www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   WrAtBoY Dan Aşk Şiirleri Arşiv (https://www.cakal.net/showthread.php?t=111569)

WrAtBoY 02-10-2008 05:03 PM

Filizkıran Fırtınası
Tohumları aşk toprağına atıldıklarında
Ekim zamanıydı,
Ayrı meyve, ayrı tad, ayrı kokuları olacaktı,
Boy verseler di eğer, iki ayrı cins te,
Meyve vereceklerdi...

Sevmişler di, ısınmışlar dı birbirlerine,
Başlangıcı çok güzeldi aşklarının,
Sevinç fışkırıyordu içlerinden,
Yerlerini de sevmişlerdi,
Dallanacak,
Yaprak donanacak,
Çiçekler açacaklardı ki;
Heyhat, değişti her şey apansız,
Soğudu hava, buz kesti ortalık,
Sökülüyorlardı yerlerinden,
Çok göz yaşı döktüler,
Çok, çok ta yalvardılar,
Olmadı, anlamadılar onları,
Boşunaydı bütün çabaları ikisinin de...

Onlar öyle bir tufana,
Bir fırtınaya yakalandılar ki,
Göz gözü görmez,
Yer yerinden oynar gibi,
Ayrılmışlardı gövdeleri birbirinden,
Kökleri hala kenetliydiler birbirlerine,
Ama olmadı dostlar, olmadı,
Dayanamadılar,
Her biri ayrı bir yöne savruldu, savruldular,
Düştüler yüz üstü ve paramparça...

Yer ila yeksan oldular sonunda,
Bir girdabın içine düşüp ,
Dönüp dönüp durdular uzun zaman,
Yuttu girdap onları,
Oradan bir daha da çıkamadılar...

Bu süreçte bitti,
Ve onlar birbirlerinden uzak,
Bilinmez mekanlarda,
Çürüdüler ayrı ayrı,
Yok oldular...

Bir ulu çınar onları gördü,
Nasihat verdi,
Dedi ki : "tutunun çocuklar, tutunun,
bu filizkıran fırtınası dır, görüyor musunuz beni,
bu fırtına beni de sizin gibi,
yıllar önce savurup buralara düşürdü,
burada boy verdim,
ama yıllardır yapayalnızım...
Ve gelin bakın bir, nice dir halim,
ve hep düşünürüm, o nerede dir, nasıl ve nice dir hali...
siz; yine de tutunun,
el ele, kenetlenerek,
birlikte,
her zorluğa,
dişe diş, göze göz,
ve çoğalarak,
bir orman gibi, gün be gün çoğalarak,
bulabilirsiniz sonunda vuslatı" ...

WrAtBoY 02-10-2008 05:03 PM

Filler Kitap Okumaz Şiir Yazar
Harflerin gövdesinden kan mı sızar
Ürkütülmüş sözcükler nereye kaçar
Nasıl taşır zaman bunca yalanı
Şiir mi bu yazılan; neden, fakat;

Filler kitap okumaz şiir yazar! ..

Kasım 2002, Londra, İngiltere

WrAtBoY 02-10-2008 05:03 PM

Firar
Firar etmişim gözlerinden
Gözlerine gömdüğüm hayallerimle
Susmuşum söylememişim bir süre
Sana yazdığım akrep türküleriyle...

WrAtBoY 02-10-2008 05:04 PM

Firari Aşk
Hafif meşrepli arzularca kuşatılmış
Dağ bayır serpilmiş gerilla yüreğim
Devriyeler kol geziyor
Mıntıkam ateş çemberi
Kurşunlar sürülmüş namluya
Gıyabımda vur emri...

Kuş uçurtmuyorlar düş mahsülü şafaklarda
Yaralı ve kaçak kokusu almış besili itler
Eşgalim yansımış ayışığına
Anılar katlime ferman
Cebimde bulunmuş hıyanete uğramış emanetler...

Firari duyguların esiri olmuşum
Pusular sonbahar hüznü
Baskınlar yıldızlar geçidi
Tütsülenmiş türkülerle yoğrulmuşum
Kan kaybediyorum umarsız
Nabzım kördüğüm
Keskin Nişan sırtımdan vurulmuşum...

Medet budalası umutlar
Serzeniş baş belası
İnandığın sevdalar adına
Başkoyduğun kavgalar aşkına
Gelip sığınmışım kapına
Aç yüreğini
Yum gözlerini
Ele verme beni...

WrAtBoY 02-10-2008 05:04 PM

Firariyim
Suskunluğunu
avuçlarıma
sığdıramıyorum
kelimeler
kaçak
firariyim
bu gece
usulca
pencereni
açık
bırak
fırtınanın
ardındaki
yağmur
olayım
avuçlarına
dolayım

WrAtBoY 02-10-2008 05:04 PM

Fırat
Şu mavi dağların uzaklarında
Bir akar suyun adıdır "Fırat"
Ve sevdiğim çocuğun dudaklarında
Sevdiğim bir türkünün adı...
Türkünün tadına karışır
Söyliyen dudakların tadı.

Ey beyaz çocuk, sarışın çocuk,
Dilinde herşey güzelleşen
Cana yakın çocuk...
Kızım, kardeşim...

Günler, ******* ötesi,
Gelirse beklediğim
Masal gecesi;
Şu fani dünyada her murad olsun
Ve senden doğacak kızımın
Adı "Fırat" olsun!

WrAtBoY 02-10-2008 05:04 PM

Fırtına


Yağmurlu bir gece
Karanlık sokaklar
Bir o kadar da hırçın bir rüzgâr arasında
Seni hayal ediyordum
Sımsıcak...

Ağaçların yıkılırcasına rüzgâra karşı durduğu
Dakikaların saatleri kovaladığı bir an
Ve sonunun ne olduğunu bilmediğim bir yoldayım
Sırılsıklam ve ürkek...

Toprak kokusu ve çamurun kendini hissettirdiği
Dar ve karanlık sokaklardan
Yağmura aldırmaksızın yürüyordum.
İki büklüm, korkak...

Şimdi tüm yağmurlar dindi
Rüzgârlar kesildi
Ne güzel...

Ama biliyor musun?
İçimdeki fırtınalar
Hiç dinmeyecek...

WrAtBoY 02-10-2008 05:05 PM

Fırtına
Öyle sakin durduğuma aldanma!
Üzme beni daha fazla!
Her şeyin bir sebebi vardır elbette
Susuyorsam kızmadığımı zannetme
Doğru zamanı belediğimi belle
Haksızlığa uğradığımda durma önümde
Aklın varsa kaç kurtul sen de
Bunu cesaret işine benzetme
Tepem atarsa tanımam kimse
Durma önümde öyle
Fırtınamı engelleme
Eseceğim kasırga gibi
Yine kızdırdın beni
Değil bunlar sebepsiz fırtına
Görmüyor musun sabrediyorum sana
Yeter artık beni boğma!
Zannetme seni sevmiyorum
Kendimi de düşünüyorum
Kusura bakma
Hadi eyvallah!..

WrAtBoY 02-10-2008 05:05 PM

Fırtına Dindiğinde
Yağmur yağıyor
Düşen her su damlası
İçime hasret olup akıyor
Üşüyorum buralarda sensiz
Bir başıma,çaresiz
Gök gürültüsü,şimşekler
Rüzgarın uğultusu
Korkutmuyor beni
Çünkü asıl fırtına yüreğimde
Ta içimde kopuyor
Fırtına dindiğinde
Toprak suya doyduğunda
Rüzgarlar durduğunda
Yeni doğan güneşle
Açan çiçeklerle geleceksin
Biliyorum

WrAtBoY 02-10-2008 05:05 PM

Fırtınadan Sonra
İçimde başlayan ateş yağmuru
Doluya çevirdi kara çevirdi
Ömrümü karanlık denize doğru
Suların oyduğu yara çevirdi

Gerçek var ömrümün masallarında
Ne kışında umut ne baharında
Beni kumarhane masalarında
Durmadan atılan zara çevirdi

Bir akşam üstüydü senden uzaktım
Ayrılık üstüne türküler yaktım
Beni en vefalı yar eden bahtım
Seni en vefasız yara çevirdi.


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:55 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.