![]() |
Alıntı:
Furduk Oni Babam öldü, demiş Temel. İlyas sormuş: - Neden öldü? - Apartmanin sekizinci katinin balkonundan düştü. - Eyvah parçalandi mi? - Yok, girişteki bakkalin tentesine düsünce oradan havalanip karşi apartmana yöneldi. - Apartmana mi çarpti, nasil oldu? - Yok, karşi apartmanin balkonunda çamaşirlar asili idi.Çamasir ipine vurup fabrikanin bahçesine düştü. - Orada mi öldü? - Yok, fabrika çelik yay fabrikasi, bahçedeki yaylarin üzerine düşüp havalandi yeniden... - Peki sonra? - Sonrasi ne? Baktik ki yere inmiyor, biz de furdik oni.. |
İstanbul'dayım
Laz alacaklılardan kaçmak için kapısının üzerine "İstanbul'dayım" yazmış ve her kapı çaldığında tavan arasına kaçıyormuş. Yine kapı çaldıktan sonra bu kez büyük bir gürültü ile kapı kırılmış ve eve giren birkaç kişi lazın eşyalarını dışarı taşımaya başlamışlar. Bu durumu tavan arasından seyreden laz: - Ulan şimdi İstanbul'da olmasam size gösterirdim. |
Tören
Adamın biri yine Karadeniz'i gezerken bakmış bir tepenin üzerinde Lazlar dansediyor ve ara sıra aralarından birini tepeden aşağı atıyorlar. Adam korka korka Lazların yanına yaklaşıp sorar : - Pardon ama ne yapıyorsunuz ? - Körmüsün daa, Temel atma töreni yapıyoruz |
Mecnun
Temel Fadime'yle tiyatro gişesine gitmiş: - Pize içi pilet lütfen. - Leyla ile Mecnun için mi? - Hayir Fadime'yle penum için |
Shakespeare
Temel kütüphaneye gider. Shakespeare'nin bir kitabini ödünç almak ister. Memur sorar, - Hangisini? Bir süre sessizlikten sonra, - Vilyum. |
Sahipsiz
Yargıç, otomobil çalmak suçundan sanık olarak karşısına getirilen Temel'e sordu: - Otomobil çalmışsın, bunu neden yaptın söyler misin? - Sahibi yok sanmiştum... - Peki, sahibi olmadığı kanısına nereden vardın? - Mezarluğun önine parketmiştu da... |
Düşüş
Temel, New York'taki gökdelenlerden birinin 53. katında çalışırken aniden ayağı kaymış ve aşağı doğru uçmaya başlamış... 52, 51, 50, 49, 48... Katları yıldırım hızıyla geçen Temel 8, 7, 6, 5, 4, 3, 2... Ve 1'inci kata geldiğinde kafasından şimşek gibi şu düşünceler geçmiş: - Sağa çok şükür Allahum, haburaya kadar sağ sağlim celduk... Birinci kattan düşsen de nasil olsa pişeycukler olmaz |
İkramın Böylesi
Adamın biri yabancı bir şehirde, bir evin kapısını çalarak bir ricada bulunur: - Çok susadım ve buralarda su bulamadım. Lütfen bana bir bardak su verir misiniz? Kapıyı açan çocuk, adamın yüzüne bakarak: - İstersen ayran getireyim, der. Adam bu teklifi memnuniyetle kabul ettikten sonra, çocuk bir çanak ayran getirir. Adam ayranı içtikten sonra çocuk: - İstersen daha getireyim, der. - Zahmet olur yavrum. - Hayır ne zahmeti. Zaten bu ayranın içine fare düştüğü için nasıl olsa dökecektik! Bunun üzerine, adam iğrenerek elindeki ayran çanağını hiddetle yere atıp parçalayınca, çocuk feryadı koparır: - Anneee, kapıdaki adam köpeğin çanağını kırdı.. |
Andrea Doria
Osmanlı donanmasıyla Venedik donanması arasında savaş çıkmış. Venedik donanmasının komutanı Andrea Doria imiş. Gözcü Osmanlı donanmasının yaklaştığını fark edince hemen Andrea Doria'ya haber vermiş: -Osmanlı yaklaşıyoor. Andrea Doria sormuş: -Kaç gemi var? Gözcü: -10-20 kadar. Komutan hemen emir erini çağırmış: Oğlum bana hemen kırmızı gömleğimi getir. Emir eri şaşırmış: - Niçin komutanım? Andrea Doria: - Savaşırken yaralanacağız. Kan izi belli olmasın ve de askerlerin cesareti kırılmasın diye... Bu arada gözcüden yine ses gelmiş: -Efendim 50 kadar oldular. Andrea Doria heyecanlanmış ve emir erine tekrar seslenmiş: -Gömleği boş ver. Sen bana kahverengi pantolonumu getir.. |
Kara
Osmanlı döneminde, liman cüzdanını kaybeden kaptan yenisini çıkarmak için Liman Reisliği'ne gitmiş... Memur başlamış sormaya: "Adın ne?" "Kara Ali!" "Nerelisin?" "Karabigalı!" "Geminin adı ne?" "Kara Yunus!" "Nereden geliyorsun?" "Karadeniz'den!" "Yükün ne?" "Karalahana!" "Nereye gideceksin!" "Karamürsel'e!" Memur, ya sabır demiş: "Dönüşte bizim limana uğrayacak mısın? "Hayır. Orada gemiyi karaya çekeceğim, Karaman'da Karadağlı, Karamustafa'yı gördükten sonra, karadan Mekke - i Mükerreme'ye gidip, kara donlu Baytullah'a yüz süreceğim!" Memur lahavle çekmiş: "İnşallah oradan yüzünün akıyla dönersin!" "Yüzümüz ak mı kara mı çıkar, bu ancak kara toprağa girdikten sonra belli olur!" Memur dayanamamış: "Zift mi kesildin be mübarek! |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:15 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.