www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee

www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee (https://www.cakal.net/index.php)
-   Edebiyat (https://www.cakal.net/forumdisplay.php?f=268)
-   -   Birol Özdemir (https://www.cakal.net/showthread.php?t=143094)

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:12 PM

Birol Özdemir
 
Acı Gece

İçim apacı,
Geldiler gece vakti
Yazıyorum, gitsinler,
Yeter!
Uyumaya debelene debelene
Her gece
Bir gece uyuyup
Uyanamayacağım.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:12 PM

Adam Ben de

Aman ben de
Buldum da bunuyorum.

Canım ne isterse onu yapayım diye
Dertler icat edip kendime,
Bir de güzel büyütüp,
Kum falan katıp, gözyaşı,
Kocaman duvarlar örüyorum.

Sonra
Yıkayım diye bütün duvarları yeryüzündeki
Kafalar vuruyorum patır kütür.

Ondan sonra, başım ağrıyor;
Doktorlara gidiyorum
Haplar çakıyorum, bir yandan
Kafalar atıyorum duvarlara
Yarıklar açıyorum, nafile;
Koca kafam kadar bile değil ki çıkarayım.
Nasıl örmüşsem
Özene bezene.

Adam ben de,
Ben örmüştüm bunları halbuki bunca yıl,
Çok zaman olmuş,
Bir hatırlasam nasıl yaptığımı,
Tuttuğum gibi ucundan, söküvereceğim,
Ben ördüm bu çorapları
Kendi başıma.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:12 PM

Adıl

İsmim Birol,
Seviyorum,
Annem koymuş.

Cismim şekilsiz biraz,
Ne yapacaksın,
Kısmet de, geç;
Kimse sorumlusu
Koyvermiş.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:12 PM

Aferin

biz bu işi beraber yapacaktık,
seninle yapacaktık
sana diye değil.

ilk sen sevmiştin odamı
görmeden,
bu odada ilk çayı sen içecektin,
söz vermiştin
biz çay içerken seninle
bu işi birlikte yapacaktık
sen yine ektin beni,
konuştun durdun, okuyup okuyup
şöyle güzel, böyle güzel
fabrikasyon, mabrikasyon
hikaye.

biz bu işi beraber yapacaktık güya,
nerdesin şimdi,
nerden bileyim
yine beni ektin
çekip gittin eyvallahsız,
aferin.



Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:12 PM

Afyon Soğuğu

Bilirsin sen,
Zaten uyku tutmaz yolda ama
Neresinde arayım seni gecenin.

Afyon’a doğruyum galiba,
Buranın gecesi bizimkilerden değil sanki,
Daha siyah,
Daha zor.

Gülerdik,
Afyonlu gibi gece gece,
Koca koca,
Deli gibi gülerdik biz;
Öyle değişik özlüyorum ki seni.

Bu otobüs
Senlik benlik hiç bir numarası olmayan,
Hiç bir güzelliği;
Bırak eskiliği,
Bırak yaşlılığı,
Harap, asil,
Ezikliği,
Çocuk gözlerimizdeki sinemaların robotlarından
Bu otobüs,
Bu haliyle hem de,
Ağlatıyor beni,
Seni
Öyle değişik özlüyorum ki.
Kafamı eğip
Kapşonlar takıp saklanırken yaz ortalarında
Kız babalarından,
Sen verirdin bavulumu, gizli gizli
Gülerdik gece vakti,
Gülerdik
Gece
Sinsi.

Kız gitmesin diye taklalar atıp
Ve oyunlar oynayıp babası uyanmasın diye,
Hınzır hınzır
Çok gülerdik,
Çok ağladık
Kış gelip gidince kız,
“Gitme”yi öyle sanırdım ben.
Oysa hemen bahara geldi
Bahar gibi esas kız, ne tuhaf,
Sen getirdin habersiz,
Öyle özlüyorum ki seni,
Meğer gitmek böyleymiş.


Bir de üstelik
Kolyemi unutmuşum
Öyle çok ağlıyorum ki artık.





Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:12 PM

Ağbi

Ağbi,
Gelmiyorsun, darılmam,
Gelemiyorsun.

Ağbi, özlüyorum,
Gelsen bir ara
Otursak,
Sigaralar içilse gece gece,
Dumana boğulu gülsek, öksürüğe,
Varsa dökülecek yaşın
Ziyan olmasa
Suratıma çarpsan,
Bağırsan,
Bağıran adam değilsin, ağlasan,
Ağlayan hiç değilsin kolay,
Çıkışsan,
Çıksan gelsen, bağırsan,
Çağırsan,
Paralar bulsam,
Kopup gelsem
Sigaralar içsek sabah sabah,
Beyazlara gri katıp
Yağmurlar yağdırsak kocaman binalara,
Annemin çiçekleri açsa.

Sesin yorgun geliyormuş,
Söylememiş, canın sıkılmasın diye,
Canımız,
Bize de söylemiyor,
Yazıyor bir yerlere, tatlı tatlı, kırmadan
Öyle çok yazıyor ki,
Öyle sıkı canı, canım.

Ağbi,
Dünyanın öbür ucu yangın,
Sesini duymadan, su topluyor benim yüreğim,
Öyle korktum ki,
Ağlayan adamım ota boka,
Koca koca binalar çöküyor beyazlara simsiyah,
Dünyanın öbür ucundan ta
Benim üzerime, öyle korktum.
Sesini duymadan kalkmadı binalar üzerimden.

O kadar adam öldü,
O kadar adam ağladı her birine,
O kadar yaşın hepsi
Benim gözlerimde birikti,
İkisi düştü, üçü,
Kalanı içeri,
Sesini duymadan çıkmadı,
Ciğerlerim boğulacak sandım.

Anneme söylemedim,
Canımız
Sıkılmasın diye,
Öyle sıkı zaten,
Babama şikayet ettim
Senden haber vermeyen kim varsa,
Babam,
Renk vermedi
Vermiyor zaten
Yüzünün rengi de kalmadı verecek,
Paranın rengi öyle koyu burada,
Bembeyaz yapıyor içinin suratını,
Öyle tedirgin canı,
Sağı borç, solu, paralar bulsam,
Bir ev alsam, bir araba,
Bahçeler alsam anneme, çiçekler,
Babam
Sırtını yaslasa artık
Şöyle rahat rahat, bulmacalar çözse bütün gün,
Düşünmese seni beni
Yedi harf “özlemek”ten başka,
Paralarım olsa keşke
Ne lazımsa kime sevdiğim
Alsam, versem,
Kopup gelsem.

Ağbi, özledim,
Babamın canı dişinde,
Annemin öyle sıkı,
Benim derdim ne, bilmem,
Özür dilerim, gelemem,
Elim darda,
Ğöğüs kafesim mengene,
Lazımsın hepimize;
Annemin bahçesi,
Babamın kapaklı gözleri, kaşları düşük,
Bir şeyler yazıyorum bu ara bir araya,
Lazımsın
Kenarına içimin dışını çizmeye.
Ben beceremiyorum,
Seni çiziyorum defterime, sözcüklerle
Olmuyor.

Özledik,
Şekli aynı damlaların, şemali,
Gözler ayrı,
Damlaların yönleri;
Birimizin dışa, kimimizin içe,
Sebebi aynı damlaların,
Özledik, çok
Lazımsın hepimize,
Ağbi,
Sigaralar içsek gündüz gece,
Gelsene.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Ara ki

Görmüyor senin gözlerin,
Benim başım durmuyor oysa,
Ve bu yaptığın ne
Bilmiyorum
Nasıl yaptığını,
Nasıl becerdiğini.

Kafamı çevirip
Gözlerimi kaçırıp,
Sesinle başbaşa
Bunca yaşamın önceden göstermediği
Ve şimdi senin
Açılmamış ceylan gözlerinle
Bakmaya,
Tutmaya korktuğum çocuk gülüşünle
Gözüme soktuğun bu kızgın
Bu sivri acının
Adını arıyorum,
Yok;
Ara ki bulasın...


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Ara Sıra

Ne kadar daha böyle gider bu işler
Bilemem,
Yani ben ve sen, onlar,
Biz
Ne kadar daha biz,
Senden ne kadar, ne kadar ben,
Onlar ne kadar daha arada
Sırada
Ne var,
Bilemem.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Ben

Sen...
Bende sen
Ben de sen,
Ben desen;
Sen...

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Ben Gideyim

Bak
Ciğerlerim sökülüyor,
Nasıl bir kor bastıysan içime
Kulaklarıma kadar yakıyor,
Göz kapaklarım kabardı,
Su topluyor alnım, boncuk boncuk
Yakıyor, gözlerimin suyunu sıkana kadar
Cayır cayır, bak,
Senin ardından
Tek dal gülüşünü
Tek gülen bakışını yakalamak,
Bir de acıyan dudağına
Tek bir öpücük, küçücük
Senin ardından
Küçücük.
Bak, ağır geldi,
Gırtlağım kupkuru
Boğazım çöl yanıyor,
Çocukluğunun,
Yıllarımın bütün ağırlığı,
Ayaklarım karasu basıyor,
Bak;
Kalbim bu yükleri artık taşımıyor,
Bacaklarım ceylan kırığı
Başım kendine bela,
Üstüne çöküyor...

Bak,
Yoruldum,
Duramıyorum;
Ben gideyim,
Aklım kalır.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Beş Duyu

içtiğim sigaranın tadı yok
dudaklarının tadı karışmadığında
yani gözlerinin içinden geçecek ki bakışım
gördüğüm bir şeye benzesin,
en küçüğü bile dokunsa tenime parmaklarının
her yanımı dağlasınlar, acımaz
sesini duymadan indim mi güne, diyeceğim,
gün güne benzemiyor
yani kuvvetli en kuvvetlisinden uyuşturucunun
bir nefes kokun.

insanım diyorum
hepi topu beş duyumdan,
gittin mi
beşiyle bir gidersin,
gittin mi
ne anlarım 'insan'dan.



Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Beyaz

Bu gece otobüsleri çok sıktı
Benim canımı,
Canımın boğazını.

Gece aynalarından baka baka suratıma
Her seferinde
Birazımla daha tanıştım,
Ve tanıştığım her yeni biraz,
Gece, biraz
Soğuk...

- Saate bak, daha var,
Hırkanı giy,
Üşüme,
Tependeki lambayı yak...

Biraz ışık,
Ama cam
Daha ayna şimdi ve bak,
Birazın daha karşında
Biraz daha gece,
Daha
Siyah...

- Yak lambayı, okursun biraz,
Biraz yaz,
Yolun uzun...

Bu uzun yollar
Her seferde, uzadıkça
Birazımla daha başbaşa,
Daha gece,
Daha bitmez.

Ve gecesi bitmeyen yollardandır,
Her seferinde ben
Biraz daha durdum,
Ne tuhaf, durdukça ben,
Yollar daha sabah aceleyle,
Gece
Her zaman oldu ama bana.

Ama vız gelir;
Ben ne gecesindeyim
Ne yolunda.

Durdukça ben,
Zift döküp hayatımın üstüne başına,
Beyaz çizgilerle yardılar ortasından,
Kandırdılar,
Avuttular
Kesik beyaz çizgilerle ve
Sırf ağzıma tıkamak için
“Siyah! ” bağırdığımda,
Ömrümün sağına soluna,
Köşe başlarına,
Tam altına koydular gözyaşlarımın,
Fosforlu,
Kan çanağı,
Parlak beyaz taşlardan;
Sırf “Beyaz! ” demeye bağırdığımda,
Sırf gözüme sokmaya
Simsiyah ağladığımda.

Ve bu karanlık yollar işte
Yatıra yatıra sağa sola,
Batıra batıra siyaha
Kafamı
Öyle bir hırpaladı ki,
Gözyaşlarım
Öyle ince işledi ki yüzüme
Kıvrım kıvrım
Geçtiğim her yolun bir kopyasını
İte kaka,
Kafasına vura vura
Köpek itaati öğretilmiş,
Gerizekalı çocuklar gibi sinmiş ve
Kaya gibi sağlam,
Ama rüzgarın,
Suyun önünde,
Rüzgarın,
Denizin çizeceği şekline razı kaya gibi,
Aramadan artık,
Bakınmadan,
Çıktığı kadar önüne
Kesik kesik beyaza dünden razı,
Hele bir de sağa sola serpiştirilmiş
Parlak fosforlu bulursam arada,
Kemik bulmuş sokak köpeği gibi;
Başka da bir şey istemez oldum.

Bu gece otobüsleri savurup
Bu gece aynaları baktırıp bin defa
Suratımın içine,
Yolların siyahı, siyahın bitmez oluşuna,
Bu molaların ayazları
Nerede duracağıma bile,
Ne kadar ve sigaramdan
Kaç nefes,
Kendi kendime karar veremeyeceğime
Öyle bir ikna etti ki,
Ne siyahından şikayetim var artık,
Ne gelmeyişinden sabahın,
Gelenin
Siyah oluşundan.

Elimde kalan biraz beyaz,
Tek tük parlak bile var sağda solda;
Onu almayın
Yeter,
Yeter siyah zaten her yer.

Ya da bırakın,
Karşıdan yaklaşan parlak,
Bembeyaz,
Geri götürsün önüne katıp,
İlk bindiğim yere,
Bırakın öyle beyaz;
Bırakın
Öyle beyaz!


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Bomba

Bütün organlarımı bağışlıyorum
Nezaketimi ve sarılışımı,
Bakışlarımı...

Yüzünde gezen parmaklarım
Bitmiyor
Bu duruş
Bir şeyler söyleyecek gibi;
Başımı döndürüyor.

Üzüyorum belki, susamam,
Patlıyorum
İçimde
Aşka ayarlı zamansız bomba var,
Parça tesirli,
Pimi çeken hep gözler;
Bir parçamı koparıp
Avuçlarına bırakıyor,
Bu defa
Bıraksın istediğim
Ta kendim.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Buz Kılıç

Karşımda sesin, buz kesmiş,
Kılıcın buz
(benim sevgim bana yeter)
İçimi kesmiş, öyle derin
Kan kesiyor,
Buz eriyor her kelimen
Kılıcından damla damla,
Her kelimen sağanak
Buzdan eriyor kafama dolu dolu
Sıcak terler, soğuk duş,
Kirpiklerim kıpırdamaz suya sokup çıkardıkça kafamı,
Gözlerim öyle şaşkın açık
Bu kılıç buzdan,
Bu kılıç, tanıdığım, kordandı,
İçime değdiği an her yerimi yakmıştı,
Bu kadar ısıtıp
Bu kadar sıcakken bu yüreğe şimdi buz;
Bak çatlıyor,
Ve bütün temiz kan burada,
Göğsüme içerden yumruk yumruk adını vuran bütün bu kan
Sızmaya başladı, tertemiz
Gözlerim yüreğimden akıyor kıpkırmızı,
Kulaklarım içine kapanıyor
Keşke uğul uğul bunları duymasa,
Küçük çubuklar her kelimen,
Sokup sokup çıkarıyorsun,
Kulaklarımın pasını alan çubuklar bunlar eskiden,
Tanıdım,
Buzdan şimdi, içeri eritip
Nokta nokta çürütüyorsun...

***
Sen bir ses ver
Ben şarkılar yazayım sana,
Şarkılar yazardım ben sana,
Hala yazıyorum,
Havaya,
Sesinden geçtim
Şarkılarımı dinle,
Ateşimi hatırla,
(Ben) hala ateşler yakıyorum sana: üşüme,
Alıp kor odunları suratıma, gözüme,
Kulağıma vuruyorsun,
Şarkılar söyleyeceğim sana
Ağzıma çarpıyorsun,
Yetmiyor
Yeni dünyalar yapıp yeni ateşler yakıyorsun,
Kendine;
Elini sokamıyorsun da,
Benimkini söndürüp
Kor odunlar seçiyorsun kocaman,
İçime vuruyorsun;
Tüm sesinle.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Cahide

Söylemek istediklerimin çoğu
Kağıda değmeden yitip gidiyor.

Kalemin ucundan
Damla damga düşüremediğim
Her cümle
Kafamın arka sokaklarında
Ölmeyi bekliyor,
Unutulmuş yıldız eskileri gibi.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Camdaki Teyze mi?

Sen bütün gün otur
Ben izleyeyim buradan,
Akşama kadar.

Işığını yak,
Perden açık kaldıkça
Ben izleyeyim,
Senin ne izlediğini, için için
Kambur duruşuna üzülerek,
Kim olduğunu bilmeden,
Yüzünü,
Gözlerini,
Vücudunu görmeden,
Yaşın kaç,
İşin ne,
Ne için bütün gün
Aynı odada oturuşuna şaşkın.

Sıkılmışsındır,
Ya da canın sıkkın...
Bilsen,
Benim de,
Hem nasıl,
Gelsen;
Kimsin, bilsem.

Bak
Bitirdik yine günü.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Çok

seni özlediğim zamnalar
ne kadar çok
sana benzeyerek
ne kadar çok kadın
yürüyerek
ne kadar çok
gelerek
üstüme üstüme
hiç bakmadan sağına soluna
ne kadar çok
geçip gidiyor;
ne kadar çok uzağımdan.



Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Dalgınç

Süngerlerle midyeler arasındaki
Kayalıklara çarptım,
Dalmışım.

Bir parça da orada bıraktım,
Huzursuzluğumu sürdüm ve hüznüme
Arkadaş oldular.

Ben o kayalıklarda susuş buldum,
Bakış
Ve öylece anlatış aşkı.
Her şeyi biliyor
Ama susuyorlar, sanki
Ağızlarını açsalar boğulur bir halleri var,
Tamam, peki,
Ama beni dinleyin;
Kaya değil misiniz,
Oynamazsınız yerinizden
Korkmayın.


Benim aşkım zaten
Kıpırdamayışınıza...


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Du Bakali

İttirmeyin ulan
Boşuna
Uğraşmayın düşürmeye,
Ben zaten ineceğim,
Zaten bindiğim dalların hepsi kesik
Hocayla tanıştığım günden beri
Elimde bir uçurtma
Göğe maya çalıyorum.

Bi tutarsa...


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:13 PM

Edep Ya Hu

şunu iyi bilesiniz
benim masamda her saat edep var
ve sandalye yok küfüre;
kalkın, gidin,
ya da dilinizi törpüleyin.

benim soframın dört ayağı var kardeşim,
dördü de aynı yere basıyor
güvendiğim başka bir şey yok kardeşim
ne demirler belimde
ne kolumun kuvveti,
edep var benim her öğünümde, yerseniz,
çok da lazım değilsiniz hiçbiriniz
beğenmezseniz
kalkıp gidersiniz.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

El Veda

Elveda demem gerek belki,
Diyemiyorum;
El
Veda etmeli ele, biliyorum,
Gidemiyorum.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Elma Desem

Köşe bucak saklanıyor
Dumanın
Havada kayboluşu gibi;
Göremiyorum
Ama burada, biliyorum,
Gözlerimi yakıyor,
Kokusu burnumda
Gitmiyor.

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Esinti

ben oturmuş beklerken
esiveriyor bazen rüzgar,
kapı gıcırdıyor önce,
yavaştan açılıyor
birden görünüveriyorsun
bir gülümsemelik zaman
sonra yok oluyorsun;
içim ürperiyor
ve beklemeye başlıyorum...


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Eşyayım Tabiatım

Eşya gibi bir kenarda
Duruyorum, öylece
Lazım olacağı vakti bekler
Eşya gibi.
Bir sürü sahibim var üstelik,
Gözümün ayrı
Gönlümün ayrı.

Bazı şeyler var yine de
Sırf bana ait,
Kollarım mesela;
Başımın üstünde birleştiği zaman
Mezartaşım gibidir,
Avuçlarımda yazı kalıntıları
Geçtiğim her hikayeden...


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Fakir

Gözlerim kısık biraz
Doğuştan,
İmkanlarım kısıtlı,
Hesaplı tarafından mutluyum sık sık
Bugünlerde sesim biraz kısık,
Bağıramam.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Fatih Ekspresi

ben seni bu denizler gibi severim
böyle uçsuz
böyle bucaksız ve mavi çeşit çeşit,
dalga dalga okşarım bedenini
köpük köpük özlerim,
bir kayaya denk gelirsem
tam koynuna girecekken,
damla damla savrulurum
sağa
sola

ben seni bu gökyüzü gibi severim
böyle geniş
böyle büyük mve mavi ayrı ayrı,
rüzgar rüzgar dokunurum yüreğine
bulut bulut kucaklarım
yağmur düşerse güneşe
tam ellerin ısınırken,
kapkara çökerim
üstüme
üstüme

ben seni
şu koca dağ gibi severim
öyle sağlam
öyle kararlı ve mavi aslında toprak,
bakarsın bakarsın
göremezsin ucunu,
korkarım görürsem diye,
yerinden oynar ruhum,
deli olur diye;

bilmem nasıl sever deliler ama,
ben seni
deliler gibi severim.



Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Fazlalık

Hoş değil belki
Bunu böyle söylemek
Fakat
Doğrusu bu;
Fazlayım, sizlere de,
Buralara da.

Belki bundan
Fazlalığım çoğunuza,
Ama bundan
Ölecek değilim,
Canınız sağolsun.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Fındık

Ben bu şehri bırakamam,
Her köşe başında bir selamım,
Her ara sokak
Eski arkadaşım, kolay mı,
Bir eyvallah mı?

Bu şehri bırakamam ben
Daha il sınırı tabelası yakalar,
Banliyö isimlerinde başlar hasreti çocukluğumun,
İlk gençliğim
En işlek caddelerinde piyasada hala.

Herkes bıraksa bu şehri
Ben bırakamam,
Bitmez yaz nöbetlerim,
Herkes pıtır pıtır çıkıverir çorbacıdan
Ben çıkamam törensiz,
Bozkırı ayrı gülümser sarı buruk,
Ayazı başka türlü seslenir bana
Bitkin biraz, soğuk,
Her yağmur denizi aradığım,
Islandım mı benim bütün çukurlar,
Her kaldırım üstünde ayaklarımın izleri,
Herkesi bırakır bu şehir isteyen
Pabuçlarıma yapışır
Yeni dökülmüş bütün asfaltlar
Bastığım
Bütün yokuşlar Aralık buzu.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Fotoğraf

hayatımın en güzel fotoğraf karesine düşmüşüm
siyah beyaz gibi, krem kahve
ikiye ayrılmış merdivenler var
biraz kırık dökük
taşlar var etrafında
dağınık, şekilsiz basamaklar
ve en tepesinde gökyüzü var aydınlık,

hayatımın en uzun merdiveninde durmuşum sanki,
sağı solu eski binalar,
demirler var en öndekinin en alt penceresinde,
binalar sanki bize doğru, eğilmişler gibi
kucaklar gibi,
ya da binaların sırtında
senelerce ton yük var,
hayatımın en yorgun binaları gibiler,
denize bakıyor bir kısmı
dinlenmek ister gibi bir halleri var,
ve ağaçlar var,
bir kısmı ağaçlara yaslanmış gibi,
fotoğrafa sığmamış ağaçlar,
hayatımın en uzun ağaçları bunlar
ağaçların dibinde yosunlar
yosunların altında taşlar var
binalar sağda solda,
ve taşların yanında basamaklar;
merdivenin üstünde hayatım var,
besbelli
en güzel fotoğraf karesine düşmüşüm hayatımın,
hayatımın öyle bir bakışı var.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Galileo

Gidiyorsun...
Arkana bakmadan git,
Kafesinden fırlamazsa kalbim
Durduğu yerde vurduğu ismin,
Durduğu yere kadar.

Gidiyorsun,
Dümdüz gideceksen
Ve hiç durmadan,
Arkamı döner sana
Beklerim.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:14 PM

Gece dolusu

bir gece dolusu yazmak istiyorum sana
bir koca gece
bağıra çağıra
çağıra çağıra
sabahla gelen seni
küçücük yarimi.

hem de bahar sabahı geldiğin gibi
kış *******i bitince koca koca
gitmeyen sabahla gideceğini bile bile.

ağlayarak,
yalvararak kal diye
tutamayacağımız zamana kadar bizi
sabahı gelmeyen koskoca gece dolusu
yazmak istiyorum,
küçücük yarimin
küçücük avuçlarının içine;
küçücük harflerle bağıra çağıra
çağıra çağıra sabahı
'gelme! ' diye.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:15 PM

Geçiyordum Uğradım

Biliyor musun, ben aslında
Geçiyordum uğradım,
Ne var, ne yok diye.

Hallerini sevmişim
Hatrını sorayım istedim; bir kahvelik,
Kırk yıllığına.

Biliyor musun, aşk, aslında
Zırt pırt geçiyormuş buradan,
İyi etti, uğradı,
Ben de onu arıyordum;
Ayıp değil ya, ne var bunda,
Bu kadarcık hatrım yokmuş diyordum tam,
Halleri bi tuhaf,
Tam yatacaktım onla bunla,
Kalp kalbe karşıymış;
Çıkageldi.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:16 PM

Gonca

hani bazı ******* düşünürken
gökyüzüne takılır gözlerin,
zaman durur
masmavi boşlukta kaybolur ruhun;
ay çeker.

bir ırmak kenarından geçerken bazen
köpük köpük olur yüreğin,
aklın kalır
serin sulara bırakmak istersin kendini
deniz çeker.

küçük bir bahçede dolaşırken,
bir gonca görürsün dalında,
için taşar
öylece bakakalır, yavaşça eğilirsin
kokusu çeker.

(ben)
ne zaman gözlerimi kapasam
diken diken olur tüylerim,
seni yaşarım
usulca yanına uzanırım,
(sen)
farkına bile varmazsın;
tenin çeker.



Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:16 PM

Gökyüzü Geçidi

Çözülmez bilmece olmadığını,
Bütün ağların içinden çıkabilip
Duvarların hepsine
Pencere açabildiğini gördüğünde,
Gökyüzü de senin olacak
Sen de denizin.

Boşa çabalama,
Öylesine yürürken
Birden yakalayacak seni
Dar bir geçit;
Kaybolsan da içinde
Yalnız senindir.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:17 PM

Güç Vakit

sabah erken kalkmam gerekiyor
süt içtim,
ayran içtim o kadar
yine de gelmedi uykum.

vakit bi hayli üç oldu
ben daha dönüp duruyorum yatakta
sınavım var diyorum sabaha
gelmiyor uykum,
gelmediği gibi
bir de seni gönderdi aklıma;
vakit bi hayli güç oldu,
dur bakalım
bari televizyon açayım.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:17 PM

Günaydın

Çabuk çabuk giyiniyorum,
Çoraba göre,
Tembel işi.
Fena giyinmiyorum yine de,
Bu önemli.

Ya hiç yemiyorum,
Ya bir lokmacık alelacele
Sigarama altlık.
Ama sonra akşam vakti iyi yiyorum,
Turp gibiyim,
Bu da önemli.

Kalktığım gibi çıkıyorum evden,
Apar topar,
Otel gibi biraz ev, biraz mutfak.
Ama öpmeden annemi, çıkmıyorum
Yüzünde güneşi görmeden,
Bu
Çok önemli.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:17 PM

Güvercin

Bir şeyler yediğim her sabah
Ekmek koyuyorum pencere önüne biraz,
Biraz ıslatıyorum,
Kolay yesinler.

Hemen geliyor bir tanesi,
Onu gören
Ardarda, üstüste
Afiyetle yiyorlar.

Bu hayvanların pervazdaki
En çok özendiğim yanı bu;
Ne iş, ne güç,
Bastı mı ayağının üstüne,
Ne ana, ne baba;
Bir lokma
Bin takla.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:17 PM

Hadi Yatağına Yat

- Melekler...güler mi?
- Gülümserler çok güzel.


Yüzünde hep bir gülümseme varmış gibi
Gülücüklerle dolu yüzün hep.


- Gerçekten korurlar mı bizi?
- Melekse, elbet, budur kavgası.


Dört yanım şeytanlarla çevrili gibi
Şeytanlar kovuyorsun dört yanımdan sürekli.


- Nasıl uyur melekler?
- Herhalde böyle.


Hadi, yat, uyu
Ki böyle güzel gülesin yarın yine.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:17 PM

Hazandibi

bir şey yemem
her zamanki gibi
bir çay
veya kahve sigarama eşliğe
sen kendine karar ver
tavuk göğsü, kazandibi?

bana bir çay söyle
veya kahve sigarama eşliğe,
benim yerim zaten
hazandibi.


Birol Özdemir

GooD aNd EvıL 03-26-2009 07:17 PM

Hiç Başıma

öncesiz değil aslında benim ayrı kalışlarım
kendimden gayrı
kimsesiz duruşlarım.

senden önce de kaldım ben
suratımda buruşlarım,
buruklarım dudağımda,
yüreğimin ensesinde cam kırıklarım;

gözlerimin
nereye baktığını seçemezken
sanırdım ki bunlar benim
en gürültülü haykırışlarım.

önceleri de görürdüm ben seni,
yüzümde
en gerçek gülüşlerim,
kaçak kaçak,
uzak uzak bakışlarım;
şimdi en çok dokunanı içime,
hiç yüzünden
dokunamayışım.

ben senden önce de kaldım
için için yanışlarım,
yerden kalkamayışlarım,
uzun uzun koşularım;
kendimden gayrı
kimsesiz duruşlarım...

bıraktığı
saçlarımda beyazlarım
ve kırışlarım suratımda
bir de sigarayı
paketiyle yakışlarım;

sanırdım ki bunlar benim
en yalnız ayrılıklarım.

ben korkarım,
hoşçakal diyemem sana canım,
bir tas su niyetine,
gözümün kuyusundan
ardına akan yaşlarım;

nasıl bilirdim ki,
buymuş bilmediğim;
dünyanın dibine girişim,

kendimden de ayrı bu defa,
hiç başıma kalışım.


Birol Özdemir


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 01:33 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.