www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Edebiyat (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=268)
-   -   Ümit Kilislioğlu Özger (https://www.cakal.net/showthread.php?t=143154)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:29 PM

I
Yol Erzurum yolu...
Yorgun Tahsin, uyukluyor,
Kompartman tıka basa dolu.
...
Yaşlı bir kadın beş şişle çorap örüyor,
O ise düşünde sıcacık bir duş görüyor.

II
Çaycılık yapıyor bir iş hanında,
Ramazan'da işler durgun diye gidiyor memlekete,
Burnunda tütüyor kırtlama ile kete.
Nişanlısının resmi koynunda tâ canında.

İşlemeli terlik götürüyor ona
Bir de tarak, gümüş saplı,
Dükkân komşularından alınmış,
Oldukça hesaplı.

İster hasret de buna, ister tedbir de,
Kalkıp kalkıp yokluyor ikide birde.
Güllü lokumlarla yemeni annesine.
Kendisine bir şey alamadı
Olsun amaan, yeni giysi onun nesine...
Garip kuşlar kalkıyor evlerin damlarından,
Onun anıları var yetmez mi,
Yorgun İstanbul akşamlarından...

III
Uyanınca Tahsin kalkıp koridorda yürüdü,
Saatini kurdu,
Sonra geçip yerine oturdu.
Karşısındaki yaşlı adam bir sigara sardı,
Tahsin cebinden aynasını çıkardı.
Sinekkaydı traş olmuştu yola çıkmadan.
Bir kız iskambil falına,
O ise uzayan sakalına
Baktı da şaştı kaldı.

İçinden yeleğini çıkarıp, ceketini tekrar giydi
Bu sıkıcı yolculuk sanki
Hiç bitmeyecek gibiydi.

Gazetede okumuştu
Çok hızlıydı trenleri
Japon'un, İngiliz'in, Alman'ın
Derin bir iç geçirdi;
Yazgısı mıydı bu Türk olmanın?

Demir ağlarla örmüştü Ata'mız on yılda
Anayurdu dört baştan.
O gün yapılanlar yetmiş miydi?
Tam yetmiş beş yıl sonra
Ülkeyi yönetenler bu marşı söylemeyi
Haketmiş miydi?

İşte gardaş böyleyken böyleydi durum
Daha çook uzaktaydı
Demli çay, kete ve Erzurum.

(18.10.2000)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:29 PM

Dostlar vardı eskiden...
Yemeğe gelip, gece yarısı giden.

Evet vardı...
Bazısı gevezeydi, bazısı sır tutardı.
Biri anlatır, öbürleri dinlerdi,
Ne günlerdi!

Ağlaşır, şakalaşır,
Küsüşür, barışırdık,
Birbirimizin gözünde
Nasıl da ışırdık!
Yorulur, terler, üşürdük.
Bol bol gülüşürdük,
Biz galiba,
Kalbimizin üstündeki
O paha biçilmez mücevheri
Bir yerlerde düşürdük.

Eski dostların kimi geçim derdinde şimdi,
Kimi göz boyayan paraya kavuştu,
Yanımızdan usulca savuştu.
Kimi göçüp gitti,
Kimi şöhreti buldu.
Velhâsıl,
Büyü bozuldu,
Şenlik bitti.

(2.Şubat 2004)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:29 PM

Size şiir okusam dinler misiniz?
Elimi uzatsam kabul eder misiniz?
Yoksa soğuk bir selâm verip,
Yürür gider misiniz?

Hatırınızı sorsam,
Gözlerinizdeki hüznü paylaşır mısınız benimle?
İlgilenir misiniz tansiyonumla, şişmanlayan bedenimle?
Çaya çağırsam, gelir misiniz?
Benimle sohbet ister mi canınız?
Yoksa, yok mu ayıracak zamanınız?
Demek istediğim,
Ben sevgi yolcusuyum, siz hancı mısınız?
Yoksa......
Yabancı mısınız?

(12.12.2003)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:29 PM

Cömertlik bolluk getirir,
Cimrilik alır, götürür.
Kıskançlık yere yatırır,
İsraf servet batırır.

(Kapılar kitabından)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:40 PM

Sensin tek İlâh, sendedir derman
Sendedir felâh, senindir ferman
Kaabîd de sensin, bâsıt da sensin
Tevvâbsın, tevbe kabul edensin.

Islâh et beni, sabır ihsan et
Kalp gözü açık, kâmil insan et
Kul hakkı ile alma canımı
Muhafaza eyle îmanımı.

(Amin)

(11-12) Eylül.2004
(Miraç Kandili)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:40 PM

Odanın içinde bir çanta,
Çantanın içinde bir kutu,
Kutunun içinde bir böcek.

Böcek kutudaki bir küçük delikten
Dışarıya bakıp:
Vay be! Diyor. Dünya ne kadar da büyükmüş!

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:40 PM

Yarım kalan düşünmeni bitir,
Nasıl olsa biri işitir.
Hem anahtarısın bir kilidin, hem kilidisin bir anahtarın
Uçup gittiğini sandığın düşünce
Yarın
Yoğunlaşıp bir başkasının gönlüne düşünce,
Birden sınırlar genişler.
Ardı ardına açılan kapılardan başlar gelişler, gidişler
Ölüşlerden sonra dirilişler, düşüşlerden sonra yükselişler.
İşte dostum,
Bu iş böyle işler

(Kapılar kitabından)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:40 PM

********** Birinci Mutluluk Devri

Bulunmaz bu markette
‘Acaba’ lar, ‘ama’lar
Satılır egolara
Türlü türlü mamalar.

********** Şüphe Devri

Bu egolar çok iri,
Törpülemeli biri.
Galiba en iyisi,
Eleştirmene gitmek,
Doğrusunu işitmek.

********** Hırpalanma Devri

Onun da çeşiti var
Yerden yere vuranı,
Tutup da savuranı.
Kimi yardımcı olur,
Kimi kapıdan kovar.
Kimi olgun, samimi
Pek ukalâdır kimi.

********** Dönüş Devri

Ego balonu söndü
Aklın çorbaya döndü
Sen yine markete koş
Orası ne kadar hoş.

********** Ebedî Mutluluk Devri

Her istediğini yaz,
Siyahlar olsun beyaz.
Nasıl olsa ağırlar
Seni öbür sağırlar.
Yapın birbirinizi
Okumadan popüler
Siz mutlu olursunuz,
Âlem de size güler.

(22. Temmuz. 2004)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:41 PM

Ne güzeldi kışlar ben çocukken Ankara’da
Lâpa lâpa yağan kar,
Dizlerimizden yukarı çıkar,
Belimize gelirdi arada.

Yokuşun başından haykırışlarla aşağıya inerdik kızakla kayarak
Yerlere yuvarlanır, silkelerken solumuzu, sağımızı,
Koca koca çocuklara kaptırırdık kızağımızı.

Evlerimize koşardık hüngür hüngür ağlayarak
Bunlar o zaman bizim için en büyük kederlerdi
Büyükler hiç aldırmaz, “Oh olsun, iyi olmuş” derlerdi.
“Bir dahaki sefere gözünü dört açarsın,
Başa çıkamayacaksan kızağını alır, eve kaçarsın.”

Boylu boyunca bembeyaz karlara uzanır, boyumuzu ölçerdik
Sonra içeri girer, salep filan içerdik.

Saçaklardan ne güzel buzlar sarkardı!
Güneş çıkınca şıpır, şıpır suları akardı
O buzlar şimdi nereye gitti?
Yıllar mı onlari eritti?
Acaba saçak biçimleri mi farketti?
Yoksa kışlar mi bizi terketti?

Ne zaman bozacının sesini işitsem kış *******inde,
Bir sızı duyarım yüreğimde, tâ derinde.
Kapıdan neşeyle giren,
Ve gelirken bize Akman’dan boza getiren
Rahmetli babamı hatırlarım.
Hemen yerimden fırlarım,
Alır, bir dikişte içerim görününceye kadar dibi,
Sanki çocukluğumu geri getirebilecekmişim gibi.

Şimdi radyasyon, hava kirliliği, vesaire,
Trafik, mesai, geçim sıkıntısı, daire.
Biliyorum, bu tarafsız olmayan bir gözlem
Farkındayım, duyduğum sadece geçmişe özlem.

Karar verdim bu akşam erken
Yatacağım
Gün doğar doğmaz, herkes uyurken
Çıkıp sokağa,
Rastgele sola, sağa
Kartopu atacağım.

(2000, Kapılar kitabından)

GooD aNd EvıL 03-28-2009 12:41 PM

Uzun uzun çalsın saat
Kim kurduysa...

Kapı zili, telefon, ne varsa...
.
Seslenmesin komşular
Ekmek de istemiyorum, tokum

Ben bugün evde yokum.


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 11:17 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.