www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Bio Enerji (https://www.cakal.net/showthread.php?t=113101)

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

Bio Enerji
 
ALTERNATIF TIP VE ÖNEMI
Günümüzde hastalarin bakim ve tedavisini çagdas tibbin bilimsel yöntemleri ile çalisan doktorlar, hemsireler ve diger saglik elemanlari üstlenmistir. Bütün ülkeler, gerekli tip egitimi görmüs saglik elemanlari, koruyucu hekimlik önlemleri ve yaygin asi kampanyalari ile insanlara hizmet vermeyi bir görev bilmislerdir. Ancak, çagdas tibbin hala teshis koyamayip, tedavi edemedigi bir çok hastaliklar mevcuttur. Örnegin; kanser, romatizma, seker, hiper tansiyon, çesitli bas agrilari, migren, hormon bozuklugu, kadin hastaliklari, asiri kilolar, sinir hastaliklari sizofreni, bagimlilik yapan maddeler ve daha bir çok hasligin teshis ve tedavisinde çagdas tibbin yetersiz oldugu bilinmektedir. Bu durumda her zorlugun yaninda bir kolaylik vardir. Bilimsel düsüncenin bittigi yerde alternatif düsünce zaruriyet haline geldigi için alternatif tip hiçbir zaman özelligini yitirmemistir. Tarihe baktigimiz zaman, çagdas tibbin iki yüz yillik bir geçmisi vardir. Oysaki insanlar, dünyanin kurulusundan bu yana, hep var olduklari için dertlerine çare bulmak zorunda kaldilar. Bunun içinde kimi zaman doga üstü güçlere sigindilar, kimi zaman dogal maddelerin iyilestirici etkisine inandilar. Günümüze kadar geçerliligini yitirmeyip, hala dünyanin her yerinde kullanilan, sifali bitkilerden hazirlanan ilaçlarla ve su tedavisi (hidroterapi ) denen yöntemlerle dertlerine çare buldular. Kisacasi alternatif tip, özelligini hiçbir zaman yitirmedi. Bilakis çagdas tipta oldugu gibi alternatif tipta her zaman yeniliklere açik olup, daha çagdas bir konuma gelerek, BIOENERJI yöntemi ile modern tibbin teshis ve tedavi edemedigi hastaliklari, tedavi etme basarisini göstermistir. Bundan dolayi alternatif tibbin hayatimizda önemli bir yeri oldugunu düsünerek, böyle faydali bir bilgiyi bütün insanlik alemiyle paylasmayi kendime görev bildim.

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

TESHIS VE TEDAVI
Alternatif tip da tedavinin temel amaci, hastaligin nedenini tespit edip, ortadan kaldirarak, özgün bir tedavi yöntemi ile hastayi tamamen sagligina kavusturmaktir. Bunun için hastanin fizyolojik durumu önemli oldugu kadar, ruh sagligi da önemlidir. Her ne açidan olursa olsun kendini iyi hissetmeyen kisi ruhsal çöküntüler içerisinde oldugu için, öncelikle ruh sagligi göz önünde bulundurularak hastaya psikoterapi uygulanmasi kaçinilmazdir. Terapinin basariya ulasmasi için, iki kosulun gerçeklesmesi gerekir. Bunlardan biri; tedaviyi uygulayan kisinin fiziksel rahatsizliklarda uzman oldugu kadar, ruh sagligi alaninda da deneyimli olmasidir. Digeri ise, hastada iyilesme isteginin bulunmasidir. Bireysel psikoterapide, hasta ile uzman karsi karsiyadir. Hastaligi birlikte çözmeye çalisirlar. Bu amaçla uzman, hem hastayla, hem de çevresindekilerle konusarak bilgi toplar. Hastaliktan önceki bazi etkenleri arastirarak altta yatan sorunlari çözmege çalisir ve hastanin hayati sevmesini, iyilesme isteginin artmasini saglar. Bu durumda hastanin fizyolojik veya ruhsal olarak her ne rahatsizligi varsa BIOENERJI uzmani tarafindan tedavisi yapilip iyilesmesi saglanir. Gerektiginde alternatif tip ile bilimsel tip arasinda is birligi yapilarak, hasta tamamen sagligina kavusturulur. Bütün dünyada en sik bas vurulan geleneksel tedavi yollarindan biride, sifali bitkilerden hazirlanan ilaçlarla beraber, mineral kökenli bazi maddelerdir. Insanlarin umut bagladiklari bazi dogal maddeler, sonradan bilim adamlari tarafindan denenmis ve çagdas ilaç sanayinin ham maddeleri arasina katilmistir.Örnegin; Amerikan yerlilerinin yanik tedavisinde kullandiklari petrol yaglari, bu gün de çesitli merhemlerin temel maddesi olan vazelinin esin kaynagidir. Bazi ilaçlarin etkin maddesi, hala bitki özlerinden elde edilmektedir. Bu güne kadar yaptigim arastirmalar ve çalismalar neticesinde üç yüz on tür bitki çesidinin bir çok hastaligi tamamen iyilestirdigini tespit ettim. Ayrica BIOENERJI yöntemi ile sifali bitkilerin etkilesimi birlestirildiginde, tedavisi mümkün olmayan hiç bir hastalik düsünemiyorum. Zaten, günümüzde bir çok ülkenin tip fakültelerinde birer uzmanlik dali olarak benimsenmis BIOENERJI ile tedavi yöntemleri gelistirilirken, bir yandan da giderek yayginlasan alternatif tip hayatimizda önemli bir yer aliyor.

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

BIOENERJI'YE GEÇIS(UYGULAMA)
BIOENERJI' ye geçis yapabilmemiz için öncelikle buraya kadar ögrendiklerimizi beynimizde canlandirip degerlendirmemiz gerekir.Dünyanin bir çok yerinde insanlar yoga, meditasyon, parapsikoloji, metafizik vs. gibi çesitli metotlarla kendilerine bir simge belirleyip beyin fonksiyonlarini daha fazla ve etkin kullanmaya çalismaktadirlar. Hatta bazi insanlar psikolojik nedenlerden dolayi beyinin negatif enerji üretmesinden meydana gelen bazi rahatsizliklari bu metotlar suretiyle geçirdiklerini düsünürler. Gerçekte bu yöntem negatif enerjinin desarj olmasiyla saglanan geçici bir rahatliktir. Kimileride hipnoz sistemiyle insanlari psikolojik etkilesimle uyutarak bir seyler yaptiklarini sanirlar. Bu tür faaliyetler sadece insan sagligi alaninda kismi rahatlamalar için yardimci birer unsur olarak kullanilmaktadir. Oysaki BIONERJI insan ve hayvan sagliginin yani sira her alanda ve her faaliyetimizde kullanilabilmektedir. Bundan faydalanmak için kendimizi hayalden, hipnozdan, kendi belirledigimiz faydasiz simgelerden, varsayimlardan ve bir takim saplantilardan uzak tutarak gerçekte varligi inkar edilemeyen hakikati bulmamiz lazim. Bu durumda benim konu içinde anlatmaya çalistigim gerçek BIOENERJI' yi uygulayabilmek için de beynimizi daha fazla aktif duruma getirecek güç kaynaginin ve rabitanin ne oldugunu bilmemiz gerektigidir.

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

RABITA NEDIR?
Rabitanin tarifini yapabilmek için hayatimizin büyük bir bölümünde hatta tamaminda göz ardi edemedigimiz somut gerçeklerden giris yapmak istiyorum. Hayatimiz boyunca temelinde mutlu bir yasam sürme istegi olan gayelerimiz vardir. Insanlar da ömürlerini bu amaçlarini gerçeklestirmek için yasarlar. Fakat ihtiyaçlar sonsuzdur ve kisilerin istem egolarinin sonu yoktur. Bir noktaya ulasildiginda bile hep daha üst bir nokta hedeflenir ve bunun için çalisilir. Iste insanlar bu gayelerini gerçeklestirirken bazi degerlerden de taviz verirler. Bu degerlerin basinda insan iliskilerinin temel unsurlarindan ikisi olan saygi ve sevgi gelir. Öyle ki insanlar en çok saydiklarini ve sevdiklerini bile kendi egolarinin tatmini ugruna kullanabilmektedirler. Bu durumlarda sevgi bitiyor ve yerini acilar alabiliyor. Oysaki ben sevgiyi sayginin bir ürünü olarak düsünüyor, ve saygiyi köklü bir agaca, sevgiyi ise o agacin dallarina benzetiyorum. Köklü bir agaç kolay yikilmaz dallari kirilsa da yeniden dal verebilir. Bu durumlarda en yakinimiza olan güvenimiz azalsa bile güvene bilecegimiz tek bir varlik vardir: O da EN GÜZEL OLANDIR. Her gücün sahibi kendisi oldugu için anahtar isimde hay ve nafi adidir. Bu isimlerle bedenimizde isiyi ve canliligi kazandigimiz gibi bilinmezlere açilan sir perdesini de kaldirip bakis alanimizi genisleterek beyin gücümüzü daha fazla kullanabiliriz. Kisaca anlatmak gerekirse rabita ona teslimiyettir..
Iste insanin sevdigine inanip baglanmasi rabitadir. Bu durumda EN GÜZEL OLAN dan dolayi birbirimizi sevelim ama ondan baskasina teslim olmayalim çünkü bütün güzellikler ve basarilar onunla var olur. Bu durumda anahtar ismi ve rabitayi tanimak için çalistigimiz gibi bu gücü elde edebilmek içinde çalismamiz gerekir. Bilmeliyiz ki hiçbir basari çalismadan elde edilemez.

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

GÜCÜN ELDE EDILMESI
Insanin bir alanda veya bir konuda basarili olmasi için en büyük ihtiyaçlardan biri de, çalisacagi alani ve konuyu iyi tanimasi ve bilmesi kadar, kendisini de iyi tanimasi ve bilmesidir. Çünkü her insanin farkli deger yargilari ve dogrulari vardir. Bu deger yargilari ve dogrulariyla ele aldigi konuyu kendisiyle örtüstürdügü zaman basari kaçinilmazdir. Simdiye kadarki katettigimiz yolda konu hakkinda bir çok bilgi elde ettik. Bu elde ettigimiz bilgileri kendi degerlerimiz ve dogrularimiza uygun bir sekilde adaptasyonunu sagladigimiz takdirde, beyin ve kalp yoluyla BIOENERJI’de kendi çizgimizi belirlemis oluruz.Bununla beraber önsezi, ön bilis ve öngörüsümüzü de gelistirmemiz gerekir. Bu sekilde 3 dk gibi kisa bir süreç içerisinde konu hakkinda kendimizi olgunlastirdigimiz gibi beynimizin 5/10 ‘ unu da açmis oluruz .Bu güçle beraber elde ettigimiz bilgilerin yanina daha bir çok bilgi de kendiliginden gelecektir. Edindigimiz bilgileri beynimizde tatbik edip, kalbimizde tasdikleyip, yasamimiza kazandirip, pratikte uygulamamiz gerekir. Aksi taktirde elde ettigimiz gücün kaybolmasi içten bile degildir.

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

GÜCÜN KORUNMASI
Gücün elde edilmesi kadar elde edilen gücün korunmasi da bir o kadar önemlidir. Nasil bu yetenegin kazanilmasinda fazla bir zorlukla karsilasilmadiysa, ayni sekilde korunmasinda da hiçbir zorluk yoktur. Burada en önemli nokta çok sey bilmek degil, bildigini dogru uygulayabilmektir. Bilgi tatbik edilir, pratikte uygulanir, hayata geçirilirse yararli olur. Bu yarari ilk önce kendimiz için kullanmamiz gerekir. Çünkü kendine faydasi olmayan insanin toplum içinde faydali olmasi düsünülemez. Buradan da anlasilacagi gibi gücün korunmasinda en önemli faktörlerden biride kendi çikarlarimizi göz önünde bulundurdugumuz kadar toplum çikarlarini da göz önünde bulundurmaktir. Her insanin toplumla bir paylasim içerisinde bulunmasi gerekir. Özellikle BIOENERJI’de bu basariyi yakalamis insanlarin diger insanlarla iletisim içerisinde bulunmasi kaçinilmazdir. Tabii ki bütün bunlarin temelinde sevgi yatar; insan ve dünya sevgisi... Görüldügü üzere BIOENERJI’nin elde tutulmasinda ve korunmasinda da, kazanilmasinda oldugu gibi hayatimizi olumsuz sekilde etkileyecek hiçbir seyle karsilasmadik. Elde ettigimiz basarinin korunmasinda ve bu basarinin çitalarinin yükselmesinde de en önemli nokta, kendimizi gelisime ve yenilige açik tutmamizdir. Tersi durumda ne kendimize nede dünyaya faydamiz olur.
Insan bildigini dogru yasarsa, Toplum ondan fayda bulur.
Kisi topluma yararliysa, Iste ilim onda daim olur..!

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

BIOENERJI’DE IHTISAS
BIONERJI’ de ihtisas yapmak için genis bir zamana ihtiyaç yoktur. Ilk etapta 113 gün, günde 45 dakika, sessiz ve sakin bir ortamda menfi düsüncelerimizden arinarak, gözlerimizi kapatip, anahtar isme konsantre (rabita) olarak beynimizde düsünme ve üretme kapasitemizi artirip, bedenimizi oldugundan daha farkli sekilde rahatlatarak bilincimizin normalin üzerinde açilmasini saglamamiz gerekir. O zaman beynimizin 2/10’u açiksa 3/10’u faal duruma gelir. Bu durumda üçüncü göz diye tabir edilen sir perdesi aralanmis olur ve önemli bir süreç baslar. Minimum 45 gün maksimum 313 gün gibi bir zamanda sir perdesinin tamamen açilmasi gerekir. Sürenin kisa veya uzun olmasi kisinin samimiyetine baglidir. Perdenin açilmasi için yapilmasi gereken görevler kesinlikle ihmal edilmemelidir.

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

IHTISASTA TEMEL KAVRAMLAR
Basarili insanlara bakildiginda, bu insanlarin ulastiklari veya ulasacaklari noktalarda kendilerine göre bazi prensip ve kurallar koyduklari görülmüstür. Zaten hayatta veya belli bir alanda basarili olmak için belli bir disiplin ve bu disipline bagli birtakim prensipler ve kurallar gerekmektedir. Buradan da anlasilabilecegi gibi BIOENERJI’de de basariya ulasmak için birtakim temel kurallar mevcuttur. Bu kurallar:
1- Islenecek konu hakkinda yeteri kadar düsünüp, konunun içerigi hakkinda muhakemede bulunmak.
2- Konuya girmek için düsündüklerimizde tam kararli olmak.
3- Ilkeleri belirleyip, amaçlarin ne oldugunu iyi seçmek
4- Ilke ve amaçlara karsi sadakatli ve samimi olmak
5- Amaca ulasmak için istek ve azimde bulunmak
6- Sabirli ve metanetli olmak
7- Elde edilenin sorumlulugunu almak
Bu vasiflari kendilerine ilke edinen insanlar için BIOENERJI’ YE sahip olmakta hiçbir zorluk yoktur.

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

GELISIM VE ILERLEME
Konu hakkinda kendimizi gelistirip, enerjimizi arttirmak için beynimizin 3/10’unu açabilmissek 4/10’unu, 5/10’unu açmak için gerekli olan çalismalari yapmamiz gerekir. Bunun için, ayrica zaman ayirmaya gerek yoktur. Günlük yasamimizda herhangi bir is yaparken beynimizin 4/10’luk bölümünü kullanabilmek için 7 ila 11 dakika arasi yapacagimiz isin neticesi hakkinda beynimizde yogunlastigimiz zaman bizim için yorucu olmadigini, çok basit bir sekilde düzenlendigini anlayabiliriz. Bu dogrultuda yolculuk aninda, bir konu hakkinda karar verirken, bir bilim dalinda çalisirken veya bir arastirma yaparken, hatta yemegimizi yerken ve eglenirken kisacasi fiili olarak her hareketimizde ve düsüncemizde bilincimizi daha fazla açip enerjimizi arttirabiliriz. Buradan da anlasilacagi gibi konu hakkinda ilerledikçe zamandan ve enerjimizden tasarruf ettigimizi, bakis alanimizin genisledigini ve beynimizin 5/10’unun açilmasina zemin hazirladigimizi görecegiz. Elde ettigimiz özellikler dogrultusunda yapabileceklerimizin kapasitesi de, beyin gücümüz ile dogru orantili bir sekilde artmis olacaktir.

jockeя 02-14-2008 07:14 PM

BIOENERJI’NIN FAYDALARI
BIOENERJI ile beyin fonksiyonlarimizi daha fazla gelistirip, telepati ve hafiza yetenegimizi arttirabiliriz. Birçok hastaliklara karsi direnç saglayabiliriz. Konu hakkinda yeterli bilgiye sahip olursak, ruh halimizin bedenimiz ile sürekli uyum içerisinde olmasini saglayabiliriz. Her ne kadar düsünüp beynimizi yorsak, çalisip bedenimizi yorsak da bu yorgunluklarimizi BIOENERJI ile giderip, sürekli zinde kalabiliriz.
Bizim için imkansiz olarak görülen bir çok seyleri BIOENERJI vasitasi ile daha pratik düsünüp, olur hale getirebiliriz. Kisaca anlatmak gerekirse;
Akil gerçege yakin olursa gücü, kuvveti meydana getirir.
Özde bulunan gerçek güç, tas üzerinde gül bitirir..!

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

GERÇEGI BULMA ARZUSU
Sanirim simdi BIOENERJI gerçegini kavramak istiyorsunuzdur. Istemek basarinin yarisidir. Ama pisirilmek için bir araya getirilmis malzemelerin pismeden leziz bir yemek oldugunu düsünebilirmiyiz? Yemegin leziz olabilmesi için; yaginin, tuzunun ve baharatinin ayarlanip, tam olarak pisirilmesi gerektigi gibi konumuzun da tam olarak kavranabilmesi için, bazi gerçeklerin bilinmesi zorunludur. Örnegin; vücudumuzda her organimizin ayri bir görevi vardir. Ellerimiz tutmak, ayaklarimiz yürümek, gözlerimiz görmek için (vs.) vardir. Peki ya aklimiz, irademiz, düsüncemiz ve hayal gücümüz, bunlar ne için vardir? Bunlari nerde, ne zaman, nasil ve ne için kullanmamiz gerekir? Insanlar menfi ve müspet düsünme haklarina sahiptirler. Ama menfi olarak düsünen insanlar hiçbir zaman muvaffak olamazlar. Fakat müspet düsünen insanlar için her zaman bir kolaylik vardir. Onlar özündeki gerçege yaklasmis insanlardir. Sadece özdeki gerçegin ismi tanimlandigi zaman, o isme konsantre (Rabita) olarak gerçege ulasacaklardir. Insan bosluga konsantre (Rabita) olamaz, mutlaka bir amaci olmasi gerekir. Amaca ulasabilmek için de bosluklarin doldurulmasi lazimdir. Ben de yeri ve zamani geldiginde, o ismi açikladigim zaman sag duyulu düsünen insanlar konuya vakif olabileceklerini göreceklerdir.
BIOENERJI’ ye isteyen herkes sahip olabilir ama her isteyen her yerde kullanamaz. Masa üstünde bardak oynatmak, insanlari yalanlarina inandirmak v.s. gibi kesinlikle bir sov araci olarak kullanilmaz.

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

RUHSAL AMAÇ
Ruhsal egilimlerde en önemli sey hareketlerin bir gayeye dogru yönelmis olmasidir. Bu bakis açisi ile insan ruhunu hareketsiz, tek parça olarak düsünemeyiz. Insan bedeninin ve ruhunun bir bütün oldugu bilinmektedir. Bu bütünlük özde olmasina karsin fiili olarak beden ve ruhun ayrildigi noktalarda görülmektedir. Örnek olarak ruhsal çatismalar içerisinde olan bir insanin bedenine karsi mazosist tavirlar sergilemesi verilebilir. Bu mazosist davranislar daha da ileri giderek intihara kadar varabilir. Oysaki bütün hareketlerimiz her zaman var olan belli bir amaca dogru yönelmedikçe, hareketlerimizi belirleyen, degistiren ve süreklilik arz eden bir hedef bulunmadikça, hiçbirimizin düsünmesi ve hayal kurmasi mümkün degildir. Ruhsal amacimiz, gerçege dogru yönlendirildigi taktirde ruh ve bedenimiz bir bütünlük içerisinde, birbirini tamamlayarak özdeki gerçege ulasmis olacaktir. Özdeki gerçek de insan ruhunu bir takim mazosist düsüncelerden arindirarak ruh ve bedenimizin uyum içerisinde olmasini saglayip, düsünme ve muhakeme etme imkanini da vermektedir.

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

DÜSÜNCE VE MUHAKEME
Söyle bir düsünüp muhakeme edelim: Yer yüzünde hiçbir seyin sebepsiz varolabilmesi mümkünmüdür? Her varlik belli bir amaca hizmet için yaratilmistir. Bütün canlilar kendi aralarinda birbirlerinden yararlanabilmelerini saglayan bir döngüye, bir mekanizmaya sahiplerdir. Ne var ki bazi insanlar kendilerine zarar verdikleri gibi çevrelerindeki yararlanacaklari bir çok seye de zarar vermektedirler. Oysaki insan kendine yararli olabilecegi gibi çevresine de faydali olabilmek için yaratilmis fakat birçok insan bu gereksinimi kendinde bulamamistir. Benim konu içinde sözünü ettigim özdeki cevhere ulastigimizda, bütün insanlarin kendine faydali oldugu gibi çevresine de ne kadar faydali oldugunu görmemiz mümkün olacaktir. Özümüzdeki cevheri bilimsel tanimlamalar ile anlatip herkesin faydalanacagi bir hale getirecegim ama insanin kendisi düsünüp muhakeme ederek kendi dogrusunu kendisinin bulmasi kadar daha verimli bir sey olabilirmi? Elbette herkesin kendi dogrusunu kendisi bulmasi gerekir. Bunun için ben insandaki vazgeçilmesi mümkün olmayan cevheri konu içinde yer yer anlatmaya çalisiyorum. Biraz muhakeme ettigimiz zaman, konu ilerledikçe o cevherin avuçlarimizin içinde, beynimizin merkezinde, kalbimizin derinliklerinde oldugunu görüp; insanin ne kadar güçlü, üretken ve olmazlari olur hale getirdigini görecegiz. Önemli olan insanin dogru muhakeme edip kendinde varolan BIOENERJI’yi bulabilme basarisini gösterebilmesidir.

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

ÖZDEKI CEVHERI BULALIM MI?
Insanda vazgeçilmesi mümkün olmayan çok önemli degerler vardir. Insan, o degerleri koruyunca iyi bir konsantrasyon (Rabita) ile beyin fonksiyonlarini çalistirip kalp ile irtibat saglar, ve bu irtibati saglayinca bütün organlarda yogun bir hareketlilik baslar. Vücut isisi yükselir ve yogun bir enerji akimina dönüsür. Insan üzerindeki enerji örnegin; 80.000 kw’dan 160.000, 200.000, 500.000, 1.000.000 kw’a kadar yükselir. Bu durumda bütün dikkatlerin beyinde odaklasmasi gerekir ve beynin 2/10'luk açiksa, 3/10'luk 4/10'luk faal duruma gelir. Bu durumda metafizikte oldugu gibi bir takim olaganüstü oldugu düsünülen basarilarin elde edildigi görülür. Vücuttaki enerji el ayasindan, parmak uçlarindan, gözlerden, iki kas ortasindan, dizlerden ve ayak tabanindan sua olarak çikar. BIOENERJI’nin insan ve hayvan sagliginin yani sira tarim alani ve bitki biyolojisinde de faydali oldugu görülür

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

NASIL BASARILI OLUNABILIR?
BIOENERJI'de basari saglayabilmek için, konsantrasyon (Rabita) ile tesebbüs ettikten sonra neticesi hakkinda süphe ve tereddüde düsmeden, bikmadan, usanmadan sabir erdemi ile basariya ulasana kadar devam etmek gerekir. Her nimet emek karsiliginda elde edilir. Acele etmemek, kalp huzuru ile yapmak, dikkatini benimsemek gerekir. Bunun için insanin kuvvetini, hayal gücünü, iradesini, arzusunu, dikkatini bir noktada toplamasi gerekir. Marifet çok sey bilmek degil bildigini dogru uygulayabilmektir. Zira; bilgi tatbik edilir, pratikte uygulanir, hayata geçirilirse yararli olur. Yoksa dogru uygulanamayan bilginin insana hiçbir yarari olmaz. Insan, önce yaratilis ile varolusunun maksadini anlayip ruh hali ile bütünleserek özündeki cevheri bulmasi gerekir. Peki siz özünüzdeki o gizemli cevheri bulabildiniz mi? Eger hala bulamadiysaniz benimle beraber o gizemli dünyayi kesfedip cevheri bulmaya ne dersiniz? Korkmayin çok zor degil, çalisan ve düsünen bir insanin beyni adeta görünmez zengin bir kütüphane, esi bulunmaz bir bilgisayar gibidir. Icat, bulus ve çözüm kaynagidir. Aslinda o gizemli dünyanin anahtari özümüzdedir. Bir de farkina varabilsek...!

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

FARKINA VARACAGIMIZ GERÇEK
Kainat varolurken, kainat içinde de varolan her nesne bir amaç üzerine yaratilmis ve nesneler arasinda iletisim bagi kaçinilmaz kilinmistir. Insanoglu da yaratilirken en güzel surette yaratilip basi bos olarak yeryüzüne gönderilmemis herkes birbirinden sorumlu hale gelmistir. Insanlar sorumluluklarini bilmeleri için akil, irade, düsünce ve gerçegi bulmasi için muhakeme gücüne sahiplerdir. Düsünen insanlar bunlari kullanarak geçmisten bu yana insanlik yararina çok önemli hizmetlerde bulunmuslardir. Örnegin; Elektrik, bilgisayar, Internet, astronomi, gen mühendisligi gibi göz ardi edemeyecegimiz daha bir çok bulus ve bilim dallarini hayatimizin birer parçasi haline getirmislerdir. Kendi sorumluluklarini bilen insan hayatta muvaffak olabilmek için düsünen, üreten, muhakeme eden, ne için yaratildiginin, neden varolusunun bilincinde olan ve gerçegi fark eden insandir. Gerçegi fark ettigimizde, onun vermis oldugu firsatlardan yararlanarak, iyi bir konsantrasyon (Rabita) ile beyin fonksiyonlarimizi daha aktif bir duruma getirip, üzerimizdeki mevcut enerjiyi çogaltarak yararli bir hale getirmek mümkündür. Bu durumda kendi sagligimizi fiziksel ve ruhsal olarak korudugumuz gibi yasam direncimizi de artirmis oluruz. Bunu basarmak için ruh halimizin bedenimizle uyum içerisinde olmasi gerekir.

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

BIOENERJI NE DEGILDIR?!!!
Bioenerji; simya, sihir, büyü, medyumluk, falcilik, muskacilik ve gaib’den haber verme... vs gibi bir sarlatanlik degildir.

KIM BU SARLATANLAR?
Insanlar, yaratilislarindan itibaren ilk insandan son insana kadar kendi özünden ve mefkuresinden her ne kadar uzaklastirilmaya çalisilsa da insan sabit kadem kalacak sekilde yaratilmistir. Yine hiçbir korku ve hiçbir engel insanlari, özündeki manevi inancindan ve hakikatinden uzaklastiramamistir. Bu sebeple bir takim SARLATANLAR, insanlarin bu zayif noktalarini tespit ederek o kimseleri istismar ettiler. Zavalli insanlari ellerinden hiçbir sey gelmedigi halde kendilerini sanki her seye kadirmis gibi göstererek; ayri sevgilileri birlestirmek, istediklerini ayirmak, dilediklerini zengin, istemediklerini fakir etmek gibi vehimelere kapilarak maalesef kendi yalanlarina kendileri de inanarak insanlari da yalan yaldizli sözler ile kandirip inandirarak aldattiklarini üzülerek söylüyorum. Yalniz aldatmakla kalmayip, kötü emellerine alet ettiklerini de her zaman görüp isitiyoruz. Bu tür insanlari özünden kopmus, bir takim kirli ve çirkin emeller pesinde kosan hastalar olarak nitelendiriyorum. Dünyada dertsiz insan bulmak zordur. Ama sunu da unutmamak gerekir ki; her derdin de mutlaka bir dermani vardir.Önemli olan uzmanini bulmaktir.

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

UZMAN KIMDIR? NASIL OLMALIDIR?

Uzman ne yaptigini bilen, neyi niçin ve nasil yaptiginin ilmi derinliklerine inebilmis üstün marifetinin sirrina erismis, özündeki gizemli hazineyi kesfetmis ve toplum yararina kullanan ustadir. Ben de insanlara hayirli ve faydali olabilmek için insanin kendi özünde olan o gizemli

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

GiZEMLi CEVHERI TANIYALIM MI?
Süphesiz; Allah insana öyle bir zeka, hafiza ve beyin gücü vermistir ki bu güç ile can yaratmanin ve yoktan var etmenin disinda insanin yapamayacagi hiç bir sey yoktur. Yeter ki özündeki cevheri bulabilme basarisini göstersin. Insan nice olmazlari olur hale getirip nice basarilar elde etmistir ki; denizde gemiler, gökte uçaklar, haberlesme ve iletisim araçlari ile dünyayi tehdit eden savas teknolojisine erismistir. Ama insan hala kendi sagligini tehdit eden mikroplara karsi yenilmez bir güç olan BIOENERJI'yi taniyamamistir. Hala bir çok hastaliga yenik düsmektedir. Örnegin; kanser, sirt agrilari, seker, hipertansiyon, migren, romatizma, asiri kilolar, eklem agrilari, kemik hastaliklari, ruh hastaliklari, sizofreni ve daha birçok hastaliklar. Oysaki BIOENERJI ile bu ve buna benzer hastalik illetini yok etmek mümkündür.

jockeя 02-14-2008 07:15 PM

BIOENERJI NEDIR?
BIOENERJI; bütün canlilarda mevcut olup, hücre zarinin bitisiginde yer alan, moleküller arasinda geçerli elektrostatik güçleri inceleyen ve düzenleyen, canlidaki hareket kabiliyetini saglayan bir enerji akimidir. Bu her canlida mevcut olan enerjidir. Bionerji'yi tanimanin ilk sarti, caliligi temelinden itibaren tanimaktir. Canliligi tanimak içinde biyoloji alaninda ihtisasli olmamiz gerekir.
Biyoloji, canli bilimi yada hayat bilimi olarak tanimlanan, canlilarin yapisini vücutlarinda gerçeklesen temel olaylari çesitliliklerini, davranislarini, çevrfesiyle iliskilerini, gelismelerini ve yeryüzüne dagilislarini inceleyen pozitif bir bilimdir. Bu incelemeler kimya, fizik, matematik, psikoloji, sosyoloji, antropoloji gibi bilim dallariyla da iliskilidir. Biyoloji kisaca canlilari inceleyen bir bilim dalidir.
Canlilar, ister basit yapili, ister yüksek organizasyona sahip olsunlar, yapi birimleri hücredir. Hücreler ister deri, ister beyin, ister kan, ister karaciger hücresi olsun vücudumuzdaki bütün hücrelerin tasidiklari genetik bilgi aynidir.
Genlerin görevleri, vücutta üretilen proteinlerin sifrelerini tasimaktan ibarettir. Her gen, bir proteinin yapimindan sorumludur. Proteinler ise hücrenin hem yapisina hem etkinliklerine çok büyük katkida bulunan ve islev görmelerini saglayan moleküllerdir. Kanda oksijen tasinmasi, koku alma, büyüme gibi bedensel islevlerde rol alan, düsünmemizi saglayan on binlerce proteinin üretimi için farkli genlerimiz vardir.
Hücrelerin yapi ve sekilleri birbirinden farkli olsa da, içinde tasidiklari bilgi aynidir. Vücudumuzun bütün sistemleri beynin kontrolü altinda vazifelerini yaparlar. Beyin çesitli sistemlerden gelen sinyalleri birbirine karistirmadan taniyarak,binlerce entegre devrenin dis ve iç çevreden gelen tembihlerine uygun cevap vermektedir.
Bu faliyetlerin gerçeklesmesi ve bedenimizde canlilik haraketinin olusumu, bioenerji akimiyla mümkün olmaktadir. Bioenerji'nin kullaniminda beyin fonksiyonlari önemli rol almaktadir. Bireyin düsünme hizi, görüs mesafesi ve bakis açisi beyninin onda kaçini kullandigini belirler. Beynimizi tam olarak kullandigimizda düsünce hizimizin, görüs mesafemizin va bakis açimizin daha genis alanlari kapsadigini "sekil a'da" oldugu gibi görebiliriz.


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:53 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.