![]() |
Gül
Bir gül vardı, Öpüp kokladığım… Bir gül vardı, Kokusuna doyamadığım… Bir gül vardı, Bir de ben… Şimdi: Gül de yok, Ben de yokum… 13 Kasım 2001, Burhaniye Mehmet Bicik |
Gül Misâli Solmazdım
Ben gurbet ellerde, Ağlardım, hiç gülmezdim.. Yâr koynuna girseydim, Bu dünyada ölmezdim.. Giderim ben gurbet ele, Gözyaşlarım karışır sele, Bağlanmasaydım bir güzele, Ağlayıp gözyaşım silmezdim.. Yâr seni sevmeden önce, Yaşardım kendi gönlümce, Senden ayrı düşünce, Unutulacağımı bilmezdim.. Yârime sarılmasaydım, Sözlerine hiç darılmasaydım, Bülbülümden ayrılmasaydım, Gül misâli solmazdım… 2 Nisan 1997, Ş. Karahisar Mehmet Bicik |
Günbatımı
Serin bir yel eser penceremden, Uyandırır beni hayaller âleminden, El eder, Körfez’den uzaklaşan gemiden biri, Kaybetmeyince bulamazsın der, sevdiklerini… Giden, uzaklaşan gemi değildi sahilden. Sevenler, sevilenler gözyaşına boğulurdu ağlamaktan. Giden sevgiliydi, giden ömürdü, giden her şeydi. Başka çare yoktu artık yürek dağlamaktan… Her bitiş, taze bir başlangıçtır dese de şâir, Yürek bu, silemez gidenden ne varsa geçmişe dâir… Günbatımı dalar gözler uzaklara, biter her şey, Çeviremez yolundan sevenleri, çeviremez hiçbir şey… Gün batarken bitmişti hayallerim, umutlarım… Sevgilim, bir tanem, her şeyim gün batarken gitmişti… 3 Temmuz 2006, Burhaniye Mehmet Bicik |
Gülmek Gelmiyor İnsanın İçinden
Kalmadı sabrım, hâinlere arttı nefretim. Her gün yeni bir terör, kan ağlar memleketim. Görünce sokakta fakir, boynu bükük yetim, Gülmek gelmiyor inanın insanın içinden… Bulunan her yeni buluş, yeni bir kolaylık. Her ayın onbeşinde hesaba yatar aylık. Hep görünce insanlardan itibar, saygınlık, Ölmek gelmiyor inanın insanın içinden… Hırsızı, uğursuzu, vurguncu, talancıyı, Aslın inkâr eden düzenbazı, yalancıyı, Dünyada bâki kalacağım sanan hancıyı, Bilmek gelmiyor inanın insanın içinden… 21 Temmuz 2005, Burhaniye 03:35 Mehmet Bicik |
Günâhımın Sebebi
Bir kez tövbe ettim, Bin kez bozdum Tövbemi... Sensiz, Bir indeyim, Sanki cehennemdeyim... Kalmadı Vicdân, âr.. Oldum Bir âsî, Günâhkâr... Âhımın, Günâhımın sebebi Gel artık! .. Beni Her gün Milyonlarca kez öldürdün.. Gittin, Sevâplarımı da götürdün... Ah çekmek, Günâh işlemek kaldı bana... Âhımın, Günâhımın sebebi Gel artık! .. Gel ki; Evim huzur dolsun! .. Gel ki; Mutluluk bizi bulsun! .. Gel ki; Defterime artık sevap yazılsın! Gel ki; Cehennemim cennet olsun.. 24 Ağustos, 2004 Burhaniye Mehmet Bicik |
Güneyli Kız
Sen, Güneylisin güzelim. Boynunu büker, Sevenlerini Çabuk terk edersin. Sonra da gülersin.. Sen, Güneylisin sevgilim. Portakal, Mersin kokuları Saçarsın. Muz gibi Sararırsın, Eritirsin beni de.. Sen, Güneylisin bir tanem. Buram buram Ter kokursun. Yanar gider, Simsiyah olur Bedenin. Yakarsın beni de.. Sen, Güneylisin çingenem. Gününü gün etmeye, Günübirlik Aşklar yaşamaya Heveslisin. Oynarsın benimle de Sonra, Çeker gidersin Başka ellere… İşte o zaman Yazık olur Verdiğin Solmuş güllere.. Sen, Güneylisin kızım. Senden ayrılınca Dinmez oldu Ağrım, Sızım. Şimdi, Gurbet ellerde Yapayalnızım.. Sen, Güneylisin kâlp hırsızım.. 19 Haziran 1996, Kırca Mehmet Bicik |
Güven
Ağladım *******ce, Gözyaşlarım oldu deniz… Mutluyduk hâlimizce, Niye ayrıldık böyle biz? .. Ayrılmanın olmaz hayrı, Kalamam kızımdan ayrı, Yaşayamam bundan gayrı, Güzel kızım Ahsen’siz… Sarılmadı yaralar, Bozuldu gitti aralar, Kafamda cevapsız sorular, Yürümez evlilik güvensiz… 5 Aralık 2001, Burhaniye Mehmet Bicik |
Güzel Yârim
Sıladan ayrıldım düştüm derde, Yalnız kaldım gurbet ellerde, Yüzüm gülsün bir haber gönder de, Sevgilim, sultanım, güzel yârim… Sensiz gurbetin kahrı çekilmez. Eller kadrimi, kıymetimi bilmez. Yârsız yâd ellerde gezilmez. Sevgilim, gültenim, güzel yârim… Bahar geldi, kuşlar döndü yuvaya, Yeşerdi kırlar, herkes indi ovaya, Yalnız sana hasretim, değil sılaya, Sevgilim, sultanım, güzel yârim… Yaylalarda koyun kuzu otlanır. Âşık olan her derde katlanır. Keklik öter, palaslar kanatlanır. Sevgilim, gültenim, güzel yârim… 20 Nisan 1998, Malatya Mehmet Bicik |
Hasretim Ben
Yavaş yavaş konuşmana, Daima gülümseyen yüzüne, Tıpış tıpış yürüyüşüne, Hasretim ben… Gel de gezelim deyişine, Her arzumu yerine getirşine, Benimle olunca sevinçten uçuşuna, Hasretim ben… Bir bayram günü seninle gezişime, Herkesin bize gıptayla bakışına, Seninle geçen neşeli günlerime, Hasretim ben… İlk sevgiliyle beraber olmaya, El ele verip gezmeye, Çay içip, sohbet etmeye, Hasretim ben… Güler yüze, hoş söze, Daima sevgiyle bakan göze, Benden başka dostu olmayan kıza, Hasretim ben… 29 Temmuz 1992, Konya Mehmet Bicik |
Hâşâ
İyilik de kötülük de, Allah’tan gelir başa… O’na karşı çıkmak, Mümkün mü? Hâşâ! ... Gün olur devran döner, Tâlih kuşu konar başa… Azrail gelip alır canı, Bakmaz sendeki telaşa… Hasret bizi götürür, Özlediğimiz dağa, taşa… Bizi çokça yaklaştırır, Ana, baba, karındaşa… 6 Nisan 1997, Ş. Karahisar Mehmet Bicik |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:37 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.