![]() |
Son Dk haberleri[BURADA TOPLANACAK]
[01/08/2006]SON DK HABERLERİ
10:47 http://www.internethaber.com/images/news/12669.jpg İsrail Lübnan'ı vurmakta haklı mı? Dünyaca ünlü CNN televizyonu, internet sitesinde bir anket düzenledi. Ankette, İsrail'in Lübnan'a saldırısının meşru olup olmadığı tartışılıyor.. "İsrail Lübnan'ı vurmakta haklı mı?" diye sorulan ankette kısa zaman öncesine kadar evet oyları önde iken, bu ara yavaş yavaş kapanmaya başladı ve hayır oyları yağmaya başladı. Ankete siz de katılmak istiyorsanız tıklayınız |
10:50
30 F-16 savaş uçağı yolda. http://www.internethaber.com/images/news/1767.jpg 30 F-16 savaş uçağı yolda ABD savunma çevrelerinin dergisi olarak bilinen Defense News, Türkiye'nin, hava savunmasını ilerletmek amacıyla 30 adet yeni F-16 savaş uçağı satın almayı planladığını yazdı. Dergiye konuşan bir Türk yetkili, bu konuda uçakların üreticisi Amerikan Lockheed Martin şirketiyle görüşmelerin sürdüğünü belirtti. Haberde, F-16'lar konusunda gelecek aylarda anlaşmaya varılabileceği kaydedildi. Türkiye'nin, F-16'ların halen en modern versiyonları arasında yer alan ''F-16 Block 52+'' modelini almak istediği ve projenin bedelinin 1.5 milyar dolar civarında olabileceği belirtildi. Yunanistan da geçen yıl aynı savaş uçaklarından 30 adet satın almayı kararlaştırmıştı. Yunanistan'ın uçaklarının 2009'da teslimi öngörülüyor. Bu arada Türkiye, tarihinin en büyük savunma projesi niteliğini taşıyan yeni nesil savaş uçağı alımı programında, halen ABD önderliğinde geliştirilmekte olan F-35 ve Avrupa'da üretilmeye başlanan Eurofighter seçenekleri üzerinde duruyor. Toplam 10 milyar dolar tutarında olan ve yaklaşık 100 uçağı kapsayacak bu projede Türkiye'nin, kararını bu yıl sonuna kadar vermesi öngörülüyor. Türkiye, bu projede yaklaşık 5 milyar dolar değerinde yerli sanayi katkısını şimdiden garantilemiş bulunuyor. 30 adet F-16 projesinin gerçekleşmesi durumunda bu uçakların, yeni nesil savaş uçaklarının tesliminden önceki sürede Türk Hava Kuvvetleri'nin imkan ve kabiliyetlerini genişletmesinin planlandığı belirtiliyor. |
10.51
Dinçöz, kumarda 9 bin euro kazandı. http://www.internethaber.com/images/news/3703.jpg Dinçöz, kumarda 9 bin euro kazandı Kördüğüm" adlı single"ı kısa bir süre önce piyasaya çıkan Petek Dinçöz, "Git İşine" adlı şarkısına klip çekmek için yurtdışına çıktı. Almanya, Fransa ve İtalya"ya giden Petek Dinçöz, bol bol da alışveriş yaptı. Dinçöz"ün yurtdışındaki son durağı Monte Carlo oldu. Genç assolist, önceki gece kumarhaneleri ile ünlü Monte Carlo"da bir casino"ya gitti. Dinçöz, Blackjack masasına oturup 100 euroyla oyuna başladı. Dinçöz"ü kumar masasında görenler şaşkınlıklarını gizleyemedi, çünkü genç şarkıcı üst üste tam 22 eli kazandı. Dinçöz"ün 100 eurosu katlanarak 9 bin 500 euro (18 bin YTL) oldu. 10 dakika süren oyunun ardından Dinçöz masadan kalktı. Yanındakiler “En azından kazandığınızı 10 bin euroya tamamlayın” dedi ama Petek Dinçöz, “Ben 10 bin euro yaparken, ilk koyduğum 100 dolar bile gider, bu kumar ne yuvalar yıktı. Belki oyunu iyi bilmem ama kumarda kısa oynayanların kazandığını bilirim” diyerek masadan kalktı. |
10:52
4 metre çaplı tencere http://www.internethaber.com/images/news/422.jpg 4 metre çaplı tencere Bolu'nun Mengen İlçesi Belediye Başkanlığı, Guinness Rekorlar Kitabı'na girebilmek 4 metre 10 santimetre çapında, 90 santimetre yüksekliğinde, 1.5 ton ağırlığında, 10 bin kişiye yemek hazırlanabilecek bir tencere yaptırdı. Mengen Belediye Başkanı Yurdakul Eröz, yaptırdıkları tencere TIR'la Mengen'e götürülürken yaptığı açıklamada, 22. Uluslararası Mengen Aşçılık ve Turizm Festivali etkinlikleri kapsamında bir ilki daha yapmak istediklerini söyledi. Mengen Aşçılık Festivali'nin bu hafta sonu yapılacağını belirten Eröz, ''Cuma günü 1.5 ton ağırlığında, 4 metre 10 santim çapında, 90 santimetre boyundaki bu dev tencerede, Anadolu Aşçılık ve Turizm Meslek Lisesinde 10 bin kişilik pilavın yapılmasına başlanacak. Cumartesi günü festivale gelenlere hazırlanan bu pilavı dağıtacağız'' diye konuştu. ''Türkiye'de bu büyüklükte tencere olmadığını'' ifade eden Eröz, ''Tencerenin Guinness Rekorlar Kitabı'na alınması için başvuruda bulunduk, Guinness yetkililerini de festivale davet ettik'' dedi. Uluslararası Mengen Aşçılık ve Turizm Festivali'nde birçok ilki gerçekleştirdiklerini bildiren Eröz, şöyle konuştu: ''2 yıldan beri bu festivali uluslararası düzeyde yapıyoruz. Amacımız Türk mutfak kültürünü korumak, geliştirmek ve gelecek nesillere aktarmaktır. Bu anlamda Türkiye'de önemli bir görevi ve misyonu üslenmiş durumdayız. Bizden başka bu görevi yapan hemen hemen hiç kimse yok. |
çok saol kanka sende olmasan dünyadan bi haber olacağız
|
10:58
http://www.internethaber.com/images/news/7380.jpg Diplomalı işsizler ne olacak? Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Ortaş, Türkiye'de ''diplomalı işsizler'' sorunun, üniversitelerin yüksek ortaokul düzeyinde eğitim vermelerinden, öğrencilerin yaratıcılık ve araştırıcılık ruhunun oluşmamasından kaynaklandığını savundu. Prof. Dr. Ortaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mezunlar iş bulamazken, üniversiteye girebilmek için Öğrenci Seçme Sınavında (ÖSS) ter dökenlerin üniversite kapılarında yine yığılacaklarını belirtti. Üniversite mezunlarının kültürel alt yapısının tam olarak oluşmaması, kendini ifade edememesi, yabancı dil bilmemesi, yaratıcılık ve araştırıcılık ruhunun olmamasının akademik yaşamla örtüşmediğini vurgulayan Prof. Dr. Ortaş, şöyle devam etti: ''Bir yandan yaratıcı elemanlar aranırken, diğer yandan torna- tesviyeden çıkmış on binlerce diplomalı işsiz, dikkatlerden kaçmıyor. Bunun nedeni de iyi organize olamamamızdan ve konuya bütünsel bakamamamızdan kaynaklanıyor. Üniversiteler bugün evrensel anlamda bilim, sanat ve felsefe ortamları oluşturamıyor, en temel sorma becerisini veremiyor, bir problem veya argüman geliştirme becerisi sağlayamıyor. Gençliğin ve düşüncenin tehlike olarak algılandığı bir yapıda, önümüzdeki kısa süreçte de bu yönde olumlu bir ışık gözükmüyor.'' Prof. Dr. Ortaş, üniversitelerin eğitim programlarının, bilim tarihi, bilim felsefesi, uygarlık tarihi, insan kaynakları, ekonomi ve girişimcilik, epistemoloji ve metodoloji becerileri kazandırmaktan uzak, öğretmen merkezli derslerden oluştuğunu savunarak, şunları kaydetti: ''Üniversitelerimiz, yüksek ortaokul düzeyinde eğitim veriyor. Derslerde uygulama yok, tartışma yok, dönem ödevi yok, proje yok, olanlar da zar zor yapılabiliyor. Araziye çıkacak araç bile temin edilemiyor. Açıkçası üniversitelerde dersler varolan bilgilerin nakline dayanıyor. Nakli bilimler anlayışı en yaygın durum. Kaldı ki nakli bilgileri de ne kadar öğrendiğimiz ve öğrettiğimiz meçhul.'' ''SORUNLARI NE KADAR SAHİPLENDİK?'' Prof. Dr. İbrahim Ortaş, eğitimciler, bölüm başkanları, dekanlar, rektörler olarak bu sorunları ne kadar sahiplendiklerinin, ne kadar ilgili girişimlerde bulunduklarının sorgulanması gerektiğini belirterek, şöyle devam etti: ''Eğer istenilen bir eğitim ve bilim yapma ortamı olsaydı, bugün hiçbirimizin konuşmasına gereksinim olmazdı. Asıl sorun; var olan bunca soruna sesimizi çıkarmamak, her koşulda YÖK'ü savunmak, yöneticilerimiz hangisi koltuğa oturuyorsa o iyi yapıyor demek midir? Yoksa aksayan yönleri medeni bir şekilde anlatmak mıdır? Sanırım üniversitenin kendisi bir eleştiri ortamı olduğu için hem kritik edeceğiz hem de çözüm üretmeye çalışacağız. Milli Eğitim, YÖK ve üniversite üst yönetimleri başta olmak üzere beşikten mezara kadar süren öğrenme sürekliliğini esas alarak sorunları belirlemek ve olası çözüm önerilerini oluşturmak durumundayız. Anadolu ve Fen Liselerine diğerlerinden ayırarak taşıdığımız küçük bir orta sınıf azınlığın değil, tüm gençliğin geleceğine sahip çıkmalıyız.'' |
11:00
http://www.internethaber.com/images/news/12564.jpg Gazeteler, yaşamını yitiren 3 yazarın ardından ağıtlar yakıyor. Oysa 3 gazeteci de dışlanmıştı. Medyanın timsah gözyaşları Öldükten sonra ortaya dökülenler Bugün köşemizi meslekdaşımız Tarık Toros'a terk etmek istiyoruz. Doğrusu, yazıp masamıza bıraktıklarına aynen katılıyoruz. Bu bir yerde Türk Basını'nın özeleştirisi. Bunu sizlerle paylaşmak istiyoruz: 'Medyada son günlerde çok sarsıcı kayıplar verdik. Önce Reha Mağden, ardından Halit Çapın ve Duygu Asena... İkisiyle -pek yakın olmasak da- aynı ofiste çalışma şansım olmuştu. Bu yazıyı arkalarındaki ağıt korosuna katkıda bulunmak için kaleme almıyorum. Ama bir hususun bilinmesinde yarar var, onu tarihe not düşmek istiyorum. Bu üç gazetecinin üçü de, hayatlarının son döneminde dışlandı. Bugün arkasından ağıt yakan, boy boy resimlerini basan medya dışladı onları. Reha Mağden, bilir misiniz satışı çok az olan Birgün Gazetesi'nde yazıyordu. Halit Çapın, 10 yıldır Takvim'deydi. Veda yazısında, gazeteden ayrılacağını duyurmuştu. Nedenini bilmiyoruz. Meğer, son yazısında kendi ölümünü haber vermiş. Şöyle diyordu, 19 Temmuz'da kaleme aldığı 'Hüzün' başlıklı makalesinin son satırlarında: '10 günlük bir iznim var... 10 gün sonra eğer oluruna gelirse 10 yıldır beraber olduğum sizlerle vedalaşacağım.. Eğer oluruna gelirse.. Günaydın hüzün.. Elveda dostlar..' Gerçekten de 10 gün sonra 29 Temmuz'da yaşamını bitirdi. 10 yıl boyunca hiçbir büyük gazete Halit Çapın'a köşe açmayı, onu Takvim'den çağırmayı düşünmedi. Bugün 'Röportaj Ustası' diye başlıklar atılıyor, peh. Gidin bakın Takvim'e, son yazısını bulun, okuyun, göreceksiniz nasıl bir kalem üstadı olduğunu. Ve Duygu Asena. O da dışlanmıştı. Bugün 'Medya Duygu'suz kaldı' gibi başlıklar atan o gazeteler, yıllar önce Duygu'yu kapının önüne koymuştu. Uzun süre işsiz kaldı, orada burada tutunmaya çalıştı. Sonra, Vatan kucak açtı ona. Hem de sonuna kadar, tükenmeyen bir vefa örneği göstererek. Şimdi medya karalar bağlamış, bir zamanlar sırtını döndüğü bu gazetecilerin arkasından ağlıyor. Timsah gözyaşları bu olsa gerek...' Yazı: Burhan Ayeri |
11:02
İsrail Hizbullah'ı büyüttü Lübnan Ekonomi Bakanı Sammi Haddad, Hizbullah'ın 'siyasi olarak güçlendiğini' söyledi. İngiliz Yayın Kuruluşu BBC'ye konuşan Lübnan Ekonomi Bakanı Sammi Haddad, "Askeri olarak Hizbullah'ı mağlup etmek kolay değil. Hizbullah siyasi olarak da güç kazanıyor" dedi. Lübnan hükümetinin Hizbullah'a karşı tutumuyla ilgili bir soruyu cevaplayan Haddad, "Açıktır ki, Hizbullah Lübnan'da daha da önemlisi bölgede siyasi olarak güç kazanıyor. Hizbullah'ı destekleyenler şimdi daha fazla destekliyor" ifadelerini kullandı. Lübnan, 20. gününe giren İsrail saldırılarında şu ana kadar tamamına yakını sivil 750 kişinin hayatını kaybettiğini, binlerce kişinin yaralandığını, yüz binlerce kişinin yerini yurdunu terk etmek zorunda kaldığını ve binlerce alt yapının yerle bir edildiğini açıkladı. Bu arada Birleşmiş Milletler (BM), İsrail bombalarında can veren Lübnanlıların 3'te 1'inin çocuk olduğunu bildirdi. İsrail tarafı da Hizbullah ile girdiği çatışmalarda çoğunluğu asker 51 kayıp verdi. |
11:03
http://www.internethaber.com/images/news/12191.jpg İşte İsrail'in işgal planı İsrailli yetkililer, İsrail ordusunun Lübnan'ın güneyindeki Litani Nehri'ne kadar ilerleyeceğini ve çok uluslu güç gelinceye kadar burada birkaç hafta kalacağını belirtti. Adının açıklanmasını istemeyen bir yetkili, kara birliklerinin İsrail-Lübnan sınırının kuzeyine 30 kilometre uzaklıktaki Litani Nehri'ne ulaşacağını kaydetti. İşçi Partisi milletvekili Ephraim Sneh, güney Lübnan'a daha geniş çaplı bir harekatın onaylandığı kabine toplantısının ardından İsrail radyosuna verdiği demeçte, ordunun Litani Nehri'ne kadar ilerleyeceğini dolaylı yoldan doğruladı. Sneh, birliklerin bu bölgede ne kadar kalacağının sorulması üzerine, ''Günlerden bahsetmiyoruz. Daha uzun bir süreden bahsediyoruz'' dedi. Sneh, Lübnan'ın işgal edilmesinin amaçlanmadığını söyledi. Bununla birlikte İsrail hükümetinden iki yetkili, dün toplanan İsrail güvenlik kabinesinin, sadece sınırdan 7 kilometrelik bir şeridin alınmasını onayladığını kaydetti. |
11:05
http://www.internethaber.com/images/news/8142.jpg MHP, bombacı paşayı gönderiyor MHP yönetimi, partinin en yetkili karar organı olan MYK'da üyeliği devam eden Paşa'nın durumunu incelemeye aldı. Tokat, 2 yıldır mazeret bildirmeden toplantılara katılmadığı gerekçesiyle, üyelikten düşürülecek. MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı, "Zaten iki yıldır ilişkiler dondurulmuş durumda. MYK'ya gelmiyor, gelemiyor. TSK'yı da yaptığı konuşma ile zan altında bıraktı. Parti ile ilişkisi kalmadı" dedi. MHP'de Büyük Kurultay öncesi, 2 yıl önce olağanüstü kurultay için imza toplayan muhaliflerden Namık Kemal Zeybek ve Ramazan Mirzaoğlu'nun da aynı gerekçeyle üyelikten düşürülmeleri bekleniyor. |
11:06
http://www.internethaber.com/images/news/12666.jpg Armatör işadamı İhsan Kalkavan, Fethullah Gülen eleştirilerine işte böyle cevap verdi Reklam Gülen için ölmeye hazır Ticaretten değil, eğitime verdiği destekten keyif aldığını söyleyen armatör işadamı İhsan Kalkavan,"Gülen okullarına desteğim yüzünden idam edileceksem bugün hazırım" dedi Deniz, Beşiktaş Kulübü ve bir de kendi deyimiyle adrenalin tutkunu bir işadamı. Karadenizli denizcilikle özdeşleşmiş bir aileden geliyor. Armatör işadamı İhsan Kalkavan, Türkiye'nin en büyük tanker filosunun sahibi. Beşiktaş sevgisinden dolayı, şirketlerini Beşiktaş Grubu adı altında toplayan Kalkavan, petrol taşıyor, gemi inşa edip satıyor. Bank Asya ve Işık Sigorta'nın da kurucu ortağı olan Kalkavan, Memorial Hastanesi'ndeki hissesini yakın zamanda sattı. Turizme de yönelen Kalkavan, geçtiğimiz ay tarihi Pera Palas Oteli'ni ve Süzer Paradise'ı satın aldı. İki yıl önce küçük bir tekne ile dünya turuna çıkan, ancak Çin'de geçirdiği trafik kazası nedeniyle bu tura şimdilik ara veren Kalkavan, yıllar önce babasını, daha sonra iki kardeşini de trafik kazasında kaybetmişti. "Sadece mal için mücadele edenlere üzülerek bakıyorum, insanın ahireti güzel olsun" diyen Kalkavan, yakın durduğu Fethullah Gülen'in yeterince anlaşılamamasından da şikayetçi. Memorial Hastanesi'nin en üst katında, denizciliğe özgü objelerle döşenmiş, çok geniş bir kaptan köşkünü andıran ofisinde görüştüğümüz Kalkavan, şirketlerinin yönetimini oğlu Yavuz Kalkavan'a devretse de danışman patron olarak işin başında. Kalkavan'la, denizi, iş anlayışını, Fethullah Gülen'i ve tabii ki Beşiktaş'ı konuştuk. * * * HİSLERİMİZ ÖRTÜŞTÜ Armatör işadamı kimliğiniz yanında, Fethullah Gülen'e yakınlığınızla da biliniyorsunuz. Gülen'in okulları olarak bilinen eğitim kurumlarına verdiğiniz destek yüzünden eleştiriliyorsunuz. Bu eleştirilere nasıl bakıyorsunuz? Ben de atalarım da eğitime gönül vermiş insanlarız. Türkiye'de devlete ilk hediye edilen okul 1934'de Rize'deki ibrahim Kalkavan İlkokulu'dur. O okulu alıp Denizcilik Meslek Okulu yaptık. Türkiye'nin en büyük Anadolu liselerinden birini Mersin'de yaptık. Bunlar yapılırken, eğitime gönül vermiş bir adamı Cenab-ı Allah karşıma çıkardı. Bilgi ve düşüncelerimiz, hislerimiz birbiriyle o kadar örtüştü ki, inanılmayacak kadar. Kendimi bu meselenin bir neferi kabul ettim. Ömrümün son nefesine kadar, kim ne derse desin, eğer benim idamımın ipi bu nedenle olacaksa, bugünden hayata veda etmeye hazırım. Bütün o eğitim kurumlarıyla ilgili, o çocuklarla öyle haşır neşirim ki, bütün keyfim bu. Artık ticaretten bile zevk almıyorum. Diplomasına vesile olduğum bir çocuk, denizde yüzen bir gemiden de kıymetli. BİR NUMARALI HESAP GÜLEN'İN Gülen'in, şirketlerinizde ortak olduğu söyleniyor. Sayın Başbakanımız da dahil olmak üzere bana makam veya en üst düzey yöneticiliği teklif etmeyen hiçbir hükümet dönemi olmadı. Hepsi benim siyasete girmem için çok gayret gösterdiler. Bir sürü Yönetim Kurulu Başkanlıklarımı kendim terk ettim. Bana kimse demiyorki, 'Sen Türk ekonomisinde bu kadar önemli bir isimsin. Koltuk ve para derdin yok. Dünyadan hiçbir beklentin yok. Bu adamda ne buldun'. Bunu diyen bir kişi çıkmadı. O zaten kendi hayatını yaşayan bir insan. Ona niye birşeyler atfediliyor. Aktivitenin başında biz varız. Biri, 'Asya Finans onundur' diyor. Bunu diyen insanı tutuklamak lazım. Asya Finans bugün SPK'ya dahil, halka açık bir kurum.Böyle bir manipülasyona sebep veren insanın hemen tutuklanması lazım. Ya da 'Gel anlat bakalım ne demek istiyorsun' denilmeli. O zaman benim hissem, Abdülkadir Konukoğlu'nun, Ahmet Çalık'ın, Türk ekonomisinin büyük isimlerinin hissesi var. Bazıları var ki hissesi var, Hocaefendi'nin adını sadece gazetelerde duymuş. Biz orayı 150 arkadaş ortak kurduk. Açılışına Hocaefendi'yi sadece Tansu Hanım gibi davet ettik. Hocaefendi bizi kırmadı geldi. Ben 'Hocam bir numaralı hesabı size ayırdık, bereketli olsun' dedim. 'Benim parayla pulla işim yok' dedi. O hesap dolu mu, boş mu durur bilmem. Benim hesabım da 2'dir. Bu kadar bir ilişki var. Ondan sonra Işık Sigorta'yı açtık. İzdihamlar oldu diye onun açılışına gelmedi. Neredeyse benim gemilerime onun forsunu çizecekler. Nerede, ne iş yapsam, onun işi diye çıkıyor. Bu hastanede hisselerimi sattım. Sattığım zaman 'İhsan Kalkavan sattı' diyorlar. Aldığım zaman 'O aldı' diyorlar. Beşiktaş yönetiminde teklifimiz kabul görmedi Beşiktaş Futbol Kulübü'nde yeni bir yönetimden söz ediliyor. Sizin de listede yer aldığınız, Tuncay Özilhan başkanlığındaki bu yeni oluşum kabul görecek mi? Tuncay çok kalite bir isim. Beşiktaş'a zarar gelmemesi için mevcut yönetimle de nasıl bir diyalog oluşabilir diyoruz. Kıran kırana bir mücadele içinde olmak Tuncay'ın da mizacında yok. Ben Yıldırım'ın (Yıldırım Demirören) ağabeyiyim. Herşey güzellikle olabiliyorsa olacaktır. Yoksa hiçbir arkadaşım böyle bir mücadele içinde olmak istemez. Biz maddi ve manevi olarak destekleriz, transferlerinize destek sağlayalım, bu yılı kaybetmeyelim diye teklif götürdük.Henüz teveccüh görmedi. Bir Erdoğan abi (Erdoğan Demirören) döndü. "Ya İhsan bunlara gerek yok" dedi. Dönüş babadan oldu. Pek teveccüh görmediğini anladım. Galata projesi katledildi Türk denizcilik sektörü, sizce neden çok gelişemiyor ? Çünkü biz akıncı bir ülkeyiz. Bizde Adalar bile teveccüh görmezken Yunanlılar Türkiye kıyılarındaki kayaların üstünde yaşamayı göze almışlar. Tabi ki bu ülke filosunun taşıma kapasitesi 120-130 milyon dwt iken, tabii 1 milyon 200 bin tonla onların yüzde 1'i kadar bir filoya sahip olacağız. Cenab-ı Allah da zaten müstehak olan şeyi veriyor. Biz akıncı bir ülkeyiz. Arabaları çok seviyoruz. EN YÜKSEK TONAJ BİZDE Denizcilik, ana işiniz. Beşiktaş Gruop bugün hangi noktada? Yeni katılacaklarla birlikte toplam tonajımız 800-900 dwt oluyor. Türkiye'deki en yüksek tonaja sahibiz . Gemilerimizin yaş ortalaması 2-3 yıl. Aynı zamanda gemi alıp satıyoruz. Yurtdışında gemi inşa ettiriyoruz. Tersane kuruyordunuz... Yalova Altınova'da tersanemizin dolguları yapılıyor. Ama Galata Projesi gibi, orada da müdahaleler oluyor. Bir Galata Projesi vardı. Katlettiler. Bana deselerdi ki, "Başbakansın. Sami Ofer gemilerinin rotasyonunu değiştirip buraya gelecek. 1 milyar dolar da 'keş' (nakit) para istiyor" Bunu kabul ederdim. Çünkü Türkiye, zengin turist getiren o tip yolcu gemilerinin rotasyonunda değil. TÜSİAD 'cart curt' makamı değil TÜSİAD'ı sık sık eleştiriyorsunuz. Neden? Onlara, babalarınız, buraları kuranlar gerçekten sermayenin oluşumunda emeği geçen insanların devlete olan saygısı ve relasyonları farklıydı. Hazır makama, hazır servete konup ahkam kesmeyin. Ağzınızdan çıkacak her lafın, esnafı ne kadar etkileyebileceğini düşünün. Kurt bulanık havayı sever, söylediğin lafla birden borsa pat çıkıyor, cart düşüyor. Sermaye sahibi olarak düştüğü zaman toplarsın. Bu 'cart curt' makamı değil. Başbakana mesaj vermenin yolları var. Sokağa çıkıp ağacın tepesinden bağırmanın gereği yok. Ben TÜSİAD'a üye olmam. Ama işadamları çok iyi arkadaşımdır. Bank Asya krizde kendini ispat etti En büyük ortak durumunda olduğunuz Asya Finans, bugünkü adıyla Bank Asya geçtiğimiz Mayıs ayında halka arz edildi ve hisselerine 50 kat talep geldi. Herkes şaşırdı. Böyle bir ilgi bekliyor muydunuz? Asya Finans'ın bir dünya markası olacağını hep kurulurken tahayyül ettim. Biliyorum ki, bir gün dünyanın bütün büyük şehirlerinde Asya Finans olacak. Halka arzda büyük bir talep geldi. Çünkü, kurulduğu günden beri kendisini ispat etti. Bankacılık krizi yaşandığı dönemde paranın yüzde 60'ına yakını talep edildi. Birçok banka veznelerini kapattı. Biz o gün gerek yönetici, gerek hissedar olan arkadaşlarımız tüm mal varlıklarımızı ortaya koyarak veznelerimizi kapatmadık ve bütün paranın, mevduatın yüzde 60'ına yakınını isteyene ödedik. Şu anda Türkiye'nin en büyük bankasının mevduatının sadece yüzde 15'i istensin, o banka kapanır. Cenab-ı Allah utandırmadı, bütün bu paralar sonra kat be kat geri geldi. Röportaj: Fatma Çiftçi |
11:08
Bağdat güne bombayla uyandı http://www.internethaber.com/images/news/702.jpg Bağdat güne bombayla uyandı Irak'ın başkenti Bağdat'ta bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda ilk belirlemelere göre 14 kişi öldü, 11 kişi yaralandı. Polis, park halindeki bomba yüklü aracın, Şii bölgesi Kerrada semtindeki bir bankanın karşısında infilak ettiğini bildirdi. Irak'ın Mukdadiye kentinde bu sabah bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda da 7 kişi ölmüş, 8 kişi yaralanmıştı. |
11:11
Fındık mitingi kelle kopardı http://www.internethaber.com/images/news/12670.jpg Fındık mitingi kelle kopardı Ordu"da önceki gün düzenlenen ve 80 bin kişinin katıldığı "Fındık Mitingi" sonrası Ordu Emniyet Müdürü Rıdvan Güler merkeze alındı. Cumhuriyet Meydanı"ndaki mitingden sonra eylemciler saat 12.00"de Karadeniz Sahil Yolu"nu trafiğe kapattı. Saat 17.00 sularında Ordu Valisi Said Vakkas Gözlügöl, miting alanındaki Emniyet Müdürü Rıdvan Güler"i cep telefonuyla aradı. Gözgügöl"ün “Mitingi bitir, kalabalığı dağıt” şeklinde tahmin edilen direktiflerine Güler önce “Kalabalık çok fazla. Müdahale edersem arbede çıkar. Bunlar halk. Çok fazla kişi yaralanır” yanıtını verdi. Ordu İl Jandarma Alay Komutanı Kıdemli Albay Nevzat Yıldız ile birçok fındık üreticisi ve basın mensubunun şahit olduğu telefon konuşması, aniden hararetlendi. "GEL KENDİN DAĞIT" Gözlügöl"ün ısrarı üzerine Güler, “Ben bu kadar kalabalığı kıramam. Gel o zaman kendin dağıt. Sabahtan beri neredesin?” diyerek telefonu kapattı. Gözlügöl"den birkaç dakika sonra Emniyet Müdürü"nü AKP Grup Başkan Vekili ve Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa aradı. Televizyon kameralarının kayıtta olduğu sırada gerçekleşen telefon görüşmesinde, yolun açılması yönünde talimat veren Fatsa"ya, Güler, “Nasıl açayım. Arbede çıkar, insanlar yaralanır. Gücümüz bu kalabalığa yetmez” yanıtını verdi. Fatsa"nın “Yol açılacak” ısrarı üzerine Güler, “Hani gelecektin, gelmedin. İnsanlarla bizi karşı karşıya getirdin” diyerek telefonu kapattı. Emniyet Müdürü Güler, dün merkeze alındı. Güler"in “Olaylara zamanında müdahale etmeyerek halkı galeyana getirmek, bir kadının saçını yolmak, biber gazı kullanıp askeri etkilemek” nedeniyle görevden alındığı öğrenilirken, Vali ve Eyüp Fatsa ile yaptığı telefon görüşmesinin etkili olduğu iddia edildi. "Bavulumu alır giderim" Emniyet Müdürü Rıdvan Güler telefonu kapattıktan sonra, eylemcilerin desteğine karşılık, “Size canım feda. İstemezlerse bavulumu alır giderim” dedi. Eylemciyi tartakladığı iddia edildi Emniyet Müdürü Güler"in mitingde Nevin Kıvılcım Kılıçarslan adlı eylemciyi tartakladığı öne sürüldü. Mitingin bilançosu 40 yaralı Ordu"da önceki düzenlenen “Fındık Mitingi”nde çıkan olaylar nedeniyle 16"sı güvenlik görevlisi toplam 40 kişi yaralandı. 38 kişi de gözaltına alındı. Mitingden sonra eylemciler, yaklaşık 9 saat Ordu - Samsun karayolunu trafiğe kapatmışlar, güvenlik güçleri biber gazı ve tazyikli suyla eylemcilere müdahale etmişti. Gözaltına alınan ve emniyetteki sorgularının ardından adliyeye sevk edilen 38 kişi savcılıkça serbest bırakıldı. Olaylar sırasında 4 sivil aracın camı kırıldı, 1 polis panzeri ve 2 araç hasar gördü. Hedefte Zapsu ve hükümet var Dünyada yaklaşık 750 bin ton olan fındık tüketiminin yüzde 75"i, yani 562 bin tonu Türkiye tarafından sağlanıyor. Toplam 13 ilde üretilen fındık, yaklaşık 8 milyon kişinin gelir kapısı. Türkiye"de fındık fiyatını belirleyen kurum Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (Fiskobirlik). Kurumun bünyesinde 50 kooperatif var, ortak sayısı ise 250 bin. Fındık üreticileri, AKP"nin Fiskobirlik"i ele geçirmek istediğini iddia ediyor. Diğer iddia ise Erdoğan"ın danışmanı ve partinin MKYK üyesi Cüneyd Zapsu"nun bankaların Fiskobirlik"e kredi vermemesi için yönlendirme yaptığı yönünde. Bu iddiaya göre finansman sıkıntısı nedeniyle Fiskobirlik alım yapamayacak, tüccar düşük fiyatla fındık alacak. Başbakan Tayyip Erdoğan başkanlığında kurulması kararlaştırılan "Fındık Komitesi"nin ise Fiskobirlik"ten ayrı olarak üreticileri mağduriyetten kurtaracak çalışmalar yapacağı bildirildi. |
11:13
http://www.internethaber.com/images/news/11468.jpg Dolar güne yükselişle başladı İstanbul ve Ankara'da dolar, avro ve sterlinin alış-satış fiyatları, saat 09.30 itibariyle şöyle: İSTANBUL SERBEST PİYASA ALIŞ SATIŞ ----------------------- -------- -------- ABD Doları 1,4950 1,5030 Avro 1,8980 1,9080 İngiliz Sterlini 2,7650 2,7950 ANKARA SERBEST PİYASA --------------------- ABD Doları 1,4900 1,5020 Avro 1,8940 1,9100 İngiliz Sterlini 2,7520 2,8000 İMKB Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında işlem gören 16 Temmuz 2008 vadeli tahvilin, bugün valörlü işlemlerinin saat 09.35 itibariyle basit getirisi yüzde 21,40, bileşik getirisi yüzde 19,57 oldu. Bu tahvilin, aynı gün valörlü işlemlerinin dünkü kapanışında basit getiri yüzde 21,25, bileşik getiri yüzde 19,44 olarak gerçekleşmişti. DOLAR KOTASYONLARI Bankalararası piyasada dolar kotasyonlarında alışta en düşük fiyat 1,4960 YTL, en yüksek fiyat 1,5015 YTL, satışta en düşük fiyat 1,5040 YTL, en yüksek fiyat 1,5090 YTL düzeyinde bulunuyor. PARİTE Uluslararası piyasalarda avro-dolar paritesi 1,2735, sterlin-dolar paritesi 1,8649, yen-dolar paritesi ise 114,69 düzeyinde seyrediyor. |
Blair'e ''Terminatör'de rol teklifi
http://www.internethaber.com/images/news/2465.jpg California eyaleti valisi ve ''Terminatör'' filmlerinin aktörü Arnold Schwarzenegger, İngiltere Başbakanı Tony Blair'e, başbakanlıktan ayrılırsa ''Terminatör 4'' filminde rol alması önerisinde bulundu. Schwarzenegger, ABD'ye ziyaret eden Blair ile düzenlediği basın toplantısında, ''Başbakan istifa ettiğinde ne yapması gerektiği'' konusundaki önerileriyle ilgili bir soru üzerine gülerek şunları söyledi: ''Birleşmiş Milletlerin başına gelebilir. Şu anda büyük bir iş yapıyor ve ne iş isterse yapabileceğini düşünüyorum. Çünkü ülkesinde büyük bir başarı oranı var ve olağanüstü bir iş çıkardığını düşünüyorum. Eğer bir işe ihtiyacı olursa ve Hollywood'da bir iş isterse 'Terminatör 4'te rol almasını sağlayabilirim. Her şey mümkün.'' Blair ise buna karşılık, ''şu ana kadar aldığım en iyi teklif. Aslında ne yazık ki aldığım tek teklif'' şeklinde esprili bir yanıt verdi. Lideri olduğu İşçi Partisi'nin arka arkaya 3 seçim zaferi kazanmasını sağlayan Blair, 4. dönem görevde kalmayacağını belirtirken, parti üyeleri Blair'in gelecek yıl görevden ayrılabileceğini kaydetmişti. ABD'de Başkan George Bush yönetiminin, küresel ısınmaya yol açan sera gazlarına karşı önlem almayı reddetmesi üzerine Schwarzenegger, Blair ile anlaşmıştı. Schwarzenegger ve Blair'in, karbondioksit ve diğer sera gazlarının atmosfere salımının azaltılmasını amaçlayan önlemler konusunda mutabakat sağladıkları bildirilmişti. |
11:15
Bu pankart Kartal'a yakışmadı http://www.internethaber.com/images/news/12610.jpg Bu pankart Kartal'a yakışmadı Önceki akşam Frankfurt'ta oynanan Süper kupa finalinde Galatasaray'ı tek golle geçerek mutlu sona ulaşan siyah-beyazlılar, taraftarların Arena stadı tribünlerine açtığı "Deveye diken, Feneri ...." ifadeleri taşıyan pankart nedeniyle PFDK'ya sevk edilecek. |
11:19
Üniversitelerin eğitim ücretleri http://www.internethaber.com/images/news/11913.jpg Üniversitelerin eğitim ücretleri Bahçeşehir Üniversitesi'nde eğitim ücreti 14 bin YTL. Bilkent'te eğitim 14 bin YTL, yurt ise 12 bin YTL'ye kadar çıkıyor. Koç ve Sabancı 20 bin YTL Üniversite sınav sonuçlarının açıklanmasından sonra devlet üniversitelerinde istedikleri bölümlere giremeyen adayların bir bölümü vakıf üniversitelerine yöneliyor. Ancak, eğitim ve barınma masrafları hesap edildiğinde vakıf üniversitelerinin ücretleri çok da uygun değil. Vakıf üniversitelerinin büyük bölümü, bu yıl ücretlerini yüzde 5 - 28 arasında değişen oranlarda yükseltti. Bilkent Üniversitesi, fiyatını değiştirmezken, bazı üniversiteler geçen yıl ABD doları cinsinden belirledikleri fiyatlarını YTL'ye çevirdi. Ücretlerde farklılık Bazı üniversitelerin barınma imkânları, süit, tek ve çift kişilik odalar olarak sınıflandırıldı. Bazılarında, özel banyo, tuvalet, mutfak talep edildiğinde, ücretler yükseliyor. Üniversitelerde ücretler şöyle: Atılım Üniversitesi: Eğitim ücreti 8 bin 500 dolar. Kendi yurdu yok. Bahçeşehir Üniversitesi: Eğitim ücreti 14 bin 580 YTL. Yurt ücreti aylık 700- 960 YTL arasında. Başkent Üniversitesi: Eğitim 12 - 15 bin YTL. Yurt ücreti 4 bin 150 - 8 bin 500 YTL. Beykent Üniversitesi: Eğitim 11 bin 850 - 12 bin 979 YTL. Yurt 200 - 305 YTL. Bilkent Üniversitesi: Eğitim 14 bin 40 YTL. Yurt 1500 - 12 bin 900 YTL. Çankaya Üniversitesi: Eğitim 10 bin 200 YTL. Çağ Üniversitesi: Eğitim 5 bin 475 - 10 bin 950 YTL arasında. Yurdu yok. Doğuş Üniversitesi: Eğitim ücreti 12 bin 360 - 14 bin 940 YTL. Yurt yok. Fatih Üniversitesi: Eğitim ücreti 3 bin 500 - 7 bin 950 YTL. Barınmayla birlikte 9 bin 103 YTL ile 15 bin 909 YTL arasında. Haliç Üniversitesi: Eğitim 5 bin - 14 bin YTL. Yurt: 3 bin YTL. Işık Üniversitesi: 14 bin 800 YTL üniversitenin eğitim ücreti. Yurt ise 1800 ile 4 bin 500 YTL arasında. İstanbul Bilgi Üniversitesi: Eğitim ücreti 14 bin 950 YTL. Yurt ücretleri bin 625 - 4 bin 959 YTL. İstanbul Bilim Üniversitesi: Eğitim, 2 bin 500 - 12 bin 500 dolar arasında. Yurdu yok. İstanbul Ticaret Üniversitesi: Lisans 10 bin YTL, ön lisans 6 bin YTL. Yurdu yok. İstanbul Kültür Üniversitesi: Eğitim 8 bin 316 - 15 bin 147 YTL. Yurt 3 bin 780 - 6 bin 318 YTL. Kadir Has Üniversitesi: Eğitim 12 bin 500 - 16 bin YTL arası. Koç Üniversitesi: Eğitim 5 bin - 20 bin 500 YTL. Yurtlar 940 - 1600 dolar. Maltepe Üniversitesi: Eğitim 8 bin 553 - 15 bin 681 YTL . Yurt 4 bin 752 - 8 bin 316 YTL arası. Okan Üniversitesi: Eğitim 12 bin 900 YTL. Yurt 800 YTL ile 3 bin 200 YTL. Sabancı Üniversitesi: Eğitim 20 bin 500 YTL. Yurt bin 700 - 3 bin 500 YTL. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi: Eğitim 14 bin YTL. Yurdu yok. Ufuk Üniversitesi: Eğitim, 1500 - 9 bin 500 dolar. Yaşar Üniversitesi: Eğitim 6 bin 500 - 9 bin 400 YTL. Yeditepe Üniversitesi: Eğitim 10 bin - 29 bin YTL arası. Yurt 3 bin 500 YTL. |
11:21
Erdoğan'ı keneye benzettiler http://www.internethaber.com/images/news/6394.jpg Erdoğan'ı keneye benzettiler Leman Dergisi'nin 6 Temmuz 2006 tarihli sayısının kapağında yer alan, Mehmet Çağçağ imzalı "Reco Kongo Kenesi Türkiye'nin Anasını Ağlatıyor" başlıklı karikatürde Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "habis, kan emici ve asalak bir hayvan olan keneye" benzetilmesi dava sebebi oldu. Daha önce de kendisini hayvanlara benzeterek çizen karikatüristlere tazminat davaları açan Başbakan Erdoğan, kene benzetmesini de affetmedi. Erdoğan, karikatürist Çağçağ ve Leman Dergisi'nden yayın tarihinden itibaren işleyecek kanuni faizle birlikte toplam 50 bin YTL'lik manevi tazminat talebinde bulundu. "Tayyip Erdoğan'ın doğrudan doğruya ve açıkça kişiliği hedef alınarak habis, kan emici, asalak, parazit, musallat olduğu canlı için ölümcül bin hayvan olan Kırım Kongo kenesi suretiyle tasvir edilmesi ancak ifade özgürlüğü ve eleştiri hakkının kötü niyetli bir kullanımı olarak nitelendirilebilir" ibaresi bulunan dava dilekçesinde, söz konusu karikatür, mizah sanatının bir etkisi olarak gülünç duruma düşürmenin ötesinde küçük düşürücü ve hukuka aykırı bir saldırı olarak nitelendirildi. BU İLK DAVASI DEĞİL Başbakan Erdoğan, daha önce de kendisini kedi olarak çizdiği için karikatürist Musa Kart aleyhine 5 bin YTL'lik tazminat davası açmış, ancak davayı kaybetmişti. Erdoğan, Musa Kart'ın dava edilmesini protesto eden ve kendisini fil, zürafa, maymun, deve, kurbağa, yılan, inek ve ördek şeklinde betimleyen Penguen dergisindeki "Tayipler Alemi" adlı karikatüre de 40 bin YTL'lik dava açmış ancak bu kez de kaybetmişti. |
11:23
Fenerbahçeli Rüştü'nün antreman tesislerinde yediği o dayağın sırrı çözüldü http://www.internethaber.com/images/news/11433.jpg Rüştü'ye atılan o dayak "Kelebek operasyonu"na ilişkin telefon kayıtları, Sedat Peker ve kendisine yakın isimlerin federasyon seçimlerinde nasıl kulis yaptığını da gözler önüne seriyor Örtbas edilen ŞİKE BELGELERİ - 5 LUBE AYAR araştırdı Yıl 2004... Dönemin Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Haluk Ulusoy, 10 Temmuz'da yapılacak Olağan Genel Kurul'a tek aday olarak girmeye hazırlanıyor. Ancak, Gençlerbirliği'nin Bölge İdare Mahkemesi'ne yaptığı başvuruyla kongre erteleniyor. 15 günlük süreçte yapılan açıklamalar ve siyasi baskılar sonucunda Ulusoy aday olmayacağını açıklıyor. Kongrede Mehmet Ali Yılmaz ile Levent Bıçakcı çekişiyor. Geri çekilmek zorunda kalan ve röportajlarında "en kısa sürede geri döneceğini" açıklayan Ulusoy ise perde arkasından Yılmaz'ı destekliyor. Ulusoy'a en yakın isimlerden Hüsnü Hayali de Yılmaz'ın listesinde yer alıyor. Fakat, Hasan Doğan'ın ve 1. Lig kulüplerinin büyük çoğunluğunun desteğini alan Bıçakcı, 23 Temmuz'daki seçimden ezici bir farkla galip ayrılıyor. Peker, bu süreçte dinlemeye takılan konuşmalarda, Yılmaz'ın kaybedeceği bir işe girişmesine kızsa da "gerekli telefon trafiği" için harekete geçiyor. Peker, 5 Mart 2004'te henüz Ulusoy'un başkanlığının önünde bir engel yokken, kız kardeşinin eşi olan Sivasspor Başkanı Mecnun Otyakmaz'la yaptığı telefon konuşmasında, "Davut benimle görüşmek istemiş. Bu seçimlerle ilgili mi, hayırdır?" deyince, "Yarın öğleden sonra birlikte olacağız. Oradan size geliriz, görüşürüz" karşılığını veriyor. Peker ise, "Bu seçim konularından dolayı... Benim organize ettiğimi biliyor mu, seçim konularını o şeyleri filan?" diyor. Otyakmaz: Hakemler hakkında serzenişti ERAYDIN AYTEKİN Sivas DHA Sedat Peker'in kız kardeşinin eşi olan Sivasspor Başkanı Mecnun Otyakmaz, 2004'te eski Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi Hüsnü Hayali'den hakemler için destek istediği telefon kayıtlarının şike dosyasıyla yayımlanması üzerine açıklama yaptı. Otyakmaz, yazılı açıklamasında, şike dosyasında adının geçmesinden rahatsızlık duyduğunu söyledi. Otyakmaz şunları kaydetti: "Önceki yıllarda olduğu gibi işi gevşek tutsaydık, hakkımızı aramasaydık belki 2004 - 2005 sezonunda da şampiyon olamayacaktık. Futbol camiası içindeki bir dostuma hakemler hakkında serzenişte bulunmamın şike olarak yorumlanması hangi mantığa sığar, anlamakta güçlük çekiyorum. O haftalarda MHK Başkanı Sabri Çelik de dahil birçok yetkiliye şikâyetlerimizi ilettik. O gün de, bugün de en büyük prensibimiz kimsenin hakkını yememek, hakkımızı da kimseye yedirmeme çabasıdır. 10 milyon taraftarı olan Sivasspor camiası olarak Temiz Futbol Kampanyası'na sonuna kadar destek vereceğimize bir kez daha söz veriyoruz." 'Kıblemiz belli biliyorsun' 04.06.2004 (Saat: 16.48) X Bay - Mecnun Otyakmaz X: Yılmaz adaylığını açıkladı bugün. Mecnun Otyakmaz: Öyle değil mi? Nasıl olacak bu işler? X: Çok güçlü bir aday çıktı vallahi. MO: Çok güçlü ama bilmiyorum nasıl olacak? X: Kulüpte bildiğiniz bir sıkıntılar Haluk için biliyorsun. MO: Evet, hayırlı olsun ya! Kıblemiz belli biliyorsun. X: Senin kıblen, abiniz var. MO: He abi var işte, abi ne derse o olur. X: Yılmaz da abinizdir yani! MO: Madem böyle bir ortam oluştu, onun kararı başka bir merciye kalır, bakacağız ona. X: Tabii canım o ayrı mesele, muhakkak öyledir de. Doğru değildi ama iki Trabzonlunun aday çıkması. MO: Ee işte öyle vurdururlar adamı! X: Evet. 'Reis telefon trafiğine başladı' 20.07.2004 (Saat: 20.28) Peker'e yakın isimlerden Atilla Yıldırım, - Eski TFF Yönetim Kurulu üyesi Hüsnü Hayali ile konuşuyor. Hüsnü Hayali: Atilla Abi, ben Mehmet Ali Bey'in yanındayım. Atilla Yıldırım: Haluk da geldi mi? HH: Yok, ben geldim. AY: Reisle görüştüm ben, telefon trafiğine başladı da! Şansımız var mı? Evet, hayır de ben anlarım. HH: Fena değil. AY: İyi şimdi Bursa'yla konuşuyorum, daha tam belli değil diyormuş. HH: Yav .. et onları bir şey olmaz, zaten iki tane oyları var, bir halt yiyemiyorlar. AY: Tamam Hüsnücüğüm, beni bir ara da. Reis, "Hüsnü ile görüşsünler" demiş. Hüsnü Abi ne diyor, diye. Bilmiyorum o bana bilgiler verecek. "O da çalışıyor, rezil olmayalım" dedi. HH: Tamam abi 'Kaleci Rüştü adam değil tamam mı?' Fenerbahçe, 14 Aralık 1999'da 2. Lig takımlarından Pendikspor'a 2-1 yenilerek, Türkiye Kupası'ndan eleniyor. Maç sonrası bir grup taraftar Dereağzı tesislerine giderek tepki gösteriyor. Rüştü Reçber, tesislerden ayrıldığı sırada birkaç kişinin saldırısına uğruyor. Telefon kayıtları ise Rüştü'nün o sırada tesislerde bulunan Otyakmaz'ın adamları tarafından darp edildiğini gösteriyor. Otyakmaz, bu konuda "Ferudun" isimli gazeteciyle şöyle konuşuyor. 05 Ağustos 2004 (Saat:12.10) Ferudun: Başkan beni sevmiyor. Ama bu konuda doğrunun ortaya çıkmasını istiyorum. Abi bir hadise yaşadım, Fenerbahçe'yle hiç ilgisi olmayan. Allah'ın sevdiği kuluymuşuz bağırsaklarımıza gelmedi. Bunu bile Aziz Yıldırım'a bağladılar abi. O yüzden şu Rüştü olayı için bana bir açıklama yapar mısın? Otyakmaz: Ya şimdi Rüştü bir defa adam değil tamam mı? Kesinlikle kimse oraya, kimse ona bir şey yapmak amacıyla gitmedi. Dışarıda bir ton insan vardı, onları oradan dışarı çıkarmak için gittik. Alpay'ın odasındaydık, şey geliyor kaptan seninle görüşmek istiyor, diyor tamam mı? Çıkıyoruz, bakıyorum telefonla görüşüyor, "Tamam başkanım" diyor. Sanıyorsun ki, Yıldırım'la görüşüyor. Ali Şen'le konuşuyormuş ama. Görüşmesi bitsin de konuşalım, nasıl yapacağız bu işi diye bekliyor insanlar. Sonra bir haber geliyor kaptan gidiyor diye. İbolar da var ama diğerleri iyi Fenerbahçeli. Tabii herkes ... oluyor, hem görüşmek istiyor hem de s.. takmadan yürüyor gidiyor, gibi. Millet indi aşağı tam arabanın başında "Ee kaptan nereye?" dedik. "Size ne? Size mi hesap vereceğim" dedi. Baktım saçmalıyor. "S... git, bin arabana git, şimdi s.. seni" dedim. Böyle yani, İbo da kızdı mızdı ama orada geldi çocuk yalandan bir şey yaptı. Dövülmesi derken.. adam iki saat dayak mı yedi? F: Bunları yazalım abi işte. MO: Bunlarla gündeme gelmek istemiyorum. Benim de artık bir sorumluluğum var. Başkanların hiç umudu yok! Şike iddialarını değerlendiren Tanrıverdi, "Şikâyet etseniz ne olacak. Geçen sezon Rize - Denizli maçının TV'den naklen yayımlanmasını istedim. Gece 23.00'te, nasıl bir güçse eğer, yayını engelledi. İşte size şikâyet. İyi de ne değişti?" dedi SPOR SERVİSİ Star TV'de önceki gece yayımlanan Telegol programında şike olayları masaya yatırılırken, futbolun bütün birimleri şikâyetlerini dile getirdi. Malatyaspor Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Denizlispor Başkanı Ali İpek ve eski Samsunspor Başkanı Adnan Ölmez'in katıldığı programda yaşanan birçok olay masaya yatırıldı. Ancak Tanrıverdi en çarpıcı açıklamaları yapan isim oldu. Tanrıverdi, "Şikâyet etseniz ne olacak. Ben geçen sezon Rize -Denizli maçının TV'den naklen yayımlanmasını istedim, bazı dedikodular olduğunu söyledim. Tamam dediler. Ancak gece 23.00'te, nasıl bir güçse eğer, bu yayını engelledi. Sonuçta Denizlispor galip geldi. İşte size şikâyet. İyi de ne değişti?" dedi. Ali İpek soruşturmaya açık olduklarını belirtirken, Adnan Ölmez de yaşadığı olayı anlattı. Ancak gecenin ilerleyen saatlerinde Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy'un katılımıyla, Milliyet'in günlerdir sürdürdüğü şike belgeleri masaya yatırıldı. Ulusoy: Böyle bir şey duymadım Ulusoy, Türkiye'de hiçbir futbolcunun maç sattığına inanmadığını belirterek, "Ben bugüne kadar böyle bir şey duymadım" dedi. Başkan, "Milliyet gazetesinde cumadan beri sürdürülen bir dizisi var. Rizespor kulübüyle ilgili telefon konuşmalarının kayıtları yayımlanıyor. Bunlarda mı bir belge veya kanıt değil?" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Geçmişte de bu haberler yayımlandı. Meclis'te kurulan soruşturma komisyonuna tüm bu konuşmalar geldi. Türk futbolunda ismi geçen herkes çağrıldı. Suçlu bulunamadı. O günlerde bu belgeler bize verilseydi, gereğini yapardık, ancak verilmedi. Şimdi de lig bitti, iki ay sonra Tanrıverdi ile Ölmez konuşuyorlar. Gönül isterdi ki, ligler biter bitmez bu konuşmaları yapsalardı." Tanrıverdi ise bu noktada devreye girdi ve Ulusoy'a "Belgeler ortaya yeni çıktı. O nedenle ben de konuşmaya başladım. Daha önce de bu lig temiz değil diye konuştum, 45 gün ceza aldım. Ama incelemelerin peşinde olacağız. Tüm raporları göreceğiz" yorumunu yaptı. Ulusoy da belgesiz, tespit edilmemiş konuşmalar sonucunda bir kulüp hakkında karar veremeyeceğini tekrarladı, "Elinizde bir belge varsa, getirin, eğer işlem yapmazsam, görevi bırakırım" diye konuştu. Telegol'e katılan başkanlar, bundan önce yaşananların, Milliyet gazetesinde de belgeli yayımlanmasına rağmen, hiçbir şeyin değişmediğini ve değişmeyeceğini söyledi. Başkanlar, çözüm üretmenin gerekliliğini de vurguladı. İtalya'yı geçeriz BÜLENT SARIOĞLU Ankara Milliyet'in açtığı şike dosyasında yer alan olayları araştıran TBMM komisyonu üyeleri, bir yıl önce yaptıkları önerilerin dikkate alınmamasından yakındı. Şikenin ceza yasalarında tarif edilmesini, geleceğe dönük bir temizlik için gerekirse "pişmanlık" düzenlemesi bile çıkarılmasını isteyen üyelerden AKP Uşak Milletvekili Ahmet Çağlayan, "Herkes açık yüreklilikle konuşursa bizde İtalya'yı geçen bir durum olur" dedi. Çalışmalarını geçen yıl tamamlayan TBMM Türk Sporu'nda Şiddet, Şike, Rüşvet ve Haksız Rekabeti Araştırma Komisyonu üyesi savcı - hâkim kökenli Çağlayan ve diğer üyelerin görüşleri şöyle: Olayı görenler kaçıyor AKP Uşak Milletvekili Ahmet Çağlayan: Türkiye'de sadece milletvekillerinin değil, herkesin dokunulmazlığı var. Sporda da dokunulmazlar var. Türkiye'de şike olayları oluyor, ama delilini ortaya çıkarmak zor. Kimse bu konuda beyanda bulunmuyor, çünkü okkanın altına kendisi de gidecek. Komisyona dedikodudan başka bir şey gelmedi. Geçen gün yolda bir kavga izledik, polisi çağırdık, neticeyi takip ettik. Ama o olayı görünce kaçışanlar vardı. Bu olay da böyle. Eğer görenler, bilenler gelir, açık yüreklilikle anlatır ve belgelere ulaşılırsa, bizde İtalya'yı da geçen bir durum olabilir. Suçu tarif edelim AKP Yozgat Milletvekili Bekir Bozdağ: İtalya'daki yasal mevzuat incelenmeli. Bu konuda yasal bir dayanak mutlaka olmalı. Hakemlerin hepsi aynı şeyi söylüyor; geçmişin üstüne sünger çekerseniz herkes konuşur ve bundan sonrasının önü açık olur. Hakemler komisyonda konuşmadı. Öyle olunca komisyon somut olaylarda karar veremedi. Bugünlerde konuşanlar o zaman bu bilgileri vermedi. Esas yapılması gereken ceza kanununda bu suçu tarif etmek. Yeni komisyon kurulmalı Komisyonun Başkan Vekili, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin: Herkes, 'Ben onunkini söylersem o da benimkini söyler' anlayışında. Herkes birbirinin kirliliğini örttü. Şikeyle mücadele için bugün koşullar daha uygun. Mafyanın futbol üzerindeki etkinliği çok fazlaydı. Dolayısıyla korku vardı. Şimdi yeni bir komisyon kurulmalı ve göreve başlamadan önce isteyen herkesin can güvenliğinin sağlanacağına ilişkin güvence vermeli. Olan oldu, geleceği kurtaralım. Geçmişte yapılanlar için de kimsenin cezalandırılmayacağı yönünde güvence verilmeli. Sporda genel af çıksın CHP Bursa Milletvekili Mehmet Küçükaşık: Temiz Eller operasyonu gibi bir operasyon olmalı. Spor için bir genel af çıkarılmalı. Teşvik primi, hatır şikesini de kapsayacak şekilde suç tanımı yapılmalı. Gizli bahiste uluslararası mafya var. O konuda herhangi bir düzenleme yapmadılar. Kimlerin teşvik primi verdiğini kulüp başkanları bile anlatıyor. Herkes bildiğini anlatsın. Ondan sonra şikeye, hatır şikesine, teşvik primine adı karışan kim varsa tasfiye edilir ve yeni bir spor adamı kuşağı gelir. Ünlü: Yüksek Spor Konseyi kurulmalı Eski Spordan Sorumlu Devlet Bakanı ve CHP milletvekili Fikret Ünlü, Türk sporunun şike ve teşvik iddialarından ancak Yüksek Spor Konseyi'nin kurulmasıyla kurtulabileceğini söyledi. Milliyet'in yazı dizisini ilgiyle takip ettiğini vurgulayan Ünlü, "Türkiye'de otorite boşluğu var. Bu tür olayların üstesinden gelecek tek kurum kanaate dayalı karar verebilecek, yaptırım gücüne sahip bir Yüksek Spor Konseyi'dir. Günümüzde kimse olaylar karşısında irade gösterip problemleri çözmeye yönelmiyor. Ortada ihbarlar iddialara uçuşuyor. Herkes konuşuyor, sert eleştiriler yapılıyor. Ancak kimden sonuç beklendiği belli değil. Konular ya komisyona ya da teftiş kuruluna sevk ediliyor. Kendi üzerlerinden atılıyor" dedi. Ceza kanununda değişiklik olmalı Uzun soluklu bir mücadele başlatılması gerektiğinin de altını çizen Ünlü, "Yüksek Spor Konseyi, seçimle işbaşına gelecek kişilerden oluşmalı ve kanaate dayalı karar verme yetkisine sahip olmalı. Türkiye'de spor mahkemelerinin kurulması için altyapı oluşturulmalı. Ceza kanununda şike ve teşvikin suç sayılması için değişikliğe gidilmeli" diye konuştu. |
11:25
İki saniyede kravat bağlıyor http://www.internethaber.com/images/news/2690.jpg İki saniyede kravat bağlıyor Kırıkkale'de bir mağazada tezgahtarlık yapan ve iki saniyede kravat bağlayabilen Orhan Canlı, Guinness Rekorlar Kitabı'na girmek istiyor. Kravatı hızlı bağlama şeklini kendisinin tasarladığını bildiren ve hızını yitirmemek için her gün egzersiz yaptığını ifade eden Canlı, "Bu bende alışkanlık oldu. Müşteri olmadığı saatlerde zamanımı kravat bağlayarak geçiriyorum |
11:27
Amerikan Pfizer firmasının ürettiği yeni kanser ilacı Sutent, İngiltere’de de piyasaya sürüldü http://www.internethaber.com/images/news/2860.jpg Kanser ilacı satışa sunuldu Deneylerin başarıyla sonuçlanmasının ardından Sutent, İngiltere"de her yıl 6 binden fazla kişiyi etkileyen böbrek kanserinin, ve bağırsak tümörlerinin tedavisinde kullanılmak üzere lisans almıştı. The Times gazetesinin haberine göre, ilacın ilk denemeleri, meme, akciğer ve pankreas kanserlerine karşı da etkili olduğunu gösterdi. Deneyler sonucunda hastaların yüzde 40"ında tümörü küçülttüğü, yüzde 28"inde ise tümörün büyümesini durdurduğu belirtiliyor. Her bir hasta için ayda 2 bin 400 sterline mal olacak ilaç pahalı olduğu için İngiltere devlet sigortasının tamamını karşılayamayabileceği endişesi var. |
11:30
Uyuşturucu alana prezervatif http://www.internethaber.com/images/news/1693.jpg Kısa süre önce Bodrum"a, ardından da Güllük"e gelerek özellikle bar ve diskoların önünde müşteri kovalayan uyuşturucu satıcısı Turan Sezen (29), satışların daha da artması için kendince yöntem geliştirdi. Bir hap alana yanında prezervatif hediye eden Turan Sezen, yanında getirdiği 80 Captagon hapın büyük bir bölümünü bu şekilde sattı. Elinde kalan son hapları da alıcı gibi davranan sivil jandarma ekibine satmaya çalışan promosyoncu satıcının üzerinde ve kaldığı evde yapılan aramada poşet içinde çok sayıda prezervatif, 250 gram esrar ve uyuşturucu haplar ele geçirildi. Gözaltına alınan Sezen"in bulduğu yöntem, jandarma ekiplerini de şaşırttı. |
11:31
Galibiyetle dön Fenerbahçem http://www.internethaber.com/images/news/12477.jpg Sarı lacivertliler 4-0"ın rövanşında B36 Torshavn"ın konuğu olacak. 20.30"da başlayacak maçı Galli Ceri Richards yönetecek. F.Bahçe Şampiyonlar Ligi ikinci ön eleme turu rövanş maçında B36 Torhavn ile karşı karşıya gelecek. Torsvullur Stadı"nda TSİ 20.30"da başlayacak maçı Galler Futbol Federasyonu"ndan Ceri Richards yönetecek. Karşılaşma Kanal D"den naklen yayınlanacak. İlk maçı İstanbul"da 4-0 kazanarak büyük bir avantaj yakalayan F.Bahçe, bugünkü sınavına Appiah, Tümer, Anelka ve Luciano"dan yoksun çıkacak. Sarı lacivertliler üçüncü ve son eleme turundaki muhtemel rakibi Dinamo Kiev ile önümüzdeki hafta deplasmanda karşılaşacak. Bu arada F.Bahçe Avrupa kupalarında 120. maçına çıkıyor. Sarı lacivertli ekip bugüne dek yaptığı 119 maçta 36 galibiyet, 16 beraberlik ve 67 yenilgi aldı. Rakip fileleri 129 kez havalandıran Kanarya, kalesinde ise 212 gol gördü. STAT: Torsvullur SAAT: 20.30 HAKEM: Ceri Richards (Galler) B36 TORSHAVN Mikkelsen K.Jakopsen Midjord Matras Alex Joansen Thorleisfsson H.Jakopsen Okeke Benjaminsen Sylla FENERBAHÇE Rüştü Serkan Önder Can Ümit Özat Mehmet Aurelio Alex Uğur Tuncay Semih |
11:33
Büyükanıt'a SMS'li kampanya http://www.internethaber.com/images/news/6312.jpg Yüksek Askeri Şûra"nın başlamasına 24 saat kala bazı çevrelerin Orgeneral Yaşar Büyükanıt"ın Genelkurmay Başkanlığı"nı engellemek için cep telefonu mesajlarıyla başlattığı kampanyaya anında cevap verildi. Teamüllerin dışına çıkan Cumhurbaşkanı Sezer, Şûra başlamadan Büyükanıt"ın kararnamesini imzaladı. ORGENERAL Yaşar Büyükanıt"ın Genelkurmay Başkanlığı"na getirilmesine karşı yürütülen çirkin kampanyaya hükümet ve Çankaya Köşkü"nün yanıtı jet atama kararnamesi oldu. Büyükanıt beklenenden 3 gün önce ve 30 Ağustos tarihi itibariyle Genelkurmay Başkanlığı"na atandı. SMS"Lİ KAMPANYA Yüksek Askeri Şûra toplantısına 24 saat kala Türkiye tarihinde ilk kez yaşanan bir karalama kampanyası başlatıldı. Önde gelen isimler ve kanaat önderlerine yollanan cep mesajlarında Orgeneral Yaşar Büyükanıt için "Yahudi olduğu" iddiasına yer verildi. TURKCELL: YOLLAMADIK "Genç Subaylar" imzalı bu mesajlarda Orgeneral Büyükanıt"ın Genelkurmay Başkanı olmasının Türk Silahlı Kuvvetleri"nin menfaatine olmayacağı görüşü savunuldu. Mesajlarda ilginç bir şekilde telefon numarası görünmezken sadece "R. Somoğlu" adlı bir isme yer verildi. Akşam saatlerinde bir açıklama yapma gereği duyan Turkcell, "Mesaj merkezi" aracılığıyla ilk mesajı alan abonelerine bir düzeltme mesajı geçti. Turkcell mesajında şöyle denildi: "Bugün aldığınız mesajda Org.Y.Büyükanıt hak.aslı astarı olmayan iddiaları içeren mesaj firmamız ve ismi geçen R.Somoğlu tarafından gönderilmemiştir. Bilginize. Gönderen: Mesaj Servisi." ACARER: İNTERNET KAFE OLABİLİR Telekomünikasyon Kurumu Başkanı Tayfur Acarer, Hürriyet"e yaptığı açıklamada bu mesajın muhtemelen internet aracılığı ile atılmış olacağını, internetten atılan mesajlarda telefon numarasının gözükmeyeceğini söyledi. |
11:35
Bergama köylüleri Danıştay'ın verdiği son kararla rahatladı. http://www.internethaber.com/images/news/5775.jpg Bergamalı köylü kazandı İzmir'in Bergama ilçesindeki altın madeninin, imar izinlerini iptal eden mahkeme kararı aleyhine Danıştay'da açılan davada, mahkeme yürütmenin durdurulması talebini reddetti. İzmir 4"üncü İdare Mahkemesi'nin Bergama Ovacık'taki altın madeninin imar izinlerini iptal etmesinin ardından, İzmir Valiliği ve Koza altın şirketi Danıştay'a temyiz başvurusunda bulunmuştu. Madenin çevre ve insan sağlığına zararlı olduğu iddiası ile kapatılması için hukuksal mücadele yürüten grubun avukatlarından Senih Özay, Danıştay'dan ara karar çıktığını açıkladı. Danıştay 6"ncı Dairesi, mahkemenin iptal kararının yürütmesinin durdurulması talebini, "bunu gerektirecek bir neden olmadığı'' gerekçesiyle reddetti. Mahkeme kararının uygulanması konusunda bir engel bulunmadığını ifade eden Senih Özay, "artık İzmir Valiliği"nden ve devletten beklenen bu mahkeme kararının uygulanmasıdır" dedi. Özay, “Bergama'nın köylüleri, toprağı, suyu, bitkileri, hayvanları herkes dört gözle ve umutla mahkeme kararının bu kez uygulanmasını bekliyor'' şeklinde konuştu. |
11:37
Ordu'daki olaylı mitingi dağıtmadığı iddiasıyla görevden alınan polis müdürü konuştu. http://www.internethaber.com/images/news/12673.jpg polis müdürü konuştu Ordu'daki fındık mitinginin ardından, ''olayları önleyememekle suçlanan'' ve jet hızıyla görevden alınan Ordu Emniyet Müdür Vekili Rıdvan Güler, sessizliğini bozdu. Ordu'da 80 bin kişinin katıldığı fındık eyleminin ardından çıkan olaylar sonrası AKP Milletvekili Eyüp Fatsa'yla tartışan Emniyet Müdür Vekili Rıdvan Güler, İçişleri Bakanlığı'nca dün akşam saatlerinde kızağa çekilmiş, eski görev yerine atanmıştı. Olaylarla ilgili yorumdan kaçınan Güler, sitemize şu açıklamayı yaptı: ''Ben devlet memuruyum. Konuşmam doğru olmaz. Fazla birşey söylememiz mümkün değil. Ben zaten burada geçici olarak görev yapıyordum. Şimdi de eski yerime alındım'' dedi. GERÇEK GÜNDEM'in sorularını yanıtlayan Güler, ''Görevden alınmamız doğal.. Bu tür şeyler yaşanıyor zaman zaman. Eğer bizim görevden alınmamız fındıkçıların sorunlarını çözecekse, biz bunu seve seve kabul ederiz'' diye konuştu. ''Verilen her türlü görevi yapmaya hazırım. Son kararı da saygıyla karşılıyorum'' diyen Güler ''Görevden alınacağınızın bilgisi akşam saatlerinde bizim elimize ulaştı. Size de böyle bir bilgi geldi mi?'' diye sormamız üzerine şunu söyledi: ''Bu tür şeyler duydum ama, ihtimal vermedim...'' Güler, görevden alınmasında AKP Milletvekili Eyüp Fatsa'nın etkisi olup olmadığı yönündeki sorulara ise cevap vermedi. |
11:38
Hyundai Coupe FX, Türkiye'nin en çok tercih edilen spor otomobili oldu. http://www.internethaber.com/images/news/12672.jpg İşte en çok satılan spor arabası Hyundai Coupe FX, agresif ve ilgi çekici tasarımı, gelişmiş güvenlik donanımı, yüksek performansı ve üstün yol tutuşuyla Türkiye'nin en çok tercih edilen spor otomobili oldu. Hyundai Coupe FX, 2006 yılının ilk 6 ayında elde edilen toplam 67 adetlik satışla, Türkiye'deki tüm spor otomobiller arasında en çok satılan model oldu. Hyundai'den yapılan açıklamaya göre, ilk kez 1997 yılında satışa sunulan ve 2002 yılında da tamamen yenilenen Coupe modeli, iç ve dış görünümünde yapılan değişikliklerle 2005 yılı Haziran ayında tüm dünya ile birlikte Türkiye'de de satışa sunuldu. Bu değişiklikle birlikte Coupe FX ismini alan Hyundai'nin başarılı spor otomobili, Türkiye'de en çok beğenilen modeller arasında ön sıralarda yer aldı. Safkan bir spor otomobili olan Hyundai Coupe FX, ayrıcalıklı, dikkat çekici, lider, estetik, özgür, dinamik, özgüvenli, güçlü ve sportmen bir karaktere sahip. 20-34 yaş grubunda yer alan ağırlıklı olarak erkek sürücüleri hedefleyen Hyundai Coupe FX, genç bekar veya çocuksuz genç evliler, üniversite öğrencileri, çalışan profesyoneller, hırslı bir kişiliğe sahip başarı odaklı insanlar, yenilikleri takip eden ve uygulayan, tasarıma önem veren ve modifiyeli araçlara ilgi duyan bir kitleye hitap ediyor. Yapılan değişikliklerle üç ayrı lambanın kullanıldığı siyah zeminli ön farlara, daha keskin hatları bulunan arka stoplara, yeni bir ön tampon ve radyatör ızgarasına kavuşan Hyundai Coupe FX, özellikle tasarımı ve performansıyla spor otomobiller arasındaki liderliğini sürdürdü. 2006 yılında da spor otomobil tutkunlarının gözde modeli olan Hyundai Coupe FX, Türkiye'ye iki motor seçeneğiyle ithal ediliyor. Hyundai Coupe FX'te en çok tercih edilen 105 PS gücündeki 1.6 litrelik benzinli motor, beş ileri manuel şanzımanla gücünü yola aktarıyor. Bu motor Hyundai Coupe FX'i 0'dan 100 km/s hıza 11.6 saniyede çıkarıyor ve 185 km/s'lik maksimum hız sağlıyor. Coupe FX 1.6, bu performansının yanı sıra 100 km'de sadece 6.3 litre ortalama yakıt tüketerek bir spor otomobilin aynı zamanda ekonomik olabileceğini de gösteriyor. Hyundai Coupe FX'teki diğer motor seçeneği ise 2.0 litre hacmindeki CVVT (Sürekli Değişken Supap Zamanlama Sistemi) teknolojisine sahip olan motor. Bu motor 6000 d/d'de 143 PS maksimum güç ve 4500 d/d'de 186 Nm maksimum tork üretiyor. Hyundai Coupe FX 2.0, manuel şanzımanla 9.1 saniyede 0'dan 100 km/s hıza çıkarırken 208 km/s'lik maksimum hız sunuyor. Aracın 100 km'deki ortalama yakıt tüketimiyse 8.0 litre. Bu motorla birlikte Hyundai'nin yarı otomatik şanzımanı H-Matic de isteğe bağlı olarak alınabiliyor. Hyundai Coupe FX 2.0 CVVT H-Matic ise 10.4 saniyede 0'dan 100 km/s hıza çıkıyor ve 200 km/s'lik maksimum hıza ulaşabiliyor. Ayrıca Hyundai Coupe FX'te isteğe bağlı olarak 167 PS maksimum güce sahip olan 2.7 litre V6 motor da ithal edilebiliyor. Hyundai Coupe FX 1.6'nın standart donanımında sürücü ve yolcu havayastıkları, yan hava yastıkları, aktif gergili emniyet kemerleri, ABS fren sistemi, kaza anında katlanabilen direksiyon sistemi, immobilizer, arka spoyler, gövde rengi darbe emici tamponlar, dış aynalar ve kapı kolları, ön ve arka sis farları, elektrikli sunroof, renkli camlar, ışığa duyarlı otomatik yanan ön farlar, 6 hoparlörlü radyo-CD çalar, manuel klima, 50/50 katlanabilen arka koltuklar, deri direksiyon simidi ve vites topuzu, deri-kumaş karışımı iç döşeme, dijital bilgi ekranı, elektrikli ön camlar, elektrik kumandalı ve ısıtmalı yan aynalar, metal görünümlü ön konsol, spor pedal kiti, önde bardaklıklar ve uzaktan kumandalı merkezi kilit ve alarm bulunuyor. 2.0 CVVT ve 2.7 V6 motor seçeneklerindeyse bu donanıma ek olarak ESP (Elektronik Denge Kontrol Programı), subwoofer ve amfinin de bulunduğu Infinity marka gelişmiş müzik sistemi, AQS (Hava Kalitesi Kontrol Sistemi), elektronik kontrollü klima, deri döşeme, kendiliğinden kararan iç dikiz aynası, tork, anlık yakıt tüketimi ve voltaj saatlerinin bulunduğu orta konsoldaki Multimetre ve krom kaplı çift egzoz çıkışı standart olarak sunuluyor. Hyundai Coupe FX 1.6'nın anahtar teslim satış fiyatı 45 bin 300 YTL. Manuel şanzımanlı 2.0 CVVT motor tercih edildiğinde 60 bin 500 YTL ödemek gerekirken bu motor H-Matic şanzımanla birlikte 62 bin 400 YTL'ye satılıyor. |
11:40
Mİlletvekili Koçyiğit, hükümete kamu çalışanları ve emekliler için ilave maaş artışını sordu. http://www.internethaber.com/images/news/12675.jpg ANAP'lı vekil maaşları sordu Anavatan Partisi Diyarbakır Milletvekili Muhsin Koçyiğit, kamu çalışanları ve emeklilere, yılın ikinci 6 aylık dönemi için ilave maaş artışı yapılıp yapılmayacağını sordu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde Koçyiğit, 2006 yılı Bütçe Kanununda enflasyon oranı yüzde 5 öngörüldüğü için kamu çalışanları ve emeklilere bu oran esas alınarak yüzde 5 zam yapıldığını anımsattı. Koçyiğit, 2006 Bütçe Kanununda yılın tümü için öngörülen yüzde 5'lik enflasyonun, yılın ilk 6 ayı sonunda gerçekleştiğine işaret ederek, ''Buna göre, kamu çalışanlarının ve emeklilerin çetin yaşam koşulları karşısında daha fazla ezilmemesi için yılın geri kalan 6 aylık dönemi için ilave maaş artışı yapmayı düşünüyor musunuz?'' sorusunu yöneltti. |
11:42
Turkcell Süper Ligi'nin yeni sezonda 9 Türk, 9 da yabancı teknik adam görev yapacak. http://www.internethaber.com/images/news/9684.jpg Ligde yabancı sevdası Kulüpler, teknik direktör konusunda tercihlerini geçtiğimiz sezonlara oranla daha çok yabancılardan yana kullandı. 18 takımlı ligde yeni sezonda 9 Türk, 9 da yabancı teknik adam görev yapacak. Oysa bu rakam geçen sezon başında 14 Türk, 4 yabancıydı. Yeni sezonda Turkcell Süper Ligi'nde ikişer Brezilyalı ve Boşnak, birer de Avustralyalı, Fransız, Belçikalı, İtalyan ve Slovak teknik adam görev yapacak. ''4 BÜYÜKLER''İN TERCİHİ DE YABANCI Lig tarihinde şampiyonluk yaşamış 4 büyük kulüp olan Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor, yeni sezona yabancı teknik adamlarla girecek. Ligin son şampiyonu Galatasaray, yoluna Belçikalı teknik adam Erik Gerets ile devam ederken, Beşiktaş ise Fransız teknik direktör Jean Tigana'nın 2. sezonunda başarıyı yakalamaya çalışacak. Fenerbahçe, son 3 yıl takımı çalıştıran Alman Christoph Daum'un yerine ''Zico'' lakaplı Brezilyalı teknik adam Arthur Antunes Coimbra'yı getirirken, Trabzonspor'da ise Boşnak Vahid Halilhodziç'in yerine Brezilyalı Sebastiao Lazaroni görev yapacak. Ligde görev yapacak diğer yabancı hocalar ise Ankaragücü'nü çalıştıracak Avustralyalı Vlado Bozinovski, Denizlispor'u çalıştıracak Boşnak Faruk Hadzibegiç, Gaziantepspor'un başına getirilen İtalyan Walter Zenga, Sakaryaspor'u Süper Lige taşıyan Boşnak Nejat Biyediç ile Sivasspor'da görev yapacak Slovak Karol Pecze. 8 KULÜP TEKNİK ADAMINI DEĞİŞTİRDİ Turkcell Süper Ligi takımlarının çoğunluğu, geçen sezonu tamamladığı teknik adamlarla 2006-2007 sezonuna başlayacak. Ligde yer alan 18 kulüpten 10'u teknik direktör değişikliği yapmadan yeni sezona girerken, 8 kulüp ise çalıştırıcısını yeniledi. LİGİN YENİLERİ, ESKİLERLE DEVAM Turkcell Süper Ligi'nin yeni takımları Antalyaspor, Bursaspor ve Sakaryaspor, kendilerini Süper Lige taşıyan teknik adamlarla yollarına devam edecek. ntalyaspor Yılmaz Vural, Bursaspor Raşit Çetiner, Sakaryaspor da Nejat Biyediç ile başarı arayacak. -TAKIMLAR VE TEKNİK DİREKTÖRLERİ- Turkcell Süper Ligi'nde 2006-2007 sezonunda görev yapacak teknik adamlarla, geçen sezon sonu itibariyle takımlarda görev yapan teknik direktörler şöyle: Takım Teknik Direktör Ülkesi Geçen Sezon ---------- --------------- ------- ------------ Ankaragücü Vlado Bozinovski Avustralya Hikmet Karaman Ankaraspor Aykut Kocaman Türkiye Giray Bulak Antalyaspor Yılmaz Vural Türkiye Yılmaz Vural Beşiktaş Jean Tigana Fransa Jean Tigana Bursaspor Raşit Çetiner Türkiye Raşit Çetiner Çaykur Rizespor Güvenç Kurtar Türkiye Güvenç Kurtar Denizlispor Faruk Hadzibegiç Bosna-Hersek Nurullah Sağlam Fenerbahçe Zico Brezilya Christoph Daum Galatasaray Erik Gerets Belçika Erik Gerets Gaziantepspor Walter Zenga İtalya Samet Aybaba Gençlerbirliği Mesut Bakkal Türkiye Mesut Bakkal Kayserispor Ertuğrul Sağlam Türkiye Ertuğrul Sağlam K. Erciyesspor Mustafa Uğur Türkiye Mustafa Uğur Konyaspor Nurullah Sağlam Türkiye Aykut Kocaman Sakaryaspor Nejat Biyediç Bosna-Hersek Nejat Biyediç Sivasspor Karol Pecze Slovakya Werner Lorant Trabzonspor Sebastiao Lazaroni Brezilya V. Halilhodziç V. Manisaspor Ersun Yanal Türkiye Ersun Yanal |
11:44
Hükümetin çizdiği pembe tablo, hükemetin bir temsilcisi tarafından böyle çürütüldü. http://www.internethaber.com/images/news/11519.jpg Turhan Çömez birkez daha sahnede Ekonomik göstergeler ile ilgili Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere, hükümetin çizdiği tablo, hükümetin bir temsilcisi tarafından yalanlandı. Köyleri tek tek dolaşan AK Parti'nin muhalif ismi Turhan Çömez, vatandaşın feryadını kameraya kaydettirdi. Başbakan'a konu ile ilgili mektup göndermeye hazırlanan Çömez, köylünün içler acısı halini Sabah'tan Yavuz Donat'a anlattı. Başbakan'a mektup Geçen hafta Çanakkale'nin Çan ilçesinde "genç bir gazeteci" gördük... Temiz, pak giyimli, cin gibi... Elinde bir fotoğraf makinesi. Resim çekiyor. Not alıyor. "Seramik Bayramı" na katılan bakanlardan biri merak etti "hangi gazetenin muhabiri olduğunu" sordu. -Efendim ben AK Parti Balıkesir Milletvekili Sayın Dr. Turhan Çömez'in muhabiriyim. "Bayram töreninde" protokole özel bir yer ayrılmıştı. Biz "ikinci sıraya" oturduk. Önümüzde İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu ile Adalet Bakanı Cemil Çiçek vardı. Yanımızdaki koltuk boştu. Biraz sonra Balıkesir Milletvekili Dr. Turhan Çömez geldi. "Boş koltuğa" da onu oturttular. -Turhan bey, Balıkesir nasıl? -Tam 40 köy dolaştım... Bugün de dolaşıyordum... Onun için Çanakkale'deki bu törene biraz geciktim... Balıkesir köyleri iyi değil. -Neden? -Köylü zor durumda... Konuştuğum köylülerle resim çektirdim... Söylediklerini kameraya aldırdım. -Ne diyorlar? -Köylü diyor ki... 2002'de 3 kilo buğday satıp, 1 litre mazot alıyordum... Şimdi 1 litre mazot için 7 kilo buğday satıyorum. -Başka? -Köylü diyor ki... Traktörün deposunu doldurmam için yarım ton buğday satmam lazım. -Başka? -Yem fiyatları son 2 ayda yüzde 25 artmış... Ama süt fiyatı aynı. Dr. Turhan Çömez: -1 hafta, 10 gün sonra sayın Başbakan'ımıza bir mektup yazacağım. -Ne diyeceksiniz? -Kırsal kesimin durumunu anlatacağım... Köylüye sahip çıkalım diyeceğim. Dr. Turhan Çömez iktidar partisi içindeki "farklı renklerden." "Değişik seslerden." Eleştirilerini "yüksek sesle" söyleyenlerden. Onun anlattıklarına "hadi canım sen de" diye de bakılabilir. Ciddi ciddi "kulak da verilebilir." Bizim önerimiz "kulak verilmesi." Tören bitince topluca yemeğe geçildi. "Kimin, nereye oturacağı" önceden belirlenmişti. "Bize ayrılan yere" oturduk. Yanımızda yine Balıkesir'den gelen bir konuk vardı: Balıkesir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Rona Yırcalı. Rona beyi "anlatmaya gerek yok." Zira siyasetle veya ekonomiyle ilgilenenlerin onu "tanımamasına, bilmemesine" imkan yok. "Babadan sanayici." -Rona bey, Balıkesir ne durumda? -Üretici sıkıntıda... Bu sıkıntı ister istemez kasabadaki, kentteki esnafa yansıyor. -Hayvancılıkla uğraşanların sorunları var mı? -Tavukçuluk sektörü kuş gribinin altında ezildi... Yeni yeni toparlanmaya çalışıyor... Diğerleri de iyi değil... Hayvancılıkla uğraşan, sütten para kazanamıyor. Rona Yırcalı: -Türkiye'nin 500 büyüğü açıklandı... İlk 500'ün karlarında düşme var... Ama bence daha önemlisi Türkiye'nin ikinci 500 büyüğünün durumu. -İncelediniz mi? -Elbette... Sıkıntıları var. Çanakkale'de "başkalarını da" dinledik ama... Dr. Çömez ile Yırcalı'nın sözleri "bütün anlatılanların tercümesi." Yazı: Yavuz Donat |
11:45
Türkiye'nin Temmuz ayı ihracatı, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 22,39 oranında arttı http://www.internethaber.com/images/news/13.jpg Temmuz ayı ihracatı arttı Türkiye'nin Temmuz ayı ihracatı, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 22,39 oranında artarak, 6 milyar 942 milyon 657 bin dolara yükseldi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı'nın basın toplantısında açıkladığı rakamlara göre, Ocak-Temmuz dönemi (7 aylık) ihracatı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14,2 artarak 46 milyar 810 milyon 844 bin doları buldu. YILLIK, 79 MİLYAR DOLARI GEÇTİ İhracat, Temmuz ayı itibarıyla son bir yılda ise yüzde 13,31 artarak 79 milyar 265 milyon 610 bin dolara ulaştı. |
11:47
İspanyol spor gazetesi Marca, Fenerbahçelileri umutlandıran bir habere imza attı. http://www.internethaber.com/images/news/3068.jpg Roberto Carlos heyecanlandırdı İspanyol spor gazetesi Marca, Real Madrid'in, Roberto Carlos'u Fenerbahçe'ye vereceğini yazdı. Marca, bugün yer verdiği haberde, Fenerbahçe'nin Roberto Carlos için verdiği teklifin, Real Madrid tarafından geri çevrilemeyecek düzeyde olduğunu savunarak, Brezilyalı futbolcunun takımdan ayrılacağını ileri sürdü. ''Carlos'un transferi için her şey hazır'' ifadesini ön plana çıkaran gazete, 10 yıldır Real Madrid forması giyen başarılı futbolcunun bundan sonra Fenerbahçe için mücadele edeceğini savundu. Real Madrid Futbol Şube Müdürü Pedja Mijatovic'in, bugün teknik direktör Fabio Capello ile toplantı yapacağı ve bu toplantıda Carlos'un durumunun netleşeceği belirtildi. Haberde, Carlos'un geçen 10 yıl içinde takıma çok şey kattığı ifade edilerek, ''Çok basit bir şekilde, Brezilyalı futbolcunun takımdan ayrılma zamanı geldi. Artık Real Madrid ve Carlos yollarına ayrı ayrı devam edecekler'' denildi. Fenerbahçe'nin, bu transfer için Real Madrid'e 5 milyon avro bonservis bedeli ödeyeceği ve 3 sezonluk sözleşme imzalayacağı kaydedildi. Gazete, ''Carlos için çok zor bir karar, ancak futbol kariyerinin sona ermesine az kaldı. Fenerbahçe'nin sunduğu bu fırsatı değerlendirmek zorunda. Transferin gerçekleşmemesi için bir mucize gerek'' ifadelerini kullandı. Bunun yanında Marca, bugün yapılacak toplantıda kulüpten ayrılacak futbolcuların isimlerinin netleşeceğini, Galatasaray'ın talip olduğu Danimarkalı Thomas Gravesen'in de bu isimler arasında yer alacağını ve 33 kişilik kadronun pazartesi günü kesin olarak 26'ya düşürüleceğini ileri sürdü. |
11:48
Beşiktaş maçını değerlendiren Fatih Altaylı, G. Saray'ın elemeyi geçemeyeceğini savundu http://www.internethaber.com/images/news/12629.jpg Galatasaray, elemeyi geçemez Galatasaray, elemeyi geçemez Galatasaray'ın teknik direktörü Gerets'i anlamakta güçlük çekiyorum. Beşiktaş karşısında berbat bir top oynattı ama ben bunu değil, "adam takıntısını" eleştirmek istiyorum. Birincisi İliç. Beşiktaş karşısında futbola benzeyen bir oyun oynayan tek Galatasaraylıydı. Her poziyonu tek başına o yarattı. Orta sahada ayakta durabilen tek adamdı. Gerets, her zaman olduğu gibi oyundan onu aldı. Bir diğer takıntı Volkan Arslan. Galatasaray ha babam, de babam ön libero arıyor. Beşiktaş karşısında Mehmet adında birini denediler. Yahu orada Volkan Arslan'dan daha iyisi var mı? Passa pas, çalımsa çalım, şutsa şut. Üstelik oynadıkça açılan, kendine güveni yerine gelen bir adam. Ama Gerets her ne hikmetse Volkan'ı bir türlü kabullenemiyor. Buna karşın, iki yıldır bir türlü kendine gelemeyen Sevgili Ergün'ü oynatmaktan çekinmiyor. Gerets bu kafayla giderse Galatasaray Şampiyonlar Ligi ön elemesini geçemez. Türkiye Şampiyonluğu da hiç bir Galatasaraylıyı kesmez. FATİH ALTAYLI |
11:49
Alkollü araç kullanırken yakalanan Mel Gibson alkolü bırakmak için tedaviye başladı http://www.internethaber.com/images/news/8614.jpg Gibson alkol tedavisinde Alkollü araç kullanırken yakalanan Oscarlı ünlü aktör Mel Gibson'ın alkolü bırakmak için bir rehabilitasyon programına başladığı açıklandı. Internetteki ''imdb'' sitesinin haberine göre, yıllardır sinema sanatındaki başarıları dışında gündeme gelmeyen Gibson'ın başına gelenler herkesi şaşırttı. Malibu'da alkollü araba kullanırken tutuklanan sanatçının basın sözcüsü Alan Neirob, sanatçının alkolü bırakmak için bir rehabilitasyon programına başladığını kaydetti. Neirob, programın ayrıntıları ve Gibson'ın bu tedaviyi ne kadar sürdüreceği konusunda herhangi bir bilgi vermedi. Bu arada, Disney şirketinden bir yetkili de sanatçının son filmi ''Apocalypto''nun gösterime giriş tarihinde herhangi bir değişiklik olmadığını, filmin çalışmalarının süreceğini bildirdi. Filmin 8 Aralıkta seyirciyle buluşacağı kaydedildi |
11:50
Kuş gribinin olumsuz etkilerini üzerinden atan, yumurtacılık sektöründe yeni zamlar. http://www.internethaber.com/images/news/3812.jpg Yumurtanın market satış fiyatı 12 YKr Türkiye'nin önemli yumurta üretim merkezlerinden Afyonkarahisar'ın Başmakçı ilçesinde toptan yumurta satış fiyatları yükseldi. İlçedeki yumurta fiyatları (YKr) olarak şöyle: Yumurta Geçen hafta Bu hafta ------------ ----------- --------- Duble 11,0.- 11.5.- Eski Anaç 10,9.- 11,4.- Yeni Anaç 10,5.- 11,0.- Yarka 10,1.- 10,1.- Piliç 8,0.- 8,5.- Kılavuz 6,2.- 6,5.- Afyonkarahisar'da yumurta, marketlerde 12 Yeni Kuruş'tan satılıyor |
11:52
ABD Başkanı George Bush, amansız düşmanı Hugo Chavez'i ciddiye almadı. http://www.internethaber.com/images/news/12070.jpg Bush Chavez'i ciddiye almadı ABD Başkanı George Bush, Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez'in ABD için ''askeri tehdit'' teşkil etmediğini söyledi. Fox News televizyonunda Chavez'in ABD için tehdit teşkil edip etmediği sorusu üzerine Bush, ''Hayır. Askeri tehdit teşkil etmiyor. Çok güçlü bir ordumuz var ve topraklarımızdaki tehdit ne olursa olsun bununla başa çıkabiliriz'' dedi. Bush, Chavez'i demokrasiyi yıkabilecek bir tehdit olarak gördüğünü de kaydetti. ABD'nin Venezuela petrolüne bağımlı olduğu hatırlatıldığındaysa Bush, ''Bizi sevmelerinin şart olmadığı dünyanın çeşitli bölgelerinden petrol sağlamaya çalışıyoruz. Petrol bağımlılığımızı ne kadar hızlı azaltırsak, ülkemiz ekonomik ve ulusal güvenlik açısından o kadar emin olur'' dedi. Dünyanın beşinci petrol üreticisi Venezuela, 1,5 milyon varili ABD'ye olmak üzere günde yaklaşık 3,2 milyon varil petrol ihraç ediyor. Chavez, sık sık ''haddini aşması halinde'' ABD'nin petrol musluğunu kısmakla tehdit ediyor |
çok saol...
|
Çok Soal Kanka
|
16:00
Arsenal'de forma giyen İspanyol Jose Antonio Reyes, Real Madrid'e göz kırptı http://www.internethaber.com/images/news/12687.jpg Arsenalli Reyes hayır demeyecek İngiltere Premier Ligi takımlarından Arsenal'de forma giyen İspanyol Jose Antonio Reyes, Real Madrid Kulübünden teklif gelmesi durumunda, buna 'hayır' demenin biraz zor olduğunu söyledi. İspanya'nın AS gazetesine açıklamalarda bulunan Reyes, Real Madrid'te oynamanın kendisi için her zaman en büyük hedef olduğunu belirterek, ''Her zaman söylediğim gibi, Real Madrid'te forma giymek benim en büyük hayalim. Bunu saklayamam ve herkes bunu biliyor'' dedi. Geçen hafta bazı basın organlarında Real Madrid'e gideceği yönünde çıkan haberleri yalanlayan İspanyol golcü, Arsenal'de mutlu olduğunu belirtirken, Real Madrid'e de açık kapı bırakmayı unutmadı. Real Madrid'te yaşanan başkanlık seçimi sürecinde adı bir çok başkan adayı tarafından anılan Reyes, ''Beni transfer edeceklerine dair haberleri internette devamlı okuyordum. Fakat, benim menajerim transferle ilgili bir şey söylemedi. Aslında, ben burada mutluyum ve yeni bir takım arayışım yok. Real Madrid'te dahil beni transfer etmek isteyen takım, ilk önce Arsenal ile konuşmak zorunda. Arsenal'in kabul etmediği bir anlaşmayı ben de kabul etmem'' diye konuştu. |
16:05
Premiere dergisi editörleri, sinema dünyasının en iyi 50 komedi filmini seçti. http://www.internethaber.com/images/news/3450.jpg En iyi 50 komedi filmi Tüm zamanların en iyi komedi filmleri kronolojik olarak sıralanıyor. Bunlar arasında, Charlie Chaplin'den "Gold rush-Altına hücum", Buster Keaton'dan "The General-General", Frank Capra'nın 1935'deki Oscarlı filmi "İt happened one night- Bir gecede oldu", bir Tony Curtis-Jack Lemmon klasiği olan "Some like it hot-Bazıları sıcak sever", Stanley Cubrick'tan "Dr. Strangelove", Woody Allen'ın 1978'deki Oscarlı filmi "Annie Hall", 1980'lerin hit komedilerinden "Airplane-Uçak", Kevin Kline'e 1989'da en iyi yardımcı erkek oyuncu Oscarı'nı getiren "A fish called Wanda-Wanda adında bir balık", Coen kardeşlerden "Big Lebowski", Cameron Diaz ve Ben Stiller'ın başrolünü oynadığı " There is Something about Mary-Ah Mary vah Mary- 2000'li yıllarda bu kez kendini yöneten Ben Stiller'den "Zoolander-Zırtapoz" ve geçen sezon sinemalarda boy gösteren "Wedding crashers-Davetsiz Çapkınlar" yer alıyor. |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 12:37 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.