![]() |
Ana
İkizim ölü doğmuş, çok küçüktüm bilemem... İhlası öğrettin, Allah’a sığınmayı senden öğrendim. Bıkmadan hizmet ederdin, kendi zevklerin yokmuydu. Nasıl unuturum hastalandım, sırtında taşıdın. Zor günler,sıkıntılar geçti; hepsi bitti... Cennet ayaklarının altında, bilirim ana. Öz suyunu verir meyvesine ağaçlar; Ak südünü helal ettin mi ana... Ahmet Bektaş |
Anca Gidersin
Seni hakiki seven bendim. Sana değil,aşkıma kandım. 'Sevgi emektir'; aldandın. Geçici hevesleri aşk sandın. Hata etmişim; anladım. Gidersen geri dönme sakın. Bil ki kaybeden sensin. Güle güle,anca gidersin..! Ahmet Bektaş |
Asil
Anlatılmaz bir sevdayla, Dolaşırken papatyaların arasında; Gözüne ilişir, uzaktan bir çiçek. Narin, asil belli gül... Binlerce çiçek arasından, Bilirsin onu kokusundan. Bilinmez insanın aslı, Asalet yüreğimizde saklı. Sen yinede asilden şaşma; Çünkü o alçalmaz asla. Çiçeğin asiliyse gül, Bunun farkında elbet bülbül. Ahmet Bektaş |
Aşık-Maşuk
Aşık çeker aşk acısını, Maşuk değil... Şikayet aşıktan maşuğa... Maşuk kıyar da aşığa, Aşık kendine kıyar, kıymaz maşuğa. Maşuk çirkin olsa, Binler kusuru bulunsa; Aşık görmez eksik maşukta. Aşığı yakıp kavuran, Ayrılıktan gelen özlem. Bilinmez aşkı da biter mi? Kavuşuverse kolayca maşuğa. Zaman:Ahmed`in maşuğundan dert yandığı an. Ahirzaman... Kavuşunca aşkın bitme ihtimalini görme zamanı. Ahmet Bektaş |
Aşk'ın Bedeli
Herkesin ağzında sakızın, Yok mu bir bedeli. Davul da çalar, Dengi dengine... Denge bozulunca, Bedel ister boş kefe. Seviyorsan,feda edeceksin; İzzetini,nefsini... Dağı del/mez/sen, Ulaşamazsın Şirin'e. Çoban,severse ağa kızını. Çetin olur, aşk'ın bedeli. Ahmet Bektaş |
Aşk-2
Kabına sığmayan, hırçın kalbim, Al avuçlarında, durur sakin. Onurludur bükülmez inan, Yalnız sana eğilen başım... Üzülmem; sövmesine namerdin, Kalbimi kırmaya, yeter sözün. Merhametsiz görünse de aşkın, Sevgilim sana, hep muhtacım..! Ahmet Bektaş |
Aşk-3
Birden kapladı benliğimi, Dinmek bilmeyen bir sızı. Anladım bu aşk acısı, Çare...Ah...O sevgili... Kavuşmak mı? Dağları, Denizleri, kıtaları... Nasıl aşmalı, töreleri. Bir de uykusuz *******i... Ahmet Bektaş |
Aşk
Aşk; deli bir kuyu,düşmeye gör ansızın. En güzel güllerini derer, tatlı meyveler dökersin. Ruya aleminde gezer, gökteki yıldızları tutarsın. Böceklerin hatırını sorar, kuşlarla konuşursun. Her şey biter bir anda, Çıktığında o kuyudan Ahmet Bektaş |
Aşk acısı tatlıdır
Hani demişler; 'Zevkler ve renkler tartışılmaz.' Kimi tatlı sever, Kimine acı tatlı. Aşk bazen güldürür, Çok zaman üzer... Aşk'ın tadını alana; Aşk acısı, tatlıdır. Sevdiğinden gelirse, Farketmez... Tatlı veya acı söz. Aşkın acısı da tatlıdır. Ahmet Bektaş |
Ayrılık
Neden en büyük aşklar, Ayrılık üzerine kurulur? 'Yaşayalım aşkı beraber; Gitme sevgilim, ne olur? ' Yalnızlık; ölümden de beter, Kalbim; mukabil kalp ister. Aşıklar; ayrılık acısı ile inler, Benim gönlüm; kavuşmak ister. 'Ayrılıkların adamı, olamam. Asla; senden ayrı kalamam. Mutluluğu, sende buldum, Sevgilim; gitmene dayanamam..! Ahmet Bektaş |
| Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 08:48 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.