![]() |
Garip Bir Adamım.
Garip bir adamdım,gözüm yumardım, O hal ile neler neler koca görürdüm. Bazı açar dört gözümle bakardım, Göremez olurdum bakar kör idim. Bir hecede alemi dinler anlardım, Dağları aşarak taşa banardım, Bilmediklerimi bilir sanardım, Hiçbir iş anlamaz bilmez piridim. İzanım zayıfça,bilmez biriydim, Bilgi serer serper bir serseriydim, Yaşarken ölü,ölende diriydim, Küller arasında saklı kor idim. Bazı suspus olur, bazı kükrerdim, Düz ovada şaşar,dağa sapardım, Haksız nerde görsem, durmaz çatardım. Hak'kın pazarında susar dur idim. Evrimle geldim,Evrensel oldum, Kurak çölde gizli gizli sel oldum, Bazı Hak kesildim,bazı kul oldum, Kula kul olmadım aslı nur idim. Evrim Evrensel |
Gelde Koklaşalım Baharlar gibi
Gülyüzlü Sultanım,pasaklı kızım, Sensiz boş bir mana hayatın hazı, Kendimleyim ama, hasret sensizim, Gelde koklaşalım baharlar gibi. Ruhumun gıdası,canımın içi, Sana kırgınlığım hepsi geçici, Sevgi taşıyanlar olur verici, Gelde saklaşalım sihirler gibi. Bir saniye dahi unuttum sanma, Gadan bana gelsin,yeter sen yanma, Sevdiğim,sevenim özünden dönme, Gelde taklaşalım avarlar gibi. Bağımın zambağı,çiğdem,lalesi, Sensiz yıkık gönül duvar kalesi, İsteğim ömründe daim gülesin, Gelde şaklaşalım nehirler gibi. Evrensel sendedir,sen ise onda, Sen bulunmazsın bana demde zamanda, Gün gelende kalkıp gittiğim anda, Gelde haklaşalım hak'darlar gibi. Evrim Evrensel |
Geldi buldu 45 inde...
İlk görende aşık olunmaz sandım, Olunurmuş,gönül düştü peşine, İçsel bir arzuydu,sanmaki kandım, Çılgın gözün yumdu daldı peşine. Hep sevgi aradı,aradı gönül, Hazan bahçelerde ötermi bülbül, İster mor sümbül,ister kızıl gül, Solarmı ki kaldı aşk telaşına. Sen bir yerindesin, ben bir yerinde, Aşk acısı burgu burar derinde, Sevda yelleriyle, bela serimde, Esermiş ki gönül o serkeşinde. Ya GÜL'de hazan oldu,yada SEREN'de, Burda suç alanda mı,yoksa verende, Volkan kaynar sanki, aha şuramda Geldi buldu beni tam 45 imde... Evrim Evrensel |
Geleceksen Geleydin İş İşten geçti
Neredesin? Nerde kaldın? gelmedin, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Gelip mazlumların ahın almadın, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Biri 'yok' diyoruz, biri der 'var mı'? Sır senmisin? yoksa Zülfükar mı? Yakınmısın bize, yoksa çok dûr mü? Geleceksen geleydin iş işten geçti. Zalimler yayıldı, bak alem zorda, Gasbedildi haklar zorbanın torda, Gül çiçek açmıyor yazda baharda, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Düldülün var imiş epeyde hızlı, Sarp dağlar sana olurmuş düz lü, Senlik benlik yokmuş,yok sizli bizli, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Nesimî'yi yüzdüler,Mansur(u) astılar, Hasanı boğdular,Hüseyni kestiler, Keserek bugüne dek ulaştılar, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Saklandı canan'lar, yok oldu can'lar, Asırlardan beri dökülür kanlar, Feryatla çağırır seni insanlar, Geleceksen tez gel iş işten geçti. Dağların ufkunda yıldız'lar düştü, Güneşler yoruldu ay ona küstü, Hak hukuku zulüm böldü bölüştü, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Ne yiğitler halk oldu,deniz gezmişti, Kayalar sert idi mahir sezmişti, Mazlumlarını zulümü dar'la ezmişti, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Karadeniz'inde Kuzey, Güneyde, Beslendi balıklar onbeşi boyda, Hep çağrılırsın kent'te, Şehir'de Köy'de, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Onca senelerdir gamdayız yas'ta, Dar'dan sonra ateş yandı Sivas'ta, Truva'da mı kaldın? yoksa Efes'te, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Uğur'u,Üçok'u,Aksoy, Dursun'u, Can'lar pazardadır gelmiyor sonu, Gureba soyuldu kaldı tek don'u, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Atatürkçü kalktı,yedi Kemal'i, Doğu'yu biri yedi,biri şimal'i, Kimi dövünüyor,'yetiş ya Ali', Geleceksen geleydin iş işten geçti. Bizmi kandık sana? Sen mi kandırdın, Neden bizi bunca nar'a yandırdın, Dostun bahçesine baykuş kondurdun, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Ali'sin,Veli'sin,Akil,delisin, Baharda eriyen karın selisin, Zühre yıldızısın,seher yelisin, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Musa'sın,İsa'sın, bozatlı hızır, Çağırana hani koşardın hazır, Muhammed padişah,sen ise vezir, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Zekeriye,nuh nebi'ymişsin tufan da, Binbir ismin varmış,güya safında, Deveyi güden senmişsin kabri definde, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Öldüysen 'öldüm' de insanlar bilsin, Beklemesin herkes yoluna gitsin, Vazmı geçsin söyle,yoksa beklesin, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Zebur'da,Tevrat'ta,İncil, Kuran'da, Paramparça alem,yoksun meydanda, Yusuf'u kahredip bitmez zindan da, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Caferi'si,Suni'si bilmez alevi, Harab olmuş gel gör Ali'nin evi, Kıl ile bağlamış dediler dev'i, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Sinagog'mu? Kilise mi? Cami mi yerin, Sen mi Muhammede, O mu rehberin? , Arab isen,başka soy dede'lerin, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Cem evleri kuruldu senin adına, Mazlumun vurdular yine sırtına, Dede'ler erermi sır rı katına, Geleceksen geleydin iş işten geçti. 'Arap değilim' diyor, 'seyyid'im diyor, Ali ecdadımdır,teyyidim diyor, Hüseyni kerbela şehidim diyor, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Karıştı aklım ki döndüm deliye, Yolun varıyor mu Bektaş Veli'ye, Evrim Evrensel'im duy ne diyem, Geleceksen geleydin iş işten geçti. Evrim Evrensel |
Gerçek Sözü Söyler O Hep
İnan arayan idi densiz, Müstahakın bulsun o cep, Dil konuşamaz oldu sensiz, Müstahakın bulsun o cep. Akşam kimdi cebin çalan, Dedi canan,duydum hicap, Sana dilim demez yalan, Gerçek sözü söyler o hep. Bilememki kapatmadım, Bilerek hata yapmadım, Senle olmaktı muradım, Ne ar kaldı ne edep. Üzdü cebim seni kırdı, Ayıp ettiğime yordun, Senden duydum,aklım durdu, İşte arşın,işte halep. İçim neyse odur dışım, Canan öyle etme hışım, Bugün çok karışık başım, Seven eza çeker imiş hep. Vallah billah yemin etmem, İstemezsen pir e gitmem, Rabba dahi secde etmem, Olayımmı sana talip. Sana asla etmem hata, Gönül senle yüce katta, Suçu sevgi ölçe tarta, İşte boynum,işte o ip. Evrim Evrensel |
Geri Gelmez'e
Gözlerinin fer'i yetemez olur, Göçün alır gider gerigelmez'e, Güneşin,ay yıldızın kaybolur, Hiçin kalır gider gerigelmez'e. Yürüdüğün yollar gider yalana, Gül solar bağın döner talana, Takatin yetemez gönül haline, Baç'ın alır gider gerigelmez'e. Kararır gündüzün,söner ışığın, Boş kaba dalar,döner kaşığın, Düzlerini gör ki ne dolaşığın, Eğrin alır gider gerigelmez'e. Akmaz derelerin,kurur denizin, Solar gider rengin ve betbenizin, Son bulur muhabbet,yok dem-i iz'in, Hiçin olur gider gerigelmez'e. Üzülme son böyle,kalan sevinsin, Gidende,bilmezler boşa dövünsün, Sen insandın, güzelinsan'da sensin, Niçin suçun kalır gerigelmez'e. Evrim Evrensel |
Göğercinler Vurulur Öldürülemez
İlki değil ki, Sonuncusu olsun, Ve son da olmayacak avlanması ak güvercinlerin... Galata'dan haber yayıldı, Ak güvercin vurulmuştu, Eminönü'nde güvercinler uçuştu... Istrancaların ormanında, Odunla ezilerek kafası, Yayıldı kara haber kuzeyden güneye, Vurulmuş ak güvercinin biri, Yanı başına düşmüş kırık gözlükleri, Ne son, ne de ilkti.... Ankara'nın zemheri ayazında, Delercesine kar beyazında, Kızıl güller serpilmişcesine, Gül yapraklarına bezenmişcesine, Kanadının telekleri, Rüzgara sürüklenirken tüyleri, Paramparça gördüm ak güvercinleri, Diyarıbekir surlarında avlanarak, Gün ortasında gürledi kanatlanarak, Havalanamadan daha o pir'i pak, Şahin pençesini yedi güvercinim ak mı ak... Eyüp Sultan meydanında, Konarken spor sahasının yeşil çimenlerine, Kırıldı kanatları, Bağlandı ayakları, Eyüpte zulüm çetindi, Direndi güvercinim nafile metin'di, Güvercinleri böyle katletti, Ne sonuncusu ne de ilkti..... Ve ne güvercinler uçmaktan usanacak, Ne şahin'ler kana doyacak, Ve ne de besleyen şeyhler bitecek... Dünyayı güvercinler saracak, Şahinlerin de gelmez sonu, Onlarda Güvercinlerden barışı isteyecek, Yarınlarda adı dahi anılmayacak, Ama güvercinler üreyecek, Gökyüzünün mavilikleri, Uçuşan beyaz güvercinlerle dolacak... Evrim Evrensel |
Gönül Seni
Yüreği ateşe, aşkı nar'ına, Yandırayım gönül seni. Budak budak gül dalına, Kondurayım gönül seni. Çık sevdanın durağına, Ya usta ya çırağınan. Sevgi ile aşk uğruna, Kandırayım gönül seni. Gel gir yarin bahçesine, Şakıver bülbülcesine, Mıh ol, dostun ökçesine, Çaktırayım gönül seni. Zülfün telin tokasına, Korkma yapış yakasına, Varsın hayat pahasına, Bandırayım gönül seni. Seviyorsan gerçek hala, Sevgi kutsal valla, billa, Kavuşmazsan mendil salla, Öldüreyim gönül seni.. Evrim Evrensel |
Gönül Sevdiğini bir an görmezse
Gönül sevdiğini biran görmezse, Solan bir çiçeğe döner ve solar. Her kışın sonunda bahar gelmezse, Bülbül ötmez olur,güller de solar. Uçar olunur ki bulut üstüne, Yağmur olur iner toprağa yine, Ay'a tapmaz insan bakınca gün'e, Sevgi gönül yeri, oraya dolar. Bazen gizli alır,döner hırsıza, İsteyerek çokluk döner arsıza, Rahmeyle canan suyu susuza, Vermezsen dal kurur,yaprağı solar. Sevgi ne zinnettir,ne de takı'dır, Sevgi meyinede gönül sakidir, Herşey gelir-geçer, sevgi bakidir. Sevgisiz bahçeye kıran'lar girer. Evrensel'e yönün dönermi canan, Gönül yüreğinde varmıdır mekan, Sevdiğini insan, yitirdiği an,, Dizin döver,hemi saçların yolar.. Evrim Evrensel |
Gönül Tüccarı
Sinemin üstünde gönül tüccarı, Şeker satar,şerbet satar,bal satar, Bezenmiş bedestan meta malları, Yaprak satar meyva satar dal satar. Dünya alem gelir alışverişe, Akıl erdirilemez bunca gidişe, Kimi hayal eder kim gider düşe, Eda satar,nazı satar,hal satar. Gönül şeherinde ben tezgahtarım, Durmaz yorulmazam alır satarım, Bunca yıllık zaman da yok ki karım, Altın satar,cevher satar,lal satar. Gönül pazarında türlü güller var, Yaprağında vızılar inler arılar, Canlı cansız varlık ne olsa var, Arı satar,petek satar,bal satar. Ademden Havvadan ben i ademi, Keremden Leyladan yanıp söneni, İnsandan ötesi Yalan dümeni, Cini satar,peri satar,kul satar. Ne ararsan vardır gönül şehrinde, Elemi dertlisi gammı kahrinde, Tatlısı acısı ağu zehrinde, Dilli satar,pepe satar,lal satar. Evrim Evransel gemim batığı, Karın doyurandır yoktur katığım, Alem barındırır toktur yatağı, Döşek satar,yorgan satar,çul satar. Evrim Evrensel |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:53 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.