![]() |
Arzuladım hep seni rüyamda,
Arzuladım seni söylediğin türkülerde, Sazının tellerinde… Hep senin olmanı istedim, düşündüğüm *******de. Dalıp ta çıkamadığım sevgimde, Her anımda seni arzuladım Seninle doydum hayata Seninle yaşadım her gece seni… |
Aşkın ile yandığımı
Bilemedin sen güzel dost Gözlerine daldığımı Göremedin sen güzel dost Güzelliğin senin olsun Gönlün bana yar güzel dost Gönül bahçen gülle dolsun Yağmasın hiç kar güzel dost Bir gün belki sen de beni Bileceksin ey güzel dost Engin için gözyaşını Sileceksin ey güzel dost. |
Bu hasretlik başımı döndürüyor
Tabutun yanına yanaşır oldum... Bazı yandırıp, bazı donduruyor Kerem'le, Mecnun'la yarışır oldum... Anladım dünya imiş asıl zından Bıktım dostlar cilvesinden, nazından Verdiği şu ayrılığın yüzünden Her gün ecelimle tanışır oldum... Aşktan yana beni bahtım kayırmaz Sesim de, sözüm de gönlüm doyurmaz Halim görülmez, figanım duyulmaz Arzumu taşlara danışır oldum... Gözlerimde yas, gözlerimde matem Tek kalemimdir emrimde amadem Batan güneşe dilimde sitem Allah'ın işine karışır oldum... |
Köşebaşında rasgeldi yine bu sabah
Eski masum bakışlarından eser yoktu Bir yabancı gibi geçti gitti yanımdan Dilinde bir 'Merhaba' ya bile yer yoktu Hiç mi hiç değişmemiş görmeyeli Karmaşık bakışlarında hala bin sır, Saçlarında bir mağrur bahar yeli Yürüyüşü yine öyle kibirli ve ağır Kahpe ne de güzel, ne de alımlı Geçiyor yanımdan yine çalımlı İstiyor ki olunsun peşinde pervane Ben de aşk tükenmiş ne çare Bilmez ki yitmiş gözümde değeri İster takınsın böyle işveler nazlar Beklemesin sakın benden niyazlar Nazarımda beş para etmez ciğeri Yeter karşısında hep aşağılanmak Yeter un ufak parçalanmak Çekil git gönül kapımdan artık Ömrümü tüketen beş paralık aşk |
Üç beş adımlık hücremde
Sevdam ile dolu dizgin iç içeyim Sevgiler serilmiş incecikten can evime, Kim ne derse desin, ben bir gerçeğim. Yalnızlığıma dokunan duvarlara inat Güneşler tutuşuyor kıpır kıpır yüreğimde Bakışlarıma esaretin resmini çizerken Dört kirli sararmış duvar... İçinde yarınlara saklanmış, Umudun ılık heyecanı var... Zafere uzanan yolun gerçeği ise çile... Çekeriz be arkadaşım, yaşarız dostum... Biz ne zorlar yaşadık, ne günler geçirdik... Aşarız be gülüm, zindanları da aşarız... |
Hatırlar mısın asi kız
Göz göze geldiğimiz anı Sende yitik kaldığım günü Hani Munzur’un kenarıydı Gözlerim bir Munzur’a bir sana Gidip geliyorlardı ikiniz arasında İnanır mısın asi kız Ben halen gelememişim Hala oradaki gözlerindeyim senin Ve sen Munzur kadar güzel Munzur kadar asi Munzur kadar berraksın Sen asi kız! Munzur’un bana bir lütfu gibi Ama nedendir bilmem Kaçırıyorsun gözlerini gözlerimden Dalıp gidersin bilmezliklere Belki benim olmadığım dünyana Belki de Munzur’un doruklarına Biliyor musun asi kız Arındırmıştı beni Munzur Bütün kirlenmişliklerimden Ve bütün masumiyetiyle Seni sunmuştu yüreğime Ama sen hala uzaklardasın Kim bilir belki orada Param parça ederek duygularımı Yüreğini sunduğun yerdesin Olur ya asi kız Beni yüreğimin yalnızlığıyla Munzur’un tarifsiz güzelliğiyle Hayallerimi düşlerimi süsleyen Renk cümbüşü gözlerin Ve tanrıçasal güzelliğinle Bırakıp gidersin biliyorum Hem de hiç anımsamadan Ve ben yine Munzur’umla baş başa... Biliyorsun asi kız Kem gözler dikilmiş Uzanmış kirli eller Kirletecekler talan edecekler Kaç kilo watt enerji uğruna Yok edecekler güzelim Munzur’u Ondandır asi kız Ben burada bıraktığın yerde Vadisinden tepesine gezip Türkünü söyleyeceğim senin Ve aşkımı haykıracağım Munzur’a O Munzur ki! Yüce sevdalara tanıklık etti Kucak açtı yüce aşklara Belki Kim bilir son bir kez Benim aşkıma tanıklık edecek Bağrına basacak sevdamı Ve beni aşkımla birlikte Derin sularına gömecek Sen asi kız Ola ki geri dönersen Munzur olmayacak ben meçhul Ve sende tükenirsin Yüreğimizde fırtınaların koptuğu O göz göze geldiğimiz yerde Biliyorum asi kız Seni gördüğüm ilk anki gibi Gözlerindeki o sevinç Yüzündeki tebessüm Ve yüreğindeki fırtına olmayacak Yaşlarla dolacak gözlerin Yüzünde hüznün rengi Yüreğinde yalnızlık öyküsü Düşlerinde Munzur ve ben Öylece yol alacaksın bilinmezliklere... |
Rüzgarınla savrulduğum şu garip Cuma akşamı,
Dertlerimi yudum yudum içiyorum rakı niyetine sen yoksun diye yanımda. Tütün gibi için için yanıyorum Sarılıp halvet olalım gizlice, içelim mutluluk pınarından sessizce. Birde gözlerindeki sertliği kırıp çocuksu kalbini elde etmek istiyorum. Densizce. Birazda gafilce. Maviliğinde kaybolan bedenim, Seni arzuluyor benden gizllice. Kalp atışlarımı gizlemek için elimi ısırıyorum kuvvetlice Yokluğunda üzülüp solan çiçekleri, varlığında diriltiyorum bir fırça darbesiyle tuvalimde ve sen biriciğim; beni aşık eden gözlerine gamsızlığını zerk ediyorsun bencilce. |
Aşığım ben arkadaş aşığım,
Ayşe’ye, Fatma’ya, Emine’ye, Güle, gülümsere, Aşığım ben arkadaş aşığım, Ayşe’nin gözlerine Fatma’nın ellerine Gül ün eteğine Gülümserin bedenine Aşığım ben arkadaş aşığım, Benimle dünya evine giren bütün güzellere Şefkatli öpücüklerimle doğan güzellere… Aşığım ben arkadaş aşığım Benimle sevişen güzellere aşığım ben… |
seviyorum diyenlere gülüp geçmiştim...
aşıgım diyenlere deli demiştim... sevemem diye yemin etmiştim... bozuldu yeminim, aşıgım şimdi... yıllardır hasretim aşka, sevdaya... şimdi gördüğüm ne düş ne rüya... yemin etmiştim sevmeyecektim güya... bozuldu yeminim aşığım şimdi... |
Hani bir şeylerden kaçarsın ya,
Hani kaçarsın ya herkes den, Nice yüzleri tanır, ne sesleri duyarsın ya hani, Çekilirsin ya yalnız kendi dünyana Hani güneş doğmaz, Hep karanlıktır ya onsuz gün Hani bir gölge vardır ya peşinde, Bir türlü bırakmaz seni. Bir ses duyarsın ya hani içinde, Bir şeyler kıpır kıpırdır ya gönlünde, Hep onu düşünürsün saatlerce Sana; birtek şey söyleyebilirim şimdi Aşık sın sadece… |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:14 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.