www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Eskiler (Arşiv) (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=188)
-   -   Nilüfer Aydur (https://www.cakal.net/showthread.php?t=136643)

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:09 PM

Nilüfer Aydur
 
Acaba?

Hiç memnun değilim tenimden
Soğuğa ve sıcağa bu denli duyarlı
Başımdan memnun değilim
Her sıkıntıya ilk tepkisi ağrılı

Damağımdaki lezzet hastalığının
Babil’den miras saltanatı
Biraz Fransa’dan ithal
Tokluğu yalan bir ağız tadı

Çarşafım anti alerjen kumaştan
Üstümde kaz tüyü bir yorgan
Devinir dururum yatağımda
Memnun değilim yumuşaklığından

Mutedil, basıncı haddini bilir
Muslukta vücut ısıma ayarlı su
Küvetimde stresimi boşaltırım
Sabunumda yenileyen su yosunu

Öyleyse neden, bunca kolaylığa rağmen
Mutsuzum hayatımdan
Tuhaf değil mi, alamıyorum kendimi
Yaşantımı sorgulamaktan

Rüyalarımda bir başka dünya mı var yoksa
___________________________atladığım
Yatağımdan düştüğümü sanarak uyandığım
İtiraf edemediğim bir başka gerçek mi var yoksa
_______________________________kaçtığım
Bilinçaltıma gömebildiğimi sanarak saklandığım

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:09 PM

Acı-bal

Kraliçe arı olmak isterdim
Bu düzeni bozuk kovan içinde
Lakin biline ki,
O kovanda acı-bal üretilirdi sadece
Kahvaltı masaları için değil elbet
Şifa niyetine...

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:09 PM

Acınacak Bir Zaman

Kimliksiz bir zaman bu
Kimliksiz ve kimsesiz
Bir sokak çocuğu gibi kış *******inde
Altındaki banktan
Ve üzerindeki gazetelerden daha değersiz
Herkes kapasın gözlerini
Kulaklarını tıkasın
Sussun sözlerini
Kayıp bir zaman bu
Birbirimizden kaçıp kurtulalım
Mesela görmemiş olayım ben seni
Sesini duymamış olayım
Ya da ne bileyim
Sakla ellerini
Dokunduğuma pişman olmayayım
Acınacak bir zamansa bu
Unutmak için çıkar kınımdan beni
Ya da bırak, hiç acıma
Kendi zamanımı yaşayayım

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:09 PM

Adalet I

Ya adilsindir hak edene hak ettiği kadar
Ya eşit dağıtırsın eldekini bölebildiğin kadar
Oysa ne senin adaletine ihtiyacı vardır karşındakinin
Ne bölme yeteneğin tutarlı olabilir
Sorgulanamayacak kadar
Ya adalet kavramında yapacaksın değişikliği
Ya da unutacaksın eşitliği
Bil ki;
Ne diğerlerinden daha dengelisindir
Teraziyi tutacak kadar
Ne diğerleri daha yetersizdir
Kendi adaletini bulamayacak kadar

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:09 PM

Adalet II

‘’Pekiyi ya özürlüler’’
demiş biri,
‘’onlar nasıl bulacak adaleti? ’’
Derim ki ona,
Sen özürsüz müsün yani?
Düzen senin etrafında dönüyor diye şimdilik
Daha mı üstün sandın kendini?
Baktığın gözlerle karar veremezsin
Kimin eksik kimin tam olduğuna
Suda yaşayamadığın için acıyor mu balık sana?

Denizin adaleti denizliğindedir
Delinin adaleti deliliğinde
Kendi adaletini arıyorsan eğer
Kavramlardan kurtulmayı dene
Aklının adaleti uyuyor çıplak düşüncende…

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:09 PM

Adam Düşünerek Uyandı Yılanlı Uykusundan

Kim sevmez doğduğu yeri
Hele karnı doyduysa
Bağbanı olduysa salkımların
Sevdalandıysa üzüm tadında
Bir de uzandıysa toprağına boylu boyunca

Yollarında hayatımı sektirdim
Çakıl taşlarında umutlarımı
Göğsümü yardı dalgaların
Turuncunu içtim yeşil dalların

Dutların lezzetinden düştüm
Ağaçların sızısı aktı yaramdan
Anamdan ayırmadım seni
Sevgini kendimle büyüttüm vatan

Kötücül rüyaların şavkı vurdu ellerine

Kara günler seğirdi gözlerimde
Evde çoluk çocuk aç mı kalacak
Loğusa kadınlar sütten kesildi
Bu neslin dişleri siyah mı olacak

Top sahalarında kustum ateşimi
Küfürlerimle dövdüm kendimi
Her yuvarlak dünya gibi
Haykırarak savurdum tekmemi

Kıvrandı bağrında bozyılanı

Anamdan emdiğim süt ağzımda acıdı
Dizgine gelmez oldu korkularım
Otlaklarım kuruyup sarardı
Gayrı uyku tutmaz bu sancı

Erenler istihare yatsın
Tımarlansın öfkenin sağrıları
İlahlar koşuma hazır
Yayından çıktı bu kaygı

Sabah olmuyordu horozu ölü kümeste

Azaptan aşka geldi şeytan
Değişti kavganın yüzü
Peşimde izi sürülemez bir çift sansar
Bileğim kuvvetten düştü

Kaderim çağdaş bir envanter artık
Gürzü toprağa gömdük çoktan
Ecelim uydudan göründü
Cesedim fotoğraflara gömüldü hiç yoktan

Dayanamadı
Dur dedi bozyılan
Davrandı rahatından
Toprağa akıttı kendini
Ayrıldı adamın bağrından

Ve adam düşündü
Ve gitti yılan
Adam düşünerek uyandı yılanlı uykusundan

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Adını Vermedim Utanma I

Bir çocuk için nedir karanlık
Minik yüreğinde korkuyla büyürken
Güvensiz uykularla beslenen yalnızlık

Nedir karanlık
Sokak köpekleri çöplüğü eşelerken bekçi nezaretinde
Masum isimlerinden utandırılan insanlar
Neonlara takma isimlerinden mi asılır

Nedir karanlık
Bir cüce yol gösterirken kapı girişlerinde
İnsanlığını vestiyerde bırakan gölgeler
Gözlerini siyah bantlarla mı kapatır

Nedir karanlık
Kadehler sarhoş olurken loş ışıkların ellerinde
Parlak kostümlü içi dökülmüş kadınlar
Yerlere vurulan şişelerden mi boşalır

Bir çocuk için nedir karanlık
Erken yaşlanmış bir sabırla katlanılan
İnançsız sevgilerde üşüyen yabancılık
Nedir bir çocuk için karanlık.?

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Adını Vermedim Utanma II

Kolay değil anlatmak
******* karabasanken titreyen rüyalarda
Güneşi uykuya doymamış gözlerle karşılayan çocuklar
Islak yataklarının yalanını aramaktadır

Kolay değil
Aç kalmış eller uzanırken masa altlarından
Sahte bacaklarıyla oturan analar
Emanet bırakılmış çocuklarına koşmaktadır

Kolay değil
Asayiş sağlanırken ahlak masalarında
Hürriyetinin karşılığında hüviyet alanlar
Kollarında zührevi hastalıkların damgasını taşımaktadır

Kolay değil
İhanetler tuz basarken kokuşmuş yaralara
Binlerce yıllık ayıbı alınlarında taşıyanlar
Kurtuluşu bileklerini kesen kırık aynalara sormaktadır

Kolay değil
Misketler hayatı kazanırken kapı önlerinde
Analı bir küfürle boyunları kırılan çocuklar
Odalara bulaşıcı hastalıklar gibi saklanmaktadır

Kolay değil anlatmak
Kolay olmayacak

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Adını Vermedim Utanma III

Size soruyorum, biliyorsanız söyleyin
Söyleyin bana kimin günahına bedelim
Kimin yerine gömüp başımı yastıklara
Tuvaletlerde ve kapı arkalarında
Kimin yerine dökülür sekiz yaşında
Utançlarınızla birikmiş isyan rengi gözlerim

Biliyorsanız anlatın
Ama dikkat edin anlayacağım dilden olsun
Masalınızda saate saklanıp kurtulan bir kuzuyla
Peri padişahının güzel kızı mutlaka bulunsun
Söyleyin sahte utançların arkasına saklanmadan
Felekten *******i kimdi benim ömrümden çalan
Ruhsuz şehirlerin merhametsiz evlerinde
Aysız odaların yıldızsız yataklarında
Bir daha uyanmamak için tanrıya yalvardığımda
Güneşimi kırbaçlayan eller hanginizin

Söyleyin bana
Oyuncaklarımı oyunsuz bırakan kim
Kimdi evcilik oyunlarında anne rolümü çalan
Söyleyin bana
Şimdi söz sizin

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Affet Marmara’yı Şair

Nef’i dir Marmara’da
Suya gömülür şiir
İcazet vermez de dalgaları
Dinler son duaları
Göğsünden mürekkep sızar
Tuzundan şair kanı

Em Marmara’yı şair
Em de büyüsün şiir

Güzelsin
Her güzel kadar katil
Göğsünü açıp şairleri çağıran yosma
İki yakan yüzündendir bunca kavga
Gerdanındaki inciye vuruldu bu sefil
Her gece dökülür taneleri uykularıma

Topla Marmara’yı şair
Topla da doysun şiir

Dinle beni şehr-i deniz
Kubbelerini aç avuçlarımda
Kulelerinden in saçlarımla
Işıklarından uyan
Şiirlerimle yıkan
Yıkan da temizlensin Marmara

Affet Marmara’yı şair
Affet de huzura ersin şiir

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Ağıt

Bırak hüzünlerini çocuk, bırak umursama
Unutacağın oyunlar olacaktı hepsi,
Hangi acı müebbet kaldı ki insanda.

Defalarca parlayacaktı hayatında aynı yıldız,
Her gün yeni bir gün değil, her mevsim yeni bir başlangıç;
Sanma ki filizlenecek dallarımız baharlarda
Kökü kayalıklara dayanmış, çelimsiz ağaçlarız.

Kalmasın gözün ardında,
Dün kimsede kalmadı, bak
Yok kazanılacak bir yarın.
Bir tek yer, tek bir an, bir de sen vardın.
İçine bakarsan, sensiz ama kalabalık,
Dışına bakarsan, mantarların büyüdüğü,
Yapayalnız ve yalnızca yosunlu topraklarız.

Yoktun demiyorum sana,
Vardın ama kanıtlayamazdın.
Seni var eden öyle çok sendi ki,
Hiç birini kendinden çıkarıp tartamazdın.

Bırak gözlerini çocuk, bırak umursama
Hiçbir mutluluk yok ardında bize kalan.
İnan yalandı hepsi,
Doğasın diye anlatmıştık sana,
Hayat denen tatlı hikâyeyi.

Kendimizi kanıtlamak için dünya getirdik,
Tartamadığımız için katlettik seni.
Umursama çocuk, bırak ellerimizi,
Gözün arkada kalmasın,
Asla bağışlayamayacağız kendimizi.

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Ahde Vefa

Tantan amca
Bu gece yine gel Beyoğluna
Çok ateşim var
Suya çiçekleri dökülüyor bedenimin
Annemi sabah olmadan gönder bana
Güneşe takati kalmadı gözlerimin

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Akşamcıya Dair

Bir şey var, bilinenden başka bir şey
Kadehi kadehe vuran farklı bir şey
Hani girmediğin denizlerde boğulursun zaman gelir
Öfken korkuna köledir, susarsın
Yıldıza eğilir, levhaya eğilir, damgaya eğilir
Emir demir gibidir
Ağır gelir kahrına boynun eğilir
Süpürge bile olmaz saçından
Kullanamadığın yüktür kafan
İşe yaramaz gelir
Paradır eşkıyanın yeni adı
Yoluna duran evladın haramidir
Gitsem dersin gitsen
Kalsam dersin kalsan
Ne çıkar
Döner bütün değirmenler aynı dümenin suyundan

İyisi mi sen şimdi vur kadehi kadehe
En iyisi şerefine de şerefine
Şeref çakırkeyif gezer kadehten kadehe
Kadeh kırılır sen dağılırsın
Şeref girer yerin dibine

Lakin bir şey var, bilinenden daha başka bir şey
Kadehi kırdıran, seni dağıtan farklı bir şey
Hani güvenirsin sevdaya kaç kere vurulursun sırtından
Umudun geçmişine gebedir, vazgeçersin yarından
Hoşça kal gelir, elveda gelir, ayrılık gelir
Şahdamarın yırtılır
Akacak kan damarda durmaz gelir
Bir dost istersin seni kendiyle paylaşan
Sazının teli kopar
Rengi solar çalınmaktan
Bittim dersin bitsen
Öldüm dersin ölsen
Ne çıkar
Vız gelir ölüm tırıs geçer yaşam yorulmuşsan savaşmaktan

İyisi mi sen şimdi vur kendini kendine
En iyisi ölümüne de ölümüne
Ölüm horon teper o ecelden bu ecele
Sıran gelir sen kılıç kalkan
Ölüm girer yerin dibine

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Aldırma

Hepsinin ardında unutulmayı reddeden başka bir anı
Aldırma, bırak çalsınlar
Açma hiçbir kapıyı
Bilirim o dinmek bilmez kavgayı
Başını yastığına bıraktığında, gözlerin tavanda
Koşturan adımlarla yürürsün yılları
Günahların vursa da yüzüne
Şakaklarına saldıran acıya aldırma
Bilirim o iflah olmaz ağrıyı
Oysa gelecek çoktan unutmuş
Rengarenk umutlarla büyütüyor yarınları
İnanmazsan dokun bak
Kızının saçlarında saklanıyor gökkuşağı

Ve unutma
Ne kadar adil olmaya çalışsa da
Kendine ayarlıdır her yüreğin darası
Bu yüzden hafif gelir birine bir diğerinin acısı

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Anılar

Saatlerinizi çıkarın kollarınızdan
Unutamıyorum
Anılarım oluyorsunuz
Buna dayanamıyorum

Ağır tonajlı bir gemiydi boğazımdan geçen
Yutkundum ardından
Öylece bakakaldım
Ne kadar kalabalıksa dünya
Unutulmak için
İşte o kadar yalnızdım

Anılar
Siz bana saatlerinizi verin
Ben size hayatlarınızı

Oysa
İsimleriydi yalnızca
Yalnız kalan
Ve kalabalık olan
Aynı isimlerle birinden diğerine bulaşan
Hastalıkları insanın

Gidiyorum
Gidiyorsun
Gidecek
lar ve incelmiş lere duyurulur!
Ölü anılar derneği, gerekli prosedürler takip edilerek kurulmuştur
Başvurular Greenwich başlangıç meridyeninde değerlendirilecek
İncelemeler sonunda, yeniden eskiye doğru tüm anılar listelenerek
Hayatın içinde hak ettikleri yeri almaları için gerekli mücadele verilecektir

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Arayış

Karanlıksa,
Seni ilk gördüğümde tanıyamazsam,
Telaşa kapılma.
Aramızdaki gizli dil olsun heybetli ölümler,
Bir yıldız kaysın gözüme gözlerinden,
Belki tuttuğum dilekler gelir aklıma.

Yanından geçip gidebilirim,
Umutsuzluğa kapılma,
Caddeler yüzsüzdür,
Göremeyebilirim.
Gecenin pasını tükür yürüdüğüm kaldırımlara,
Tiksinerek başımı kaldırabilirim.

Mutlaka yolu vardır,
Dinle;
Bir kadının yalnız yürüyüşüdür gece,
Topuklarına kuvvetle basar,
Biraz da hiddetle tedirginliğine.
Takıl peşine bir sokak kedisi gibi,
O kadın ben olabilirim,
Kim bilir,
Titreyerek eğilebilirim kimsesizliğine.

Sor istersen,
Anaların çürümüş ağıtıdır gece.
Kalabalıktan ezilmiş bütün çocuklara,
Benim ağzımdan yankılanır caddelerde.
Anasızlığın adı var,
Babasızlığın,
Hatta Allahsızlığın da,
Nedense;
Çocuğu ölmüş anaların adı yok sözlüklerde.

Geceyse,
Beni ilk gördüğünde tanıyamazsan,
Kendine olan inancını kaybetme;
Bir doğum yaşa dünyadan bedenine.
Tersine çevirirsen kendini,
Elbet gelirsin kendinle göz göze.

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Aşk Öldürmez Lotus

Kalk lotus
Kırık bir tabak gibi durma suda darmadağın
Kalk ve geceyi uğurla, tozunu üfleyip yapraklarından gülümse
Gün seni ispatlamak için doğdu, an yine senin zamanın
Karanlıktan geriye kalanlarını derleyip kaldır köklerine

Kalk lotus
Elinde tutmakta güçlük çektiğin geri tepmeli
Korkularından imal bir silahtı vuran seni
Yoksa aşk öldürmez aşığı öyle hasretten, reddedilmekten
Süründürür belki biraz eksiklerini fark ettiği yerlerinden

Kalk lotus
Sen ki, ne bülbül istersin dalında
Ne kurutulup saklanırsın sayfalar arasında
Yakalara takılmaz, vazolara sığmaz
Sen ki, aşk ile kızaran güllere
Beslendiğin çamura inat
Bembeyaz bir çığlıksın karanlığa
Kendini yargılama
Hükmünü verme
İnfazını üstlenen celladın olma
Kalk lotus
Aşk öldürmez

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Avuntu

Kolaydır melodi ile şiir ile oyalamak
Ruhu aç kalanı
Kolaydır mal ile ün ile yoldan çıkarmak
Maddeye esir olanı
Daha kolaydır ödül ile ceza ile kandırmak
Kendini yanlış tanıyanı
Ve en kolayıdır seks ile yemek ile kışkırtmak
Hayvanlığını aşamayanı

Bu yüzden avuntu bulmak istemem hiç bir sözümde
Aç ruhlu, maddeye esir, kendini bilmez
Ve hayvan kalmayayım diye…

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:10 PM

Bekliyorduk

Biz söylenmemiş onca söze sahipken
Ayrı ayrı yerlerde susup
Aynı yoksullukla ağlıyorduk
Ne geldiğimiz yer belliydi
Ne gideceğimiz yeri biliyorduk
Yollar ve yılanlar aynı şeyi anlatıyordu
Anladığımız kadarıyla ılık ve kıvrılarak yürüyorduk
Aslında ılık ve kıvrılarak uyuyorduk birbirimizin karnında
Her nesil kendi iklimini seçmiş
Bize, yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve yağışlı olanı kalmışı
Bu yüzden kolay ısınıp kolay üşüyorduk
Yani kolay birleşip kolay ayrılıyorduk
İllüzyonu keşfetmek fazla zamanımızı almadı
Hepimiz usta sihirbazlardık
Birimizin bulduğunu diğeri kaybetmiş oluyordu
O kadar ki,
Birimiz ölmeden ikimiz olmuyordu
İllüzyon bu ya, hangimizin öldüğü hiç anlaşılamıyordu
Biz yaşanmamış onca hayata sahipken
Ayrı ayrı yerlerde ölüp
Aynı yoksullukla gömülüyorduk
Yaşadığımızı bilmediğimizden
Öldüğümüzü de fark edemiyorduk
Kendini fark edince doğum sancıları tutuyordu kadınların
Ve erkeklerin zaferleri yakıyordu şehirleri
Kokusuzca oynasın diye çocuklar
Kaleler yapılıyordu şehirlerin içine
Kaleler yıkılıyordu üzerimize
Yüzyıllar kendini fark edince...

Gidiyorduk doludizgin
Doludizgin aşıyorduk çağları.
Kızıl bir deniz olup yarılıyorduk
Vaad edilmiş gaz odalarına ulaşsın diye insanlar
Kanlarımızla yollarını açıyorduk
Çözülemeyen her bilmecenin bir tanrısı oluyordu
Ve her çözülen bilmecede bir tanrı ölüyordu
Biz tanrılara, tanrılar günahlara sığınıyordu
Her var oluş tutunacak bir dal buluyordu
Tehlikeli aklın sınırlarını çiziyordu kadınların etekleri
Ve erkekler söndürüyordu şeytanın yaktığı her ateşi
Günahla çoğalıyordu insan
Çoğalarak utanıyordu
Bir peygamber bulunup çakılıyordu çarmıha
Adem oğlunun binlerce yıllık günahından
Ancak bütün günahları sırtlanarak hafifliyordu insanlığından
İnsanlar büyüdükçe eşyalar kirleniyordu
Bileklerimiz kirleniyordu yaptığımız zincirlerin pasından
Beş vakit temizlenip toprağa eğiliyorduk
Ancak kendimizi unutarak kurtuluyorduk eşyanın ağırlığından...

Seferler düzenleniyordu güneşin battığı yerden
Düzenleniyor hala
Ölümler yağıyordu üzerimize
Yağıyor hala
Biz yeniden kalkıyorduk gelen her sabahla
Kalkıyoruz hala
Ve gökyüzünün altında dilekler tutup
Kurbanlar veriyorduk tanrılara
Veriyoruz hala
Aynı aymazlıkla...

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Belki

Hayatın ş’uğursuzluklarında yüklendim bu kadar
Çok ağır yanlarım var, bilemezsin
Aynalar kırıldıkça
Hayırlısı diyelim
Diyelim ki, titredi elim
Ama insanlar paramparça
Nasıl görmezden geleceğim

Zihnim müthiş karışık, üstelik
Yoğun sis var gözbebeğimde
Yine de göremiyorum demedim sana
Demedim gerçekleri yok farz edelim
Güzel yanları bir yana
Fakat öyle çok kirlendi ki dünya
Bunu tekrar tekrar düşünmeliyim
Sayısız buluşmalar var evrenimde

Belki söylenecek yeni bir söz yok
Belki boşa kürek çekiyorum kör denizlerde
Kime ne
Yeter ki
Ş’uğursuz ölümlerden korusun beni
Hayat aşkıyla
Tam üstündeyken ateşten küre
Belki açılıverir perde

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Bilmem Hatırlar mı?

Parmağımın sudaki izi,
Halka.
Gemilerimin yüzdüğü,
Halka halka, dalga.
Önce gözlerin,
Saçların,
Dudakların,
Sonra ellerin eridi hafızamda.
Suya karıştı hepsi,
Kim bilir;
Bulut olup yağmurla,
Saçlarıma döner mi?

Kıyıdaki bir aşk mıydı,
Aşkın kıyısındaki hayat mı,
Bakıp geçtiğim?
Uzun muydu,
İnce miydi,
Ağır mıydı,
Buradayım diye bağırır mıydı?
Çınlar mıydı, andığımda kulakları?
Sevgilimdi bir zaman,
Saçlarımı,
Bilmem;
Hatırlar mı damlaları?

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Bu 1! (Özyineleme)

İnsanı sevmek bir kediyi sever gibi
Tırmalarken elini ya da yediği kaba tükürürken
Gelse de nankör
Sırf yumuşak olduğu için tüyleri
Bazen sevdirdiği için mırıl mırıl kendini
Bu yeterli faktör

İnsanı sevmek bir kediyi sever gibi
Yaşam biçimi bu olduğu için yani
Yani silah doğrultmadan
Tırnağıyla geldiği için üstüne
Olduğu için kendi gibi kedi
Bu gerekli faktör

İnsanı sevmek bir kediyi sever gibi
Arsız, yalaka bazen sinsi
Gelse de avıyla oynarken acımasız
Kendiyle avı arasında kaldığı için savaşı
Kışkırtmadığı ve kullanmadığı için tanrıları
Bu zorunlu faktör

İnsanı sevmek bir kediyi sever gibi
Kendi mirasını reddedip, tanrılığa soyunmadıysa eğer
Bu bir faktöriyel
1!


Faktöriyel: matematikte, sağına ünlem işareti konulmuş sayı
Özyineleme: özbenliğini baştan değiştirme

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Bulantı

Sen,
Aşkım benim,
Yoksul ruhumun açlık paniği;
Birini çok severek mi,
Çoğuna dağıtarak mı toplasam kendimi,
Vurgun yemeden mağmaya dalabilir miyim?

Siz,
Kuyularıma attığım cevapsız taşlarım,
Dünyanın evrendeki yankısından dinlediğim,
Yalnızlık ilahilerim;
Gözyaşlarınızı koruyun benden,
Onları gururum için harcayabilirim.

Ah,
Üstüme gelmemeliydin Tanrım.
Yüreğim suyla çevrili bir kafesteyken,
Kırbacınla dalgalar büyütmemeliydin.
İçim bulanıyor toprağın sudaki renginden,
Her an aklımı iradenden çıkarabilirim.

Ateşi hissetmeden yanabilir miyim?

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Büyük Patlama!

Her yürek bir devrimdir hayata
Her devrim bir yıldız
Ki, aynı ateşten beslenerek
Sarar bütün evreni
Ölü hayatlar bile parlar karanlıkta
Senden yansıyan ışıkla
Aydınlatır geceyi

Her inkar bir darbedir hayata
Her darbe düşen bir yıldız
Ki, aynı karanlığa gömülerek
Bekler bütün evreni
Yeniden ulaşabilmek için aydınlığa
Senden çaldığı kıvılcımla
Patlatacaktır kendini

Ve big-beng
Bir daha

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Cesaret

Önce, söz istedi özgürlüğünü,
Çıktı gitti,
Unuttu sahibini,
Eğildi, büküldü,
Çarptı duvarlara
Savruldu bir o yana, bir bu yana,
Rüzgar oldu mesela,
Sen de; meltem, ben deyim kasırga,
Okşadı sorularımı
Nasıl dağıttı sonra,
Bu onun hakkı
Bunca esaretten sonra.

Ardından, aşk ispatladı rüştünü,
Çekip gitti,
Bıraktı özlemeyi,
Dokundu, sürtündü,
Emekledi sokaklarda
Aktı bir o yana, bir bu yana,
Su oldu mesela,
Sen de; göl, ben deyim derya,
Öptü dudaklarımı
Nasıl vurdu sonra,
Bu onun çığlığı
Bunca suskunluktan sonra.

Derken, akıl bıraktı düşkünlüğünü,
Aldı başını gitti,
Terk etti cinnetini,
Kovuldu, sövüldü,
Düştü ayaklara
Döndü bir o yana, bir bu yana
Anlam oldu mesela,
Sen de; hoşgörü, ben deyim kavga,
Anladı korkularımı
Nasıl yıktı sonra,
Bu onun armağanı
Bunca mücadeleden sonra.

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Doğum Sancısı

Doğum sancılarındayım çığlık çığlık
Düşüncem met-cezir hareketleri
Çatlıyor bedenim orta yerinden
İflah olmam ay vurdu beni
Kendimi çıkaracağım içimden
Ana olacağım, kadınım ben
Güneş ekti bedenimi
Kan revan içinde doğacağım kendimden
Dişlerimin arasına bir çaput
Ellerimi tutun yahut
Kuvvetinizden verin
Durmayın su getirin
Bez getirin
Kefen olsun fark etmez
Yırtılıp beynimden
Kurtulacağım bu bedenden

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Düş

Bir gece aniden olacak her şey
Ya da gün ortasında birden bire
Binlerce sen koklayacağım çiçek çiçek
Gözlerim aşka doyacak kayıp renklerinizde

Gün ortasında birden bire olacak her şey
Kendimi gözleriniz olmadan seyrede bildiğimde
Hiçbirirnizde sorgulamayacağım kendi gerçeğimi
Yürümek için tutunmadığımda ellerinize

Bir gece aniden olacak herşey
Karşıtı olmadan da kavrayacağım güzellikten kasıt ne
Sınırları kalkacak aklımın
Ölüm karşıtı değil hayatın, sonu olduğunda sadece

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Düşüyor Cüzamlı Parmaklarımız

Sokakta, iltihaplı gazetelerin altında yatan bu epidemik öfke,
İçlerine saklandığımız yetim çocuklarımızdı.
Biz emzirdik memelerimizden kustukları kirli kanı,
Varoluşları yüreğimizde büyüyen hazımsız bir suikasttı.
Ve gizli kameraların yakaladığı bu korkak düşünce,
İçimizden attığımız öksüz çocuklarımızdı.
Biz öğrettik cüzamlı ellerine, erken kuşları vurmayı,
En iyi sapanın, hangi ağacın çatal dalından yapılacağını.

Boşuna büyütmeyin artık sancakları,
Ellerimizin gücü kalmadı.
Her ölümde ikişer ikişer,
Düşüyor taşıyacak parmakları.

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Enstantane

Uzun zaman önceydi
Uzundu zaman
Karanlıktı
Hücreler bölündü
Hücreler öldü
Dönen döndü
Gelenle yenilendi hayat

Hücre ikiye birbuçuksa
Yenebilsen kendini
Farz-ı misal acıyı
Çekmesen gelmez mi

Çıplak bir vücutta kaybolmuş gözlerim
Kulaklarım dik, burnum keskin
Her harekete
Açık yaralar gibi duyarlı tenim
Koku: viski
Ses: kuru yemiş
Hareket: üç kişi
Demek ki gece nöbeti
Beklenen kim
İyi ki bağlı gözlerim

Buradan bakınca uykusuz onüç gece
Hücredeyse
Ezeli ve ebedi
Yataksız demir karyola
Sökülse
Belki uyur bileklerim
Hatırlıyorum
Utanılacak haldeyim
Kalırsam gizleyeceğim
Kalmazsam
Siz gizleyin

Kaçıncı sürgü sesi
Kapımdaki
Kaçıncı günün hangi saati
Bağlayın gözlerimi
Kendimi soyarım
Biliyorum
Burada Allah yok
Zaman bitti

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:11 PM

Erkekler İçin Özdeyişler

Kadınlardan korktuğunu itiraf edemiyorsan
özendiğini itiraf et kendine,
bu seni güçlü kılar.
Her erkeğin derin uykularından bir kadın uyanır.

Hem erkek hem güçsüzsen
bunu entrikalarla gizleme, ruhunu çirkinleştirirsin.
Güçsüzlüğünü saracak bir kol mutlaka bulunur
ama ruhun çirkinse kalabalıklar içinde yalnız ölürsün.

Eksiklerini saklamayan erkek kadınlara sevimli gelir,
kendini abartan erkek bütün insanlara itici gelir.

Parayla satın aldığın bir tek kadın teni seni mahkum etmeye yeter.
Para her zaman senden bir adım önde gider.

''Nietzsche ye nazire''
Kadınların yanına mı gidiyorsun?
Öyleyse çiçeğini unutma,
istersen onu kırbaç olarak da kullanabilirsin.

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:12 PM

Evren Yuvarlak!

Su bulunmuş başka bir gezegenin atmosferinde
Varmış yani hayat, bizim dışımızda da
Vardı ya da var olacak
Su varsa
Hatta
Küllerini suya karıştıran birileri
Ademle Havva belki
Hatta daha da ileri
Evreni gezmiş say ki
Ki, evren dediğin ne ki
Dünya misali
Yüzde yetmiş biri su benzeri
Boşluk bilgisi
Belki de
Dağınık parçaları birleştikçe
Çıkacak haritası
Sonra ‘’evren yuvarlak’’ diyecek biri
Bu yüzden asılmayacak, ama
Asılacak evren ona
Ya sonra
Benden sonra?

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:12 PM

Fasl-ı Nihavend

Bir derin nihavend sızıdır senin gözlerin
Ut ile yeksan her dokunuşunda titreşir tellerim
Ağlayan darbuka, konuşan ney, dinleyen mecnun
Ruhuma şifa aşk ile çağlayan muttasıl nağmelerin

Hicran faslından uzak dur ne olur
Sana değil fakat aşkadır sitemkar sözlerim
Ellerime dargın vuslat, gözlerimden bigane
İnletme gönül sazını ayrılıktan sayılmaz bu gidişim

Dilerim aşk-ı muhabbetten yansın güllerin
Makamın cennet olsun, Kevser şarabıyla dolsun kadehin
Bırak tezeneyi, etme beni vicdanıma düçar, zaman dar
Kalp kapın değil, nihavend ömrün son kapısıdır geçtiğim

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:12 PM

Frontal Lobum Arızalandı Kekeliyorum

Olgun çocuklar doğurdum
Yaralı yanlarımdan
Kafiyesi kendinden menkul
Çağ şarkılarıydılar
Saçları sakalları ve etekleriyle
Döndüler
İplere dizilip boncuklar gibi
Parmakla sayılarak
Köşesiz ufuklarda
Durmaksızın
Batıp çıktılar

Aynı sözlerle yazıldıkça
Tarih tekrar ediyor
Aynı perspektifte zaman
Durmaksızın
Genişleyip daralıyor

Bir sepet lazım bana
Bir de bebek Musa
Geleceğimi suya bırakacağım
Firavun oğullarımı katlediyor

Benden duygusal bir makine yaptılar Hose
Kendimi tekrar ediyorum
Bir zamanlar kraliçeymişiim
Belki sümüklüböcek
Şimdi son reankarne
Ve bilumum karnede sıfıra vurarak
Psikanalistimin omzunda ağlamak istiyorum

İnsan mühendisleri biraz daha çalışın
Frontal lobum arızalandı kekeliyorum

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:12 PM

Gebe

Ey insan!
Şu kainat bildiğin gebe
Ne azalır, ne artar senin varlığınla
İçtiğin su kadar ağırlığın var
Bastığın toprak kadar hacmin
Gel gör ki; kainat kadar sonsuzdur isteğin...
Ve hem Tanrısındır hem de kul zamanın yatağında
Seni doğuracak anayı gebe bırakırken sözlerin...

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:12 PM

Gece

Birazdan kederler kırılır birer birer
İnsanlar içlerinden dökülmek üzere
Kırılmış ne varsa tek tek
Hesabını kendine vermek üzere.

Başka bir alemdir *******
Ağlayanlar gülenler ve vazgeçip gidenler
Tren garları doludur
Garajlar hınca hınç
Kavuşanlar bir yandadır
Ayrılanlar yansız kalır.

Sokak lambaları yanmıştır
Ampullerin kimi patlak kimi çalınmıştır
Yine birinin kapısı, birinin uykusu, birinin umudu çalınmıştır
Çocuklar yatmaya zorlanmıştır
Büyükler baş başa kalmaya, yalnızlar susmaya hazırlanmıştır

Gece gelir ağır ağır, karanlık hiledir
Bir köşe başında hançerdir
Hançer gece gibi soğuktur, kınından habersizdir
‘’Hançerine kın olsam’’ der biri sevdasından
Biri diğerinden habersizdir.

Gecedir, karanlık uzayıp giden yollardır
Yollar hayatı bir yerden alıp başka bir yere savurmaktır
Mola yerleri şirketten çaylıdır
Geriye dönebilmek için son fırsattır
Yol buyu müzik kahırdır
Canı eşikte olmanın erken tutulan yasıdır.

Sabahçı kahvelerinde hava ağırdır
Ayak kokuları soğan kokularına karışmıştır
Masalara abanmış kollar uyuklayan kafalara yastıktır
Adıyamanlıdır, Urfalıdır, Diyarbakırlıdır
Kamyon kasalarına istiflenmiş ameledir, marabadır

Gecedir, bazı çocuklar sokaktadır
Bir nefes tutkal nefreti korkuya yapıştırır
Korkmak, sevmeyi becerememenin öteki adıdır
Gazete kağıtlarının koynundaki başlar durmadan kaşınır
Bitler bile halinden rahatsızdır
Bu çocuklar kansızdır
Kansız, hırsız, arsızdır.
Oto kapıları matematiktir
Oto teypleri fizik
Dilenmek edebiyattır
Siren sesleri müzik
Yani ki, hayat okulu çetindir
Diploması üç yönden çekilmiş resimli ve parmak izlidir.

Gecedir
Rahat yataklarında uyuyanlar rüyalarındadır
Rüyalar sevdadır, rüyalar karabasandır
Biraz pişmanlık, biraz geçmişin hesabı, çokça geleceğin masalıdır
Uykuda olanlar her şeye rağmen şanslıdır
Uyuyamayanlarsa; ya gecenin kanayan yarası
Ya da kanatan yüz karasıdır.

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:12 PM

Gençliğim

Onlar aldığım nefes
Yürüdüğüm yol
Gözümde biriken keder
İçimdeki yaşama sevinciydiler
Bir hamam böceğinin banyoda yaşadığı serüvenden
Kafkaya
Pazarcının çamaşır satmaktaki hünerinden
Marxa
Dondurma külahına basılmış gereksiz yazılardan
Hat sanatına kadar
Gözümün görebildiği, aklımın alabildiği
Duyularımın algılayabildiği ne varsa
Sorgulardım arkadaşlar
Kalem ve kağıt ellerimdi
Sesim, duygularım, bilincim, bilinçsizliğim
İlle de sevgimdi
Volkanlarım vardı
Çağlayanlarım
Bağdaş kurup oturduğum tepelerim
Seve seve boğulduğum sığ denizlerim
Ölümlerim vardı
İçlerinden birini seçemediğim
******* boyu yazar
Kuş cıvıltılarıyla birlikte karşılardım sabahları
Işığı tükenen bedenimle
İbadet eder gibi satırlarıma yatardım
Yazarak duvarları delerdim ben arkadaşlar
Tüneller kazardım
Kendi varlığını savuran deli bir poyrazdı ellerimde gençlik
Dinmekle ölmek aynı şey sanırdım
Sanmak ne kolay şeydir arkadaşlar
Gençliğin kayalardan yontulmuş yataklarında
Kuş tüyü yastıklara baş koymak ne rahat
Oysa umulmadık bir anda takılıverirsin ağlara
Ya da bir lokma azık uğruna küçücük bir oltaya
Gene de çırpınırsın umutla
Şansın varsa damaktan sıyırırsın hayatını
Ya da son anda ağdaki bir yırtıktan
Tekrar kazanırsın varsa geriye kalanını...

İşte ben o şanslılardan biriyim
Yani son anda kurtuldu geleceğim
Ve tüm bunların tek sorumlusu
Deli, sevecen
Ve umut dolu gençliğim...

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:12 PM

Gezgin Bekleyişlerim

Gördüklerini olduğu yerde bırakan yanım
Gurbet şarkılarımdaki es
Sıla özlemlerinden muaf seyyahım
Bana hafifliğinden ver Hose
Özgürlüğün kayıp rüzgârlarında savrulsun saçlarım
Ayrılığın korkularından çek çıkar yollarımı
Bulutlarınla okşa yüzümü biraz
Hissediyorum, çok uzaktayım

Ey telaşsız bekleyişlerim
Kapılarınızdaki sürgüleri açın bana
Geldim
Gölgesiz duruşlar açıyorum içimden
Başımda güneş mevsimi dik inişler
Ayaklarımda su kuvvetinde çekim
Adı konmamış kasırgalarım benim
Siz döne döne gelin
Ben olduğum yerde gezgin bekleyişlerim

Anılarından birini seç Hose
Yeryüzüne inmemiş dillerden biriyle
Aşkın dönüşü olsun bendeki anlamı
Yaşamakta olduğun anılardan birini anlat bana
Benden uzanan ve bana kavuşan ne varsa
Ayır beni Hose
Anılarından beni seç
Kanımdaki ağırlığı al
Seninle
Suyun yüzeyinde gölgesiz eseceğim

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:12 PM

Gitmeliyim

Yaprak değdi rüzgara
Rüzgarda bir telaş
Gitmeliyim
Gitmezsem yaprak gibi düşerim
Dağlara düşerim
Dağlar yıkılır üstüme
Gitmeliyim
Deniz kımıldadı kürekte
Denizde bir telaş
Kıyı bulmalıyım kendime
Gitmezsem kıyısız kayıklar gibi titrerim
Fırtına vakitsiz koptu yüreğimde
Uzaklık vurdu kapıma
Kanıma girdi kör şeytan
Şeytanda bir telaş
Gitmezsem inanç duracak yoluma
Gitmeliyim
Yokluğun okşarken yalnızlığımı
Telaşsız şiirlerde yürümeliyim
Ve hasretini süslemeliyim gidişimle
Ki dönmeye umudum olsun her istediğimde.

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:12 PM

Göremiyorum

Seni seviyor muyum bilmiyorum
Soyuyorum *******ce
Sorguluyorum
Seni seviyor muyum
Göremiyorum

Uzun yağmurlara yatırsan saçlarını
Dokunmasan
Gözbebeklerini şimşekler büyütse
Kocaman
Aniden aklını alsa önünde açılan toprak
Korksan
O an çırılçıplak
Yalnız
Derin
Kuyrukları birbirine karışmış
Çok boyutlu bakışlarla
Binlerce yıl
Dost muyuz, düşman mıyız
Tartsak
Seni seviyor muyum
Göremiyorum

Bitti
Toparlanıp gitmelisin
Hızlı, tereddütsüz
Dönmemek üzere
Hem dönsen bile
Mümkünü yok
Zamanda geçmişe aralanan kapı
Olsaydı, hiç yerimiz kalmazdı
Biliyorsun
Evimiz ejderhalar gibi ateş kusardı
Başlangıçta mutlaka
İkimizin arasında canlı volkanlar vardı
Bitti
Gitmelisin
Ardında
Sallanan sandalye
Elektrikli cezve
Birkaç şiir ve Çernişevskiyle
Seni seviyor muyum
Göremiyorum

Kırılır mı insanın gözkapakları
Kırıldı işte
Bundan böyle bakmamalısın
Sürekli ıslak
Beyazları rüzgar yırtığı
Kan inmeli gözlerime
Canımı yakarsın
Canımı çok
Harcayabileceğin birikmiş
Derleyebileceğin ya da
Bende kalan yok
Gitmelisin
Seni seviyor muyum
Gözlerim bitti
Göremiyorum

GooD aNd EvıL 11-11-2008 06:13 PM

Gözlerim Açık

Nasıl tatlı nağmeler mırıldanır akan mürekkep
Kurumuş yatakların ağıtını dinlerken hayattan
Hangi kıyısında kırıldı kanatları bilmem
Göçmen kuşlar bile düşüyor
Tutunduğu ilk dalında
Yazgısından

Altının ons ederini ne kadar artırır
Bir çocuğun yanık saçları
Hele siyahsa
Derinse
Gizse
Eldiven gibi çekip içine
Yuttuysa bütün utancını
Gözleri, yükseltir mi
Petrolün varil fiyatını

Bir avuç toprak var cebimde
Nemsiz ve cansız
Gittiğim her yer biraz da benim
Geldiğim yeri ise kimse sorgulamıyor
Nicedir onlardan biri değilim
Bakın soğukkanlı gözlerine
Sahipsiz ve ağıtsız bir cenazeyim

Ne sunabilirdin ki umuduma
Açlığını yatıştıracak
Yağmalarla yüklü sofrandan
Sende kalan ne
Öylesine uzaksın dünden ve yarından
Yine de sahibin var
Ağıtın
Tanrın var utanmadan

Gözlerim açık
Açık gözlerim
Örtün dünyayı görmeyim...


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:42 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.