Zaman

Salise saniyeden saniye dakikadan
Alır payını gider yorulmadan durmadan
Tükenir belki birgün belki tükenir zaman

Zaman ben de saklıdır ben zamanda bir anım
O anın idrakine varamayan insanım

Ne kadardır bilinmez kaderden düşen süre
Binlerce yıl verilse yetmez bile şüküre
Zaman bana gerekli ben muhtacım fikire

Zaman zikirde yorum yorum fikirde gerçek
Ne zaman tanınacak ne zaman bilinecek

Anarahmi ve ölüm sınırıysa ömürün
Feryadın acısını biten vakitte görün
Ve... eriyen zamanı mekanını ***ürün

Var ya ötede zaman zaman orda ebedi
O ebedi zamana ilahi sır demeli.

Gözbebeklerin

Sevdayı okutur hasret anlatır
Gözlerinde mana gözbebeklerin
Derinden derine içten ağlatır
Gönlünün halidir gözbebeklerin

Konuşur sarılır sevişir sanki
Bütün sırlarını bölüşür sanki
Bir bakışı vardır hele o an ki
Canıma dokunur gözbebeklerin

Ağlayışı vardır damlası hüzün
Yaşlar kaderidir bu öykümüzün
Anlamı kalır mı gece gündüzün
Zulmetten sakınır gözbebeklerin

Bir noktada kalır geçer kendinden
Bir tek ben anlarım onun dilinden
Yüklenir efkarı taşar bendinden
Içime dökülür gözbebeklerin

Ben onu bilirim o beni anlar
Ağlama desem de yine de ağlar
Ardından gözyaşı hicranla damlar
Gönlüme süzülür gözbebeklerin.

Söyle Yeter

Beğendiğin çiçeğin adını söyle yeter
Kalbine giden yola eker eker gelirim
Bir defa değil asla ister isen bin sefer
Acının en hasını içer içer gelirim

Beğendiğin şarkının adını söyle yeter
En güzel nağmelerle söyler söyler gelirim
Bir defa değil asla ister isen bin sefer
Yoluna düşen olur gider gider gelirim

Beğendiğin renklerin adını söyle yeter
Dünyanın dört yanından bulur bulur gelirim
Bir defa değil asla ister isen bin sefer
Her tualden bir çeşit alır alır gelirim

Beğendiğin dünyanın adını söyle yeter
Bu uğurda canımı verir verir gelirim
Bir defa değil asla ister isen bin sefer
Aşkın narında yanar erir erir gelirim

Beğendiğin sevdanın adını söyle yeter
Badesinden yudumlar içer içer gelirim
Bir defa değil asla ister isen bin sefer
Senin için kendimden geçer geçer gelirim

Seni Kaybedemem

Bir kaç şiir
Birkaç türkü ötede bulursun beni
Iki sayfa çevirince okuyacağın
Çarptığında kulağına dinleyeceğin
Şiir ve türkülerde...

Istanbulu anlatmaz şiirlerim
Sevdan dururken.

Hicazlar nihaventler okumaz dillerim
Gölerin dururken.

Ya da bir tualin seyrinde
Göremezsin beni
Sen dururken.

Saçlarını anlatmadan
Söz edemem rüzgarlardan.

Bakışına uygun kafiyeler
Yer almadıkça mısralarımda
Çiçeklerden bahsedemem.

Ilk ve son defa söylüyorum
Yitiririm belki her şeyimi
Ama
Seni kaybedemem.

Kurban Olurdum

Inmeseydi koyun ibrahimine
Başını yoluna koyan olurdum.
Yemin ederim ki ulu ismine
Bin defa yaratsan kurban olurdum.

Sor

Ara istediğin kadar
Güneşe bulutlara kuşlara sor
Dal derinliğine okyanusun
Rüzgar ol fırtınalar gibi es
Uzaya çık
Yıldızlara sor
Al alacağını
Tara dünyanın tüm kitaplarını
Tarihi coğrafyayı ezberle
Masal ülkelerinin cadılarına sor
Sanmıyorum bulacağını
Zira
Sevgi bulamayınca sine
Çekip gitmiş işte
Öylesine.

Kaybolan Bakışlarım

Kayboldu bakışlarım benim değil ellerim
Kim çözer kelepçemi bekliyor bileklerim

Getirsinler bulanlar kaybolan bakışımı
Koymasınlar yarıda meçhulle yarışımı

Bu yarışta ruhumun savaşı amansızdır
Vurgunların sebebi vakitler zamansızdır

Bitecek bu yarışta ben olmayan hislerim
Sadece benden bana kalacak sevgilerim.

Söküp Atamadım

Söküp atamadım
Yüreğimden.
Silemedim bir türlü.

Anladım ki dostlarım
Ya silgim kalitesiz

Ya bileğim güçsüzdü.

Nakarat

Hep seni anlattım
Şiirlerimde
Isminin yerine
Başka ad koydum
Bitince dörtlükler
Her seferinde
Ardından gönlümü
Nakarat koydum.

Dal Dalabildiğin Kadar

Dal dalabildiğin kadar
In derinliklerine
Sızlanmaların
Arzuların varsa
Onları dinle.
Farkına var kendinin
Korkma sorgulamaktan
Attığın her kulaçta
Var olduğunu göreceksin
Indikçe derinliklerine
Senin sen olmadığını
O zaman öğreneceksin
Ve.....
Ağlıyorsa öteki yanın
Boş ver
Gerisini düşünme sakın
Satabilirsen
Sat anasını dünyanın.