|
Mizan
MİZAN Erken bir sevinç paylaştım aylar önce Varlıkta yok olarak Rabbime dönünce Müslümanları kendimle birlik görünce Ne tarafa gideceğim bilinmez a ölünce Elindekiyle yetinmeyi bilen ademoğlu Yaşadığı dağlara kızar mı hiç Köroğlu Hayat büyükçe imtihan az bunu çözen Helali haramı tanımaz ki köşeyi dönen Allah’a karşılıksız o ibadetle yaslanan Gönlü dilinin çokça önünde her zaman Kandili yakan bir nur gelir altı yönden Nurun saflığı yıkar mağfireti ötelerden Adalet arar İslami ölçüleri kavramayan Asr-ı Saadet ortada her şeyi ayan beyan Küffarın cahilce inadı güneşin kaplayan Önyargı başkalarını bizden uzaklaştıran Mahkemeyi Kübra’da kurulur o mizan Yaptıklarım sayılır dökülür bu hezeyan En kıymetli hazinem o gün budur iman Halim nice olur diye huzuru mahşeri an SAİD TOPRAK Said Toprak |
Muhacir Kardeşi Ensar
MUHACİR VE ENSAR Muhacirler o kutlu diriliş için gittiler uzaklara Ensar olmak düşer gitmek isteyip de kalanlara Hz.Ömer verdi ölmeden ölebilmek bu dersimiz Şükrü düşünmeden nasıl yemek yiyebiliriz biz A nasihat isteyen yalnız kalarak kafa dinleyin Anlayın hayat denen bu kuyu Yusuf gibi derin Arınmak için de ölmeyi beklemeyin tövbe edin Bilemeseniz de musibet dedirtir bin kere tövbe Sabrı cemil-i değil sağlık ve afiyet dileyin önce Yapıp ettiklerin asıl söz sahibidir senin üzerinde Ya Vedud yalvarırım benim de elimden Sen tut Sadık rüyamda bildirmiştin korkma nefesini tut Biliyorsun her şey davam diyenin davası içindi Davam akla yüce Kur’an’ı rehber yaptığı içindi Bir keresinde samimiyetle demiştim ya o anda Kıymetini bilen Hz.Meryem gibi rızkınla doya SAİD TOPRAK |
Muhtar ve Bekçi
MUHTAR VE BEKÇİ Yaşanılan tarih tekerrürden ibaret Allah aşkına yok mudur hiç adalet Silahla ne yapsın işi budur siyaset Emir erleri der: Komutanım emret İstemeseniz de O nuru tamamlar Ülkemde kim inandığı gibi yaşar Zalimler elindeki gücüne mi tapar Ateşin sıcağı insanın alnını yakar Şantaj yapıyor utanmaz riyakârlar Şeytan olmuş onlara kutlu bir yar Ne dersem diyeyim etmiyor ki kâr Kumar oynuyor ülkeyle işte bunlar Sahip çıkacağız hedefteki güllere Korku içinde olan bir avuç kefere Davasına can vermek borç nefere Ölmek var dönmek yoktur seferde Millet ak bir yol seçmişti kendine Bak sen şu konuşanın da haddine Düşünülen mesele doğar kalbime Demokrat aydın su serp yüreğime Ulusalcıyız diyen var ya o da ne İrtica adı din düşmanlığı şahane Köyü ben kurdum muhtar sana ne Bekçiyiz korur-kollarız bu bahane SAİD TOPRAK |
Mutlu Yuva
ÇİFT KANAT Allah için kurulmazsa eğer şu aileler Dünya ve ahiret saadetini kaybederler Birbiriyle arkadaşlık ettikleri yarenler Onları cehenneme atan kirli hevesler Ağlamalı insan göz yaşını unutanlara Dünyada hiç dara düşmemiş o kullara Günahları içinde yuvarlanıp duranlara Allah’ın kendini ona unutturduklarına Bunun için yazık gerçekten çok yazık Yetişen çocuğunuza bari acıyın azıcık Sizin yaptığınızı yapmaz hiçbir kaçık İnsaf yaşanır mı hiç yemek için katık Artık ıslah eyle Allah’ım gafil a cahili Uyanıkken böyle sarhoş gibi gezenleri Kurtaramaz onları günahla kirli elleri Ömrü boyunca sapacak bu mühletleri Oyuncak olursan gizli Şeytan’ın elinde Fani lezzet taşıyorsun değil mi belinde Bulanlar yok mu aynısını mahreminde Değer mi bunun için o ebedi inlemeye Kanaatsizler çoğu bulamaz hûri nerde His ve heva için yaşıyorsan böyle işte Hangi kitap da yazıyor zinaya bulaşın Kuyuya düşmeyin a kenardan dolaşın Görmezden gelerek yaratanı yaşanır mı Bulamaz orada dünya gibi bir saltanatı Yârdan geçmeden ilahi aşk’a ulaşılır mı Görmez misin kuşlardaki çift kanatları SAİD TOPRAK Said Toprak |
Mûttakiler
MÜTTAKÎLER Süha Yıldızı’nda asılı bulunsa dinimiz Yine o birileri onu yakalayacak eminiz Sera’dan Süreyya’ya uzar güvencimiz Başkalarına karşı iyilik hep vazifemiz Sılayı Rahim’i ihmal etmezse a millet Memleketlerini imar olunca ah seyret Korkmadan yaşatılırsa şu güvercinler İçte ve dışta güçlü olmayı o dileyenler Yeniden vahdeti bulur şu gün ümmet Keşke yeterince temiz olsa a yürekler Yemek için yaşamasa dersen sinekler Dünyada onlara verilen yalnız mühlet Su çatlağını bir gün bulur hiç korkma Karnı yarı aç yarı tok ahlâk bu olunca Sıbgatullah o gülün tek boyası olunca Müttaki’ce yaşar mutlu ömrü boyunca SAİD TOPRAK Said Toprak |
Mühim Bir Soru
MÜHİM BİR SORU Hayatın boyunca yalnız yaşanılmaz Kılıcı kuşanmadan bu yola çıkılmaz Sünnet’e uymayan hak yol bulamaz Topraksız yereyse tohumun atılmaz Bir hikmet var verilen her lezzetinde Günahsız yaşıyorsun demek izzetinle En önlerde misin muhtaca hizmetinle Vakit geçmez sağda-solda gezmekle Yollara ömür yetmiyor ki yürümekle Yüreği temizlenmiyor ki süpürmekle Tevfik’i İlahi’den o inayet inmedikçe Melekler imrenir nur yüzü gördükçe Aşk Cemal’e dünya sıdka döndükçe İnfak ederek yaşamayı bil cömertçe Arş’ın Rabbi eksiltmez nimetlerinizi Nasıl kazanılır orada cennet köşkleri Zahmet çağırır Rahmet denizine gel Rahmet olmadan yüküm ağırdır der Aklını almalısın hain o nefsin elinden Kan damlar o ateş ehlinin yüzünden İlim sahipleri rızanı arıyor her dem Hikmetin başı a korkundur dersem Aramakla geçer felsefenin de ömrü Cehalet olmuş aklına sanki sömürü Güneşe erişemeyenin aklı alamazdı Çamura düşen o zatın kırıldı kanadı Kabuk tutan bu yaraların mı kanadı Tüm kafa karışıklığı kimlere yaradı Gökyüzü uçurtmaların körleri vurdu Pilsiz çalışan can saatini kim kurdu Elest bezminde mühim soru soruldu Artık işlemez ki beyin saatleri durdu SAİD TOPRAK |
Namert Gözler
NAMERT GÖZLER Ey gözlerim, bir bakışta amacınıza vardınız Kalbimi en zararlı yerlere niye sürüklediniz Ey gözlerim çekin elinizi kalbimden çünkü İki kişinin bir kişiyi öldürmeye yürümesi namertliktir KADI ERCAİ Said Toprak |
Nefis Bir Muhasebe
Yeniden doğdum bir gün önce Olmamalıydı ölümüm bundan önce Nefsiyle hesaplaşmalı insan hemence Yoksa kul, yaşar nefsine kölece Şüphesiz Rabbim dönüş Sana’dır. Bunu görmeyen göz amadır. Haramlar insan için zarardır Dünya hayatı toplasan ne kadardır Yaşat Rabbim Rızan istikametinde Bu yol gider kestirmeden Cennet’e İki kul olmuş kurtuluşuma vesile Layık eyle bizi İslamiyet dinine Seni bulan her şeyi bulur Çağlayan sular adınla durulur Mazlumun gözyaşları birgün kurur Akan şehidin kanı sanki bir sudur Aşk arayan, hakiki aşk işte budur Yolunda dönmemeye söz verenleri Rizayı İlahi için birbirini sevenleri Ayırma sözünü seçip de söyleyenleri Said Toprak |
Nedamet
NEDAMET Kalbin ihanetini istemez hayırlı ümmet İçinde ihlasla ibadet edilen hangi mabet Nasihati kim eder amire beslenir adavet Cemaat ruhu yerine geçince bu hamiyet Günahların içinde başlamaz mı nedamet SAİD TOPRAK |
Nesl-i Ati
NESL-İ ATİ Geliyor üstadım özlediğin gibi gençlik Gül kokusuna hasretiz, misk cennetlik Üstadlarını neden görmez necip millet Yine cefa üstüne cefa reva mı bu illet Mevlana öğretti Anadolu’ya sevmeyi İlahi merkez etrafında aşkla dönmeyi Nurani cezbeye kapılıp Allah demeyi İbretlik hikâyelerle hikmete geçmeyi Kardeşim anlat gördüğün rüyayı sadık Dalgalı bir denizde gemisiz mi kaldık Ne kadar olamasak da o ilk söze sadık Allah’ım mağfiret et sevenlerine artık Yunus’un sözleri olmalı kullarına ışık Günümüz insanının işleri ne de karışık Ne nesiller aldattın gösterişinle dünya Peşinden koşulmaya değmezdi aslında Unutturdular o bizi biz yapan değerleri Doğru, yalanla aynı çarşıda müşterileri Değerleri alt-üst olmuş mevsim hazan Yok mu hiç Allah için okuyarak yazan Ey suçlu ben miyim diyerek soru soran Hiç doğru olmaz öyle etrafa bakınman Kolay değil ki bu iş olmaz a yakınman Hakkı kaldırıp da hak ettiği yere koyan Şu nesli ati şuurla serhatler de koşacak Esen rüzgârlar onun engeli olmayacak Elbet inananın yardımcısı Allah olacak Gönüller ikinci diriliş nuruyla coşacak Heyhat bitmez mi dört asırlık bir uyku Ümmetin çektiği zulüm ağlatan duygu Narın ateşini bilmez kâfirin inadı huyu Ya Rab! Değiştirirsin ters akan şu suyu Cömertleri cennete koyan azim buydu Gönülleri tenvir eden Ab-ı hayat suyu Bazen yetmez lütfedilen beş tane duyu Hz.Ali konuşurken dinleyen kutlu kuyu SAİD TOPRAK Said Toprak |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:45 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.