda, rüyamda, Ya yalnız, ya kimsesiz, Yada öyle bir şey. Bu sitemse eğer, Sitemim kendime, Sitemim zamana. 31.08.2007 Mehmet Dumanlı |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:46 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.