Sami Arlan
 

Acı ayrılık...
Bunca gün,aylar ve sene,
Seni görmeden,sesini,duymadan,
Nasıl yaşar şu garip gönlüm,
Ayrılık zamanı geldi,
Görüyordum gözlerinin içi dolu,
Ellerini tuttum öyle öptüm ki,
Diğer eliyle yanağımı okşadı,
Hangi iki yürek dayanır dı,
İkimizden boşalan,
Yağmur gibi,göz yaşları,
Sımsıkı sarıldık,
Ve çek git ne olur git,
Çaresizce,
O gün bu gün hep ağlıyorum,
Son dudaklarımdan çıkan,
Sana bu yeryüzünde ki,
Aşkların tertemizini verdim,
Hala ama hala o güzellikle,
Seni seviyor ve sevicem,
Aşkım…

Acıyorum...
Ne güzeldi baştan beri yaşadıklarımız,
Ufak bir kor ateşiyle başlamıştı aşkımız,
Gelişti büyüdü koskoca oluverdi,
Birbirimize olan saygınlığımız sevgimiz,
Hiç kırılmamışcasına olgunlaştı yeşerdi,
Hatırlarmısın verdiğim rengarenk gülleri,
Eline aldığında beni çekercesine koklaman,
Sonrasında unutulmıyacak bir öpücüğün,
Hala o yerin,öpücüğün dudak izleri var.
Ne oldu sevdiceğim ne oldu şimdi bize,
Üzerine döktüğün bir kova su söndürdü,
Yok etti kor aleviyle başlıyan aşkımızı.
Sorguluyorum kendimce ve çok acıyorum,
Hadi bırak aşkımızı bari dost kalalım.
Arkadaşça,dostça devam etsin diyorum,
Biliyorum onuda yapmıyorsun acıyorum,
Geride bıraktığın yaralı,harap bir kalp,
Ben sana değil kendime çok acıyorum.

Adını bilmediğim...
Yaz yaklaştığında,
Bende alarm zilleri,
Çalmaya başlıyor hersene,
Güzelliğinle derbeder olduğum,
Akçayda bir güzeldin,
Adını dahi bilmediğim.
Hatırlarmısın sarı kızın önünde,
Saatiniz kaç demiştim,
Sizde asılı koca saati gösterdiniz,
Kalem gibi kaşlarınla,
Fındık kadar güzel gözlerinle,
Mis gibi kokan kokunla,
Beni gerçekten büyüledin,
Adını bilmediğim.
İçine kapanık,sır vermediğin,
Kahkahalarla güldüremediğim,
Dünya tatlısı,
Seneyi hep iple çektiğim,
Güzeller güzeli,
Adını dahi bilmediğim...

Af edermisin aşkım...
Bugün bizim evlilik yıl dönümümüz,
Tam tamına aşkımla geçen 24 yılımız,
İlk günden beri aynı yastıklayız,
Sana ne alıcam ne kelimeler bilemiyorum,
Alnına bir öpücükmü kondursam,
Her saat başı rengarenk çiçeklermi yollasam,
Sarraf dünkanını evimizemi taşısam,
Viyanada sandalla mı gezdirsem,
Eyfel kulesinde yemek mi yesek,
Sana yıldızları elimlemi versem,
Katlar,yatlar neler alsam,
Aşkım birtanem sen hepsine layiksın,
Söyle bana sana ne versem alsam,
Biliyorum maddiyatı süse önem vermezsin,
Kalbim zaten senin onumu versem,
Bunca yıl senden şikayetim olmadı,
Benim üzdüklerim sana acılarım oldu,
Af edermisin tatlım oda bir geldi geçti,
Oldu bitti her şey son buldu,
Söyle canım yıldönümümüzde eğilsem,
Bir tanem beni afedermisin desem,
Beni bugün bundan sonra af edermisin,
Herşeyim benim,canım karıcığım...

Af edermisin beni...
Kaybeden benim senden özür diliyorum,
Hepimiz insanız bir hata yaptım biliyorum,
Bu yaştan sonra yapmamam gerekirdi,
Yaptım bir kere,
Boş sonu belli hayallere kapıldım,
Öl desen ölürüm canım,
İnan seni çok seviyorum.
Hadi dön artık evimize,
Sensizliğe ağlıyorum,
Bunca beraberliğimizi o günlerimizi düşün,
Sen haklısın,
Sensizliğimde kendi hatamı anladım.
Çocuklarımızı onların geleceklerini düşün,
Sen bana bir şey yapmadın,
Bütün hatalar benim,
Ne vardı sanki,
Ne güzel mutluluğumuzu bozuyorum,
Son kez ellerini uzat bana,
Senden özür diliyorum.
Evimiz buz gibi sen yoksun,senin sıcaklığını,
O birbirinden güzel yemeklerini özlüyorum.
Nekadar büyük hata yaptım,
Kendimi asla af etmiyorum,
Her gün gözlerimden yaşlar akıyor,
Dayanamıyorum,
Nurtanem,meleğim,
Zaten hastayım kahroluyorum,
Bir kere son kez olsun,
Af etmeni istiyorum.
Biliyorum yüzüne bakamayacağım,
Çok pişmanım,seni kırdığımı,
Yapmamam gerekirdi haklısın,
Bana inan ben de üzgünüm,
Hadi gel barışalım,
Ne şartlarla tanıştık,
Evlendik zahmetler çektik,
Hepsini bir bir hallettik,
Son bir şans istiyorum,
Senden,kızlarımdan,hepinizden,
Özürler diliyorum,
Benim canım ciğerim,
Evine dön dön artık diyorum,
Hadi hayatım gir koluma,
Evimize gidelim...

Af edermisin kız...
Sana ilk ve son aşkımsın desem,
Bir tanem canım ciğerim desem,
Önünde eğilsem asla bir daha olmıyacak,
Bütün kalbimle saatlerce öpsem,
Güller,karanfiller,zambaklar alsam,
Himaliya dağlarından,
Kardelen çiçeğini getirsem,
En parlak yıldızı sana versem,
Ateşte yansam kor olsam,
Seni çok ama çok seviyorum desem,
Yeminler etsem,bulaşıklarını yıkasam,
Çamaşırlarını ütülesem,yerlerde yatsam,
Sabah kahvaltını yatağına getirsem,
Ağlasam göz yaşlarımı göstersem,
Bütün mal varlığımı sana tapu yapsam,
Televizyonlarda,radyolarda özürler dilesem,
Kuran üzerine,peygamber ismine,
Bir yıl her saat senden özür dilesem,
Yalvarsam yakarsam ağlasam,
Son yaptıklarımdan seni üzmelerimden,
Bir tanem aşkım biricik karıcığım desem,
Beni af edermisin karıcığım...

Af edermisin...
Bir buket gül,karanfil önüne sersem,
Tüm çiçeklerle senin resmini çizsem,
Cennetten sana çiçekler getirsem,
Acaba beni af edermisin.
Demiyorum haklıyım,
Ne yapayım seni çok seviyorum,
Suçumu kabahatimi ben biliyorum,
İsparta güllerinden kokular sürünsem,
Dünya güzelim beni af edermisin.
Özürler dilemedimmi,
Af edermisin demedimmi,
Ne kadar üzdüm kırdım ben seni,
Kalbinde en ufak sevgin yokmu,
Önünde diz çöksem,
Beni af edermisin.
Demedimmi meleğimsin,
Dert ortağımsın,
Telefonda konuşmadıkmı,
Barışmadıkmı,
Gizliden seni görüp gitmeme,
Neden kızıyorsun,
Yanına gelsem beni af edermisin.
Kardeş,dost,arkadaşım dedik,
Bir daha olmıyacak söz verdik,
Sırlarımla hep seninle dertleştik,
Kuranın üzerine beni af edermisin.
Rüyalarımı hep seninle paylaştım,
Senin nasihatlarını,
Fikirlerini dinledim,
Şiirlerime senin ismini,
Sevgimi verdim,
Bir öpücük versem,
Burdan beni af edermisin.
Ben insanları çok severim,
Hatalarını,kusurlarını bağışlarım,
Diyen hep sen değilmisin,
Bir gülücük bir alo desem,
Beni af edermisin.

Af etmem seni..
Hani atlı beyaz prensindim,
Hani ömür boyu tek aşkındım,
Sen demezmiydin bu dünyada,
Hatta öbür alemde de adamımsın.
Beni kendine öyle bağladın,
Sandın kara sevdaya kapıldım,
Gerçekten sevmiştim,kalpten,
Şimdi bir hiçsin sen.
Adam gibi,erkekçe sevdim,
Evleneceksen şimdi gel dedim,
Korktun nedenini bilmeden,
Tüm anılarımı sildim şimdi ben.
Kadere aşka karşı geldin,
Bilki kalbimi çok kırdın,
Bir fırtına gibi geldi geçti,
Haram olsun aşkım sana.
Şimdi özgürüm kelebek gibi,
Seni sana emanet ediyorum,
Umarım kırmazsın kimseyi,
Özür dilesende af etmem seni..

Af etmiyeceğim...
Bana acılar çektiren ve gülen o kadını,
Biliyorum bir gün gelecek bana yalvaracak,
Aflar diliyecek,hüngür hüngür ağlıyacak,
Beni bağışla,çok çok özürler diliyecek,
Ama ben duymuyacak af etmiyeceğim.
Hamsi balığı gibi ordan oraya atlıyacak,
Gözlerimin içerisine bakıp çok yakaracak,
Herşeyimle seninim beni neolur afet diyecek,
Dünyaları önüme serip güller çiçekler vericek,
Ama ben asla dinlemeyip af etmiyeceğim.
Ben de senin için çok göz yaşları döktüm,
Seninde gözlerinden kanlar akacak,
Çok ama çok benim için sende ağlıyacaksın,
Sana bir ömür boyu mutlu gelecek sunmuştum,
Zemzem suyunla yıkansanda af etmiyeceğim.
Bende mi hata sen böyle olsun istedin,
Fazla yalvarma yıkıl git karşımdan,
Sen bir gülsün,kaldelenimsin demedim mi?
Benimle dalganı geçtin onunla ol şimdi,
Seni asla af etmem ama sen yine kalbimdesin.

Af eyle...
Başıma taç yaptığım güzel sultanım,
Bir mum gibi yanan ben burda,
Gör ki gözyaşların söndürsün beni.
Ey kızıl yanan çöl bir su ver bana,
Başıma taçı yaptığım,beni bilemedi,
Sultanlar sultanı son sevdiceğim,
Yakma beni anla şu garip hislerimi,
Dikenli kaktüsten bir su ver bana,
Yanan bağrımı nur ateşlerin söndürsün,
Oku ey sultanım,oku üfle üzerime,
Açık gözlerimin karanlığına ışık gelsin,
Ben neyledim ki seni bukadar sevdim,
Ağzım var ama o kelimeyi sana diyemiyorum,
Konuş muhammedin ummeti bir söz söyle,
Fatma validemizin ruhu güneşiyle oku,
Oku ki dillerim güzel kelimeler desin,
Gözlerim o mubarek nur yüzünü görsün.
Oku sultanlar sultanım kulaklarım açılsın,
Açılsın ki kuştüyü sesini duysun,
Ne bileyim ne söyliyeyim ki ben sana,
İlk defa böyle inandı gönlüm sevdana,
Bekletme beni sıratta sultanım.
Şimdi afeyle bari sen bana küsme,
İlk defa böyle tutuştu şu garip gönlüm,
Sesini duymak,seni görmek için,
Bekletme aratma beni cennet bahçesinde,
Şimdi göreyim o mubarek nur yüzünü.
Sen bari kıyma şu garip sami ye,
Allah,peygamber,kuran adına afeyle,
Bulamam sonra bir daha ben sultanımı....

Ağlama artık...
Ağlama artık sil gözyaşlarını,
Dosttuk,arkadaştık hani aşk yoktu,
Bizim beraberliğimiz olamaz,üzme kendini,
Sana şiirler yazarım,sen mutlu ol şimdi.
Önünde yeni güzel bir hayat var gençsin,
Güzelsin,seni seven ne aşklar bulacaksın.
Mutlu olucak yeni güzel insanlar tanıyacaksın,
Çok sevilecek,beyaz atlı prensinle tanışacaksın,
Hülyalara,rüyalara,bulutlarda uçacaksın,
Yıldızlar kadar parlak,ışıklar saçacaksın,
Çoban yıldızı kadar güzel gelinlik giyeceksin,
Çiçekler kadar zarif evin hanımı olucaksın,
Sen bunları görücek ve mutlu yaşıyacaksın.
Seni çok seven aşkınla kol kola gezeceksin,
benden bu yaşımla sana mutluluk olmaz,
Sen gülsün,karanfilsin çıtıpıtı genç bir bayansın,
Benim gibi kart horozla nasıl baş edeceksin,
Hadi canını sıkma al şu mendili sil göz yaşlarını.
Biz yine dost,arkadaş,kardeş kalıcaz seninle,
Ama bu kara sevda bize göre değil bunu da bil,
Nur yüzlüm,kara sevdam hadi ağlama artık,
Sil neolur şu göz yaşlarını,
Beni de ağlatma..

Ağlamak istemiyorum…
Ben doğarken,
Herhalde güneş batıyormuş,
Şimdi de hayatım,
Geleceğim batıyor.
Zaten bugüne kadar,
Hep karanlıkta yaşadım,
Her şey çok kapalı,
Her yer zifiri karanlık,
Nasıl yolumu bulayım,
Daha doğrusu ben,
Hangi yolu aradığımı,
Bile bilmiyorum galiba,
Bir umut verin bana,
Gidebileceğim güvenli,
Bundan sonra seven,
Bana ışık ışığım olacak,
Biri sevgilimi arıyorum.
Sanki yürüyen bir cesetim,
Artık yaşamak istemiyorum,
Ve bir daha asla,
Ağlamak istemiyorum…

Ağlamalarım...
İnsan ayrılıklarda anlıyor,
Eskileri beraber mutlu geçen,
Onca yılların zamanların kıymetini.
Sen gittiğinde,evimizin bomboş olduğunda,
Heryerde senin kokunu seni hissettiğimde,
Kahroluyorum yumrukluyorum o duvarları,
Sokaklarda avarece sarhoş misali gezmelerim,
Karanlıklarda bile zifiri oluyor yıldızlar,
Gündüzleri bile sensizlik karanlık oluyor,
Ağlıyorum hep ama ağlıyorum sensizliğe.
Gözlerim kançanağına döndü sen yoksun,
Nerde o sıcaklığın gülmelerin hani nerde,
Gittiğinden beri hıçkırırcasına ağlıyorum.
Dön birtanem okadar pişmanım ki kırdığıma,
Bir an olsun eskileri,mutlu günlerimizi,
Sana her defasında gururla söylediğim,
Aşkım,birtanem seni çok seviyorum,
Olmuyor be canım hadi dön artık,
Pişman olmuş bir eşşek kadar yalnızım,
Seni çok seviyorum yolunu hep gözlüyorum.
Kapımızı tıklamadan gir içeriye bekliyorum,
Bir kez olsun gör bak halimi derbederliğimi,
Sana susamışım seni her yerlerde arıyorum,
Senden özürler diliyorum,hadi bekliyorum.
Biliyorum sende ağlıyorsun çok suçluyum,
Beni sensiz bırakma yollarını gözlüyorum.
Ağlasan ne çare,haklısın diyorum,
Gözyaşlarımla beni mezara sensiz koyma,
Son bir kez olsun yüzünü göreyim,
Af etme istersen gelme ama bana,
Ne olur sevdiğini bir kez olsun söyle,
Birtanem,canım ciğerim,aşkım,karıcığım,
Senin yokluluğuna sensizliğe ağlıyorum,
Seni sen olmasan da ölünceye kadar,
Hep seveceğim ve seviyorum da.

Ağlarım hem de çok..
Buğulu cam misali güneş,
Kışın ortasına saklanmış,
Sen birtanem üşümüyormusun,
Hiçmi hatırlamıyor,aramıyorsun,
Gittin gideli gel gör halimi,
Güneş ol,ay ol,yıldız ol,
Ol birşeyler,aydınlat yüreğimi,
Yürüyen bunca kalabalık dursun,
Ağlıyan bebeler sussun,
Bir hiç uğruna savaşlar,
Bizim için dursun,
Tam yüz yıl aşkımız uğruna,
Tüm dünyada barış olsun,
Güller,rengarenk çiçekler açsın,
Yeterki gülyüzlüm,yüzüm gülsün,
Neolur asla asla yine deme,
Bilirsin ağlarım hemde çok..

Ağlıyorum...
Bugün 26 Nisan son gün,
Yazdığın ve söylediğin gibi,
Ayrılığımızın acı çok acı günü,
Bir tek sana itiraf ediyorum,
Seni bir daha göremenin,
Bana verdiği hüzünle,
Ağlıyorum biliyormusun ağlıyorum.
Evet gerçekten ağlıyorum,
Belki son on yıldır,
Ağlamadığım kadar ağlıyorum,
Bir daha asla ağlamıyacağım kadar,
Ayrılık kararını sunduğundan beri,
Uzun süre acı acı ağlıyorum.
İçin rahat mı?
Kulakların inliyor mu?
Gözlerin seyriyor mu bilmiyorum,
Gücüm takadım kalmadı,
Ayrılığımızın bana sunduğu,
Tek yolun ölüm olduğuna inandım,
Ama düşündüm,ne gereği var,
Hayat devam ediyor,
Bugün 26 Nisan da hep ağladım...

Ahh o istanbul...
Kadıköy sahilinde boğazı seyrediyordum,
O muhteşem manzara ne şahane şu istanbul.
Oturmuş bankete bir sigara içerken,
İnsanlar bir oraya bir buraya aşıklar el ele,
Kimisi sarmaş dolaş gülücükler,öpücükler,
Boğazı yalnız seyreden güzel bir bayan,
Ateşiniz varmı yakarmısınız lütfen,
Rüzgara karşı bana eğilen bayan,
Aman allahım o ne mis gibi kokusu,
Kahverengi gözleri,ütülü kızıl saçları,
Dünyalar güzeli o gülüşü kahkahası,
O endamı bir harika mı harika,
Birden öyle bir baktıki gözlerimin içine,
Anlamadım ne oldu gözlerimiz kilitlendi,
Bana demezmi yunusum senmisin,
Bunca sene nerelerdesin,
Neden aramadın aşkım yunusum,
Hatırlamazsın değilmi int.aşkını asumanını.
Söz vermemişmiydik hani evlenecektik,
Allahım beynim birden durdu o haklıydı,
O bayan asumandı bayan kahkaha,
Söz vermiştik birbirimize biz evlenecektik.
Seni okadar bekledim yunus,
Bir türlü gelmedin neden,
Evlenmiştim şimdi nasıl söylerim ona ben,
Kucağıma oturmuş elleri boynumda,
Ağlıyorken asuman,
Hadi götür beni evimize,
Olayım sana eş ben derken,
Nasıl söylerim ona,
Kübra ve büşra kızlarım varken.
Kucağımda uyumuştu,
Götürmüştüm onu arabaya.
Birden kızım kübra baba kalk,
İşe geç kalacaksın derken,
Büşra boynuma sarılmış uyurken,
Aman allahım bu bir rüyaydı,
Yine onu gördüm ben.
Çok ama çok sevmiştim sanal alemde,
Söz vermiştim tutamadım ne yapayım ben,
O bir aşktı sevgi dolu idi sımsıcaktı.
Tam bir manken gibi çok güzeldi.
Şimdi nasıl unuturum ben o kadıköyü,
O dünya kenti istanbulu sahili.
Asumanımı bayan kahkahayı,
Hele o güzel gülmelerini,
Af et beni neolur,
Asuman afet şu yunusunu...

Ahh o rüyalarım...
Ahh diyorum o rüyalarımda gördüklerim,
O kadar güzel o kadar nurlu,
Sanki bir melekti bir azize,
Gördüm rüyamda,
Ne güzel namaz kılıyordu,
Baş örtüsü o kadar güzel yakışmıştı,
Salonda,oda o kadar ışık aydınlık,
O namazda etrafı nur mu nur kaplı,
Gözlerim görmüyor ışıltıdan yüzünü,
Cennet kokuyor sanki her taraf,
Diyorum Allahım bitmesin bu namaz,
Seyre doyayım kaplasın benide nurları,
Işık saçsın enfes kokan cennet kokusu,
Bir görseniz ahh bir görseniz siz onu,
Huriler,Melekler ona bir pençe,
Hizmetler sevgi,saygı,hoş sohbetler,
O kadar güzel yüzü nur mu nur bakışı,
Bir gülüşü,konuşması,endamı,
Ağzından çıkan mis gibi koku etrafa yayılışı,
Evet evet o bir melek ve bir azize,
Ne olur Allahım bir daha,bir defa daha,
Göreyim hep onu rüyamda,
Kim olduğunu bilmiyorum,
Bilmiyeyim tanımıyayım,
Bir daha göreyim rüyamda o meleği.

Akçay da bekliyorum…
Haziran geçti bak temmuz dayız,
Belki ağustos geçecek sen yoksun,
Nerdesin gülüm Akçay bomboş.
Sahilde rengarenk mayo ve bikinililer,
Herkes sevgilisiyle bak güneşleniyor,
Denize giriyor dip dalıyorlar,
Yok temmuz güneşim yok yanımda.
Ben de isterdim kordonda el ele,
Sarılmalıydık ikimiz kolkola,
Biz de poz vermeliydik Sarıkızın önünde,
Kana kana suyundan içmeliydik,
Buz gibi Kazdağı sularından.
Nerdesin güzel kokum şimdi,
Temmuz geçiyor,bak ağustos geldi,
Hala yoksun sen yanımda,
Akçay dolup taşıyor sevdiceğim,
Sen bir tanem hala yoksun,
Koca Akçay yazıda geçti,
Sen gelmiyeceksin yalancım…

Allah aşkına...
Esselam dedik ya sevdiceğim,
Almasanda ve Aleykümselam,
Bir dahamı gelicem dünyaya,
Merhaba dedim ilk defa sana,
İlahiler,Allah ve Muhammet,
İle başladı güzel sohbetler,
Mest etti içten o gülmeler,
Sen mukaddes ben garip kuş,
Ruhum sana aşık ve hayran,
Ben bir değil sırf sana aşık,
Kapıldım işte bu sevda ateşine,
Görmeden ruhun kapladı,
*******,gündüzlerde,menzilde,
Ya o kabede,arafatta,el ele,
Hep yanımda rüyalarımda,
Geçmiyor ismin bir an sensiz,
Gel desem gelmezsin gülersin,
Cennetim ol desem düşünürsün,
Sen sevdiceğim orda ben burda,
Bu kalp nasıl dayanır sevdana,
İnansanda inanmasanda bu aşka,
Gönül ateşi ile sevdi sevdiceğim,
Gel çıkart kökünden kazı hadi,
Dedik ya kapıldı bu aşk sevdasına,
Bir kere selam verdik Esselam,
Almasanda ve Aleykümselam...

Allah yarattı…
Allah kadını yarattı,
Sarışın,kumral,esmer,
Billur su gibi berrak,
İçilecek,okşanacak diye,
Kırmak,üzmek ne çare,
Pamuk prenses gibi,
Kalbinin içine sokmak,
Yaradana kurban olurum,
Elini tut ısıtsın seni,
Sarıl,güzel sözler söyle,
Seviyorum aşkım de,
Sarsın sarmalasın,
Al tak koluna,
Yürü engin denizlere,
Başına taç yap,
Şimdi cennetinde yaşa,
Seven erkek,
Aşık olur sonunda.
Aç kucaklarını,
Çek içine mis kokusunu,
Saçlarını tara,
Şekiller ver ona,
Renkli bu dünyanda,
Kadını yarattı,yüce Mevla.
Teşekkürler ALLAHIM,
Çok mutluyum ben kadınımla…

Allahım...
Neden Allahım neden bu entrikalar,
Anlamıyorum ben ne yaptım günahım ne,
Hep insanlara yardımlarım oldu,
Onların dertleriyle uğraştım,
Yardımlar iyilikler yaptım,
Onlarla ağladım güldüm,kederlendim,
Acılarına ortak oldum,
Sevgilerini paylaştım üzüldüm,
Gözyaşlarım durmadan aktı,
Sevgimi şevkatimi onlara verdim,
Şimdi ne oldu Allahım neden bu acılar,
Beni acılarımla boğuyorlar.
Şantajlar,hakaretler,
Ben onlara ne yaptım anlamıyorum.
Yolumuz sevgi ile olsun istedim,
Kardeşlik,dostluk,arkadaşlık istedim,
Hep yanlış anlaşıldım üzüldüm,
Dayanamıyorum artık al canımı Allahım.
Gülen yüzler sevgiler hep istedim,
Kırmıyalım,kırılmayalım,
Hayatımızı mutluluk aşk yolu olsun,
Hep onu istiyorum çok üzülüyorum,
Olmuyor Allahım,
Al artık şu canımı diyorum..

Anlamadın ki...
Sev dedinde sevmedik mi ölümüne,
Sarıl bana dedin de sarmadımmı kollarımı,
Kuçakla dedinde kuçaklamadımmı seni,
İnan aşıkım dediğinde aşık olmadımmı,
Öp beni dediğinde öpmedimmi,
Benim ol dediğimde neden kaçtın.
Sana hediyelerimle seni şımartmadımmı,
Göz göze bakışıp ellerimizi birleştirmedikmi,
Demezmiydin ilk ve son aşkımsın,sevgilimsin,
Senin yaş gününü,
Güller,karanfillerle kutlamadıkmı,
Alyans yüzüğünü takınca,
Nikahımsın demedinmi,
Söylermisin niçin,nasıl unuttun.
Tüm kalbimi sana vermişken,
Kalbimi neden kırdın,
Kırılan kalbimi tamir edebilirmisin,
Benimle oynadın,
Beni hayal kırıklığına uğrattın,
Şimdi senden,
Nefret ediyorum biliyormusun,
Şimdi bana asla yalvarma,
Dönemem sana,
Uğur böceğim derdim,
Berivanımdın,kardelenim,
Akan göz yaşlarımın vebalini,
Mutsuzluğunla öde,
Nasılda kandırdın,
Sen sevgiden ne anlarsın ki.

Ararım seni...
Alev alev yanan yüreğim,
Aşkına kor olmuş bedenim,
Geçmişte,mazide hayallerim,
Hep gözyaşlarımla ararım seni.
Yemyeşil iri güzel gözlerin,
Pamuk gibi yumuşak ellerin,
İncecik belin,hele o gülüşünle,
Resmine baktıkça ararım seni.
Güneşin yakamoz batışında,
Yağan yağmurun serinliğinde,
Elele,kolkola sahil boylarında,
Serap misali görür ararım seni.
Parıldıyan yıldızların karanlığında,
Aşk romanlarında,şarkılarda,
Her yaz haftanın son pazarlarında,
Akan gözyaşlarımla ararım seni...

Arıyorum...
Dışarısı buz gibi soğuk ayaz,
Dolaşıyorum boş sakin sokaklarda,
Elimde ıslak nemli resmine bakarak,
Arıyorum seni,gündüz gece her zaman.
Kaybettim seni,soruyorum her gördüğüme,
Kimseler görmedik,tanımıyoruz onu,
Bıyıklarım don tutmuş kalbim buz gibi,
Bir seni bulsam,beni ısıtsan.
O eski sevdamızı canlandırsak,
Yaz günleri gibi sımsıcak ısınsak.
Dolaşsak,gezsek,gülsek,sarılsak,
Yorgunum artık yürümüyor ayaklarım,
Bitkin ayyaş gezmelerim bitse,
Seni görsem resmini cebime koysam,
Beni eski sıcaklığınla ısıtsan,
Evimizi kursak,sen o köşende otursan,
Ne yesem,ne içsem seni seyretsem,
İnan çok özledim saçlarını tarasam,
Gözlerinin içine baksam,
Ah o dudaklarını bir öpsem,
Ellerimi tutsan onları okşasan ısıtsan,
Aramalarım bitse,
Ahh seni bir bulabilsem,
Son görsem bunlar olmasada ölsem,
Neredesin meleğim,
Mutlumusun şimdi sen,
Bulamasamda,
Cennette bekliyorum seni ben..

Asırlık çınar ağacı...
İki çınar ağacı yanyana,
Sanki iki sevgili gibi,
Mis gibi manzarada köklenen,
Asırlarca büyüyen aşk misali.
Aynı bizim gibi kor ateşiyle başlıyan,
Yeşeren,kolları el misali tutuşan,
Kökleri sarmaş dolaş bir büyük aşk.
Her sabah gülümsiyen,günaydın,
Akşamları iyi ******* diyen sevgililer.
Yağmur,kar,soğuk,sıcak,ayazda,
Güneşli bir havada yıldızlar altında,
Birbirini seven ölümsüz bir aşk.
Günler,aylar,seneler hatta asır,
Hep sevgililer iki kalp,bir kalp,
Ne yazık ki asla sarılamıyorlar,
Büyüyen aşk,kayan toprak,
Ayırıyor onları tabiatın kanunu,
Çok isteselerde olmuyor ama ne aşk.

Asla dönmem..
Çok büyük yemin ettim,
Allah günah yazar.
Bunun kefareti olmaz,
Asla dönmem,
Cehennemde yanarım sonra.
Biliyorum çok seviyorum,
İçerim yüreğim kanıyor,
Birdahamı asla dönmem sana.
Senin için çok göz yaşları döktüm,
Yalvardım,önünde eğildim,
Son olsun bir kere deniyelim,
Baban vermezse kaçırayım,
Demedim mi?
Saçlarıma bak aklar düştü,
Ben çok büyük yemin ettim,
Allah biliyor ya,
Asla ama asla,
Dönmem birdaha sana.

Aşıksan gel…
Geçmişimizi yırtıp yakalım,
Herşeye baştan sıfırdan başlıyalım,
Senin benim eski anılarımızı,
Bir rüyaydı uyandık diyelim,
Hadi evleneceksen gel.
Herkesin hayatı bir roman,
Benimkisi seninkinden,
Seninkisi benimkinden,
Bırak eskileri kazıyalım,
Hadi evleneceksen gel.
Olduğun gibi kabulunum,
Yeniden doğmuş gibi,
Gönül sayfamız,aşkımız için,
Uzatıyorum bak ellerimi,
Hadi evleneceksen gel.
Bir kaşık su gibi,
Atlıyalım denize,
Orada neler ne aşıklar var,
Korkma bizi kimseler görmez,
Hadi birtanem evleneceksen gel…

Aşk acısı...
İlk aşk okadar acı ki çeken bilir,
Çok sevipte,sevilipte beraber olamamak,
İnsanın kalbinde hep yara bırakır.
Nekadar mutlu bir hayatın olsa bile,
Unutulmuyor işte o ilk çocukluk aşkı.
Günler,seneler geçiyor hep gözünün önünden,
Hep hatırlanıyor ve akan gözyaşları,
Gözler dalıyor onu serap görmüş gibi,
Hayali canlanıyor mutlu beraberliğinde,
Serap gibi o gülüşler,kolkola gezmeler,
Sevgi dolu o birbirimize verdiğimiz sözler,
Halen dinlediğim şarkımıza ağlıyorum.
Saflığı,tertemiz duyguları,billur sesi,
Dalarım bazen serap gibi onu görür gözlerim.
Olmadı biz yapamadık beraber olamadık,
Kalbimi kaplıyan o büyük tertemiz aşk,
Yanıyor kalbim hatırladıkça aşk acısı.
Ne para,şöhret getirmiyor onu bana şimdi,
Yok yapamıyorum silemiyorum gözlerimden,
Dışarısı buz kesiyor,hayalim onu canlandırıyor,
Beni ateş kaplıyor,hatırladıkça gülümsüyorum,
Serap ta ilk aşkımı görüyorum aşk acısıyle.
Bu dünyada,öbür dünyada da sevicem ben onu..

Aşk bana hapishane..
Bir daha mı sevmek,
Aşk meşk bana haram.
Severek ayrı düştüm,
Bir değil iki hepsi aynı,
Kalbim oldu hapishane.
Terk edilmek ne zormuş,
Allah belanızı verecek,
Kalbim duman altında,
Bir daha mı sevmek,
Dişi kuş,böcek görmek,
Hayatıma girmesi imkansız,
Yok mu bu dünyada,
Varmı; kadın olmayan bir yer.
Aman aman be kardeşim,
Ben içten yaralıyım,
Olsunlar hepsi kardeşim,
Sevmek mi hele aşık olmak,
Yok zaten kalbim dolu,
Yarım yamalak aşklar,
Aşk bana hapishane..

Aşk bu mu...
Ben gerçek aşkı yaşamadım hayatımda,
Sana sadece sana aşık oldum,
Lanet olsun demiyorum çok seviyorum,
Sen sevmesende,dalganı geçsende,
Sadece ölümüne aşkı sende buldum.
İçimdeki aşkı açıp bir görsen,
Demiyorum bana dönersin ama anlarsın.
Kul köle olurdum sana olan aşkıma,
Ne ağlamalarım,üzülmelerim oldu sana,
Vaz geçemiyorum işte aşık oldum,
Bu dünyadan sonraki hayattada,
Yinede diyorum sana aşık olurdum.
Aşk nedir bilmezdim,
Aşkı sende buldum,
İnanmıyorsun değilmi büyük aşkıma,
Herşeyi göze aldım sen beni anla diye,
Senin yüzünden nelere katlandım,
Bir türlü sevgimi,aşkımı anlamadın,
Yeni aşklar da aramıyorum sen varken,
Sen orda ben burda,ama ben sana aşığım.
Tüm yüreğimi kaplıyan senin aşkın var,
Aşığım ben sen görmesende aşığım,
Aşkın şarabını içmeden sana aşığım,
Aşığım kız duy beni sana aşığım...

Aşk budur..
Ne büyük aşk ki bu,
Ay çiçeği güneşi takip ediyor.
Yıldızlar ayın çevresinde,
Yeni doğmuşlar anne kucağında.
Bir dudak istemezse,
Seni seviyorum demez.
Sevgi olmazsa,
Yalancıktan göz yaşı akmaz.
Ne büyük aşk ki bu,
Elim eline deydiğinde,
Yüreğim yerinden çıkacak olur.
Alnından öper,nikahına alır,
Aşk ve gönülden sevgi budur..

Aşk hikayesi...
Bir rüyaydı onu görmeden,
Rüyamda tanıdım ben eşimi,
Varmıydı dünyada bilmeden,
Ben burda o çaykarada,
Kalpler birleşti biz istemeden,
O halamın kızı ben dayı oğlu,
Yeşerdi aşkımız olduk mutlu biz,
İki dünya güzeli oldu kızlarımız,
25 yılımı verdim ben ona o bana,
Çok ama çok mutluyuz her ikimiz,
Rüyamda görmüştüm eşimi ben,
Bir aşk hikayesi oldu istemeden.
Tesadüflerle dolu olan hayatımız,
Tanıştırdı bizi gördüğüm rüyada,
Ne engellerle karşılaştık şimdi mutluyuz,
Aşkımız alevlendi ilk görüşmemizde,
İşte o dedim o gördüğüm rüyamda ki,
Benim sultanım ebedi hanımım,
Güzelliklerle dolu koskoca bir ömür,
Mutluluklarla bak gelip geçti,
Bir aşk hikayesi doğmuştu rüyamda...

Aşk işte...
Aşk mantığın olduğu yerde başlar,
Sen kovlarsın o nedense kaçar,
Alamazlardı asla seni benden,
Ben aşkımın delisiydim biliyorsun,
Ama aşk bu işte duvardan dönüyor.
Beni seven bir aşk var hep sanarsın,
Ulaştım aşkımın yumuşak eline dersin,
Güzel ilişkiler başladığını görürsün,
Ama neolur bilinmez aşkınız dağılıverir,
Yıpranır,kahrolur kalbiniz yara alır,
Tüm hayatınız yıkılır maf olursunuz,
İnandığınız aşk yaralar sizi istemeden,
Onu düşünür o bana neden yaptı dersiniz,
O aşkınıza inanmamıştır sizin kadar,
Siz kanser olursunuz o belki güler,
Nekadar düşünseniz,şiirler yazsanız,
Hayat onun için umurundamıdır,
Nezaman oda inandığı aşktan yıpranır,
Ozaman anlar bir aşkı yıktığını,
İş işten geçmiştir oda kanser olmuştur,
İki yaralı kalp ayrıdır buluşamazlar,
Ama ona olan tutkunuz hala vardır,
Aşk işte büyük bir tutku elden ne gelir...

Aşk ne güzel…
Yüreğimde bir kuş var,
Tam ortasın da sen.
Aşk aşk o kadar güzel şey,
Beni yaptı mecnun derbeder.
Sana aşık olmuşum bir kere,
Oturmuşsun kuşum yüreğime,
Aşık olmak sevmekmiş meğer,
Gözlerin bir içim su,
Ahh laz kızı ahh ahh,
Gözlerim görmüyor ki inan,
Senden başkasını billahi,
Aşk aşk ne güzel bir şey…

Aşk onda başladı…
Bende saat yok ki,
Kaç olduğunu söyliyeyim,
Para mı hiç olmadı ki,
Olsa da sana hepsini vereyim.
Sakın sakın onu deme,
Parasız saadet olmaz,
Ya sana aşık olmuşsam,
Bunun sence değeri,ayarı ne.
Zamansız,parasız sevgi benimki,
Ver tut ellerimi,
Saatsiz,para olmıyan yere,
Neolur sıcaklığını ver bana,
Yalnız sen ve ben,
El ele yıldızlara,
Kol kola bulutlara,
Sımsıkı sarıl bana,
Olsun evimiz cennet bahçesinde.
Ben seni tanıdım,
Bu minyon tipinle.
Kalbindeki o sıcaklığı,
Gülen o gözlerindeki ışığı,
İnan ilk gördüğümden beri,
Kalbimde sana çok ısındı,
Adı güzel kendi güzel,
İlk aşk onda başladı…

Aşk...
Bilmesinler seni ne çok sevdiğimi,
Çalarlar koparırlar,
Bizi bizden ayırırlar,
Demiyorum sen kendi yoluna,
Ben kendi yoluma,
Seni ne atabiliyor,
Ne unutabiliyorum.
Beni kalbimden öyle vurdun ki,
Senin aşkın,
Sana olan sevgim kalbimde,
Senin aşkına,
Sevgine kurbanım.
İsmini kalbime öyle kazıdım ki,
Dudaktan kalbe bir yol var,
O da sevgi ve aşk yolu imiş.
Hiç unutma sevgimizi aşkımızı,
Arada bir resmime bak beni hatırla.
Tarih senle benim aşkımızı yazmış,
Bu sevdadan sevgiden dönüş yok.
Kara sevdamız beni öyle kaplamış ki,
Sevda ateşi,
Gönlüme düşmeye görsün,
Olmuyor yapamıyorum,
Seni o kadar seviyorum,
Seninle nerde olsa yaşarım,
Tam aşkımızı bulmuşken,
Şimdi,
Kaybettik birbirimizi.

Aşkım olsun…
Işığını kaybetmiş,
Önüne dünya geçmiş,
Hilal şekline almış,
Ne yapsın karanlıkta kalmış,
Bahtı mı kararmış ne,
İstemez mi dolunay olsun,
Apaydınlık olmak varken,
Bir sürü yıldızlar,
Çevrelemiş o karanlık ta,
Çekil be dünyam önümden,
Kararmış şu içim aydınlansın,
Ufuğum,ümidim açılsın,
Aşkım aydınlığım olsun….

Aşkım yasemin...
İlk aşkımdı çocukluk aşkı yasemin,
Ne hayaller kurardık,
Eleele kolkola beraberce,
Birbirimize söz vermiştik,
Evlenecektik,
Büyüdük,askerden döndüm,
Unuttum ilk aşkımı,
Bir bulut misali,
Hatıralar mazide kaldı,
Evlenmiştim,
Mutluydum eşimle,kızlarımla,
Ne oldu nedendir,
O kadın girdi mutluluğuma,
Yasemin değildi,
İsparta gülü o kadın.
O bambaşkaydı,
Unutturdu herşeyleri bana.
O kadın birden kaplamıştı,
Tüm kalbimi sevgimi,
Hala uçuyordum,
Ben beni bilmeden sevgisiyle,
Konuştuk,detrtleştik,
Yazıştık aşık olduk,
Ne gariptir
O evli ben evli,bu bir yaşam,
Gözler görmüyordu başkasını,
O kadını görüyordum,
Tüm benliğimi sardı,
Büyük bir aşka dönüştü,
Ondan başkasını görmüyor,
Hep hayalimdeydi,
Evliliğimi,yasemini,
Unutmuştum ben,
Delicesine seviyor,
Rüyalarımda görüyordum,
Sesini duydukça içim içime sığmıyordu,
Onu istiyor,
Ama düşünmüyordum evliliklerimizi,
Sadece benim olsun,
Benimle beraber olsun,
Bir türlü olmadı yapamadım,
Kavuşamadım o kadına.
O bir başka,
O bir sultan kalbimin aşkı,
Olsun be ben o kadını,
Çok sevdim o sevmesede..

Aşkım...
Biricik aşkım,güzeller güzeli sevgilim,
Beyazım,kara gözlüm,siyah saçlım,
Fındık gözlüm,selvi boylum,ince parmaklım,
Yufka yüreklim,melek yüzlüm,ümidim,
Ahhh canımın içi,sen benim herşeyimsin,
Hayatımın yarısında,mutluluğumda sen oldun,
Biliyorum çok kırdım,üzdüm,ağlattım seni,
Hatta o dinmek bilmiyen migren baş ağrıların,
Seni acılar içerisinde gördüğümde kahroluyorum,
Allahım diyorum onun bu ağrılarını bana ver.
Fikirlerinle,sabrınla,azminle beni ben ettin,
Her şeyimi benliğimi,özümü sana borçluyum.
Dünyalar güzelim,tatlım,aşkım,birtanem,
Sen iyilikler anasısın,bir azize,meleksin,
Sarıl aşkım bana ömür boyu sarıl bana,
Şarkılar söyliyelim,danslar edelim seninle,
Bırakma beni biricik karıcığım,kırmızı gülüm,
Kırmızı dudaklım,kar beyazı tenlim,hurim,
Gözlerimin içerisine bak hayatım,aşkını gör.
Görde inan sana olan sevgimi,tutkumu gör.
Dünyamı aydınlatan,insanları sevdiren sen,
Makbulemin,elifimin cici annesi sen,
Sen ki benim bütünüm biricik eşimsin.

Aşkımın prensi...
O günler ne güzeldi sevdiceğim,
Elele tutuşmalar o gezmelerimiz,
Sinamaya,tiyatroya hatta kumsalda,
Seyre dalardık yalınayak yakomazda,
Vitrinlerde negüzel yakışıyoruz demen,
Sana kızamıyorum sen aşkımın prensi.
Hep hayaller kurardık sohbetlerimizde,
Minnacık evimiz olsun,yerde yatağımız,
Şominenin önünde göğsüne yaslanışım,
Sadece sen ve ben içtiğimiz kırmızı şarap,
Yapamıyorum,kızamıyorum sen aşkımın prensi.
Demezmiydin serap ismini kalbime kazıdım,
Bana şiirler yazıp okumazmıydın bir tanem,
Bilmediğim,bilemediğim bu ayrılık neden,
Şimdi mutlumusun,akgüvercinin mutlumu,
Gel sor kalbime sen aşkımın prensi.
Hergün hatırladıkça anılarıma ağlıyorum,
Neydi bizi bizden ayıran bilemiyorum,
İstanbul al senin olsun aşkım benim,
Hatırladıkça seni yıldızlarda arıyorum,
Hep diyorum kızamıyorum sen aşkım prensi.