![]() |
Vedâlar
Ne zaman yollara hasretle baksam, Umudun bahtımı hicrânla dağlar, Ne zaman meydana aşkınla çıksam, Sarılır boynuma yurtsuz vedâlar. *** Ahrazi |
Vedâsı yakar
Dostun ellerinde hasret yangını, Hoşça kal demeden edâsı yakar. Ayrılık ne fenâ sorma dengini, Bir oftur derinden vedâsı yakar. Henüz akşam vakti yolum ecelî, Âhım canı aldı gece mecali, Dostun peşi sıra derdi içeli, En tatlı yerinden sedâsı yakar. Ahrâzi hâlime kelâm ne gerek, Sükûta ermeli Dostum diyerek, Dile laf geçse de anlar mı yürek, Gözümün ferinden nidâsı çıkar. ******** Siz,Uzaklardan dostluğu yüklenip geldiniz ama Biz gereken saygı ve hörmeti gösteremedik, Üzerimizdeki mahçubiyet asılı dursun,gün gelir affettirmeye çalışırız. Sonsuz saygı ve sevgilerimle Ahrazi |
Vefakar gönül
Nice zaman sustun gönül, Çile dedim,çilem dedin. Saba gibi estin gönül, Derdin varsa alam dedin. Hasta iken sabır verip, Her kabusu hayra yorup, Anam,babam gibi sarıp, Gel göz yaşın silem dedin. Vefa sende hayır sende, Hürmet ehli buyur sende, Yar için can ayırsan da, Yolun için ölem dedin. Pay etsem ömrümü sana, Hakkın çoktur kalmaz bana, Renk veripte solgun tene, Sen gül ki ben gülem dedin. Ahrazi dil,gönül pirdir, Sen sükutsan o da sırdır, İş bu hale sebep yardır, Gayrisi boş kelam dedin. Ahrazi |
Vücûda gelen ilk âyet
Kaldırıp ruhunu düştüğü yerden Baksan ayyûka anlarsın nihâyet; Nefsin ibârettir günâh ve şerden Akılsa vücûda gelen ilk âyet….! * * * Ahrazi |
Yâd ellere benzeyen tenim bana yabancı
Seyre daldım kendimi hâne hâne dolandım, Yâd ellere benzeyen tenim bana yabancı. Bir ben koydum geride bensizliğe bulandım, Şu çöllere benzeyen cânım bana yabancı. *** Meyil verdim gönüle aşka doğru yürüdüm, Hali sardım huyuma izim diye sürüdüm, Yolum kader yoluydu adım adım eridim, Dar çullara benzeyen şânım bana yabancı. *** Ey ahrâzi kelamım,hicret eyle Yârime, Yâdı medet eylesin ümit olsun hâreme, Şifâ arar değilim cihan rengi yâreme Al küllere benzeyen kanım bana yabancı. *** Ahrazi |
Yaklaşan tehlike
İntihar et ey vakit! bu devrin ismiyle bir. Gelme hiç; ayinlerin sabahıdır sendeki. Halkımız,ah! halkımız! bu denli cahil midir? Taş mıdır,iman mıdır? bilinmiyor göğsündeki… * * * Ahrazi |
Yal-nız-lık arasına harf bile kabul etmez
Dağ başında yalnız kalan ağacın, Meyvasını kökündeki kurtlar yer. Zaloğlu Rüstem’i andırsa gücün, Dermanını gönlündeki dertler yer. Yiğide bir yiğit lazım,sırt lazım, Gardaşsız cenge gidene,fert lazım, Avcı kartala bile bir yurt lazım, Baharsız açacak gülü Martlar yer. Can Ahrazim,sözler dilden ayrılmaz, Parmak kırılsa da elden ayrılmaz, Yaprak bile tutan daldan ayrılmaz, Yalnız kalan dirense de şartlar yer. Ahrazi |
Yalan olmasa
Şu dünyâ âlemi yalan olmasa, Zaman sürelenip yıla dönmezdi. Can diye bedeni bulan olmasa, Ömür kirâlanıp hâle dönmezdi. *** Nice serhat var ki gizli ve saklı, Rûha âşikar da göze yasaklı, Ne eylersen eyle bir niyâz aklı, Kelâm sıralanıp dile gelmezdi. *** Hangi sîma benim yada ben neyim, Sıla gurbet aynı,söyle nerdeyim? Desem ki cânânım bâki yerdeyim, Toprak paralanıp çöle dönmezdi. *** Ufkun öte yanı aslî mekânım, Hasımım kendime,benden bıkanım, ‘’Yan’’deseydi eğer yüce Hâkanım, Ateş karalanıp küle dönmezdi. *** Her gidişin sonu nûra varacak, Şerde yaşayanda hayra yoracak, Öyle bir misal ki bakan görecek, Çiçek şirelenip bala dönmezdi., *** Ey ahrâzi dilim,uyma feryâda, Canlı su göktedir ölen deryâda, Ya bulut bihaber,fidan kör yada, Tohum yaralanıp dala dönmezdi. **** Ahrazi |
Yandım derdi
Aşka düşen derya olsa, Katre katre yandım derdi. Beher âlim tahlil alsa, Közden çıkıp söndüm derdi. Vuslat arşı garip eyler, Göğü yarıp günü paylar, Hasret çeken zengin köyler, Bir haneye döndüm derdi. Ufkun kadar sabrın sonu, Hâl mecnunsa şaşar yönü, Ruhun koyup beyaz teni, Yar yoluna sindim derdi. Gözden öte cihân nerde, Mahşer isen cennet sırda, Her bir hâle izan varda, Mânâ aşka bend’im derdi. Dost ahrâzi cana hasım, Kaç cengi var kısım kısım, Hasret desem,kara yasım, Devâ kimde,yandım derdi. Ahrazi |
Yapayalnız bu sabah
Daha bir âh diyeceksin uyanırken Utanıp terk edecek kalbini aksin. Gözlerin rengini kâbustan alırken Daha bir ağlayacak,inleyeceksin. * * * Ahrazi |
Yarına hayrola demeden ulaş
Dünkü sefer bugün yerini buldu, Yarına hayrola demden ulaş. Zamanın berisi kimlere kaldı? Öteye bir imam yumadan ulaş. Ömür yük taşıyan hamal misali, Tutmuş götürüyor sendeki hali, Sofra zannettiğin nefsinin çölü, İçinden bir lokma yemeden ulaş. Ahrazi der ki,can neyime lazım, Emanet toprakta emanet izim, Ferden başkasını gizleme gözüm, Mana alemine âmâdan ulaş. Ahrazi |
Yârınki sedâ
Sabahın ufkuna bir düş gibi yerleştiğin an Göreceksin; güneş aksinle beraber doğacak. Kara bir defteri tek,tek kapatırken hatıran, Yüreğin mutlu ve sarhoş:ne hayaller kuracak. * * * Ahrazi |
Yarin hasreti güzel ama Vuslatın hasreti köz gibi
Hasret sedasında gönlüm biçare, Son nefesi alır gibi bakıyor. Ecelin namına ecel bu yare, Her zerremi siler gibi yakıyor. İşte sırat işte ruhun mahşeri, Ne yandım ne söndüm seveli beri, Aşkımın üstünde vuslatın teri, Canı kana bular gibi döküyor. Üç ümidim var üçü de kayıpta, Gülemedim huzur bende deyipte, Gün aşırı hasret ismim sayıpta, Bir mezara salar gibi yıkıyor. Ah eylemem yaren darılır diye, Aşk görülmez sitem görülür diye, Hasret,peşim sıra yorulur diye, Seri öksüz bilir gibi büküyor. Ahraziyim,dilin hükmü yok bende, Sükutu mesken eyledim dar günde, Gör ki bu gün aklım terkte,sürgünde, Sözden medet diler gibi bakıyor. Ahrazi |
Yaşamadım demek ki
Hangi zaman ola ki beni senden ayıran, Hep yırtılan hayâtı,hasretinle yamadım. Cân vermiştim halbuki,neydi içimde duran? Sensiz gelen yıllara ben burdayım demedim. *** Her gecenin ufkuna sürgü çekip uyumak, Demir parmaklık gibi karanlığa el koymak, Ve kırılan rüzgârın bedeninde yaşamak, Sensiz gelen sabâhı güneşten istemedim. *** Bir umuttu bekleyen o da sustu nedense, Fayda etmez bilirim,umut geriye dönse, Son nefesi verirken mâtem bile sürgünse, Yaşamadım demek ki ve bu yüzden ölmedim. *** Ahrazi |
Yaşayan âyetler
Sana el açtı hayat,hep sana yalvardı mekân Senin aşkınla yağıp besledi ırmakları su. Evvelin yok.Sana eş olmadı hiçbir tabakan Sen yarattın göğü,eşyâyı ve bâkî ulusu. Güneşin âteşi,solgun hava,topraktaki nem Seni göstermede her ân; ‘’Yaşatır Râb! ’’ diyerek. Ne hayatmış ne zarâfet ne de canmış hazinem; Seni bilmekmiş efendim,bana yalnız bu gerek! * * * Ahrazi |
Yitik yarınların gün batımı
Yitik yarınların gün batımında, Sensizliğimle baş başayım yarim. Kararan vuslatın son adımında, Aşık gözlerin ilk yaşıyım yarim, Şimdi gönlüm öksüz,sevdalar öksüz, Yaşama yeminli kavgalar öksüz, Susan sözcüklerde nidalar öksüz. Karlı ümitlerin ilk kışıyım yarim. Yitik yarınların gün batımında, Nemli gözlerde endişeyim yarim. Ölümün,bir vedalık yakınında, Sensizliğimle baş başayım yarim. Ahrazi |
Yokluk
Gezmişsem o cevherin hemen her yerinde ben, Birden bire kaybolup dolanmışsam âdemi; Buhrânımı defneden o nûranlı merteben, Dünyâda bulunmayan yol etmiş seccâdemi.. Bilhassa şu gözlerim uzaklarda bir yere, Hep Sen,gene Sen deyip bırakmışsa kendini; Tanlar yutacak kadar hudut koysa çembere, Bir tozlu bulut sayar,ufuklar kemendini.. Îmânla hidâyetim ve hattâ şu heybetim, Aşkınla mesûd ancak,hayâlinle yanmada, Her ân semâya dönüp hayât bekleyen betim! Bir nebze de olsa gel,gel,etrâf uyanmada… * * * Ahrazi |
Yol körlükten yeğdir yürü
Bir yola baş koydun mâdem, Hâli ona uydur yürü. Âmâ gözü aydın mâdem, Yol körlükten yeğdir yürü. Meçhûl senden öte değil, Yön aramak hatâ değil, Bu can sende yata değil, Rûh varlıktan sağdır yürü. Her misalden pâye alsan, Sırlı sözde mânâ bulsan, Sen ecele ecel olsan, An zamanda çağdır yürü. Gel ahrâzi şehri nûra, Gör ki yaşam orda sûre, Özü izden gören hâre, Bin cihândan yeğdir yürü. Ahrazi |
Yürek ister
Sevdim demek dile mahsus, Seven olmak yürek ister. Çiçek vermek ele mahsus, Gülsüz gelmek yürek ister. Her can sevilme peşinde, Her göz cennetin düşünde, Şu ömrün gençlik yaşında, Aklı çelmek yürek ister. Gönlü baştan sona açıp, En kahırlı yolu seçip, Dost elinden zehir içip, Candan gülmek yürek ister. Bir gün kibire uymadan, Yaptığın hayrı saymadan, Her kötü sözü duymadan, Gönül almak yürek ister. Ey Ahrazi haline bak, Eğri nerde? diline bak, Git,Azrail eline bak, Onsuz ölmek yürek ister. Ahrazi |
Zaman
Zaman tâ uzakta; mahşer avlusu bir yerin, Devâsâ yüküyledir; her parçası yıl tutar. Geniştir ki,mâziden binlerce defâ derin, Ve binlerce makberin,yarın ki hizâsı var… * * * Ahrazi |
Zaman,beni günden güne pâyele(Nerem varsa senindir)
Zaman,beni günden güne pâyele, Yâri anmayan nerem varsa senindir. Her zerremi candan tene pâyele, Aşka yanmayan nerem varsa senindir. Beni,benden götür sürgün yerine, İki gözüm hasret olsun ferine, Vuslât derdinden sürüne sürüne, Bana dönmeyen nerem varsa senindir. Yüzüm hüzünden huzûra ermesin, Göz yaşım dökülsün yeri görmesin, Sözler çağlasın da dilde durmasın, Sabır sunmayan nerem varsa senindir. Ahrâziyim her parçam bir olmalı, Dört yanım bir ağlayıp bir gülmeli, Bir yaşadık,bir sevdik,bir ölmeli, Gel,inanmayan nerem varsa senindir Noton mısralar 12 hecedir,şiirin mânâsı gereği 11 hece yazamadım. * * Aruz ölçüsüne göre yorumu * * Gezer durur olsam dâhi ben dünyâ üstünde, Cihânım ebed ömrüm nefes yurdum hâremdir, Ben aslımı bulsam dâhi mâşuklar dostunda, İbâdetim aşk kâbem gönül kıblem yârimdir. Ahrazi |
Zikrin fikrim oldu caysam cayılmaz
Henüz dalmışım senlik uykusuna, Sevdâlı gözleri aysam ayılmaz. Düşlerin devâ gönül kaygısına, Bendeki izleri saysam sayılmaz. Yolun zamanda aşka sürelendi, Ben oldu ufuk sana aralandı, Vuslât deyince cihân yaralandı, Güneşe elimi koysam koyulmaz. Mecnûn dilimde ayrılık ezgisi Bir adım boyu hasretin çizgisi, Meyline düşmüş gönlümün yazgısı, Adını anmaya doysam doyulmaz. Ahrâziyim söz mânâda dirilir, Seven kişi sevdiğine sorulur, Mevzû yâren ise hayat durulur, Zikrin fikrim oldu caysam cayılmaz. Ahrazi |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:48 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.