www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Savaş Aslan (https://www.cakal.net/showthread.php?t=133199)

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:03 AM

Başlık: 4.8.2004
sürekli koşsunlar istiyorum kelimelerim
tek tek ya da cümlelerin içinde
ve zaman yetişemesin hiçbirine,
başları dik olsunlar istiyorum söylendiklerinde
ve güzel dursunlar insanların seslerinde,
onları görünce, onları görünce...sevinsinler istiyorum
bu dünyanın çocukları, anlattıklarından
bulaşmadı, bulaşmasın istiyorum kelimelerime, yalan


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:03 AM

Başlık: 5.4.2002
hayat sen
sivrilip de önümüzde bazen
küser gibi bize

hayat sen
yokmuşçasına
akıp da çoğu zaman
unuttuğumuz

hayat sen
bulanıp da birden
yine ansızın
en dibini gösteren

hayat…sen…
kıyısında da
açığında da
en öfkeli kanlımız
en vefalı yarimiz
seyrederken dalıp
yaşarken uyandığımız
halimiz


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:03 AM

Başlık: 5.4.2004
herşey tüketilirken
tüketilirken düşünce, duygu, an,
insan kalmamış
epey azalmış insan


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:03 AM

Başlık: 6.1.1995
öyle coşkun duygular var ki bedenimde
uçuyorum göklere
tutuyorum güneşleri
hatta güneşleri tutarken ellerimle
içime kapatıyorum hepsini
sonra tek bir güneş oluyorum
inanın başarıyorum


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:03 AM

Başlık: 6.2.2004
ben her şeyin bir gün olduğunu gördüm
boşalan bir bardağın bir gün dolduğunu gördüm
sabırdan da değil, yaşamakla ilgili bir şey bu
nereye yürüyorsan oraya çıkıyor gittiğin yolun sonu


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:10 AM

Başlık: 6.6.2002
yıldız, ter ve kum
koşuyorum,
kaslarımın sesini dinliyor toprak
gecenin damarlarından geçiyor
coşuyorum


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:10 AM

Başlık: 6.7.2000/Dönüşüm
çocuk suya koştu
suya bir damla düştü
çocuk korktu
dokundu gözlerine
anladı ki
ağlıyordu,
çocuk tekrar suya koştu
suya bir damla daha...
dokundu gözlerine
yaş yoktu
anladı ki
su, ağlıyordu

çocuk, bir suya baktı
bir kendine
bir evrene...
taşsana, dedi suya
taş ki, ağlama
su, bir çocuğa baktı
bir kendine
bir evrene...
aşsana, dedi çocuğa
aş ki, ağlatma

çocuk suyu dinledi
su, çocuğu
çocuk aştı
su taştı
çocuk aştı
su taştı...

çocuk aşıyor
su taşıyor
çocuk aşıyor
su taşıyor...

dönüştürüyorlar birbirlerini
hâlâ,
buluşsunlar
buluşulsun diye
orada

çocuk suya koştu
suya bir damla düştü
çocuk korktu...?


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:10 AM

Başlık: 7.11.2007
suyun geçemeyeceği kaya sanıyor kendini
devlet-i ali
biz ne kayalar gördük ki
suda boğuldu cisimleri.

renkler sardı dört bir yanı;
kuşak oldu göğe isimleri


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 7.5.1994
güneş hep aynı güneş
yıldızlar hep aynı
gökyüzü hep mavi
bense her gün yeniden doğuyorum,
herkes her gün yeniden doğsa
ilk güneşe dokunuruz
sonra tüm yıldızlara...
ve mavi oluruz
yedirenk mavi


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 7.5.2001
ve henüz hiç kimse anlamadı
farklılıkların toplamının yaşam olduğunu;
toplumsal uyumun kolektif yalnızlık...


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 7.7.2002
kentleri boyalı dünya
nasılda bulaştırdık yaşarken öylece
acıyı aklımıza


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 8.11.1997
kemiksiz hayvanlar gibi yalanlarımız
her kulaktan giriyor
her dudaktan çıkıyor


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 8.12.2004
ama değer be adamım
kalbini değiştirmeye,
güneşe bakıp
ışığından bir parça yakana iliştirmeye

ama değer be adamım
sıkı durmak lazım,
bir rüzgardır dolaşıyor şu aralar dünyayı
içinde gerilmiş bir yay,
bekliyor fırtınayı

değer
gündüzlerin çoğu esmer
*******in çoğu yarım
olsa da
rüzgar olup fırtınaya karışmaya


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 8.5.2001
sihirli hiçbir şey görmedim ömrümce
yalnızca düşleri, sözcükleri ve elleri vardı tüm zaferlerin
yenildikse -güçlü olduklarından değil- kendimize yenildik
ve yendiğimizde -güçsüz olduklarından değil- kendimizi yeneceğiz


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 8.5.2002
kusar gibi konuşuyordu

konuştuğunun ağzına ayaklarını basar gibi


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 8.7.2001
başkalarının yaraları
kanatır hep beni,
benimkiler?
elinin kiri


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 8.7.2008
herkes kendi keyfinde
otlar ve sinekler de
yağmur da kendi keyfinde
sanırım bir deli ben kaldım
bir de birkaç yoldaşım
çoğu dağda, kimi şehirde
ötesi kendi keyfinde…


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:12 AM

Başlık: 8.8.2002
sadece değişmesini istiyoruz
o kadar;
dünyanın...

ağaçlar çoğalsın istiyoruz
yoksunluk azalsın


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:13 AM

Başlık: 8.8.2004
bu dünyayı en iyi yumruğum tanır
o ki dağları horgörür, karıncalardan utanır


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:13 AM

Başlık: 9.11.2003/Kanamak
benzerim yüz yıllık çınara
aklımda düşünceler olduğunda,
aklımda düşünceler olduğunda sevişmek isterim,
hiç kimsenin köprüsünden geçmeden
yumruklarımla kendime erişmek,
ve sonsuz olsun isterim o anlarda
dudağımda açılan yara
kalbimi savuran fırtına,
aklım düşüncelerle dolduğunda
kanayan içimden bir gürz çıksın isterim
yeniden ve yeniden
savurabilmek için gövdemi surlarına

bir gün bir yerde bir gedik açılır ve
işte asıl o zaman, başlar kavga


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:13 AM

Başlık:25.6.2004/Düşlerinin Vazgeçenlerine
bir merminin gövdedeki sıcaklığı gibi
hissedeceksin bir gün yaşamadığını belki;
ne bulut ne yağmur ne toprak ne tohum ne çiçek
olmadığını şimdiye dek,
sadece seyrederek, bir çukurda zamanı
yaşıyorum sanıp yaşamadığını.

anladığında
bir mermi gibi ısınacak kalbin
kefeninden çıkıp dudaklarını ısıracak kalbin:
sen sadece seyircisin!
sen sadece seyircisin!
sen sadece seyircisin!


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:13 AM

Başlık:17.9.2003
hiçbir adada olmayan bir deniz gördüm
hiçbir kalemde olmayan bir kitap gibi,
ben o denizden keman bile yaptım
ıslık bile çektim dalgalarının içinden
ben o denizin sırtında sevinçten…! ;
doğmak deseniz öyle, ölmek deseniz öldüm
aklımı denizin sularına gömdüm


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:13 AM

Başlık:28.4.2004/Sana Şiirler
bazen hiç bitmez
bir duygu hiç bitmez
mevsimler biter
toprakta ayrıkotları biter
insan kalmak biter
bir duygu, hiç bitmez


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:13 AM

Başlık:3.7.2002/ Kırılgan İnsanlar Üzerine
ince dümenli bu gemi
papatya yüklesen ambarlarına
taşıyamaz, ağır gelir
denize batar yelkenleri


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:13 AM

Başlık\ 2003
öylesine şeylerden bana ne
hani, öylesine kaldırmışım ayağımı
indirmek için yere;
hah! bana ne!


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:14 AM

BEDESTEN-İ MANZARA ve KOMPOSTU TEORİLERİ - ÇÖPLÜĞÜ
Yalçın sen Küçüksün otur yerine
Nihat sen de şöyle Geç ayak altında dolaşma


Demek dünya böyleyken aydınları-mızın ve “aydın” adaylarımızın bize faydaları yalaka bir gevezelikten ibaret olacakmış

Adam diyor ki bak benim egom toplumsal gel benim egoma inan, hem ben rahat edeyim hem sen bir şeyler öğrenmiş ol

Biz bilgiye ve yol gösterilmeye muhtaç zavallılar onlara bir ev ödevi verelim, oturup onu yapsınlar;

1- Ne oldu da aydınlar aydınlanıp aydın oldu
2- Kurtuluş savaşının kurtardıkları


Erol sen de şunu oku:

sonra ben sizin tekerinize
eğilip çomak bile sokmam,
bir şey olsanız neyse
ama değilsiniz…bakmam;
yüzünüze; ıslatırım bir tek
o da kendi neşem için

30.9.2006


gece olur
masal kitabı kapanır
yer yuvarlanır
şafak söker
horoz öter
masal kitabı açılır;
içinde al al masal
hem de ne masal
ne masallar var,
her sayfası Atılgan tetikçi
pişkin Bayar

24.11.2007


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:14 AM

Bir Avuç Mutluluk
insanın yaşaması gereken
bir avuç mutluluk hepsi bu
ötesi hayatın oyunu.
ve hiçbir zaman olamadı
bir bardak su kadar
ne bulduksa kendi kendimize
ne bulduksa olamadı
bir sıcak güneş gibi
bir damla yağmur kadar

tersini söyleyenler
hep namussuzlar oldu
hala da namussuzlar


28.11.2006


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:14 AM

Bir Garip Eser
baktım elinde bir kalem
-tedirgin de duruyor-
sordum, ne oluyor?
şiir, dedi
yazıyorum da..
baktım, bir kaç satır sayfada
mesela:

'gittin benden
gelsen biraz
ne olur ki

kalsan belki...
öpsen bir de
kim ne der ki'

nasıl? dedi
ne? dedim
şiir? dedi
nerde? dedim
ne? dedi
şiir? dedim
nasıl! ? dedi

dili mi titredi ne...
ya da bana öyle geldi

sonra duydum ki
eserini herkes sevmiş;
zaten istediği de buymuş

ıslatıp dursa da ağzında
gördüm, kalemi kuruymuş

27.3.2004


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:14 AM

Ç(Y) ÜRÜYüŞ
dostlarım siz
artık gücenseniz de söylemeliyim
yıkılıp gitmişsiniz…
sadece ayaklarınız basıyor dünyaya
aklınız vahşi bir hayvandan da yavan;
bu dünyadan anlamayan
ve bir çamurun içinde
yaşayıp, insan olduğunu sanan


13.11.2007




Veya şöyle denebilir, cehennemi çok uzakta aramayın, çünkü içinde olabilirsiniz.





-
Y'den sonra boşluk yok ama eklerken bu şekilde kabul ediyor. Ve bütün harfler büyük olarak eklenemediğinden başlıktaki bir harf küçük.


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:14 AM

Bir Süre Hep Böyle
bir süre hep böyle
hiçbir şey olmayacak,
bir süre hep böyle
gezinecek insanların ayakları yerde
mavi bir taş bulacaklar
gökyüzü sanacaklar
bir süre hep böyle
her şeye ille ki
kanacaklar

bir süre hep böyle
ağaçların gülümsediğini görmeyeceğiz
yaptıklarımıza

[otoban asfalt tekerlek
eni sonu ülke eni sonu devlet,
bir süre hep böyle
kalbimiz sınırlardan geçecek]

bir süre hep böyle
cüzdanlarımız olacak
içinde et içinde ekmek
içinde özgürlük içinde adalet
ve açlık
ve allah ne verdiyse
ve kısmet,
bir süre hep böyle
alınteri değil minnet

bir süre hep böyle
düşleri unutacak aklımız
belki sol yumruklarımız bile…
denizin üstünde martılar uçarken
gözlerimiz camekânlarda olacak,
bir süre hep böyle
camekânlar gözlerimizde

bir süre hep böyle
çocuklarımızın kanatlarını kıracağız;
hayal eder de uçmak isterler diye

[bir süre hep böyle
yalnızlıklarımız olacak
aradığımız bir şey olacak,
bir süre hep böyle
ayrılıklarımız olacak
aradığımız bir şey olacak]

bir süre hep böyle
ceplerimizdeki kimliklerimiz gibi
yüzlerimiz onaylı,
sebeplerimiz tanıdık
sonuçlarımız aynı

bir süre hep böyle
tutup da anlamayacak çoğumuz her şeyi birdenbire,
bırakmayacak elindeki taşı
bakmayacak gökyüzüne

bir süre…
sadece bir süre,
hep böyle




31.5.2004

İstanbul


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:14 AM

Çarber
Özgürlükçü düşüncenin karşısındaki güçlerin ve onların bilinen her isimdeki insanlıktan çıkmış yandaşlarının hayata bakışımızı marjinalleştirmelerine izin vermemek gerek. Ki, marjinallik konusunda, ben bugüne kadar hiçbir zaman marjinal olmadım ve değilim. Sıkça kullanılan o olumsuz anlamıyla, asıl marjinal olan kapitalizmin kendisi. Asıl marjinal olan açlık sefalet ve cehalet. Asıl marjinal olan bir kişinin sabah kahvaltısının bir başka insanın aylık geliri olması. Bütün bu sözde ihtişam içindeki fakirliğin ortasında, bütün üretimin, genelleştirme arayışlarından çok, “zengin” denilen bir avuç parazitin korunmasına ve lüks tüketimine yöneltildiği, indirgendiği bir ortamda, devrimci düşünceleri marjinal bulmak ya kölece bir zihniyete sahip olmayı gerektirir ya da olsa olsa bir hamkafalılıktır.


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:14 AM

Çürümüş Bir Ülkenin Duvarlarındaki Resim
ışığa gitmelisin


24.7.2004


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:15 AM

Çürümüş Bir Ülkenin Duvarlarındaki Soru
yarın ne zaman olacak?
yalan, oldu bak
peki yarın ne olacak?

yarın ne zaman olacak?
yalan, oldu bak
peki yarın ne olacak?

yarın ne zaman olacak?
yalan, oldu bak
peki yarın ne olacak?

....................................
....................................
....................................


23.7.2004


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:15 AM

Davul-Zurna
biz yüzyıllardır
cennetin içindeyiz zaten;
sevdamız öyle
bakmayın öldüğümüze
ama bakın, bu cehennem
siz inanmadınız
biz öldük diye


12.3.2005


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:15 AM

Dünyanın En Güzel Kadınına
ve ben yıldızım
ve sen gecem

ve ben ağacım
ve sen serçem

19.7.2005


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:15 AM

Hayalgücü
Hayal gücünün de bir evrimi vardır. Bir sınıfın hayal gücü tekdüzeleştiğinde, kendi için yarattığı teknolojinin-görselliğin, kendi için yarattığı bilimin, edebiyatın/sanatın içine sıkıştığında, hissedip de anlatamadıklarından dolayı, hissedip de kabullenemediklerinden dolayı her geçen gün biraz daha saldırganlaştığında, sonu da yaklaşmış demektir. Yüzyıllar süren bir başlangıcın ardından belki yine yüzyıllar sürecek bir son. Ne kadar “Yaşamak, bu” dense de öğrenilecek milyarlarca şey var bu dünyada. Birlikte öğrenilecek milyarlarca şey. İşte bu gerçek insani zenginliğin önündeki tek engel, hayal gücümüzü ve potansiyellerimizi kendi için-kendi bakış açısına göre sınırlandırıp köleleştiren, kendi mekanizması ve kurumları içine hapseden kapitalizmdir. Anarşizm yeterince takıntılı ve yeterince bencil. Bu yüzden, kapitalizmin bir yan ürünü olarak günümüzün kaosu anlamında değil ama, bir sistem anlamında bir ütopya. Hem de hayal gücü tekdüzeleşmiş bir sınıfın içinden çıkmış bir ütopya. Bu cümleleri yazarken aklıma Dövüş Kulübü geldi; kendi yarattığı metalar dünyasının kendisini de fazlasıyla esir almasından bunalan bir sınıfın, kendisine saldırması...Oysa bu dünyanın çalışan-ezilenlerinin intihar etmeye hiç ihtiyaçları yok. Çünkü onlarda başka bir duygunun tohumları var; bir burjuvanın hiçbir zaman samimiyetle kavrayamayacağı bir duygunun. Bir insanın bir metadan daha değerli olabileceği başka bir dünyanın tohumları... Sorun, üretim araçlarının bir sınıfın mülkiyetinden çıkıp, insanlığa armağan olabilecek kadar gelişip gelişmediğiyle ilgili. Evet gelişmiştir diyorsanız 1’e, hayır gelişmemiştir diyorsanız 2’ye basın... İşte bizi hep böyle oyalıyorlar. Bu yüzden gülümseyin ama inanmayın... Çünkü Afrika, Avrupa’dan da Amerika’dan da daha gerçek. Onların Dijital Kaleleri, Da Vinci Şifreleri...var, diğer tüm insanlığınsa gerçekçi düşleri.
...


'İtibar canavarların en korkuncudur.'

troçki


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:16 AM

Eğreti
gülümsetmeyin bizi
iyi şairler, sıkı yazarlar, loş odalar
biz bir tek sinek göremiyoruz
pencerelerinizin camlarında,
*******i sayfalarınızın üzerinde gezen
böcekleriniz de yoktur sizin şimdi,
öyleyse aranızda gülümseyin bolca ama
gülümsetmeyin bizi

gülümsetmeyin bizi
entel adamlar, dantel madamlar
sizin raflarınızdaki kitaplar
olsa olsa
bizim bir tek acı küfrümüz kadar...

hani ve yani
kendi aranızda ne yerseniz yeyin de
gülümsetmeyin bizi
[kendinize]
o kadar!



4.11.2004


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:16 AM

Karşılama
hiç gelmeyecekmiş gibi gitmiştiniz
paylaşan yanımız ve gül bahçeleri


5.11.2004


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:16 AM

Konçerto
ruhumun taşlarına
yazılar yazdım ruhumun taşlarına
şekiller çizdim, çizgileri derin şekiller, ruhumun taşlarına.
ruhumun taşlarına
betonlar döktüm ruhumun taşlarına
masallar söktüm kitaplardan
okudum ruhumun taşlarına

ruhumun ayaklanan aşklarına


14.10.2004


Savaş Aslan

GooD aNd EvıL 08-10-2008 11:16 AM

Kristof Kolomb’un Her Nesilden Torunlarına Serenat
insanoğlunun ateşi bulmasını seviyorum
kadınların ve erkeklerin parlayan bir kibrit gibi aşk çakan gözlerini
o ateşi, o ateşin yapabileceği her şeyi

insanların özgürce duruşlarını seviyorum
fırtınanın içinde simsiyah bir geminin
yanan yelkenleri gibi, asi, devrimci

yoksa şu fedakâr koca yaşlı dünya
burjuvaların us’suz hayalleri gibi olurdu ya;
her birimiz hayalleri çalınmış hayaletler gibi…

lanet olası burjuvalar!
gidişiniz de görkemli olacak!
gelişiniz kadar


13.10.2004


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:41 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.